miras paylarının hesaplanması / Miras Paylaşımı Nasıl Yapılır? (Oranlar, Hesaplama) | Topo Hukuk

Miras Paylarının Hesaplanması

miras paylarının hesaplanması

Miras Paylaşımı Nedir? Nasıl Yapılır? Nasıl Hesaplanır?

Miras Paylaşımı Nedir?

Miras paylaşımı, ölen ya da hakkında gaipliğe hükmedilen kişinin arkasında bıraktığı malvarlığı değerlerinin mirasçıları arasında bölüştürülmesidir. Mirasçılar mirası bir bütün olarak kazanmaktadır. Miras bırakanın mirasçıları kanunen belirlenmiş olabileceği gibi miras bırakan tarafından da belirlenmiş olabilir. Kanun gereği mirasçı olan kişiler yasal mirasçı, miras bırakan tarafından belirlenmiş kişiler ise atanmış mirasçı olarak adlandırılır. Mirasçılar mirası kendi aralarında diledikleri gibi paylaşabilir veyahut kanunda belirlenen şekli prosedürü takip edebilirler. Öte yandan mirasçıların miras paylaşımında uyuşmazlıklar yaşamaları halinde de miras paylaşım davası açılarak mirasın taksim edilmesi istenebilir. 

Miras Paylaşımı Nasıl Yapılır?

Miras paylaşımı nasıl yapılır sorusunun cevabı kanunda düzenlenmektedir. Kanunen belirlenmiş yasal mirasçılar miras bırakanın altsoyu ve sağ ise eşidir. Altsoydan kasıt miras bırakanın çocukları, torunları ve onların da çocukları şeklinde ilerleyen alta doğru bir yayılmadır. Çocuklar varken torunlara miras geçmeyeceği gibi torunlar varken de büyük torunlara miras geçmemektedir. Altsoy mirasçılarının hepsi mirastan eşit pay hakkına sahiptir. Altsoy mirasçılarından birinin ölümü halinde ilgili mirasçının yerini yasal halefleri almaktadır. Örneğin üç çocuğu olan bir adamın çocuklarından biri öldüyse ve ölen çocuğunun da bir çocuğu varsa, adamın iki çocuğunun ve bir torununun miras payı eşittir. Evlilik dışı doğmuş çocukla yasal bağ kurulmuşsa bu da aynı evlilik birliği içinde doğmuş gibi mirasta hak sahibidir.

Miras bırakanın altsoyu mevcut değilse mirası anne ve babasına geçer. Anne ve baba mirastan eşit paya sahiptirler. Eğer kişinin altsoyu yoksa ve anne ve babası da kendisinden önce ölmüş ise miras anne ve babanın altsoyuna yani miras bırakanın kardeşlerine geçer. Kardeşler de mirasta eşit pay hakkına sahiptirler.

Miras bırakanın altsoyu mevcut değilse ve anne ve babası ölmüş ve bunların da altsoyu mevcut bulunmuyorsa o zaman miras büyükanne ve büyükbabaya geçer. Bunların da aynı şekilde mirastaki hakları eşittir ve miras bırakandan önce ölmeleri durumunda miras bunların altsoyuna yani kişinin amca, hala, teyze ve dayılarına geçer.

Ölen kişinin sağ kalan eşi de onun yasal mirasçısıdır ve sağ kalan eşin miras payı oranı kimlerle miras ortağı olduğuna göre değişecektir. Boşanmış eş yasal mirasçı değildir.

Kişinin altsoyu, üstsoyu, bunların altsoyları ve eşi sağ değilse bu durumda yasal mirasçısı kalmamış demektir. Kişinin yasal mirasçısının kalmaması durumunda mirası hazineye (devlete) geçmektedir.

