pınar abay kiminle evli / Tayanç Ayaydın Kimdir? - Magazin Haberleri

Pınar Abay Kiminle Evli

pınar abay kiminle evli

Pınar Abay hakkında merak edilen aslen nereli? evli mi? kaç yaşında? eğitimi gibi soruların cevapları. Kısaca hayatı ve biyografi bilgileri.

Hollanda merkezli ING Bank&#;ın Türkiye Genel Müdürü Pınar Abay yılında Ankara&#;da dünyaya gelmiştir.

Bilkent Üniversitesi Ekonomi Bölümünden mezun olmuş ardından McKinsey & Company&#;de bankacılık sektörü danışmanı olarak ilk iş deneyimini gerçekleştirmiştir. Harvard Business School&#;da MBA derecesi almıştır.

İlk iş deneyiminin ardından aynı şirketin New York ve San Francisco ofislerinde çalışmış, 11 Ekim tarihinde ING Bank Genel müdürü olmuştur. yılı sonunda ise ING Grubu’na Global İcra Kurulu Üyesi olarak atanmıştır, bankadaki görevinden 1 Ocak itibarıyla ayrılacağı belirtilmiştir. Ataması Avrupa Merkez Bankası tarafından onaylanmıştır. İcra Kurulu’ndaki yeni görevi kapsamında Hollanda, Belçika ve Lüksemburg ülkelerinden (Pazar Liderleri Bölgesi) sorumlu olacaktır.

yılında iken henüz 34 yaşında en genç banka genel müdürü olarak tanınan Abay evlidir ve bu evliliğinden bir kızı, birde oğlu vardır.

Baba tarafından aslen Kayseri&#;li olan Pınar Abay İlköğretim eğitimini Çankaya İlkokulunda okumuştur. Lisenin ardından üniversite sınavında olmuş ve Bilkent Üniversitesini burslu olarak kazanmayı başarmıştır.

KimNereli

Mustafa Alabora

Musrafa Alabora, 16 Mart tarihinde İstanbulda Sabahattin Alabora ve Nur Hayat Fatma Pınar'ın oğlu olarak İstanbul Şişli’de doğmuştur. Talat Paşa Ortaokulu'nda okudu, ardından İstanbul Belediye Konservatuarı'ndan mezun oldu.
Halk Oyunları, Ankara Birliği, Şehir Tiyatroları, Kent Oyuncuları, Dormen Tiyatrosu gibi tiyatrolarda pek çok oyunda oynadı. ile yıllarında Halk Oyuncuları'nda oynadıktan sonra, Vasıf Öngören, Halil Ergün ve Erdoğan Akduman'la Ankara Birliği Sahnesi'ni kurdu.

yılında siyasi bir suçtan tutuklanarak 2,5 yıl hapis yattı.

Televizyonlarda pek çok seslendirme yaptı. Müjdat Gezen Sanat Merkezi'nde öğretim üyesi olarak görev yaptı ve tiyatro bölüm başkanlığını sürdürdü.

Musrafa Alabora, yılında ‘Ağrı Dağı Efsanesi' adlı oyunda tanıştığı Betül Arım ile evlenip yılında ayrılmışlardır. Oyuncu Mehmet Ali Alabora (d. 25 Kasım ) adında oğlu vardır.

Musrafa Alabora, yılında Ayşe Nur Bahçekapılı ile evlendi ayrıldı.

- yılları arasında senaryosunu Nuran Devres ve Kubilay Zerener’in yazdığı “Kara Melek” dizisinde Sanem Çelik, Ece Uslu, Mustafa Alabora, Zerrin Arbaş, Ziya Kürküt, Aliye Uzunatağan, Zehra Alptürk, Mehmet Ali Alabora, Kaan Çakır, Görkem Yeltan ile birlikte rol almıştır.

Musrafa Alabora, yılbaşından bu yana Banu Zeytinoğlu ile birlikte İstanbul Şile'deki evinde yaşamaktadır.

Tiyatro :
- Aslolan Hayattır : Macit Koper - İstanbul Şehir Tiyatrosu
- Kral Lear : William Shakespeare - İstanbul Şehir Tiyatrosu
- Tanrı (oyun) : Woody Allen : Özel Tiyatro
Altı Derece Uzak
Asiye Nasıl Kurtulur
Devri Süleyman
Hırçın Kız
Üç Kuruşluk Opera
Bir Garip Oyun

Filmleri :
- Uzun Hikaye (Sinema Filmi)
- Sensiz Yaşayamam (TV Dizisi)
- Kilit (Sinema Filmi)
- Karınca Yuvası (TV Dizisi)
- Bir İhtimal Daha Var (Sinema Filmi)
- Yanık Koza (TV Dizisi)
- Kasırga İnsanları (TV Dizisi)
- Ayın Karanlık Yüzü (Sinema Filmi)
- Peki Olur Şekerim (TV Filmi)
- Deliyle Geçen Gece (TV Filmi)
- Sır Çocukları (Sinema Filmi)
- Koçum Benim (TV Dizisi) (Târık Akan Seslendirmesi)
- Abdülhamit Düşerken (Sinema Filmi)
- Cinlerle Periler (TV Dizisi)
- Kurtuluş (TV Dizisi)
- - Kara Melek (TV Dizisi)
- Azmi (TV Dizisi)
- Savcı (TV Dizisi)
- Uzun İnce Bir Yol (Sinema Filmi) (Tarık Akan Seslendirmesi)
- Karartma Geceleri (Sinema Filmi) (Tarık Akan Seslendirmesi)
- Dehşet Gecesi (Sinema Filmi)
- Uğurlugil Ailesi (TV Dizisi) Anlatıcı
- Kızımın Kanı (Sinema Filmi) Kaya Sensev Seslendirmesi
- Çalıkuşu (TV Dizisi) Kenan Kalav Seslendirmesi
- Perihan Abla (TV Dizisi)
- Kader (Sinema Filmi)
- Gülçiçek (Sinema Filmi)
- Fatmagül'ün Suçu Ne (Sinema Filmi) Aytaç Arman Seslendirmesi
- Cumartesi Cumartesi (Sinema Filmi) Francis Huster Seslendirmesi
- Güneşin Tutulduğu Gün (Sinema Filmi) Bülent Bilgiç Seslendirmesi
- Talihli Amele (Sinema Filmi)
- Bir Günün Hikayesi (Sinema Filmi) Nizamettin Ariç Seslendirmesi
- Sürü (Sinema Filmi) Levent İnanır Seslendirmesi
- Neşeli Günler (Sinema Filmi) Muzaffer Turan Seslendirmesi
- Derdim Dünyadan Büyük (Sinema Filmi) Selçuk Özer Seslendirmesi
- Mağlup Edilemeyenler (Sinema Filmi) Seslendirme
- Hınç (Sinema Filmi) Mehmet Emre Seslendirmesi
- Her Gönülde Bir Aslan Yatar (Sinema Filmi) Mehmet Emre Seslendirmesi
- Üç Ahbap Çavuşlar (Sinema Filmi) Seslendirme
- Teşekkür Ederim Büyükanne (Sinema Filmi) Cem Beyatlı Seslendirmesi
- Soysuzlar (Sinema Filmi) Korhan Abay Seslendirmesi
- Hababam Sınıfı Sınıfta Kaldı (Sinema Filmi) Cengiz Nezir Seslendirme
- Evcilik Oyunu (Sinema Filmi) Seslendirme
- Deli Yusuf (Sinema Filmi) Ajlan Aktuğ Seslendirmesi
- Bizim Aile / Merhaba (Sinema Filmi) Cengiz Nezir Seslendirmesi
- Ah Nerede (Sinema Filmi) Cengiz Nezir Seslendirmesi
- Kartal Yuvası (Sinema Filmi) Coşkun Göğen Seslendirmesi
- Atını Seven Kovboy (Sinema Filmi) Mehmet Aşık Seslendirmesi
- Sahtekar (Sinema Filmi)
- Kopuk (Sinema Filmi)
- Umutsuzlar (Sinema Filmi)
- Balatlı Arif (Sinema Filmi)
- Ölüm Tarlası (Sinema Filmi)

Kaynak:seafoodplus.info

HAPİSHANELERDEKİ TÜM SORUNLAR ÇÖZÜLEBİLİR SORUNLARDIR

Sizlere sunduğumuz bu dosyada HAPİSHANELER İZLEME KURULU üyeleri olan TTB, DİSK, KESK, TİHV, İHD, ÇHD ve TAYAD’a yılında hapishanelerden gelen mektuplardan, yapılan şahsi başvurulardan, avukatları ve aileleri aracılığıyla yapılan başvurulardan ve yazılı–görsel basından elde edilen bilgilerden derlenen hak ihlalleri sıralanmaktadır.

Kuşkusuz bu tablonun hapishanelerdeki gerçek durumu yansıtmadığı ortadadır. Bu rapor sadece belirttiğimiz kurumlara ulaşabilen mektuplardan derlenmiştir. Tutuklu ve hükümlülerin bir kısmının göndermek istediği mektupların hapishane idareleri tarafından engellendiğini unutmamak gerekir. Daha da çok sayıda tutuklu ve hükümlü ise örgütlü olmadıkları için sorunlarını dile getirememektedir.

İktidar sadece devrimcilere, hakkını isteyen halka değil, kendisine karşı olan tüm kesimleri susturmak için hapishaneleri etkin bir şekilde kullanmaktadır. Ergenekon gibi soruşturmalarda tutuklananların durumunu bu temelde ele almak gerekir. Bu kesimler bir dönem savundukları tecrit hapishanelerinde şimdi kendileri bulunmaktadır. İronik bir şekilde F tipi hapishaneler için “ 5 yıldızlı lüks oteller” tanımlaması yapanlar da kapatıldıkları Silivri L tipi hapishanesinde temel sorunlarının tecrit olduğunu dile getirmektedirler. İddialarını doğru kabul edip F tipi hapishaneleri 5 yıldızlı kabul edersek L tipi hapishaneler 7 yıldızlıdır. Bu durum esas olarak tecritin insan üzerindeki etki gücüdür. Asla yabana atılmaması gereken ve temel bir insan hakkı sorunu olarak ele alınması gereken tecrit hapishanelerde daha da öldürücü olmaktadır.

Avrupa ve ABD’de yaklaşık yıldır uygulanmakta olan tecrit bilimsel araştırmalardan elde edilen sonuçlarla daha da bilinçli olarak uygulanmaktadır.

yılında yayınlanan genelge ile kabul edilen SOHBET HAKKI tecriti ortadan kaldırmamakla birlikte tecritin varlığının kabul edilmesi ve tecritte gedik açılması yönüyle önemlidir. Hapishanelerde bulunan tutuklu ve hükümlülerin hiçbir tretman programına bağlı olmaksızın, disiplin kurulu kararlarıyla engellenmeksizin 10’ar kişilik gruplar halinde, günde 2 saat haftada 10 saat bir araya gelmesi şeklinde düzenlenen SOHBET HAKKI uygulanmamaktadır. Adalet Bakanlığının gerekçesi yeterli personel ve yer olmadığıdır. Tutuklu ve hükümlülere saldırmak için, onları bir gecede değişik hapishanelere sürgün etmek için personel bulmakta zorlanmayan Bakanlığın personel yeterli değil gerekçesi inandırıcı değildir. Ayrıca özellikle F tipi hapishanelerin devasa büyüklüğü düşünüldüğünde yeterli yer yok gerekçesi de inandırıcı değildir. Esas olarak Bakanlık bu hakkı uygulamak istememektedir. Kaldı ki kısa sürede olsa uygulanabilen hapishanelerde bu dile getirilen eksikliklerin sorun olmadığı görülmüştür. Aslında böyle bir eksiklik olmadığı, mevcut personelle bu hakkın uygulanabildiği görülmüştür. Sorun Adalet Bakanlığının iradi tercihidir, Bakanlık bu hakkı uygulamak istememektedir.

Ekte sunduğumuz raporun incelenmesinden de anlaşılacağı üzere tutuklu ve hükümlüler üzerinde ağır bir tecrit uygulanmaktadır. Mimari olarak hücrelerle uygulanan tecrit disiplin cezalarıyla artmaktadır. Yasal düzenlemeleri ve pratikteki uygulamaları incelediğimizde görüleceği üzere disiplin cezaları tecriti ağırlaştırmak için kullanılmaktadır. Tutuklu ve hükümlüler aile görüşü yasakları, mektup yasakları, gazete ve kitap yasakları, telefon yasakları, ortak kullanım alanlarına çıkma yasakları, hücre cezalarıyla dış dünyadan soyutlanmaktadır.

Disiplin yasaklarının kullanımı konusunda hapishane idarelerine sonsuz yetki verildiği açıktır. Hapishane idareleri gardiyanların saldırısına direnmeyi bile suç olarak kabul edip disiplin cezalarıyla cezalandırılmaktadır.

Disiplin cezaları tutuklu ve hükümlüleri ıslah etme, teslim alma aracı olarak kullanılmaktadır. Bu nedenle de disiplin cezaları alan hükümlünün şartlı tahliyesi engellenmekte ya da infazı yakılmaktadır.

Hasta tutuklu ve hükümlüler öldürücü temel sorundur. Nerede ise hapishanelerdeki tutuklu ve hükümlülerin sağlık hakkı hiç yoktur. Zaten hapishanelerin fiziki koşulları ve idare uygulamaları–tecrit hastalıklar üretmektedir. Dışarıda sağlıklı olan insanlar hapishanelerde kısa sürede hastalanmaktadır. Ve bu hastalıkların çoğunluğu öldürücü olmaktadır. Ancak hapishanelerdeki sağlık sorunları burada durmamaktadır. Hastalanan tutuklu ve hükümlünün muayene olabilmesi çoğu hapishanede mümkün olamamaktadır. Çünkü hapishanelerde aile hekimliği uygulamasına geçilmiştir ve aile hekimleri hapishanelere haftada iki kez gelmektedir. Yani tutuklu ve hükümlüler aile hekimini beklemek zorundadır. Her nasılsa muayene olmayı başarmış tutuklu ve hükümlünün hastaneye sevk olması gerekiyorsa sorunlar daha da artmaktadır. Sevk için önce doktorun kararı gerekmektedir. Doktor sevk etmeye karar verdiğinde jandarmanın sevk için hazırlık yapması gerekir. Sevk ancak jandarma gerekli görevlendirmeyi yaptığında yapılır. Bu sefer de jandarmanın keyfi arama dayatmaları gündeme gelir. Bu keyfi arama dayatmaları da aşıldığında muayene odasında askerin beklemesi ve doktora müdahale etmesi, muayene esnasında kelepçe çıkartılmaması, hastaneye yatırıldığında yatağa zincirle bağlanma gibi yaşatılanlar tutuklu ve hükümlünün sağlık hakkını tümden ortadan kaldırmaktadır.

Hapishanelerde yaşanan hak ihlallerinin diğer bir önemli olanı işkencedir. Hapishanelerden her geçen gün daha fazla işkence haberleri gelmektedir. Belirtmek gerekir ki siyasi tutuklu ve hükümlüler gördükleri işkenceleri anlatacak örgütlenmelere sahiptir. Adli tutuklu ve hükümlüler ise gördükleri işkenceleri kimseye anlatamamaktadır. Bu nedenle de adli tutuklu ve hükümlülerin gördükleri işkencelerin tespit edilmesi nerede ise mümkün olmamaktadır. Hapishane–gardiyan baskısı işkenceye karşı sessiz kalmaları sonucunu doğurmaktadır. Hapishanelerden gelen bilgiler toplandığında görülmektedir ki işkence her geçen gün artmaktadır.

Toparlamak gerekirse; AKP’nin hapishanelerde yaşanan hak ihlallerini çözmesini beklemek doğru değildir. Zaten bu sorunları AKP’nin politikaları yaratmaktadır. AKP döneminde hapishanelerdeki saldırılar her geçen gün artmakta ve daha öldürücü olmaktadır.

Bu nedenle öncelikli talebimiz AKP hükümetinin bizlerin yani HAPİSHANELER İZLEME KURULU’NUN yetkisini kabul etmesidir. Ülkemizdeki demokrasi mücadelesinin etkin kurumlarının bir araya gelmesi ile oluşan HAPİSHANELER İZLEME KURULU hapishanelerdeki hak ihlallerinin önlenmesi ve sorunların çözümü konusunda iddialıdır. Ancak AKP hükümetinin ve Adalet Bakanlığının bu kurulun yetkilerini tanıması gerekir. AKP Hükümeti ve Adalet Bakanlığı HAPİSHANELER İZLEME KURULU’NUN yetkilerini tanımalı, bu kurulun hapishanelere girebilmesinin önünü açmalıdır. Kurulun kararlarının bağlayıcılığını kabul etmelidir.

HAPİSHANELER İZLEME KURULU

HAPİSHANELER HAK İHLALLERİ
TABLOSU

İşkence ve kötü muamele
Sağlık Hakkı ihlali ve tedavisi yapılmayanlar
Disiplin Cezası ve Görüş yasağı
Sevk uygulamaları ihlali (sürgün ve sevk istemleri reddedilenler dahil)
İletişim, haberleşme ve Anadil uygulamalarından doğan ihlaller
Beslenme, ısınma ve fiziki koşullardan doğan hak ihlalleri
Diğer yaşanan hak ihlalleri
Hapishanende ölümler OLAY BİLDİRİLMİŞTİR.

YAŞAM HAKKI İHLALLERİ


1. Mardin’in Mazıdağı İlçesi’nde bağlı Kertê (Bilge) Köyü’nde 4 Mayıs ’da sekiz akrabasıyla birlikte gerçekleştirdiği katliamla 44 kişiyi öldüren Süleyman Çelebi, 4 Ocak ’de tutulduğu Sincan 1 Nolu F Tipi Hapishanesinde intihar etmiş olarak bulundu.
2. Bilecik M Tipi Kapalı Hapishane’nin müşahede bölümünde 1 Ocak ’de yatağını yakması sonucu çıkan yangında yaralanan ve Eskişehir’de Osmangazi Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi’nde tedavi altına alınan Ömer Aydın (23), 6 Ocak ’de yaşamını yitirdi. 
3. Kırıklar (İzmir) 2 Nolu F Tipi Hapishanesinde kalan Nusret Akmercan, 11 Ocak ’de birlikte kaldığı koğuş arkadaşı Salih Seyhan’ı öldürdü.
4. Isparta E Tipi Hapishanesinde kalan N.Ç.’nin pencere parmaklıklarında asılı bulunduğu 16 Ocak ’de öğrenildi. Gömlek parçalarını birbirine bağlayarak intihar ettiği öne sürüldü.
5. İskenderun (Hatay) M Tipi Hapishanesinde kalan Zakir Karaca’nın, aşırı kilo kaybı nedeniyle kaldırıldığı Çukurova Üniversitesi Balcalı Hastanesi’nin mahkûm koğuşunda yer olmadığı gerekçesiyle hapishanene gönderildiği; şikâyetlerinin geçmemesi nedeniyle 5 Ocak ’de tekrar Balcalı Hastanesi’ne getirilen fakat yine mahkûm koğuşunda yer olmadığı nedeniyle hastaneye kabul edilmeyen Zakir Karaca’nın İskenderun Devlet Hastanesi’nde 6 Ocak ’de yaşamını yitirdiği öğrenildi.
6. Aldığı hapis cezası nedeniyle 25 Eylül ’den beri Maltepe (İstanbul) L Tipi Hapishanesinde kalan ve hapishanende kanser hastalığına yakalanan; yapılan tüm çağrılara rağmen ancak 25 Ocak ’de tahliye edilen Osman Kezlere (50) 31 Ocak ’de yaşamını yitirdi.
7. Samsun E Tipi Hapishanesinde tutuklu bulunan Turgay M. (30) 17 Şubat ’de hapishanenin tuvaletinde asılı halde bulundu.
8. İzmit C Tipi Hapishanesinde tutuklu bulunan Necati Sarı (60) siroz hastalığı nedeniyle 22 Şubat ’de yaşamını yitirdi.
9. İki kez ağırlaştırılmış ömür boyu hapis cezası istemiyle yargılanan Mehmet Baştürk’ün (30), tutuklu bulunduğu Eskişehir H Tipi Hapishanesinde, 27 Şubat ’de tek kişilik koğuşunun pencere demirlerine bağladığı iple kendini astığı öğrenildi.
Zorunlu askerlik hizmetini yaparken firar ettiği gerekçesiyle Kızılcahamam Askerî Hapishanesinde tutuklu bulunan er Gökhan Çitil’in 19 Mart ’de intihar ettiği açıklandı. Çocuklarının intihar ettiğine inanmadıklarını belirten Gökhan Çitil’in ailesi, bileğinde kelepçe izleri ve vücudunun değişik yerlerindeki darp izleri olduğunu savundu.
Adana’da Kürkçüler F Tipi Hapishanesinde tutuklu bulunan Ramazan Kılıç (47), hapishanende 22 Mart ’de geçirdiği kalp krizi sonucu yaşamını yitirdi.
Diyarbakır D Tipi Kapalı Hapishanesinde tutuklu bulunan Ferit Orak’ın 28 Mart ’de kendisini yaktığı iddia edildi. Dicle Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi’nde tedavi altına alınan Ferit Orak’ın durumunun ciddiyetini koruduğu bildirildi.
Düzce B Tipi Kapalı Hapishanesinde kalan A.Y.’nin (17) yaşadığı psikolojik sorunlar nedeniyle, 8 Mayıs ’de intihar ettiği ileri sürüldü. A.Y.’nin intihar etmesi üzerine hapishanendeki mahkûmlar topladıkları eşyaları ateşe verdi.
Elazığ E Tipi Hapishanende tutuklu bulunan A.K.’nin (26) kaldığı koğuşta 11 Mayıs ’de bileklerini kestikten sonra ayakkabı bağıyla kendisini astığı iddia edildi.
Konya’nın Ereğli Belediyesi’ne 25 Mart ’de düzenlenen operasyon sonucu “ihaleye fesat karıştırdığı” iddiasıyla tutuklanan İhale Raportörü İbrahim Ekici’nin (44), Ereğli B Tipi Hapishanesinde kaldığı koğuşta kireç çözücü içerek intihar ettiği, 26 Haziran ’de öğrenildi.
Mersin’in Silifke İlçesi’nde bulunan M Tipi Hapishanesinde “cinayet” suçundan kalan Mustafa Bacaksız’ın 29 Haziran ’de kaldığı koğuşta kendisini astığı öğrenildi.
Kütahya’da 9 Aralık ’da Dumlupınar Üniversitesi’nde bir öğrencinin ölümüyle sonuçlanan olaylar nedeniyle tutuklanarak Sincan (Ankara) F Tipi Hapishane’ne konulan Dumlupınar Üniversitesi öğrencisi Seyfettin Bal’ın 21 Temmuz ’de hapishanende intihar ettiği ileri sürüldü. 27 Temmuz ’de yapılacak olan duruşmada kardeşinin tahliye olmayı beklediğini söyleyen Seyfettin Bal’ın ablası Leyla Bal, kardeşiyle 20 Temmuz ’de yaptığı görüşmede kardeşinin moralinin çok iyi olduğunu, bir sonraki görüşe yeğenlerinin getirilmesi istediğini belirterek kardeşinin intihar ettiğine inanmadığını belirtti.
Gümüşhane E Tipi Hapishanesinde bulunan ve 12 gün önce bedenini ateşe verdiği belirtilen Rahmi Özer (20) isimli siyasi mahkûmun tedavi edildiği Trabzon Devlet Hastanesi’nde yaşamını yitirdiği 2 Ağustos ’de öğrenildi.
Midyat M Tipi Hapishanesinde kalan epilepsi hastası Şeyhmus Yalçın adlı mahkûmun 6 Ağustos ’de koğuşunda beyin kanaması geçirerek yaşamını yitirdiği ileri sürüldü.
Antalya F Tipi Hapishanesinde kaldığı sürede mide ve yumurtalık kanserine yakalanan Gülay Çetin’in (48) hastalığı nedeniyle Temmuz ayında yaşamını yitirdiği 9 Ağustos ’de öğrenildi.
Aydın E Tipi Hapishane’nin kadın koğuşunda kalan Bircan Yanar’ın  (35) 20 Ağustos ’de intihar ettiği iddia edildi.
Delice (Kırıkkale) K Tipi Hapishanesinde “cinayet” suçundan tutuklu bulunan Fatih Düzyurt (19), 4 Eylül ’de ranza demirine bağladığı yatak örtüsüne kendini asarak intihar ettiği iddia edildi.
Kars’ın Sarıkamış İlçesi’ne bağlı Alisofu Köyü’nde 8 Eylül ’de tartıştığı eşi Hayret Çamlı’yı (65) döverek öldüren Mehmet Çamlı (74), tutuklu bulunduğu Selim K-1 Tipi Hapishanesinde 18 Eylül ’de intihar etti.
Zorunlu askerlik hizmetini Türk Silahlı Kuvvetleri’nin (TSK) Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’ndeki kışlasında yapan Uğur Kantar’ın 25 Temmuz ’de “disko” olarak tabir edilen disiplin koğuşunda üç boyunca yemek ve su verilmeden gördüğü işkence ve kötü muamele nedeniyle komaya girerek Ankara’da bulunan Gülhane Askeri Tıp Akademisi’nde tedavi altına alındığı 16 Ağustos ’de öğrenildi. Süren tedaviye rağmen Uğur Kantar’ın beyin fonksiyonlarını yitirdiği ileri sürüldü. 25 Temmuz ’den bu yana beyin fonksiyonlarını yitirmiş bir halde komada olan ve GATA’da (Ankara) tedavi gören Uğur Kantar 12 Ekim ’de yaşamını yitirdi.
Batman M Tipi Hapishanesinde zorunlu askerlik hizmetini yaparken miğfer giymediği gerekçesiyle hakkında verilen 75 günlük hapis cezası nedeniyle kalan Mehmet Sait Platin’in (27) tahliyesine beş gün kala 3 Eylül ’de hapishanede intihar ettiği iddia edildi.
Van’dan İstanbul’a 16 Eylül ’de mahkûm götüren hapishane ring aracında Kayseri’nin Pınarbaşı İlçesi’nin yakınlarında araç seyir halindeyken çıktığı iddia edilen yangın sonucu kapıların kilitli ve mahkûmların ellerinin kelepçeli olması nedeniyle araçta bulunan Abdülsetter Ölmez (35), Sinan Aşka (18), İsmet Evin (33), Akif Karabalı (24) ve Medeni Demir (47) yanarak yaşamını yitirdi.
Bafra (Samsun) T Tipi Hapishanesinde kalan Musa Şengün’ün 19 Eylül ’de kalp spazmı geçirerek yaşamını yitirdiği ileri sürüldü.
İzmit T Tipi Hapishanesinde kalan hükümlü Hasan Özer’in (21) cesedinin iple asılmış halde bulunduğu 6 Ekim ’de öğrenildi. Hapishane yönetimi olayı “intihar” olarak açıklarken tahliye olmasına 40 gün kalan Hasan Özer’in babası, oğlunun telefonla görüştüklerinde kendisini öldürmek istediklerini söylediğini öne sürdü.
İstanbul’da 28 Ağustos ’da düzenlenen operasyon sonucu “yasadışı örgüt üyesi olduğu” iddiasıyla tutuklanan, İşçi Köylü Gazetesi’nin Kartal Bürosu çalışanı Suzan Zengin’in (52) tutuklu yargılandığı süre boyunca yaptığı tahliye başvuruları reddedilmiş ve Suzan Zengin’in rahatsızlığı Bakırköy Kadın Hapishanesinde kaldığı süre boyunca ilerlemişti. İstanbul Ağır Ceza Mahkemesi’nde 14 Haziran ’de görülen duruşmada talebi kabul edilen Suzan Zengin tahliye edilmişti. Suzan Zengin’in sağlık durumu tahliye olduktan sonra da iyileşme göstermemiş ve iki hafta önce açık kalp ameliyatı olmuştu. Ameliyat olduktan sonra yoğun bakımda kalan Suzan Zengin 12 Ekim ’de tedavi gördüğü hastanede yaşamını yitirdi.
Mardin E Tipi Hapishanesinde bulunan Irak vatandaşı A.C.’nin 19 Ekim ’de intihar ettiği iddia edildi. A.C.’nin elleri arkadan bağlı halde bulunduğu ileri sürüldü.
Bahçecik (Trabzon) E Tipi Hapishanesinde hükümlü olarak bulunan ve tahliye edilmesine dört ay kalan Necip Kadıoğlu’nun (37) 4 Kasım ’de kendini çarşafla su borusuna asarak intihar ettiği açıklandı.
Çukurova Üniversitesi Tıp Fakültesi Balcalı Hastanesi’nin hakkında hazırladığı ön raporda “hasta hastalığının son evresinde, hapishane koşullarında yaşamını sürdüremez” dediği Kürkçüler F Tipi Hapishanesinde kalan ve siroz ile tüberküloz hastalığı nedeniyle hastanenin mahkûm odasında tedavi edilen Latif Badur 7 Kasım ’de yaşamını yitirdi.
Yozgat E Tipi Hapishanesinde kalan Özgür Çatar’ın (25), 21 Kasım ’de kaldığı koğuşta intihar ettiği iddia edildi.
Ergenekon Davası’nın Oda TV Soruşturması kapsamında 3 Mart ’den bu yana Silivri 1 Nolu F Tipi Hapishanesinde tutuklu bulunan ve ilk duruşmasına tutuklandıktan 8,5 ay sonra 22 Kasım ’de çıkacak olan MİT mensubu Kaşif Kozinoğlu (56) ağır spora bağlı kalp krizi nedeniyle yaşamını yitirdi.
Ümraniye E Tipi Hapishanesinde kalan ve 18 Kasım ’de “iki gündür kan kustuğu” gerekçesiyle kaldırıldığı hastaneden “durumu acil değil” denilerek hapishanene gönderilen Avni Karabulut’un (74) aynı gece, kan kusarak yaşamını yitirdiği öğrenildi.
Antalya L Tipi Hapishanesinde aynı koğuşta kalan dört mahkûm arasında çıkan kavga sonucu Metin M.’nin (21) kavga ettiği kişilerce önce jiletle yaralanarak, daha sonra eşofman bağcığıyla boğularak öldürüldüğü 7 Aralık ’de öğrenildi.
Erzurum H Tipi Hapishanesinde hükümlü bulunan ve Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün talimatı ile tahliye işlemleri için Adli Tıp Kurumu’na sevk edilen fakat burada raporları çıkmadığı için serbest bırakılmayan kanser hastası Mehmet Aras (60) 18 Aralık ’de yaşamını yitirdi.
Erzurum H Tipi Hapishanesinde tutuklu bulunan Zahir Ersoy’un (23) 25 Aralık ’de intihar ettiği iddia edildi.
39 Siirt E Tipi Hapishanesinde Terörle Mücadele Yasası’ndaki uygulamalar nedeniyle tutuklu bulunan 10 çocuğun 26 Aralık ’de nasıl edindikleri öğrenilemeyen hapları içerek intihar girişiminde bulundukları 28 Aralık ’de öğrenildi. Kaldırıldıkları hastaneden tedavileri tamamlanan çocukların hapishanene gönderildikleri bildirildi.
Afyonkarahisar E Tipi Hapishanesinde tutuklu bulunan Oktay Demir’in hücresinde kendini asarak intihar ettiği iddia edildi. Oktay’ın babası oğlunun ölümünden hemen sonra intihar ettiği yerde çekilen fotoğraflarda ellerinin arkadan bağlanmış olduğunu tespit etti ve şunu sordu; elleri arkadan bağlı birisi nasıl intihar edebilir? Savcılık takipsizlik kararı verdi. 

  Ocak ’de, Isparta E Tipi Hapishanesinde kalan N.Ç.’nin pencere parmaklıklarında asılı bulundu. Gömlek parçalarını birbirine bağlayarak intihar ettiği öne sürülen olayla ilgili soruşturma başlatıldığı öğrenildi.

