saydam olmayan madde / Opak,saydam ve yarı saydam maddelerinin özellikleri nelerdir? - DersLig

Saydam Olmayan Madde

saydam olmayan madde

kaynağı değiştir]

dağınık yansımanın genel mekanizması

Dağınık yansıma olayı genellikle ışığın metalik ya da cam gibi özelliklere sahip olmayan katı maddelerin yüzeylerine çarptıktan sonra, maddenin içinde bulunan mikroskopik düzensizliklerin ortaya çıkardığı çoklu yansımalar ve pürüzlü durumda olan yüzeyi nedeni ile bütün yönlerde dağılım göstermesi sonucu oluşur (örnekleri: polikristalin maddelerin tanecik sınırları ya da organik maddelerin hücre veya fiber sınırları verilebilir ). Dağınık yansıma, her yönde yansıyabilen açılar sayesinde karakterize olmaktadır. Çıplak gözle görülebilen nesnelerin çoğunun kimliği dağınık yansıma kullanılarak tespit edilebilir. Bu kavram için kullanılan bir başka adlandırma ise ışığın dağılımıdır. Nesnelerin yüzeyinde gerçekleşen ışık dağılımı, bizlerin başlıca fiziksel gözlem mekanizmasıdır.[1][2]

Sıvılarda ve katılarda gerçekleşen ışık dağılımı, dağılan ışığın dalga boyuna bağlı olarak meydana gelir. Beyaz ışık kullanılarak oluşturulan uzaysal görünürlük ölçeğinin sınırları, ışık dalgasının frekansına ve dağınım merkezinin fiziksel boyutlarına (ya da uzaysal ölçeğine ) bağlı olarak meydana gelmekteydi. Görünür ışık yarım bir mikrometre (küçük ölçek, bir metrenin milyonda biri ) üzerindeki ölçek düzenindeki değerlerde bulunan herhangi bir dalga boyuna sahip olabilir. Dağınım merkezleri (ya da parçacıkları ) ışık mikroskobunda doğrudan gözlemlenebilecek, yaklaşık bir mikrometre kadar küçük, bir yapıya sahiptir (örnek: Brownian hareketi )[3][4]

Katılarda ışığın soğurulması[değiştir

5. Sınıf Fen Bilimleri Işığın Maddeyle Karşılaşması konu anlatımı

Haberin Devamı

 Örneğin cam ışığın oldukça fazla bir bölümünü geçirebilir. Bu sebeple de saydam madde kategorisinde bulunmaktadır.

 Işık ışınlarının tamamı bir madde içerisinden tamamen geçemiyorsa yalnızca bir kısmı geçebiliyorsa böyle maddelere yarı saydam maddeler ismi verilmektedir. Tül perde, yağlı kağıt ve buzlu camlar yarı saydam maddeler için verilebilecek güzel örneklerdir. Yarı saydam maddeler ışığın tamamını geçiremedikleri için bu maddelerin arkasında bulunan nesneler çok net bir şekilde görülmemektedir. Buzlu cam ışığın tamamını geçiremez. Bu sebeple buzlu cam arkasında bulunan cisimler flu olarak görülmektedir.

 Işık ışınlarının karşılaştığı maddeler sayda madde veyahut yarı saydam madde değil ise ışıklar bu madde içerisinden asla geçemezler. Böyle maddelere saydam olmayan yani opak maddeler ismi verilmektedir. Tahta kapı, çelik tencere ve beton duvar opak maddelere verilebilecek güzel örneklerdir.

 Saydam olmayan (opak) maddeler ışığı hiç bir şekilde geçiremedikleri için bu maddelerin arkasında kalan nesneler hiçbir şekilde görülmemektedir.

