Karadağ Da Gezilecek Yerler

Podgorica

Karadağ’da gezilecek yerlerin başında başkent olan Podgorica, aynı zamanda ülkenin en büyük şehri. Yıllarca farklı kültürlerin etkisinde kalan Karadağ’da, Podgorica bu kültür mozağini en iyi görebileceğiniz yerlerden. Saat Kulesi, Milenium Köprüsü, Nikola Heykeli, Osmanagic Camii, Doganjska Camii ve Ribnica Kalesi Podgorica’da gezilecek yerler arasında. Şehrin ortasından geçen Moraca ve Ribnica nehirleri kıyısında yürüyüş yapmak oldukça keyifli.

Budva

Karadağ gezi rehberimize Karadağ’ın Miami’si olarak anılan Budva ile devam ediyoruz. Budva, ülkede deniz turizminin en yaygın olduğu yerlerden. Budva, uzun sahillerinin yanı sıra, tarihi dokusu ve hareketli gece hayatıyla birçok turistin gözdesi. Eski ve yeni şehir olarak iki kısımdan oluşan Budva’da eski şehrin tarihi 2500 yıl öncesine uzanıyor. Karadağ Budva’da gezilecek yerlerin başında eski bir balıkçı köyü olan Stevi Stefan geliyor. Uzun bir süreliğinde özel bir işletme tarafından kiralanan Stevi Stefan bölgesi, bu otelde konaklamadığınız sürece deniz tatili için konuklara kapalı. Bölgenin kuzey ve güneyindeki plajlar ise tüm misafirlere hâlâ açık. Sveti Nikola Adası, The Citadel, Santa Marija Kilisesi, St. Sava Kilisesi ve marina Budva’da gezilecek diğer yerler. Budva’ya 40 km. uzaklıkta bulunan, hem tarihi hem de doğal güzellikleri barındıran Bar kasabasını gezebilirsiniz. Petrovac ve Tara Kanyonu da Budva’ya gelmişken ortalama 1,5 saatlik bir yolculuk sonrası gezebileceğiniz yerler arasında.

Kotor

Karadağ’da gezilecek yerler bol derken ciddiydik! Burada, Budva kadar deniz turizmiyle adından bahsettiren bir diğer yer ise Kotor. Dağların ve koyların arasında yer alan Kotor, Adriyatik Denizi’nin en meşhur kıyılarına sahip. UNESCO Dünya Kültür Mirası Listesi’nde bulunan Kotor’da gezilecek yerler arasında Tara Nehri, Avusturya-Macaristan Ormanları, Kotor Körfezi, Kotor Sarayı, Eski Kotor Hapishanesi, Marika Kilisesi, Sveti Trifun Katedrali, Perast Kasabası, Kotor Kalesi ve Maritime Müzesi yer alıyor.

Karadağ Gezilecek Yerler

Karadağ, Balkanlar'ın en güzel ülkelerinden biri. Bir başka ülkede birkaç günde sadece bir şehri gezemezken, Karadağ'da ülkenin tamamını gezmek mümkün. Son yıllarda gazeteler, dergiler, anketler hep 'Karadağ' diyor. Turizmi en hızlı büyüyen üç ülke arasında. Adriyatik sahillerindeki en ekonomik tatil fırsatını sunan Karadağ seyahati için vize gerekmiyor. Bu arada önemli bir hatırlatma yapayım. Karadağ yakında Avrupa Birliği'ne girecek ve ülkeye girmek için Schengen vizesi gerekecek. Bir an önce gidip görmek lazım o yüzden.

Karadağ Tarihi ve Yaşam

Karadağ, Eskişehir büyüklüğündeki yüzölçümüyle Avrupa'nın en yeni ülkelerinden. Yugoslavya parçalandıktan sonra bağımsızlığını ilan etti, turizm gelirlerinin yardımıyla hızla gelişti. Sahildeki tarihi dokusu, doğası korunmuş kentleri kadar, bakir dağları, ormanları da cazibe merkezi. Budva, Kotor-Perast-Dobrata'dan oluşan Kotor Körfezi, Herceg Novi, Bar, Podgorica, Tivat ve Lovcen. İşte size bütün Karadağ'ın turistik merkezleri. Bu merkezlerin kalbi ise kesinlikle Kotor Körfezi. Adriyatik kıyıları sadece 293 kilometre uzunluğa sahip, bu denize kıyısı olan diğer ülkeler gibi Karadağ da insanları büyülemeye devam ediyor. Ayrıca son yıllarda cruise'ların da yeni favori durağı olmuş Kotor.