  6 Ağustos ’de Midyat (Mardin) M Tipi Hapishanesinde kalan epilepsi hastası Şeyhmus Yalçın adlı mahkûmun koğuşunda beyin kanaması geçirerek yaşamını yitirdiği ileri sürüldü.

  2 Ekim de, Sağlık Kurulunun İnfaz Durdurma Raporuna rağmen tahliye edilmeyen 62 yaşındaki Duran Doğan isimli çiftçi, 9 ay kaldığı Metris Hapishanende hayatını kaybetti.

  12 Aralık de,  eşi F.Ö&#;yü (77)  öldürdüğü iddiasıyla tutuklanarak Çanakkale Kapalı Hapishanene konulan Y.Ö (86) hapishanende yaşamını yitirdi. Y.Ö&#;nün kesin ölüm nedeninin belirlenmesi için cenazesinin Bursa Adli Tıp Kurumu&#;na götürüldüğü öğrenildi. .

İŞKENCE

1. Antalya E Tipi Hapishanesinde kalan İbrahim Tüci’yi (22) görmeye giden Avukat Ayçin Turna Güler’in, müvekkilinin ceketini kanlı ve yüzünde de darp izleri görmesi üzerine yaptığı şikâyeti değerlendiren savcılığın, İbrahim Tüci’ye verilen doktor raporunu da dikkate alarak, hapishane yönetimi hakkında soruşturma başlattığı 28 Ocak ’de öğrenildi.
2. Van F Tipi Hapishanesinde kapalı görüşte aileleriyle Kürtçe konuşan Hamdi Kılınç, İskan Aksaç ve Aydın Akış adlı üç mahkûmun “A Takımı” denilen gardiyan ekibi tarafından darp edildiği 4 Şubat ’de öğrenildi.
3. Tekirdağ 2 Nolu F Tipi Hapishanesinden 4 Şubat ’de Kandıra (Kocaeli) F Tipi Hapishane’ne istekleri dışında sevk edilen 11 tutuklu ve hükümlü adına açıklama yapan Ender Bulhaz Aktürk, sevk esnasında ve götürüldükleri hapishanende, gardiyanlar tarafından sürekli darp edildiklerini ve kabul etmedikleri halde “ince arama” uygulamasının yapıldığını ifade etti.
4. Osmaniye T Tipi Hapishanesinde bulunan mahkûmların yazdıkları mektuplardan 13 Şubat ’de edinilen bilgilere göre, gardiyanların sık sık mahkûmların tamamen çıplak kalacak şekilde soyunmalarını istedikleri ve o haldeyken eğilip kalkmalarını dayattıkları öğrenildi. Uygulamayı kabul etmeyen mahkûmların ise dövüldüğü ifade edildi.
5. İHD Hakkâri Şubesi’ne 12 Şubat ’de başvuran dört tutuklu ve hükümlü ailesi, Kalkandere (Rize) L Tipi Hapishanesinde kalan yakınlarının Van’da görülen duruşmalara götürülürken kötü muameleyle karşılaştıklarını açıkladı.
6. Maltepe Çocuk Hapishanesinde kalan 14 çocuğun aralarında Kürtçe konuşmasını gerekçe gösteren gardiyanların ve askerlerin 21 Şubat ’de çocukların kaldığı koğuşu basıp çocukları döverek öldürmekle tehdit ettikleri öğrenildi.
7. Kandıra F Tipi Hapishanesinde kalan Rıza Çatakbaş, Selman Tökü, Hüseyin Tepe’nin revire çıkmak için dilekçe yollamaları üzerine mahkûmların bulunduğu koğuşa giren gardiyanların, mahkûmları zorla dışarı çıkararak “süngerli oda”ya kapattıkları 8 Mart ’de öğrenildi.
8. Tekirdağ 1 Nolu F Tipi Hapishanesinde kalan ve bacağından olduğu ameliyat nedeniyle 25 tane cıvalı tel dikişi bulunan Kemal Ayhan’ın, gardiyanlar tarafından darp edilerek dikişlerinin patlatıldığı 13 Mart ’de öğrenildi.
9. Ergenekon Davası’nın tutuklu sanıklarından İşçi Partisi Genel Başkanı Doğu Perinçek’in avukatı Hasan Basri Özbey 14 Mart ’de yaptığı açıklamada, müvekkilinin bir süre önce sevk edildiği ve henüz tamamlanmayan Silivri 1 Nolu Hapishanesindeki hücreleri lağım suyu bastığını iddia etti. Hasan Basri Özbey, Doğu Perinçek’in yanı sıra beş tutuklunun daha hücrelerinin lağım suyu olduğunu ifade ederek konuyla ilgili olarak hapishane yönetimine dilekçe verdiklerini ancak bunun kabul edilmediğini söyledi.
Van F Tipi Hapishanesinde bulunan oğlu Tuncer Buldu ile birlikte iki mahkûmun kaldığı koğuşa “arama yapılacağı” gerekçesiyle giren gardiyanların, koğuşu dağıttıktan sonra koğuştaki mahkûmları kameraların görmediği bir bölgede dövdüğünü ileri süren Aynur Buldu, 22 Mart ’de İHD Van Şubesi’ne başvurarak hukukî yardım talebinde bulundu.
Tekirdağ 1 Nolu F Tipi Hapishanesinde 22 Mart ’de C numaralı koğuşta kalan iki mahkûmun, gardiyanlar tarafından dövülerek istekleri dışında başka koğuşlara nakledildiği ileri sürüldü.
Kalkandere L Tipi Hapishanesinde bulunan Murat Kıran’ın 4 Nisan gecesi koğuşuna giren gardiyanlar tarafından dövüldüğü iddia edildi. Murat Kıran Trabzon Devlet Hastanesi’ne sevk edilirken, hapishane yönetimi yaptığı açıklamada Murat Kıran’ın diğer mahkûmlarca darp edildiğini öne sürdü.
Ermenek (Karaman) M Tipi Kapalı Hapishanesinde 28 Nisan ’de görüş hakkının engellenmesine itiraz eden Emrah Yayla, Arif Sönmez ve Mehmet Sevik’in gardiyanlar tarafından dövüldükleri sonra ise üç mahkûmun bir gün hücrede tutularak Sincan 1 ve 2 nolu cezaevlerine sevk edildikleri 5 Mayıs ’de öğrenildi.
Tekirdağ 2 Nolu F Tipi Hapishanesinde kalan Haydar Duymaz’ın hapishane müdürü ve gardiyanlar tarafından darp edildiği 12 Haziran ’de öğrenildi.
Karataş (Adana) Kadın Hapishanesinde 15 Haziran ’de Özlem Aydın adlı tutuklunun hastaneye götürülürken “ince arama” adı altında elbiselerinin çıkarılmak istenmesine karşı çıktığı için darp edildiği bildirildi.
Tekirdağ 2 Nolu F Tipi Hapishanesinde kalan Haydar Duymaz, 2 Haziran ’de koğuşuna düzenlenen baskında gardiyanlar tarafından darp edilerek tek kişilik hücreye gönderildi.
Tekirdağ 1 Nolu F Tipi Hapishanesinde kalan Erdinç Akçıl’ın 13 Haziran ’de avukatıyla görüşmeye giderken kendisine dayatılan “ince arama” uygulamasına karşı çıktığı için darp edildiği öğrenildi.
Kandıra 2 Nolu F Tipi Hapishanesinde kalan Hanefi Kuzu’nun yaptığı bir şikâyet başvurusu nedeniyle gardiyanlar tarafından darp edildiği Hanefi Kuzu’nun gönderdiği mektup sonucu 11 Temmuz ’de öğrenildi.
Kepsut (Balıkesir) L Tipi Hapishanesinde tutuklu bulunan Ahmet Demirbaş, gardiyanlar tarafından darp edildiği Ahmet Demirbaş’ın İnsan Hakları Derneği’ne gönderdiği mektup sonucu 28 Temmuz ’de öğrenildi.
Kırıkkale 2 Nolu F Tipi Hapishanesinde KCK/TM Davası’ndan tutuklu bulunan Ahmet Arslan’nın koğuşundan zorla çıkarılarak gardiyanlar tarafından darp edildiği; revir doktorunun “acil servise gönderilmeli” demesine rağmen hastaneye götürülmediği 22 Temmuz ’de Ahmet Arslan’ın durumu ailesine haber vermesiyle öğrenildi.
21, Tekirdağ F Tipi Hapishanesinde kalan Volkan Akkuş, Bülent Kapar ile Ahmet Doğan’ın hücrelerine gelen gardiyanlar tarafından darp edilerek hücrelerinin değiştirildiği 4 Ağustos ’de öğrenildi.
22, Alanya (Antalya) L Tipi Hapishanesinde kalan Gülay Efendioğlu’nun koğuşuna gelen gardiyanlar tarafından darp edildiği 23 Ağustos ’de öğrenildi.
23, Bakırköy Kadın Hapishanesinde kalan ve hastalığının tedavisi için tahliye edilmesi gereken Hediye Aksoy’un tahliye edilmemesini 16 Ağustos ’de protesto eden 22 tutuklu ve hükümlü gardiyanlar tarafından darp edildi.
24, Tekirdağ 2 Nolu F Tipi Hapishanesinde kalan Sinan Köse, Mehmet Samur, Berat Anlı, Yavuz Dursun adlı mahkûmların 15 Temmuz ’de koğuşlarına gelen gardiyanlar tarafından darp edildikleri 21 Ağustos ’de öğrenildi.
25, Bakırköy Kadın Hapishanesinde kalan ve hastalığının tedavisi için tahliye edilmesi gereken görme engelli mahkûm Hediye Aksoy’un muayene için hastaneye götürülürken hapishane ring aracında jandarma erleri tarafından darp edildiği İHD Mersin Şubesi’nin 25 Ağustos ’de yaptığı basın açıklamasıyla öğrenildi.
26, Sincan L Tipi Hapishanesinde kalan Nehar Avcı, Diren Yağan, Didem Ezgi Serap, Müzeyyen Çınar, Eda Dişkaya adlı beş mahkûmun 20 Eylül ’de darp edildikleri ve beş mahkûma bir gün boyunca yemek ve su verilmediği öğrenildi.
27, Bakırköy Kadın Hapishanesinde kalan Yasemin Karadağ’ın geçirdiği beyin kanaması nedeniyle olduğu ameliyatın ardından kontrol amacıyla götürüldüğü hastanede yanında bulunan subayın kendisini yumrukla darp ettiği 3 Ekim ’de öğrenildi.
28, Kandıra 2 Nolu F Tipi Hapishanesinde kalan Kemal Avcı’nın tutulduğu koğuştan hücre cezasının uygulanması için sağlıklı bir biçimde alındığı fakat Kemal Avcı’nın koğuşuna geri döndüğünde darp nedeniyle ayakta duramaz halde olduğu 3 Ekim ’de öğrenildi.
29, Karataş (Adana) Hapishanesinden 9 Eylül ’de Denizli D Tipi Hapishane’ne isteği dışında sevk edilen Özlem Aydın’ın, nakil sırasında ve sonrasında gardiyanlar tarafından darp edildiği 5 Ekim ’de öğrenildi.
30, Tekirdağ 2 Nolu F Tipi Hapishanesinde kalan Kahraman Akacak, Abdullah Ön ve Doğuş Kotak adlı tutukluların koğuşlarına gelen gardiyanlar tarafından darp edildikleri 5 Ekim ’de öğrenildi.
Alanya (Antalya) L Tipi Hapishanesinde kalan Gülay Efendioğlu, 12 Ekim ’de ailesiyle yaptığı görüşmede hücrede birlikte kaldığı Fadime Özkan’ın ve kendisinin gardiyanlar tarafından darp edildiğini bu nedenle vücudunda morluklar oluştuğunu aktardı.
Bafra (Samsun) T Tipi Hapishanesinde kalan 15 tutuklu ve hükümlünün sayım sırasında hapishane müdürü ve gardiyanlar tarafından darp edildiği 16 Ekim ’de öğrenildi.
Kırıkkale F Tipi Hapishanesinde kalan Emrah Yayla’nın, Tutuklu Hükümlü Aileleri Yardımlaşma Derneği’ne (TAYAD) gönderdiği mektup sonucu 21 Temmuz ’de hücresinden zorla çıkarılan Ahmet Aslan’ın “acil müdahale karakolu” olarak tabir edilen kameraların görmediği bölgede gardiyanlar tarafından darp edildiği 18 Ekim ’de öğrenildi.
Tekirdağ F Tipi Hapishanesinde kalan Coşkun Şimşek’in gönderdiği mektup sonucu Özcan Bayram’ın sabah sayımı sırasında gardiyanlar tarafından darp edilerek “süngerli oda”ya konulduğu 18 Ekim ’de öğrenildi.
Bergama (İzmir) M Tipi Hapishanesinde “yasadışı slogan attıkları” suçlamasıyla tutuklu bulunan üç çocuğun hapishane girişinde jandarma erleri tarafından önce zorla üstlerinin soyulduğu sonra da darp edildikleri hapishanenden gönderilen mektup sonucu 31 Ekim ’de öğrenildi.
4 Kasım ’de basın açıklaması yapan İHD İstanbul Şubesi, Tekirdağ F Tipi Hapishanesinde “doğalgaza geçileceği” iddiasıyla kaloriferlerin yakılmadığını; koğuşlara haftada bir gün bir saat süreyle temizlik amacıyla su verildiğini; iki aydır sıcak su verilmediğini ileri sürdü.
Maltepe (İstanbul) Çocuk Hapishanesinde “PKK üyesi oldukları” suçlamasıyla kalan dokuz çocuğun, kendi yaptıkları resimlerin bulunduğu panoya el konulmasını protesto ettikleri için 14 Kasım ’de gardiyanlar ve jandarma erleri tarafından darp edildikleri öğrenildi.
yılının Ocak ayından beridir tutuklu bulunan ve Van’da meydana gelen deprem nedeniyle Kalkandere (Rize) L Tipi Hapishane’ne nakledilen SES Bitlis Şubesi eski Başkanı Sedat Güler’in nakil sırasında yapılmak istenen çıplak arama uygulamasına itiraz ettiği gerekçesiyle darp edildiği 1 Aralık ’de öğrenildi.
Adana F Tipi Hapishanesinden talepleri olmaksızın Antakya E Tipi Hapishanesinde sevk edilen yedi mahkûmun aynı davadan yargılanmalarına rağmen aynı koğuşta kalamadıkları; sevk edildikten sonra bir ay boyunca yedi mahkûma yastık verilmediği; sıcak su kullanımının haftada iki defa 20’şer dakika ile soğuk su kullanımının ise günün belirli saatlerinde sınırlı olarak verilmesi nedeniyle temizlik sorunu yaşandığı mahkûmların gönderdiği mektup sonucu 2 Aralık ’de öğrenildi.
Bolu F Tipi Hapishanesinde kalan Adem Erden adlı mahkûmun, gördüğü işkence ve kötü muamele nedeniyle hapishane müdürü ve psikologunu şikayet edince, hapishane yönetimi tarafından hücresine sokulan bir hükümlü tarafından, önce şikayetinden vazgeçmesi için tehdit edildiği, daha sonra saç derisinden boynuna kadar tüm yüzünün jilet ve bıçakla kesilerek ağır yaralandığı 5 Aralık ’de ileri sürüldü.
“Devrimci Karargâh Örgütü Soruşturması” kapsamında 10 Aralık ’de tutuklanan Türkiye Gerçeği Dergisi yazarı ve Halkların Demokratik Kongresi delegesi Mehmet Güneş’in, 12 Aralık ’de sevk edildiği Tekirdağ 2 Nolu F Tipi Hapishane’nin girişinde “ince arama” adı altında çıplak arama uygulamasına karşı çıktığı için gardiyanlar tarafından darp edildiği ve tek kişilik bir hücreye konulduğu öğrenildi.
“KCK Soruşturması” kapsamında Asrın Hukuk Bürosu’na düzenlenen operasyon sonucu 28 Kasım ’de tutuklanarak Kandıra 2 Nolu F Tipi Hapishane’ne sevk edilen avukatlardan Serkan Akbaş, Mehmet Bayraktar ve Mehmet Nuri Deniz’in “ince arama” adı altında çıplak arama uygulamasına karşı çıktıkları için gardiyanlar tarafından darp edildikleri 19 Aralık ’de öğrenildi.
Dini inançları nedeniyle zorunlu askerlik hizmetini yaptığı Malatya 2. Ordu İstihkâm Alayı Köprücü Taburu Köprücü Yüzücü Bölüğü’nde vicdani reddini açıklayan Muhammed Serdar Delice (28), İstanbul’un Beyoğlu İlçesi’ne bağlı Kasımpaşa Semti’nde 27 Kasım ’de gözaltına alınmış ve “emre itaatsizlik ettiği” gerekçesiyle tutuklanarak Kasımpaşa Askeri Hapishane’ne gönderilmişti. Serdar Delice’nin hapishanende başka nedenlerle tutuklu olan askerler tarafından darp edildiği ve eşyalarının da gasp edildiği 18 Aralık ’de öğrenildi.
Deprem nedeniyle Van M Tipi Hapishanesinden Erzurum H Tipi Hapishane’ne sevk edilen mahkûmların gardiyanlar tarafından darp edildikleri ve gardiyanlara haraç vermeye zorlandıkları 20 Aralık ’de öğrenildi.
İsrail’in Filistin’e yönelik uygulamalarını protesto etmek için Adana’da yılında katıldıkları bir yürüyüş nedeniyle tutuklanan Çukurova Üniversitesi öğrencisi dört kişinin, Kürkçüler F Tipi Hapishanesinden sevk edildikleri Osmaniye T Tipi Hapishane’nin girişinde “ince arama” adı altında çıplak arama uygulamasına karşı çıktığı için gardiyanlar tarafından darp edildikleri ve elbiselerinin zorla çıkarıldığı 20 Aralık ’de öğrenildi.
Hatay E Tipi Hapishanesinde kalan Güler Bilen’in tek kişilik hücrede tutulduğu; kaldığı koşulları anlatmak için bir akrabasına yazdığı faksın sakıncalı bulunarak kendisi hakkında soruşturma açıldığı; bir gardiyan tarafından cinsel tacize uğradığı İHD Adana Şubesi’ne gönderilen mektup sonucu 31 Aralık ’de öğrenildi.
Tekirdağ F Tipi Hapishanesinden Kandıra ve Edirne F Tipi Hapishanelerine sürgün edilen tutsaklar Ali Haydar Ak yönetimindeki gardiyanların saldırısına uğradı. Saldırı sırasında Bektaş Karaman’ın burnu kırıldı.
Tekirdağ F Tipi Hapishanesinde kalmakta olan Ferhat Çalgan kışın kaloriferlerin yakılmaması sonucu yüz felci geçirdi.
Bergama M tipi Hapishanesinde kalan 17 yaşındaki Emine Dayan tek kişilik disiplip hücrelerine kapatıldı. İdarenin gerekçesi diğer adli tutukluların Emine’ye saldırmış olması.
Tekirdağ F Tipi Hapishanesinde DHKP-C davasından tutuklu olarak bulunan Nedim Öztürk’ün kızı Öykü bir açık görüşe üzerinde babasının resmi basılı tişörtle çıktı. Baba Nedim Öztürk de aynı görüşe kızının resmi basılı tişörtle çıktı ve görüş yaptılar. Öykü bir sonraki ay aynı tişörtle görüşe gittiğinde gardiyanlar tarafından içeriye alınmadı. Üzerinde bulunan tişörtün yasak olduğu söylendi.
Tekirdağ F Tipi Hapishanesinde 30 Eylül tarihinde arama bahanesiyle hücrelere saldırılmış. Abdullah Ün, Hamit Kiye, Kahraman Bakacak, Mekan Dilmaç, Kahraman Erdem, Çetin Coşkun, Necati Baysal, Ömer Çapın’a işkence yapılmıştır.
Edirne F Tipi Hapishanesinde, Ağustos ayında, Nihat Özbay hapishaneye ilk girişte onursuz aramayı kabul etmediği için saldırıya uğradı… Saldırıyı şöyle anlattı:
 “Buraya girişte soyunmamı istediler. Kabul etmedim. Davranışlarının keyfi olduğunu belirttim. Bunun üzerine beş gardiyan birden saldırdı. Bir tanesi özellikle kafamı birkaç defa yere vurdu ve ayaklarıyla dizleriyle kafama vurdu. (…)
Edirne F Tipi Hapishanesinde, 24 Ağustos tarihinde ise keyfi aramaya karşı çıktığı için Bekir Şimşek saldırıya uğradı. gardiyan aynı hücrede bulunan Rıza Çıtakbaş ve Serdar Aydemir’e de kol demiri, yumruk ve tekmelerle vurdular. Bekir Şimşek’in bu saldırı sonucu kafası yarıldı, kanadı… Yarık izi halen duruyor… Sol kolunda morarma – çizikler oluşmuştur… Sırt bölgesinde ezilme – çizilme – morarma oluştu. Yine göğüs bölgesinde darbeden kaynaklı morarma oluşmuştur. Bunlar revir doktoru tarafından da kayıt altına alınmıştır…
ağustos ayında, Edirne F Tipi Hapishanesinde, 34 no’lu hücrede bulunan Canip Tarhan, Edip Tarhan ve Fırat Geleş’e saldırdılar, işkence yaptılar…
Edirne F Tipi Hapishanesinde, 14 Eylül tarihinde bir 2. Müdür, iki başgardiyan ve 15 – 20 gardiyan, provokatif bir biçimde arama yapmak istemişler ve tutsaklara saldırmışlardır. Saldırıyı başlatan 55 yaşlarındaki kır saçlı ve kısa boylu başgardiyandır. Tutsakları zorla yere yatırıp yüz ve kafalarına tekme atmışlar. Yapılan işkencenin sonucu; Edip Tarhan’ın burnunun üzerinde yarık, sol ayağında eziklik ve kolunda sıyrıklar oluşmuştur. Fırat Geleş’in de kolunda sıyrık ve dudağının üs kısmında kanama oluşmuş. Bu işkence izleri doktor tarafından da (revir doktoru) kayıt altına alınmıştır.
Kocaeli, Kandıra 2 seafoodplus.info F Tipi hapishanesinde, 23 Eylül de epilepsi hastası olan Kemal Avcı süngerli odada, elleri ve ayakları kelepçeliyken işkence görmüştür. İşkence yapan 20 gardiyana direnen Kemal Avcı’ya gardiyanlar “Nasıl yendik ama” demişlerdir. İşkence sonucu Kemal Avcı’da şu yaralanmalar meydana gelmiştir:


• Sol kol dirsek altında morarma
• Sol bilekte morarma düzeyinde kelepçe izleri
• Sol kol omuz altında morarma
• Sol dirsekte 2 cm’lik çizik
• Sağ kol dirsekte çizik
• Sağ bilekte morarma düzeyinde kelepçe izi
• Her iki ayak bileğinde de morarma, çizik düzeyinde kelepçe izleri
• Burun üzerinde 2 cm’lik çizik
• Sol şakaklarda darp izleri, morartı ve şişlik var.
• Sağ yanakta 2 cm’lik morarma
• Sağ kulak arkasında 5 cm’lik çizik, darp izi
• Sağ göğüste darp izi ve yara
• Sağ el parmaklarında yaralar var. Bu yaraların iltihaplanması sonucu şişlikler oluştu.
Ağız içinde yaralar var ve dişi kırıldı.

Tekirdağ F Tipi Hapishanesinde, tarihinde akşam saat: ’da Fırat Selçuk Taşkara ve Sergen ve Umut hücrede gardiyanların saldırısına uğradılar. 
Edirne F Tipi Hapishanesinde Eylül ayında, Tarık Akbaba, hastaneye ikinci gidişinde Yusuf Aslan ve Özgür Yiğittaş’la karşılaşmış. Onlarla sohbet etmeye başlamış. Rütbeli asker sohbetlerini engellemek için etraflarında bekleyen askerleri saldırtmış, insanların gözleri önünde işkenceler eşliğinde, merdivenlerden yuvarlarcasına, yaka paça tekrar ring aracına götürülmüşler. Doktor karşısına çıkartılmadan gerisin geriye hapishaneye geri getirilmişler.

Bu saldırıda Tarık Akbaba’nın sağ bileğine kelepçe oturduğu için bileğinin derisi soyulmuş. Sol gözaltında çizikler, tırnak izleri ve hafif morartı, sol dudağımın üzerinde yine çizikler meydana gelmiş.
Aynı şekilde diğerlerinde de çeşitli yara – bere meydana gelmiş. Hastaneye belli rahatsızlıklarımızın tedavisi için gittikleri halde doktor karşısına çıkarılmadan işkenceye uğrayıp geri getirilmişler. Yapılan saldırı ve işkencelerden sonra hapishane revir bölümünde yara-bereleri kayıt altına aldırmışlar.
Tekirdağ 2 seafoodplus.info F Tipi Hapishanesinde,15 Aralık günü A no’lu hücrede kalan Gülnaz, Kadri ve Osman isimli PKK davasından tutuklulara yönelik fiziki saldırı düzenlendi. Gardiyanların provokatif bir şekilde “ne bakıyorsun” diyerek kabadayılık yapar gibi başlattığı saldırıda tutsaklar darp edildi. Bu noktada Gülnaz’ın görme engelli olduğunu ayrıca belirtmek gerekir. Ona da aynı saldırı yapıldı.

Şiddet; uygulayan ve maruz kalan; Şiddet ile ilintili olan saldırganlık ise hâkim olmak, yenmek, yönetmek amacı ile güçlü, etkili bir hareket, fiil, işlem; bir işi bozma, engelleme, boşa çıkarmaya karşı düşmanca, yaralayıcı, hırpalayıcı ve tahrip edici (yıkıcı ve yok edici) amaç taşıyan bir davranıştır. Bundan ziyade şiddet bedenin beton yığınlarının arasına kapatılmasıdır. Şiddetin en sistematik ve mikro hali olan kurumların başında gelen hapishaneler gelmektedir. Kendi içine kapalı olup içine kapatılan bedenlere özel olarak uygulanan uygulamalar açısından toplumun şiddet merkezidir. Kapatılan beden hakkında hakkın da öncesinde ve sonrasında toplanan bilgiyle özel uygulamaya giren beden ilk iş olarak kimliksizleştirilmeden başlayarak yaşamının derinliklerine kadar inilerek güçsüz bir şekilde bırakılmasıdır.

İŞTE KÖTÜ MUAMELE VE İŞKENCE BAŞVURULARINDAN BAZI ÖRNEKLER.

*20 Kasım günü Aydın şubemize başvuran İ. Y 20 Kasım pazar günü kardeşim V. Y.ın gardiyanların telefon açması ile Edirne F Tipi Kapalı hapishanenden İzmir Kırıklar 2 nolu koğuşa nakledildiği haberini aldık salı günü açık görüş olduğunu söylediler bende salı günü kardeşimi ziyarete gittim sebepsiz yere Edirne’den geldiğini koğuşta yalnız olduğunu bana söyledi daha sonra her salı günü de kapalı görüş olduğunu öğrendim 06 12 tarihinde tekrar kardeşimi ziyarete gittiğimde kendisine 4 adet çorap götürdüm, görüşmeye gelen herkesten eşyaları teslim aldılar fakat bana yasak dediler, bende tamam dedim kardeşimi ilk gördüğümde şaşırdım gözleri morarmış, yüzü şişmiş ve çizilmiş  tırnak izleri vardı kendisine ne olduğunu sorduğumda gardiyanların kendisini dövdüğünü ve ölümle tehdit ettiklerini söyledi daha sonra sol kolunu açarak bana gösterdi tamamen şişmiş ve morarmıştı sağ kolunu ise hareket ettiremediğini söyledi. Kendisini 23 Kasım çarşamba günü gardiyanların dövdüğünü ve iki haftadır bu şekilde olduğunu hastaneye ve revire götürülmediğini ve dilekçesinin kabul edilmediğini daha önce de gardiyanlar burada mahkumları dövdüklerini hatta öldürdüklerini ve olayı da merdivenden düşüp öldükleri konusunda bey anladıklarını belirtti kendisinindi böyle bir vaka ile öleceğini belirttikleri konusunda ölümle tehdit etmişlerdir. (İHD AYDIN ŞUBE)


* tarihinde derneğimize başvuruda bulunan Gülistan Şahinin aktarımına göre Karataş Kadın Hapishanesinde hükümlü bulunan kız kardeşi Meral şahin ile yapmış olduğu görüşmede kendisine anlatımında, idarenin baskı ve keyfi uğrulamaları had safhada olduğunu sık sık üst aramaları yapıldığını erkek gardiyanların yeni gelen kadın mahkûmların soyularak onur kırıcı aramalar dayatıldığını ve kabul etmedikleri için iki kadın tutuklunun elbiseleri yırtılarak darp edilip hücreye atıldığını, görüşe gelen ziyaretçilere baskı uygulandığını belirtti. (İHD ADANA ŞUBE)

* tarihinde Önder Alçiçeğin yapmış olduğu başvuruda, kardeşi Sedat Alçiçeğin Diyarbakır D tipi hapishanesinden Rize Kalkandere L tipi hapishanesine götürüldüğünü ve hapishaneye ilk kabulde arkadaşları ile birlikte çırıl çıplak soyularak arama yapmalarına karşı çıktıkları için ağır sözlü hakarete uğradıklarını ve darp edildiklerini, telefon haklarını kullanırken hakarete uğradıklarını ve rahatsız edildiklerini, başlarındaki berelerin çıkarmalarını, ellerini ceplerine koymamaları için sert bir şekilde uyarıldıklarını bu uygulamaya karşı çıkanlar darp edilmiş olduğunu belirten başvurudur. (İHD ADANA ŞUBE)

*01 Ocak günü derneğimize gelerek başvuruda bulunan Serhan İpek, 29 Aralık günü aile ziyaretinden sonra Tekirdağ 2 No’lu Hapishanesinde bulunan Murat İpek’in darp edildiğini, Murat İpek’ten bunu kendisiyle yaptığı telefon görüşmesi sırasında öğrendiğini belirtti. (İHD İSTANBUL ŞUBE)

*1 Ocak günü derneğimize gelerek; Tekirdağ 1 No’lu Hapishanende bulunan kardeşi Cesim Yıldırım ve beş arkadaşıyla birlikte, hapishane görevlileri tarafından (yağmur yağdığı ve yerler ıslandığı için zemine serdikleri gazete kâğıdı yüzünden) saldırıya uğradıklarını belirtti. Nedim Yıldırım,  “Kardeşimi süngerli odaya koymuşlar ve ardından odasını buna bağlı olarak da görüş gününü değiştirmişler. Kardeşim ağır kalp hastasıdır, kardeşimin hayatı tehlikededir” dedi. (İHD İSTANBUL ŞUBE)

*1 Ocak günü derneğimize başvuruda bulunan Sultan Sayın, Tekirdağ 2 No’lu F Tipinde bulunan kardeşi Bilal Basutçu’nun ‘Avukatlarım ve siz çok sık açık görüşe gelmeyin, her görüş sonrası, özellikle açık görüşten sonra arama bahanesiyle rutin olarak dövülüyoruz’ dediğini belirtti.6 Ocak günü derneğimize ulaşan Bülent Aktaş, Nüsret Tebiş, Barış Özgür Çağlar’ın ortak mektubunda hapishane ikinci müdürlerinden Haydar Ali Ak nezaretinde odaların basıldığını, saldırıların yapıldığını belirttiler. Aktaş, Tebiş ve Çağlar: “Fiziki olarak saldırıya uğrayan arkadaşlarımızın isimleri; Serhan Eskin, Bilal Aydın, Erkan Bulut, Erhan Özel, Cengiz Çelik, Resul Çetin, Ramazan Akan, Bülent Aktaş, Ali Baran Çimen, Tahsin Barutçu, Kutsal Yazar. Bunlar gibi onlarca arkadaşımız var; biz sadece hastanelik olanların adını verdik” dediler. Sürecin mahkumların katline doğru gideceğini belirten Aktaş, Tebiş ve Çağlar her gün provokasyonlarla karşı karşıya kaldıklarını ifade ettiler. (İHD İSTANBUL ŞUBE)