Miras Paylaşımı Oranları

Miras paylaşımı oranları hususunda asıl belirleyici olan husus ölen kişinin eşinin sağ olup olmamasıdır. Sağ kalan eş altsoyla birlikte mirasçı oluyorsa yasal mirasın 1/4’üne sahiptir ve kalan 3/4 altsoy arasında eşit şekilde bölüştürülür. Eş miras bırakanın anne babasıyla mirasçı oluyorsa yasal mirasın 1/2’sine yani yarısına sahiptir. Mirasın geri kalan yarısında anne ve baba ve eğer bunlar ölmüşse de anne babanın altsoyu eşit paylara sahiptir. Sağ kalan eş miras bırakanın büyükanne ve büyükbabalarıyla mirasçı oluyorsa da yasal mirasın 3/4’üne sahiptir. Yine aynı şekilde kalan 1/4’ünde büyükanne ve büyükbabalar, bu kimseler ölmüşlerse de altsoyları eşit paylara sahiptir. Ölen kişinin altsoyu, anne babası ve bunların altsoyu, büyükanne ve büyükbabalarıyla bunların altsoyu bulunmuyorsa; sağ kalan eş tüm mirasa tek başına sahiptir. Eğer eş de sağ değilse geriye tek yasal mirasçı olarak devlet (hazine) kalır.

Miras Payları Nasıl Hesaplanır?

Peki, mirasçılar arasındaki miras payları nasıl hesaplanır? Miras payları, aksine bir düzenleme olmadıkça mirasçıların serbest iradelerine göre hesaplanmaktadır. Miras bırakan paylaşımın nasıl olacağını ve paylaşım kurallarını belirlemişse mirasçılar bu kurallara uymakla yükümlüdürler. Miras bırakan kasıtlı olmaksızın miras paylarının dağıtımında bir eşitsizliğe neden olmuşsa bu eşitsizlik dikkate alınmaz.

Mirasçılar tereke mallarını bölüşmek üzere mirasçı sayısınca veya ortak kök sayısınca pay oluştururlar, eğer pay oluşturma konusunda anlaşamazlarsa sulh hâkiminden pay oluşturulmasını isterler.

Payların özgülenmesinde yine mirasçıların anlaşması esas alınır eğer yapılamıyorsa mirasçılar arasında kura çekilir. Mal bölünemeyen bir malsa veya bölündüğünde ciddi bir değer azalmasına uğruyorsa bütün olarak mirasçılardan birine özgülenir. Özgüleme konusunda anlaşmazlık çıkarsa mirasçılardan birinin istemi üzerine mal açık arttırmayla satılır ve satış bedeli mirasçılara bölüştürülür. Bu açık arttırma mirasçılar arasında yapılabilir veyahut herkese açık olarak gerçekleştirilebilir.

Mirasçılardan birinin başka bir mirasçıdan olan alacağı paylaşma sırasında alacaklı mirasçıya geçirilir. Payına rehnedilmiş mal düşen mirasçı rehnedilen malın güvence altına aldığı borcu da üstlenmiş olur.

Miras Paylaşımında Anlaşmazlık Nasıl Çözülür?

Miras paylaşımında anlaşmazlık vasiyetin yorumlanamamasından, miras taksim sözleşmesinin hazırlanması konusunda anlaşılamamasından veyahut mirasın kabul edilmek istenmemesinden kaynaklanabilir. Miras taksim sözleşmesinin hazırlanamaması durumunda veya vasiyetin yorumlanamamasında murisin son yerleşim yeri sulh hukuk hâkimi anlaşmazlığı çözmekte görevlidir. Mirasın reddinde ise miras bırakanın borçlarının fazla olması ve yasal mirasçının bu borçları ödemek istememesi durumu söz konusudur. Miras bırakanın borçlarından sorumlu olmak istemeyen mirasçı açacağı reddi miras davasıyla mirasçı olmaktan çıkabilir.

Kardeşler Arasında Miras Paylaşımı Nasıl Olur?

Kardeşler arasında miras paylaşımı nasıl olur? Miras paylaşımında anlaşmazlık nasıl çözülür? Öncelikle kişinin yasal mirasçılarının kanunla düzenlendiği hususuna değinmiştik. Miras bırakanın mirasçıları altsoyu, üstsoyu ve varsa sağ kalan eşidir. Kardeşler yasal mirasçı değildir onlar ancak miras bırakanın altsoyunun bulunmaması ve anne babasının da kendisinden önce ölmüş olması halinde anne babanın altsoyu oldukları için mirastan pay alabilirler.

