beyin konu anlatımı / Merkezi Sinir Sistemi (Sinir Sistemi-3) Biyoloji Konu Anlatımı Ders Notları | Biyoloji Portalı

Beyin Konu Anlatımı

beyin konu anlatımı

Merkezi Sinir Sistemi: Beyin 11. Sınıf

İnsan vücudunun en karmaşık organı olan beyinde yaklaşık 100 milyar nöron bulunur. Kafatasının kemikleriyle çevrili olan bu organ, yetişkin bir insanda 1300-1400 gr ağırlığındadır.

Beyin; geçmiş deneyimler (depolanmış bilgi), şimdiki olaylar ve gelecek planlarına dayalı bilinçli eylem oluşturabilen tek organdır. Vücudun tüm kısımlarından gelen bilgileri (sinir uyarılarını) alır; bu bilgileri analiz ederek kararlar oluşturur ve tepki organlarına uyarılar (uygun cevaplar) gönderir.

Beyin, bağ dokusundan oluşan üç ayrı zarla çevrilmiştir. Kafatasının altında bulunan bu zarlara meninges denir. Meningesin dış tabakası sert zar, orta tabakası örümceksi zar ve iç tabakası ince zar olarak adlandırılır. Sert zar çift katlıdır ve dayanıklı bir yapıya sahiptir. Örümceksi zar içerdiği bağ dokusu lifleri sayesinde sert zar ile ince zarı birbirine bağlar. İnce zar beynin tüm girinti ve çıkıntılarına yapışmıştır. Yapısında bol miktarda kan damarı bulunur ve beynin beslenmesinde görev yapar. (Meningesin iltihaplanmasına menenjit denir. Menenjit genellikle bakteri ya da virüsün neden olduğu bir enfeksiyondur.)

Örümceksi zar ile ince zarın arasında beyin-omurilik sıvısı (BOS) yer alır. Bunun kökeni kan basıncının etkisiyle kılcal damarlardan çıkan sıvıdır. Beyin-omurilik sıvısının işlevleri şunlardır:

  • Beyin ile omuriliği sarsıntı ve darbelere karşı korur.
  • Beyin ve omuriliğin atık ürünlerini kana verir. Ayrıca bu organların beslenmesi için gerekli maddeleri kandan süzer
  • Merkezi sinir sisteminde iyon dengesinin sağlanmasında rol oynar.

Gelişmiş bir insan beyni üç bölümde incelenir. Bunlar ön beyin, orta beyin ve arka beyindir. Bu bölümler de kendi aralarında alt gruplara ayrılır.

ÖN BEYİN

İnsanda beynin en büyük kısmı olduğundan “büyük beyin” olarak da adlandırılır. Ön beyin diğer beyin bölümlerini üstten Örter. Uç beyin ve ara beyin olmak üzere iki kısımda incelenir.

Uç Beyin: Önden arkaya (boyuna) uzanan bir yarıkla sağ ve sol olmak üzere iki yarım küreye ayrılmıştır. Bu yarım küreler aksonlardan oluşan bağlarla birbirine bağlıdır. Üstteki bağa nasırlı cisim, alttaki bağa ise beyin üçgeni adı verilir. Beyin yarım kürelerini enine ayıran derin bir yarık bulunur. Buna Rolando yarığı denir.

Ön beyinden enine bir kesit alınırsa, dışta boz maddenin içte ise ak maddenin bulunduğu görülür. içteki ak madde miyelinli sinirlerin aksonlarından meydana gelmiştir. Bu kısmın beyaz rengini lipit bakımından zengin olan miyelin verir. Ak maddenin dışında bulunan boz madde miyelinsiz nöron gövdelerinden oluşur. Bu kısma kabuk (korteks) adı verilir. Beynin kabuk kısmı, boz maddenin yüzey alanını artıran çok sayıda kıvrıma sahiptir. Yüzey alanının fazla olması, insanda zihinsel yeteneklerin diğer omurgalılardan daha gelişmiş olmasını sağlayan faktörlerden birisidir.

Beyin kabuğunda bilinç, düşünme, zeka, hafıza, yazı yazma, istemli hareket etme gibi etkinliklerin merkezleri bulunur. Duyu organlarından gelen bilgilerin değerlendirilmesi de beyin kabuğunda yapılır. Yani beynin kabuk bölgesi öğrenmemizi, karar vermemizi, bilinçli olmamızı ve duyusal olarak çevrenin farkında olmamızı sağlar.

Dikkat: İnsanın beyin kabuğunda hareket için emirlerin verildiği bölüm motorik merkez adını alır. Beyin kabuğunun motorik merkezinde el, ayak, yüz gibi hareketlerin temsil edildiği alanlar farklı büyüklüktedir. Bu farklılık, o bölgeye uyarı gönderen duyu reseptörlerinin sayısı ve yoğunluğuyla ilişkilidir.