*8 Şubat günü, İstanbul Ağır Ceza Mahkemesi&#;nde 3&#;ü tutuklu 7 sanığın yargılandığı El Kaide davası için Kandıra F Tipi Hapishanesinden ring aracıyla Beşiktaş&#;taki İstanbul Adliyesi&#;ne getirilen tutuklu sanıklardan Mehmet Ali Tırak, duruşma için beklemek üzere nezarethaneye alındı. Tırak, bir süre sonra yeniden hapishane aracına geri konuldu. Tırak&#;ın yakınları, Ali Tırak&#;a bir jandarma uzman çavuş tarafından kötü muamele yapıldığını, elleri kelepçeliyken dövüldüğünü iddia etti. (İHD İSTANBUL ŞUBE)

*7 Mart günü derneğimize gelerek başvuruda bulunan Huriye Demirtaş, oğlu Emrah Demirtaş’ın () kaldığı Ümraniye E Tipi Hapishanende yastığı yüzüne bastırarak kaldığı hücrede kendini yaktığının söylendiğini ifade etti. Demirtaş, oğlunun bedeninin % 40’ının yanık olduğunu, burnunun ve kulağının erimiş olduğunu, ciğerlerinin dumandan tahrip olduğunu, kürek kemiklerinin üstü ve omuzların altının ve gerdan kısmının yandığını belirtti. Demirtaş, oğlunun kendisini yaktığına inanmadığını, doktorun da ‘’oğlunuz kendini yaksaydı elleri de yanardı’’ dediğini ifade etti. 42 gün yoğun bakımda, 20 gün serviste kalan Emrah Demirtaş’ın da kendini yakmadığını, en son hatırladığının bir gardiyan olduğunu ve ondan şüphelendiğini dile getirdiğini belirtti. (İHD İSTANBUL ŞUBE)

*9 Nisan günü derneğimize gelerek başvuruda bulunan Mehmet Burhan Gökgüz, Bakırköy Hapishanesinde kalan kızı Evin Gökgüz () ve iki koğuş arkadaşının kaldıkları koğuşta (22 kişi ) hapishane görevlileri tarafından psikolojik baskı gördüklerini ifade etti. Gökgüz, “Hapishane görevlileri, kendilerinden önce o koğuşta kalanların ruh çağırdığını ve o ruhun gitmediğini söyleyerek imam getirip koğuşu okutmuşlar. Bu durum yaşları 18 altında olan çocukların psikolojisini bozmuştur. Ayrıca hapishane psikologu bu durumu çözmek yerine, onlara kendisini ilgilendirmeyen (Molotofu nasıl attınız?) sorular yöneltmiş” dedi. (İHD İSTANBUL ŞUBE)

*19 Temmuz günü, derneğimize gelerek başvuruda bulunan Pınar Banur Bilgiç, Kandıra 1 No’lu F Tipi Hapishanesinde kalan Ayhan Duyku’nun Haziran ayı başından beri süngerli odaya götürülerek baskı ve işkence gördüğünü, bazı gardiyanların kendisini intihara teşvik ettiklerini, yumurtalıklarında ciddi sorun olmasına rağmen tedavi koşullarının sağlanmadığını ifade etti. (İHD İSTANBUL ŞUBE)

*26 Temmuz günü, derneğimize gelerek başvuruda bulunan Vinod Khan, Bakırköy Hapishanesinde bulunan Er. Linda Fernandez Zambrama’nın hapishanende çay demlemekteyken 6 aylık bebeğinin üzerine kaynar su döküldüğünü, bebeği hapishane doktoruna götürdüklerinde, doktorun kendisine bunu kasıtlı yaptığını ima edip çok kötü davrandığını ifade etti. Hapishanende sürekli işkence ve şiddete maruz kaldığını, ölümle tehdit edildiğini, yumurtalıklarında sorun olduğundan özellikle o bölgesine şiddet uygulandığını ifade etti. (İHD İSTANBUL ŞUBE)

*28 Temmuz günü, Kepsut Balıkesir L Tipi Hapishanesinde tutuklu bulunan Ahmet Demirbaş’ın, gardiyanlar tarafından darp edildiği İnsan Hakları Derneği’ne gönderdiği mektup sonucu öğrenildi. (İHD İZMİR ŞUBE)

*31 Temmuz günü derneğimize gelerek yapmış olduğu başvuruda Cihan Açış, Kırıkkale F Tipi Hapishanesinde kalan kardeşi Aram Akyüz’ün, üç arkadaşıyla birlikte kamerasız bölgede darp edildiğini, tepki gösterdiklerinde işkenceye maruz kaldıklarını, yakınlarını telefonla araması gereken günlerde telefonun çalındığını ve görüşmenin gerçekleşmediğini görüş sırasında dayısının oğluna anlattığını ifade etti. (İHD İSTANBUL ŞUBE)

* tarihinde şubemize Nezahat Kuzu aracılığıyla Kandıra 2 Nolu F Tipi Hapishanenden mektupla başvuran Hanefi Kuzu, şu beyanlarda bulundu: “Kaç kez oluyor size mektup yazıyorum ama faşizan iktidar AKP politikalarından dolayı her seferinde gerekçeler göstererek idari kurulu tarafından el konuluyor. Bulunduğum Kandıra 2 Nolu F Tipi hapishanende keyfi uygulamaların haddi hesabı olmayan uygulamalarla karşı karşıya ve yaşamaktayım. Yaklaşık 4 ay önce dış kantine bakan ilgili gardiyan benden habersiz ve bilgim olmadan adli bir hükümlünün kolisini hesabımdan yolluyorlar. Ne tesadüf ki o sırada da iç hukuk yolları tükenmiş ve evraklarımı AHİM’e göndermesi için avukatıma yolladım. Bu AHİM’e gitmemeye dönük bir engellemeydi. Bunun üzerine bende ilgililer hakkında suç duyurusunda bulundum. İlgili Cumhuriyet Savcısı sözlü olarak dilekçemi işleme koymayarak yolsuzluk denilen girişime göz yumması üzerine bende dilekçeyi infaz hâkimliğine yolladım. tarihinde saat civarında hapishane müdürüyle görüşme talebi olmaksızın odamdan zorla alınarak hapishane idaresi tarafından tutuklu ve hükümlülerin görüştüğü odaya götürüldüm. Sorgusuz ve sualsiz hakaret, tehdit ve şantaj yapmaya başladılar. Dilekçemi geri çekmeyeceğimi söylediğimde işkence timi olarak bilinen kişiler beni kameraların olduğu yerde işkence uyguladılar. Bu konu için Adalet bakanını göreve çağırıyorum, bu görüntüleri bir heyet denetlesin istiyorum. Yukarıda belirttiğim bu husus hapishane 2. müdürü olan Servet isimli kişi tarafından yapıldı. Benim 4 Nisan da doktorla randevum olmasına rağmen bana doktorun izne ayrıldığını söylediler. Yapılan işkenceler yetmezmiş gibi bana 1 kapalı görüşten men için disiplin soruşturması açıldı. Bulunduğum bu hapishanende keyfi uygulamalar ve işkencelere tabii tutuluyorum. Yaklaşık 1 ay önce İHD’ye faks ve mektup gönderdim. Uyduruk uygulamalar gerekçe göstererek mektup ve fakslarıma el koydular. Faşist AKP’nin politikalarını kamufle etmeye çalışıyorlar. En son 15 gün önce Günlük Gazetesinde bulunan Hüseyin Akyol’a yazdığım bir mektup aynı sebeplerden dolayı el konuldu. Bu idarenin mektuplara el koyması temel nedeni “kirli çamaşırlarını gizlemeye” dönüktür. Bu faşizan uygulamaların altında imzası olan kurum 1. müdürü Mehmet Kara Kaya, Sosyolog Özlem Altın, Psikolog Deniz Enül, bu kişilerin talimatları doğrultusunda işkenceler uygulanmıştır. Hükümetin sözde Türkiye’de işkenceye sıfır tolerans dediği gerçek dışı olduğunu Başbakan Erdoğan buradaki kameralara baksın ve görsün. İşkencenin nasıl sistemli olduğunu göreceklerdir. Bu durumu sizlerle paylaşmak ve kamuoyuna duyurmak istedim.” (İHD DİYARBAKIR ŞUBE)

* tarihinde şubemize başvuran Menduha Oğurlu, şu beyanlarda bulundu: “Oğlum Şeyhmus Oğurlu, Diyarbakır E Tipi Kapalı Hapishanende 8 yıldır hükümlü olarak yatmaktadır. Bir aydan beridir oğlumla görüşemiyorum ve görüşmeyi yasaklamışlar. Nedenini bilmiyorum. Hapishanendeki arkadaşları ailelerine haber vermiş, ailelerde bana haber verdi. Oğlumun 1 haftadır hücreye konduğunu, yemek verilmediğini, işkence yapıldığını söylediler. Hapishanene gidiyorum oğlumu göstermiyorlar. Bana her türlü görüşün yasak olduğunu söylediler. Jandarmalar beni kovdu ve hakaretler yaptılar. Hacı diye bir gardiyana sordum “senin oğlun hücrede sesini çıkarma” dedi. Oğlumun hayatından endişe ediyorum. Oğlumdan sağlıklı bir haber alamıyorum. Oğlumla görüşmek istiyorum. Bu konuda sizden hukuki yardım talep ediyorum. ” (İHD DİYARBAKIR ŞUBE)

* tarihinde Alanya L Tipi Kapalı Hapishanesinden şubemize mektupla başvuran Nuri Akbulut şu beyanlarda bulundu: “Bilindiği gibi ben, arkadaşlarım Sıdık Biçer ve Mesil Demiralp ani bir sevkle Midyat M Tipi Hapishanenden tarihinde Alanya L Tipi Hapishanene getirildik. Ailem Nusaybin’de ikamet etmektedir. Aileden binlerce kilometre uzaklaştık. Diğer arkadaşlarımda öyledir. Aile görüş hakkımızı fiili olarak ortadan kalmış durumdadır. Bu sevkin hangi amaçla yapıldığını anlaşılmamaktadır. Ailelerimiz mağduriyet içindedirler. Bayan arkadaşlarımız olan Mesil Demiralp tek başıma kalmaktadır. Bu ceza evinde kadın tutuklu olarak tek başımadır. 46 gündür ben ve Sıdık Biçer arkadaş çok ağır bir tecrit durumunu yaşıyoruz. Yan yana gelemiyoruz, temas kuramıyoruz. Dar bir oda da günün 23 saati kapımız kapalı tutuluyor. Günde bir saat havalandırmaya yalnız başına çıkartılıyoruz. Bunun yanında askeri sayım gibi daha birçok kural ve kaide askeri hapishaneni andıran uygulamalar yaşanmaktadır. 16 yıldır hapishanendeyim. Şu an mahpusluğum bir zumla dönüşmüş durumdadır. Hukukta öç almak, intikamcı yaklaşmak olmamalıdır. Midyat hapishanenden buraya sevk durumu, şu an yaşadığım şartlar bizden öç almak ve intikamcı yaklaşmak anlamına gelir. Buda insani ve hukuki değildir. Bundan dolayı ben ve Sıdık Biçer arkadaş tarihinden itibaren sürekli belli olmayan açlık grevine girmiş bulunuyoruz. Sizden duyarlılık bekliyor ve gereken duyarlılığı göstereceğine inanıyoruz.” (İHD DİYARBAKIR ŞUBE)

* tarihinde şubemize başvuran Adem Bayrak, şu beyanlarda bulundu: “Oğlum Atalay Bayrak, Rize Kalkandere Hapishanene nakil edildiğinden beri sürekli baskı tehdit ve şiddet görüyor. Adalet Bakanlığına ve bazı kurumlara bu sorunların giderilmesi için resmi girişimlerde bulundum. Bunları yaptıktan sonra hapishanendeki baskılar ve şiddet daha da arttı. Yapılan baskıların sebebi onlardan neden şikâyetçi olduğu öne sürülüyor. Ayrıca gardiyanların dışında tanınmayan şahıslar devreye sokuluyor. Biz ailesi olarak yaşamına yönelik risklerin olabileceği endişesini taşıyoruz. Oğlumun Rize hapishanende kalması cezasını orda tamamlaması çok büyük bir problem olacaktır. Biz sorunların giderilmesi için resmi girişimlerde bulundukça, devamında farklı baskılar devreye giriyor. Bu nedenle oğlumun Güneydoğuda bir hapishanene nakil etmesini talep ediyoruz. Bu konuda kurumunuzdan destek bekliyoruz.” (İHD DİYARBAKIR ŞUBE)

*Kemal Dal tarihinde mektubunda, tarihinde benim ile birlikte Hasan Abiç, Ali Emre Ecer, Seçkin Savaş, Abdullah Aslan, Murat Demir, Gökhan Selbik, Lokman Marol ve Ümit Gündoğdu tutuklanarak Kırıklar 2 Nolu F Tipi Cezaevi getirildik. Bize onuru hiçe sayan muameleler yapıldı. Üst aramasında tüm üstümüzdeki giyeceklerimizi çıkartılar. Kilot katına kaldık bu da yetmedi bu halimizle elektronik cihazla bacak aralarımız arandı. Aramayı cezaevi personelleri gözü önünde Jandarma yaptı. İHD den destek istiyoruz. Bu konuda girişimlerde bulunulmasını istiyoruz. (İHD İZMİR ŞUBE)

*Rıfat KARACAN tarihinde yazılı başvurusunda Kardeşim Orhan Karaca tarihinde siyasi olarak tutuklandı. Sekiz yıldır cezaevinde yatmaktadır. Önce Diyarbakır, Erzurum ve oradan da Manisa getirildi. Kardeşim Orhan iki arkadaşı ile aynı koğuştalar. Arkadaşları Murat Kaban ve Yusuf Çınardır. Yusuf Çınar Kardeşimden önce Manisa Cezaevine getirilmiş ve adli mahkûmlara linç ettirilmiştir. Bu yüzden de aklı dengesini kaybetmiştir. Öbür arkadaşı Murat Kaban astım hastasıdır. Hapishane idaresi siz üçünüz siyasi konumunuzdan vazgeçip adliler gibi yaşamalısınız. Biz devletiz. Biz ne desek o olur. Bulunduğumuz hücreye duman veriyorlar. Sularına boya katıyorlar. Kardeşimin bu olumsuz cezaevi koşullarına karşı verdiği dilekçeler dikkate alınmıyor. Devamlı onları tehdit ediyorlar. Küfür ve hakaret ediyorlar. Disiplin cezası olarak mektup ve telefon görüşmelerini yasaklıyorlar. Diye ifade ettiler ve derneğimizden ilgili merciler nezdinde konu ile ilgili yazışmalar yapılmasını talep ettiler. (İHD İZMİR ŞUBE)

*Yusuf Candemir Kırıklar 2 Nolu F Tipi Hapishanenden tarihinde Derneğimize mektupla yaptığı başvuruda yaşadıklarını; “ Aylık oda araması esnasında jandarma ve hapishane personeli birlikte geldiler. Odada tek başına kalıyordum. Jandarma sorumlusu asker yanıma geldi ve bana- sen teröristmişsin- diye sordu. Ben kendisine karşı gelince tekrardan bana hitaben – sen hem teröristsin hem de çocuksun- dedi. Benimle bu şekilde konuşmaya devam edeceklerse arama yapmalarına izin vermeyeceğimi söyledim. Bunun üzerine boğazımdan tutarak sıkmaya başladı. Uzun bir süre nefessiz kaldım ve kendimden geçtim. Bu halimi görünce beni bıraktı ve yatağıma itti. Baygın ir vaziyette bir süre yatağımda kaldım. Bu esnada arama devam ediyordu. Odada bulunan toplu iğnelere elkoydular. Ben bu topluiğneleri kantinden kendi paramla almıştım. Bunu kendilerine söyleyince hapishane personeli bana – asker ne isterse onu yapar- dedi. Arama bitti ve çıkıp gittiler. 10 dakika sonra jandarma sorumlusu olan asker geri geldi ve mazgalı açarak –çocuk gel al bunları-dedi. Daha sonra beni itti ve küfürler etmeye başladı. Bende kendisine karşı çıktım. Bunun üzerine personeller, başgardiyan ve müdürlerde odaya geldi. Personel sorumlusu olan başgardiyan boğazımda bulunan atkıyı sıkarak – bak Mehmet Kılınç’ı öldürdüğümüz gibi senide öldürürüz ve öldürürüm- diyerek beni tehdit etti.” şeklinde ifade etmiş ve Derneğimizden yardım talebinde bulunmuştur. (İHD İZMİR ŞUBE)

*Abdulhamit DAYAN 04 / 01/ başvurusunda Kızım Emine DAYAN tarihinde tutuklanarak Bergama Hapishanene götürülmüştür. Kızımla tutuklandıktan yaklaşık 10 gün sonra açık görüşüne gittik. Bize adli tutukluların arasında tutulduğunu, siyasi koğuşa geçmek için dilekçe verdiğini, dilekçesinin idare tarafından kabul edilmediğini söyledi. Adli tutukluların TV bir polisin yaralanması haberi üzerine, “onlar polisimize saldırıyor bizde onlara saldıralım” dediklerini duyduğunu ve o sırada arkasından kafasına vurulduğu ve bu sırada darp edildiği o sırada bağırıyor ve sonra bayılıyor. Aynı zamanda hakaretlere maruz bırakıldığını, yaklaşık 2 saat sonra hastaneye kaldırıldığı ve orada kendine geldiğini anlattı. Doktorlara darp edildiğini, söylemesine rağmen hastane tarafından sağlam raporu verilmiş. Hastaneden döndükten sonra kızım tek kişilik hücreye konulmuş. Kapısında 2 gardiyanın sürekli beklediğini anlattı. Bu sırada Bergama Hapishanene giden Meclis İnsan Hakları Komisyonu tutuklularla görüşmede Emin’nin bulunduğu hücreye gitmemişler. Komisyon Siyasi Kadınların kaldığı koğuşa gitmeleri üzerine oradakilerin Emine’den bahsetmesi üzerine hücresine gidip kızımdan bilgi almışlar. Komisyon sorunlarına ilişkin 15 gün içinde geri bildirimde bulunacaklarını belirtmişler. (İHD İZMİR ŞUBE)

*Cemil Esmez başvurusunda “bu gün yani günü Kırıklar F1 Tipi Cezaevinde hükümlü Kardeşin Fırat Esmez’in ziyaretine gittim. Ceza evinde olur olmaz sebeplerden disiplin cezası verilen tutuklu ve hükümlüler Kardeşim Fırat’la birlikte 25 kişiyi zor kullanarak kelepçeleyerek ve bağırmasınlar diye ağızlarını bağlayarak elle ağızlarını kapatarak zorla Araçlara bindirerek İnfaz Hakimliğine götürmüşlerdir. (İHD İZMİR ŞUBE)

* Tarihi’nde yazılı başvuruda bulunan Muhammed Hüseyin ASLAN “M Tipi Hapishane BAYBURT’TAYIM ŞUAN. Tarihi’nde Van’da gözaltında işkence gördüm. Bu durumumu Van F Tipi Hapishanene götürüldüğümde, hapishane müdürlüğüne işkence gördüğüme dair dilekçe yazdım, hastaneye kaldırılmayı istedim. Ama herhangi bir işlem yapmadılar. Ayrıca Bayburt Tipi Hapishane müdürlüğü kanalıyla tarih ve sayılı numara ile verdiğim dilekçeye şimdiye kadar cevap almış değilim. Gözaltında gördüğüm işkence sonucu sağ kaşım patladı 7 dikiş atıldı. gözlerim darp sonucu morardı. Sırtıma vurulan darbelerden yürüyemeyecek durumdayım ve Van, Bayburt Cumhuriyet Savcılıkları ve diğer Van F Tipi Hapishane idaresine dilekçe vermeme rağmen herhangi bir işlem yapmamışlardır.  (İHD GENEL MERKEZ)

*Tarihi’nde yazılı başvuruda bulunan Cahide HARPUTCU “ Bulunduğum Sincan Kadın Kapalı Hapishanesinde tarihinde C-2 hücresinde bulunan 6 arkadaşımız gardiyanlar tarafından saldırıya uğramıştır, bunun sonucunda da yaralananlar olmuştur. Arkadaşlarımız Hapishanende yer olmadığı için “geçici koğuş” denilen hücrelerde tutulmuştur.7 kişilik hücrede uzun zamandır tutulan arkadaşların aralarından bir arkadaşın, ( Emine Altınkaya) tahliye olması üzerine 6 kişi ve tahliye olan arkadaşın odanın kapısının açık bırakılmasını, orayı mutfak olarak kullanmayı istemişler. Ancak gardiyanlar arkadaşların itirazı üzerine bu kez vardiyadaki bir kadın (tuba Müdür) ve erkek müdür (Ferdi) sıcak suların verildiği banyo saatinde gelmiş ve müdürlerin ‘saldırın’ talimatı üzerine yaklaşık 30 gardiyan 6 arkadaşa saldırmışlar. (İHD GENEL MERKEZ)

* Tarihi’nde yazılı başvuruda bulunan Turgut KOYUNCU” Bulunduğum Bafra-Samsun T Tipi Kapalı Hapishanesinde tarihinde sabah sayımını alan vardiya personeli ikinci müdürlerin sorumluluğunda bir koğuşta bulunan arkadaşlarımıza saldırı olmuştur. Bu saldırı da 4 arkadaşımız darp edilmiştir. Daha önce bu türden konular için verdiğimiz şikayet dilekçeleri dikkate alınmadı.”İHD’’den bir heyet istemişler (İHD GENEL MERKEZ)

* Tarihi’nde yazılı başvuruda İsmail YALÇINKAYA “biz ’eyakın tutsak olarak (siyasi tutsak) Bafra T Tipi hapishanende bulunmaktayız. Hepimiz farklı cezaevlerinden sürgün edildik, hapishane girişinde zorla soydurulmaya, fiziki şiddete hepimiz karşılaştık. Yararlandığımız sohbet, spor, hiçbir faaliyetten yararlanamıyoruz. Hapishane ses sisteminden yüksek çalınmaktadır. En son Sayım bahane edilerek bir odamızda fiziki şiddet uygulandı. (İHD GENEL MERKEZ)

*Ankara Ağır Ceza Mahkemesi’nde 20 Temmuz günü yargılananlar Kürtçe savunma yapmak isteyince, savcı ve yargıçların gözü önünde, jandarmalar tutuklulara müdahale etmiştir. Tutuklulara yönelik saldırı, hücre ve ringte de sürmüş ve tutukluların halini gören hapishane yönetimi, kendisi sorumluluk almamak için tutukluları bu haliyle hapishanene kabul etmemişti. Tutuklular ‘tedavi’ için götürülürken de aynı muameleye maruz kalmışlar ve bunun üzerine adli tıp raporu için ikinci kez hastaneye götürülmektense hapishanende kalmayı yeğlemişlerdi. Hapishane yönetimi jandarmanın saldırıya uğradığı yalanını kabul etmiş ve 12 Ağustos günü aldığı üşmede kendisine anlatımında, idarenin baskı ve keyfi uğrulamaları had safhada olduğunu sık sık üst aramaları yapıldığını erkek gardiyanların yeni gelen kadın mahkûmların soyularak onur kırıcı aramalar dayatıldığını ve kabul etmedikleri için iki kadın tutuklunun ilip hücreye atıldığını, görüşe gelen ziyaretçilere baskı uygulandığını belirten başvuru yapılmıştır. (İHD ADANA ŞUBE)

* tarihinde Kudret yıldırak’ın başvurusunda, Kürkçüler F Tipi Hapishanesinden İskenderun M tipi hapishanesine sürgün giden kardeşi Cihan Yıldırak ve 3 arkadaşı( Hakan Acar, Ahmet Özkan, Çetin Sağır) İskenderun M Tipi Hapishanesine ilk kabulde tüm elbiseleri soyularak onur kırıcı aramalar dayatılmış bu uygulama karşısında şikâyet dilekçesi yazmak isteyen mahkûmların bu hakları ve telefonla görüşme hakları engellenmiş. Aramalarda askeri uygulamalar dayatıldığını ve Adli mahkûmların siyasi mahkûmlara küfür ettirildiğini belirten başvuru yapılmıştır. (İHD ADANA ŞUBE)

* tarihinde yazılı başvuruda bulunan; Muş E Tipi KAPALI Hapishanende bulanan Cumhur KORKMAZ “ tarihinde bir grup arkadaşımızla arabada seyir halinde Hakkari’nin Yüksekova ilçesindeki Jandarma ekipleri tarafından durdurulup gözaltına alınmak istendik. Hiçbir gerekçe öne sürülmeden yere yatırılıp hırpalandık. Bu esnada yanımızda bulunan SEDAT KARADAĞ adındaki arkadaşımız bizden uzaklaştırılarak gözlerimizden önünde kafasından vuruldu. Bunun hedef seçilerek, bilinçli bir şekilde yapıldığını düşünüyoruz. Ve arkadaşımız ağır yaralandı. Sonuç olarak  Sedat KARADAĞ görme yetisini büyük oranda kaybediyor. Tedavisi VAN F TİPİ Hapishane İdaresi  izin vermediği için tedavisi engellenmektedir. Görme yetisini kaybedebilir. (İHD GENEL MERKEZ)

* tarihinde yazılı başvuruda bulunan; Kırıkkale Hacılar F Tipi Hapishanende bulunan tutuklu  Behçet ADANMIŞ;”5 Ekim tarihinde  Kırıkkale F Tipi Hapishanene getirildim  keyfi uygulamalara ve insanlık dışı uygulamalara maruz kaldım. Evraklarım eksik diye telefon hakkım elimden alınmış durumda. 20 Şubat ve en son olarak 9 Nisan tarihinde keyfi olarak süngerli hücre kısmına konuldum. Penceresiz, çeşmesiz ve koşulları insanlık dışıdır. Ortada hiçbir disiplin cezası olmadan keyfi olarak hücreye konuldum. Hücrede yalın ayak tutulduğumdan dolayı ayaklarımda şişme ve yaralar oluştu. Adalet bakanlığına, DİHA ve İHD ye yolladığım mektuplara el konuldu. Tahatütlü olarak gönderdiğim mektupların gönderdiğime dair hiçbir dekont bana verilmedi. Sorduğumuz zamanda bana ‘neden bizimle uğraşıyorsun’ yanıtı alıyorum. Tüm bu uygulamalara karşı 13 Nisan tarihinden itibaren süresiz açlık grevine başladım. Adalet bakanlığı ve Cumhuriyet Başsavcılığına 10 adet dilekçe yazıp yolladım. Hiçbir yanıt alamadım. Açlık grevine girdiğimden dolayı yeni bir disiplin sucu soruşturma açıldı. Bu disiplin cezasına yazdığım itiraz dilekçisi yazdım  itiraz talebime yönelik İnfaz Hakimliğine çıkarıldım. İnfaz Hakim’i Hasan ÇAVAÇ tüm bu uygulamaları anlattım. Hasan CAVAÇ anlattıklarımı yalan olduğu söyledi ve yalancılıkla nitelendirdi. Tüm bu olayları kamuoyuna verilip uygulamalara son verilmesi istiyor.” (İHD- GENEL MERKEZ)

BM Kişisel ve Siyasal Haklar Uluslararası Sözleşmesi’nin maddesinde açık bir şekilde düzenlenmiştir: “Özgürlüğünden yoksun bırakılmış kişiler insani muamele ve insanın doğuştan kazandığı insan onuruna saygılı davranış görme hakkına sahiptir.” Yine BM Mahpusların Islahı İçin Temel Prensiplerin 1. maddesi; “Bütün mahpuslara doğuştan sahip oldukları insanlık onurunun ve değerin gerektirdiği saygıyla muamele yapılır.” demektedir. İşkence ve kötü muamelenin diğer biçimleri ise, uluslararası hukukta ve iç hukukumuzda mutlak bir şekilde yasaklanmıştır. İşkenceyi meşrulaştırmanın hiçbir yasal zemini olamayacağı gibi; bu yasağın savaş, olağanüstü hal gibi durumlar da dâhil olmak üzere hiçbir istisnası yoktur.

Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi m. 3; “Hiç kimse, işkenceye ya da insanlık dışı yahut aşağılayıcı muameleye ya da cezaya tabi tutulmayacaktır.”İşkenceye ve Diğer Zalimane, Gayrıinsani veya Küçültücü Muamele veya Cezaya Karşı Birleşmiş Milletler Sözleşmesi m.2; “ Sözleşmeye Taraf Devlet, yetkisi altındaki ülkelerde işkence olaylarını önlemek için etkili kanuni, idari, adli veya başka tedbirleri alacaktır.” hükmünü taşır.

