implantasyon kanaması ne kadar sürer / Yerleşme Kanaması Nedir, Nasıl Olur? - Acıbadem Hayat

Implantasyon Kanaması Ne Kadar Sürer

implantasyon kanaması ne kadar sürer

Gebelik Belirtileri ve Erken Gebelik Bulguları

Gebelik belirtileri kadından kadına hatta aynı kadının başka gebeliklerinde farklı olmasına rağmen en belirgin ve ilk bulgu beklenen adet tarihinin gecikmiş olmasıdır. Bazı kadınlarda erken dönemde görülen semptom ve bulgular adetin gecikmesinin ilk birkaç günü içinde belirgin hale gelirken bazı kadınlarda birkaç hafta içinde görülebilir hatta hiç görülmeyebilir. Hata aynı kadında farklı gebeliklerde oluşan şikayet ve bulgular bile birbirinden farklı olur.

Gebelikten mi şüpheleniyoruz? Emin olmanın yolu nedir? Bendeki şikâyetler gebelikten mi? Gebelik olup olmadığını öğrenmenin en emin yolu gebelik testi, normal bir gebelik olup olmadığını öğrenmenin en iyi yolu ise ultrason ile görmektir.

gebelik belirtileri

Gebelikte en sık görülen semptom ve bulgular

İmplantasyon (Yerleşme) Kanaması: Gebeliğin en erken bulgusu olabilir. Oluşan embriyo rahim içine yerleşirken ilişkiden 6-12 gün sonra yani beklenen adet tarihinin son bir hafta lekelenme tarzında ya da biraz daha fazla kanama olabilir. Bazı kadınlarda kanama ile birlikte kramp tarzında ağrı olabilir.

Akıntı: Yerleşme kanaması ile birlikte vajen de akıntı şeklinde değişiklik olabilir. Gebelik yerleşmesiyle birlikte vajen duvarında kalınlaşma ve buna bağlı olarak beyazımsı akıntı oluşur. Vajen duvarındaki hücrelerin büyümesi akıntıya neden olur. Bu akıntı gebelik boyunca devam edebilir. Yanma, kaşınma gibi şikâyetler yol açmadığı için tedaviye gerek olmaz. Eğer şikâyet başlarsa muayene sonucuna göre mantar, bakteriyel vajinozis veya başka bir nedenden dolayı olacağı için tedavi planlanır.

Adet Gecikmesi: Kadınlardaki adet gecikmesinin en sık sebebi (%70) gebeliktir. Gebe kalınca bir sonraki beklenen adet tarihinde olmayacaktır. Ancak implantasyon kanaması beklenen adete yakın zamanda olacağı için adet kanaması ile karışabilir. Özellikle düzensiz adet görenlerde bu dönemdeki kanamadan dolayı gebelikten şüphelenilmeyebilir. Bu tarihten sonraki adet dönemi de gecikince gebelik yaşı beklenenden bir adet dönemi kadar fazla çıkar. Bu durum halk arasında ‘‘üzerine görme” olarak adlandırılır. Dikkat edilecek nokta bu kanama adet kanaması kadar fazla ve yoğun değildir.

Göğüslerde Şişlik ve Hassasiyet: İlişkiden sonra 1-2 hafta içinde başlayabilir. Gebe kadın göğüsteki şişlik ve hassasiyet değişikliğin farkına varabilir. Yerleşmeden sonra hormon değerleri çok hızlı değişir. Bu değişikliğe bağlı olarak göğüsteki şişlik, hassasiyet, daha ağır ve dolgun hissetme oluşur. Meme ucunun etrafı koyulaşır.

Yorgunluk ve Bitkinlik: Bazı gebelerde ilk haftadan itibaren yorgunluk ve bitkinlik ortaya çıkar. Çoğunlukla da 10-12. haftalarda sona ermektedir. Kan şekerinin, kan basıncının düşmesi, kan yapımındaki ciddi artış yorgunluk ve bitkinliğe sebep olsa da en önemli nedeni progesteron hormonunun artmasıdır. Protein ve demirden zengin diyet sorunu çözmeye yardımcı olur.

Bulantı ve Kusma: Gebeliğin en sık bulguları olup genellikle 5-8. haftalarda ortaya çıkar ve 10-12. haftalarda azalır ve kaybolur. En sık bulgu olmasına rağmen bazı gebelerde görülmeyebilir. Daha çok sabahları olduğu için sabah hastalığı da (morning sickness) denir. Kesin nedeni hala bilinmemektedir.  Bulantı ve kusma stres, seyahat, yüksek protein ve yağ içerikli bazı yiyeceklerle artar. Şikâyetleri azaltmak için ekmek, makarna, muz gibi yüksek karbonhidrat içerikli yiyecekleri azar azar ve sık olarak tüketmek gerekir. Eğer kusma çok fazla ise tedavi hastanede yapılır.

Bel ağrısı: Erken dönemde ortaya çıkan bir bulgu olmasına rağmen gebelik ilerledikçe artar.

Baş ağrısı: Hormonlardaki ani yükseliş erken dönemde baş ağrısına neden olabilir.

Sık idrara çıkma: 8-10 haftada idrar sıklığında artış olur. Bu şikâyet idrar yolu enfeksiyonu, diyabet veya diüretik ilaç kullanımı gibi durumlarda da görülse de gebelikteki neden yine hormonal değişiklikler.