Ara Beyin: Beyin yarım kürelerinin arasında kalan kısımdır. Bu bölge talamus, hipotalamus ve epitalamustan oluşur.

Talamus duyu organlarından gelen bilgilerin toplanma ve dağıtım merkezidir. Koku dışındaki diğer duyular burada sınıflandırılır ve beyin kabuğundaki duyu merkezlerine yönlendirilir. Kısaca talamus, dış çevre ile beyin kabuğu arasında iletişimi sağlayan önemli bir merkezdir. Talamusun uyku oluşumunda da etkisi bulunur.

Hipotalamus beynin küçük bir parçası olmasına rağmen iç organların ve dokuların ana kontrol merkezi durumundadır. Hipotalamusun en önemli fonksiyonları şunlardır:

  • Termostat görevi yaparak vücut sıcaklığını düzenler.
  • Susama merkezini içerir ve vücudun su dengesinin düzenlenmesinde görev yapar.
  • Açlık, tokluk ve iştahın düzenlenmesinde rol oynar.
  • Biyolojik saatin düzenlenmesini sağlar.
  • Üreme ve cinsel davranışları düzenler.
  • Hormonal denge üzerine etkilidir. Hipofiz bezinin arka lobundan salgılanan hormonlar hipotalamusta yapılır. Ayrıca hipoüz bezinin ön lobu üzerinde etkili olan serbest bıraktırıcı hormonların kaynağıdır.

Dikkat: Hipotalamusun fonksiyonları homeostazi için hayati önem taşır.

Epitalamus, melatonin hormonunu salgılayan epifiz bezinin bulunduğu kısımdır. Beyin-omirilik sıvısını meydana getiren bazı kılcal damarlar da epitalamusta yer alır.

ORTA BEYİN

Ara beyin ile pons arasında uzanan bölgedir. Beynin bu bölümünden ön beyin, beyincik, pons ve omurilik soğanı ile bağlantı kuran sinirler geçer. Bu nedenle orta beyin, ön ve arka beyin arasında köprü işlevi görür. Orta beyin görme ve işitme ile ilgili refleksleri düzenler. Örneğin yan taraftan yaklaşan bir cismin görüntüsünü beyin henüz oluşturmadan, baş o yöne doğru döner. Sese bağlı olarak da benzer bir refleks oluşur. İşitme ile ilgili tüm aksonIar ya orta beyinde sonlanır ya da bunun içinden geçerek ön beyine gider. Orta beyinde ayrıca kas tonusunu (dinlenme halinde kasların haüf kasılı olması durumu) ve vücudun duruşunu düzenleyen merkezler bulunur.

ARKA BEYİN

Arka beyin üç kısımdan meydana gelir. Bunlar beyincik, omurilik soğanı ve ponstur.

Beyincik: Arka kafa çukurunun içinde, omurilik soğanının üzerinde bulunur. İki yarım küreden meydana gelmiştir. Beyinciğin dış (kabuk) kısmı boz maddeden, iç kısmı ise ak maddeden oluşur. Ak madde, boz madde içine dallar şeklinde uzantılar gönderir. Bu görünüm bir ağacı andırdığı için hayat ağacı olarak adlandırılır.

Beyincik hareket ve denge merkezidir. Beyincik hem eklemlerin ve kasların durumlarıyla ilgili hem de iç kulaktaki denge organından başın hareketleriyle ilgili bilgileri alır. Ayrıca işitme ve görme merkezinden de veri toplar. Daha sonra tüm bu bilgileri bir araya getirerek aralarındaki koordinasyonu sağlar ve hatalı olanlar varsa onları düzeltir. Yapılan araştırmalar, istemli hareketlerin düzenlenmesinde beyinciğin beyin kabuğu ile birlikte çalıştığını göstermiştir. İnsanlarda beyincik hasara uğradığı zaman ayakta dururken veya yürürken sallanma, bir cisme doğru uzanan elin düzensiz hareket etmesi, gözlerin hareket eden bir cismin durduğu noktada duramaması gibi belirtiler ortaya çıkar.

Omurilik Soğanı: Beyinciğin altında, omurilik ile pons arasında bulunur. Ön beyin ve beyincikten farklı olarak dış kısmı ak maddeden, iç kısmı boz maddeden meydana gelir. Bu açıdan omuriliğe benzerlik gösterir. Omurilik soğanı, omuriliğin devamı niteliğindedir. Orta ve ön beyinden çıkıp vücuda giden motor sinirlerin çoğu omurilik soğanında çapraz yapar. Bunun sonucunda beynin sağ yarısı vücudun sol yarısının çoğu hareketlerini, sol yarısı da tersini kontrol eder.

