katolik ortodoks bölünmesi tarihi / Doğu ve Batı kiliselerinin ayrılması - Vikipedi

Katolik Ortodoks Bölünmesi Tarihi

katolik ortodoks bölünmesi tarihi

Schisma (Doğu ve Batı Kiliseleri'nin Ayrılması)

    Dünya dinleri arasında en büyük ayrılıkların yaşandığı ve hakkında birçok entrikanın ortaya atıldığı Hıristiyanlık, 3 büyük mezhebi içerisinde barındırmıştır. Ortodoksluk, Katoliklik ve Protestanlık mezhepleri Hıristiyanlığın dünyadaki en popüler mezhepleri arasındadır. Doğu kiliselerine Bizans- Ortodoks, Batı kiliselerine ise Roma- Katolik kiliseleri denmektedir. Ortaçağ’dan bu yana büyük bir çekişme ve anlaşmazlıklar yaşayan Doğu ve Batı kiliseleri birçok kez birbirlerini aforoz etmişler ve yılında ayrılıklarını kesinleştirmişlerdir. Bu olay dünya tarihinde Schisma olarak da anılır. Bu ayrılıkla birlikte düşmanlık, kin ve nefret duygularının daha da büyümesi iki mezhebin itibarını fazlasıyla zedelemiştir.

  • Doğu ve Batı Kiliselerinin Anlaşmazlıkları ve Ayrılık Sebepleri

    Ortodoks ve Katolik kiliseleri birçok noktada farklı görüşlere sahip olmuş ve bu farklı görüşler ayrılık ve kavgaları beraberinde getirmiştir. Bu iki büyük mezhep; Kutsal ruh, Roma’nın cumartesi orucu, evlenme yasağı, ikili ruh gibi birçok konuda zıt görüşlere sahip olmuşlardır. Hemfikir oldukları neredeyse tek ve kesin nokta cennet ve cehennem kavramlarıdır. Her ikisi de cennet ve cehennemi kabul etmişlerdir. Ortodoks kiliseleri, Katolik kiliselerinin “Araf’ta arınma” önerilerini asla kabul etmemişlerdir. Katolik kiliseleri daha fazla diktatör ve hiyerarşik bir tutum sergilerken Ortodoks kiliseleri daha insancıl ve özgür şartlar sunmuşladır. Buna en güzel örnek ayinlerin yapılış şekilleri olacaktır. Katolikler, ayinlerin sadece Latince yapılmasını şart koşarken; Ortodokslar ise ayinleri her dilde yapılabileceğini belirtmişlerdir. Bir diğer ayrılık ise Ortodoksların Noel, Paskalya gibi özel günleri Katoliklerden daha farklı tarihlerde kutlaması ve kutsal akşam yemeği sırasında mayalı ve mayasız ekmek tartışmasıdır. Maya Ortodokslarda kutsal ruhu ifade etmiştir. Katolik kiliseleri ise kutsal akşam yemeğinde mayasız ekmek kullandıkları için, Ortodoks kilisesi tarafından “kutsal ruhun değmediği” ya da “Rahmetten nasibini alamayanlar” olarak nitelendirilmişlerdir. İki kilisenin zıt olduğu en önemli ve en farklı görüş ise İsa’nın çarmıha gerilmesindeki ana sebep olmuştur. Katolikler İsa’nın çarmıha gerilmesini, kendini kurban etti şeklinde yorumlarken; Ortodoks kilisesi ise, İsa’nın zaferi ve insanlığın kurtuluşu olarak yorumlamışlardır.

  • Katolik ve Ortodoks Kiliseleri’nin Çatışması

              yılında Papa ІX. Leo, Ortodoks kilisesine olan nefret ve düşmanlığın cevabı olarak “Humbert” isimli Kardinali İstanbul’a göndermiştir. Humbert’in geliş amacının barış olduğu düşünülse de asıl niyeti kısa sürede ortaya çıkmıştır. Humbert, Ayasofya sunağının içerisine, Papa’nın doğu kilisesine yönelik hazırladığı aforoz fermanını koymuştur. Bu fermanın fark edilmesiyle birlikte, İstanbul Patriği Cerulorius da Roma kilisesini aforoz etmiştir. Yani karşılıklı olarak aforozlar bu olayla gerçekleşmiştir. Karşılıklı aforoz esnasında Normanlar tarafından esir olarak alınan Papa ІX. Leo bir süre sonra yaşamını yitirmiştir. Yapılan karşılıklı hakaret ve aforozlar dışında yaşan en önemli olay Latinlerin İstanbul kiliselerini basmaları olmuştur. 4. Haçlı seferinde İstanbul’a gelen Latinler, İstanbul Ortodoks kiliselerini basıp ikonları ve kutsal çanakları yerle bir etmişlerdir. En ileri saldırı ise Latinlerin rahipleri asmaları, patriğin tahtının üzerine hayat kadınlarını çıkarttırıp şarkı söyletmeleri olmuştur. Tarih notlarını incelediğimizde bu sorunların temel kaynağı olarak Vatikan kilisesinin siyasi amaç ve etkilerini doğuya yaymak istemesi ve doğunun da buna olumsuz yaklaşması olduğu yönündedir.

    yılında baş gösteren bu ayrılık yılları arasında 2. Vatikan Konsilinde yeni oluşturulmuş kararlar ile iki kilisenin sorunları giderilmeye çalışılmıştır. Bu toplantıda Hıristiyan birliği sekreteryası kurulmuştur. Ocak günleri, Hıristiyanları birleştirme haftası olarak ilan edilmiştir. Dönemin Katolik lideri olan Papa VI. Paul, yılında Kudüs’te İstanbul Rum Patriği ile bir görüşme gerçekleştirmiştir. Dönemin İstanbul patriği olan Athenagoras ise 26 Ekim ’de Papa VI. Paul’u Roma’da ziyaret etmiştir. Bu ziyaretlerle birlikte, yılında yapılan karşılıklı aforozlar iptal edilmiştir. Sonrasında yapılan her ziyaret birleştirici güçte olmuştur. Zaman içerisinde düşmanlığın son bulunmasıyla beraber birçok ayin yapılmış ve birçok ziyaret gerçekleştirilmiştir.