Göğüs Ucu Koyulaşması: Meme ucu derisinde gebelikte koyulaşma olur. Cilt değişiklikleri gebelik boyunca artarak devam eder. Doğumdan sonra bir bölümü kalıcı olur.

Yeme İsteği veya Yemekten Nefret Etme: Bazı gebelerde yiyeceklere aşırı düşkünlük olurken bazı gebelerde bir gurup yiyeceklerden hoşlanmama durumu oluşmakta ve 9 ay boyunca devam etmektedir.

Kabızlık: Progesteron hormonunun artması mide boşalmasını ve barsak hareketlerini yavaşlatır. Bunun sonucunda kabızlık olur. Bol sıvı ve lifli yiyecekler ve egzersiz sorunu çözmeye yardımcı olur.

Ruh Hali Değişiklikleri: Yine ani hormonal değişikliklere bağlı özellikle gebeliğin erken dönemlerinde ortaya çıkar. İlerleyen haftalarda şikâyet azalır.

Bütün Kadınlarda Gebelikte Erken Görülen Semptom ve Bulgular Oluşur mu?

Her kadın farklıdır. Gebelikte görülen bulgular da her kadında farklı olacaktır. Daha öncede belirtiğim gibi aynı kadında bile2. 3.  gebeliklerde bulgular farklı olmasını bekleriz. Erken dönemde gebeliğin yerleşmesi sırasında oluşan bulgular adet öncesi ve adet dönemi bulgularına benzeyebilir. Bu nedenle gebe olunduğunun farkına varılamayabilir.

Gebelik olup olmadığının en kesin yolu idrar ve kanda gebelik testi yaptırmaktır. Gebelik testi pozitif olduğunda rahim içinde normal gebelik olup olmadığını ultrason ile anlarız. Ultrasonda dış gebelik, üzüm gebeliği, içi boş gebelik gibi sorunlu gebelikleri tespit edilebilir.

İlk Muayeneye Ne Zaman Gitmeli?

Beklenen adet tarihi geçince ve erken gebelik bulguları varsa idrarda gebelik testi yapılabilir. Pozitif çıkarsa kesin gebelik var demektir eğer negatif çıkarsa birkaç gün beklenip tekrar yapılabilir. Bazen geç ovülasyona bağlı rahim içine gebelik yerleşmesi geç olacağı için beklenen adet tarihinde negatif çıkan test birkaç gün sonra pozitif olabilir.

Kan ile gebelik testinde B-hcg seviyesi ölçümü yapılır. Sadece gebelik olup olmadığı değil.

B-hcg seviyesindeki artış oranına göre sağlıklı gebelik olup olmadığı da tahmin edilir.

İlk muayene beklenen adet tarihi geçtikten bir hafta sonra ultrasonda gebelik kesesi görülür. Öncelikle gebelik kesesinin büyüklüğü, yerleşim yeri ve beraberinde farklı oluşumların varlığı değerlendirilir. Eğer gebelik kesesi görülemiyorsa beklenenden daha küçük bir gebelik ya da rahim dışında bir gebelik olabilir.

Etiketler:adet gecikmesibaş ağrısıbel ağrısıerken gebelikgöğüslerde şişlikimplantasyonsık idrara çıkmayorgunluk ve bitkinlik

Gebelikte Kanama

Gebeli kadınların hayat döngüsünde hem çok özel hem de fiziksel ve psikolojik olarak karmaşık bir dönemdir. Gebelik boyunca; ki bu süre son adet tarihinden itibaren yaklaşık 40 haftalık bir süredir hangi bulguların fizyolojik hangilerinin patolojik olduğu konusunda kafa karışıklığı ve tedirginlik yaşamak son derce doğal bir durumdur.

Gebelikte Kanama

Gebelik süresince kanama beklenen bir durum olmamakla birlikte kanamanın şekli zamanı ve miktarı bize durum için bazı ipuçları verir. Gebelik döneminde yaşanan kanama ve tüm anne adaylarını korkutan ve beklenmedik bir durumdur. Bu süreçte yaşanan kanamaların kökeni mutlaka araştırılmalı ve gerekli önlemler alınmalıdır.

Gebelikte Kanama Nedir?

Düzenli adet kanaması kadının sağlıklı üreme fonksiyonunun olduğuna işaret eder, gebe kalınması ile bu kanamalar kesilir ki fizyolojik olan ve beklenen durum budur. Gebelik ihtimali olmayan kadınlarda adet kanamasının olmaması endişe verirken gebelik testi pozitif olan bir kadının olması endişe verici bir durumdur.

Gebelikte kanama gebe kalındığı andan itibaren doğuma kadarki sürede gerçekleşen hafif kahverengi lekelenmeden, yoğun, kırmızı, bol miktarda, pıhtılı kanamaya kadar olan tüm kanama formlarını içerir. Fakat hepsi aynı klinik öneme sahip kanamalar değildir.

Gebelikte Kanama Olur Mu?

Hamilelik sırasında yaşanan vajinal kanama korkutucu olabilir. Ancak her zaman bir sorunun varlığına işaret etmeyebilir.Çoğunlukla gebeliğin ilk üç ayında (12 haftaya kadar) olan kanamalar sonrası hastaların çoğunda( %75-80) geri kalan gebelik sürecinde sorun yaşanmaz ve sağlıklı bebek doğururlar.