Omurilik soğanının en önemli fonksiyonları şunlardır:

  • Solunum, sindirim, dolaşım gibi yaşamsal olayların düzenlenmesini sağlar. Örneğin kalp atış hızını kontrol eden, kan damarlarının çaplarını ayarlayarak kan basıncını düzenleyen ve soluk alıp verme işlevini denetleyen merkezler omurilik soğanında bulunur.
  • Yutma, kusma, hapşırma, öksürme gibi refleksleri kontrol eder.

Hayatsal öneme sahip olayların kontrol merkezlerini içerdiği için omurilik soğanına hayat düğümü adı da verilmektedir. Omurilik soğanının zarar görmesi durumunda kişinin yaşamı tehlikeye girebilir.

Pons (Varolii Köprüsü): Orta beyinle omurilik soğanı arasında yer alır. Kalın sinir demetlerinden oluşmuştur. Ponsun fonksiyonları şunlardır:

  • Merkezi sinir sisteminin parçalarını (beyin bölümleri ve omuriliği) birbirine bağlar. Böylece bir köprü görevi yapmış olur.
  • Omurilik soğanındaki solunum merkezlerini düzenler.

Dikkat: Orta beyin, pons ve omurilik soğanı birlikte beyin sapı olarak adlandırılır. Beyin kabuğuna kadar uzanan ve beyin kabuğundan omuriliğe giden tüm sinirsel yollar beyin sapından geçmek zorundadır. Yani beyin sapı bir iletim yolu olarak görev yapar.

kaynağı değiştir]

Ana madde: Sinir hücresi

Sinir sisteminin temel fonksiyonel birimi olan sinir hücreleri (nöronlar), çeşitli yöntemlerle diğer hücrelerden ayırt edilebilirler. Bunların en temel özelliği, sinapslar vasıtasıyla diğer hücreler ile iletişim sağlamasıdır.

Nöroglia[değiştir

Sinir Sistemi Konu Anlatımı

Biyoloji ayt konu anlatımı, Biyoloji tyt konu anlatımı , Biyoloji yks konu anlatımı… Merhaba arkadaşlar sizlere bu yazımızda Sinir Sistemi hakkında bilgi vereceğiz. Yazımızı okuyarak bilgi edinebilirsiniz..

Sinir sistemi veya sinir ağı, canlıların içsel ve dışsal çevresini algılamasına yol açan, bilgi elde eden ve elde edilen bilgiyi işleyen, vücut içerisinde hücreler ağı sayesinde sinyallerin farklı bölgelere iletimini sağlayan, organların, kasların aktivitelerini düzenleyen bir organ sistemidir. Sinir sistemi iki bölümden oluşur. Merkezi sinir sistemi (MSS) ve çevresel sinir sistemi (ÇSS).

 

Merkezi Sinir Sistemi

Merkezi sinir sitemi beyin ve omurilikten oluşur. Beyin kafatasının içini dolduran milyarlarca hücreden oluşmuş bir merkezdir. Omurilik ise omurga kanalı içerisinde incelerek uzanan bir yapıdır.

Beyin

Kafatası içerisinde bulunur, kütlesi yaklaşık 1,5 kg’dır. Beyin ve omurilik dıştan içe doğru sen zar, örümceksi zar ve ince zardan oluşan meninges (beyin zarları) ile sarılıdır. Bu zarların mikroorganizma etkisiyle iltihaplanması, menenjit adı verilen hastalığa neden olabilir.

Sert Zar: Beyni mekanik etkilerden, yaralanma ve zedelenmelerden korur. Kafatası kemiğinin hemen altında kemiğe yapışık halde bulunur.

Örümceksi zar:Örümcek ağına benzeyen ince bağ dokusu lifleriyle sert zarı ve ince zarı birbirine bağlar.

İnce zar: Taşıdığı kan damarları sayesinde beynin besin ve oksijen ihtiyacını karşılar. Beyin kıvrımlarını örter. Beyinde oluşan atık maddelerin toplanmasında etkilidir.

Beyin ön beyin, orta beyin ve arka beyin olmak üzere üç kısımda incelenir.

Ön Beyin (büyük beyin)

Beynin en büyük bölümüdür. Uç beyin ve ara beyin olarak iki kısımda incelenir.

Uç beyin
Uzunlamasına bir yarıkla birbirinden ayrılan iki yarım küreden oluşur. Bunlara beyin yarım küreleri denir. Beyin yarım küreleri üstte nasırlı cisim, altta beyin üçgeni ile birbirlerine bağlıdır.
Uç beyin, dış kısmında boz madde(sinir hücrelerinin hücre ğövdelerinden oluşur), iç kısmında ak madde(sinir hücrelerinin aksonlarından oluşur) içerir. Boz maddenin oluşturduğu kısma beyin kabuğu (korteks) adı verilir.
Boz madde beyin kabuğunu (korteksi) oluşturur. Ak madde beynin iki yarım küresi arasındaki haberleşmeyi sağlar.
Beyin yarım kürelerini enine ayıran ve üst kısmında motor, alt kısmında duyu merkezleri bulunan derin yarığa Rolando yarığı denir.

