Dövizdeki dalgalanmalar ve çeşitli vergi uygulamaları araba fiyatlarında artışa neden oluyor. Bunların sonucu olarak pek çok kişi yurt dışından araba getirmek istiyor. Fakat getirilen arabayı ülkemizde kullanabilmek için çeşitli prosedürlerin yerine getirilmesi gerekiyor. Temel olarak; hem arabanın satın aldığı ülkenin hem de arabanın götürüleceği ülkenin istediği prosedürler yerine getirildiği zaman, sorunsuz bir şekilde araç kullanılabiliyor.
Getirilen arabalar ülkemizde kayıtlı olmadığı için yapancı plakalı araç şeklinde kayıtlara işleniyor. Belirlenen prosedürlerin uygulanması halinde araba ülkemizde kalabiliyor. Siz de “Yurt dışından nasıl araba getirebilirim?” diyorsanız bu içeriğimizde ihtiyacınız olan tüm yanıtlara ulaşabilirsiniz.
Zaman zaman pek çok ülkede sıfır araba fiyatları,ülkemize oranla daha uygun olabiliyor. Bu durumun birçok farklı nedeni var. En önemlilerinden biri de vergi politikası. Pek çok kişi ise yurt dışından araba almanın daha uygun olabileceğini düşünüyor. Bu kapsamda kişilerin aklına birçok soru geliyor.
Süreç ilk olarak yurt dışında araba satın almayla başlıyor. Bunun için yapılması gereken bazı hususlar mevcut. İlk koşul, yurt dışında (herhangi bir yerinde) en az 185 gün kalmış olmaktır. İkinci koşul ise arabanın satın alınacağı ülkede oturma izninin olmasıdır. Araba ile sınırı geçerken bazı belgelerin de mutlaka sürücünün yanında olması gerekir. Bahsi geçen bu belgeler, ilgili ülkede 185 gündür bulunduğunuzu gösteren ikamet belgesi ve oturma iznidir. Bu belgeleri ve koşulları sağladıktan sonra yurt dışından Türkiye’ye araba getirilebiliyor. Fakat bu şekilde yalnızca iki yıl kullanılabiliyor. Sonrasında tekrar yurt dışında 185 gün kalınması gerekiyor. Bununla birlikte, iki yıl boyunca da Türkiye’deki araç vergilerinden muaf oluyor.
Yani eğer kişi iki yılda bir 185 gün yurt dışında kalabiliyorsa hem aracı uygun fiyata almış oluyor (ülkesine göre değişebilir) hem de özellikle lüks araç sahiplerinin yatırmak zorunda olduğu yüksek vergilerden kurtulabiliyor. Sadece trafik sigortası yaptırılıyor. Fakat 185 gün yurt dışında kalmak sürücü için mümkün değilse ve bunu sağlayamazsa 2 yıl sonra araç trafikten çekiliyor. Ayrıca para cezası da alınıyor.
Yurt dışından araba getirmenin bazı zorunlu şartları mevcut. Üstelik söz konusu şartları sağlamak çok da kolay sayılmaz. Öncelikle yurt dışından alınmış arabanın Türkiye’ye getirilmesi için arabanın başka bir ülkeden faturalı olarak satın alınması gerekiyor. Ardından araba gümrüğe sokularak gerekli şartları tamamlamak için işlemlere başlanır. Sonrasında arabayı teslim almak için ÖTV ve KDV vergileri de ödenmelidir.
Arabalar gümrük aşamasındayken vergilendirme gerçekleşir. Yurt dışından gelen arabaların; markası, araç kasası gibi ayrımlarından dolayı farklı fiyatlandırma yapılır. Ardından ödeme gerçekleşir. Sonrasında arabanın ruhsat ve plakasının çıkarılması gerekmektedir. Ayrıca sürücünün ikametgahının, arabanın kayıtlı olduğu ülkede olması da zorunludur.
Aldığınız aracın ikamet ettiğiniz ülkede kayıtlı olması gerekir. “Ancak Avrupa Birliği ve Avrupa Serbest Ticaret Birliği ülkelerinde ikamet eden kişiler ikamet yerleri dışındaki Avrupa Birliği ve Avrupa Serbest Ticaret Birliği ülkelerine kayıtlı araçlarını getirebilirler”.
İnternet ortamında sıklıkla karşılaşacağınız bir diğer haber de Gürcistan’dan gerekli şartları sağlamadan araba getirilebileceğidir. Bu asılsız bir iddiadır. Sayılan tüm şartlar yani yukarıda sıraladığımız şartlar, Gürcistan’dan araba getirme için de geçerlidir.