Bazı kadınlar gebe olduklarını fark etmeden adet gördüklerini zannedip gebelikte kanama yaşayabilirler. Gebeliğin erken döneminde meydana gelen bu kanamaya halk arasında tutunma kanaması denir. İmplantasyon (yerleşme) kanaması dediğimiz bu kanama az miktarda lekelenme şeklindedir ve fizyolojik kabul edilir.

Rahim ağzı damarlarının artması ne denli yada rahim ağzında erezyon, polip varlığı da tehlikeli olmayan bir tür gebelikte kanama paternine yol açabilir.Aynı zamanda gebeliğin zorlayıcı fiziksel aktiviteler yapması, cinsel ilişki, idrar yolu enfeksiyonu gibi durumlarda gebelikte kanamanın ciddi bir tıbbi soruna işaret etmediği olarak düşünebiliriz.

Doğuma yakın dönemde (24-48 saat önce) halk arasında nişan atılması olarak tanımlanan rahim ağzı mukus tıkacının atılması kanlı bir akıntıya neden olabilir ki bu da fizyolojik bir durumdur.

Gebelikte Kanama Neden Olur?

Gebelik sırasında gerçekleşen vajinal kanamanın birçok nedeni olabilir. Bu nedenlerden bazıları ciddi sorunların habercisi iken bazıları da önemsizdir.

Gebelikte kanama gebeliğin her haftasında görülebilir. Genel olarak erken haftalarda daha fazla görülür ve daha az tehlikeli iken ilerleyen haftalarda kanama ciddi tehlikelere işaret ediyor olabilir.

Gebelikteki kanamaları değerlendirmek konuyu daha anlaşılır kılabilmek için kanamaların nedenlerini gebelik dönemlerine göre ele almak daha uygun olur;

  • Erken gebelik kanamaları (1. Trimester kanamaları); 0-14 hafta,
  • Gebelik ortası dönem kanamaları( 2. Trimester kanamaları); 14-28 hafta,
  • Geç dönem gebelik kanamaları(3. Trimester kanamaları);28-40 hafta,
  • Şimdi gebelik dönemlerine göre gebelikteki kanamaları ve nedenlerini sıralayabiliriz.

Erken Dönem Gebelik Kanamaları Neden Olur?

Trimester kanamaları gebelikteki kanamaların en sık nedenleridir, bunlar;

  • İmplantasyon kanaması,
  • Düşük tehditi (abortus imminens),
  • Düşük (abortus inciprens),
  • Boş gebelik (Blighted avum),
  • Dış gebelik (Ektopik gebelik),
  • Üzüm gebeliği (Mol hidatiferin),
  • Gebelik dışı nedenler.

Gebelik Dışı Gebelikte Kanama Nedenleri

a) Tutunma kanaması (implantasyon) nedir?

Halk arasında tutunma kanaması olarak da adlandırılan implantasyon kanaması döllenmiş yumurtanın hazırlanmış rahmin iç zarına tutunması esnasında ortaya çıkan kanamadır. Genellikle birkaç gün şeklinde ve açık renkli bir kanamadır, ağrısızdır ve miktarı adet kanamasına göre daha azdır. Çoğunlukla adet gecikmesini takip eden ilk haftada ortaya çıkar ve çoğu zaman oldukça kısa ve düzensiz olarak gözlemlenir. Bazan kadınlar bu nedenle doktora gider ve gebe olduğunu jinekolojik muayene, ultrasonografi ve kanda gebelik testi vesilesi ile öğrenilir.

İstenilen bu gebeliğin tespit edildiği ve implantasyon kanaması ile başvurulan gebelikte mümkün olduğunca istirahat etmesi ve cinsel ilişkiden uzak durması önerilmektedir.

Düşükten ayırt edilmesi gerekse de bazen gebeliğin çok erken dönemindeki kimyasal gebeliklerde implantasyon kanaması gibi başlar, şiddetlenir ve adet kanamasına dönüşerek vücudu terk eder. Çoğunlukla ağır kromozomal anomalilerin neden olduğu kimyasal gebelik kayıpları da araştırılması gereken bir konudur.

b) Düşük tehditi nedir? (Abortus imminens)

Rahim içine yerleşmiş kese formunu almış gebeliğin kaybedilmesi riski adı da verilen düşük tehtidi oldukça sık görülen erken dönem kanama nedenlerindendir.

Anne yaşı gözetilmeksizin tüm gebelerin % 25’inde (4’te 1’i) kanama gözlemlenir ve kanama gözlemlenen gebelerin % 25 ‘inde ( 4 ‘te 1 ‘i) düşük gerçekleşir.

Gebeliğin ilk 12 haftasındaki kanamaları tanımlayan düşük tehtidinde kanama az miktarda olacağı gibi adet kanamasına yakın da olabilir.Adet ağrısı gibi ağrının ağrıya eşlik ediyor olması düşük tehtidinin riskini belirleyen bir durum olarak kabul edilir.

Jinekolojik muayene ve USG ile çoğunlukla gebelik kesesi ile birlikte hemotom dediğimiz kanama sahası gözlemlenir.

Düşük tehtidi olan gebelerde pregesteron hormonu gebeliği desteklemek amaçlı kullanılır, mevcut hematom kontrollerde takip edilir, gebe kadının istirahati, dinlenmesi ve cinsel ilişkiye girmemesi önerilir.

c) Düşük (Abortus incipiens) nedir?