“CEZA VE GÜVENLİK TEDBİRLERİNİN İNFAZI HAKKINDA KANUN (md) İKİNCİ BÖLÜM Temel İlkeler İnfazda temel ilke
MADDE (1) Ceza ve güvenlik tedbirlerinin infazına ilişkin kurallar hükümlülerin ırk, dil, din, mezhep, milliyet, renk, cinsiyet, doğum, felsefî inanç, millî veya sosyal köken ve siyasî veya diğer fikir yahut düşünceleri ile ekonomik güçleri ve diğer toplumsal konumları yönünden ayırım yapılmaksızın ve hiçbir kimseye ayrıcalık tanınmaksızın uygulanır.
(2) Ceza ve güvenlik tedbirlerinin infazında zalimane, insanlık dışı, aşağılayıcı ve onur kırıcı davranışlarda bulunulamaz.
SAĞLIK VE TEDAVİ HAKKI ÖNÜNDEKİ ENGELLER

1. Tekirdağ F Tipi Hapishanesinde kaloriferlerin yakılmaması nedeniyle Ferhat Çalgan adlı mahkûmun soğuktan etkilenerek yüz felci geçirdiği 10 Ocak ’de öğrenildi.
2. Van F Tipi Hapishanesinde kalan Fahrettin Yürümez’in (56) gırtlak kanserine yakalandığı ve hapishanenin koşulları nedeniyle hastalığın ilerlediği fakat hastalığın tedavisi için gerekli koşulların sağlanmadığı 15 Ocak ’de yapılan bir basın toplantısıyla duyuruldu.
3. İHD Diyarbakır Şubesi 17 Ocak ’de yaptığı basın açıklamasında Erzurum H Tipi Hapishanesinde hükümlü bulunan ve Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün talimatı ile tahliye işlemleri için Adli Tıp Kurumu’na sevk edilen fakat burada raporları çıkmadığı için serbest bırakılmayan kanser hastası Mehmet Aras’ın (60) durumunun ağırlaştığını ve ölüm sınırında olduğu bildirdi.
4. Aldığı hapis cezası nedeniyle 25 Eylül ’den beri Maltepe (İstanbul) L Tipi Hapishanesinde kalan ve hapishanende kanser hastalığına yakalanan Osman Kezlere’nin (50) tedavisinin yapılması için tahliye edildiği 25 Ocak ’de öğrenildi.
5. Günlük Gazetesi’ne 30 Ocak ’de ulaşan ve Tekirdağ 2 Nolu F Tipi Hapishanesinde kalan Celal Yalçın’ın yazdığı mektupta, Gülnaz Akkurt adlı mahkûmun, hapishanende görme yetisini tamamen kaybettiği ve tek başına hiçbir yaşamsal ihtiyacını karşılayamadığı bilgisi yer aldı.
6. Erzurum H Tipi Hapishanesinde kalan ve boğazındaki ur nedeniyle beslenemeyen Mehmet Aras, durumunun kötüleşmesi nedeniyle tedavi altına alındığı Erzurum Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nden “kendisine yapılacak bir şey yok” denilerek hapishanene tekrar gönderildiği, 1 Mart ’de öğrenildi. Konuyla ilgili açıklama yapan Mehmet Aras’ın avukatı Şaziye Önder, müvekkilinin hastanede tutulduğu süre içinde tedavisinin yapılmadığını bu nedenle urun yayıldığını ve ancak serum ile beslendiğini söyledi.
7. KCK/TM operasyonları kapsamında tutuklanan ve Muş E Tipi Hapishanesinde tutulan Mezopotamya Yakınlarını Kaybeden Ailelerle Yardımlaşma Dayanışma ve Kültür Derneği (MEYA-DER) Van Şubesi eski Başkanı Ferzende Abi’nin (62) geçirdiği mide kanaması nedeniyle Dicle Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi’ne kaldırıldığı 9 Mart ’de öğrenildi. Ferzende Abi’nin 13 yıl hapishanende kalmasından kaynaklı olarak hastalandığı ve yapılan girişimlere rağmen tahliye edilmediği yakınları tarafından açıklandı.
8. yılında mayın patlaması sonucu iki gözünü kaybeden ve hapishanende göğüs kanserine yakalanan Hediye Aksoy’un sağlık koşullarının hapishanende kalmasına uygun olmadığını açıklayan arkadaşları %85 oranında engelli olan Hediye Aksoy’un yaşamını tek başına sürdüremeyeceğini belgeleyen hastane raporlarının da olduğunu 10 Mart ’de ifade ettiler.
Midyat M Tipi Kapalı Hapishanesinde, 18 yıldır kalan hükümlü Ramazan Özalp’in, 8 Nisan ’de beyin felci geçirmesi nedeniyle, İdil Devlet Hastanesi’ne kaldırıldığını fakat kapsamlı bir tedavi yapılmadan tekrar hapishanene gönderildiği öğrenildi.
Van F Tipi Hapishanesinde kalan İbrahim Özgen’in “yüksek tansiyon”, “kronik böbrek yetmezliği” ve “kalp damar tıkanıklığı” gibi rahatsızlıklarının bulunmasına rağmen tahliye edilmediği 15 Haziran ’de öğrenildi.
Van F Tipi Hapishanesinde kalan kapatılan DTP’nin Yüksekova ilçe örgütü yöneticisi Ahmet Gürdal’ın (58) böbreklerindeki rahatsızlığın tedavisinin yapılmaması nedeniyle, sol böbreğinin çalışamaz hale geldiği, 30 Haziran ’de öğrenildi.
Kırıklar (İzmir) 2 Nolu F Tipi Hapishanesinde kalan Wernicke-Korsakoff hastası Zeynel Abidin Çoban, üzerindeki baskılar nedeniyle başladığı açlık grevinin etkisi sonucu 28 Temmuz ’de rahatsızlanarak yoğun bakıma kaldırıldı.
Diyarbakır D Tipi Hapishanesinden bir süre önce Erzurum E Tipi Hapishanesinde isteği dışında sevk edilen çölyak hastası Nesimi Kalkan’a son bir haftadır ilaçlarının verilmediği 22 Ağustos ’de öğrenildi.
Bakırköy Kadın Hapishanesinde kalan ve hapishanende kalp hastalığına yakalanan Fatma Tokmak’ın avukatlarının yaptığı başvuruya rağmen Adli Tıp Kurumu’nun “düzenli tedavi olması gerekir” yönündeki raporu bir yıldır hazırlamadığı 28 Ağustos ’de öğrenildi. Fatma Tokmak’ın avukatı Eren Keskin, müvekkilinin mağduriyeti nedeniyle TBMM İnsan Haklarını İnceleme Komisyonu’na da başvuracaklarını söyledi.
Muş E Tipi Hapishanesinde kalan Görgin Oktar, Hulki Güneş, Fesih Coşkun, Kasım Demir, İhsan Altın, Sabahattin Aytek, Bahattin Bor, Savaş Kahraman ve Mecit Hemo adlı dokuz mahkûmun tedavilerinin devam etmesi amacıyla yaptıkları başvuruların sonuçsuz kaldığı ve tahliye edilmedikleri 25 Eylül ’de öğrenildi. Hastalıkları nedeniyle tahliye talebinde bulunan fakat girişimleri sonuçsuz kalan mahkûmların rahatsızlıkları ise şu şekilde:
Görgin Oktar: yılından bu yana hapishanende olan Görgin Oktar, yedi yıldır “ciğer sönmesi” olarak bilinen Spontan Pnömotoraks hastalığıyla mücadele ediyor. Akciğerinin 2/3’ü alınan Görgin Oktar, hastalığı nedeniyle yedi ameliyat geçirdi. Doktorların bir daha ameliyat olması halinde kendisi için ölüm riski oluşturacağını belirtmesine rağmen Adli Tıp Kurumu, Görgin Oktar için “hapishanende kalabilir” raporu verdi.
Hulki Güneş: yılından bu yana hapishanende bulunan Hulki Güneş, ’de özellikle omurgaları tutan, ağrılı, ilerleyici, kronik bir romatizmal hastalık olan Ankilozan Spondilit hastalığına yakalandı. Hastalık, omurgayı etkilemekle beraber, diğer eklemleri, kiriş ve tendon denilen kasların kemiklere yapıştığı bölüm olan yerleri de etkiliyor. Hulki Güneş, günlük ihtiyaçlarını arkadaşlarının yardımıyla yerine getiriyor.
Fesih Coşkun: Aldığı müebbet hapis cezası nedeniyle yılından bu yana hapishanende bulunan Fesih Coşkun, kalp damar sorunu yaşıyor. Kalp krizi riski ile karşı karşıya olan Fesih Coşkun, bir süre önce Van İhtisas Hastanesi’nde anjiyo ameliyatı geçirdi.
Kasım Demir: Uzun yıllardır hapishanende bulunan Kasım Demir, Hepatit B hastası. Hepatit B, Kasım Demir’in siroz hastalığına yakalanmasına neden oldu.
İhsan Altın: Vücudunun %70’i felçli olan İhsan Altın, daha önce Adli Tıp Kurumu’nun “hapishane koşullarında kalamaz” raporunun ardından tahliye edildi. Ancak İhsan Altın, infazını bitirmek üzere tekrar hapishanene konuldu. Hiçbir ihtiyacını karşılayamayan ve yatalak vaziyette olan Altın’ın verilen rapora rağmen hapishanenden cezası dolarak tahliye olabilmesi için 7 yıl beklemesi gerekiyor.
Sabahattin Aytek: Bel fıtığı rahatsızlığı yaşayan Sabahattin Aytek, belli bir süredir hastaneye gidip gelmesine rağmen herhangi bir iyileşme belirtisi göstermedi. Sabahattin Aytek’e sağlıklı bir tanı konulmadığı gibi tedavi imkânları da sunulmuyor. Sakatlık tehlikesiyle karşı karşıya kalan Sabahattin Aytek’in bir bacağı işlevsiz hale geldi.
Bahattin Bor: “Yasadışı örgüt propagandası yaptığı” gerekçesiyle tutuklanan Bahattin Bor (66), yaşı nedeniyle yüksek tansiyon, mide rahatsızlıklarının yanında fiziksel güçsüzlük sorunu yaşıyor ve yatalak durumda.
Savaş Kahraman: Yüksek tansiyon hastası olan Savaş Kahraman’ın hastalığına karşı hapishane reviri yetersiz kalıyor. Savaş Kahraman’ın ayrıca mide rahatsızlığı da bulunuyor.
Mecit Hemo: Kronik bronşit ve astım hastası olan Mecit Hemo’un tedavi olması için hastaneye sevk edilmesine dahi izin verilmiyor.
Kandıra 1 Nolu F Tipi Hapishanesinde kalan Sami Özbil’in crohn hastası olmasına rağmen hapishane yönetiminin hastalığa uygun diyet yemekler vermediği; bu nedenle Sami Özbil’in sindirim kanallarının iltihaplandığı 5 Ekim ’de öğrenildi.
Mardin’in Midyat İlçesi’nde yılında gözaltına alınarak tutuklanan ve müebbet hapis cezasına mahkûm edilen Latif Badur’un (50) kaldığı cezaevlerinin koşulları nedeniyle önce siroz, ardından tüberküloz ve son olarak da kanser hastalığına yakalandığı 9 Ekim ’de öğrenildi. Latif Badur’un durumunun ağırlaşması üzerine önce Midyat M Tipi Kapalı Hapishanesinden Diyarbakır Dicle Üniversitesi Tıp Fakültesi Araştırma Hastanesi’ne ardından Çukurova Üniversitesi Tıp Fakültesi Balcalı Hastanesi’ne sevk edildiği fakat tedavinin geç başlaması nedeniyle durumunun kötüye gittiği belirtildi.
Sincan 2 Nolu F Tipi Hapishanesinde kalan Sarp Kuray’ın tedavi edilmediği takdirde körlüğe neden olan glokom hastalığına yakalandığı; muayene için gittiği hapishane revirinde de kelepçelerinin çıkarılmadığı 15 Ekim ’de öğrenildi.
Mardin E Tipi Hapishanesinde kalan Mesut Aslan’ın (17) kemik tümörü hastası olduğu; fakat hastalığın tedavisi için Mesut Aslan’ın rutin doktor kontrollerine gönderilmediği 18 Ekim ’de öğrenildi.
Çukurova Üniversitesi Tıp Fakültesi Balcalı Hastanesi’nin Kürkçüler F Tipi Hapishanesinde kalan ve siroz ile tüberküloz hastalığı nedeniyle hastanenin mahkûm odasında tedavi edilen Latif Badur ile ilgili hazırladığı ön raporda “hasta hastalığının son evresinde, hapishane koşullarında yaşamını sürdüremez” diyerek hazırladığı raporu Adalet Bakanlığı’na gönderdiği 30 Ekim ’de öğrenildi.
Diyarbakır Özel Yetkili Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülen soruşturma kapsamında tutuklanan ve Diyarbakır D Tipi Kapalı Hapishanesinde tutulan BDP Silopi İlçe Başkanı Bahattin Alkış’ın kalp-damar rahatsızlığı bulunduğu ve ‘damar daralması’ teşhisi konulmasına rağmen tedavisinin yapılmadığı ileri sürüldü. Bahattin Alkış’ın 5 Kasım ’de kalp-damar rahatsızlığından dolayı acil olarak revire götürüldüğü; ardından Diyarbakır Eğitim ve Araştırma Hastanesi Kardiyoloji bölümüne kaldırıldığı fakat bölümde mahkûm koğuşu bulunmadığı gerekçesiyle Şanlıurfa’ya sevk edildiği; Şanlıurfa’da ise mahkûm koğuşunun dolu olduğu gerekçesiyle Gaziantep’e sevk edildiği; burada da tedavisi yapılmayan Bahattin Alkış’ın Diyarbakır D Tipi Hapishane’ne getirildiği 18 Kasım ’de öğrenildi.
Tekirdağ 2 Nolu F Tipi Hapishanesinde kalan Gülnaz Akkurt’un görme yetisini kaybettiği; tedavi olsa dahi görme şansının %1 olduğu, kendiişlerini yapabilmesinin önündeki fiziksel engelinin %85 olduğu doktor raporlarıyla ortaya çıkmasına rağmen yapılan başvuruların sonuçsuz kaldığı ve Gülnaz Akkurt’un tahliye talebinin reddedildiği aynı hapishanende kalan Eser Akbal’ın gönderdiği mektup sonucu 2 Aralık ’de öğrenildi.
Hakkâri’nin Yüksekova İlçesi’nde yılının Mart ayında “KCK Soruşturması” kapsamında düzenlenen operasyon sonucu tutuklanan BDP ilçe yöneticisi Şahabettin Tamur’un tutuklu bulunduğu Erzurum H Tipi Hapishanesinde 13 Aralık ’de kalp krizi geçirdiği öğrenildi. Hastaneye kaldırılan Şahabettin Tamur’un beyninde tümör olduğunun belirlenmesi üzerine Şahabettin Tamur, avukatlarının yaptığı başvuru üzerine tahliye edildi.
Kocaeli’nde 22 Kasım sabahı Terörle Mücadele Şubesi’ne bağlı polis ekiplerinin düzenlediği eşzamanlı ev baskınları sonucu gözaltına alınan çeşitli siyasi partilere veya platformlara üye 24 kişiden 12’si “çeşitli tarihlerdeki mitinglerde yasadışı örgüt propagandası yaptıkları” gerekçesiyle 25 Kasım ’de tutuklanmıştı. Tutuklanan 12 kişiden olan Kocaeli Üniversitesi öğrencisi İzzet Necati Henden’in (19) karaciğerdeki kalıtsal bozukluğa bağlı Gilbert Sendromu rahatsızlığının bulunduğu; ailesinin hapishane koşullarının düzeltilmesi ve İzzet Necati Henden’in düzenli doktor muayenesinin başlaması için Kandıra 1 Nolu F Tipi Hapishane yönetimine yazdığı dilekçenin yanıtsız kaldığı öğrenildi.
Tekirdağ 2 nolu F Tipi Hapishanesinde kalan Koah ve Kalp hastası Halit Yavuz, tedavi hakkını dile getirdiği için hapishane müdürü ve gardiyanların saldırısına uğradı.
Tekirdağ 2 Nolu F Tipi Hapishanesinde kalan Ziya Ergezer Pankreas Kanseri olduğu halde muayene ve tedavileri yapılmamaktadır.
Adana Kürkçüler F Tipi Hapishanesinde kalan Emre Erdem diş tedavisi için hastaneye götürülmüş, ancak kelepçeleri çıkarılmadığı için muayene ve tedavi olamamıştır.
Kırıkkale F Tipi Hapishanesinde kalmakta olan Sadık Sabancılar’ın şeker ölçüm aleti talebi idare tarafından karşılanmamıştır.
Ankara – Sincan 2 Nolu F Tipi Hapishanesinde kalmakta olan Murat Duruk diş muayene ve Tedavisi için götürüldüğü hastanede kelepçeleri açılmadığı için tedavi olamadan geri götürülmüştür.
Ankara / Sincan 1 Nolu F Tipi Hapishanesinde kalmakta olan Ahmet Parlak’ın kelepçeleri çıkartılmadan tomografi çekilmeye çalışılmıştır. Bu ihlalden başvurucunun tarihinde ulaşan mektubu ile haberdar olunmuştur.
tarihinde ulaşan mektuba göre Karaman M Tipi Hapishanesinde kalmakta olan Serkan Bayan götürüldüğü hastanede kelepçeli olarak muayene edilmeye çalışılmıştır.
Ankara / Sincan Kadın Kapalı Hapishanesinde kalmakta olan Mahsume Şadal hastanede kelepçeleri çıkartılmadığı için muayene olamamıştır.
Ankara / Sincan 1 nolu F tipi hapishanesinde kalmakta olan Mehmet Sevik götürüldüğü acil serviste kelepçeleri çıkartılmadığı için muayene edilmediği gibi askerlerin saldırısına uğramış ve işkence görmüştür.
tarihli mektubunda bildirdiğine göre Adnan Öztel muayene için götürüldüğü hastanede kelepçeleri çıkartılmadığı için muayene ve tedavi olamamıştır.
Kocaeli F Tipi hapishanesinde kalmakta olan Yunus çiçek götürüldüğü hastanede kelepçeleri çıkartılmadığı için muayene olamamıştır.
Edirne F Tipi Hapishanesinde kalmakta olan Soner İlker tarihli mektubuyla kelepçeleri çıkartılmadığı için muayene ve tedavi olamadığını bildirmiştir.
Yine aynı tarihli mektubu ile Kocaeli F Tipi Hapishanesinde kalmakta olan Gökhan Aktan kelepçeleri çıkartılmadığı için muayene olamadığını bildirmiştir.
tarihli mektuplarıyla Edirne F Tipi Hapishanesinde kalmakta olan RAMAZAN ÇEPER, ŞEVKET DELEN, SERDAR MUHAMMED GELTURAN MUTLU, BÜLENT ÖZTÜRK VE ARKAŞLARI, ONEY YÜRÜKLÜ, HASAN ÇALGAN, ERDAL BEŞER, AHMET TÜRK, EMRAH NEBİOĞLU, MİKAİL YAZICI, MEMET KARABACAK, DENİZ YAŞAR, YILDIRIM TURGUT VE ARKADAŞLARI, ALİ ÇANAKÇI,,  VAHDETTİN ŞAHİN, NİZAM ÖZLÜK, HAKAN YILMAZ VE ARKADAŞLARI, MAZLUM DİKMEN, HANİFİ ERDOĞDU, seafoodplus.info BAYSAL, ADEM ORHAN, AHMET MALPOLAT, EŞREF KAY, ZAHİT ŞAHİN hastanede ve revirde muayene ve tedavilerinin yapılmadığından ya da eksik ve yetersiz yapıldığından şikayet etmişlerdir.
Kırıkkale F Tipi Hapishanesinde kalmakta olan Sinan Akbayır kelepçeleri çıkartılmadığı için muayene olamadığını tarihli mektubuyla bildirmiştir.
Edirne F Tipi Hapishanesinde kalmakta olan Mücahit Abukan kelepçeleri çıkartılmadığı için muayene olamadığını tarihli mektubuyla bildirmiştir
Adana F Tipi Hapishanesinde kalmakta olan Taner Taş kelepçeleri çıkartılmadığı için muayene olamadığını tarihli mektubuyla bildirmiştir
Edirne F Tipi Hapishanesinde kalmakta olan Erhan Gürçay kelepçeleri çıkartılmadığı için muayene olamadığını tarihli mektubuyla bildirmiştir.
Ankara / Sincan 1 Nolu F Tipi Hapishanesinde kalmakta olan Sezgin Çelik kelepçeleri çıkartılmadığı için muayene olamadığını tarihli mektubuyla bildirmiştir.
Kırıkkale F Tipi Hapishanesinde kalmakta olan Talat Şanlı kelepçeleri çıkartılmadığı için muayene olamadığını tarihli mektubuyla bildirmiştir.
Bafra T Tipi Hapishanesinde kalmakta olan Adnan Öztel kelepçeleri çıkartılmadığı için muayene olamadığını tarihli mektubuyla bildirmiştir.
Kırıkkale F Tipi Hapishanesinde kalmakta olan Gökhan Gündüz kelepçeleri çıkartılmadığı için muayene olamadığını tarihli mektubuyla bildirmiştir.
Erzurum H Tipi Hapishanesinde kalmakta olan Kanser hastası Mehmet ARAS hastalığı nedeniyle hapishanede kalamaz durumda iken tutuklu tutulmaya devam ediliyor.
Mardin E Tipi Hapishanesinde hükümlü olarak kalan Murşit Aslan % 90 bedensel engelli olmasına ve ihtiyaçlarını tek başına karşılayamamasına rağmen serbest bırakılmıyor.
Van F Tipi Hapishanesinde kalmakta olan Sedat Karadağ tedavisi yapılmadığı için bir gözünü kaybetti.
Diyarbakır D Tipi Hapishanesinde kalmakta olan Ümit Aslan Karaciğer yetersizliği hastası olmasına rağmen tedavisi yapılmamakta.

Tekirdağ F Tipi Hapishanesinde kalmakta olan Faruk Erdoğan sedef hastalığının tedavisinde kullanmak üzere doktoruna Ekim / ayında kantoron isimli bir yağ karışımını yazdırıyor. Doktor tarafından reçeteye yazılan ilaç idare tarafından alınmadı. Gerekçe bu yağın kozmetik ürünü olduğu imiş.
Tekirdağ F Tipi Hapishanesinde doğalgaz’a geçilmesi gerekçe gösterilerek kaloriferler çalıştırılmadı, sıcak su verilmedi. Tutsakların bir kısmı bu nedenle grip v.b. mevsim hastalıklarına yakalandı.
  Hüseyin arkadaşım, tarihinde göz problemiyle ilgili hastaneye çıktı. Göz taramasının kelepçeli olarak yapılmasının dayatılması üzerine, muayeneyi kabul etmeyen arkadaşım, tedavisi yapılmadan hapishaneye geri getirilmiştir. tarihinde revire çıkıp, göz muayenesi için tekrar hastaneye çıkmak istediğini belirtmesine rağmen, “hastaneye tedavi olmak için değil, sorun çıkarmak için gidiyorsun” bahanesiyle sevk istemi reddedilmiş ve tedavisi engellenmiştir.
  tarihinde de Umut arkadaşım göz tedavisi için hastaneye çıkarılmıştır. Umut’la doktor arasında “eğer uslu durursan kelepçeyi açtırırım” şeklinde bir diyalog geçmiştir.
  Ali Asker arkadaşıma da hastanede sorun çıkartıyor bahanesiyle göz için sevk verilmemiştir.
  Sincan Kadın Kapalı Hapishanesinde kalan D.T.’yi muayene için 1 Ocak ’de Zekai Tahir Burak Kadın Hastalıkları Hastanesi’ne getiren erlerin, D.T.’nin jinekoloji muayenesine girmek için ısrar ettikleri, doktorun talebi kabul etmemesi üzerine muayeneye D.T.’nin bir kadın gardiyana kelepçelenerek girmesinin istendiği D.T.’nin babası İ.T. tarafından 14 Ocak ’de açıklandı. İ.T., doktorun erlerin taleplerini kabul etmemesinden ötürü D.T.’nin muayenesinin erler tarafından engellendiğini söyledi.
Hasan Gülbahar, Bafra (Samsun) T Tipi Hapishanesinden TİHV’e 22 Şubat ’de gönderdiği mektupta, kapalı hapishanende ve açık hapishanende de mahkûmun bulunmasına rağmen herhangi bir sağlık memurunun bulunmadığını; aile hekiminin yetersiz kalmasından dolayı, revire çıkmanın başvurudan bir hafta sonra ve hastaneye sevklerin de gün sonra gerçekleşebildiğini; Bafra Devlet Hastanesi’nde ve 19 Mayıs Üniversitesi Tıp Fakültesi’nde yapılan muayeneler sırasında jandarma erlerinin muayene odasını terk etmediğini belirtti.
  Bolu F Tipi Hapishanesinde kalan ve şeker hastası olan Ufuk Keskin’in (35) rahatsızlığının ilerlememesi için almasının zorunlu olduğu diyet yemeklerinin; Adalet Bakanlığı Ceza ve Tevkifevleri Genel Müdürlüğü’nün “talebin karşılanması” yönündeki direktifine rağmen, “iaşe bedelinin karşılanmaması” gerekçe gösterilerek verilmediği 5 Temmuz ’de öğrenildi.
  Kırıkkale F Tipi Hapishanesinde kalan Osman Evcan’ın vegan olmasına rağmen hapishane yönetiminin uygun yemekler vermediği; uygulama nedeniyle Osman Evcan’ın yazdığı şikâyet dilekçelerine el konulduğu ve hastalığı nedeniyle götürüldüğü hastanede doktor muayenesi sırasında kelepçelerinin çıkarılmadığı 13 Temmuz ’de öğrenildi.
Diyarbakır D Tipi Hapishanesinde kalan ve 16 Temmuz ’de yanık vakası olarak hastaneye kaldırılan Ömer Sidek, “hastanede yer olmadığı” gerekçesiyle tedavisi yapılmadan hapishanene gönderildi.
Tekirdağ F Tipi Hapishanesinde, Ali Asker; tarihinde “göz” için çıktığı hastanede kelepçeli muayeneyi kabul etmediği için, muayenesi yapılmayarak geri getirildi.
Tekirdağ F 2 seafoodplus.info Tipi Hapishanesinde, Eylül ayında, hastane sevkleri geç yapılmakta veya hiç yapılmamaktadır. En acil rahatsızlıklarda dahi bu tutum devam etmekte, daha önce ölüme varan sonuçlar doğurmasına rağmen ihlaller sürmektedir.
• Erkan Sönmez 3 ay önce diş rahatsızlığı nedeniyle revire çıkarak sevk yaptırmasına rağmen defalarca sorulmasının ardından “sevkin olmadığı” söylenmiştir.
• Özlem Yılmaz 12 ve 15 Eylül’de diş rahatsızlığı için dilekçe vermesine rağmen ancak 20 Eylül’de muayene olabilmiş, basit bir operasyon için 1 ay sonraya tarih verilerek sevk yapılmıştır.
• Murat Şahin’in 1 ay önce yaptırdığı Efor testi sonuçları kendisine verilmemektedir.
Serdar Karaçelik çene bölgesinde şişlik ve boğazından kulağına doğru yayılan bir ağrı nedeniyle revire, hastaneye gitmesine rağmen tam bir tedavi yapılmamış, yeniden sevk talebi ise karşılanmamıştır.
Kırıkkale F Tipi Hapishanesinde, Ekim ayında, Hasta tutsakların tedavileri engellenmektedir. Hapishanede revir haftada 2 gündür. Böyleyken bir de yoğunluk gerekçesiyle revir günü revire çıkartılmamakta olağan uygulamadır. Hapishanenin doktoru yoktur.
• Sadık Sabancılar 29 Eylül’de Kırıkkale Üniversitesi Diş Hekimliği bölümünde kelepçeli tedavi dayatmasını kabul etmediği için tedavisi yapılmayarak gönderilmiştir.
• Zeynal Karabulut’un ayda bir vurulması gereken Dodex iğnesi sürekli geciktirilmektedir.
Edirne F Tipi Hapishanesinden Tarık Akbaba ilk tarihinde hastaneye gitti. Edirne Devlet Hastanesi’ne götürüldü. Burada muayene için Dr. Ayşe Tör Ayvaz’ın odasına alındı. Doktor rütbeli askeri muayene etmeye başladı. Nihayet sıra ona geldiğinde ise kelepçelerini çözdürmeyerek tedavisini engelledi ve orada bekleyen askerlerin ona saldırıp, odadan yaka paça çıkarmalarına vesile oldu.

Kırıkkale F Tipi Hapishanesinde, Kasım-Aralık de, Dönemsel rahatsızlıkların yanında kronik hastalıkları olan yüzlerce tutuklu – hükümlünün bulunduğu hapishanede revir haftada Salı ve Perşembe günleri yarımşar gündür. Bu nedenle yoğunluk gerekçesi gösterilerek o iki günde dahi çıkarılmamaktadırlar. Örneğin cuma günü rahatsızlananlar revir dilekçesini ancak Salı günü verebilirler. Ve büyük ihtimalle Perşembe günü çıkartılırlar. Aynı hafta içinde iki kere revire çıkmak ise açıkça yasaklanmıştır. Bir tutuklu ve hükümlü haftada sadece bir gün revire çıkabilir.
Kırıkkale F Tipi Hapishanesinde, Kasım-Aralık de, Sadık Sabancılar’ın tümör oluşma riski olan akciğer nodülleri vardır. Teşhis ve tedavisi yukarıdaki koşullar yüzünden geciktirilmektedir.
Kırıkkale F Tipi Hapishanesinde, Kasım-Aralık de, Talat Şanlı’ya katarakt ameliyatı için gün verilmiş, ancak ameliyat için iki ay bekletilip gittiği Yüksek İhtisas Hastanesi’nde ameliyatı orada yapamayacakları söylenerek geri çevrilmiştir. Ardından Kırıkkale Üniversite Hastanesi’ne gitmek için haftalarca sevkini beklemiş ve ’de götürüldüğü üniversite hastanesinde kelepçeli muayene dayatıldığı için ameliyat olamamıştır.

Tekirdağ 1 seafoodplus.info F Tipi Hapishanesinde, Aralık ayında, Alaattin Öget hala tek tutulmaktadır. Sağlık sorunları bulunmaktadır. Rahatsızlığı ile ilgili raporları bulunmakta ve ilaç kullanmaktadır. Buna rağmen idare tarafından bilinçli olarak tek tutuluyor. Başka tutukluların kaldığı, aynı havalandırmaya çıktığı bir yere geçme talebi reddediliyor. Bu uygulamadan ötürü sağlığının bozulması kaçınılmazdır. Bunun sorumlusu ise hapishane idaresidir. 

Yılında da cezaevlerinden sağlık sorunlarının artık ölümlere kadar vardığı ve yetkili makamların bu konuda sessizliğini bozmadığı bir yıl olarak hafızalarımıza kazınacaktır. Başvurularda, mahpusların tıbbi bakıma erişim hakkının engellendiği, hekim tarafından gerekli muayenenin yapılmadığı, insan onuruna aykırı muamelelere maruz kaldıkları belirtilmektedir. Mahpusların fiziksel ve ruhsal sağlıkları, özgürlüklerinden yoksun bırakılmaları nedeniyle kendi olanakları ile tıbbi bakıma erişim hakkından yoksun olmaları ve hapishane koşullarının mahpusun sağlığı üzerinde olumsuz anlamdaki olası etkileri nedeniyle özellikle önemlidir. Bu nedenle resmi kurum ve yetkililer, kapatılanların yeterli düzeyde sağlıklı yaşam koşullarına ve tıbbi bakıma erişimini sağlamakla yükümlüdürler. Hapishanede sağlanan tıbbi bakım hizmetinin, hapishane dışındaki olanaklarla eşit olması gerektiği bilinmektedir.

CEZA VE GÜVENLİK TEDBİRLERİNİN İNFAZI HAKKINDA KANUN İKİNCİ BÖLÜM Günlük Yaşamda Haklar ve Yükümlülükler MADDE (1) Hükümlü, beden ve ruh sağlığının korunması, hastalıklarının tanısı için muayene ve tedavi olanaklarından, tıbbî araçlardan yararlanma hakkına sahiptir. Bunun için hükümlü öncelikle kurum revirinde, mümkün olmaması hâlinde Devlet veya üniversite hastanelerinin mahkûm koğuşlarında tedavi ettirilir.
Uluslar arası sözleşmelerde ise, Avrupa İşkenceyi Önleme Komitesi’ne göre; “Cezaevlerine gelişlerinde hükümlülere, sağlık bakım hizmetinin varlığı ve işleyişi hakkında bilgi veren ve hijyenle ilgili temel önlemleri hatırlatan bir kitapçık veya broşür verilmesi faydalı olacaktır”.
Komite, ayrıca “Tutukluların gözetim altında bulundukları süre boyunca, tutukluluk sürelerinden bağımsız olarak her zaman bir doktora erişim haklarının bulunması gereklidir. Sağlık hizmetleri, doktora danışma talepleri gereksiz gecikme olmadan karşılanacak şekilde düzenlenmelidir.” demektedir.
Asgari Standart Kurallar,22;
“(1) Her kurumda, psikiyatriden de anlayan en az bir nitelikli sağlık görevlisi hizmet verir. Kurumdaki sağlık hizmetleri, toplumun veya ulusun genel sağlık yönetimiyle yakın ilişki içinde düzenlenir. Kurumdaki sağlık hizmetleri, psikiyatrik vakalarda teşhisi ve gerektiğinde ruh sağlığındaki normal dışı olan halleri tedavi etmeye imkân verecek şekilde düzenlenir.

(2) Durumu özel bir tedaviyi gerektiren mahpuslar, uzman kurumlara veya sivil hastanelere sevk edilirler. Hastane hizmetlerinin kurum içinde verilmesi halinde, bu kurumların araçları, donanımları ve ilaç stoklarının hasta mahpusların tıbbi bakım ve tedavilerini karşılayabilecek uygunlukta olur ve buralarda bu işe uygun eğitim görmüş görevliler bulunur.”