Karadağ Ziyaretinde Gezilecek En popüler Yerler

Kotor ile birlikte UNESCO Dünya Kültür Mirası Listesi'ndeki Durmitor Ulusal Parkı ise adrenalin meraklısı misafirlere sürprizler sunuyor. İsteyene kayak, isteyene rafting imkanı bulunuyor. Durmitor Ulusal Parkı'nda en büyüğü Kara Göl (Crno Jezero) olmak üzere 18 göl var ve manzaralar cennetten fırlamış gibi. Derinliği üç kilometreye kadar ulaşan Tara Kanyonu ise çok çarpıcı. Karadağ'da sahil şeridinin arkasında dağlar yükseliyor ve Bobotov Kuk, 2533 metrelik zirvesiyle ülkenin en yüksek noktası. Karadağ'da yaygın olarak Sırpça konuşuluyor. Para birimi Euro ama fiyatlar diğer Avrupa ülkelerine göre çok daha insaflı.

Bazı yerleri Avrupa dokusunda olsa da Karadağ bir lüks merkezi değil. Aksine sıcak, samimi ve Türkiye'nin 1970'li yıllarını andırıyor. Yeni yeni turizme kendini açan taze, çiçeği burnunda, bozulmamış, pırıl pırıl, insancıl, misafirperver bir ülke Karadağ. Tivat'taki Porto Montenegro ülkenin en lüks yeri denebilir ki, orada da az sayıda şık restoran ve uluslararası marka var sadece. Avrupa'nın diğer şehirleri gibi galeri, müze, gece hayatı, etkinlik falan çok yok, aksine yavaş yaşayan bir ülke. Huzur arıyorsanız tam yerindesiniz demektir.

Sahildeki Bar, ülkenin ana limanı. Kentin tarihi bölümü (Stari Bar) çok güzel. Eski Bar binlerce yıllık ve içinde bakımsız durumda çok sayıda tarihi eser var. Ulcinj ise 30 bin nüfuslu bir yerleşim ve plajlarıyla meşhur. Küçük Plaj (Mala Plaza) tarihi şehrin altında yer alıyor. 12 kilometrelik Büyük Plaj (Velika Plaza) ise doğuya Arnavutluk sınırına doğru devam ediyor. Geçmişte Kuzey Afrikalı korsanların üssü olan Ulcinj'de Osmanlılar yaklaşık olarak 300 yıl hüküm sürmüş.

Budva, Karadağ'ın en gözde sayfiye yeri. Dağlar arka planında güzel bir manzara oluşturuyor. Surlarla çevrili tarihi şehir turistlerin çok ilgisini çekiyor. Şehir hazirandan eylüle yaz festivallerine ev sahipliği yapıyor.

Ülkenin başkenti Podgorica ilginç olmadığı için turist rotalarında pek yer almıyor. Ülkenin ortasında bulunan ve Karadağ Prensliği'nin eski başkenti olan Cetinje ise dağlarla çevrili bir yer. Şehirde aristokratik yapılar da var, sıradan evler de. Cetinje'deki Eski Parlamento binası şu an Karadağ Ulusal Müzesi olarak kullanılıyor. Eskiden prenslerin yönettiği şehirdeki Cetinje Manastırı en önemli dini müessese. Manastırın içinde Vaftizci Yahya'nın sağ kolu mumyalanmış bir şekilde duruyor. İşin ilginç yanı Topkapı Sarayı'ndaki Kutsal Emanetler'de ve 17 ayrı kilisede de Vaftizci Yahya'nın eli var. Hangisi gerçekten ona ait acaba?