  • Ortodoks Kilisesi ve İnanç Biçimi

    Ortodoks kiliseleri 8. yüzyılda oluşturulmuştur. Dünyada yaklaşık olarak milyon kişi Ortodoks mezhebine dahildir. 3 büyük mezhep arasındaki sıralamasına baktığımız zaman, Katolik, Protestanlık ve son olarak Ortodoks mezhebi gelmektedir. Kilisenin merkezi İstanbul Fener Rum Patriğidir. Bu mezhebin ana kiliseleri ise; Yunanistan, Rusya, Bulgaristan, Ukrayna, Gürcistan, Romanya, Sırbistan, Kıbrıs, Suriye ve Habeşistan’dır.

    İnançları

    1) Ruhani başkanları Patriktir.

    2) Patrik yanılabilir.

    3) Patrik İsa’nın vekili değildir.

    4) Kudas ayininde ekmek mayalı olup şarap sulandırılmalıdır.

    5) İsa hem Tanrı hem de insanlık özelliklerini barındırmaktadır.

    6) Meryem ve aziz ikonalarına sonsuz saygı beslenir.

    7) İlk 7 konsilin kararları kabul edilir.

    8) Ayinlerin Latince yapılma zorunluluğu olmayıp herkes kendi dilinde ayin yapabilir.

    9) 7 tane sakrament bulunmaktadır.

    10) Papazlar sakal bırakabilir.

    11) Patrik, başpiskopos, keşişler dışındaki papazlar evlenebilir.

    12) Bazı özel durumlarda boşanma gerçekleşebilir.

    13) Günah işleyenler günahın boyutu kadar Araf’ta bekletilirler.

    14) Vaftizin hemen ardından konfirmasyon gerçekleştirilir.

    15) Haç, sağdan sola olacak şekilde çıkarılır.

    16) Kutsal ruh babadan çıkmıştır.

  • Katolik Kilisesinin İnanç Biçimi

    1) Dini başkan Papa’dır.

    2) Kutsal ruh, “Baba ve Oğul”dan çıkmıştır.

    3) Papa İsa’nın vekilidir.

    4) Papa yanılmaz.

    5) Roma bütün kiliselerden daha güçlü ve değerlidir.

    6) Roma kilisesi evrenseldir.

    7) İsa hem Tanrısal hem de insani özelliktedir.

    8) İsa ve Meryem günahsız ve temizdirler.

    9) Azizler Tanrı katında sözcü olup, şefaatte bulunurlar.

    10) Günah çıkarmak mecburidir. 

    11) Günah çıkarma işleminin, günah çıkarma hücresinde papaza itiraf edilerek yapılması şarttır.

    12) 7 adet sakrament bulunmaktadır.

    13) Ruhban kesimi evlenemez, evlenenler ise boşanamaz, çünkü boşanmanın ardından evlenmek zina sayılır.

    14) 20 konsilin aldığı karar kabul edilir.

    15) Ayin dili Latincedir.

    16) Cennet, cehennem ve Araf’ı kabul ederler.

    17) Cuma günü et veya herhangi bir yağlı besin tüketilmesi yasaktır.        

  • Kiliselerin Dünyadaki Bölgesel Dağılımı

    Bizans, Ortodoks patrikliği Batı’da Tuna nehri, Fırat nehri, Kapadokya, Ermenistan ve Suriye’ye kadar, Roma Katolik kilisesi ise; Adriyatik sahili, Tuna nehrinin batısı, batı Akdeniz ve Batı Avrupa bölgelerinde yaygınlık göstermiştir. yüzyılda Bizans Ortodoks mezhebi, Rus Ortodoks kiliselerini kurmuştur. Avrupa’daki İngiliz ve İskandinav bölgelerinin çoğunluğu Katolik mezhebini bırakıp Protestanlığa geçmiştir.

İlginizi çekebilecek diğer olaylar

Biyografiler


  • BİYOGRAFİ

  • BİYOGRAFİ

  • BİYOGRAFİ

  • BİYOGRAFİ

  • BİYOGRAFİ

  • BİYOGRAFİ

  • BİYOGRAFİ

  • BİYOGRAFİ

  • BİYOGRAFİ

  • BİYOGRAFİ

  • BİYOGRAFİ

  • BİYOGRAFİ

  • BİYOGRAFİ

  • BİYOGRAFİ

  • BİYOGRAFİ




izmir escort

antalya escort

izmir escort

antalya escort

izmir escort

bursa escort

porno izle

brazzers porno

istanbul escort

instagram ucuz takipçi

instagram takipci kasma

takipçi satın al

escort istanbul

escort bayan

instagram takipçi satın alma

takipçi satın al ucuz

instagram takipçi satın al

takipçi satın alma

porno

porno

smm panel

takipçi instagram

escort istanbul

escort istanbul

smm panel

instagram takipçi hilesi

takipçi satın al

escort

izmir escort

porno video

porno izle

bornova escort

istanbul escort


seafoodplus.info internet sitesinde bulunan bütün içerikler Tarihi Olaylar editörleri tarafından hazırlanmaktadır. İzin alınmadan ve kaynak gösterilmeden kullanılamaz.