* tarihinde Erzurum H Tipi Kapalı Hapishanenden başvuran Ercan Ateş şu beyanlarda bulundu: “60 yaşındaki Mehmet Aras arkadaşımız kanser hastası olduğu için durumu gün geçtikçe kötüleşiyor. Arkadaşımız hapishane koşullarında tedavisi mümkün olmayan ölümün kıyısında bir hasta; yaşamını yitirmeden serbest bırakılması gerekiyor. Kanser hastası arkadaşımız 2 ay hastanede kemoterapi ve ışın tedavisi gördükten sonra hapishanene geri getirildi. Kısa bir süre önce Adli Tıp’a götürülüp getirildi. Bu uzun yol onu bitap düşürdü. Bir süredir bir şey yiyip içemiyor. Arkadaşımız 95 kilodan 58 kiloya düşmüş durumdadır. Hastaneye yatırılıp yarım kalan tedavisi devam edilmesi gerekirken, kan değeri düşük olduğu için yatırılmadan odasına geri getirildi. Oysaki bu arkadaşımız hastanede sürekli doktorların kontrolü altında bulunması gerekirdi. Hapishane müdürlüğü, Başsavcılık, Mehmet Aras’ın serbest bırakılması için prosedür başlattığı söylenir .” (İHD DİYARBAKIR ŞUBE)

* tarihinde başvuran Leyla Şahinli, şu beyanlarda bulundu:“Bingöl Hapishanesindeki Babam Ali Şahinli Kalp hastasıdır. Ekim ayında Dicle Üniversitesi Tıp Fakültesi Araştırma Hastanesi’nde anjiyo yapıldı. Anjiyo sonrası tetkikler yapılmadı. Şuan sorun yaşıyor. Babamın gırtlak bölgesinde bir kitle mevcut. Bu durumdan kaygılanıyoruz. Araştırma Hastanesinde bu kitlenin sorun olabileceğini söylememize fırsat verilmeden geri götürülünce bu konuda tetkikler ya da muayenesi bile yapılmadı. Babamın sağlığından endişeleniyoruz. Tetkik tedavisinin düzenli yapılmasını talep ediyoruz. Bu konuda kurumunuzdan destek talep ediyoruz.” (İHD DİYARBAKIR ŞUBE)

* tarihinde ş Oltu T Tipi Kapalı Hapishanesinden başvuran Abdulhalik Orak, şu beyanlarda bulundu: “Ben şu an Oltu T Tipi Kapalı Hapishanesinde kalmaktayım. Daha önce Diyarbakır D Tipi Kapalı Hapishanesinde kalıyordum. Sağlık sorunlarım her ne kadar eskiye dayansa da, hapishane süreciyle birlikte sağlık sorunlarım katmerleşmiştir. Aldığım ceza 35 yıldır. Yaklaşık 4 yıldır hapishanendeyim. Diyarbakır hapishanende bulunduğum süreçte koşulların beraberinde getirdiği avantajlar oluyordu. Ancak Oltu T Tipi Kapalı Hapishanene geldiğimden beri (1,5 yıl) sağlık sorunlarım tekrar baş göstermiştir. Burada doğru düzgün tedavi koşulları yok. Sürekli ilaçlarla geçiştirme, erteleme yaklaşımı var. Her seferinde derdimizi hastalıklarımızı anlattığımızda bize bir sürü ilaç yazıyorlar. Verilen ilaçların da sadece geçici bir faydası oluyor. Doktor raporu ile sabitlenmiş hastalıklarım olduğu gibi, doktorlar tarafından daha teşhisi konulmamış hastalıklarım da vardır. Soğuk ve dumanlı ortamlarda bulunmama durumu var. Doktorlar tarafından tanı konulmamış hastalıklarım; nefes darlığı (uykuda çok zorlanıyorum), astım rahatsızlığı, akciğer rahatsızlığı, ülserden dolayı midemde oluşan yaralar, iltihaplaşma var. Dilime ve boğazıma sirayet etmiş durumda. Burnumda fazla et var. Şiddetli baş ağrısı ve burun akıntısı. Bağırsak rahatsızlığımla birlikte sürekli bir kabızlık sorunum var. Vücudumda da sürekli bir titreme oluyor. Sol tarafımda ağrı var. Elimve ayağımda kaşındı oluyor. Son dönemde sürekli mide krizleri geçiriyorum. Bu belirttiklerim sürekli bende olan hastalıklardır. Çok zorlanıyorum. Ne kadar derdimi doktorlara anlatsam da tedavi göremiyorum. Son dönemde bana bazı ilaçların isimlerini getirdiler. İlaçları kullanmam gerektiği söylendi. Fakat bugüne kadar ismi geçen ilaçların hiçbirini kullanmamışım. Yani ilaçlarımdan f arklı ilaçlar yazmışlar bana. Son derece yaşanana bir ihmal ve istismar durumu var. Bu ilaçların isimleri muaf ilaçlar bölümü olarak raporumda yer alıyor. Bu ilaçların bana yılının başlarında yazıldığı ancak yeni getirildiğini belirtmek isterim. Ben şu an raporumu da size gönderiyorum. İnanmanızı isterim, raporumda geçen hastalıkların on katı hastalığı barındırıyorum. Mide krizlerim sürekli hal almış durumda. Her defasında ölümün soğuk yüzüne dokunup yaşama tekrar dönüyorum. Sitemin biz siyasi tutuklulara karşı nasıl bir yaklaşım içinde olduğunu ilgili kamuoyu çok iyi bilmektedir. Bize dayatılan aleni bir şekilde ‘ölün’ dür. Ne hiçbir zaman gerçekçi bir rapor veriyorlar, ne de insani bir muameleye tabi tutuyorlar. Hastalıklarım olabildiğince ciddi ve tehlikelidir. Her kriz artık ölümün kapısını biraz daha aralamam oluyor. Böyle devam ederse çok uzun direnebileceğimi tahmin etmiyorum. Sizin de yapabileceğiniz fazla bir şey olabileceğini tahmin etmiyorum. İlgilenmeniz bizin yeterlidir. Her şeye rağmen yaşam pozitif bakan umutlu olan biriyim. Özgürlüğün adında saklı coşkusuyla hepinizi selamlıyorum.” (İHD DİYARBAKIR ŞUBE)

* tarihinde başvuran Hezni Haykır, şu beyanlarda bulundu: “Ben 3 yıldır hapishanendeyim. 1 yıl 4 aydır Midyat hapishanendeyim. Siyasi sebeplerle hüküm giydim. 6 yıl ve hatırlamadığım 4 ay olması gerekir. Ceza aldım. Kalp rahatsızlığım ve nefes darlığım vardır. Ayrıca bilmediğim yerden sürekli sesler duymaktayım. Psikolojim çok bozuldu. 1 yıl ve 4 şu anda cezam kaldı. Her tarafımdan insan sesleri geliyor. Sürekli seni ve aileni öldürürüm şeklinde sesler gelmektedir. Bazen gece uykumdan bu sesler yüzünden uyanıyorum. Psikolojim çok bozuldu. Şu an da 70 yaşındayım ve bu sebeplerle tedavi edilmem gerekmektedir. Tedavim içinde hapishanenden çıkmak istiyorum. Duyduğum seslerin sahibini görmüyorum. Bazen iki kişinin sesini duyuyorum. Namaz kıldığımda bana sürekli küfür ediyorlar. ” (İHD DİYARBAKIR ŞUBE)

* tarihinde başvuran Berkin Demir şu beyanlarda bulundu: “Eşim Mehmet Demir, yaklaşık 19 yıldır hükümlü olarak hapishanende bulunmaktadır. Eşim hapishanende ciddi sağlık sorunları yaşamaktadır. Bel fıtığı, boyun fıtığı, mide ülseri gibi rahatsızlıklarının yanında gözlerindeki bozukluklar nedeniyle de iki kez ameliyat olmuştur. Ayaklarının altında daha önce görmüş olduğu işkenceden dolayı nasırlar oluşmuş ve bu nedenle de ameliyat olmuştur. Eşim ameliyat gerekçesiyle Batman Hapishanenden Dicle Üniversitesi Araştırma Hastanesine getirildi. Ancak hastanede yer olmadığı gerekçesiyle ameliyatı ertelenerek Diyarbakır D Tipi Kapalı Hapishanene gönderildi. Eşim bütün bu sağlık sorunları nedeniyle hapishanende yaşaması gün geçtikçe zorlaşmaktadır. Bu nedenle eşimin biran önce tedavisinin sağlanması, şayet hapishane koşullarında sağlanamıyorsa tahliye edilmesini talep ediyorum. ” (İHD DİYARBAKIR ŞUBE)

* tarihinde başvuran Aysel Çerçel Yalçin, şu beyanlarda bulundu: “Kardeşim Yılmaz Çerçel, yılında yargılandığı bir suçtan dolayı 30 yıl ceza aldı. Kardeşim hapishanendeyken ciddi sağlık sorunları yaşamaya başladı. Kendisine şizofren hastalığı tanısı konuldu. Dışarıda tedavi görmesi uygundur şeklinde rapor verildi. Bu rapor üzerine yılında tahliye oldu. Dışarıda tedavisini sağladık. Ancak yılında yeni infaz yasası çıkınca kardeşim tekrar hapishanene alındı. Hapishanene alındığında hastalığı devam ettiği için Manisa Ruh ve Sinir Hastalıkları Hastanesine yatırıldı. Yaklaşık 4 yıldır bu hastanede tutuklu olarak kalmaktadır. Daha önce hastanede servise çıkarılabiliyordu. Ancak şuan da adli suçluların yanında ve hiç dışarı çıkamıyor. Kardeşimin sağlık durumu gittikçe kötüye gitmekte olup bu koşullarda tedavisinin sağlanması imkânsızdır. Bu nedenle kardeşimin sağlık sorunlarıyla birebir ilgilenmeniz ve tedavisinin sağlanabilmesi için ivedi olarak tahliye edilmesini talep ediyorum.” (İHD DİYARBAKIR ŞUBE)

*10 Ocak’ta başvuruda bulunan Serdar Güzel, Kocaeli 1 No’lu F Tipinde kalan, korsokof sendromu ve kopnitif bozukluk teşhisi konan Sami Özbil’in () Atatürk Eğitim ve Araştırma Hastanesi Sağlık Kurulu tarafından hapishane koşullarında kalmasının sağlığı için tehlike yaratacağı kararını vermesine rağmen, ailesinin tahliye talebinin reddedildiğini belirtti. Serdar Güzel ayrıca Sami Özbil’in kolon kanserine dönüşme riski taşıyan kron hastalığına yakalandığını ve bu hastalığının tedavisi olmadığını ifade etti. (İHD İSTANBUL ŞUBE)

*21 Ocak günü başvuruda bulunan Çilem Babahan, Rize Hapishanende kalan kardeşi Resul Yıldız’ın () kalp ağrısı şikayetiyle doktora gittiğini, ancak kelepçeleri açılmadığı için muayeneyi reddettiğini bu nedenle hapishanene muayene edilmeden geri gönderildiğini ifade etti. (İHD İSTANBUL ŞUBE)

*26 Ocak günü gelerek başvuruda bulunan İsmail Tepeli, kızı Deniz Tepeli’nin () Sincan F Tipi Kadın Hapishanende bulunduğunu, yumurtalıklarında mm’lik kist olduğu ve kanaması tespit edilmesine rağmen Kırşehir’deki E tipi hapishanene sürgün edildiğini, oradan hastaneye gönderildiğini ve doktorun da aynı teşhisi koyduğunu belirtti. Kanser şüphesiyle ve patoloji/biyopsi yapılamadığı gerekçesiyle Ankara’ya sevkinin yapıldığını belirten İsmail Tepeli,  Sincan Hapishane’ne sevk edilen Deniz Tepeli’nin, yanında 5 jandarma olduğundan muayenesinin yapılamadığını, daha sonra rahatsızlanıp revire kaldırıldığında aldığı patoloji ve biyopsi raporlarına bakılmaksızın herhangi bir sağlık sorunun olmadığının söylendiğini ifade etti. (İHD İSTANBUL ŞUBE)

*16 Şubat günü ulaşan mektupta, Tekirdağ 1 No’lu F Tipi Hapishanende kalan Kemal Ayhan, bacaklarının deri altında 25 tel dikişi olduğunu, yılında dikişleri aldırmak istediğinde, hiç anestezi uygulamadan almaya kalkıştıklarını gördüğünde bunu reddedip aldırmaktan vazgeçtiğini, hapishanende yaşadığı darptan ötürü dikiş tellerinin birkaç tanesinin yerinden oynadığını ve koptuğunu belirtti. Ameliyat olmasına karar verilmesinin ardından, ameliyat sonrası 15 gün boyunca ihtiyaçlarını tek başına karşılayamaz raporu talep eden Kemal Ayhan’a “Yapamayız sen ağır müebbetliksin, ancak bu kadarını yapabiliriz (reviri kastederek), bir tane nöbetçi gardiyan koyacağız seslen yeter ” dediklerini belirten Ayhan, revirde sağlıksız şartlarda 3 gün boyunca kalmasına rağmen hiçbir görevlinin gelmediğini, çağrılarına kimsenin kulak asmadığını, sesini duyurmak için revirdeki sandalyeyi kapıya çarpıp kırdığı için de 3 gün hücre cezası aldığını ifade etti. (İHD İSTANBUL ŞUBE)

*17 Mart günü faks yolu ile ulaşan iki mektupta Muhittin Çeter, Servet Akkaş ve Ekrem Aktürk, günü yazılı olarak hazırladıkları Kürtçe savunmalarına hapishane idaresi el koyarak mahkemeye götürülmelerini engellediğini ifade etti. Bunun dışında, hastaneye götürülen ( ağır hastalar da dahil) kelepçelerinin çıkarılmadığını, tedaviye götürüldüklerinde çoğu kez tedavi edilmeden geri gönderildiklerini, bu şikayetlerini bildirdiklerinde Valilikten “Sonuç olarak; bu gibi şikâyetlerin hak aramaktan ziyade yasadışı talepler olduğu, bir manada çalışanları taciz amacı taşıdığı…” şeklinde bir yanıt aldıklarını belirttiler. (İHD İSTANBUL ŞUBE)

*05 Nisan günü başvuruda bulunan Deniz Çevrim, Bakırköy Kadın Tutukevinde tutuklu olarak bulunan kardeşi Pınar Çevrim’in kalp kapakçığında büyüme gibi ciddi bir kalp rahatsızlığına yakalandığını, bu hastalığın hapishane koşullarında oluştuğunu, daha önceden kardeşinin böyle bir rahatsızlığı olmadığını belirtti. Çevrim, kardeşi iki defa kalp krizi aşamasına gelince, ambulansla hastaneye götürüldüğünü, askerlerin hastaneye götürürken kardeşine devamlı hakaret ettiklerini, tedavi için gerekli ayda bir yapılması gereken iğnenin de kardeşine yapılmadığını ifade etti. (İHD İSTANBUL ŞUBE)

*20 Haziran günü başvuruda bulunan Suzan Zengin, yaklaşık 2 yıl kaldığı hapishane koşullarında yüksek tansiyon, ülser, kemik erimesi, kolesterol gibi kronik rahatsızlıkları artmaya başladığını, bu süre zarfında bunlara yeni sağlık sorunlarımda eklendiğini, örneğin yüzünde kist oluştuğunu ve ameliyat olduğunu ifade etti. Tedavi amaçlı hapishanende fazla antibiyotik yüklemesinden dolayı sürekli tekrarlayan alerjik reaksiyonlar olmaya başladığını, her iki göğsünde şişlikler ve ağrılar oluştuğunu, ayrıca ağzında kist ve enfeksiyon olduğunu belirtti. (İHD İSTANBUL ŞUBE)

*13 Temmuz günü, Kırıkkale F Tipi Hapishanesinde kalan Osman Evcan’ın vejetaryen olmasına rağmen hapishane yönetiminin uygun yemekler vermediği; uygulama nedeniyle Osman Evcan’ın yazdığı şikâyet dilekçelerine el konulduğu ve hastalığı nedeniyle götürüldüğü hastanede doktor muayenesi sırasında kelepçelerinin çıkarılmadığı öğrenildi. (İHD İSTANBUL ŞUBE )

*19 Temmuz günü, yapmış olduğu başvuruda bulunan Pınar Banur Bilgiç, Kandıra 1 No’lu F Tipi Hapishanesinde kalan Ayhan Duyku’nun haziran ayı başından beri süngerli odaya götürülerek baskı ve işkence gördüğünü, bazı gardiyanların kendisini intihara teşvik ettiklerini, yumurtalıklarında ciddi sorun olmasına rağmen tedavi koşullarının sağlanmadığını ifade etti. (İHD İSTANBUL ŞUBE)

*18 Ağustos günü ulaşan mektupta Serdal Duman, ’dan beri hapishanende olduğunu, 7 yıldır böbrek hastası olduğunu, haftanın 3 günü diyalize bağlandığını ve ancak bu sayede yaşadığını belirtti. Babasının ona bir böbreğini vermek istediğini ifade eden Serdal Duman, bu hastane koşullarında bunun mümkün olmadığını belirtti. (İHD İSTANBUL ŞUBE)

*5 Ekim günü, Kandıra (Kocaeli) 1 No’lu F Tipi Hapishanesinde kalan Sami Özbil’in Crohn hastası olmasına rağmen hapishane yönetiminin hastalığa uygun diyet yemekler vermediği; bu nedenle Sami Özbil’in sindirim kanallarının iltihaplandığı öğrenildi. (İHD İSTANBUL ŞUBE)

*2 Kasım’da başvuruda bulunan Derya Geçer, babası Necmi Aksoy’un () 11 aydan beri Silivri Hapishanende olduğunu, babasının kanser olduğunu, ancak Silivri Devlet Hastanesinde Onkoloji Bölümü olmadığından babasının tedavisi için uygun bir hastane olmadığını ifade etti. Babasına Risterdal adlı şizofreni hastalarına verilen ilacın verildiğini belirten Geçer, babasının akli dengesinde bir sorun olduğundan endişe duyduklarını belirtti. (İHD İSTANBUL ŞUBE)

*10 Kasım’da başvuruda bulunan Altun Gül, Rize Kalkandere Hapishanesinde bulunan kardeşi Müslüm Şenses’in şeker hastası olduğunu, hapishanende ona gerekli ilaçların verilmediğini, kardeşinin 1 yıl önce Van Hapishanendeyken kalp krizi ve yüz felci geçirdiğini, buna yönelik tedavinin de tam olarak yapılmadığını ifade etti. (İHD İSTANBUL ŞUBE)

*21 Kasım günü başvuruda bulunan Vezire Ürey, eşi Mahmut Ürey ()’in haksız yere tutuklandığını, safra kesesinde taş olduğunu belirtmesine karşın gerekli tedavi imkanlarının sunulmadığını, daha sonra durumu ağırlaşınca ameliyat edildiğini, ancak şu an Metris Hapishanesinde tek kişilik bir yerde tutulduğunu ve kendisine bakacak durumu olmadığını ifade etti. (İHD İSTANBUL ŞUBE)

*28 Kasım günü başvuruda bulunan Ali Bulut, kızı Zeliha Bulut’un ()hastalığı için hastaneye götürülürken yanındaki görevlilerin doktora “Bu terörist” dediklerini, bunun üzerine Zeliha Bulut’un o askerin odadan çıkarılmasını talep ettiğini, bunun üzerine ikinci bir muayene için başka bir bölüme gitmesi gerekirken,  bir günde iki bölüme birden gidemezsin diyerek apar topar Bulut’un hapishanene götürüldüğünü belirtti. (İHD ADANA ŞUBE)

* tarihinde Turan Erenin yapmış olduğu başvuruda kürkçüler hapishanesinde tutuklu bulunan oğlu ozan erenin hapishaneye düşmeden önce pisikolojik tedavi gördüğünü ve hapishane doktoru Deniz Koray’ın oğlunun bu şartlarda tedavisinin mümkün olmadığını,  hapishane koşullarında kalmasının hayati tehlike oluşturduğunu ve psikolojik tedavi gördüğüne dair iki adet raporunun olmasına rağmen tahliyesinin yapılmadığını belirtmiştir. (İHD ADANA ŞUBE)

* tarihinde Serdar Yüce Ayın yapmış olduğu başvuruda kürkçüler hapishanesinden tahliye olduğunu ve hapishanede kaldığı sure içerisinde siyasi tutuklu ve hükümlülerin 10 saatlik sohbet hakkını kullanamadıklarını, doktorların düşmanca yaklaşımları ve birçok ciddi hastalıkları tedavi etmeden psikolojik olduğunu, hapishanede yemeklerin çok kötü çıktığını bu yedikleri yiyen mahpusların hastalandıklarını, gardiyanların mahpuslara psikolojik baskı yaptığını belirtmiştir. (İHD ADANA ŞUBE)

* 04, tarihinde Çetin Altanın yapmış olduğu başvuruda oğlu Abdullah Altanın kürkçüler F tipi hapishanesinde hükümlü olduğunu ve kalbinden rahatsız olduğunu ve bazı damarlarında yaralar oluştuğunu belirtip tedavisinin yeterince yapılmadığını, tam teşekküllü bir hastanede yapılmasını talep eden başvuruda belirtmiştir. (İHD ADANA ŞUBE)

*Tarihi belirtmeyen bir şekilde yazılı başvuruda bulunan İbrahim Halil GÜNGÖR “Bulunduğum Bingöl M Tipi Kapalı Hapishanesinde birçok hastalıkla baş başayım. Elazığ Eğitim ve araştırma Hastanesinde 3 ay tedavi gördüm, iyileşmeden taburcu oldum. Akut Pankreaitit hastalığı geçirdim. O iltihaplar devam ediyor. Mide ve bağırsaklarımdaki gaz nedeniyle insanlar arasında kalamıyorum. Koğuşlar Beni Kabul etmiyor, o nedenle müşahede altındayım. Aylardır yalnız yaşıyorum, aylardır yalnız yaşıyorum, koşullarım çok zor. (İHD GENEL MERKEZ)

* Tarihi’nde yazılı başvuruda NESİMİ KALKAN” Bulunduğum Erzurum H Tipi Hapishanesinde 5 yıldır ağırlaşmış ve sürekli kalıcı olan çölyak hastalığını yaşıyorum. Hastane raporlarına rağmen, gerekli bakım ve beslenmeyi yapamıyorum. Bu yüzden lenf kanseri ve siroz kanseriyle yüz yüzeyim. şuan bağırsaklarım kanıyor ve iltihap akıtıyor. Cezaevleri genel müdürlüğüne heyet raporlarımla birlikte, idarenin burada hastanede bakamayız, ailesine muhtaçtır, nakli gereklidir diyen üst yazısına rağmen,  nakil talebim ret ediliyor. (İHD GENEL MERKEZ)

* Tarihi’nde yazılı başvuruda Süleyman ARAÇ” Bulunduğum Ankara F Tipi Yüksek Güvenlik Kapalı Ceza İnfaz Kurumu’nda gönderdiğim başvuru dilekçelerimin büyük bir bölümünün Ceza İnfaz Kurumu tarafından işleme konulmadığı imha ettiği aşikârdır, yaptığım şikayet dilekçelerim de imha edildiğidir. Ankara Numune Eğitim ve Araştırma Hastanesi acil polikliniğinde refakat ettiği, şahsıma telkin, yönlendirme ve baskı kurarak, sözde işimiz çabuk bitsin buradan gidelim, sözlerini görevli hekime söylemem için, şahsıma baskı kurduğu. (İHD GENEL MERKEZ)

* tarihinde yazılı başvuruda bulunan; Adana F Tipi Hapishanende bulunan Abdurahim BALICAK “koğuş arkadaşım olan  Ali ÇELİK ( 77 yaşında) sağlık durumu hapishanende kalmasına uygun değil. Malatya’ da prostat kanseri tedavisi görürken eski dosyasının onanmasıyla tedavisi yarıda kesilip tutuklanmış. Önce Malatya hapishanene konulmuş sonra tedavi için Kayseri’ ye kadar gönderilmiş daha sonra tekrar Malatya ya gönderilmiş. En son Adana’ya gönderilmiş. Buradaki doktorlar tedavi yerine işkence yapma noktasındadır. Tedavi gördüğü hastanede elleri kelepçeyle yatağa bağlı. Yaşamdaki ihtiyaçlarını güçlükle yapabiliyor. (İHD GENEL MERKEZ)

* tarihinde yazılı başvuruda bulunan; Tekirdağ F Tipi Hapishanende halen tutuklu olan Gülnaz AKKURT engelli olduğu halde 4 yıla yakındır halen tutuklu tutuluyor. %85 görme engelli olmasına rağmen 4 yıldır F Tipi gibi ağır tecrit koşullarında tutuklu tutuluyor. Bu durumda kendi özel ihtiyaçlarını karşılayacak durumda değildir. Bu durumda bile 8 yıl kusur hapis cezası verilmiş. Vücudunda aşırı sivilcelenme ve ağızda yaralar çıkmakta. F Tipi koşullarının yarattığı diğer hastalıklarda kendini göstermeye başlamış durumda. (İHD GENEL MERKEZ)

 *Elfo Ürper, Şırnak’ın Silopi ilçesinden olup 7 yıla yakındır hapishanede yatmaktadır. Ürper’in gerçek yaşı 75 olduğunu ancak kimlikte küçük yazdıklarından dolayı 53 yaşında görülmektedir. Zaten nüfusta oğlu ondan 10 yaş büyük kaydedilmiştir. Bunun üzerine oğlu onun üzerine değil de kuması üzerine kaydedilmiştir.  Elfo Ürper 15 Ağustos ’te örgüt üyesi olmaktan tutuklanır ve ağır cezaya mahkûm edilir. Sonra Ürper Muş hapishanene sürgün edilir. Ürper, bir süre Muş hapishanende kaldıktan sonra oğlunun da tutuklu bulunduğu Batman M tipi kapalı hapishanene sevkini ister. Sevk talebi kabul edilince onu da oğlunun tutuklu bulunduğu Batman hapishanene getiriyorlar. Yıllardır Batman hapishanende yaşama mücadelesini veriyor. Elfo Ürper raşitizm hastalığına yakalanmış ve yüksek tansiyonu olan bir tutukludur. Başta mecburi kişisel ihtiyacı olan banyo ve lavabo gibi ihtiyaçlar, ayakları tutmadığından dolayı kendi başına gideremeyip, yanında bulunan arkadaşlarından yardım isteyerek giderebiliyor. Bu da psikolojisi üzerine olumsuz etki yaratıyor. (İHD GENEL MERKEZ)

*Davut Aslan tarihinde yapmış olduğu başvurusunda Rize Kalkandere Kapalı Ceza İnfaz Kurumunda bulunmakta olan Mehmet Aslan’ın(Bessi-Hüseyin, 01/01/, Kızıltepe) yaşadıklarını “kardeşim kötü hapishane koşulları nedeniyle astım, şeker ve bronşit hastalıklarına yakalandı. Yaşadığı hastalıklar nedeniyle Mardin Hapishanendeyken doktorunun belirlediği şekilde beslenebiliyordu. Ancak şu anda bulunduğu Rize Kalkandere Kapalı Ceza İnfaz Kurumunda doktor raporu olmasına rağmen sağlığını kötü etkileyecek şekilde beslenmeye mecbur kalmaktadır. Koşullarının düzeltilmesi için yaptığı tüm başvurular sonuçsuz kalmaktadır. Bu haliyle kardeşim adeta ölüme terk edilmiş durumdadır.” şeklinde anlatmıştır. (İHD İZMİR ŞUBE)

* tarihinde şubemize Bingöl M Tipi Kapalı Hapishanenden gönderdikleri mektupla başvuruda bulunan Tamer Tanrıkulu ve Nevzat Demir mektuplarında şu beyanlarda bulundu Yüksek şeker hastası olan Mahmut Karataş adındaki arkadaşımız bir süre önce tedavi amacıyla Elazığ Hapishanene sevk edildi. Ancak Elazığ&#;daki hastane &#;hasta tedaviyi kabul etmedi&#; diyerek geri göndermiş bulunuyor. Arkadaşımız uç sınırda seyreden şeker hastalığı nedeniyle her iki gözünü de yitirdi; şu anda ŞUUR KAYBI yaşamaktadır, yirrmidört saat yatağa bağımlı ve hiçbir ihtiyacını temin edecek vücut refleksine sahip değildir. Çevresindeki hiç kimseyi tanımıyor ve nerede dahi olduğunu bilmiyor. Bu durumda olan bir insan nasıl olur da TEDAVİ KABUL ETMEDİĞİNE DAİR irade beyanında bulunabilir? Hastanın hiçbir konuşması bir diğerini tutmuyor, bilincini yitirmiş durumdadır; nasıl olur da doktor onun sözlerine dayanarak tedaviyi kesebilir. Hasta şu anda ölüme terk edilmiş bulunuyor, gözümüzün önünde adım adım ölüme gidiyor. Tam teşekkülü bir hastaneye sevkinin yapılması için hapishane idaresinin girişimleri de yetersiz kalmaktadır. Bu kadar ağır bir hasta ve yaşlı bir insan tedavi edilmeden buraya geri gönderildi. Hapishanenin düzenli bir doktor olanağı bile yok; hatta haftada sadece iki gün doktor geliyor. Üstelik sağlık görevlileri dahi yoktur. (İHD GENEL MERKEZ)

* tarihinde Bingöl M Tipi Kapalı Hapishanenden gönderdikleri mektupla başvuruda bulunan İbrahim Halil Güngör şubemize gönderdiği mektupta şu beyanlarda bulundu:2 yıldır tutukluyum. Bende kronikleşmiş hastalıklar mevcut. Sinir iltihabı, ayaklarım ve bacaklarım sürekli uyuşuk ve sızı içinde. Akut Pankreatit hastalığı geçirdim. Elazığ Eğitim ve Araştırma Hastanesinde 3 ay tedavi gördüm, iyileşmeden taburcu oldum. O iltihap devam ediyor. Mide ve bağırsaklardaki gaz nedeniyle insanların içinde kalamıyorum, koğuşlar beni kabul etmiyor. O nedenle müşahade altındayım. Aylardır yalnız yatıyorum. Koşulları çok zor. Ayrıca idrar yollarından da rahatsızım. Sık sık altıma kaçırıyorum. Ayrıca romatizma tüm vücudumu sarmıştır.

*Zeynel Abidin Çoban, Kırıklar 2 Nolu F Tipi Hapishane Sürekli beni tahrik ediyorlar.– kendini öldür de bizide kurtar sende kurtul – diyerek beni tahrik ediyorlar. Çeşitli sağlık sorunları yaşıyorum. Beynimde tümör var, aynı zamanda sara hastasıyım. Tek başına kalamaz ve sabah sayımlara kalkmamalı diye heyet raporum var. Bana uygulanan bu baskılar ve şantajlar yüzünden tahminen yedinci ayın sonuydu intihar girişiminde bulundum. Hem ilaç içtim hem de çamaşır ipiyle kendimi astım. Baygınlık geçirmişim. Kendime geldiğimde taburcu olmuş ve hapishanene geri dönmüştüm. Bana onbir günlük hücre cezası vermişlerdi. Raporum yüzünden cezayı uygulayamıyorlar. Ben yaşadığım sıkıntılar ile ilgili olarak ne zaman hapishane müdürü Nemci Üçler ile görüşmeye gitsem bana – sen heyet raporunu iptal ettir, bizde senin kapalı görüş cezanı kaldıralım- diyerek benimle pazarlık ediyor. Tek başına kalamayacağıma dair heyet raporum olmasına rağmen taburcu olduktan sonra beni hapishanende beş gün boyunca süngerli oda denilen müşahede odasında yalnız bıraktılar.