Teorik olarak gebeliğin ilk 20 haftasındaki gebelik sonlanmaları düşük olarak tanımlanırken 20. Gebelik haftasından sonraki sonlanmalar doğum olarak adlandırılır.

Düşük ifadesi çoğunlukla ilk 12 haftadaki erken dönem gebeliklerde görülen tıbbi bir durumdur. Düşük tehditi olan ve kanaması olanların %25’inde rahim içindeki gebelik kesesi ve embiriyo doğal yollarla rahimden atılır. Abortus incipiens ifadesi düşüğün tam olarak gerçekleştiği rahimin USG’de boş olarak değerlendirildiği duruma verilen isimdir.

Düşükte kanama çoğunlukla fazlaca olur ve kanamaya ağrı da eşlik eder. Hastalar şiddetli bir kasık ağrısı sonrası büyük bir parça düşürdüklerini belirtirler.

Düşüğün nedenleri nedir?

Düşüğün en önemli nedeni genetik olarak sağlıksız olan embiriyonun vücuttan atılmasıdır. Bir diğer neden rahimin yapısının sağlıklı olmaması, rahimde septum bulunması, önceden geçirilmiş rahim ameliyatları gibi fiziksel sebeplerdir..

Genetik olarak aktarılan FV deiden mutasyonu, F II protrombin mutasyonu gibi pıhtılaşma sorunları olarak da ele alınan trombofili etkenleri de özellikle tekrarlayan gebelik kayıplarının önemli nedenlerindendir.

Her düşük sonrası tedavi gerekir mi?

Gebelikte kanaması ve şiddetli ağrısı olup vajinadan doku düşmesi şeklinde doktora başvuran kadınlarda ilk yapılacak şey USG ile rahim içini gözlemlemektir. Ultrasonografi ile düşüğün tam ( komlet) yada kısmi (inkomlet) olduğu tanısı kolaylıkla koyulur. Tam düşüklerde herhangi bir tedavi gerekmez iken kısmi düşüklerde rahimde kalan parça kanamaya ve ilerleyen zamanlarda rahim içinde enfeksiyonlara neden olabileceği için hekim tarafından küretaj yöntemi ile alınmalıdır.

Düşükte kanama nasıl olur?

Gebelikte kanamanın nedeni düşüğe bağlı ise kanama miktarı oldukça yoğun, gebelik haftasına göre artanorandadır. Rahim içinde bebeği sarmalayan desidua adıverilen rahim iç zarı ile birlikte gebelik kesesi ve muhteviyatı yoğun bir kanama ile atılır. Hasta çoğunlukla vajinadan doku parçaları ve pıhtılar düştüğünü söyler. Bebeğe yada plesantaya alt dokuların hasta tarafından tanınması pek mümkün değildir ancak patolojik inceleme uygun vakalarda sonraki gebelikleri yönetmek açısından yerinde olur.

Düşükten sonra gebelik testi gereki mi?

Gebe kadının yaşından bağımsız olarak tüm gebeliklerin % 25’inde kanama olur ve kanaması olan gebelerin 5 25’inde düşük gerçekleşir. Gebeliğin ilk 8-10 haftasında gerçekleşen düşüklerin % 80’inden ağır kromozomal anomaliler sorumludur.

Çoğunlukla ilk düşükten sonra hem düşük meteryalinden hem de anne adayından genetik inceleme önerilmez, çünkü oldukça sık görülen bir durumdur. Ancak 2 ve üzerinde düşük yaşayan kadınlarda mümkünse düşük metaryalinden ve anne babadan genetik inceleme yapmak sonraki gebeliklerin yönetilmesi için gerekli bir yaklaşımdır.

Düşükten nekadar süre sonra hamile kalınmalı?

Gebelik haftasından bağımsız olarak düşükten yaklaşık 4-6 hafta kadar sonra kadın ilk adet kanamasını görür. Gebeliğin ne zaman olması gerektiğini düşüğün neden olduğu sebep belirler. Yani ilk düşükse ve belirli bir risk faktörü yok ise gebelik küçük haftalarda sonlanmış ise ilk adet sonrası hemen yeni bir gebelik oluşmasında sıkıntı yoktur.Ancak 20 haftaya yakın gebeliklerin düşüklerinde, düşük rahim anomalisine bağlı ise yada anneye ait tıbbi hastalıklarsöz konusu ise mümkünse mevcut sebep ler tespit edilip tedavi edilmeli en az 3-6 ay gebelik ertelenmelidir.

Boş Gebelik Nedir? (Blighted Ovum)

Boş gebelik bir diğer adıyla anembiryonik gebelik erken dönemde gebelik kanamalarının diğer nedenlerinden biridir.Son adet tarihinden itibaren 6. Hafta civarında transvajinal USG’de gebelik kesesinin içinde yoksa ve anembiriyojik kutup görülmelidir. 20 mm çapı geçmiş ve 7. Haftayı geçmiş gebeliklerde embiriyo izlenemiyor ise bu boş gebelik anlamına gelir.