Copyright - Tüm Hakları Saklıdır.

AnasayfaKünyeİletişim

Bugün 40&#;tan fazla farklı Hristiyan mezhebi vardır, ancak Bölünmesi ya da Doğu ve Batı kiliselerinin ayrılması (Skizma) Kilise tarihindeki en uzun ve en kanlı anlaşmazlık olmuştur. Hıristiyanlık tarihindeki ilk büyük bölünme[1] 16 Temmuz &#;te Konstantinopolis Patriği Michael Cerularius’un Papa IX. Leo tarafından aforoz edilmesi sonrasında Roma Katolik ve Doğu Ortodoks adlarında iki büyük mezhebin ortaya çıkmasıyla sonuçlanmıştır. O zamana dek 50 milyonluk tüm Hıristiyan alemi tek bir vücut altında bulunuyor ancak Doğu&#;daki kiliseler Batıdakilerden farklı kültürel ve teolojik bir gelişim sergiliyorlardı. Zamanla iki hizip arasındaki gerilim artmış, sonunda Doğu ve Batı kiliselerinin ayrılması gerçekleşmiştir.  Çatışmanın merkezinde Roma’daki papanın evrensel yargı ve otorite iddiası bulunmakta olup, Doğu Kilisesi yılları arasında Roma&#;nın ilk piskoposu olan ve Papalığın kurucusu kabul edilen Aziz Petrus&#;un halefi ve İsa&#;nın halefi olarak görülen papayı ‘souverain pontife’ unvanıyla onurlandırmayı kabul etmişse de dini meselelerin bir piskopos konseyi tarafından kararlaştırılması gerektiğine, dolayısıyla tek bir kişiye tartışmasız bir hâkimiyet verilemeyeceği iddiasını savunmuştur. İki kilise düşünsel olarak ayrılsa da &#;te Dördüncü Haçlı Seferi&#;nde Haçlı ordusu Konstantinopolis&#;i ele geçirinceye kadar birbirleri ile dostça iletişim kurmuştur.

Öncesi

3. yüzyılda, Roma İmparatorluğu çok büyümüştü ve yönetilmesi zorlaşıyordu, bu yüzden İmparator Diocletian imparatorluğu doğu ve batıda iki büyük bölgeye ayırmaya karar vermişti. İmparator Konstantin () ise tebaasına &#;de Milano Fermanı ile din hürriyeti vermesi üzerine Hristiyan 3 asırdır uğradığı zulümlerden kurtulmuştur. Hristiyanlığın resmen devlet dini olmasından sonra Latince konuşulduğu için İncilleri Latin Vulgate  diliyle yazan Batı Roma İmparatorluğu ve Yunanca konuşulduğu için Eski Ahit&#;in Yunanca Septuaginta[2] çevirisini kullanan Bizans İmparatorluğu olarak da bilinen Doğu Roma İmparatorluğu‘nda teori ve pratikte küçük farklılıklar göstermeye başlamıştır.

Sezaropapizm

Sezaropapizm, Roma imparatorlarının pagan dönemdeki eski alışkanlıklarını devam ettirerek dine ve kilise yönetimine sürekli müdahale etmesine verilen isim Doğu Batı bölünmesinin de hazırlayıcı sebeplerinden birisidir. Konstantin, Milano Fermanı&#;nı yayınladıktan sonra kendisini Hristiyanların halimi ve hamisi olarak görmüş dahası devlet merkezini doğuya yani Konstantinopolis&#;e taşıdığında öncesinde pagan olan Roma İmparatorluğu&#;nu Hristiyan devlet haline dönüştürmüştür. Sözün özü imparator dini halka istediği şekliyle dayatmış halk da buna zorunlu olarak uymuştur.  Konstantin bu dönemde hem sivil hem dini lider olduğu için kilise işlerine karışmaktan geri kalmamış, İznik konsili onun talebi üzerine toplanmış bu tavrı din adamları tarafından da doğal karşılanmıştır. İlk 7 konsilin tamamı din adamları tarafından değil imparatorlarca düzenlenmiştir. Sözgelimi I. Theodos Ariusçuluğa düşman olurken özellikle Justinianus kiliseyi kendi otoritesine almak için büyük gayret sarf etmiştir. Tek, devlet, tek kanun, tek kilise görüşüne inanan imparatorun görüşüne göre Roma imparatoru hem Caesar hem de Papa olmalıydı. I. Justinianus döneminde Roma (Batı Avrupa), Konstantinopolis (Trakya ve Anadolu), İskenderiye (Mısır ve Libya), Antakya (Antakya ve Doğusu) ve Kudüs (Kudüs ve çevresi) merkezli beş patriklik (Pentarchi) ve otorite sahibi oldukları bölgeler sistemleştirilmiştir.