Peki kardeşler arasındamiras paylaşımı nasıl yapılır? Ülkemizde en çok görülen durumlardan birisi erkek çocuklara kız çocuklarından daha fazla mirasta pay verilmesi veya büyük çocuğun kayırılması durumudur. Ancak miras hukukunda mal paylaşımı açısından kişinin tüm çocukları miras üzerinde eşit derecede pay hakkına sahiptir. Cinsiyet, yaş, medeni durum vs gibi hususlar miras paylaşımı konusunda etkili değildir.

İkinci Evlilikte Ölüm Halinde Mal Paylaşımı

Miras bırakanın sağ kalan eşi onun yasal mirasçısıdır. Sağ kalan eşin kişinin kaçıncı evliliğinden olduğu burada önemli değildir. Önemli olan sağ kalan eş ile miras bırakanın ölüm anında aralarında mevcut bir evlilik bağının bulunmasıdır. Dolayısıyla ikinci evlilikte ölüm halinde mal paylaşımı yapılacağı zaman önceki eşin mirasta bir pay hakkı bulunmamaktadır. Önceki eşin pay hakkının bulunmamasının nedeni miras bırakan ile aralarındaki evlilik bağının ortadan kalkmış olmasıdır.

Sağ kalan eşin mirasçılığı konusunda değinmemiz gereken bir husus daha vardır. Türk Medeni Kanunu’nda eşler arasında yasal mal rejimi olarak edinilmiş mallara katılma rejimi kabul edilmiştir. Yasal mal rejimine göre 1 Ocak 2002’den itibaren evlilik birliğinin devamı süresince edinilmiş olan malların yarısı üzerinde diğer eşin alacak hakkı bulunmaktadır. Örneğin; ölen eşin evlilik birliği içerisinde kazandığı parayla aldığı bir arsanın evlilik bittikten sonra yarısı diğer eşe aittir. Ölüm de evlilik birliğini sona erdiren hallerden biridir. Dolayısıyla önce ölen eşle sağ kalan eş arasında evlilik birliğinin bozulmasından dolayı mal paylaşımı yapılacaktır. Sağ kalan eşin katılma alacağı terekeden çıkarıldıktan sonra net tereke mirasçılar arasında paylaşılabilecektir. Net tereke üzerinde sağ kalan eş de yasal mirasçı sıfatıyla miras payına sahip olacaktır.

Babadan Kalan Miras Paylaşımı

Babadan kalan miras paylaşımı nasıl olur? Babadan kalan mirasta yasal mirasçılar ve miras payları şöyledir: Ölen kişinin birinci zümre mirasçıları altsoyudur dolayısıyla babadan kalan miras paylaşımında mirasçılar çocuklar ve varsa sağ kalan eştir. Sağ kalan eş yasal mirasın 1/4’üne sahiptir. Geri kalan 3/4’ü çocuklar aralarında eşit olarak bölüşürler. Eğer çocuklardan biri babadan önce ölmüşse ve onun da kendi çocukları varsa, ölen çocuğun miras payı kendi çocuklarına geçer.

Eşin Mirasçılık Hakkı ve Miras Mal Paylaşımı

Sağ kalan eşle ölen eş arasında önce evlilik birliğinin sona ermesinden dolayı mal tasfiyesi yapılır ardından sağ kalan eş ölen eşe mirasçı olur. Sağ kalan eş altsoyla birlikte mirasçı oluyorsa yasal mirasın 1/4’üne, anne babayla mirasçı oluyorsa mirasın 1/2’sine, büyükanne ve büyükbabalarla mirasçı oluyorsa da yasal mirasın 3/4’üne sahiptir. Miras bırakanın tek mirasçısı olarak bulunduğunda ise mirasın tamamına tek başına sahiptir.

Resmi Nikâhsız Eşin Mirasçılık Durumu

Sağ kalan eşin mirastan faydalanabilmesinin ilk şartı ölen eşle aralarında yasal bir evlilik birliğinin bulunmasıdır. Bitmiş bir evlilikteki eski eş ya da aralarında evlilik birliği olmadan ölen kişiyle evliymişçesine yaşayan kişi yasal mirasçı değildir. Ülkemizde özellikle resmi nikâh yapmayıp sadece dini nikâh kıyanlar bahsi geçen ikinci grupta yer almaktadır ve “eşlerinin” ölümü durumunda mirastan pay alamadıkları için mağdur durumuna düşmektedirler. Bunu engellemek için ölen kişi sağlığında hazırladığı bir vasiyetnameyle birlikte yaşadığı kişiye bir pay ayırabilir ya da ölünceye kadar bakma sözleşmesi benzeri ölüme bağlı bir tasarrufla sağ kalan “eşi” mağdur olmaktan kurtarabilir. Resmi nikâhsız eşten olan çocuklar içinse durum farklıdır. Çocuklar  yasal olarak tanındıkları müddetçe sanki evlilik birliği içerisinde doğmuş gibi mirastan pay alabilirler.