Boş gebeliklerin yaklaşık % 90 ‘nında embiriyo genetik olarak sağlıksızdır. Vücut kanama ile bu sağlıksız yapıyı atmak ister. Boş gebelik tespit edilen hastalarda düşüğün kendiliğinden gerçekleşmesi için belli bir süre (yaklaşık 1 hafta) beklenebilir. Ancak bu süre zarfında düşük gerçekleşmiyor ise anne sağlığı açısından gebelik metaryali küretaj yöntemi ile vücuttan çıkartılmalıdır.Boş gebeliklerde de eğer tekrarlayan vakalar söz konusu ise genetik inceleme uygun bir yaklaşım olur.

Dış Gebelik Nedir?

Normal gebelikte sperm tarafından döllenmiş olan ovum yaklaşık 10-12 gün içinde tüpü kat eden bir yolculukla gelip rahim içine yerleşir. Döllenmiş olan embriyo bu seyahatini nihai hedefi olan rahim içine tutunmak yerine yol üzerinde kesip oraya tutunur ve buna dış gebelik adı verilir.

Dış gebelikte kese ve embriyo çoğunlukla tüplerden birine yapışır ve orada büyümeye çalışır. Nadiren yumurtalıklar ve batının boşluk bir bölgesinde tutunur. Tutunan embriyonun büyümeye çalışması ile ilerleyen günler içerinde tüp yırtılır ve batın içi kanama meydana gelir. Anne için son deece tehlikeli ve hayati durum olan dış gebelik kasık ağrısı, adet gecikmesi ve vajinal kanama gibi belirtilerle erken gebelik bulgularına çok benzeyen bir tablo sergiler.

Dış gebelikte vajinal kanamanın olmasının sebebi artan hcG hormonu nedeni ile rahim içinin gebeliğe hazırlanması ve sonrasında sağlıklı hcG artışı olmadığı için bu hazırlanmış endometriumun ( desidua) kanama ile birlikte atılmasıdır.

Transvajnal USG’de gebelik kesesi 1500-2000 mıu/ml BhCG seviyesinde rahim içinde gözlemlenir.Bu seviye ve üzerinde BhCG’si olan ve rahim içinde gebelik kesesi görülmeyen vakalarda dış gebelik mutlaka akla getirilmelidir.

Üzüm Gebeliği (Mol Gebelik) Nedir?

Halk arasında üzüm gebeliği olark adlandırılan mol hidatiform anormal döllenmiş olan yumurtanın bebek yerine tümoral bir yapıya dönüşerek rahimi doldurmasıdır. Vajinadan dökülen parçalar üzüm salkımına benzediği için halk arasında üzüm gebeliği olarak adlandırılır.

Mol gebelik hCG seviyesinin anormal yüksek olması, HSG’de rahim içinde gebelik heterjen kitle görünümü ve anne hayatını tehdit eden anormal kanamalar ile seyreder. Erken dönem gebelik kanamalarının bir diğer nedenidir.

Erken Gebelik Kanamalarının Gebelik Dışı Nedenleri Nelerdir?

Erken gebelik döneminde kanamaların bir kısmında gebelikle ilgili olmayıp anneye ya da rahime ait sorunlar nedeniyle gerçekleşir.

Gebelikte kanama rahim ağzında yara, polip, miyom olması gibi nedenlere bağlı olabilir. Bunlar jinekolojik muayenede spekulum ile kolaylıkla tespit edilen durumlardır. Ayrıca mesane ve üretraya ait sorunlar, hemoroit yada fissür gibi makata ait sorunlar da gebe tarafından vajinal kanama gibi algılanacağından ayıca tanıda göz önünde bulundurulmalıdır.

Gebelik Ortası Dönem Kanamaları Neden Olur?

Gebelik ortası dönem 2. Trimester olarak adlandırdığımız gebeliğin 2. 3 ayı kapsayan dönemdir. Gebeliğin 14-28. Haftasında olan kanamaların nedenleri şunlar olabilir.

  • Düşük,
  • Erken doğum,
  • Plesental previa (Bebeğin eşinin önde olması),
  • Plesenta dekolmanı( Bebeğin eşinden erken ayrılması),
  • Hemoroid, anal fissür,
  • İdrar yolu enfeksiyonu,
  • Böbrek taşı düşürme, kum dökme,
  • Diğer jinekolojik nedenler.

Plesenta Previa Nedir?

Plesenta previa yani bebeğin eşinin önde olması durumudurher 200 bebekten 1’inde görülen bir durumdur.Normalde plesenta rahim ağzına yakın değildir. Plesenta previada bebeğin eşi ya rahim ağzını tam kapatır, (palesenta previa totalis) yada kısmi kapatır (plesenta previa porsialis) eğer eş rahimin ağzını kapatamıyor ama aşağıya uzatıyorise buna aşağı yerleşimli plesenta adı verilir.

Plesenta previada ağrısız kanama gözlemlenir. Kanama yoğun ise hasta acil sezaryana alınmalıdır. Kanama bebekte değil plesenta dolayısıyle anne kaynakludır. Total ve parsiyel plesenta previada normal doğum şansı yoktur. Ancak aşağı uzayan plesentalarda kanama yoksa normal doğum olabilir.

Plesenta Dekolmanı Nedir?

Plesenta dekolman, ablosyo plesenta hamileliğin en tehlikeli klinik tablolarından biridir ve çoğunlukla gebelik tansiyonu, preklemsi gibi nedenlerle rahim duvarından ayrılmasıdır. Dekolmanda kanamaya eşlik eden ağrı mevcuttur. Ayrılmanın derecesine göre bebeğe kan gitmeyeceği için bebek için çok tehlikeli bir durumdur.