Benzer şekilde III. Leon, inanç konusu gibi görünmesine rağmen ’da İstanbul’da toplanan bir konsilde ikonlara tapınmayı putperestlik alameti olarak görüp yasaklarken tam tersine Roma’da yılında toplanan bir konsil ikonlara karşı olanları aforoz etmiştir. Leon’un dine sert müdahalesinin bir sebebi de bu dönemde manastır hayatı ve keşişliğin sosyal hayatı bozacak derecede büyük rağbet görmesi, gençlerin bile çalışmak yerine manastır hayatını tercih etmesiydi. Leon ile aynı derecede olmasa da oğlu Konstantin’de halktan topladığı yardımlarla büyük bir güç olan kilisenin kudretini kırmak, imparatorun otoritesine tehdit oluşturmasını önlemek için ikonları bahane ederek manastırlara bile el koymuştur. İkon karşıtlığı konusunda ’de İstanbul’a dek ilerleyen Müslümanların, Hristiyanları ikonalar yüzünden putperestlikle suçlamasıdır ki Leon’un bu adet ile mücadele etmezse tebaasının İslam’a geçmesinden korktuğu ya da İslam ile arasını bu şekilde düzelteceği gibi tezlerde bazı yazarlarca ileri sürülmüştür.

Leon ve sonrasında oğlunun ikon karşıtlığı Papa tarafından şiddetle kınanmıştır. İmparator, papanın kendisine gönderdiği mektubunu umursamadığı gibi görüşünü paylaşmayan Konstantinopolis patriği Germain’i görevden alarak yerine III. Gregoir’i atamış, halkı büyük oranda Yunanlı olan Calabriya ve Sicilya piskoposluklarının gelirlerine el koymuş, Illyiria ve Selanik’teki papalık naipliklerini de İstanbul’a bağlamıştır. Görüleceği gibi ’den çok öncesinde Batı kilisesi ile Bizans imparatorlarının güdümündeki Doğu kilisesi arasındaki nüfuz mücadelesi iki kilisenin ayrılmalarında büyük rol oynamıştır. İkon karşıtlığı İmparatoriçe İrene döneminde sona ermişse de Bizans’ın Batı hâkimiyetine darbe vurmuştur. ’de Papa’nın elçisinin Frenk kralı Pepin’e taç giydirmesi, yılı Noel’inde ise Papa’nın Charlemagne’ye taç giydirerek ‘Kutsal Roma İmparatoru’ ilan etmesi, Doğu Kilisesince affedilmez bir ihanet olarak görülmüştür.

Erken Dönem Bölünmeleri

Germen ve Frank kabileleri Batı Avrupa&#;yı ele geçirmiş, &#;da Odoacer İtalya&#;yı fethettiğinde Batı Roma İmparatorluğu tarihe karışmıştır. Yönetimsel olarak bölünen imparatorlukta bu dönemden itibaren kiliseler de bağlantıyı kesmeye başlamış, Roma, İskenderiye, Antakya, İstanbul ve Kudüs’de 5 ayrı patrikhane ortaya çıkarken, diğer patrikler üzerinde otoriteye sahip olmayan Roma patrikliği ‘eşitler arasında ilk’ kabul edilme onuruna sahip olmuştur. Bu 5 patrikhane arasında zaman zaman görüş farklılıkları yaşanmış olup, ’teki Büyük Bölünme’ye dek 3 önemli olayı anmak gerekir:

Aryanizm (Ariusçuluk)

arasında Doğu Kilisesi&#;nde pek çok kişi tarafından kabul edilen İsa&#;nın Tanrı ile aynı maddeye sahip olduğunu veya Tanrı&#;ya eşit olduğunu inkâr eden ve bu nedenle kutsal olmadığını iddia eden bir inanç olan Aryanizm[3]  üzerinden yaşanmıştır. İmparator Konstantin&#;in isteği üzerine &#;de İznik (Nicea)&#;de toplanan ilk konsil hızla gelişen Arius ve taraftarlarını sindirmek amacıyla toplanmıştır. İskenderiyeli Arius (öl. ), İmpratorun da teşrif ettiği bu toplantıda düşüncelerini ortaya koymuş, isaa’nın Tanrı’nın oğlu değil sadece insan olduğunu iddia ettiğinde kendisine karşı çıkan Ankaralı Markellos ile İskenderiyeli Athanasius () görüşleri benimsenmiş, Arius ve taraftarları afaroz edilmiştir. Bununla birlikte tartışma son bulmayınca ’de Konstantinopolis’te ikinci bir konsil toplanmış, Rühu&#;l-Kudüs&#;ün, Baba ve Oğul ile aynı cevherden olduğu kabul edilmiş, benzer şekilde &#;de toplanan Efes Konsili&#;nde ‘İsa&#;nın, Tanrı değil, ilahi vasıflar taşıyan bir insan olduğu’ görüşünü savunan Nestorius (öl. ), afaroz edilmiştir. Aryanizm Batı Kilisesi tarafından şiddetle reddedilmiştir. Bu konsilde ‘Konstantinopolis’in Yeni Roma olmasına atfen’ protokol yönünden Roma piskoposundan sonra birinci sırada yer alması gerektiği fikrinin kabul edilmiştir.

Monofizitler

İkinci önemli ayrışma &#;de yaşanan Acacius Bölünmesi olup, Konstantinople Patriği Kayserili Acacius’un enkarne Mesih&#;in doğası, özellikle de İsa Mesih&#;in bir kutsal-insan doğası mı yoksa iki farklı doğası mı (tanrısal ve insan) olduğu üzerine bir tartışma ile ilgiliydi. Kadıköy’de (Khalkedon) ’de toplanan dördüncü konsilde İsa&#;da tek tabiat gören Monofizitler hedef alınmıştır. Yine bu konsilde İstanbul konsilinde alınan ve Konstantinopolis patriğinin Roma’dan sonra mevkiinin onaylanması dahası Pontus, Asya ve Trakya papazlarını tayin hakkı tanınmıştır. Roma’dan gelen delegeler bu karara itiraz etmişlerse hatta piskopostan ancak ’ü kararı imzalamışsa da imparator baskısı ile karar çıkmıştır.