Miras Mal Paylaşımı Zümre ve Derece Sistemi

Miras paylaşımında üç dereceli bir zümre sistemi vardır. Bu zümre sistemi kan hısımlığına göre belirlenmiştir ve ilk zümrede kimsenin bulunmaması durumunda bir sonraki zümre yasal mirasçı olur. Bu üç dereceli zümre sistemi şöyledir:

  1. İlk derecede ölenin altsoyu bulunur. Evlatlıklar ve bunların altsoyları da birinci zümreye dâhildir.
  2. İkince derece anne baba ve bunların altsoyudur. İlk zümreden kimse kalmaması durumunda yasal mirasçılar bu kimseler olur.
  3. Üçüncü derecede büyükanne ve büyükbabalarla onların altsoyları bulunur. Birinci zümreden ve ikinci zümreden kimse kalmaması durumunda büyükanne ve büyükbabalar mirasçı olurlar.

Sağ kalan eş her üç zümreyle de mirasçı olabilir. Üç zümrede de mirasçı bulunmuyorsa eş tek başına mirasçı olur. Miras bırakılacak kimsenin kalmaması durumundaysa devlet miras bırakana mirasçı olur.

Miras Mal Paylaşımı Davası Nasıl Açılır?

Miras mal paylaşımı davası açmak için gereken ilk şart miras bırakan kişinin vefat etmiş olmasıdır. Bir kişiye sağlığında “sen öldüğünde ben senin mirasçın olacağım şimdiden payıma düşeni ver” diyerek dava açmak mümkün değildir. İkinci olarak murisin bir vasiyetnamesinin olup olmadığı kontrol edilmelidir. Eğer ortada bir vasiyetname varsa söz konusu vasiyetnameye uygun olarak mal paylaşımı yapılır. Bir vasiyetnamenin bulunmadığı durumlarda ise mahkemeye gidilebilir. Önce terekenin tespiti davası açılır ardından mahkemeden mirasçılık belgesi alınır. Tüm bunlar yapıldığında artık miras mal paylaşımı davası açılabilir.

Miras Paylaşım Davasında Yetkili ve Görevli Mahkeme

Miras paylaşım davasında yetkili ve görevli mahkeme murisin son yerleşim yeri Sulh Hukuk Mahkemesi’dir.

Miras Avukatı ile Miras Mal Paylaşımı

Miras mal paylaşımı davası açılmadan da kişi mirastan hakkı olan payı alabilir. Bunun için tüm mirasçılar bir araya gelerek uzman bir avukat eşliğinde mirası taksim edebilirler. Miras taksimi konusunda mirasçıların fikir birliğine varamaması halinde ise dava açmak gerekecektir. Topo Hukuk Bürosu uzman miras avukatları vasıtasıyla müvekkillerine her türlü hukuki konuda destek olmaktadır.  

Miras Hesaplama Nasıl Yapılır?

Miras hesaplama işleminin yapılması için öncelikle net terekenin hesaplanması gerekmektedir. Terekenin hesaplanması oldukça teknik bir konu olması sebebiyle genellikle bu işlem bilirkişi vasıtasıyla yapılmaktadır. Net terekenin belirlenebilmesi için ilk olarak yapılması gereken işlem terekenin aktif ve pasiflerinin bulunmasıdır. Terekenin aktifleri arasında miras bırakanın ölüm anında sahip olduğu malları, mevcut parası ve alacakları yer almaktadır. Terekenin pasif değerini ise miras bırakanın borçları, miras bırakan ile bir arada yaşayan kişilerin üç aylık geçim giderleri, terekeyi mühürleme ve defter tutma masrafları ve cenaze masrafları gibi giderler oluşturmaktadır. Terekenin aktiflerinden pasiflerinin çıkarılması ile net tereke hesaplanır. Miras hesaplama işlemi terekenin tespiti olarak adlandırılmaktadır. 