Balkanlar'ın batısında 20. yüzyılda, üç defa farklı yapı ve idari şekille kurulmuş bir devletmiş Yugoslavya. Birinci Dünya Savaşı sonrasında, 1918'de kurulduğunda, içinde 26 çeşit etnik grup varmış ülkede. Resmi dilleri Sırp-Hırvatça, Makedonca ve Slovence imiş. Parası dinar, başkenti Belgrad. Savaşın ardından imparatorluklar yıkılmış, Avrupalı devletler Balkan toprakları üzerinde yeni bir devletin kurulması için Versay Anlaşması'yla anlaşmışlar. İsmini de Güney Slavların Ülkesi-Yugoslavya koymuşlar. Amaç, Slavları birleştirmek. 1918 yılında Sırp-Hırvat-Sloven Krallığı olarak kurulan ülke 1929'da Yugoslavya adını almış. Gelmiş İkinci Dünya Savaşı... Dönemin lideri Tito. Ülke bu kez Yugoslavya Sosyalist Federasyonu olmuş. Almanya'nın önderliğinde İtalya, Macaristan ve Bulgaristan orduları 1941 yılında Yugoslavya'yı işgal etmiş. Yugoslavya kralı, ülkeyi terk etmiş. Başı boş kalan etnik gruplar iktidar kavgasına girişmiş. Zaferi Josip Broz Tito liderliğindeki Yugoslavya Komünist Partisi güçleri, partizanlar kazanmış. Tito ve orduları Yugoslavya'yı işgal ordularından temizlemiş ve 1945 seçimleri galibiyetinden sonra Yugoslavya Demokratik Federal Cumhuriyeti'ni kurmuş. 1963'te Yugoslavya'nın resmi adı Yugoslavya Sosyalist Federal Cumhuriyeti olarak değiştirilmiş. Tito, devlet yönetiminde komünist rejiminin ideolojisini kabul etmiş ama Komünist Sovyet Rusya'sından bağımsız kalmayı başarmış. Gelgelelim ki Tito 1980'de ölmüş. Gelsin ekonomik bunalım, gelsin etnik çatışmalar. Yugoslavya'nın içindeki Sırplar, Hırvatlar, Slovenler, Boşnaklar, Makedonlar özerklik istemeye başlamış. 1991'de Yugoslavya'dan ayrılan ilk Slovenya olmuş, sonra da Hırvatistan bağımsızlık kararı almış ve ülkede çatışmalar başlamış. Makedonya ve Bosna-Hersek bağımsızlığını ilan etmiş. Tüm bu gelişmelerin sonucunda, Yugoslavya 1992 yılından itibaren Sırbistan ve Karadağ'dan oluşan ama Sırbistan'ın denetiminde olan bir federasyon haline gelmiş. Yugoslavya'nın parçalanması sonucu yedi yeni devlet ortaya çıkmış. Bu devletler Sırbistan, Bosna-Hersek, Karadağ, Hırvatistan, Slovenya, Makedonya ve Kosova.

Kapadokya Gezilecek Yerler - 14 Adımda Kapadokya

Sonbaharda Gezilecek Yerler - Avrupa Seyahat Notları

Bangkok Seyahat Notları - Bangkok Gezilecek Yerler Listesi

St. Petersburg Seyahat Notları - Gezilecek Yerler Listesi

Etiketler: Karadağ Gezilecek Yerler,Balkanlar Gezi Rehberi,Karadağ Gezi Rehberi,Karadağ Gezi Önerileri,Karadağ Mekan Önerileri,Balkanlar Mekan Önerileri

Eğer şaşırmanı sağlayacak bir yer varsa orası da Karadağ’dır. Balkan Yarımadası’nın küçük ve dağlık ülkesi, Adriyatik Denizi’nin kıyısında yükseliyor ve neredeyse 700.000 kişilik bir nüfusa ev sahipliği yapıyor.

Çok büyük bir yer olmasa da, görülecek kültürel noktaları ve muhteşem doğasıyla bu eksikliğini fazlasıyla gideriyor. En iyi yönü mü? Bütün bunları keşfetmek için sadece birkaç gün yetiyor.

Karadağ 2006’da Sırbistan’dan bağımsızlığını kazandı ve o zamandan beri seyahat dünyasında önemli bir yer edindi. Kotor Körfezi’nin etkileyici manzaralarından İşkodra Gölü’nde tekne gezintilerine ve Podgorica’nın gece hayatına, bu yükselen yıldızın sahillerinde görülecek yerler ve yapılacak şeylere dair en iyi ipuçlarımız seni bekliyor.

Karadağ için olan uçak bileti fiyatlarına hemen göz at >>

1. Kotor: Kotor’da Gezilecek Yerler

Şehir surlarına tırmanıp, San Giovanni Kalesi’ne çıkan yolu tamamladığında körfezin nefes kesici manzaralarını karşında bulacaksın

Bir Unesco Dünya Mirası Alanı olan ve her bir sokak köşesi insanı büyüleyen Kotor, Karadağ sahilinin incisidir. Dağlara inşa edilmiş surları ve kırmızı kiremitli çatılarıyla, bu peri masalı diyarı uluslararası yolcu gemilerinin ve Hırvatistan çevresindeki tur şirketlerinin gözdeleri arasında yer alıyor, bu yüzden burayı herkesten önce görmek istiyorsan acele etmelisin.