Araba getirmek için şartları sağlamış yerleşik kişiler, seyahatleri öncesinde kendilerine ve taşıtlarına ait bilgileri beyan etmek zorundadır. Bu işlem akıllı cihazlardan yapılabileceği gibi gümrük kapılarında da yapılabilir. Ön beyan uygulaması sayesinde gümrük kapılarındaki işlemler daha kolay ilerleyecektir. Uygulamayae-Devlet kapısı üzerinden ulaşılabilir. Ayrıca bu sayede kapılardaki bekleme süresi daha az olacaktır.
Yurt dışından otomobil getirmenin şartları arasında bulunan 185 gün hesabı şöyle yapılıyor: Emniyet Genel Müdürlüğü’nden alınan pasaport giriş-çıkış kayıtlarına göre yapılıyor. Türkiye’ye giriş yapılacak tarihten bir yıl geriye doğru sorgulanıyor. 365 gün içerisinde 185 gün yurt dışında kalan ve olağan koşullarda ikamet eden kişiler şartı sağlayabilmektedir. Ayrıca 185 gün şartı konusunda şu iki nokta da önemli:
Böyle bir durumda hem aracı getiren hem araç sahibinin 185 gün şartını sağlaması beklenir. Ayrıca araç sahibinin, aracı getirecek kişiye vekalet vermesi gerekir. Gümrük idaresinde vekalet göstermesi şarttır.
Yurt dışından araba getirme şartlarını sağlanıp araba getirildi diyelim. Getirilen araba sürücünü pasaportuna kaydedilir. Bu sebeple;
Yurt dışında iki yıl geçiren fakat gemilerde çalışan, inşaat şantiyelerinde geçici görev yapan ya da otelde kalan kişiler 185 gün yurt dışında kalma durumunu karşılayamıyor. Çünkü ikamet göstermek kesin şarttır. Yani ilgili ülkede oturma izni olmalı ve bunu belgeleyen ikameti göstermek gerekmektedir.
Yurt dışından araba getirmek ve bunu gümrük vergisiz yapmak istiyorsanız belirli şartlara uymalısınız.
Eğer bu başlığımızı beğendiyseniz “Arabayla Yurt Dışına Çıkmak İçin Rehber” içeriğimize de göz atabilirsiniz.
Kaynak-1
Büşra Dilara Karababa
Merhaba, otomobillerin hobi olarak görülmesinin yanında tasarımını, teknik detaylarını ve sanatsal yönlerini ele alarak sizlere anlatmaktan mutluluk duyuyorum. Keyifli okumalar dilerim.
En önemli araba üreticisi ülkeler arasında yer alan Almanya’da vergi oranlar farklı kriterlere göre değişmektedir. Almanya’da araba vergisinde sadece KDV alan ülkelerden bir tanesi olma özelliğini göstermektedir. Almanya’da alınan KDV oranı ise %19’dur. Otomobil satın alınırken KDV ödenmekte, bunun yanı sıra aracın karbon salınımına, aracın marka ve modeline göre vergi oranları farklılık göstermektedir. Diğer vergi unsurları standarttır.
Fransa Araba Vergisi Ne Kadar? >
Amerika Araba Vergisi Ne Kadar?İngiltere Araba Vergisi Ne Kadar?Almanya Araba Vergisi Ne Kadar?Fransa Araba Vergisi Ne Kadar?Rusya Araba Vergisi Ne Kadar?
Araba fiyatları genel olarak ülkenin kullandığı para birimine ve ülkenin durumuna göre değişkenlik göstermektedir. Bu değişkenliğin en büyük etmenlerinden bir tanesi ise araba vergisidir. Arabalardan alınan vergi içerisinde farklı türde vergiler bulunmaktadır.
Araba almak isteyen kişilerin arabayı aldıkları ülkeye göre vergi miktarları da çeşitli şekillerde ortaya çıkabilmektedir. Dünya üzerindeki ülkeler otomobil vergilerini genel olarak Katma Değer Vergisi ile sınırlı tutmaktadır. Fakat arabalara ödenen vergilerden sadece KDV alınmadığı gibi pek çok farklı tarzda vergilendirme uygulanmaktadır. Bu sektörde gelişmiş ülkelerin büyük çoğunluğu otomobil fiyatının %25’ini bulan KDV vergi oranına sahiptir. Bu oranın yanı sıra ÖTV, döviz kuru ve faiz oranı gibi değişkenlere bağlı olarak vergilendirme farklı olarak yapılabilmektedir. Otomobil fiyatlarını etkilemekte olan KDV ve ÖTV’ler ülkelere göre farklılık gösterir. Otomotiv sektöründe yer alan gelişmiş ülkelerin çoğunluğu otomobillerden sadece KDV vergisi almakta iken bazı ülkeler KDV vergisine ek olarak araç yakıt tüketimi ağırlığı gibi pek çok farklı şekilde vergilendirme yapabilmektedir.