Pleseta dekolmanı acil bir durumdur ve hastanın acil sezaryana alınmasını gerektirir.

Gebeliğin Son Döneminde Kanama Neden Olur?

Gebeliğin son döneminde gerçekleşen kanamalar orta dönemdeki sebeplerle aynı olmakla birlikte son 1 ayda gerçekleşen kanamalar doğum eyleminin habercisi olabilir. Doğuma yakın dönemde rahim ağzının yumuşaması ve doğuma hazır olması ile halk arasında “nişan” olarak adlandırılan servikal mukus tıkacı bir miktar kan ile vücut dışına atılır.

Nişan gelmesinden sonraki 24-48 saat içerisinde çoğunlukla doğum başlar. Ancak yine de doğuma yaklaşmış bir kadında kanamanın nedenini fizyolojik bir durum olan nişan olduğundan emin olmak için özellikle plesenta decolmanı gibi diğer kanama nedenlerini araştırmak gerekir.

Nişan yani doğum habercisi olan kanama beklenen doğum tarihine 3 hafta kala kadar normal kabul edilir ancak 37. haftadan önce olursa erken doğum habercisi de olabilir.

Gebelikte Hangi Kanamalar Daha Tehlikelidir?

Gebelik teorik olarak adet kanamalarının geçicibir süre durması ile karakterize olmakla birlikte birkaç durumda kanama fizyolojik olarak doğal karşılanır. Bunlardan biri gebeliğin çok erken dönemdeki implantasyon (tutunma) kanaması, diğeri ise doğuma yakın doğum habercisi olan ”nişan” kanamasıdır. Bunun dışındaki kanamlar mutlaka hekim tarafından değerlendirilmelidir. Gebelikte kanamanın fizyolojik olduğunu söyleyebilmek için gebeliğin haftasına göre tüm kanama nedenleri ekarte edilmelidir.

Gebelikte Kanama En Çok Hangi Dönemde Olur?

Bir gebeliğin risli olup olmayacağı çoğunlukla gebelik öncesi dönemde belirlenmekle birlikte gebelik takibi esnasında da bazen beklenmeyen gelişmeler olabilir.

Gebelikte kanamanın doğal kabul edildiği 2 dönem vardır ve çoğunlukla kanamalarbu dönemde görülr. Gebeliğin ilk haftalarında döllenmiş olan yumurta ( embriyo) rahim iç zarında ( endometrium) yerleşeceği bölgeye gelir ve tutunmaya çalışır. Bu esnada rahim iç zarındaki küçük kan damarları yeniden şekillenir. Kanma tam olarak bu esnada olur. Miktarı az ve ağrısızdır.Halk arasında tutunma kanaması denilen bu kanama implantasyon kanaması olarak adlandırılır.

Gebeliğin son 3 haftasında rahim ağzı (serviks) bölgesinde yumuşama, öne doğru gelmesi, açılma gibi aktiviteler başlar. Serviksteki mukus tıkacı bir miktar kanama ile vücuttan atılır. Halk arasında “nişan atılması” denilen bu durumda fizyolojiktir ve doğumu başlayan gebelerin neredeyse %50’sinden fazlasında görülür.

Bunların dışındaki tüm kanamalargebeliği takp eden hekim tarafından görülüp dikkatlice değerlendirilmelidir.

Gebelikte Kanama Yaşayanlar Ne Yapmalı, Ne Zaman Doktora Gitmeli?

Gebeliğin haftasına bakmaksızın gebelik testi pozitif olduktan sonra gerçekleşen her kanama mutlaka gebeliği takip eden hekimle paylaşılmalıdır.

Gebeliğin ilk 3 aylık döneminde gün içnde yaşanan ağrısız ufak lekelenmeler tutunma kanaması veya serviks (rahim ağzı) damarlanmalarına bağlı olabilir ancak adet ağrısına benzeyen ağrı ile birlikte vajinadan parça düşmesi, eşlik eden ateş, kramp gibi bulgular var ise doktora görünmekte yerinde olur. Ayrıca kan uyuşmazlığı durumunda bir miktar kanama olsa dahi bebeği ve sonraki bebekleri kan uyuşmazlığının olumsuz sonuçlarından korumak için uyuşmazlık iğnesi yaptırmak gerekir, bunun için de doktora gitmek gerekliliği vardır.

Gebeliğin 2.3 ayı içinde (13-14) gün içinde belli belirsiz, ağrısız lekelenmelerde doktor ile konuşup istirahat yeterli olabilir. Ancak kanama miktarı fazla, açık renkli eşlik eden kramp tarzı ağrılar var ise mutlaka hekime ulaşılmalıdır.

Gebeliğin son üç ayı içinde (25-40) yine ağrılı veya ağrısız tüm kanamalarda hekimden bilgi ve yönlendirme almak gerekir. Doğuma yakın dönemde son 3 hafta içinde gerçekleşen pembe renkli sümüksü akıntı doğum işareti olan “nişan” anlamına geleceği için doktora ulaşmak yerinde olur.

Gebelikte Kanama Nasıl Durdurulur?

Gebelikte kanamanın nasıl durdurulması gerektiği tamamen kanamanın sebebine bağlıdır.