Ara Beyin
Ara beyin, talamus, hipotalamus ve epitalamustan oluşur.

Talamus: Koku dışındaki diğer duyu organlarından gelen impusların sınıflandırıldığı ve ilgili merkezlere iletildiği yerdir.
Duyu organlarından alınan verileri, beyin kabuğuna iletir. Talamus veya uç beyinden herhangi birinin hasara uğraması düzgün ve anlaşılır konuşmayı tümden veya göreceli olarak bozar. Uyku sırasında talamus ve beyin kabuğu işlevsiz kalır.

Hipotalamus: Homeostatik düzenleme için beynin en önemli bölgelerinden biridir. Vücudun biyolojik saatini düzenler. Vücut ısısını ayarlar. Bu nedenle vücudun termostatı gibi görev yapar. Yapısında bulunan hipofiz bezini kontrol eder. Hipofiz bezi de endokrin (hormon) sistemini kontrol eder. Açlık, susama, cinsel davranışlar, savaş-kaç tepkisi, kan basıncı, kalp atış hızı, vücut sıcaklığı, iştah ve uyku düzeni gibi faaliyetlerle insanı hayatta tutar. Hipotalamus işlevi yok olursa sürekli uyku durumu gözlemlenir. Çay ve kahvedeki kafein ön loblardaki nöronları aktif tutarak uykuyu kaçırır.

Orta Beyin

Ponsun üzerinde, beyincik ve ara beyin arasındadır. Ön ve arka beyin arasında köprü görevi görür. Orta beyin görme ve duyma reflekslerini kontrol eder. Örneğin ışıkta göz bebeklerinin daralması, herhangi bir seste köpeğin kulaklarının dikleşmesi bu merkezler tarafından düzenlenir.

Ayrıca kas tonusunu (dinlenme hâlinde kasların az da olsa kasılı kalması) ve vücudun duruşunu düzenleyen merkezler de orta beyinde bulunur.

Arka Beyin

Omurilik ile orta beynin birleşme bölgesinde yer alan, birçok nöronun geçiş yollarının bulunduğu yerdir. Arka beyin üç kısımda incelenir: beyincik, omurilik soğanı ve pons.

Beyincik
Şekli ağaca benzediği için hayat ağacı olarak da isimlendirilen beyinciğin temel görevi, vücudu dengede tutmak ve çizgili kasların düzenli çalışmasını sağlamaktır.
İç kısmında ak, dış kısmında boz madde bulunur.
Vücut dengesinin sağlanmasında gözden ve iç kulaktaki yarım daire kanallarından gelen uyarıları değerlendirir. Bu nedenle gözleri kapalı olan veya iç kulak problemleri yaşayan kişilerde vücut dengesinin sağlanması zorlaşır.

Omurilik Soğanı
Soluk alıp vermek, kalp atışı, nabız, dolaşım, boşaltım vb. gibi hayati fonksiyonların merkezidir.
İç organları harekete geçiren çiğneme, yutkunma, kusma, öksürme, hapşırma, nefes alma gibi otomatik gerçekleşen homeostatik olayları kontrol eder. Vücut içi refleks kontrolünde görev yapar.
Omurilik soğanı şiddetli darbe alırsa bilinç ve refleks kaybı yaşanır. Hatta solunum ve kalp durabilir.

Pons
Kalın lif demetlerinden oluşan orta beyin ile omurilik soğanı arasında bulunan yapıdır.
Pons, tüm vücudun kullanıldığı hareketlerin gerçekleştirilmesinde omurilik soğanıyla eş güdümlü çalışır.

Omurilik

Sırtta omurganın içerisinde yaklaşık 45-50 cm uzunluğa sahip olan sinir kordonuna omurilik denir. Omurilik yapısının en dışında omurga kemikleri bulunur. Omurilikte beyinde olduğu gibi sert zar, örümceksi zar, BOS sıvısı, ince zar, omuriliğin ak maddesi, omuriliğin boz maddesi ve en içte BOS sıvısı ile dolu olan omurilik kanalı bulunur.

Omurilik refleks tepkilerinden sorumlu olunan bölgedir. Uyarılara karşı istemsiz ve aniden oluşturulan tepkilere refleks denir. Refleksler çoğunlukla istemli kontrol edilemez. Refleks olaylarının omurilikten yönetilmesi hareketin beyne iletileceği ve değerlendirileceği süreyi kısaltarak canlılar için dış uyarılara hızlı tepki vermeyi sağlar. Omurilikte refleks oluşurken impulsun izlediği yola refleks yayı denir.

Doğuştan var olan ve tüm insanlarda benzer şekilde olan reflekslere kalıtsal refleks denir. Örneğin; bebeklerde emme refleksi, göz kapağının ani ışıkta kapanması ve diz kapağı refleksi kalıtsal reflekslerdir.