Otomotiv sektörü zaman zaman hareketlilik göstermektedir. Otomotiv pazarının canlandığı ve hareketlendiği bu dönemlerde ise otomotiv fiyatları büyük değişim göstermektedir. Bu değişimdeki en büyük etkenlerden bir tanesi ise ülkelerin otomobillerden aldıkları vergi oranlarıdır. Otomotiv piyasasında alınan vergi oranları arttığında otomotiv fiyatları da artış göstermektedir. Otomotiv piyasanın hareketlendiği ve talep patlamasının olduğu dönemlerde bu vergiler güncellenebilmekte ve otomotiv fiyatlarına direkt olarak etki edebilmektedir.
Avrupa Otomobil Üreticileri Birliği, güncel olarak otomobillerden alınmakta olan vergi miktarını Otomotiv Vergi Rehberi olarak yayınlanmaktadır. Bu rehberde yer alan ülkelerin çoğunluğu KDV alırken birçok ülkede KDV’ye ek olarak ÖTV oranı almaktadır. ÖTV oranında Danimarka listenin başında yer alırken Türkiye, Danimarka ile beraber en çok ÖTV alan ülkelerden bir tanesi konumuna geldi. Yapılan bir araştırmaya göre Avrupa ülkeleri ile kıyaslandığında Türkiye’de kişi başına 150 otomobil düşerken bu miktar İtalya’da 663, Almanya’da 574, Fransa’da 482 ve İspanya’da 519 otomobildir.
Amerika’da araba vergisi KDV ve Motorlu Taşıtlar Vergisi oranlarına göre belirleniyor. Amerika araba vergisinde %3 KDV oranı uygularken ÖTV vergisini almayan ülkelerin başında geliyor. Aracın vergi tutarı ise genel olarak aracın değerine göre hesaplanıyor. Belirli olan rakamın üstündeki her bin dolar için 25 dolar MTV ekleniyor ve araç için toplam ödenecek olan vergi tutarı elde ediliyor. Çevreci ve düşük yakıt tüketen araçlarda ise MTV çok düşük denilecek seviyede alınıyor.
İngiltere’de alınan araba vergisi genel olarak araç emisyonuna göre belirleniyor. Aracın emisyonuna bakılarak çevreyi kirletme oranında araba vergisi alınıyor. Önceleri bu vergi hesabı motor hacmine göre belirlenmekteyken daha sonrasında hesaplama kriteri değiştirilmiştir. İlk vergi emisyona göre, takip eden yıllarda ise standart olarak ödenmektedir. Belirli bir oranın üstündeki araba değerleri için vergi oranları yine artış göstermektedir.
En önemli araba üreticisi ülkeler arasında yer alan Almanya’da vergi oranlar farklı kriterlere göre değişmektedir. Almanya’da araba vergisinde sadece KDV alan ülkelerden bir tanesi olma özelliğini göstermektedir. Almanya’da alınan KDV oranı ise %19’dur. Otomobil satın alınırken KDV ödenmekte, bunun yanı sıra aracın karbon salınımına, aracın marka ve modeline göre vergi oranları farklılık göstermektedir. Diğer vergi unsurları standarttır.
Fransa araba vergisinde çok farklı şekillerde vergilendirme yapan ülkelerden bir tanesidir. Fransa’da ilk olarak %20 KDV oranı uygulamaktadır. KDV vergisinin yanı sıra Fransa aracın ağırlığına göre vergilendirme yapmaktadır. Belirli bir değerin üzerinde ağırlığı bulunan araçlardan satış esnasında belirli oranlarda ek vergi alınıyor. Bunun yanı sıra vergi dilimleri farklı seviyelere göre yapılmış ve aracın gösterdiği özelliklere göre belli olmaktadır.