Düşükte sonlanması kaçınılmaz olan durumlarda tam bir düşük olup parça kalmayacak ise sürecin takibi yeterli iken inkomplet abortusta hekim kanama ve enfeksiyon açısından küretaj yöntemi ile kalan dokuyu temizlemek gereği duyabilir.

Düşük tehditi (abortus imminens) vakalarında ise rahim kasılmasını engelleyen ilaçlar, gebeliği destekleyen progesteron gibi hormonlar kanamanın durmasına yardımcı olacaklardır.

Plesenta previa yada ablasyo plesenta gibi tablolarda ise durumun ciddiyetine göre acil sezaryanla bebeği doğurtmak gerekliliği doğabilir.

Gebelikte Kanama Yaşamamak İçin Ne Yapmalı?

Sağlıklı bir gebelik için gebelik öncesi danışmanlığı önemi tartışılamaz. Ancak her şey yolunda gitse de bezen beklenmedik tablolar ortaya çıkabilmektedir.

İstenen bir gebelik öncesi yapılacak bazı testler özellikle tekrarlayan gebelik kaybı öyküsü olan kadınlarda gebelikte yaşanacak kanamanın önüne geçilebilir. Trombofili( pıhtılaşma bozukluğu) testleri tekrarlayan gebelik kaybının önemli bir nedenidir ve çeşitli ilaç ve iğnelerle kanama ve gebelik aybının önüne geçilebilmektedir.

Gebelikte kanamalar rahim kaynaklı ise rahim filmi ile rahim şekil bozuklukları ortaya koyulabilir. Ayrıca hipotroidi nedeniyle metebolizmayı bozup gebelikte kanama ve gebelik kaybına neden olacağı için troid testleri değerlendirilmesi uygun bir yaklaşımdır.

Risk grubunda olan hastalarda özellikle gebeliğin ilk üç ayında ortaya çıkacak kanamalar için önlem amaçlı progesteron içeren hap, fitil ve iğneler oldukça işe yaramaktadır.

Yerleşme Kanaması (Gebelikte İmplantasyon Kanaması)

Yerleşme Kanaması veya Gebelikte İmplantasyon Kanaması Hakkında Merak Ettiğiniz Sorular

Yerleşme kanaması ve yerleşme kanamasından kaç gün sonra test yaptırılır sorusu hamilelik ihtimalini düşünen kadınların cevabını aradığı sorulardır. Beklenen adet döneminden daha önce başlayan normalden farklı kıvam ve sürede görülen adet yerleşme kanaması olabilir. Bu kanamadan 5-6 gün sonra gebelik testinizi yaptırın.

İmplantasyon veya Yerleşme Kanaması Nedir?

Yerleşme kanaması annenin tüplerinde oluşan embriyonun, rahim içerisindeki en iç tabaka olan endometriuma yerleşmesi sırasında meydana gelen hafif kanamadır. Fizyolojik olarak her menstrüel siklusta rahim iç zarı yani endometrium kendini gebelik için hazırlar ve döllenmenin meydana gelmesi durumunda embriyo üzerindeki almaçlar sayesinde endometriuma yerleşmeye çalışır ve bu tutunma sırasında rahmin iç dokusunda hafif bir zedelenmeye yol açabilir. Sonuç olarak dokuda hafif zedelenme olmasından kaynaklı hafif kanama görülebilir. Halk arasında bu kanama üstüne görme olarak adlandırılabiliyor. Hastaların son adet tarihini sorguladığımız ilk muayenede en çok kafa karışıklığına yol açan durumdur ancak unutmamak gerekir ki yerleşme kanaması adet kanaması değildir.

Yerleşme Kanaması Ne Zaman Olur?

İmplantasyon kanaması döllenmenin gerçekleşmesinden sonraki 7 gün ile 10 gün arasında gerçekleşiyor. Bu günler aslında hastanın adet görme tarihine yakın günler olduğu için hastalar bu kanamayı adet kanaması olduğunu düşünüyor. Kanamanın tam olarak ne zaman meydana geldiğine dair net bir süreden söz edemeyiz çünkü anne adaylarında bu kanamanın zamanı değişkenlik gösterebiliyor. Her gebelikte bu kanama görülmemekle birlikte kanama genellikle beklenen adet günlerine denk geliyor. Yerleşme kanamasından kaç gün sonra test yaptırılır sorusunun cevabı; yerleşme kanaması üzerinden yaklaşık 5 ile 6 gün geçtikten sonra idrarda gebelik testinin pozitif olarak gelmektedir.

Yerleşme Kanaması Adet Kanamasından Nasıl Ayırt Edilir?

Her iki kanamanın birbirine yakın dönemlerde meydana gelmesinden dolayı iki kanama sıklıkla birbiriyle karışmaktadır. Fakat kanamanın süresi ve kanın miktarı bakımından da iki kanama çok farklıdır Çoğunlukla fetüsün rahme yerleşmesinden kaynaklanan kanama adet kanamasından 1 ile 2 gün öncesinde gerçekleşiyor.

Yerleşme Kanamasının Kaç Gün Sürer?

Kasık Ağrısı Eşlik Edebilir Mi?