Cisimlerin Saydamlık Özellikleri

 Maddeler ışığı geçirme durumlarına göre üçe ayrılmaktadırlar. Fakat maddelerin saydamlık özelliklerinde bazı durumlarda değişiklikler olabilmektedir. Yani maddeler durumlar değiştiği zamanlarda ışığı geçirebilir ya da geçmesini engelleyebilir. Örnek verecek olursak kartonlar ışığı geçirmez yani opak özelliktedir. Fakat kartonu belli bir dereceye kadar incelttiğiniz zaman yarı saydam özellik kazanmasını sağlayabilirsiniz. Aynı şekilde kağıt da opak özellikte bir maddedir. Fakat kağıdı yağladığınız durumlarda yağlı kağıt yarı saydam özellik gösterecektir.

Haberin Devamı

 Suyun saydam olduğunu öğrenmiştik. Fakat suyun derinliği ne kadar fazla olur ise saydamlık derecesi de o kadar azalacaktır. Örneğin denizde kıyı kısımlarında suyun altını çok rahat bir şekilde görebiliriz. Fakat ilerledikçe ve su derinliği arttıkça denizin dibini görmekte zorlanırız. Bunun sebebi derinlik arttıkça suyun saydamlığını yitirmesinden dolayıdır.

 Hava saydam maddelere örnek verilebilir. Fakat havada sis ya da bulut olduğu zaman görüş mesafesi oldukça azalmaktadır. Güneşin önüne bir bulut geçtiği zaman güneş ışınlarının bir kısmının yeryüzüne inmesini engellemektedir. Bu da su saydamlığının yoğunluk azaldıkça değiştiğini göstermektedir.

Haberin Devamı

 masa lambası, fener, mum gibi ışık kaynaklarından gelen ışınları gözümüz ile görebiliriz. Bu ışıkların opak maddelerden geçebilmesi imkansızdır. Bu sebeple de örneğin bir duvarın arkasını saydam olmadığı için görmemiz mümkün değildir. Gözümüz ile göremediğimiz ışıklar da bulunmaktadır. Bu ışıklar opak maddelerin arkasındaki nesnelerin görünmesine olanak sağlamaktadır.

 X ışınları ile röntgen filmleri çekilmektedir. Bu sayede insanın iç kısımları da görünür hale gelmektedir. Ya da alış veriş merkezlerinde, hava alanı gibi yerlerde x ışını sayesinde güvenlik önlemleri daha iyi sağlanabilmektedir.

 Göz ile görülemeyen ışınlara bir başka örnek de kızıl ötesi ışınlarıdır. bu ışınlar ile genellikle geceleri görüş sağlanmaktadır.

Optik saydamlık ve yarı saydamlık

"Şeffaf" buraya yönlendirilmektedir. Diğer kullanımlar için Şeffaf (anlam ayrımı) sayfasına bakınız.

Fiziğin optik alanında, geçirgenlik (aynı zamanda bu terim için kolay geçirebilen ve saydam anlamları da kullanılmaktadır ) ışığın bir materyal üzerinden dağılmadan geçebilmesine olanak sağlayan fiziksel bir özelliktir. Makroskopik (büyük) ölçeklerde (boyutların, fotonların sahip oldukları dalga boyundan çok daha fazla olduğu ), fotonların Snell kanununa göre hareket ettikleri söylenebilir. Yarı saydamlık (yine makroskopik ölçeklerde ), geçirgenliğin içinde bulunan bir üst kümedir ve ışığın geçmesine izin verir ancak Snell kanununu takip etmek zorunda değildir. Fotonlar, kırınım işaretleri içinde herhangi bir değişim meydana geldiğinde her iki arayüzde de dağınım gösterebilirler. Diğer bir deyişle, yarı saydam bir ortam ışığın ulaşım yapmasına olanak sağlarken saydam olan bir ortam sadece ışığın geçişini onaylamakla kalmaz aynı zamanda görüntü oluşumuna da izin verir. Yarı saydamlığın karşıtı olan kavram opaklıktır (ışık geçirmezlik). Saydam yani geçirgen olan maddeler oldukça net görülen, tamamının tek bir renge sahip olduğu ya da her rengi içeren bir spekturumu meydana getiren herhangi bir kombinasyona sahip olabilir.