Rusya araba vergisi olarak KDV uygulayan ülkeler arasında yer almaktadır. KDV oranı %18’dir. KDV oranının yanı sıra devlet katkısı adı verilen bir vergi almaktadır. Alınan bu vergi aracın modeline ve özelliklerine göre değişkenlik göstermektedir. Yıllık alınan vergiler ise genel olarak motor beygir sayısına göre belirlenmektedir.
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
Almanya’da vergi çeşitleri saymakla bitmeyebilir: Kilise vergisinden tutun da radyo ve televizyon vergisine kadar… Ancak tabii ki Almanya’da vergi sadece yükümlü olan kişiler tarafından ödenir. Gelir vergisine ek olarak Almanya’da ödenmesi gerekebilecek vergiler:
Almanya’da vergi iadenizi en kolay ve ucuz yoldan üstelik İngilizce ya da Almanca destekli olarak yapmak için SteuerGo uygulamasına göz atmayı unutmayın.
Başlıklar
Almanya’da çalışan herkes zorunlu sosyal güvenlik primi ödemek durumundadır. Katkı ödemesi, siz ve işvereniniz arasında eşit olarak dağıtılır. Toplam sosyal güvenlik katkısı maaşınızın yaklaşık yüzde 20-22’si kadardır. Sosyal güvenlik primleriniz doğrudan işvereniniz tarafından yapılan aylık maaşınızdan düşülür ve aşağıdaki alanları kapsar:
Almanya’da vergi çeşitleri arasında önemli bir paya sahip olan sosyal güvenlik katkı payları (Ocak 2020 itibariyle) istihdam gelirleri üzerinden alınır. İşveren katkıları genellikle vergiden muaftır. Aşağıdaki dört ana sigorta giderinin yüzde 50’si çalışan yüzde 50’si de iş veren tarafından karşılanmaktadır.
Sağlık sigortası: Yüzde 14,6, yıllık tavanı 56,250 euroya kadar.
Uzun süreli bakım sigortası: Yüzde 3.05 ile yüzde 3.3 arasındadır.
Emeklilik sigortası: Yüzde 18.6, yıllık 82.800 EUR gelir tavanına kadar (yeni federal eyaletlerde 77.400 EUR).
İşsizlik sigortası: Yüzde 2,4, yıllık 82,800 EUR gelir tavanına kadar (yeni federal eyaletlerde 77,400 EUR). Her biri yüzde 1,25 oranında katkı hem işveren hem de çalışan tarafından karşılanmaktadır.
İş kazası programı sanayi sektörüne ve kaza riskine bağlıdır; bu katkılar işveren tarafından karşılanır.
Birey, belirli koşullar yerine getirilirse özel sağlık ve uzun süreli bakım sigortası için başvurabilir. Serbest meslek sahibi kişiler genellikle zorunlu sosyal güvenlik primlerini ödemek zorunda değildir.
Almanya’da vergi çeşitleri arasında yer alan ek dayanışma vergisi 1991’de tanıtıldı ve çoğunlukla Doğu ve Batı Almanya’nın yeniden birleşmesinin ve Körfez Savaşı’nın maliyetlerinin karşılanmasına ek olarak Avrupa’daki ülkeler için destek için çıkarıldı. Almanya, % 5,5 ek dayanışma vergisi uygulamaktadır. Almanya’da diğer vergiler arasında büyük paya sahip olan bu vergi, tüm bireysel gelir vergilerine ek yüzde olarak uygulanır.
2021’den itibaren bu vergi sadece tasarruf ödeneklerini tüketen yatırımcılar, yüksek kazananlar, limited şirketler ve diğer şirketler tarafından ödenecektir. Vergi mükelleflerinin yaklaşık yüzde 90’i bu vergiden muaf olacaktır.
Ticaret vergisi yıllık kar üzerinden hesaplanır. Ödenek uygulanan tüm işletmeler için 24.500 euro yıllık kâr değerinden düşülür. Kalan tutar, ülke genelinde yüzde 3,5’lik vergi oranında vergilendirilir, ancak yaşadığınız şehre göre yüzde 3.5’lik oran daha da artabilmektedir.
Örnek olarak en az 80.000 nüfusa sahip belediyeler şu anda % 12.6 (% 360 belediye vergi oranı) ile % 20.3 (% 580 belediye vergi oranı) arasında vergi uygulamaktadır.