Tereke değeri tespit edildikten sonra miras paylaşımı safhasına geçilmektedir. Bilindiği üzere miras paylaşımında zümre sistemi esas alınmış ve oranlar belirlenmiştir. Zümre sistemi kabul edildiği için mal paylaşımına birinci dereceden başlanır. Birinci derece mirasçılar yoksa sırasıyla ikinci ve üçüncü derece mirasçılar arasında miras paylaşımı yapılır. Miras bırakanın eşi her dereceyle birlikte belirli oranlarda miras hakkına sahiptir.

Miras hesaplama işlemini bir örnek ile açıklayalım. 01.04.2020 tarihinde vefat eden A’nın 300.000 TL değerinde bir evi, 150.000 TL değerinde arsası, arkadaşı H’den 50.000 TL’lik alacağı ve banka hesabında da 200.000 TL parası bulunmaktadır. A’nın bakmakla yükümlü olduğu kişilerin geçim giderleri ile cenaze masrafları da 40.000 TL’dir. Bir de A’nın iş adamı Z’ye 160.000 TL borcu bulunmaktadır. Öldüğünde eşi ve üç çocuğu mirasçısı olarak kalan A’nın tereke değeri nedir ve miras hesaplaması nasıl yapılır?

İlk olarak terekenin aktiflerinin hesaplanması gerekmektedir. 700.000 TL terekenin aktif değeridir. Terekenin pasif değeri ise 200.000 TL’dir. Aktif değerden pasif değer çıkarıldığında terekenin net değerinin 500.000 TL olduğu görülmektedir. Eş, birinci derece mirasçılar ile birlikte mirasçı olduğunda mirasta mal paylaşımına esas alınacak terekede miras payı 1/4’dür. Geri kalan 3 /4 ise çocuklar arasında eşit olarak paylaştırılacaktır. Görüldüğü üzere dört kişinin de miras payı oranı 1 /4’tür. Net tereke dörde bölünerek her bir mirasçının mirastaki hakkının 125.000 TL olduğu hesaplanır. Miras hesaplama işlemi bu şekilde gerçekleştirilmektedir.  

Baba Öldüğünde Miras Paylaşımı Nasıl Olur?

Baba öldüğünde miras paylaşımı mirasçı olarak hayatta olan kişilere göre değişmektedir. Farklı farklı ihtimalleri değerlendirmemiz gerekirse ilk olarak baba öldüğünde geride yalnızca çocukların kaldığını varsayalım. Hatırlatmak gerekir ki evlilik dışı doğan çocuklar soy bağının kurulmuş olması halinde yasal mirasçı olurlar aksi halde miras hakkı ileri süremezler. Bir diğer husus ise evlatlığın evlat edinene kan hısmı gibi yasal mirasçı olacağıdır. Miras yani tereke hesaplandığında eğer miras bırakanın yalnızca çocukları veya torunları hayatta ise miras paylaşımı onlar arasında gerçekleştirilecektir. Şöyle bir örnekle açıklayabiliriz; A vefat ettiğinde geride çocukları B, C, D ve A’dan önce vefat eden E’nin oğlu F bulunmaktadır. Baba öldüğünde miras paylaşımı B, C, D ve F arasında eşit oranda yani 1 /4 olarak gerçekleştirilecektir. Aynı varsayımda A’nın eşi E’nin de hayatta olduğunu kabul edersek eğer E’nin sahip olduğu 1 /4’lük pay çıkarılarak kalan miras yine aynı kişiler arasında paylaştırılacaktır. 

Vasiyetname Varsa Miras Paylaşımı Nasıl Yapılır?

Vasiyetname, miras bırakanın son istek ve arzuları ile mirasının paylaşım esaslarını belirleyen yazılı belge veya sözlü beyandır. Vasiyetname varsa miras paylaşımı vasiyetnamede yer alan hususlar dikkate alınarak yapılır. Bir kimse düzenlediği vasiyetname ile mirasçılardan biri veya birkaçını mirasçılıktan çıkarılabilir, mirasçı atayabilir veya mirasçılardan birine veya üçüncü bir kişiye belirli mal vasiyeti yapabilir. 