Photia

9. Yüzyılda ortaya çıkan Photia bölünmesi ise din adamlarının bekârlığı, oruç, kutsal yağ kullanımı ve geçit alayları gibi çeşitli alanlarındaki görüş farklılıklarından kaynaklanmaktaydı. yılında İstanbul&#;da toplanan konsil Ruhu&#;l-Kudüs, Baba ve Oğul&#;dan neş&#;et ettiği, Hıristiyanlık akideisiyle ilgili hüküm mercii, Roma Kilisesidir ve Roma&#;nın aldığı kararlar bütün Hıristiyanlar için geçerlidir kararlarını almıştır. Bu konsilde Patrik Photius aforoz edilmişse de Photius &#;da İstanbul&#;da yeni bir konsil toplamış ve bu konsilde Rühu&#;l-Kudüs’ün, sadece Baba&#;dan doğduğunu kabul etmiştir. Konsilinde Latin Batı Konsili, Konsiline ise Yunan Doğu Konsili denilmiştir. Böylece bölünme fiiliyata geçmiş olup, iki kilise, öbürünü geçersiz saymış ve kâfirlikle itham ederek kendi konsilinin geçerli olduğunu ileri sürmüştür.

Latin ve Yunan Kiliseleri

Teolojik açıdan ayrı yollar izleyen Doğu ve Batı arasındaki bu tür ayrılıklar Hıristiyanlığın iki ayrı kolda ayrılmasına ve sorunların büyüyerek ilişkilerin bozulmasına sebep olmuştur. Latin düşüncesi Roma hukuku ve skolastik teolojiden etkilenirken, daha mistik ve spekülatif Yunan düşüncesi felsefeye dayanmış, ayrıca uygulama farklılıkları da çatışma noktası olmuştur. Sözgelimi Latinler din adamlarının bekâreti konusunda ısrar ederken Doğu kiliseleri rahiplerinin evlenmesine izin vermiş, cemaat törenlerinde Latinler mayasız ekmek, Yunanlılar ise aşai rabbani ayininde mayalı ekmek kullanmıştır. İskenderiye, Antakya ve Kudüs’te ’den sonra Monofizitlik[4] hâkim olmuş, ’de Antakya Patrikliği bir yıl sonrasında ise Kudüs Patrikliği Müslümanların hakimiyetine girmiş, böylece Antakya, Kudüs ve İskenderiye patrikleri zayıflarken dolayısıyla beş patriklik anlayışı önemini kaybederken, Roma ve Konstantinopolis iki güç merkezi olarak öne çıkmıştır.

Bunların dışında Ortodoks geleneğinin temelini teşekkül ettiren gerçek sebep ikinci Roma olarak görülen Konstantinopolis&#;in, doğu Hıristiyanlarının kafasında Petrus ve Pavlus&#;un Roma&#;sının yerine geçmiş olmasıdır. ’den sonra Bizans patrikliği Roma&#;daki papaya karşı ikinci derecede hiyerarşiye sahip olarak kabul edilmişse de &#;den itibaren patrik, ‘Konstantinopolis Yeni Roma Bapiskoposu ve Dünya Patriği’ unvanını taşımıştır. Günümüzde Doğu Kilisesi&#;nin en büyük patriği, İstanbul Fener Patrikhanesinin ruhani lideri olup sadece Yunanlılar değil Balkan ülkelerinin çoğu, Ruslar, Mısırlı Hıristiyanlar, Gürcüler, Suriye, Filistin ve Ermenistan&#;daki Hıristiyanlar da Ortodoks’tur.

Diğer Tartışmalar

İkonoklazm Tartışması

yüzyıllarda ibadette dini resimlerin kullanımı konusunda da şiddetli tartışmalar yaşanmış tartışmalar ortaya çıkmış, Bizans İmparatoru III. Leo, dini imgelere tapınmanın sapkın ve putperest olduğunu açıklamıştır. Doğu piskoposlarının çoğu imparatorun ile iş birliği yapmışsa da Batı Kilisesi dini sembollerin kullanımını desteklemek için sağlam durmuştur.

Filioque Tartışması

Filioque, Doğu ve Batı Hıristiyanlığı arasında büyük tartışmalara konu olan Latince bir terim olup, Hristiyan doktrininde Tanrı&#;nın Baba, Oğul ve Kutsal Ruh&#;tan oluşan üçlü doğası olan Teslis veya Üçleme (Trinity) doktrininde Kutsal Ruh&#;un yalnızca Baba Tanrı&#;dan mı, yoksa Baba ve Oğul&#;dan mı ilerlediği üzerine bir ayrılma gerçekleşmiştir.  Filioque “ve oğlu” anlamına gelen Latince bir terim olup, Kutsal Ruh&#;un hem Baba&#;dan hem de Oğul&#;dan geldiğini göstermek için Batı Kilisesi tarafından inançlara eklenirken, Doğu Kilisesi bu kelimeyi dışarda bırakmak için büyük çaba sarf etmiştir. Doğu’nun patrikleri Batı&#;nın Doğu Kilisesi&#;ne danışmadan Hıristiyanlığın temel inancını değiştirme hakkının olmadığını yüksek sesle savunmuş, iki taraf da filioque konusunda tartışmayı reddetmiş ve önce birbirlerini suçlamaya başlamış ardından iki kilise de diğer kiliselerin ayinlerinin kullanımını yasaklamıştır.