Öğrenme sonucu oluşan kazanılmış reflekslere şartlı refleks denir. Örneğin; limon görünce ağzın sulanması, kedilerin pisi pisi sesine doğru gelmeleri, bisiklet sürmek, dans etmek gibi.

Basit bir refleks olayında duyu nöronu, ara_nöron ve motor nörondan oluşan refleks yayı görev yapar. Örneğin, eline iğne batan bir kişide, kolu geri çekme refleksi basit reflekstir.

 

Çevresel Sinir Sistemi

Çevresel sinir sistemi, beyinden (kafa sinirleri) ve omurilikten (omurilik sinirleri) çıkan duyu ve motor nöronlarından oluşur.Beyinden 12 çift sinir çıkar. Bu sinirlerden 10. sinir çiftine vagus siniri adı verilir. Vagus siniri, akciğer, kalp, pankreas ve bağırsaklara uzanan parasempatik bir sinirdir.

Omurilikten 31 çift sinir çıkar, bunlar duyu ve motor nöronlarıdır. İnsanda en büyük omurilik sinir çifti, bacaklara giden siyatik sinirlerdir.

Çevresel sinir sistemi otonom (istemsiz) ve somatik (istemli) olmak üzere ikiye ayrılır.

Otonom Sinir Sistemi

Otonom sinir sistemi istemsiz çalışır. Beyinden ve omurilikten gelen motor sinirlerden meydana gelir.  Otonom sinir sisteminin bazıları hariç miyelinsiz sinirlerden oluşur.

Akson çapları dardır. İmpuls iletimi yavaştır. Bu sebepten impuls, miyelinli motor sinirlere göre daha yavaş ilerler. İç organların çalışmasını düzenler.

Boşaltım, kan dolaşımı, üreme, solunum, sindirim sistemi hareketleri ve bazı endokrin bezlerin çalışması gibi önemli vücut fonksiyonlarını kontrol eder.

Otonom sistemi birbirine zıt çalışan sempatik ve parasempatik sistemden oluşur. Her iç organa biri sempatik diğeri parasempatik sinir sisteminden gelen bir çift sinir bağlanır.

Somatik Sinir Sistemi

Bilinçli yapılan hareketleri kontrol eden sinir sistemine somatik sinir sistemi denir. İskelet kaslarına giden miyelin kılıflı motor nöronlardan oluşur. Bu nöronların gövdeleri beyin veya omuriliktedir. Bu sinir sistemi; konuşma, yazma, koşma gibi istemli tepkileri kontrol eder.

 

Sinir Sistemi Rahatsızlıkları

Sinir sistemi hastalıları önemli sağlık sorunları arasındadır. Bu tip hastalıklara multiple skleroz (MS), epilepsi, Alzheimer, Parkinson ve depresyon gibi örnekler verilebilir.

Multiple Skleroz (MS) Hastalığı

Beyin ve omurilikte, mesajları taşıyan sinir telleri etrafındaki miyelin kılıfa akyuvar hücrelerinin zarar vermesinden kaynaklanan otoimmün (bağışıklık sisteminin yanlışlıkla vücudun normal dokularına saldırdığı bir durumdur) bir hastalıktır. Kılıfın hasar gördüğü yerler sertleşmiş dokulara dönüşür.

Bu sertleşmiş alana plak adı verilir. Bu plaklar, sinir sistemi içinde pek çok yerde oluşabilir ve sinirler boyunca mesajların iletilmesini engelleyebilir. Belirtileri, etkilenen sinir sistemi bölgesine göre farklılık gösterir. Hâlsizlik, karıncalanma, uyuşma, duyu eksikliği, denge bozukluğu, çift görme, görme azlığı, konuşma bozukluğu, titreme, kol ve bacaklarda sertlik, güçsüzlük, idrar kaçırma veya yapamama, erkeklerde cinsel güç azlığı en yaygın belirtileridir.

Epilepsi

Epilepsi, beyin içinde bulunan sinir hücrelerinin olağan dışı bir elektro-kimyasal boşalma yapması sonucu ortaya çıkan nörolojik hastalıktır. Sıklıkla geçici bilinç kaybına neden olur.

Alzheimer

Beynin birçok bölgesindeki nöronların programlanandan daha erken ölmesi nedeniyle ortaya çıkan bir çeşit bunamadır. Genellikle yaşa bağlı olarak ilerleyen bir hastalıktır. Alzheimer, yakındaki olayları unutma, tekrar tekrar sorma, zihinsel kapasitede azalma ile ortaya çıkar ve zamanla ilerler. Bu hastalığın kesin bir tedavisi yoktur. Ancak bazı belirtilerin azaltılmasını sağlayan ilaçlar geliştirilmiştir.

Depresyon (çöküntü)

Duygusal, zihinsel ve bedensel bazı belirtilerle kendisini gösteren ciddi ama tedavi edilebilir bir ruhsal hastalıktır. En dikkat çekici özelliği çökkün ruh hali ve zevk almada belirgin azalmadır.