Kadınlarda döllenme sonrasında meydana gelen yerleşme kanaması her hastada aynı süre boyunca devam etmeyebilir ve kanamanın miktarı da kişiden kişiye değişebilir. Genellikle bu kanamanın toplam 1 gün sürdüğünü ve hafif lekelenme şeklinde olduğunu söyleyebiliriz. Kanamaya hafif kasık ağrısı eşlik edebilir. Hastalar bunu ′′Sanki adet görecekmişim gibi bir ağrı oluyor′′ şeklinde ifade ederler. Ancak nadiren bazı anne adayları lekelenme şeklindeki kanamanın 2-3 gün boyunca devam ettiğini de dile getirebiliyor. Kanamanın şiddetli olmaması durumunda 3 gün boyunca devam etmesi bir sorun olduğu anlamına gelmez. Ancak adet döneminde olduğu gibi yoğun bir kanama söz konusuysa ya da kanamaya şiddetli ağrı eşlik ediyorsa yerleşme kanaması sanılan kanama aslında biyokimyasal gebelik olabilir. Gebeliğin ilk 3 ayında düşük, son derece yaygın bir şekilde yaşandığını unutmamalısınız. Bu durumu göz önünde bulundurarak şiddetli kanama olması durumunda derhal doktorunuza başvurmanız çok büyük önem taşıyor. Elbette şiddetli ağrı ya da yoğun kanama gebelik döneminde farklı sorunlardan da kaynaklanabilir. Nedeninin mutlaka araştırılması gerekir.

Yerleşme Kanaması Rengi Nasıldır?

Anne adayları üstüne görme ile fetüsün yerleşmesinden kaynaklanan kanamayı birbirinden ayırt etmek için kanın rengine de odaklanabiliyor. Ancak sadece kanın renginin dikkate alınması yanıltıcı olabilir. Adet dönemlerinde kanın rengi parlak kırmızıdır. Adetin son günlerinde ise kahverengiye yakın bir renk de alabilir. Gebelikte meydana gelen implantasyon kanamasında ise kanın rengi genellikle soluktur ve pembeye daha yakın bir tondadır. Aynı zamanda kahverengiye yakın bir tonda da olabilir.

Yerleşme Kanaması Ağrılı Olur mu?

Genellikle implantasyon kanaması meydana geldiğinde anne adayı ciddi ağrı ya da sancı hissetmez. Kişinin sosyal yaşantısını bozmaz. Sadece anne adayları hafif bir kasık ağrısı hissettiklerini dile getirebiliyor. Bu durum biraz da kadınların ağrı eşiği ile ilgilidir. Aşı eşiği düşük olan kadınlar fetüsün yerleşmesi esnasında çok hafif düzeyde ağrı hissedebiliyor. Ayrıca yerleşme kanaması durumunda ağrı olsa bile sadece birkaç saat veya en fazla bir gün sonra kendiliğinden ortadan kalktığını da belirtmek gerekiyor. Bu ağrı ya da sızı uzun süreli değildir.

Yerleşme Kanaması Hesaplayıcı

Kadınlar için implantasyon kanaması hesaplamaları karışık bir boyut kazanabiliyor. Oysa karışık bir işlem yapmaya gerek olmadığını belirtebiliriz. Yerleşme kanamasının beklenen adet kanamasından 2 gün ile 4 gün önce gerçekleştiğini söyleyebiliriz. Ancak elbette bu süre değişebilir. Döllenmenin hangi gün meydana geldiği net bir şekilde bilinemediğinden kanamanın da adet dönemine 1 gün kala olabileceğinin unutulmaması gerekiyor.

Sperm hücreleri koşulların uygun olması durumunda rahimde 3-5 gün aktif kalabilir. Döllenme korunmasız cinsel ilişki yaşanan günden 1 gün, 2 gün hatta 3 gün sonra da meydana gelebilir. İşte bu nedenle yerleşme kanaması tarihini kesin olarak hesaplamak zorlaşabiliyor. Ancak aşağı yukarı adet dönemine birkaç gün kala gerçekleştiğini belirtmek mümkündür.

Yerleşme Kanamasından Kaç Gün Sonra Hamilelik Belli Olur ?

Erken sonuç verebilme niteliğine göre değişmekle birlikte döllenme sonrası 7-14 gün içerisinde ise yine Beta-HCG hormonunu ölçen ve evde yapılabilen idrar testleri uygulanabilir. Dolayısıyla yerleşme kanaması bittikten birkaç gün sonra kan testi ve erken sonuç verebilen idrar testleri yapılabilir.

Hamilelik Testleri Güvenilir Mi?

İdrarla yapılan hamilelik testleri ekonomiktir, kolay uygulanabilir ve güvenilirdir. Ancak, bazı durumlarda yanlış negatif sonuçlar alınabilir. Kanda yapılan b-hcg testinin güvenirliliği daha yüksektir.

Yanlış Negatif Gebelik Testinin Nedenleri Nelerdir?

  • Testin çok erken dönemde yapılması,
  • Sonucu kontrol etmek için yeterli sürede beklenilmemesi,
  • Çok seyreltilmiş idrarın kullanılması,
  • Testin kullanım süresinin geçmiş olması.

Özetle beklenen adet döneminden daha önce başlayan normalden farklı kıvam ve sürede görülen adet yerleşme kanaması olabilir bu kanamadan 5-6 gün sonra mutlaka gebelik testinizi yaptırın.

nest...

oksabron ne için kullanılır patates yardımı başvurusu adana yüzme ihtisas spor kulübü izmit doğantepe satılık arsa bir örümceğin kaç bacağı vardır