Doğu kilisesine Konstantinopolis Patriği Michael Cerularius (), Roma kilisesine Papa IX. Leo’nun () önderlik ettiği dönemde Bizans İmparatorluğu&#;nun bir parçası olan Güney İtalya&#;da sorunlar ortaya çıktığında Norman savaşçıları bölgeyi fethetmiş ve Yunan piskoposlarının yerini Latin piskoposlarıyla değiştirmiştir. Patrik Cerularius, Normanların Güney İtalya&#;nın kiliselerinde Yunan ayinlerini yasakladığını öğrendiğinde, Konstantinopolis&#;te ayin yapılan Latin kiliselerini kapatarak misilleme yapmıştır. Papa Leo, baş danışmanı Kardinal Humbert&#;i bu sorunu çözmek için çeşitli talimatlarla Konstantinopolis&#;e gönderdiğinde uzun süredir birikerek devam eden anlaşmazlık patlak vermiştir. Humbert, Cerularius&#;un eylemlerini ağır ifadelerle sert bir şekilde kınarken, Cerularius da papanın taleplerini görmezden gelmiştir. Bunun üzerine Humbert, 15 Temmuz günü Ayasofya’ya giderek patriğin önceden hazırlanmış aforoz belgesini bırakmış ertesi gün de papa, Konstantinopolis Patriğinin sapkın olduğunu açıklayarak, resmen aforoz etmiştir. Böylece Doğu-Batı Kiliselerinin ayrılması resmen kesinleşmiştir.

 Sonrası

yüzyılda Bizans imparatoru I. Manuel, Antakya Maria bir Katolik kadınla evlenmiş, &#;de öldüğünde, Maria naip olarak tahtı devraldığında Konstantinopolis&#;te yaşayan Venedikli Katolik tüccarları kayırmaya başlamıştır. 2 yıl sonra öfkeli kalabalık tarafından devrildiğinde 60 bin Latin sakininin tamamı katledilmiş, köle olarak satıldı veya kaçmaya zorlanmıştır. &#;te ise Katolik Norman şövalyeleri Yunanistan&#;ı istila edip Selanik şehrini ele geçirdiklerinde Bizanslıların sırası gelmiş, kentte yaşayan 7 bin kadar sivil Yunanlı öldürülmüştür. En kötüsü &#;te, 4. Haçlı Seferi sırasında yaşanmıştır. Haçlılar Konstantinopolis&#;i acımasızca yağmalayıp, Bizans İmparatoru’nu gözlerini oyarak öldürmüş, rahibelere tecavüz etmiş, ikonaları tahrip edip, Konstantinopolis’in kutsal hazinelerini İtalya’ya kaçırıp üstüne bir de Ayasofya&#;daki büyük Bizans Kilisesi&#;ni Latin katedrali olarak kullandığında ipler iyice kopmuştur. Bölünme kalıcı hale geldikten çok sonra &#;te Lyon İkinci Konsey&#;de uzlaşma girişimi yapılmış ancak anlaşma Doğu piskoposları tarafından kesin olarak reddedilmiştir.

Yüzyılda Doğu’daki Patrikliklerin tümü Osmanlı hakimiyetine girmişse de Türkler Hristiyanların iç işlerine karışmamış, her türlü vergiden muaf tutulan İstanbul Patriği Osmanlı coğrafyasında yaşayan tüm Hristiyanların temsilcisi sayılmıştır. Yüzyıla kadar Doğu-Batı arasındaki farklılıkların düzeltilmesine dair bir gelişme sağlanamamışsa da ancak &#;te Roma&#;daki İkinci Vatikan Konseyi ve Konstantinopolis&#;te özel bir törenle Katolik-Ortodoks Ortak Bildirgesi kabul edilmiştir. Deklarasyon ile Papa, Doğu kiliselerindeki törenlerin geçerliliğini kabul etti, karşılıklı aforozlar kaldırıldı ve iki kilise arasında uzlaşma arzusu dile getirilmiştir. yılında İstanbul Rum Ortodoks Patrikhanesi patriği ve İstanbul Başpiskoposu I. Bartholomeos dinler arası barış için dua gününe katılmak üzere Vatikan&#;ı ilk kez ziyaret etmiş, yılında ise diğer Doğu Ortodoks Kilisesi liderleriyle birlikte Papa II. John Paul&#;ün cenazesine katılmıştır.

Son önemli gelişme olarak ise yılında ise Papa Francis ve Patrik Bartholomeos, kiliseleri arasında birlik arama taahhüdünü teyit eden bir Ortak Deklarasyon imzalamışlardır. Bununla birlikte Katolik papaz ve kardinaller arasında da Ortodoksluğa yaklaşmak için geleneklerden taviz verilmesine karşı çıkanlar da bulunmaktayken Ortodoks kilisesi daha ılımlı bir yaklaşım içerisindedir. İleride Kiliselerin birleşmesi kararı çıkarsa Papa’nın rolünün de yeniden tanımlanması, Katoliklerin de ikinci evlilik, boşanma, cemaatin yönetimi gibi konuları yeniden düşünmeleri gerekecektir. Ortodoksluk günümüzde, inanç ve kilise yapılanması konusunda görüş birliği içindeki 15 bağımsız Patrikhane’den oluşmaktaysa da Rus Ortodoks Kilisesi, Yunan Ortodoks Kilisesi ve Türk Ortodoks Kilisesi ile Bartholomeos’un Fener-Rum Patrikhanesi arasında milli yaklaşımlar nedeniyle kısmen ayrılıklar bulunmaktadır.