Depresyon bir beyin hastalığıdır, genetik, biyolojik, çevresel ve psikolojik faktörler gibi nedenleri olabilir. Depresyon her yaşta olabilir, ama genellikle gençler ve kadınlarda daha yaygındır.

Parkinson Hastalığı

Parkinson Hastalığı , motor (hareket) fonksiyonlarının bozulmasıdır. Belirtileri; kas titremeleri, denge bozukluğu, eğik duruş ve ayakları sürüyerek yürüme şeklinde gözlemlenmektedir. Yüz kasları hareketsiz ve donuk bir ifadeyle yüze sabitlenmiştir. Alzheimer hastalığı gibi, ilerleyen yaşlarda görülme sıklığı artan bir hastalıktır.

 

Sinir Sistemi, Sinir Sistemi Konu Anlatımı

<==  6.Sınıf Konularına geri dön
 Ortaokul 6.SINIF ==> 6. Ünite: Vücudumuzdaki Sistemler ve Sağlığı ==> Denetleyici ve Düzenleyici Sistemler

Kazanımlar

F.6.6.1. Denetleyici ve Düzenleyici Sistemler
Önerilen Süre: 11 ders saati
Konu / Kavramlar: Sinir sistemi, sinir sisteminin bölümleri, merkezî ve çevresel sinir sistemi, refleks, iç salgı bezleri, iç salgı bezlerinin görevleri, çocukluktan ergenliğe geçiş, ergen sağlığı
F.6.6.1.1. Sinir sistemini, merkezî ve çevresel sinir sisteminin görevlerini model üzerinde açıklar.
a. Merkezî sinir sistemi beyin ve omurilik olarak ayrılır. Beynin bölümlerine değinilmez. Omurilik soğanı, beyincik ve omuriliğin sadece görevleri verilir.
b. Belirtilen sinir sistemi kısımlarının ayrıntılı yapısına girilmez.
c. Reflekslere ayrıntıya girilmeden değinilir.
F.6.6.1.2. İç salgı bezlerinin vücut için önemini fark eder.
a. İç salgı bezlerinin yapılarına girilmez.
b. Büyüme, tiroksin, adrenalin, glukagon ve insülin hormonuna değinilir.
c. Hormonal değişikliklerin ergenlik ile ilişkisine değinilir.
F.6.6.1.3. Çocukluktan ergenliğe geçişte oluşan bedensel ve ruhsal değişimleri açıklar.
Diğer gelişim dönemleri ve özellikleri verilmez.
F.6.6.1.4. Ergenlik döneminin sağlıklı bir şekilde geçirilebilmesi için nelerin yapılabileceğini, araştırma verilerine dayalı olarak tartışır.
F.6.6.1.5. Denetleyici ve düzenleyici sistemlerin vücudumuzdaki diğer sistemlerin düzenli ve eş güdümlü çalışmasına olan etkisini tartışır.

KONU: Denetleyici ve Düzenleyici Sistemler


Denetleyici ve Düzenleyici Sistemler, vücudumuzdaki sistemlerin (Solunum, dolaşım, boşaltım, sindirim, destek ve hareket sistemi ve üreme sistemi) düzenli, uyumluve sorunsuzolarak çalışmasını sağlar.

Denetleyici ve düzenleyici sistemler, sinir sistemi ve iç salgı bezlerinden oluşur.



A- Sinir Sistemi


Sinir sistemimiz vücudumuzdan ve çevreden aldığı bilgileri değerlendirir. Bunlara uygun cevaplar oluşturur. Böylece vücudumuzun uyumlu bir şekilde çalışmasını sağlar. Sinir sistemi milyarlarca sinir hücresinden (nöronlar) oluşur, bütün organlar ile bağlantısı vardır. Sinir sistemi organları hızlı ve kısa süreli etkiler. Nöronlar bölünme yeteneğine sahip değildir.

Sinir Hücresi (Nöron)



1. Merkezi Sinir Sistemi


Beyin ve omurilik merkezi sinir sistemini oluşturur.

Beyin
Beyin
1. Vücudumuzun öğrenme, hafıza ve yönetim merkezidir.
2. Duyu organlarından gelen bilgileri değerlendirir.
3. İstemli hareketlerimizin gerçekleşmesini sağlar.(Konuşma, yürüme, yazı yazma ...)
4. Acıkma, susama, uyku ve uyanıklık olaylarını düzenler.
5. Kan basıncımızı ve vücut sıcaklığımızı ayarlar.
6. Organlarımızın ve sistemlerimizin çalışmasını düzenler.
7. Sinir sisteminin en gelişmiş organıdır.

Not:Beyni zarar gören bir insan yaşayabilir, fakat bilinci davranış yapamaz ve bitkisel hayatta kalır.