Vasiyetnameler tek taraflı olarak yapılan ölüme bağlı tasarruf işlemleridir. Vasiyetnamelerde irade beyanının karşı tarafa ulaşmasına ve karşı tarafın da bunu kabul etmesine gerek yoktur. Vasiyetname ile miras bırakan terekesinin geleceğine yön vermektedir. Dolayısıyla eğer vasiyetname varsa miras paylaşımı ilgili vasiyetnameye göre yapılacaktır.  

Topo Hukuk Bürosu uzun yıllardır hukukun pek çok farklı alanında uzman avukatları vasıtasıyla müvekkillerine hem hukuki danışmanlık hem de avukatlık hizmeti sağlamaktadır. Miras hukuku, ekibimizde yer alan avukatların oldukça bilgili ve tecrübeli oldukları hukuk dallarının başında gelmektedir. Miras paylaşımı konusunda detaylı bilgi almak için internet sitesinde yer alan iletişim bilgileri vasıtasıyla uzman avukatlarımızla iletişime geçebilirsiniz. Dilerseniz miras paylaşımına ilişkin sorularınızı danışma formunu doldurarak tarafımıza iletebilirsiniz. 

Tenkis kurumu bakımından mirasçılar ikiye ayrılmaktadır. Bunlar saklı paylı mirasçılar ve saklı payı olmayan mirasçılardır. Miras bırakanın eşi, alt soyu (çocukları, torunları, torunların çocukları…) ve anne ve babası saklı pay sahibi mirasçılardır. 

Bir kişi ölüme bağlı bir tasarruf yapacağı zaman, bir vasiyetname düzenleyeceği zaman, mirasçılarından biri lehine bir kazandırmada bulunacağı zaman saklı paylı mirasçıların saklı pay miktarlarını ihlal etmeyecek şekilde tasarrufta bulunmak zorundadır. Yapılan tasarruf nedeniyle saklı pay sahibi mirasçının saklı payı ihlal edilmiş ise bu mirasçı ilgili tasarrufun iptali için dava açabilir. İşte söz konusu dava tenkis davasıdır.

Saklı Pay Nedir, Saklı Paylı Mirasçılar Kimlerdir, Nasıl Hesaplanır:

Saklı Pay Nedir:

Saklı pay, bir mirasçının kanun tarafından korunan miras payı oranıdır. Miras bırakan ölüme bağlı tasarruf yapacağı zaman saklı paylı mirasçıların bu pay oranlarını ihlal etmeyecek şekilde hareket etmek zorundadırlar. Aksi takdirde yapılan tasarruf saklı paylı mirasçıların bu oranları iade olunacak ölçüde iptal edilir. 

Saklı Paylı Mirasçılar Kimlerdir:

Miras bırakanın

  • Eşi
  • Alt soyu
  • Anne ve babası

Saklı paylı mirasçı konumundadır.  

Bunlardan eşin saklı pay oranı altsoy (1. Zümre) veya anne-baba (2. Zümre) ile birlikte mirasçı olması durumda yasal miras payının tamamıdır. Bunların dışında tek başına veya 3. Zümre ile birlikte mirasçı olması durumunda saklı pay oranı yasal miras payının ¾ ü dür.

Alt soyun saklı pay oranı yasal miras payının yarısıdır.

Anne ve babanın saklı pay oranı ise yasal miras payının ¼ ü dür.

Nasıl Hesaplanır:

Saklı pay miktarının hesaplanabilmesi için miras bırakanın terekesinin hesaplanması gerekmektedir. Terekenin hesaplanması teknik bir konu olduğu için uygulamada net tereke hesabı bilirkişi marifetiyle yapılmaktadır. Net tereke belirlenirken terekenin aktifleri (mallar, paralar, alacaklar vs.) ve pasifleri (borçlar) bulunur ve aktiften pasifler çıkarılarak net tereke bulunur.