Katolik ve Ortodoks Hristiyanlık Arasındaki Farklar

Katolik Kilise teşkilatı papa otoritesine dayanırken, Ortodoks Kilisesi özellikle ruhani meclis ile idare edilir.

Katolikler, &#;de Papanın, inanç ile ilgili konularda yanılmazlığını ilan etmişlerse de Ortcdokslar, sadece ekumenik konsilin inanç He ilgili kararlarında Ruhu&#;I-Kudüs&#;ün yanılmazlık bahşettiğine inanırlar.

Katoliklere göre Kutsal Ruh, hem Baba ve hem de Oğul&#;dan çıkarken, Ortodokslar onun, yalnız Baba&#;dan çıktığına inanırlar.

Katolikler &#;de papalık kararıyla Meryem&#;in de İsa gibi günahsız doğduğuna inanırken, Ortodokslar da bu konuda bir görüş birliği yoktur.

Papa&#;nın &#;deki kararıyla Meryem&#;in Göğe Yükselmesi’ne Katolikler inanırken, Ortodokslar bu inanca katılmakla birlikte bir dogma olarak görmezler.

Katolikler, Araf&#;a inanırlar. Ortodokslar için, yalnız cennet ve cehennem vardır.

Yukarıdakiler dışında dini ayinler ve cemaat duası bakımından da iki mezhep arasında farklılıklar bulunmaktadır.

Takdis için Katolikler mayasız, Ortodokslar mayalı ekmek kullanırlar.

Katolik çocuk, Komünyon&#;da yalnız birini alabilirken, Ortodoks hem ekmek hem de şarabı alabilir.

Katoliklerde vaftiz edilecek kimsenin üzerine su dökülür; Ortodokslarda o kimse tamamen suya daldırılarak bu işlem yapılır.

Katolik papazları bekâr kalmaya mecburken, Ortodokslarda papazlar evlenebilmekte yalnız keşişler ve ruhani liderler bekâr kalırlardı.

Katolik Kilisesi boşanmaya izin vermemekte, Ortodoks Kilisesi ise vermektedir.

Batıda ruhban sınıfı sakal bırakmamakta, Doğuda ise bırakmaktadır.

Katolikler İsa’nın doğuşunu 25 Aralık’ta Ortodokslar ise 6 Ocak’ta kutlamaktadır

Kaynakça

Vasiliev, Aleksandr. Bizans İmparatorluğu Tarihi. Çev. Arif Müfid Mansel. Ankara,

Büyük Dinler ve Mezhepler Ansiklopedisi. Akşam Matbaası. İstanbul,

Dinler Tarihi Ansiklopedisi. Gelişim Yayınları, 3 cilt. İstanbul

Dvornik, Francis. Konsiller Tarihi. İznik&#;ten Vatikan&#;a.Çev. Mehmet Aydın. TTK Basımevi. Ankara,

Eroğlu, Ahmet Hikmet. Doğu Batı Kiliselerinin Ayrılış Sebepleri. Dini Araştıralar, Eylül-Aralık c. 2, s.5 ss

Lemerle, Paul. Historie de Byzance. PUF, Paris,

Mending the Great Schism: The Pope Takes a Second Step. Christianity Today, 24(1),

Pocket Dictionary of Church History: Over Terms Clearly and Concisely Defined

Şahin, Süreyya. Doğu-Batı Kiliseleri, Ayrılmaları ve Sebepleri. Marmara Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Dergisi 4. İstanbul,

The Oxford Dictionary of the Christian Church,

Notlar

[1] Yunanca skizma (σχίσμα) &#;bölünme&#; kelimesi batı dillerince de ödünçlenmiş Latince schisma, Fransızca scisme ve İngilizce&#;ye schism olarak geçmiştir. Doğu ve Batı kiliselerinin ayrılması İngilizce ‘En Büyük Bölünme’ anlamında Great Schism veya Doğu-Batı Bölünmesi Anlamında East-West Schism olarak anılmaktadır.

[2] Septuaginta, Tanah&#;ın elde mevcut olan en eski Antik Yunanca çevirisi. 70 anlamına geldiği için LXX şeklinde kısaltılır. Dil analizleri, Tevrat kısmının MÖ 3. yüzyılda, geri kalan kısmın MÖ 2. yüzyılda çevrildiğini göstermektedir.

[3] Aryanizm veya Ariusçuluk, 4. yüzyılda İskenderiye&#;de yaşamış olan Arius&#;un geliştirdiği kuramsal öğretidir. Aryanizmin en tartışmalı tarafı Hristiyanlıktaki baba-oğul ilişkisiyle ilgilidir. Kısaca İsa&#;nın tanrısallığının inkârıdır.

[4] İnanç farklılığından dolayı diğer Hıristiyanlarca dışlanan ve baskı altında tutulan Monofizitler, Müslümanları kurtarıcı olarak görmüştür.

Katolik ve Ortodoksların bin yıllık ayrılığı

İstanbul, tarihteki adıyla Konstantinopolis, kilise geleneğine göre dünya Ortodoksluğunun ruhani merkezi. Fener-Rum Patriği Bartholomeus ise dünya Ortodoksluğunun ruhani lideri olarak görülüyor. Papa’nın Türkiye ziyaretinin temel amacını oluşturan bugünkü ortak deklarasyon işte bu açıdan önem taşıyor.