Beyincik
  1. Beyinden küçüktür.
  2. Yapı bakımından beyine benzer.
  3. Yeni doğan bebeğin beyinciği gelişmediği için yürüyemez. 
  4. Vücudumuzun hareket ve denge merkezidir. (Yarım daire kanalları ile beraber çalışır.)
  5. Kol ve bacaklardaki kasların birbiriyle uyumlu çalışmasını düzenleyerek hareketlerimizin dengeli olmasını sağlar.

Not:Beyinciğin zarar görmesi, canlının dengesiz hareketine neden olur.



Omurilik Soğanı
  1. Beyin ve diğer vücut organları arasındaki bağlantıyı sağlar.
  2. İsteğimiz dışında çalışan iç organlarımızı kontrol eder.
  3. Solunum, dolaşım, boşaltım ve sindirim sistemlerimizin çalışmasını düzenler.
  4. Nefes alma, yutma, öksürme, çiğneme, hapşırma ve kusma olaylarını kontrol eder.
  5. Şekli soğana benzer.

Not:Omurilik soğanının zarar görmesi ölüme neden olur. "Hayat düğümü" olarak da isimlendirilir.



Omurilik
  1. Omurga içerisinde bulunur.
  2. Beyinle diğer organlar arasındaki bilgi iletimini sağlar.
  3. Refleks davranışlarımızı oluşmasını sağlar.


Refleks oluşumu

Vücudumuzun dışarıdan gelen uyarılara karşı ani ve istem dışı yaptığı tepkiye refleksdenir.
Refleks yönetim ve kontrol merkezi omuriliktir.
Refleks vücudun savunma mekanizmasıdır. Refleksler iki çeşittir.



1. Doğuştan kazanılan refleks (Kalıtsal refleks)
  • Kalıtsaldır, nesiller boyunca aktarılır.
  • Bütün insanlarda görülür.
  • Fazla ışıkta göz bebeğinin küçülmesi, iğne batan elin çekilmesi, ateşten eli çekme, yüksek seste irkilme, yeni doğan bebekte emme ve tutma hareketleri, diz kapağına vurulunca ayağın hareketi örnek verilebilir.

Refleks



2. Sonradan kazanılan refleks (Şartlı Refleks)

  • Öğrenilen reflekstir. 
  • Önce istemli olarak yapılır beyin kontrol eder, sonra alışkanlık haline gelir omurilik kontrolüne geçer.
  • Dans etmek, araba ve bisiklet sürmek, örgü örmek, yüzmek, koşmak, yazı yazmak, limon görünce ağzın sulanması örnek verilebilir.



2. Çevresel Sinir Sistemi

Merkezi sinir sistemi ile organların arasındaki iletişimi sağlar.
Duyu organlarından gelen bilgileri beyne, merkezi sinir sisteminden gelen emirleri kas ve salgı bezlerine iletir.



Sinir Sistemi bilgileri nasıl iletir


Uyarı → Uyartı mesajı → Cevap → Tepki

Ses, ışık, basınç gibi etkilere uyarıdenir. Uyarılar duyularımızda bulunan almaçlarla alınır. Uyarılar sinir hücrelerinde uyartı mesajışeklinde taşınır. Uyartı mesajı beynimizdeki ilgili bölümde değerlendirilir ve uyarıya karşı cevapoluşur. Beynimizde oluşan cevap yine sinirler aracılığıyla ilgili organ ya da yapılara iletilerek uyarıya tepkioluşur.




B- İç Salgı Bezleri (Hormonal Sistem)

İç salgı bezleri vücudumuzdaki sistemlerin çalışmasında sinir sistemine yardımcı olur.
İç salgı bezleri görevlerini yavaş, uzun sürede ve sürekli gerçekleştirirler.
Hormon adı verilen özel salgılar üretir.
Hormonlar kan yoluyla taşınır.
Her hormonun görevi farklıdır.




1.Hipofiz Bezi
  • Beyinin alt kısmında nohut büyüklüğünde bezdir.
  • Büyüme hormonunu ve birçok hormon salgılar.
  • Büyümeyi sağlar. Az salgılanırsa cücelik fazla salgılanırsa devlik meydana gelir.
  • İç salgı bezlerinin çalışmasını denetler ve düzenler.
  • İç salgı bezleri ile sinir sistemi arasındaki uyumu sağlar.



2.Tiroit Bezi
  • Gırtlağın altında, soluk borusunun önünde yer alır.
  • Yetersiz iyot alımında tiroit bezi şişerek guatr hastalığına sebep olur.
  • Tiroksin hormonu salgılar.
  • Tiroksin hormonu büyümeyi, gelişmeyi ve vücudumuzdaki kimyasal olayları düzenler.