Terekenin aktiflerini miras bırakanın ölüm tarihinde bırakmış olduğu mameleki kıymetler ile iadeye ve tenkise tabi kazandırmalardır. Terekenin pasif değerlerini ise miras bırakanın borçları, miras bırakan ile bir arada yaşayan kişilerin üç aylık geçim giderleri, terekeyi mühürleme ve defter tutma masrafları, cenaze masrafları gibi giderler oluşturur.

Bir örnek verecek olur isek:

Bir miras bırakanın ölüm tarihi itibariyle 220.000 TL malvarlığı olsun. Aynı zamanda da 20.000 TL borcu var diyelim. Miras bırakanın net terekesi bu durumda 200.000 TL olaraktır. Miras bırakanımızın geride eşi ve 3 çocuğu kalmış olsun. Bu durumda eşin yasal miras payı ¼ tür. Çocukların yasal miras payı kalan miktarın eşit bölünmesi ile bulunur bu durumda çocuklara düşen miktar her çocuk başı ¼ olacaktır. Eş, çocuklarla birlikte mirasçı olduğundan saklı payı yasal miras payı kadardır. Çocukların saklı payları ise yasal miras paylarının yarısıdır. Bu durumda tereke bakımından toplam saklı pay oranı 5/8 olmaktadır. Yani 200.000 TL lik terekenin 125.000 TL’si saklı paydır. 75.000 TL’lik kısım ise miras bırakanın tasarrufta bulunabileceği kısımdır. Miras bırakan herhangi bir tasarrufta bulunacak ise yapacağı tasarrufun maddi değeri 75.000 TL’yi geçer ise saklı paylar ihlal edilmiş olacağından ihlal miktarı kadar tasarrufun iptali yoluna gidilir.

TENKİSE TABİ TASARRUFLAR NELERDİR

Tenkise tabi tasarruflar Türk Medeni Kanunu’nun 565. Maddesinde düzenlenmiştir.

Aşağıdaki karşılıksız kazandırmalar, ölüme bağlı tasarruflar gibi tenkise tâbidir: 

1. Miras bırakanın, mirasçılık sıfatını kaybeden yasal mirasçıya miras payına mahsuben yapmış olduğu sağlar arası kazandırmalar, geri verilmemek kaydıyla altsoyuna malvarlığı devri veya borçtan kurtarma yoluyla yaptığı kazandırmalar ya da alışılmışın dışında verilen çeyiz ve kuruluş sermayesi, 

2. Miras haklarının ölümden önce tasfiyesi maksadıyla yapılan kazandırmalar, 

3. Miras bırakanın serbestçe dönme hakkını saklı tutarak yaptığı bağışlamalar ve ölümünden önceki bir yıl içinde âdet üzere verilen hediyeler dışında yapmış olduğu bağışlamalar, 

4. Miras bırakanın saklı pay kurallarını etkisiz kılmak amacıyla yaptığı açık olan kazandırmalar.

Bu maddede yazılı tasarruflardan biri saklı paylı mirasçıların saklı pay olanını zedeleyecek şekilde yapılmış ise tenkis davasına konu olacaktır.

Tenkis Davasını Kimler Açabilir:

Tenkis davasını yukarıda sayılan saklı paylı mirasçılar açabilirler. İlgili dava bütün saklı paylı mirasçılar tarafından birlikte açılabileceği gibi, her saklı paylı mirasçı ilgili davayı saklı payı oranında tek başına da açabilir.

Tenkis Davası Kime Karşı Açılır:

Tenkis davasında davalı, miras bırakan tarafından lehine saklı pay oranları ihlal edilerek kazandırmada bulunulan kişilerdir. Yani miras bırakanın saklı payı ihlal eden tasarrufundan yararlanan kişiler tenkis davasının davalısı durumundadır. Eğer bu kişiler ölmüş ise bu durumda bunların mirasçıları tenkis davasının davalısı olurlar. Kazandırma birden fazla ve farklı kişilere yapılmış ise birden fazla kişi davalı olacaktır. Mirasçı bunların tümünü dava etme hakkına sahip ise de buna mecbur değildir. Ancak bunun sonuçlarına katlanmak zorunda kalacaktır. Çünkü tenkiste sıra kuralları aleyhe sonuçlar doğurabilir.