*Hakkari&#;nin Yüksekova İlçesi&#;nde 10 Aralık gecesi gözaltına alınmak istenirken, askerler tarafından kafasından vurulduğu öne sürülen ve önceki gün tutuklanan DYG Meclis Sözcüsü Sedat Karadağ, hakkında tutuklama kararı verilmesinden sonra, tedavi gördüğü YYÜ Araştırma ve Eğitim Hastanesi&#;nde servisten alınarak tutuklu ve hükümlülerin kaldığı koğuşa atıldı. Karadağ&#;ın hijyenik olmayan ve demir kapıyla kapalı olan hücreye konulmasından sonra Karadağ&#;ın avukatı Fahri Timur, müvekkilinin hayati tehlikesinin sürdüğü ve tek başına hareket bile edemediğine dikkat çekerek, tutukluluk halinin kaldırılması için itirazda bulundu. Karadağ&#;ın ailesi ise, çocuklarının bakıma muhtaç olduğuna dikkat çekerek, ailesinin refakatçi olması yönünde izin verilmesi talebinde bulundu. Ancak savcılık sadece baba Sait Karadağ&#;a belirli saatlerde zaruri ihtiyaçların karşılanması için izin verdi. Oğlunun halen kendinde olmadığını, konuşmakta dahi sıkıntı çektiğini belirten baba Karadağ, yapılan uygulamanın hukuksuzluk olduğunu söyledi. Doktor raporlarına rağmen oğlunun hastane içindeki hücreye atıldığını da belirten baba Karadağ, yetkililerden yaşanan hukuksuzluğun son bulması için destek talebinde bulundu. Karadağ&#;ın tutuklanmasından sonra tedavi gördüğü hastane sağlık koşullarıyla ilgili üç ayrı rapor hazırladı. Hastanenin Beyin Cerrahi Servisi, &#;Hasta iyileşme aşamasında olup bakıma muhtaç hastadır. Hayatını tek başına desteksiz olarak idame ettirecek konumda değildir&#; raporu verirken, Göz Hastalıklara Polikliniği ise, &#;Hastanın en yakın yer olan Ankara Gazi Üniversitesi&#;ne sevki uygundur. Hastanın ihtiyaçlarını karşılayacak durumda olmadığından dolayı uçakla refakatli olarak sevki uygundur&#; raporu verdi. Aynı servis tarafından verilen ikinci raporda ise, Karadağ&#;ın hayati tehlikesinin sürdüğüne dikkat çekilerek, başka bir yere sevk edilmesi talebinde bulunuldu. (İHD DİYARBAKIR ŞUBE)

*Cezaevlerinde sağlık sorunları ağırlaşarak devam eden yüzlerce siyasi tutukludan biri olan gırtlak kanseri 56 yaşındaki Fahrettin Yürümez, 3,5 aydır tedavi dahi edilmeden Van F Tipi Hapishanesinde tutuluyor. Hapishanende ölüme gün sayan hasta tutuklu yürümez, yılında gırtlak kanseri nedeniyle ameliyat olduğunu ve ses tellerinin kesildiğini kaydederek, boğazındaki soluk cihazı sayesinde nefes alıp verebildiğini belirtti. yılında &#;Örgüt üyeliği&#; suçlamasıyla gözaltına alınıp 6 ay hapishanende kaldığını; ardından dosyasının Yargıtay&#;a gönderildiğini söyledi. Yürümez, Yargıtay&#;dan gelen karar üzerine 3,5 ay önce tutuklanarak hapishanene konulduğunu ifade ederek, &#;Sağlık sorunlarım giderek ağırlaşıyor. Bu sorunlarla bana verilen 6 yıl 3 ay hapis cezasın bitirmem imkânsız. Diğer hasta arkadaşlarım gibi maalesef ben de bu hastalığımla zindan koşullarına mahkûm edilmiş durumdayım&#; ifadesinde bulundu. Her hafta hapishanendeki babasını görmeye giden Mesut Yürümez ise, babasının sağlık sorunlarının ilgisizlikten dolayı ağırlaştığını söyleyerek, &#;Babam nefes almakta dahi zorlanıyor. 6 yıldır bizler ona bakıyorduk. Hijyenik bir yerde olması gerekiyor. Sürekli boğazında akıntı oluyor ve kendisi bunu temizleyemediği için tıkanıyor. Hep biz temizliyorduk. Şimdi hapishanene cımbız ve ayna sokulmadığı için kendisi de yapamıyor&#; diyerek, her gittiklerinde babasını biraz daha kötü gördüklerini kaydetti. (İHD DİYARBAKIR ŞUBE)

*Karaciğer yetmezliğinden dolayı İzmir 9 Eylül Üniversitesi Hastanesi&#;nde 8 yıldır tedavi gören Ümit Aslan, trafik kazası sonucu yaşamını yitiren 14 yaşındaki Emre Ünal&#;ın ailesinin çocuklarının organlarını bağışlaması sonucu tekrardan yaşama tutunmaya başlamıştı. Aslan, yapılan organ bağışı sonrası aylık tedaviye gidip gelmesi koşuluyla bulunduğu hastaneden yılının Mayıs ayında taburcu edildi. Tekrardan yaşama tutunma sevinciyle memleketi Diyarbakır&#;a geri dönen Aslan, burada &#;Örgüt propagandası&#; yaptığı gerekçesiyle Eylül ayında tutuklanarak, Diyarbakır D Tipi Hapishane&#;ne konuldu. Tutuklu bulunduğu hapishanende tedaviye götürülüp getirilmeyen Aslan, adeta ölüme terk edilmiş durumda. Ağabeyinin yaşadığı duruma ilişkin konuşan Çile Aslan, ağabeyinin hastalığından dolayı tedavi olmak için İzmir&#;e gitmesi gerektiğini belirterek, hapishane koşullarının hasta birisi için uygun olmadığını, bundan kaynaklı olarak da ağabeyini kaybetmekten çok korktuğunu söyledi. Ağabey&#;i Ümit&#;in hapishanende tutularak ölüme terk edildiğini belirten Aslan, 8 yıl aradan sonra yaşadıkları sevincin kısa sürdüğünü söyledi. (İHD DİYARBAKIR ŞUBE)

*Mardin E Tipi Kapalı Hapishanesinde 2,5 yıldır tutuklu bulunan Abdulhakim Bulut, yaşadıkları sorunlara ilişkin gönderdiği mektupta, soğuk aldığı için rahatsızlanarak revire gittiğini ve kendisine verilen ilaçların vücudunda yanma, kızarma, şişme, kaşıntı gibi rahatsızlıklar meydana getirdiği için tekrar revire çıkarıldığını kaydetti. Revirde doktor olmadığı için gardiyanın kendisine alerji iğnesi yaptığını söyleyen Bulut, &#;Koğuşa geldim ve biraz sonra daha da kötü bir hal aldım. Bu sefer saydığım hastalıklar vücudumun her tarafına yayıldı. Yine aynı akşam saat &#;de yine revire çıktım. Bu sefer acilden bir doktor geldi, o da bir iğne yapıp hastaneye sevkimi yazıp pazartesi acil çıkmamı söyledi. Ve o halimle pazartesi gününe kadar bekledim&#; dedi. Hapishane müdürüne durumunu izah eden bir dilekçe yazdığını ama birinci müdürün kendisini muhatap almayarak tekrar revire gönderdiğini söyleyen Bulut, &#;Bu seferki gelen doktor kendisinden önce gelen doktorun sevkimi yazdığı ve ancak birkaç ay sonra beni hastaneye götürebileceklerini söyledi. Acil olduğum halde beni göndermediler&#; dedi.  (İHD DİYARBAKIR ŞUBE)

* tarihinde başvuran Şirin Abi, şu beyanlarda bulundu: “Eşim Ferzende Abi, 13 yıl hapishanende kaldı. Tahliye oldu. KCK operasyonunda yılın başında tekrar tutuklandı. Eşim 2 defa mide kanaması geçirmiş. Şu an hapishanende rahatsızlığı ciddiyetini korumaktadır. Sağlık sorunundan dolayı kendisini acilen kalmış olduğu Muş Hapishanenden Dicle Üniversitesi Tıp Fakültesi Araştırma Hastanesi’ne kaldırmışlar. Sağlığından endişe etmekteyim. Bir an önce tahliye edilmesini istiyorum. Çünkü tedavisinin daha rahat yapılmasını istiyorum. Bu konuda bana yardımcı olmanızı istiyorum.” (İHD DİYARBAKIR ŞUBE)

* tarihinde başvuran Aziz Bayın, şu beyanlarda bulundu: “Ben Yeni hal Semtinde çalışırken görevli memurlar tarafından savcılığın kararıyla Elazığ Ruh ve Sinir Hastalıkları Hastanesine Klinik-1’e götürüldüm. Orada mahkûmlar koğuşunda 1 hafta kaldım. Ben oraya gittiğim gün polisler oradaki görevli doktorlara “bir terörist daha aldık” dediler. Onlarda gerek doktor gerekse de oradaki personeller bana hakaret ettiler. 30–36 yaşlarında zayıf sarı saçlı bir doktora yönlendirdiler. Bu doktor oradaki personellere bu PKK’lıdır diyerek beni aşağılıyorlardı. Oradaki personeller de bana tuvalet ve banyo temizliği yaptırıyorlardı. Ben o personellerden şikâyetçiyim. Burada bulunan hemşire bana başka ilaçlar vermeye çalışıyorlardı. O sırada doktor bana ilaç vermişti. Başka ilaç kullanma dediği halde hemşireler bana ilaç vermeye çalıştılar. Bu bana yapılanlara daha fazla dayanamayıp koğuşta kavga çıkardım. Bunun üzerine beni heyete sevk ettiler. Beni daha sonra taburcu ettiler. Bu kişilerden şikâyetçiyim. Bu konuda bana yardımcı olmanızı istiyorum.” (İHD DİYARBAKIR ŞUBE)

* tarihinde başvuran Fevziye Kolakan, şu beyanlarda bulundu: “Benim oğlum Ahmet Kolakan, 17 yıldır hapishanendedir. Oğlum çeşitli cezaevlerinde kaldı. Yaklaşık 3–4 yıldır Diyarbakır D Tipi Kapalı hapishanendedir. Oğlumun kalp rahatsızlığı bulunmaktadır. Ayrıca oğlumun mide rahatsızlığı da vardır. Durumu çok kötüye gidiyor. Ben oğlumun tedavi görmesini istiyorum bu konuda sizden hukuki yardım talep ediyorum.” (İHD DİYARBAKIR ŞUBE)

*Midyat M Tipi Kapalı Hapishanesinde 18 yıldır tutuklu bulunan Ramazan Özalp&#;ın beyin felci geçirdiği kaydedildi. Özalp&#;ın ağabeyi Sedik Özalp, Özalp&#;ın 2 gün önce hapishanende beyin felci geçirdiğini ve İdil Devlet Hastanesi&#;ne kaldırıldığını, ancak kısa bir tedavini ardından tekrar hapishanene götürüldüğünü belirtti. Özalp, &#;Doktorlar bana kardeşimin beyin felci geçirdiğini söyledi. Hiçbir tedavi yapılmadı ve hastanede tutulmadı. Yetkililerden yardım bekliyorum. Cumhurbaşkanından, Başbakandan ve insan hakları savunucularından rica ediyorum, kardeşim beyin felci geçirmiş ve hapishanende tutuluyor. Hayati tehlikesi devam ediyor. Derhal bir çaresine baksınlar. Kardeşimin acil tedaviye ihtiyacı var&#; dedi” (İHD DİYARBAKIR ŞUBE)

* tarihinde başvuran Aysel Çerçel Yalçin, şu beyanlarda bulundu: “Kardeşim Yılmaz Çerçel, yılında yargılandığı bir suçtan dolayı 30 yıl ceza aldı. Kardeşim hapishanendeyken ciddi sağlık sorunları yaşamaya başladı. Kendisine şizofren hastalığı tanısı konuldu. Dışarıda tedavi görmesi uygundur şeklinde rapor verildi. Bu rapor üzerine yılında tahliye oldu. Dışarıda tedavisini sağladık. Ancak yılında yeni infaz yasası çıkınca kardeşim tekrar hapishanene alındı. Hapishanene alındığında hastalığı devam ettiği için Manisa Ruh ve Sinir Hastalıkları Hastanesine yatırıldı. Yaklaşık 4 yıldır bu hastanede tutuklu olarak kalmaktadır. Daha önce hastanede servise çıkarılabiliyordu. Ancak şuan da adli suçluların yanında ve hiç dışarı çıkamıyor. Kardeşimin sağlık durumu gittikçe kötüye gitmekte olup bu koşullarda tedavisinin sağlanması imkânsızdır. Bu nedenle kardeşimin sağlık sorunlarıyla birebir ilgilenmeniz ve tedavisinin sağlanabilmesi için ivedi olarak tahliye edilmesini talep ediyorum.” (İHD DİYARBAKIR ŞUBE)

* tarihinde M Tipi Kapalı Hapishanenden başvuran Latif Badur, şu beyanlarda bulundu: “Ben yılında PKK davasından tutuklandım. 16 yıldır hapishanendeyim ve müebbet hapis cezası aldım. Ben bir süre önce akciğer siroz hastası olduğum yönünde doktorların teşhisi olmuş bu yönde raporlarım bulunmaktadır. Ölümcül bir hastalık olduğu bilinen bir durumdur. Hapishane koşullarında tedavi olmam imkânsızdır. Ailemin ilgilenecek maddi imkân ve olanakları bulunmuyor. Avukatım da yoktur. Hastalığım çok ciddi ve tedavisi de çok zor görünüyor. Hapishane ortamında gerekli tedavimin olması buradaki şartlarda imkânsızdır. Bu konuda sizden hukuki yardım talep ediyorum. ” (İHD DİYARBAKIR ŞUBE)

* tarihinde Ankara/Sincan 1 Nolu L Tipi Hapishanenden başvuran Mehmet Koçak, şu beyanlarda bulundu: “Ben yaklaşık olarak 13 aydır bu hapishanende tutukluyum. Ama daha ne sebepten dolayı burada bulunduğumu bilmemekteyim. Mahkemede söz hakkı bile tanınmıyor. Ben kalp hastasıyım ve ameliyat oldum. Yaklaşık 7–8 ay sonra tekrar ameliyat olmam gerekiyor. Tüm gerekli belgelerimi mahkemeye sundum. Sizden istediğim şey bir avukat aracılığıyla bana yardımcı olmanızı istiyorum. ” (İHD DİYARBAKIR ŞUBE)

*Van&#;ın Başkale İlçesi&#;nde hakkında uyuşturucu suçunda tutuklama kararı bulunan 70 yaşındaki İbrahim Talat Güler 4 ay önce tutuklanarak hapishanene konuldu. Hapishanende iki ay kalan Güler, 1 Mayıs&#;ta bulunduğu Başkale M Tipi Hapishanesinde kalp krizi geçirdikten sonra Van Yüksek İhtisas Hastanesi&#;ne kaldırıldı. Burada ameliyata alınan Güler, ameliyattan sonra 4 gün kendinde olmasına rağmen daha sonra bitkisel hayata girdi. Buradan Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi Araştırma Hastanesi&#;ne sevk edilen Güler, bitkisel hayatta olmasına rağmen 48 gündür yoğun bakımda ailesinin görüşmesine dahi izin verilmiyor. Güler&#;in tahliye edilmesine yönelik yapılan başvurular da sonuçsuz kaldı. Doktorların artık kendine gelmesinin zor olduğunu belirttiği Güler&#;in ailesi ile görüşmesi dahi izin verilmiyor. Sadece savcılıktan özel izin ile oğlu Fatih Güler&#;in görüşüne izin verilirken, eşi ve diğer çocuklarının kendisini görmesine müsaade edilmiyor. Eşi ve çocukları 48 gündür hastane önünde beklerken, son olarak 15 Nisan&#;da Güler ailesi doktorların raporlarıyla birlikte Cumhurbaşkanı Abdullah Gül&#;e başvuruda bulunarak, en azından görüş iznine izin verilmesini talep etti. Yapılan başvuruya rağmen aileye halen bir cevap verilmezken, 48 gündür hastane önünde bir aracın içinde yatıp kalkan aile fertlerinin tek istekleri ise son günlerini yaşayan babalarını özgürce görmek. ( İHD VAN ŞUBE)

* 5 yıldır Van F Tipi Hapishanesinde bulunan İbrahim Özgen, &#;Yüksek tansiyon&#;, &#;Kronik böbrek yetmezliği&#; ve &#;Kalp damar tıkanıklığı&#; hastalıkları ileri dereceye varmasına rağmen tahliye edilmiyor. Özgen&#;in durumu her geçen gün ağırlaşırken, koğuşunda bulunan ve tahliye olan arkadaşı İlhami Caniş, Özgen&#;in artık ayakta duramaz durumda olduğunu belirterek, kamuoyuna duyarlılık çağrısında bulundu. Acil önlemlerin alınmasını isteyen Caniş, Özgen&#;in artık havalandırmaya bile çıkamadığını belirterek, şöyle dedi: &#;İbrahim her gün gözümüzün önünde eriyordu. Son zamanlarda artık havalandırmaya bile çıkamıyordu. Biz kollarına girerek, dolaştırıyorduk. Böbrekleri tamamen iflas etmiş, acılardan dolayı hiç yatamıyordu.&#;Özgen&#;in sürekli dışarıyla irtibata geçmek istediğini de belirten Caniş, yol yöntem bilmediği için içeride tamamen ölüme terk edildiğini kaydetti.  ( İHD VAN ŞUBE)

* tarihinde Nezahat Kuzu aracılığıyla Kandıra 2 Nolu F Tipi Hapishanenden mektupla başvuran Hanefi Kuzu, şu beyanlarda bulundu: “Kaç kez oluyor size mektup yazıyorum ama her seferinde gerekçeler göstererek idari kurulu tarafından el konuluyor. Bulunduğum Kandıra 2 Nolu F Tipi hapishanende keyfi uygulamaların haddi hesabı olmayan uygulamalarla karşı karşıya ve yaşamaktayım. Yaklaşık 4 ay önce dış kantine bakan ilgili gardiyan benden habersiz ve bilgim olmadan adli bir hükümlünün kolisini hesabımdan yolluyorlar. Ne tesadüf ki o sırada da iç hukuk yolları tükenmiş ve evraklarımı AHİM’e göndermesi için avukatıma yolladım. Bu AHİM’e gitmemeye dönük bir engellemeydi. Bunun üzerine bende ilgililer hakkında suç duyurusunda bulundum. İlgili Cumhuriyet Savcısı sözlü olarak dilekçemi işleme koymayarak yolsuzluk denilen girişime göz yumması üzerine bende dilekçeyi infaz hâkimliğine yolladım. tarihinde saat civarında hapishane müdürüyle görüşme talebi olmaksızın odamdan zorla alınarak hapishane idaresi tarafından tutuklu ve hükümlülerin görüştüğü odaya götürüldüm. Sorgusuz ve sualsiz hakaret, tehdit ve şantaj yapmaya başladılar. Dilekçemi geri çekmeyeceğimi söylediğimde işkence timi olarak bilinen kişiler beni kameraların olduğu yerde işkence uyguladılar. Bu konu için Adalet bakanını göreve çağırıyorum, bu görüntüleri bir heyet denetlesin istiyorum. Yukarıda belirttiğim bu husus hapishane 2. müdürü olan Servet isimli kişi tarafından yapıldı. Benim 4 Nisan da doktorla randevum olmasına rağmen bana doktorun izne ayrıldığını söylediler. Yapılan işkenceler yetmezmiş gibi bana 1 kapalı görüşten men için disiplin soruşturması açıldı. Bulunduğum bu hapishanende keyfi uygulamalar ve işkencelere tabii tutuluyorum. Yaklaşık 1 ay önce İHD’ye faks ve mektup gönderdim. Uyduruk uygulamalar gerekçe göstererek mektup ve fakslarıma el koydular. En son 15 gün önce Günlük Gazetesinde bulunan Hüseyin Akyol’a yazdığım bir mektup aynı sebeplerden dolayı el konuldu. Bu idarenin mektuplara el koyması temel nedeni “kirli çamaşırlarını gizlemeye” dönüktür. Bu faşizan uygulamaların altında imzası olan kurum 1. müdürü Mehmet Kara Kaya, Sosyolog Özlem Altın, Psikolog Deniz Enül, bu kişilerin talimatları doğrultusunda işkenceler uygulanmıştır. Hükümetin sözde Türkiye’de işkenceye sıfır tolerans dediği gerçek dışı olduğunu Başbakan Erdoğan buradaki kameralara baksın ve görsün. İşkencenin nasıl sistemli olduğunu göreceklerdir. Bu durumu sizlerle paylaşmak ve kamuoyuna duyurmak istedim.” (İHD DİYARBAKIR ŞUBE)

*Van F Tipi Hapishanesinden hükümlü olarak tutulan kapatılan DTP&#;nin Yüksekova eski ilçe yöneticisi Ahmet Gürdal (58), bir böbreğini kaybetmekle yüz yüze. Kronik böbrek yetmezliği hastalığı nedeniyle iki defa böbrek ameliyatı geçiren Gürdal, kaldığı hapishanende tedavisinin yapılmaması nedeniyle bir böbreğini kaybetme riski ile karşı karşıya. Gürdal, ailesine gönderdiği mektupta, daha önce iki defa ameliyat geçirdiğini kaydetti. Ameliyat sonrası 21 gün hastanede kaldığını aktaran Gürdal, ameliyat sırasında yanında refakatçi bırakılmadığını, ailesinden de bir refakatçiye izin verilmediğini belirtti. Ameliyattan kaynaklı olarak sık sık tuvaletle gitme ihtiyacı hissettiğini, ancak 21 günlük tedavi sırasında tuvaletin anahtarının askerlerde olduğunu ve bu isteğinin her defasında nöbetçi asker tarafından &#;Anahtar çavuşta çavuş da uykuda&#; denilerek, reddedildiğini kaydetti. Gürdal, mektubunda, &#;Ben iki defa ameliyat oldum. Bu da zindanda olan bir bireyin ameliyat olması ölüme gitmesi demektir&#; diye belirtti. Gürdal mektubunda, ikinci ameliyatından sonra ameliyat dikişlerinin alınmadığını, ameliyat yerinin mikrop kaparak apse yaptığını, kontrollerinin yapılmadığını ve böbreğinin kaybetme riski ile karşı karşıya olduğunu bildirdi. ( İHD VAN ŞUBE)

*Hasta mahpusların doktora götürüldükten sonra tedavi esnasında kelepçelerinin çıkarılmadığı, bu durum tedavi olması gereken mahpuslar tarafından kabul edilmeyince de tedavileri yapılmadan geri getirildikleri, Doktorların hasta olan mahpusları muayene etmeden, yüzüne bakmadan dokunmadan rahatsızlığını psikolojik olduğunu söyleyip geri gönderebildiğini, Mahpusların çoğunda mide rahatsızlığı, bel fıtığı gibi rahatsızlıkların mevcut olduğunu ancak ciddi anlamda tedavilerinin yapılmadığı. İfade edilmiştir. 18 KASIM (Giresun E Tipi Kapalı Hapishane. (İHD GENEL MERKEZ RAPORU)

*Burhan Urtekin isimli arkadaşlarının çölyak hastası olduğunu, tedavisinin yapılmadığı gibi doktorlar tarafından kendisine tahliye talebinde bulunmasın diye rapor verilmediği, verildiyse de kendilerinin bilmediğini, raporun geciktiriliyor olabileceğini, Abdullah Kebude isimli mahpusun hastaneye götürülürken adli tutsaklarla aynı ring aracında götürüldüğü ve saldırıya uğradığı, İfade edilmiştir. 18 KASIM (Trabzon E Tipi Kapalı Hapishane İHD GENEL MERKEZ RAPORU.)

*Hasan Kaçar adında ciddi bir deri rahatsızlığı olan hasta bir arkadaşlarının olduğunu, ancak tedavisinin yapılmadığını, ayrıca hasta olan birçok arkadaşlarının ciddi anlamda tedavi edilmediklerini, ilaç verilmediğini, ilaç talebinde bulunduklarında ücret karşılığında verilebileceğinin belirtildiği, Davut Aslan adında şeker hastası bir arkadaşlarının olduğunu, diyet yemekler yemesi gereken bu arkadaşlarına haşlanmış patates dışında diyet yemeği verilmediğini, çoğu zaman diğer mahpuslara verilen yemeğin aynısının verildiği, (Rize Kalkandere L Tipi Hapishane İHD GENEL MERKEZ RAPORU.)

*Hastanelerde kelepçeleri çıkarılmadığı için tedavi olmak istemeyen arkadaşlarının tedavilerinin yapılmadan geri getirildiğini, Sorunların birçoğunun aşıldığını ancak hasta mahpuslarla ilgili sıkıntıların hala yaşandığını, Nesimi Kalkan,  Mehmet Aras ve Alican Işık’ın ağır hasta olduklarını, Başka ciddi rahatsızlığı olan mahpuslara da doktor tarafından alay edildiği, rapor verilmesi talebinde bulunanlara “ tahliye talebinde mi bulunacaksın “ denilerek dalga geçildiği ve rapor verilmediği,  ameliyat olması gerekenlere doktorun “ babam da ameliyat oldu iyileşmedi, boş ver sen de ameliyat olma” denilerek geri gönderildiği, İfade edilmiştir. (Erzurum H ve E Tipi Kapalı Hapishane İHD GENEL MERKEZ RAPORU.)

* tarihinde derneğimiz genel merkezimize yazılı başvuruda bulunan; Muş E Tipi KAPALI Hapishanende bulanan Cumhur KORKMAZ “ tarihinde bir grup arkadaşımızla arabada seyir halinde Hakkari’nin Yüksekova ilçesindeki Jandarma ekipleri tarafından durdurulup gözaltına alınmak istendik. Hiçbir gerekçe öne sürülmeden yere yatırılıp hırpalandık. Bu esnada yanımızda bulunan SEDAT KARADAĞ adındaki arkadaşımız bizden uzaklaştırılarak gözlerimizden önünde kafasından vuruldu. Bunun hedef seçilerek, bilinçli bir şekilde yapıldığını düşünüyoruz. Ve arkadaşımız ağır yaralandı. Sonuç olarak  Sedat KARADAĞ görme yetisini büyük oranda kaybediyor. Tedavisi VAN F TİPİ  Hapishane  İdaresi  izin vermediği için tedavisi engellenmektedir. Görme yetisini kaybedebilir.” (İHD GENEL MERKEZ)

* tarihinde yazılı başvuruda bulunan; Adana F Tipi Hapishanende bulunan Abdurahim BALICAK “koğuş arkadaşım olan Ali ÇELİK ( 77 yaşında)  sağlık durumu hapishanende kalmasına uygun değil. Malatya’ da prostat kanseri tedavisi görürken eski dosyasının onanmasıyla tedavisi yarıda kesilip tutuklanmış. Önce Malatya hapishanene konulmuş sonra tedavi için Kayseri’ ye kadar gönderilmiş daha sonra tekrar Malatya ya gönderilmiş. En son Adana’ya gönderilmiş. Buradaki doktorlar tedavi yerine işkence yapma noktasındadır. Tedavi gördüğü hastanede elleri kelepçeyle yatağa bağlı. Yaşamdaki ihtiyaçlarını güçlükle yapabiliyor. (İHD GENEL MERKEZ)

* tarihinde yazılı başvuruda bulunan; Tekirdağ 2 No’lu F Tipi Hapishanende tutuklu bulunan Abdullah SARI; “Bulunduğum hapishanende Gülnaz AKKURT adlı bir engellinin 4 yıla yakındır tutuklu. Yüzde 85 görme özürlüsüdür bununla beraber ağızda yaralar aşırı sivilcelenmeden vücutta yaralar çıkmış. Mekandan dolayı hareketsizlikle beraber kireçlenme başlamış, romatizma ve mide rahatsız olmasına rağmen tedavi edilmiyor. (İHD GENEL MERKEZ)

Yazılı başvuruda bulunan; Kırıkkale Hacılar F Tipi Hapishanesinden Medet SEVER; “ 10 yıla aşkın rahatsızlığım devam ediyor. Gün geçtikçe rahatsızlıklarım daha da artıyor. Sürekli ilaç tedavisi uygulandı ve hiçbir netice alınmadı. En son nefes almakta zorluklardan dolayı Kırıkkale Üniversitesi hastanesi ve en son Ankara fakültesinde yaptığım tahliller sonucu akciğerimde iltihaplanma su toplamış. Akaciğerimi kaplayan zarın inceldiğin söyleyip 6 ay sonrasına tekrardan renkli tomografi çektirmem gerektiğini belirtip daha sonra bir sonuca gidileceği dillendirildi. (İHD GENEL MERKEZ)

Muayenenin tıbbi etik ilkeler ve İstanbul Protokolü uyarınca mahremiyete uygun şekilde, yalnız ya da en azından başkalarının duyamayacağı bir ortamda yapılması gerekir. Muayeneler standart adli muayene formu kullanılarak kapsamlı biçimde yapılmalıdır. Özellikle hastaneye götürülürken gerek sevk araçlarında ve gerekse hastanede, kısıtlama araçları uygulamasının bir prosedüre tabi olması gereklidir. Avrupa İşkenceyi Önleme Komitesi de 2 No’lu genel raporunda kısıtlama araçlarına ilişkin standardı ortaya koymaktadır; “Fiziksel kısıtlama araçlarının kullanımının gerekli olduğu ender durumlarda ilgili mahpus sürekli ve uygun bir biçimde gözlem altında tutulmalıdır. Bununla birlikte kısıtlama araçları mümkün olan en kısa sürede çıkarılmalıdır; bu gereçler kesinlikle ceza olarak kullanılmamalı veya kullanım süresi uzatılmamalıdır. Son olarak, mahpuslara karşı her türlü güç kullanımı kayıt altına alınmalıdır.