Işık ile herhangi bir madde karşılaştığında, bu madde ile ışık arasında birkaç olasılığa sahip birbirinden farklı etkileşimler gerçekleşebilir. Bu etkileşimler ışığın dalga boyuna ve karşılaştığı maddenin doğal yapısına göre değişebilir. Fotonlar bir madde ile karşılaştıklarında yansıma, soğurma (emme ) ve yayılma kombinasyonlarından bazılarını gösterirler. Bazı maddeler, ince bir tabakaya sahip cam ya da temiz su, kendileri üstüne düşen ışığın büyük bir kısmını iletir ve az bir kısmını da yansıtır. Bu türden maddelere optik açıdan geçirgen maddeler denir. Birçok sıvı ve sulu çözeltiler oldukça yüksek değerlerde bulunan bir geçirgenliğe sahiptir. Bazı yapısal bozuklukların (boşluklar, çatlaklar vb.) bulunmayışı ve birçok sıvının moleküler yapılarının optik alanında gerçekleşen iletimlerde önemli sorumluluklara sahip olduğu belirtilmiştir.

Işığın geçmesine izin vermeyen maddelere opak (saydam olmayan) maddeler denir. Bu türden maddelerin çoğu soğurma merkezleri olarak adlandırılan özellikleri içeren kimyasal kompozisyona sahiplerdir. Maddelerin çoğu, beyaz ışıkfrekanslarını soğurma konusunda oldukça seçicidirler. Bunlar, görülebilen spektrumda yer alanların belirli bir kısmını soğurabilirken geriye kalan kısımları yansıtır. Soğurulmayan spektrum frekansları ya geri yansıtılıyordur ya da bizim fiziksel gözlem yapabilmemiz için iletiliyordur. Bu olay renk oluşumlarına neden olan olaydır. Bütün frekans ve dalga boyundaki ışıkların güçsüzleşmesi soğurma ve dağılma mekanizmalarının birleştirilmesine bağlı olarak gerçekleşir.

Saydamlık, bu yapıya sahip olmayı başaran hayvanlar için kamuflaj sağlar. Bu durum, aydınlatmanın iyi olduğu ortamlardan çok loş ışık ve yoğun (bulanık) deniz suyunda daha kolay gerçekleşir. Birçok suda yaşamını sürdüren canlı, örnek olarak denizanaları, oldukça saydamdır.

1. opaklık, 2. yarı saydamlık, ve 3. saydamlık karşılaştırmaları

Katılardaki ışık dağınımı[değiştir kaynağı değiştir]

Kristalin katılardaki normal titreşim modları

Yoğunlaştırılmış maddelerdeki hareketin mekanik enerjisini depolayabilmek için kullanılan başlıca fiziksel mekanizma doğrudan ısı ya da termal enerjidir. Termal enerji kendini hareket enerjisi olarak gösterir. Bu yüzden ısı, atomik ve moleküler seviyelerdeki harekettir. Kristalin maddelerdeki başlıca hareket şekli titreşimdir. Verilen yakınlarında bulunan komşular tarafından etrafı çevrilmiş herhangi bir atom, kristalin yapı içindeki ortalama ya da kesin pozisyonda titreyecektir. İki boyutlu gerçekleşen bu titreme hareketi, bir saat pendulumunun salınım hareketiyle eşit değerdedir.

Verilen frekansta bulunan bir ışık dalgası aynı titreşimsel frekanslara sahip parçacıklar ile birlikte bir maddeye çarptığı zaman, bu parçacıklar ışık dalgasının sahip olduğu enerjiyi soğurup titreşim hareketinden kaynaklanan termal enerjiye dönüştürür.

Yalıtkan maddelerdeki geçirgenlik[değiştir

nest...

oksabron ne için kullanılır patates yardımı başvurusu adana yüzme ihtisas spor kulübü izmit doğantepe satılık arsa bir örümceğin kaç bacağı vardır