Tenkis konusu malın davalı tarafından 3. Kişilere devredilmesi durumunda bu kişiler işlem yapılırken iyiniyetli ise artık bunlara karşı dava açılamaz. Ancak Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kurulu 13.1.1975 tarih 1974/7 E. 1975/1 K. Sayılı kararıyla miras bırakanın saklı pay kurallarını gidermek amacı ile yaptığı temliki tasarruftan sonra, bundan yararlanan kişinin, miras bırakanın bilgi ve talimatı dışında sırf saklı pay sahibi mirasçıları bu haklarından yoksun kılmak için, durumu bilen üçüncü kişilere taşınmazları temlik etmesi halinde, kötü niyetli bu kişilere karşı saklı pay sahibi mirasçılar tarafından tenkis davası açılabileceğine hükmetmiştir.

İlginizi Çekebilir: Kaza sonrasi hasarsizlik i̇ndi̇ri̇mi̇ni̇ bozmadan hangi̇ mi̇ni̇ onarimlari yaptirabi̇li̇rsi̇n?

Tenkis Davası Açma Süresi Ne Kadardır:

Tenkis davasını muris muvazaasından ayıran en önemli fark dava açmak için hak düşürücü sürenin öngörülmüş olmasıdır. Yani muris muvazaasında olduğu gibi süre şartına bağlı olmaksızın dava açma hakkı tanınmamıştır. Medeni Kanun’un 571. Maddesine göre:

Tenkis davası açma hakkı, mirasçıların saklı paylarının zedelendiğini öğrendikleri tarihten başlayarak bir yıl ve herhâlde vasiyetnamelerde açılma tarihinin, diğer tasarruflarda mirasın açılması tarihinin üzerinden on yıl geçmekle düşer. Bir tasarrufun iptali bir öncekinin yürürlüğe girmesini sağlarsa, süreler iptal kararının kesinleşmesi tarihinde işlemeye başlar. Tenkis iddiası, def’i yoluyla her zaman ileri sürülebilir

Mirasçılar saklı paylarının zedelendiği bir tasarrufun varlığını miras bırakan hayatta iken öğrenmiş ise burada 1 yıllık hak düşürücü süre işlemeye başlamaz. Bir yıllık hak düşürücü süre ancak mirasın açılmasından sonra işlemeye başlayacaktır.

Hak düşürücü süre içerisinde dava açılmaması durumunda tenkise dayalı dava açma hakkı kaybedilir. Böyle bir dava hak düşürücü süre geçtikten sonra açılsa dahi hakim tarafından hak düşürücü süreler re’sen dikkate alındığından dava süre nedeniyle reddedilecektir.

Görevli ve Yetkili Mahkeme:

Tenkis davasında görevli mahkeme Asliye Hukuk Mahkemeleridir. Yetkili mahkeme ise miras bırakanın son ikamet ettiği yer mahkemesi olacaktır. Tenkis davalarında yetki kuralı da görev gibi kamu düzeninden kabul edildiği için mahkemece karşı tarafın bir yetki itirazı olmasa bile mahkemece re’sen dikkate alınır.

Tenkiste Sıra:

Tenkise tabi tasarrufların hangi sıra ile tenkis edileceği Türk Medeni Kanunu’nun 570. Maddesinde düzenlenmiştir. Buna göre:

Tenkis, saklı pay tamamlanıncaya kadar, önce ölüme bağlı tasarruflardan; bu yetmezse, en yeni tarihlisinden en eskisine doğru geriye gidilmek üzere sağlararası kazandırmalardan yapılır. Kamu tüzel kişileri ile kamuya yararlı dernek ve vakıflara yapılan ölüme bağlı tasarruflar ve sağlararası kazandırmalar en son sırada tenkis edilir.

Muris muvazaasına dayalı tapu iptal tescil davaları ve tenkis davaları çok kompleks ve ileri derece hukuk bilgisi gerektiren davalar olup bu sebeple ilgili uyuşmazlıklar bakımından profesyonel destek almakta fayda vardır. Bu noktada Tahancı Hukuk Bürosu uzman kadrosuyla sizlere hizmet vermekten onur duyar.

nest...

oksabron ne için kullanılır patates yardımı başvurusu adana yüzme ihtisas spor kulübü izmit doğantepe satılık arsa bir örümceğin kaç bacağı vardır