•  Kısıtlama araçları hiçbir zaman cezalandırma amacıyla kullanılmamalıdır.
•  Zincir ve demir kullanılması yasaklanmalıdır.
•  Kelepçe, deli gömleği ve diğer kısıtlama araçları ancak aşağıdaki koşullarda kullanılabilir:
• Gerekli olduğu durumlarda, nakil sırasında kaçmayı önleyecek bir tedbir olarak, bu durumda tutuklunun adli ya da idari bir merci önüne çıkarıldığı an, bu yetkililer aksine karar vermedikçe, çıkarılır,
• Kullanılan bütün diğer yollar tutuklunun kendisine ya da başkalarına ya da mala ciddi zarar vermesini önlemeye yetmediği zaman müdürün emri üzerine, bu durumda müdür hemen doktorun görüşünü alarak durumu bir raporla üst makama bildirir.
•  Kısıtlama araçları kesinlikle gerekli olandan daha uzun süre kullanılmamalıdır.
•  Kısıtlama araçlarının kullanım biçimleri iç hukukta belirtilmelidir

Hasta Tutuklu ve Hükümlü Listesi
1) A. Hakim Eşiyok: Rize Hapishanesinde yatmakta olan A. Hakim Eşiyok’un, yılından beri kafasından aldığı bir darp sonucu mm demir parçasıyla yaşamakta olduğunu ve bu demir parçasının ameliyat ile alınabilecek durumdayken hapishane idaresinin Eşiyok’un tedavi edilmesini engellediğini; sürekli ilaç tedavisi alması gereken Eşiyok’un, aynı zamanda mide ülseri rahatsızlığı da var.
2) A. Kahar Aksoy: Bolu F Tipi Hapishane, ciddi diyabet hastası.
3) Abdullah Kalay: Kandıra 2 Nolu F Tipi Kapalı Hapishane, Wernicke-Korsakoff hastası.
4) Abdurrahman Yıldırım: Bolu F Tipi Kapalı Hapishane, Kafatasındaki şarapnel beyne doğru ilerliyor ve zaman zaman hafıza kaybı yaşıyor.
5) Abdulsamet (seafoodplus.info) Çelik: Sincan 2 Nolu F Tipi Hapishane, yılında kemik iliğine bağlı bir çeşit kanser olan Myelodisblastik Sendrom (MDS) hastalığı tanısı konuldu. Rahatsızlığı nedeniyle sürekli kan ve kan ürünleri nakline ihtiyaç duyulmaktadır. yılından beri sürekli kan ve kan ürünleri nakli nedeniyle, vücutta sürekli demir biriktirdiğinden bir zaman sonra kimi organları işlevsiz bırakabileceği belirtiliyor.
6) Adnan UYSAL: Sincan L Tipi Hapishane, Karaciğer ve Akciğer Kanseri- Kemoterapi tedavisi görmektedir. Uysal için Ankara Numune Eğitim ve Araştırma Hastanesi&#;nde düzenlenen rapora göre “Hastanın hastalığı süreklidir. Tedavisinin ay sürmesi beklenmektedir. Şifa şansı mevcut değildir. Hastanın cezasının hapishanende infazı halinde hayati tehlikesi mevcuttur.” 3 defa Adli Tıp&#;a götürülmüştür. Ancak adli tıp kurumu raporu onaylamamıştır.
7) Ahmet Gürdal: Van F Tipi Hapishane, böbreklerindeki rahatsızlığın tedavisinin yapılmaması nedeniyle, sol böbreği çalışamaz hale gelmiş.
8) Ahmet Kara: Batman E Tipi Hapishane, Bağırsak Kanseri.
9) Ahmet Akyol: Ceyhan Özel Tip Hapishane, milyonda bir görülen Addison hastalığı vücudu 40 kiloya düşmüş. Kalp sorunundan raporu var.
10) Ali Teke:  Kırıkkale F Tipi Hapishane, ölüm orucuna bağlı hastalıklar, hafıza kaybı.
11) Aslan Karslı: Silifke M Tipi Hapishane, İleri derecede Wernicke Korsakoff hastası, tahliye edilmesine ilişkin 5 kez rapor verilmesine rağmen hâlâ hapishanende.(sevk)
12) Avni Uçar: Sincan 2 Nolu F Tipi Hapishane, böbrek kanseri, sağ böbreği alınmış.
13) Aydın Çubukçu: Kırıklar 2 Nolu F Tipi Hapishane, ileri derecede siroz, tek gözünü kaybetmiş.
14) Aygül Kapçak: Sincan Kadın Hapishanesinde hükümlü yaklaşık 13 yıldır omurgasında şarapnel parçası yaşamaya çalıştığını belirtti. Ayrıca Kapçak’ın kalp çarpıntısı ve şarapnelin yerleştiği bölgede iltihap oluşması sorunlarının olduğu da ifade edildi.
15) Aynur Epli: Siirt Hapishane, bağırsak kanseri.
16) Bahattin Alkış, Diyarbakır D Tipi, kalp-damar tıkanıklığı
17) Bahattin Bor, Muş E Tipi Hapishane, yaşa bağlı yüksek tansiyon.
18) Behçet Yılmaz: Tekirdağ 1 Nolu F Tipi Hapishane, ağır astım hastası, tekli hücrede tek başına kaldığında ve gece kriz geldiğinde ilacını bile kullanmayacak kadar etkisiz hale geliyor.
19) Bekir Şimşek: Edirne F Tipi Hapishane; Wernicke-Korsakoff hastası. Hapishanende tutulamayacağına fakat hastanede infazının tamamlanacağına dair rapor verilmiştir.
20) Bülent Özdemir: Kandıra 1 Nolu F Tipi Hapishane, Wernicke-Korsakoff hastası; bacağında mermi var.
21) Cemil Erdem: Tekirdağ 1 Nolu F Tipi Hapishane. Diyabet Tip 2 ve hipertansiyon hastası.
22) Cengiz Kahraman: Sincan 1 Nolu F Tipi Kapalı Hapishane, Wernicke-Korsakoff hastası. Yemeğini ve ilaçlarını almakta zorlanmaktadır.
23) Cengiz Karakaş: Kandıra 1 no’lu  Hapishane, Wernicke-Korsakoff hastası ve ölüm orucuna bağlı fizikî sorunlar.
24) Cengiz Sinan Halis Çelik: Tekirdağ 1 Nolu F Tipi, Omurgada ve başında şarapnel parçaları var. Epilepsi hastası. Sırtındaki parçalar yüzünden oturmada kalmada ve temel ihtiyacını karşılamada zorluk. Başındaki parçalar yüzünden kısa anlık bilinç kaybı el ve bacaklarda his ve kuvvet kaybı mevcut.
25) Cevdet Derse: seafoodplus.info H Tipi Kapalı Hapishane, tarihli Toraks BT Raporu’ndan: “hayatî öneme haiz vasküler yapı etrafında ve omurilik kenarında yabancı cisim” belirtilmektedir.
26) Deniz Yıldız: Sincan 1 Nolu F Tipi Kapalı Hapishane, Kanser hastası kemoterapi tedavisi görüyor.
27) Deniz Selçuk: Kırıklar 2 Nolu F Tipi Hapishane, Kriptojenik makronodüler karaciğer sirozu.
28) Deniz Tepeli: Sincan Kadın Hapishane, yumurtalıkta mm lik kist olduğu ve kanamasının olduğu tespit edilmiş, Kırşehir’de patoloji ve biyopsi olmadığından tedavisinin Ankara’da yapılmasının uygun olacağından yeniden Sincan hapishanene sevk edilmiştir. Kanaması devam etmektedir, ailesi kanserden şüphelenmektedir. 
29) Emrah Alişan: Adana E Tipi Hapishane, belden aşağısı felç. Adlî Tıp Kurumu, belden aşağısı tutmayan ve yatağa mahkûm olan hükümlü Emrah Alişan’ın, hapishane ortamında yaşayabileceği yönünde karar verdi. Raporda şu ifade kullanıldı: “Hapishanende revir ortamında bakımı sağlanarak infazına devam edebilir”.
30) Erkan Nasıroğlu: Trabzon Hapishane, kısmi felç ihtiyaçlarını karşılayamıyor, psikolojik sorunları var.
31) Erol Zavar: Sincan 1 Nolu F tipinde Hapishane, mesane kanseri. Otuza yakın tıbbî müdahale ya da ameliyat geçirdi. Tecrit koşulları hastalığını ölümcül düzeye taşıdığı gibi hastalık ve rahatsızlıklarla da tanışmasına neden oldu. Hapishanende bulunduğu sırada başlayan migren ve safra kesesi ağrıları, daha önce geçirdiği tüberküloz, gözaltı sırasında gördüğü işkenceyle dizlerinde oluşan menüsküs bunların en başta gelenleridir. Mart ’de safra kesesi alındı. Halen kanama ve ağrılarının devam etmesi nedeniyle tetkikleri yapılmaktadır.
32) Ersin Vural: Tekirdağ 2 Nolu F Tipi Hapishane, oryantasyon bozukluğu, paranoya. Mutlak tecrit koşullarında tutuluyor ancak aynı hapishanendeki tutuklular ve hükümlüler, Vural’ın “beni öldürecekler!” diye bağırdığını sık sık duyduklarını belirtiyor.
33) Fahrettin Yürümez:  Amasya E Tipi Hapishane, Gırtlak Kanseri. yıllında geçirdiği ameliyatla ses telleri kesilmiş, boğazındaki soluk cihazı sayesinde nefes alıp vermektedir.  Sağlık durumu giderek ağırlaşmaktadır.
34) Faysal Encü: Diyarbakır D Tipi Hapishane Çölyak hastası.
35) Fesih Coşkun: Muş E Tipi Hapishane, kalp-damar tıkanıklığı.
36) Fırat Özçelik: Ciddi mide rahatsızlığı ile beyin büyümesi var. Hastalığı hızlı bir şekilde ilerliyor, felç tehlikesi yaşıyor
37) Fikret Kara: Tekirdağ 1 No’lu  F Tipi Hapishane, Wernicke-Korsakoff hastası.
38) Gazi Dağ: Antalya E Tipi Hapishane, belden aşağısı felçli, iyileşme şansı bulunmuyor.
39) Gülezar Akın: Adıyaman E Tipi Hapishane, hipofizde tümör var. Üç yıldır tedavi oluyor. Yumurtalıklarda kist, belde fıtık, belde yırtılma ve düzleşme ve mide ülseri var.
40) Görgin Oktar: Muş E Tipi Hapishane, Pnömotoraks (akciğer sönmesi) hastası.
41) Halil Güneş: Diyarbakır D Tipi Hapishane, kemik kanseri, PET-BT osteosarkom (kemik kanseri) rapor sonucu sol yedinci kaburgada genişleme ve sklerotik değişiklikler gözlenmiştir.
42) Hasan Tahsin Akgün: Tekirdağ F Tipi Hapishane, ağır tecrit koşullarının yol açtığı psikolojik sorunlar nedeniyle yaşamını kendi başına sürdürebilecek durumda değildir.
43) Hasan Alkış: Kırıkkale F Tipi Hapishane, kalp, tansiyon, ülser, Behçet gibi ağır sağlık sorunları mevcuttur. Adli tıp tarafından verilen ‘içeride kalması uygun değildir’ içerikli raporu olmasına rağmen tahliyesi gerçekleşmemiştir.
44) Hayati Kaytan: Kırıkkale F Tipi Hapishane, beyin kanseri.
45) Hazne Haykır: Midyat M Tipi Hapishane, 70 yaşında, kalp hastası ve psikolojik durumu kötü, yemek almıyor ve geceleri uyumuyor.
46) Hediye Aksoy: Bakırköy kadın ve Çocuk Hapishane, Şarapnel parçaları nedeniyle iki gözünü kaybetti. yılında tahliye edildi, 3 yıl içinde 4 ağır ameliyat geçirdi. Yeniden tutuklanarak Gebze M Tipi Hapishane’ne konuldu. Böbrek sorunu ve geçirdiği ağır ameliyatlar nedeniyle ciddi sıkıntılar yaşıyor, beslenemiyor, merdivenlerden inip çıkamıyor, yaşamını hapishane koşullarında sürdüremiyor.
47) Hulki Güneş: Muş E Tipi Hapishane, Ankilozan spondilit hastası.
48) Hüseyin Aslan: Diyarbakır D Tipi Kapalı Hapishane, Panik Bozukluğu. Sağlık Kurulu raporuna göre %60 sakattır. Kapalı alanlarda kalması sakıncalıdır.
49) Hüseyin Özarslan: Sincan 1 Nolu F Tipi Hapishane, Karaciğerinde Hepatit B kaynaklı ciddi sorunları var.
50) İbrahim Er: Erzurum H Tipi Hapishane, kalçasında şarapnel parçası, ayağında platin takılı. Kan dolaşımı yeterince olmadığı için parmakları hissetmiyor. Bacağı incelmiş, parmaklar ve topukta çürümeler mevcut.
51) İbrahim Özgen: Van F Tipi Hapishane, “yüksek tansiyon”, “kronik böbrek yetmezliği” ve “kalp damar tıkanıklığı”.
52) İdris Çalışkan: Bolu Hapishane, Kardeşinin başvurusuna göre; belinden boğazına kadar % yanmış. Sol burnu kökten kapalı nefes alamıyor, damarları tıkanmış, ciddi mide rahatsızlığı var. Ciğerleri çok hasta ve bronşit olmuş. Hem hastalıkları hem de burnunun kapanması nedeniyle her akşam arkadaşı başında bekliyor; o da sabaha kadar uyuyamıyor aşırı terliyor. Ameliyat olması gerekiyor.
53) İhsan Altın, Muş E Tipi Hapishane, %70 felçli
54) İmam Çelikdemir: Metris Hapishane ( şu an tedavi amacıyla Bakırköy hastanesi adli serviste); Hafızasını yitirmiş. Arkadaşlarının yardımları ile hapishanende hayatını idame edebiliyor. Yardım almadan tuvalete bile gidemiyor. Kendisine yemek verilmediği takdirde haftalarca yemek yemeyi unutabiliyor. İki yaşındaki bir çocuktan hiçbir farkı yok. Bakırköy Ruh ve Sinir Hastalıkları Hastanesinde tedavi altına alınmasına rağmen hiçbir iyileşme olmamıştır.
55) İnan Gök: Tekirdağ 2 Nolu F Tipi Hapishane, Wernicke-Korsakoff hastası.
56) İnan Çoban: Kırıklar 1 Nolu F Tipi Hapishane, Wernicke-Korsakoff Uzamışlık Sendromu.
57) İnayet Mete: Diyarbakır D Tipi Hapishane, kalp ameliyatı geçirmiş; sık sık kriz geçiriyor, ayrıca siroz hastası, sinir tahripleri, damar tıkanıklığı, bel fıtığı ve dönem dönem vücudunun her tarafında derin yaralar açılıyor.
58) İsa Yağbasan: Gaziantep H Tipi Hapishane, kanser hastası.
59) İsmet Ayaz: Diyarbakır D Tipi Kapalı Hapishane, yaklaşık 10 yıldır “Çölyak” hastası ve kendi ihtiyaçlarını karşılayamıyor, bedeni 10 yaşında çocuk gibi. Gırtlak Kanseri teşhisi kondu ().
60) İsmet Demir: Gaziantep E Tipi Kapalı Hapishane, Boğazda kitle.
61) İzzet Turan: Diyarbakır D Tipi Kapalı Hapishane, Ankilozan spondilit, mide ülseri, kemik erimesi, böbrek yetmezliği, bel fıtığı var.
62) Kamil Turanoğlu: Sincan 1 Nolu F Tipi Hapishane, yılında kurşun yaralanması nedeniyle sol ayağı dizden bir karış aşağı kesilmiş ve protez kullanıyor.
63) Kemal Özelmalı: Adana Kürkçüler F Tipi Hapishane, Wernicke-Korsakoff. Ölüm orucu eylemi nedeniyle Wernicke Korsakoff hastalığına yakalan Kemal Özelmalı, İstanbul Adli Tıp Kurumu tarafından ‘Hastalığının organik akıl hastalığı olduğu ve süreklilik kazandığı’ yönündeki raporuna rağmen hala Kürkçüler F Tipi Hapishanesinde tutuluyor. Hapishanende neden bulunduğunu bile hatırlayamayan Özelmalı, birçok sağlık sorunu yaşadığını söyledi.
64) Lokman Akbaba: Erzurum H Tipi Hapishane, Sol ve bacakta güçsüzlük, incelme. “Dejeneratif omurga hastalığı”, “motor nöron hastalığı” teşhisi, “hastada klinik MR ve EMG bulgularıyla motor nöron hastalığı” vardır.
65) M. Sıddık Cengiz: Siirt E Tipi Hapishane, Kalp kapakçığında var olan bir sızmadan dolayı sürekli kriz geçiriyor.
66) Mecit Hemo, Muş E Tipi, kronik bronşit ve astım
67) Mehmet Ali Çelebi: Bolu F Tipi Kapalı Hapishane, Wernicke-Korsakoff hastası. Ölüm orucunda Wernicke-Korsakoff sendromuna yakalandı; 20 yaşından sonrasını hatırlamıyor; alması gereken ilaçlar verilmediğinden ileri derecede şizofren. Tahliye edilmişti, ancak yeniden tutuklandı. Bolu F Tipi’nde müebbet hapse mahkûm.
68) Mehmet Ali Uğurlu: Sincan 1 Nolu F Tipi Hapishane, Cilt kanseri
69) Mehmet Emin Özkan: Diyarbakır D Tipi Kapalı Hapishanesinde hükümlü olarak bulunan Mehmet Emin Özkan’ın (74) kronik kalp, yüksek tansiyon ve zehirli guatr haslığı olduğunu ve hapishanende yeterli derecede tedavisinin yapılmadığını belirtildi. Ağustos ’da 1metre 85 santimetre boyundaki Özkan’ın 50 kilogramın altına düştüğü bildirildi.
70) Mehmet Emin Akdağ: Erzurum H Tipi Hapishane, yılında hapishanende gördüğü işkence ve kötü muamele sonucu vücudunun sağ tarafı felç. Ankara Numune Hastanesi’nden “hapishanende yatamaz” raporu alan Akdağ, yılında İstanbul Adli Tıp 3. İhtisas Kurulunun vermiş olduğu rapor ile serbest bırakıldı. 26 Eylül tarihinde “örgüte yardım” ettiği iddiasıyla tekrar gözaltına alınarak tutuklanmıştır. Yapılan yargılama sonucunda kendisine 8 yıl 9 ay ceza verilmiştir. Akdağ&#;ın hapishanende tekerlekli sandalye kullanmakta ve arkadaşlarının yardımıyla ancak ihtiyaçlarını giderebilmektedir. 
71) Mehmet Temiz: Tokat T Tipi Hapishane, omuzlarından aşağısı felçli, tam teşekküllü beş hastaneden hapishanende kalmasının uygun olmadığına dair raporu var.
72) Mehmet Yeşiltepe: Tekirdağ 1 Nolu F Tipi Kapalı Hapishane, hidrosefali. Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Adlı Tıp uzmanlarından alınan “Bilimsel mütalaa” başlıklı raporda Yeşiltepe’de başta hidrosefali olmak üzere birçok hastalığın mevcut olduğunun ortaya konuldu ve “tedavinin yapılması için bir an önce serbest bırakılması gerek” denildi.
73)  Memduh Kılıç: İzmir Kırıklar 1 Nolu F Tipi Hapishane, tüberküloz hastası ve ölüm sınırında. Kılıç’ın ötenazi hakkını kullanmak için TBMM’ye başvurduğu haberi 3 Ekim ’da gazetelerde yer aldı.
74) Mensur Aydın: Bolu F Tipi Hapishane, Ciddi kalp hastası.
75) Mesut Aslan, Mardin E Tipi Hapishane, kemik tümörü
76) Mesut Deniz: Ankara Sincan 1 Nolu F tipi Hapishane, ileri derece şizofren; yaşamının en temel gereklerini dahi yerine getiremeyecek durumda. Ağırlaştırılmış müebbete mahkûm olan ve tek kişilik hücrede bulunan Deniz, yemek yemiyor, yataktan çıkmıyor, temizliğine dikkat edemiyor.
77) Mustafa Gök: Sincan 1 Nolu F Tipi Kapalı Hapishane, Wernicke-Korsakoff hastası. Uzun süre tedavi gördükten sonra tekrar hapishanene gönderildi. Raporu var.
78) Mürşit Aslan: Mardin E Tipi Kapalı Hapishane, %90 bedensel engelli. İhtiyaçlarını karşılayamaz durumda. Kendi başına yataktan bile doğrulamadığını, yeme, giyinme, tuvalet gibi temel ihtiyaçlarını dahi ancak başkasının yardımıyla giderebildiğini aktarmıştır. Sürekli sakatlık niteliğindedir.  Göğüs kısmından itibaren aşağısı tutmamaktadır.
79) Nesim Özkan: Bolu F Tipi Hapishane, kalp ve sara hastası.
80) Nesimi Kalkan: Diyarbakır D tipi Hapishane, yakalandığı “Çölyak” hastalığı nedeniyle hiçbir ihtiyacını tek başına karşılayamıyor.
81) Nizamettin Akar: Muş E Tipi Hapishane Labriks kanseri.
82) Nurettin Soysal: Muş E ya da Diyarbakır D Tipi Kapalı Hapishane, lenf kanseri.
83) Özgür Çelik: Kandıra 2 Nolu F Tipi Kapalı Hapishane Wernicke-Korsakoff hastası, gizli şeker.
84) Özgür Karabaş: Diyarbakır D Tipi Kapalı Hapishane,  Histiyositozis x hastalığı var.
85) Ramazan Özalp: Midyat (Mardin) M Tipi Kapalı Hapishane, 18 yıldır kalan hapishanende hükümlü Ramazan Özalp’in, 8 Nisan ’de beyin felci geçirmesi nedeniyle, İdil Devlet Hastanesi’ne kaldırıldığını fakat kapsamlı bir tedavi yapılmadan tekrar hapishanene gönderildiği öğrenildi.
86) Rauf Erdem: Trabzon E Tipi Kapalı Hapishane, ’de hapishanene girdi. 12 yıllık tutukluluğu sırasında ve Ölüm Oruçlarına katıldığı: ’te Wernicke-Korsakoff hastalığı nedeniyle serbest bırakıldığı; Yargıtay’da cezasının onaylanmasıyla, 17 Aralık ’da yeniden hapishanene girdi. Müebbet hapis cezası aldığı, ölüm orucundan kalan rahatsızlıkları, beyincik eti uzaması, 2 defa tüberküloz geçirdiği, dizlerinde urlar olduğu, kaburgalarında ki sorun nedeniyle iç organlarına basınç yaptığı, ciddi psikolojik sorunlarının olduğu bildirilmektedir.
87) Resul Güler: Maltepe Hapishane, Kolon Kanseri.
88) Sabahattin Aytek, Muş E Tipi Hapishane, bel fıtığına bağlı bir bacağı işlevsiz kaldı.
89) Salmani Özcan: Sincan 1 Nolu F Tipi Hapishane. Wernicke-Korsakoff hastası ve ölüm orucuna bağlı fizikî sorunlar.
90) Sami Özbil: Kandıra 1 Nolu F Tipi Kapalı Hapishane, Wernicke-Korsakoff hastası, hapishane koşullarında kalması sağlığı açısından tehlike oluşturabilir. Raporu var.
91) Savaş Kahraman, Muş E Tipi, yüksek tansiyon ve mide rahatsızlığı
92) Sedat Erkmen: Batman Hapishane, %65 özürlü epilepsi hastası.
93) Sekvan Becerikli: Kırıklar 2 Nolu F Tipi Hapishane, Bedeninin yarısı felç. İhtiyaçlarını tek başına karşılayamıyor. Haftada bir hatırlayamadığı bayılmalar yaşıyor. Ayda bir nöbet geçiriyor. Sağ parietalde 5 cm’lik çöküklük var. Post-travmatik epilepsi hastasıdır. Orta derecede nörolojik episit hastasıdır.
94) Selçuk Yıldızhan: Tekirdağ 1 Nolu F Tipi Kapalı Hapishane, %71 engelli ve epilepsi.
95) Seyithan Bozdağ: Erzurum H Hapishane, beyninde tümör var.
96) Seyran Gördük: Alanya Hapishane, Troid kanseri.
97) Sevgi Saymaz: Uşak E Tipi Hapishane, Wernicke-Korsakoff hastası ve ölüm orucuna bağlı fizikî sorunlar.
98) Süleyman ACAR: Tekirdağ 1 No’lu F Tipi Hapishane, epilepsi hastası, hipertansiyon rahatsızlığı var yine 19 Aralık tarihinde gerçekleştirilen hapishane operasyonları sırasında kafasından aldığı yara sonucunda kafasında platin var.
99) Süleyman Erol: İzmir Kırıklar 1 Nolu F Tipi Hapishanesinde ağır tecrit koşullarında tutulan Erol’un psikolojik sorunlar olduğu ve 23 Şubat ’da da hücresinde bileklerini keserek intihara kalkıştığı bildirildi.
) Şevket Öznur: Sakarya L Tipi Kapalı Hapishane, hipertansiyona bağlı felç, diabet, kronik kalp yetmezliği, dördüncü evre kronik böbrek yetmezliği, her iki ayak damarlarında %90’a varan tıkanıklık. Bir gözünü kaybetmiş tedavi edilmezse diğerini de kaybetmek üzere. Sürekli sakatlık raporu var.
) Tamer Kapucu: Maltepe L – 2 Tipi Kapalı Hapishane, Prostat kanseri tanısı ile tedavisi devam etmektedir.
) Talat Şanlı: Kırıkkale F Tipi Hapishane, Wernicke-Korsakoff hastası, ölüm orucu kaynaklı fiziksi sorunlar
) Taylan Çintay: Diyarbakır D Tipi Kapalı Hapishane; mesane kanseri.
) Ufuk Keskin: Kandıra 1 Nolu F Tipi Hapishane, Diyabet Tip 1, psikolojik hastalıklar da yaşıyor.
) Veysi Özer: Diyarbakır D Tipi Hapishane, Kanser hastası, kemoterapi yapılmasında engeller var.
) Yasin Demir: Sincan 2 Nolu F Tipi Kapalı Hapishane, Hepatit B ve Hepatit D hastası. 8 yıldır hastalığı nedeniyle tek başına kalıyor.
) Yaşar İnce: Sincan 1 Nolu F Tipi Kapalı Hapishane, Hepatit B, kalp rahatsızlığı (Kalpte mitral yetmezliği var), bel fıtığı, böbrek taşı tanıları vardır.
) Yılmaz Çelikal: Alanya Kapalı Hapishane; “psikotik bozukluk” tanısıyla 9 yıl Manisa Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Hastanesi’nde kaldıktan sonra, raporları gözlem dairesi ve kurul kararı ile bozuldu ve şuan kalmakta olduğu hapishanene nakledildi.
) Yusuf Kenan Dinçer: Kırıkkale F Tipi Hapishane, Wernicke-Korsakoff hastası.
) Zeliha Bulut: Sincan Kadın Hapishanesi, ağır derecede Şizofren
) Zeynel Karabulut:  Kırıkkale F Tipi Hapishane, ölüm orucu kaynaklı ayak damarlarında tıkanma nedeniyle çift koltuk değneği kullanarak günlük ihtiyaçlarını karşılayabiliyor.
) Ziya Ergezer: Tekirdağ 2 Nolu F Tipi Hapishane, kronik diyabet, tansiyon, bronşit, aşırı kilo kaybı, kalpte sıkışma, sürekli uyku hali.
) Ali Çelik: Prostat kanseri, kemik yayılımı mevcut.
) Divali Kaya: Sağ kaburgada kitle
) Emrah Kaçar: Hodgkin lenfoma
) Fatma Tokmak : Kalp yetmezliği
) Veysel Akyurt: Ağır epilepsi
) Ekvan Beceriklli: Felç, postravmatik epilepsi
) Ozan Eren: Psikotik Bozukluk
) M. Şirin Bozçalı: Heptit C
) Sedal Duman: Böbrek yetmezliği, diyalize giriyor
) Temino Baysal: Felçli hasta, oğlu refakat ediyor.
) Sibel Kurt : Kalp hastası
) Yusuf Kaplan: Felç, Kalp yetmezliği
) Remzi Aydın: Felç
) Sedat Kartal: Romatoid Artrit
) Abdullah Demiral: Karaciğer sirozu
) Ağa Sağlık: Aşırı kilo kaybı, genel durum bozukluğu
) Cemil İvrindi: Aort Yetmezliği
) Cengiz Eker: Kalp Hastalığı
) Doğan Karataştan: Wernicke korsakof
) Emin Arı: Sol kısmi felç
) Halil Yıldız: 82 yaşında, genel durum bozukluğu
) Hatice Polat: Wernicke korsakof
) Hüseyin Babar: Tüberküloz
) İsmail Yavuz Gülverik: Tüberküloz
) Mehmet Tapar: Tüberküloz
) Selim Buğrahan: 75 yaşında, kronik kalp, böbrek hastası
) Zeynel Abidin Şimşek: Wernicke korsakof
) Zeynel Abidin Çoban: Wernicke korsakof
) Kasım Demir: Muş E Tipi Hapishane, siroz

DİSİPLİN CEZALARI
1. Sincan Kadın Kapalı Hapishanesinde kalan Deniz Tepeli’nin “çıplak arama uygulaması”nı kabul etmeyerek “tehlikeli” ve “diğer mahkûmlara kötü örnek olduğu” iddiasıyla tek kişilik hücreye konulduğu 12 Ocak ’de öğrenildi.
2. Ergenekon Davası’ndan tutuklu bulunan 54 kişi, istekleri dışında 28 Şubat gecesi tutuldukları Silivri 4 ve 5 Nolu Cezaevlerinden Silivri 1 Nolu Hapishane’ne sevk edildi. Aynı koğuşta kalan tutuklu sanıklar Cumhuriyet Gazetesi yazarı Mustafa Balbay ile Yeni Parti Genel Başkanı Tuncay Özkan’ın da sevk sonrasında tek kişilik hücreye konuldukları öğrenildi.
3. Batman M Tipi Kapalı Hapishanesinde Yüksek Seçim Kurulu’nun bağımsız milletvekili adaylarına yönelik kararını protesto etmek amacıyla, açlık grevi yapan tutuklu ve hükümlülere üçer ay açık görüşe çıkarılmama cezası verildiği 28 Nisan ’de öğrenildi.
4. Tekirdağ 1 Nolu F Tipi Hapishanesinde kalan Şehmuz Avcı’nın, 18 Aralık ’da koğuşuna düzenlenen baskın nedeniyle kolunun kırılması üzerine gardiyanlar hakkında yaptığı suç duyurusu sonucu hapishane yönetiminin Şehmuz Avcı’ya üç ay açık görüş yasağı verdiği 29 Nisan ’de öğrenildi.
5. Vicdani reddini duyurarak zorunlu askerlik hizmetini yerine getirmeyi kabul etmeyen İnan Suver’in 3 Mayıs ’de Manisa E Tipi Kapalı Hapishane’ne nakledildiği ve sürdürdüğü açlık grevi nedeniyle 20 gün hücre cezası aldığı 5 Mayıs ’de öğrenildi.
6. Kırıklar (İzmir) 2 Nolu F Tipi Hapishanesinde yaşanan hak ihlallerine dikkat çekmek için açlık grevi yapan tutuklu ve hükümlülere bir yıl açık görüş yasağı verildiği 28 Mayıs ’de öğrenildi.
7. Sincan 1 Nolu F Tipi Hapishanesinde 1 Mayıs ’de İşçi Bayramı dolayısıyla slogan atarak marş söyleyen mahkûmlardan altısına “gereksiz yere slogan atıp marş söyledikleri” gerekçesiyle “bir ay ziyaret yasağı” 57’sine ise “bir ay haberleşme ve iletişim araçlarından yoksun bırakma” cezası verildiği 20 Haziran ’de öğrenildi.
8. İstanbul’un Bakırköy İlçesi’nde 10 Haziran ’de 17 kişinin yaralanmasıyla sonuçlanan patlamadan sorumlu tutularak hakkında açılan davada, İstanbul Ağır Ceza Mahkemesi tarafından ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası verilen Beyaz Yakut’un aldığı cezanın Yargıtay 9. Ceza Dairesi tarafından onanması üzerine Bakırköy Kadın Hapishanesinde kalan Beyaz Yakut’un, 11 Temmuz ’de tek kişilik hücreye sevk edildiği öğrenildi.
9. Artan askerî ve siyasî operasyonları protesto etmek amacıyla Diyarbakır E Tipi Hapishanesinde bulunan tutuklu ve hükümlülerin yaptığı açlık grevi nedeniyle, aralarında Şırnak milletvekili Selma Irmak’ın da bulunduğu altı tutukluya birer ay ziyaret yasağı cezası verildiği 23 Temmuz ’de öğrenildi.
Tekirdağ F Tipi Hapishanesinde kalan hükümlü ağabeyi Şemsettin Yer’i ziyarete giden, BDP yöneticisi Hülya Yer’in gardiyanlarla yaptığı bir tartışma nedeniyle altı ay; Şemsettin Yer’in de dört ay görüş yasağı aldığı 25 Temmuz ’de öğrenildi.
Ankara’da 27 Kasım ’da Gençlik Kültür Merkezi’ne (GKM) düzenlenen baskın sonucu tutuklanan 11 kişinin yargılandığı davanın 20 Temmuz ’de Ankara Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen duruşmasında sanıkların sorulara Kürtçe karşılık vermesi üzerine sanıklara saldıran jandarma erleri sanıkları darp etmişti. Darp edilen tutuklu 11 sanıkla ilgili olarak Sincan F Tipi Hapishane yönetiminin de jandarma tutanaklarına dayanarak birer ay ziyaret yasağı ve hücre cezası verdiği 22 Ağustos ’de öğrenildi.
İstanbul’da 14 Mart ’da Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın katıldığı bir programda “parasız eğitim” talebini içeren pankartı açtıkları için tutuklanan iki öğrenciden Ferhat Tüzer’e “türkü söylediği” gerekçesiyle Kandıra (Kocaeli) F Tipi Hapishane yönetimi tarafından altı ay açık görüş yasağı verildiği 2 Eylül ’de öğrenildi.
Ergenekon Örgütü Davası kapsamında 7 Haziran ’dan bu yana Silivri L Tipi Hapishanesinde tutuklu bulunan Avukat Serdar Öztürk’e gardiyanlarla tartıştığı gerekçesiyle üç gün hücre cezası ile bir ay ziyaretçi yasağı verildiği 19 Eylül ’de öğrenildi.
Karataş (Adana) Kadın Hapishanesinde 16 Eylül ’de gardiyanların duruşmaya götürülen altı mahkûmdan kıyafetlerini ve ayakkabılarını çıkarmalarını istemelerine mahkûmların karşı çıkması nedeniyle darp edildikleri ve mahkûmlara 12’şer gün hücre cezası verildiği 22 Eylül ’de öğrenildi.
KCK Soruşturması kapsamında düzenlenen operasyon sonucu tutuklanan ve Tekirdağ 2 Nolu F Tipi Hapishane’ne gönderilen Lütfi Balbal, Cüneyt Özil ve Recep Karagül’e, hapishanende çıplak üst araması uygulamasını protesto ettikleri için onar günlük hücre cezası verildiği 21 Kasım ’de öğrenildi.
İmralı Yüksek Güvenlikli F Tipi Hapishanesinde kalan PKK lideri Abdullah Öcalan’ın hapishane koşullarının düzeltilmesi talebiyle Bakırköy Kadın Hapishanesinde açlık grevi eylemi yapan 67 tutuklu ve hükümlüye bir ay ziyaret yasağı ve sosyal etkinliklerden men cezası verildiği 28 Aralık ’de öğrenildi.