Almanya’da vergi tiplerinden devlete gelir kalemi olan önemli bir yerde olan Katma Değer Vergisi (Mehrwertsteuer), satın alınabilecek birçok ürünün üretiminden teslimatına kadar her adımda uygulanır. Malların yanı sıra hizmetler için de geçerlidir ve standart vergi oranı yüzde 19’dur. Şu anda bazı ürünler için yüzde 7’lik bir indirimli oran uygulanır. Bu ürünlere örnekler gıda ve basılı malzemelerdir. Sağlık ve sigorta hizmetleri, yurt dışına mal ihracatı ve yurt dışında verilen hizmetler genel olarak muaftır.
Veraset ve İntikal Vergisi, hediyeler ve ölümden geçen varlıklar için uygulanan vergidir. Bu vergi Almanya’da yaşayan (vasiyetçi / mirasçı ve bağış yapan / bağış alan) kişilere uygulanır. Almanya’da ikamet etmeyen bir kişi, bu vergiden sadece Almanya’daki mal varlığı ile ilgili olarak sorumludur.
Vasiyetçi / mirasçı ve bağış yapan / bağış alan arasındaki ilişkinin değerine ve derecesine bağlı olarak yüzde 7’den yüzde 50’ye kadar aşamalı vergi oranları uygulanır. 20.000 ile 500.000 euro arasında meblalar vergilendirilmez.
Bu vergi belediyeler tarafından Almanya’daki mülklere uygulanır. Ödenecek vergi miktarı, mülkün değeri ve yerel vergi oranı (Yüzde 0,26 ile yüzde 1 arasında değişen) üzerinden hesaplanır.
Emlak devir vergisi, Almanya’daki taşınmazların transferi için alınır. Uygulanan vergi bedelin yüzde 3,5 ile 6,5’i üzerinden hesaplanır.
Almanya’da vergi çeşitleri arasında olan sermaye kazanç vergisi, mülkünüzü Almanya’da satarken kâr ettiğinizde geçerlidir. Almanya’da sermaye kazancı vergisi yüzde 25’lik sabit bir orandır. Bununla birlikte, mülkünüzde 10 yıldan fazla bir süre yaşamış olmanız durumunda bu vergi oranından muaf olursunuz.
Vergiye tabi cari gelirler arasında en bilinenler:
Vergiye tabi özel sermaye kazançları arasında en bilinenler ise :
İpucu: Almanya’da bir beyaz yakalı olarak maaşınızdan özellikle bekarsanız yüzde 45’e kadar vergi öderken, sermaye gelirinden sabit yüzde 25 vergi ödersiniz.
Son olarak belirtmekte fayda var: Faiz ve yatırımlardan elde edilen gelirin yıllık 801 eurosu için (evli bir çift için 1602 euro) vergi ödenmez; bu kurumlar arasında bölünebilir. Tabii ki 2020 yılı için geçerli, güncel meblayı kontrol etmekte fayda var.
Almanya’daki tüm araçlar 1 Temmuz 2009’dan bu yana Almanya’da vergi çeşitleri arasında olan motorlu taşıtlar vergisini ödemekle yükümlüdür. Motorlu taşıtlar vergisi hesaplaması iki ana bileşene dayanmaktadır:
Motorlu taşıtlar vergisini (Kraftfahrzeugsteuer) hesaplamak için Alman Finans Bakanlığı‘nın sitesini kullanabilirsiniz.
Lisans vergisi kamu hizmeti yayıncılığı için bir lisans ücreti olarak tanımlanır, Türkiye’deki TRT Payı’na benzetilebilir. Kamu kuruluşları olan ARD (Das Erste), ZDF (Zweites Deutsches Fernsehen) ve Deutschlandradio TV istasyonlarının yanında, bölgesel TV ve radyo yayın kuruluşlarının bağımsız bir şekilde yayın yapabilmesi için halk tarafından ödenen destektir.
Lisans vergisi (Rundfunkbeitrag) ile ilgili detaylı yazımıza buradan ulaşabilirsiniz.
Gelir verginizin yüzde 8 ile yüzde 9 arasındaki kısmını kilise vergisi oluşturur. Ancak, Almanya’daki kiliselerden birine (Katolik veya Protestan) resmi olarak bağlı kalmak istemiyorsanız, vergiyi ödemeniz gerekmez.
Önemli: Almanya’da vergi sistemi içerisinde kilise vergisini (Kirchensteuer) ödemek zorunlu değildir. Kiliseye bir bağlılığınız olsun ya da olmasın, dilerseniz bu vergiden muaf olabilirsiniz. Kilise vergisi (Kirchensteuer) ile ilgili detaylı yazımıza buradan ulaşabilirsiniz.