3.Pankreas Bezi
  • İnsülin ve glukagon hormonlarını salgılar.
  • Yetersiz insülin salgılanması şeker hastalığına sebep olur.
  • Pankreas aynı zamanda sindirim enzimlerini üretir. Bu nedenle pankreas karma bezdir.
  • İnsülin kan şekerini düşürür. (İçindeki in hecesinden kan şekerini indirir şeklinde hatırlanabilir.)
  • Glukagon kan şekerini artırır.




4.Böbreküstü Bezi
  • Adrenalin hormonu salgılar.
  • Adrenalin hormonu korku, coşku, heyecan ve öfke anlarında metabolizmayı hızlandırır.
  • Kan basıncı, solunum, kalp atışı ve kan şekeri artar.
  • Göz bebekleri büyür, tüyler diken diken olur.




5.Eşeysel Bezler
  • Erkeklerde testis testosteron, dişilerde yumurtalık östrojen, progesteron hormonlarını salgılar.
  • Ergenlik döneminde dişi ve erkeğe ait özelliklerin oluşmasını sağlar.
  • Dişilerde yumurtalık, üreme hücresi olan yumurtaların gelişmesini sağlar, adet döngüsü ve gebelik sürecini düzenlemede görev alır.
  • Erkeklerde testis, üreme hücresi olan spermin oluşmasını sağlar.

Sinir Sistemi ve İç salgı bezleri Arasındaki Farklar

  1.  İç salgı bezleri yavaş, sinir sistemi hızlı çalışır.
  2.  İç salgı bezleri uzun ve sürekli çalışırken, sinir sistemi kısa süreli çalışır.


Denetleyici ve Düzenleyici Sistemleri Diğer Sistemlere Etkisi

Denetleyici ve düzenleyici sistem vücudumuzdaki sistemlerin bir uyum içinde çalışmasını sağlar.
Vücudumuzda aynı anda birden fazla sistem aynı anda çalışmaktadır. Soluk alıp verme, dolaşım sisteminin çalışması, boşaltım ve sindirimin gerçekleşmesi sürekli gerçekleşir. Bütün bu olayların gerçekleşmesi ve denetlenmesi denetleyici ve düzenleyici sistem sayesinde gerçekleşir.



C- Ergenlik Dönemi

Ergenlik dönemi 12 ile 21 yaşları arasıdır. Ergenlik dönemine kızlar erkeklerden daha erken girerler. Ergenlik döneminde bedensel ve ruhsal değişimler görülmektedir.


Erkeklerde görülenler
  1. Sakal ve bıyık çıkması
  2. Ses kalınlaşması
  3. Testislerin sperm üretmeye başlaması
  4. Erkek üreme organının olgunlaşması
  5. Göğüs kafesi ve omuzların gelişmesi


Kızlarda görülenler
  1. Göğüslerin belirginleşmesi
  2. Sesin incelmesi
  3. Yumurtalıklarda yumurta üretilmeye başlanması
  4. Adet görme (Regl)
  5. Omuzlarda yuvarlaklaşma, kalçada yağlanma


Kızlarda ve Erkeklerde görülen ortak değişiklikler

  1. Boy ve kilo artışı
  2. Deride yağlanma
  3. Sivilce çıkması
  4. Koltuk altı ve cinsel bölgede kıllanma
  5. Ter salgısının artması
  6. Vücudun şekil kazanması
  7. Kemik ve kasların gelişmesi


D- Ergenlikte Görülen Ruhsal Değişiklikler


  1. Kimlik arayışı
    Toplumdaki yerini sorgulama, toplumda yer edinme isteği

  2. Bağımsızlık arayışı
    Kendi başına hareket etme ve yalnız kalmak istemesi

  3. Duygusal dalgalanma
    Hayal kurma, utangaçlık, öfkelenme artması. Gün içerisinde ani duygusal dalgalanma yaşanması

  4. İletişim kurma isteği
    Arkadaş gurubu içerisinde dikkat çekme ve yer edinme isteği. İletişim kurmada zorluk çekilmesi.

  5. Zihinsel değişim
    Hızlı okuyup anlama. Soyut kavramları anlayabilme.Bir konu üzerinde dikkatini toplayamama



E- Ergenlik Dönemini Sağlıklı Atlatmak İçin Yapılması Gerekenler


  1. Spor yapılmalı
  2. Çeşitli hobiler edinilmeli
  3. Arkadaş çevresine dikkat edilmeli
  4. Zararlı alışkanlıklardan uzak durulmalı
  5. Çevredeki insanlarla sağlıklı iletişim kurulmalı
  6. Ağır işlerden kaçınılmalı
  7. Herhangi bir problemle karşılaşıldığında ailede anne baba ile okulda rehber öğretmenle paylaşılmalı.

Sinir Sistemi Bilgi Yarışması





Denetleyici ve Düzenleyici Sistemler Konu Anlatımı PDF İndir


Diğer Konular







nest...

oksabron ne için kullanılır patates yardımı başvurusu adana yüzme ihtisas spor kulübü izmit doğantepe satılık arsa bir örümceğin kaç bacağı vardır