Katolik ve Ortodoks kiliseleri arasındaki ayrılık bin yıl öncesine dayanıyor. Eski kilise hiyerarşisinde dönemin Konstantinopolis Patriği, Roma Patriğinden sonra ikinci adamdı. Roma’daki Papa ile Konstantinopolis Patriği yüzyıllar boyunca güç ve nüfuz için kıyasıya rekabet halindeydi. Teolojik ve siyasi anlaşmazlıklar yılında Batı Kilisesi ile Doğu Kilisesi arasında ilişkilerin kopması ile sonuçlandı.

16 Haziran ’te Papa’nın temsilcisi, Ayasofya’da tüm Doğu Kilisesi’ni ve Konstantinopolis patriğini aforoz etti. Patrik de Papa’nın temsilcisini. ’teki karşılıklı aforoz ile resmileşen bölünme, yılında Haçlı ordularının dönemin Konstantinopolis’ine girerek Doğu’daki dindaşlarını katletmesiyle düşmanlığa dönüştü. Günler süren kanlı baskında Haçlılar, Bizans İmparatoru’nu gözlerini oyarak öldürdü, kutsal hazineler çalındı, ikonlar tahrip edildi. Kilise birliğinin çökmesi, Osmanlıların Konstantinopolis’i fethetmeleriyle sonuçlanan dağılma sürecinin en önemli nedenlerinden biri olarak görülüyor.

İlk adım ’te atıldı

İki kilise arasında yakınlaşmanın en önemli adımı ise yılında karşılıklı aforoz ilanının geçersiz sayılmasıyla atıldı. Almanya’nın Giessen kentinden tarihçi Rudolf Grulich, son yıllarda yakınlaşma sürecinin somut sonuçlar verdiğini belirterek şunları söylüyor: “Konstantinopolis Patrikhanesiyle Roma arasında son on yıllarda çok fazla sorun yaşanmadı. 60’lı yıllardaki İkinci Vatikan Konseyi’nin hemen ardından karşılıklı aforoz ilanının geri alınmasıyla aslında iki kilisenin yeniden birleştiği düşünülebilir. Ama henüz bunun izlerini görmüyoruz.”

Grulich, yeniden birleşmek istiyorlarsa iki tarafın da tavizlerde bulunması gerektiğini vurguluyor ve Papa 16’ncı Benedikt’in bunu gerçekleştirmek için çok uygun bir kişilik olduğunun altını çiziyor. Grulich, “Sadece 16’ncı Benedikt gibi muhafazakar bir teolog, kilise içinde bile koyu radikal tarzıyla bilinen bir kişi kendi kilisesine böyle birşeyi kabul ettirebilir, Ortodoks kilisesine yakınlaşmak için taviz verebilir.”

Papa’nın birleşmi isteği

Papa 16’ncı Benedikt göreve başladığı andan itibaren Ortodoks kilisesiyle birleşme iradesini açıkça ortaya koydu. Papa’nın Ortodoks kilisesiyle birleşme isteğinde Avrupa kimliği ile ilgili görüşleri de önemli rol oynuyor. Son AB genişlemesinin ardından Bulgaristan ve Romanya’nın 1 Ocak’ta üye olmasıyla 40 milyon Ortodoks daha AB’ye dahil olacak. Tarihçi teolog Rudolf Grulich, Katolikler’in Ortodokslar ile, Protestanlara oranla daha fazla ortak yanları olduğunu belirterek, yıllar süren ayrılığı hemen aşmanın mümkün olmadığını, ancak bölünmenin basit bir eylemle giderilebileceğini belirtiyor.

Grulich’in bu konudaki değerlendirmesi şöyle: “İki ruhani lider birlikte ayin düzenlerse kiliseler arasındaki ayrılığın aşılmış olması gerekir. Ancak iki kilisede de buna karşı sesler olduğu için liderler böyle bir eyleme cesaret edemeyecektir. Bartholomeos sadece tüm Ortodoksların onursal lideri ve Türkiye’de 3 bin üyeli bir cemaati var. Yunanistan’daki Ortodoks Kilisesinde ise birleşmeye karşı çıkan güçlü bir kesim var.”

15 ayrı patrikhane var

Ortodoksluk günümüzde, inanç ve kilise yapılanması konusunda geniş bir görüş birliği içindeki 15 bağımsız Patrikhane’den oluşuyor. Ancak Rus Ortodoks Kilisesi, Yunan Ortodoks Kilisesi ve Türk Ortodoks Kilisesi ile Bartholomeos’un Fener-Rum Patrikhanesi arasında milli yaklaşımlar nedeniyle kısmen ayrılıklar bulunuyor.

Katolik papaz ve kardinaller arasında da Ortodoksluğa yaklaşmak için geleneklerden taviz verilmesine karşı çıkanlar var. Kiliselerin birleşmesi durumunda Katoliklerin ikinci evlilik, boşanma, cemaatin yönetimi gibi konuları yeniden düşünmeleri gerekecek. Bu konularda Ortodoks kilisesi daha liberal bir yaklaşım içinde. Kiliselerin birleşmesi için Papa’nın rolünün de yeniden tanımlanması gerekecek. Kiliseler açısından Papa ile Bartolomeos arasında bugünkü deklarasyon, uzun ve tartışmalı bir dönemi açan tarihi bir başlangıç olarak görülüyor.

nest...

batman iftar saati 2021 viranşehir kaç kilometre seferberlik ne demek namaz nasıl kılınır ve hangi dualar okunur özel jimer anlamlı bayram mesajı maxoak 50.000 mah powerbank cin tırnağı nedir