Tekirdağ F Tipi Hapishanesinde kalmakta olan Mehmet Pekcan’a verilen 6 gün hücre, 1 ay ziyaret yasağı cezası yaptığı itirazın ret edilmesinden sonra uygulanmaya başlandı.

Tekirdağ F Tipi Hapishanesinde kalmakta olan Aligül Alkaya’ya, Turaç Solak’a, Coşkun Günay’a, H. Selim Gönen’e, İlyas Argun’a, menderes Leyla’ya ayrı ayrı verilen 1 ay ziyaretçi kabulünden men cezaları onaylanmıştır. ( tarih, – D. İş No).
Ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası ile Tekirdağ F Tipi Hapishanesinde kalmakta olan Hasan Tahsin Akgün hücre cezası almış olması gerekçe gösterilerek günde 3 saat havalandırmaya çıkartılıyorken 1 saat çıkartılmaya başlandı.

Tekirdağ F Tipi Hapishanesinde İşkenceci müdür H. Ali Ak’a sabah sayımında “İşkencecilerden Hesap Sorduk Soracağız” sloganı attıkları gerekçesiyle Sadık Çelik, Ümit Demir ve Faruk Erdoğan’a verilen 1 günlük hücre cezası İnfaz Hâkimliği tarafından onaylandı. (Karar No: /)

Tekirdağ F Tipi Hapishanesinde Nihat Konak, Ayhan Güngör, Cemil Erdem ve Hüseyin Uzundağ’a verilen 1’er günlük hücre cezası ACM tarafından – D. İş No’lu kararla onaylandı ve tarihinde infaz edildi.

Tekirdağ F Tipi Hapishanesinde Hüseyin Uzundağ’a 6 gün, Sinan Gülüm’e 2 gün verilen hücre cezası ACM tarafından – D. İş No’lu kararla onandı ve tarihinde infaz edildi.

Tekirdağ F Tipi Hapishanesinde Coşkun Akdeniz’in kapı dövme nedeniyle kendisine verilen cezaya ACM’ye yaptığı itiraz reddedildi. ( – D. İş No)

Tekirdağ F Tipi Hapishanesinde tarihinde yapılan genel aramada Coşkun Akdeniz’in kaldığı hücrede tarihine ait bir adet 50 Lira ve 20 Lira para alınmış, tedavülden kalkalı onlarca yıl olan bu paralar nedeniyle yasak para bulundurmaktan hakkında soruşturma açılmıştır.

Tekirdağ F Tipi Hapishanesinde Hasan Polat’a verilen mektup cezası ACM tarafından onaylandı. ( tarih, – D. İş No)

Tekirdağ F Tipi Hapishanesinde Hasan Polat ve Hikmet Kale’ye ağırlaştırılmış tutsakların yaşam koşullarının düzeltilmesi için yapılan kapı vurma eylemi nedeniyle verilen 1 ay ziyaret men cezası ACM tarafından onaylandı. ( tarih, – D. İş No)

Tekirdağ F Tipi Hapishanesinde Alaattin Öğet’e memura hakaret gerekçesiyle Disiplin Kurulu tarafından 5 gün hücre cezası verilmiştir. ( tarih, – Karar No)

Tekirdağ F Tipi Hapishanesinde Hasan Selim Gönen’in el konulan mektubuna ilişkin (ÇHD’ye) ACM’ye yaptığı itiraz reddedildi. ( tarih, D. İş No)

Tekirdağ F Tipi Hapishanesinde Deniz Kabak’ın el konulan mektubuna ilişkin (Selman Tökü’ye yazdığı ) ACM’ye yaptığı itiraz reddedildi. D. İş No: – )

Tekirdağ F Tipi Hapishanesinde B. Kemal Yıldırım’ın el konulan mektubuna ilişkin (Besime Duru’ya ACM’ye yaptığı itiraz reddedildi. D. İş No: – )

Tekirdağ F Tipi Hapishanesinde Fikret Kara’nın el konulan mektubuna ilişkin İnfaz Hâkimliğine yaptığı itiraz kısmi olarak kabul edildi. Hâkimlik mektubun kısmi olarak karalanarak gönderilmesine karar verdi. (Karar No: – )

Tekirdağ F Tipi Hapishanesinde Fikret Kara’nın Çiğdem Şenyiğit’e göndermek istediği mektuba el konuldu. ( tarih, / Karar No)

Tekirdağ F Tipi Hapishanesinde Sadık Çelik’in el konulan mektubuna ilişkin (Hüseyin Kilis’ten gelen) ACM’ye yaptığı itiraz reddedildi.

Tekirdağ F Tipi Hapishanesinde Emrah Doğan’ın el konulan mektubuna ilişkin (Çiğdem Şenyiğit’e gelen) İnfaz Hâkimliği’ne yaptığı itiraz reddedildi. (Kara No: – )

Tekirdağ F Tipi Hapishanesinde Nadir Çınar’ın el konulan mektubuna ilişkin (Çiğdem Şenyiğit’e) İnfaz Hâkimliğine yaptığı itiraz reddedildi. ( tarih, Karar No)

Tekirdağ F Tipi Hapishanesinde Gökhan Sarıtoprak’ın Baysal Demirhan’a yolladığı mektuba “görevlilere hakaret ve örgütsel iletişim” gerekçesiyle kısmi karalama kararı alındı. ( tarih, – Karar No)

Tekirdağ F Tipi Hapishanesinde Coşkun Günay’ın Hayal Arslan’a yolladığı mektuba “örgütsel iletişim” gerekçesiyle kısmi karalama kararı alındı. ( tarih, – Karar No)

Tekirdağ F Tipi Hapishanesinde Coşkun Günay’ın Şafak Kurt ve Ümran Yurdayol’a mektupları için Hayal Arslan’a yollanan faks için “örgütsel iletişim” gerekçesiyle kısmi karalama kararı alındı. ( tarih, – – – )

Tekirdağ F Tipi Hapishanesinde Nihat Konak’ın ( – No’lu kararla) kısmi karalama kararı alınan mektubu için İnfaz Hâkimliği’ne yaptığı itiraz reddedildi. ( tarih, – Karar No)

Tekirdağ F Tipi Hapishanesinde tarihinde Hüseyin Uzundağ’ın avukatına göndermek istediği mektuba idare zarfı açık vereceksiniz diyerek kapalı zarfı almamıştır.

Tekirdağ F Tipi Hapishanesinde Coşkun Akdeniz’in engellenen mektubu için (Boran Kuzey Yıldırım’a) ACM’ye yaptığı itiraz reddedildi. ( tarih, – D. İş No)

Tekirdağ F Tipi Hapishanesinde Coşkun Akdeniz’in engellenen mektubu için (Sevim Kalman’a) İnfaz Hâkimliği’ne yaptığı itiraz reddedildi. ( tarih, – Karar No)

Tekirdağ F Tipi Hapishanesinde El konulan Yürüyüş dergisinin Sayısı için İnfaz Hâkimliği’ne yaptığımız itiraz reddedildi. ( tarih, – Karar No)

Tekirdağ F Tipi Hapishanesinde Nadir Çınar’ın el konulan Birgün gazetesi için infaz Hâkimliği’ne yaptığı itiraz reddedildi. ( tarih, – Karar No)

Tekirdağ F Tipi Hapishanesinde Sadık Çelik’e gönderilen Ernst Thelmam adlı kitap hakkında toplatma kararı olduğu gerekçesiyle kendisine verilmedi. Kararın iptali için İnfaz Hâkimliği’ne yaptığı başvuruda reddedildi. ( – Karar No)

Tekirdağ F Tipi Hapishanesinde Ulaş Alkan’ın el konulan Birgün gazetesi için ACM’ye yaptığı itiraz kabul edilmiş, gazetenin kendisine verilmesine karar verilmiştir. ( tarih, D. İş No)

Tekirdağ F Tipi Hapishanesinde El konulan “Herşeyin Başladığı Yerden” kitabı için İnfaz Hâkimliği’ne yapılan itiraz reddedildi. (Karar No: – )

Tekirdağ F Tipi Hapishanesinde  “Firar” adlı kitap örgütsel propaganda vb. gerekçesiyle verilmedi. ( tarih, – 76 Karar No)

Tekirdağ F Tipi Hapishanesinde Birgün gazetesinin tarihli sayısı kurum hakkında asılsız ve kurum görevlileni hedef gösteren yazıların olması gerekçesiyle verilmedi. ( tarih, – 77)

Tekirdağ F Tipi Hapishanesinde Hasan Tahsin Akgün’ün Birgün Gazetesine yolladığı mektup hakkında “örgütsel haberleşme” gerekçesiyle kısmi karalama kararı alındı. ( tarih, – Karar No)

Tekirdağ F Tipi Hapishanesinde Metris Hapishanesi’nden sevk gelen Süleyman Acar’a hapishane girişinde yapılan onursuz aramaya karşı çıktığı için 2 gün hücre 1 ay mektup men cezası verildi. (, – Karar No)

Tekirdağ F Tipi Hapishanesinde B. Kemal Yıldırım’a verilen 1 günlük hücre cezası için İnfaz Hâkimliği’ne yaptığı itiraz reddedildi. ( tarih, – Karar No)

Tekirdağ F Tipi Hapishanesinde B2 – Tek – 42’de kalan ağırlaştırılmış tutsak Alaaddin Öğet’in hücresi zorla değiştirilerek 4 Ekim günü B1 Tek 19 No’lu hücreye konuldu. Alaaddin B2 Teklerde kalırken faşist çetecilerden Hüseyin Başak adlı adli mahkûmun küfürlü saldırısına maruz kalmıştır. İdarininde yönlendirmesiyle faşist Hüseyin Başak Alaaddin’e “ A… koduğumun kürdü, A… s…min doğulusu” vb. küfürlerin yanında havalandırmaya metal parçalar atmış, idare bu duruma seyirci kalmıştır. Alaaddin tepki gösterince zorla yeri değiştirilmiştir.

Tekirdağ F Tipi Hapishanesinde Rahatsızlığı nedeniyle revire giden Hakan Soytemiz’e doktor terlik alması için reçete yazmıştır. Hakan reçeteyi dilekçe ile birlikte yazıp terliğin alınmasını talep etmiştir. Aradan 20 gün geçmesine rağmen talep karşılanmadığı gibi hiçbir açıklamada yapılmamıştır.

Tekirdağ F Tipi Hapishanesinde Bel kayması rahatsızlığı nedeniyle revir doktoru Veli Özdemir’e sırt minderi yazmış, fakat müdür buna izin vermemiştir. “Kantinden normal yastık alsın” demiştir.

Tekirdağ F Tipi Hapishanesinde Sadık Çelik hükümlü statüsüne geçtiği gerekçesiyle zorla C – 77 No’lu hücreden alınıp C – 68’e götürülmüştür.

Tekirdağ F Tipi Hapishanesinde Özgür Aydın’a ziyaretçisi tarafından yatırılan kaban asker rengi olduğu gerekçesiyle içeri alınmadı. Yine Nadir Çınar’a ailesi tarafından yatırılan mont elyaflı diye içeriye alınmadı. Oysa içeriye alınmayan mont geçen ay Nadir Çınar tarafından yıkanması için ailesine verilmişti.

Tekirdağ F Tipi Hapishanesinde kalmakta olan Fırat Özçelik ve Cem Kılıç şartlı tahliye sürelerini doldurmuş olmalarına rağmen almış oldukları disiplin cezaları gerekçe gösterilerek tahliye edilmediler. İkisi de halen tutukludurlar.

Tekirdağ F Tipi Hapishanesi idaresi / sayılı kararla Hüseyin Kilis’ten Kenan Günyel adına gelen bir mektuba dair kısmi engelleme kararı verdi.
  Tekirdağ F Tipi Hapishanesinde Fırat Özçelik’in Çiğdem Şenyiğit’e göndermek istediği mektup örgüt propagandası gerekçesiyle engellendi.
  Tekirdağ F Tipi Hapishanesinde Fırat Özçelik’in Süleyman Acar’a göndermek istediği mektup ölüm orucu eylemi yapanları övdüğü gerekçesiyle engellendi.
  Tekirdağ F Tipi Hapishanesinde Kemal Avcı’nın Fırat Özçelik’e gönderdiği mektup örgüt propagandası yapıldığı gerekçesiyle kısmi engellendi. Kemal Avcı da hapishanede tutsaktır.

  Tekirdağ F Tipi Hapishanesinde Mehmet Güvel’in Kenan Günyel’e gönderdiği mektup ölen devrimcilerin ailelerinin adreslerinin olması nedeniyle örgütsel haberleşme kabul edilerek engellendi.

  Tekirdağ F Tipi Hapishanesinde Fırat Özçelik’in Hüseyin Kilis’e göndermek istediği mektup engellendi.

  Tekirdağ F Tipi Hapishanesinde Hüseyin Kilis’ in Mehmet Akdemir’e gönderdiği 3 ayrı mektup örgüt propagandası gerekçesiyle engellendi.

  Tekirdağ F Tipi Hapishanesinde Yasemin Şen’in Sadık Kan’a gönderdiği 9 aynı mektuba el konuldu. Yasemin Şen başka bir hapishanede tutuklu bulunmaktadır.

  Tekirdağ F Tipi Hapishanesinde Fatma Sönmez’den Erkan Sönmez’e gelen bir mektupta toplatma kararı verilen bir dergideki yazıların olduğu gerekçe gösterilerek el konuldu. Oysa mektupta yer alan yazı toplatmaya gerekçe yapılan yazı değildi. Hapishane idaresi tüm yazılar toplatmaya gerekçe yapılmış gibi muamele yapmıştır.

  Tekirdağ F Tipi Hapishanesinde kalmakta olan Deniz Şah’a Buca, Ümraniye ve Diyarbakır hapishanelerinde katledilen tutsakları andığı için / Temmuz ayına kadar görüş yasağı verildi.

Diyarbakır’da görülmekte olan KCK Ana Davasını protesto etmek için Mardin Hapishanesinde zılgıt çeken 23 tutukluya disiplin soruşturması açıldı.
Tekirdağ F Tipi Hapishanesinde, tarihinde akşam saat: ’da  uğradıkları saldırı sonrası, Fırat Selçuk Taşkara ve Sergen ve Umut’a karar tarihli, / karar nolu disiplin cezası verildi.
Tekirdağ F Tipi Hapishanesinde, Fırat Selçuk Taşkara ve Sergen ve Umut’a Disiplin Kurulu’nun tarihli ve / sayılı kararıyla, 11 Ağustos tarihinde yaptıkları Dayı anması nedeniyle 2 ay iletişim ve ziyaret yasakları verildi. Karar 15 gün sonra tebliğ edildi.
Tekirdağ 2 seafoodplus.info F Tipi Hapishanesinde, eylül ayında, Hapishane idaresi tutsaklara yönelik “türkü söyledin” “marş söyledin” “slogan attın” gerekçeli soruşturmaları açmaya devam etmektedir. Devrimci Tutsaklardan her biri ayrı ayrı 3 seneyi aşan iletişim ve ziyaret MEN ile karşı karşıyadır. Bu soruşturmalardan bir kısmı sonuçlanmış, diğer kısmı ise devam etmektedir. Ancak genel bir uygulama olarak itiraz mercileri idareyi onaylamakta, tersi yönde kararlar istisna olarak kalmaktadır. Bu “disiplin cezaları” yalnız iletişim ya da ziyaret MEN boyutu ile değil, aynı zamanda şartlı tahliye durumu olan tutsakların infazının yakılması ve açık görüş hakkının gasp edilmesi yönüyle de hak ihlallerine neden olmaktadır. Hali hazırda tüm devrimci tutsaklar iletişim ya da ziyaret yasaklıdır.
 Son olarak DHKP-C önderi Dursun Karataş için yapılan anma programına yönelik açılan soruşturmada tutsaklara iletişim ve ziyaret yasakları getirilmiştir. (İdare Kararı: , Karar No/).

Kırıkkale F Tipi Hapishanesinde, disiplin cezaları hız kesmeden sürmektedir.
Ahmet Arslan’a yapılan işkenceli saldırıyı protesto etmek için slogan atıp hücre kapılarını dövmeleri disiplin suçu kabul edilmiş, 1 Ağustos tarihli / sayılı disiplin kurulu kararıyla;
• 39 kişiye 2’şer ay haberleşme ve iletişim araçlarından yoksun bırakma cezası
• 66 kişiye 2’şer ay ziyaretten men cezası
• 27 kişiye 5’er gün hücre cezası verilmiştir.
Tekirdağ 1 seafoodplus.info F Tipi Hapishanesinde eylül ayında, Hasan Tahsin Akgün’ün kapı kilidini kırdığı gerekçesiyle verilen 2 gün hücre 1 ay ziyaret men cezasına İnfaz Hakimliği’ne yaptığı itiraz reddedildi. ( tarihli, / K. No’lu karar)

Tekirdağ 1 seafoodplus.info F Tipi Hapishanesinde eylül ayında, Gökhan Sarıtoprak’a Disiplin Kurulu’nca 1 gün hücre, 1 ay ziyaret men cezası verilmişti. İnfaz Hakimliği bu kararı usül yönünden yanlış olduğu gerekçesiyle bozmuş, kararı iptal etmiştir. ACM’de bu kararı (İnfaz Hakimliği’nin) onaylamıştır. (Değişik İş No:   /)

Tekirdağ 1 seafoodplus.info F Tipi Hapishanesinde eylül ayında, Gökhan Sarıtoprak ve Aligül Alkaya’ya ’de yapılan genel aramada saldırı olmuştu. Bu nedenle “aramaya engel olmaktan” haklarında soruşturma açıldı. Gökhan Sarıtıprak’a “şiddet içerikli söylemde bulunmaktan” 2 gün hücre cezası, “gardiyanın dirseğini yaralaması” gerekçesiyle de 2 gün hücreye koyma cezası verildi. Aligül Alkaya ise “görevli memura fiziki mukavemet” gerekçesiyle 2 gün hücre cezası verildi. Bu yaşanan saldırı ile ilgili ifadeler kapı mazgalından alınmak istenmiş, tutsaklar uygun koşullar sağlanmadığı için ifade vermemiştir. ( tarih, / karar No.)

Tekirdağ 1 seafoodplus.info F Tipi Hapishanesinde   eylül ayında, “Kapı dövmek ve slogan atmak” gerekçesiyle Ali Gülmez’e 2 ay iletişim men, 2 ay ziyaret men cezası, Muzaffer Öztürk ise 2 ay ziyaret men cezası verildi. (,/ seafoodplus.info)

Tekirdağ 1 seafoodplus.info F Tipi Hapishanesinde Aralık ayında, Alaattin Öğet’e; kapılara vurdu, personele uygunsuz davrandı gerekçesi ile 3 ay ziyaretten men cezası verildi. ( tarih, / karar no)

  Tekirdağ 1 seafoodplus.info F Tipi Hapishanesinde Aralık ayında, Coşkun Akdeniz’in önceki yıllarda verilmiş, kesinleşmiş ve infaz edilmiş disiplin cezaları için yeniden yargılama talebi sonucu 5 dosya da aleyhte karar verilmiştir infaz hakimliği tarafından. Bu kararlara karşı ACM’ye yaptığı itiraz da reddedilmiştir. (/ Değişik iş no)

  Tekirdağ 1 seafoodplus.info F Tipi Hapishanesinde Aralık ayında, Coşkun Akdeniz ve Cihan Karaman’a verilen disiplin cezaları ile ilgili karar hakkında infaz hakimliği kısmi lehte kısmi aleyhte bir karar alarak bazı cezaları bozmuş bazıları bazılarını onaylamıştır. 1’er günlük hücre cezaları bozulmuş, 1’er ay ziyaret ve 1’er ay iletişim cezası onaylanmıştır. ( tarih, , karar no)

  Tekirdağ 1 seafoodplus.info F Tipi Hapishanesinde, 20 Aralık günü mahkemeden dönen Nadir Çınar’a x-ray cihazına “ayakkabıyı kendin koy” dayatması yapılmıştır. O da bu dayatmayı kabul etmeyince ayakkabısına el konulmuş, ayakkabı ertesi gün geri verilmiştir.

Tekirdağ 2 seafoodplus.info F Tipi Hapishanesinde Kasım ayında, Hapishane idaresi anma – kutlama programlarına yönelik açtığı soruşturmalarla yasak kararları veriyor. Bu nedenle tutuklu ve hükümlüler aylardır ziyaret ve iletişim haklarının yanı sıra açık görüşten de faydalanamamaktadır.
Bu “ceza”lar gerekçe gösterilerek Cem Kılıç ve Fırat Özçelik’in şartlı tahliye olmaları da engellenmiştir. Cem 10 yıl, Fırat ise18 ay bu şekilde fazladan hapis yatırılacaktır. Fırat’ın 28 ay ziyaret 12 ay iletişim, 10 gün hücre “cezası” vardır. Öyle ki, her halükarda 15 ay sonra çıkacak olmasına rağmen soruşturmalar peş peşe dizilmektedir. Cem Kılıç’ın ise 23 ay ziyaret 15 ay iletişim ve 10 gün hücre “cezası” vardır.
 Diğer devrimci tutukluların durumu da farklı değildir. Senelere varan iletişim ve ziyaret yasağı olmayan kimse yoktur. Kâğıt üzerinde haklar var gibi görünse de bu şekilde verilen kararlarla getirilen yasaklar ömür boyuna dönüştürülmüştür.
 Son olarak 20 Ekim tarihinde yapılan etkinliğe dair açılan soruşturma da 31Ekim tarihinde sonuçlandırılmış / sayılı kararla iletişim ve ziyaret yasaklarına yenileri eklenmiştir.
Kocaeli 1 seafoodplus.info F Tipi Hapishanesinde, Kasım ayında,  10 tutuklu ve hükümlüye “disiplin cezası” gerekçesiyle açık görüş yaptırılmamıştır.
Kocaeli 1 seafoodplus.info F Tipi Hapishanesinde, Kasım ayında, açlık grevi yapan tutuklulara, bundan dolayı “disiplin cezası” verilmiştir. 18 kişiye “açlık grevi yapmak” iddiasıyla 1 ay etkinliklerden ve 2 ay açık görüş yasağı verilmiştir. Oysa iddia edilen tarihler arasında bu tutuklular açlık grevi yapmamışlardır.

Başvurucuların anlatımları genel olarak değerlendirildiğinde; disiplin yaptırımına gerekçe olan eylemler ve verilen cezaların idarenin takdirine göre belirlendiği, bu nedenle de kapatılanların neredeyse her eylem ve davranışının disiplin suçu sayılabildiği görülmektedir. Verilen disiplin cezalarına karşı yapılan şikâyet ve itirazlardan da bir sonuç alınamamaktadır.

Fortune Açıkladı: Türkiye'nin 40 Yaş Altı En Başarılı 40 Yöneticisi

Haberler

Genel Kültür

Bilim

Fortune Açıkladı: Türkiye'nin 40 Yaş Altı En Başarılı 40 Yöneticisi

Fortune Türkiye, yılı için “40 Yaş Altı 40” listesini açıkladı. Liste uzmanlar, analistler, İK şirketleri, danışmanlık firmaları, sanayi ve ticaret odaları, girişimcilik kulüpleri, TÜSİAD, Türkiye Genç İş Adamları Derneği (TÜGİAD), Genç Yönetici ve İş Adamları Derneği (GYİAD) gibi kuruluşların görüşlerine başvurularak hazırlanıyor.

Buna göre, Türk iş dünyasının en başarılı 40 genç fikir önderi, girişimcisi ve yöneticisi şöyle sıralanıyor:

Deren Öztürk, 37 - Deren Kimya Yönetim Kurulu Üyesi

 Deren Öztürk, 37 - Deren Kimya Yönetim Kurulu Üyesi

Emir Aral, 31 - Hometech CEO'su

 Emir Aral, 31 - Hometech CEO'su

Burak Kızılhan, 32 - AE Arma Elektropanç YK Üyesi

 Burak Kızılhan, 32 - AE Arma Elektropanç YK Üyesi

Kerem Altınöz, 38 - ACO Türkiye Ülke Müdürü

 Kerem Altınöz, 38 - ACO Türkiye Ülke Müdürü

Soner Cesur, 38 - Arvato Telekom Ülke Başkanı

 Soner Cesur, 38 - Arvato Telekom Ülke Başkanı

Esin İmer, 34 - BlaBlaCar CEO’su

 Esin İmer, 34 - BlaBlaCar CEO’su

Hasan Serhan Süzer, 39 - Süer Holding YK Üyesi ve Ekore CEO'su

 Hasan Serhan Süzer, 39 - Süer Holding YK Üyesi ve Ekore CEO'su

Fırat İşbecer, 36 - Monisite Kurucusu

 Fırat İşbecer, 36 - Monisite Kurucusu

Tuğçe Ergül, 28 - Angel Labs Kurucu Ortağı ve CEO'su

 Tuğçe Ergül, 28 - Angel Labs Kurucu Ortağı ve CEO'su

Egemen Demirtaş, 39 - Efe Alkollü İçecekler CEO'su

 Egemen Demirtaş, 39 - Efe Alkollü İçecekler CEO'su

Cem Garih, Kerem Kamışlı 24, 23 - Yenibirlider Derneği Kurucuları

 Cem Garih, Kerem Kamışlı 24, 23 - Yenibirlider Derneği Kurucuları

Alemşah Öztürk, 39 - 41?29!Grey CEO’su

 Alemşah Öztürk, 39 - 41?29!Grey CEO’su

Neyran Bahadırlı, 37 - Uber Türkiye CEO'su

 Neyran Bahadırlı, 37 - Uber Türkiye CEO'su

Ayşecan Özyeğin Oktay, 35 - Fiba Holding YK Üyesi

 Ayşecan Özyeğin Oktay, 35 - Fiba Holding YK Üyesi

Ömer Taviloğlu, 35 - Mudo YK Başkanı

 Ömer Taviloğlu, 35 - Mudo YK Başkanı

Arda Kutsal, 37 - Webrazzi Kurucusu

 Arda Kutsal, 37 - Webrazzi Kurucusu

M. Emre Zorlu, 32 - Zorlu Holding YK Üyesi

 M. Emre Zorlu, 32 - Zorlu Holding YK Üyesi

Sidar Şahin, 36 - Peak Games Kurucusu

 Sidar Şahin, 36 - Peak Games Kurucusu

N. Göksel Öztürk, 39 - VF Ege Türkiye Genel Müdürü

 N. Göksel Öztürk, 39 - VF Ege Türkiye Genel Müdürü

Kerem Çatay, 38 - Ay Yapım CEO'su

 Kerem Çatay, 38 - Ay Yapım CEO'su

Ali Şafak Öztürk, 32 - Opet YK Üyesi

 Ali Şafak Öztürk, 32 - Opet YK Üyesi

Uygar Saral, 39 - Selekt Bilgisayar CEO'su

 Uygar Saral, 39 - Selekt Bilgisayar CEO'su

Hakan Baş, 33 - seafoodplus.info CEO’su

 Hakan Baş, 33 - seafoodplus.info CEO’su

Demet Mutlu, 35 - seafoodplus.info Kurucu Ortağı

 Demet Mutlu, 35 - seafoodplus.info Kurucu Ortağı

Veysel Berk, 35 - Çaycı, PayPad Kurucusu

 Veysel Berk, 35 - Çaycı, PayPad Kurucusu

Ruhi Molay, 30 - Mopak Genel Müdürü

 Ruhi Molay, 30 - Mopak Genel Müdürü

Harika Güral, 37 - Güral Şirketler Grubu YK Başkan Yardımcısı

 Harika Güral, 37 - Güral Şirketler Grubu YK Başkan Yardımcısı

Evrim Aras, 37 - Aras Holding YK Başkanı ve CEO'su

 Evrim Aras, 37 - Aras Holding YK Başkanı ve CEO'su

Eren Günhan Ulusoy, 35 - Ulusoy YK Başkanı ve CEO'su

 Eren Günhan Ulusoy, 35 - Ulusoy YK Başkanı ve CEO'su

Hacı Sabancı, 29 - Densa (Marinsa) Denizcilik YK Başkan Yardımcısı

 Hacı Sabancı, 29 - Densa (Marinsa) Denizcilik YK Başkan Yardımcısı

Kâzım Köseoğlu,33 - Esas Holding Gayrimenkul Şirketleri CEO'su

 Kâzım Köseoğlu,33 - Esas Holding Gayrimenkul Şirketleri CEO'su

9. Erden Timur, 34 - Nef İcra Kurulu Başkanı

9. Erden Timur, 34 - Nef İcra Kurulu Başkanı

8. Gökalp Çak, 39 - Netlog Lojistik Grup Başkan Yardımcısı

8. Gökalp Çak, 39 - Netlog Lojistik Grup Başkan Yardımcısı

7. Derya Özkaya Matraş, 39 - Facebook Türkiye Ülke Direktörü

7. Derya Özkaya Matraş, 39 - Facebook Türkiye Ülke Direktörü

6. Dilara Altınkılıç Kutmangil, 31 - Altınmarka Şirketler Grubu YK Üyesi, Detay Gıda CEO'su

6. Dilara Altınkılıç Kutmangil, 31 - Altınmarka Şirketler Grubu YK Üyesi, Detay Gıda CEO'su

5. Selim Akın, 33 - Akfen Holding YK Başkan Vekili

5. Selim Akın, 33 - Akfen Holding YK Başkan Vekili

4. İpek Ilıcak Kayaalp, 38 - Rönesans Holding YK Başkanı

4. İpek Ilıcak Kayaalp, 38 - Rönesans Holding YK Başkanı

3. Pınar Abay, 39 - ING Bank Genel Müdürü

3. Pınar Abay, 39 - ING Bank Genel Müdürü

2. Agah Mehmet Tara, 33 - Enka Holding İcra Kurulu Başkanı

2. Agah Mehmet Tara, 33 - Enka Holding İcra Kurulu Başkanı

1. Batu Aksoy, 39 - Turcas Petrol CEO’su

1. Batu Aksoy, 39 - Turcas Petrol CEO’su

nest...

batman iftar saati 2021 viranşehir kaç kilometre seferberlik ne demek namaz nasıl kılınır ve hangi dualar okunur özel jimer anlamlı bayram mesajı maxoak 50.000 mah powerbank cin tırnağı nedir