Sırtını Boka Kotorska’nın (Kotor Körfezi) kıyısındaki fiyort benzeri bir araziye dayamış Kotor bir zamanlar Adriyatik Denizi’nin en işlek limanlarından biriydi; günümüzde ise burası Karadağ sahilinin en iyi korunmuş kasabalarından biridir.

Dar sokaklarda romantik gezintilerin keyfini çıkarıp, manzaralı bir tırmanışla şehir surlarına çıkarak nabzını hızlandırabilir veya San Giovanni Kalesi’ne tırmanarak körfezin nefes kesici manzaralarına ulaşabilirsin.

Kotor, tüm ülkede iyi şans sembolü kabul edilerek sevgi duyulan büyük bir kedi nüfusu barındırıyor

Hevesli gezginlerin az bildiği bir gerçek de Kotor’da oldukça bol sayıda kedinin yaşıyor olması.

Kotor yüzyıllar boyunca gemiler için bir ticaret limanı olarak hizmet verdi ve gemilerdeki pek çok kedinin geride bırakılmasıyla, zamanla şehir bu çok sevdiğimiz tüylü dostlarımızın pek çok türüyle doldu.

Başka bir efsaneye göreyse şehir ürkütücü sayıda yılan ve farenin istilası altındaydı ve kediler de şehri ve halkını korumak için getirildi. Hangisi doğru olursa olsun, onlar artık tüm ülkede iyi şans sembolü olarak kabul ediliyorlar. Kedi özlemini gidermek için Kedi Müzesi’ni ve Cats of Kotor dükkânını da ziyaret edebilirsin.

Açlık bastırdığında, Kotor’un merkezinde bulunan tarihi Saint Luke Kilisesi’nden sadece birkaç adım uzaktaki harika tasarımlı bir deniz ürünleri restoranı olan Trpeza’ya gidebilirsin.

Karadağ mutfağı için Slav, İtalyan ve Yunan yemek sanatlarının mükemmel bir karışımı diyebiliriz; bu yüzden deniz ürünleriyle yapılmış risotto ve fırında balıktan, beyaz peynir ve taze sebzelerle yapılan salatalara uzanan harika lezzetler burada seni bekliyor.

2. Perast: İnsan Yapımı Adalar ve Yerel Mutfak

Orta Çağ kasabası Perast ve arka planda da Karadağ ziyaretinde mutlaka görmen gereken Our Lady of the Rocks adası

Boka Kotorska, Avrupa’nın en güneyindeki fiyordu olarak anılıyor ve tartışılabilir olsa da Karadağ’ın en büyüleyici turistik yeri.

Bölgede tarih ve kültür açısından zengin sayısız tarihi kasaba var ama bunlar arasında en iyi korunmuş olanı, Kotor’dan arabayla sadece 20 dakika uzaktaki Orta Çağ kasabası Perast’tır.

Sadece bir ana caddeye sahip çok küçük bir yer olsa da, Perast’ta pek çok tarihi kilise ve saray bulunuyor. Hiç vakit kaybetmeden Hotel Conte’nin içindeki Conte Restaurant’ın deniz kenarındaki bölümüne uğrayarak, komşu kasaba Njeguši’de üretilen njeguši sir (peynir) ve njeguši pršut (jambon) gibi yerel Karadağ spesiyallerini tadabilirsin.

Karnını doyurduktan sonra, yerel tekne işletmecilerinden birini bul ve Our Lady of the Rocks (Kayaların Hanımı) adlı küçük adaya doğru yelken aç. Çetine’deki iki yapay adadan biri olan bu adacık, küçük kayalardan yapılmış ve üzerinde de belirli bir nedenle Katolik ziyaretçiler arasında oldukça popüler olan Kayaların Hanımı Kilisesi ile bir müze bulunuyor.

Efsaneye göre, 1452’de iki denizci körfezin sığ bölümündeki bir kayanın üzerinde Meryem Ana’nın bir ikonasını bulmuş. Bu iki kişi ve Perast halkı, Meryem Ana’yı onurlandırmak için tam aynı noktada bir adacık ve şapel (daha sonra kiliseye dönüştürülmüş) inşa etmeye karar vermiş.

3. Çetine: Manzaralı Bir Kültürel Başkent

Çetine, Karadağ’ın eski kraliyet başkenti

Körfezin kalabalığından uzakta mükemmel bir kaçış noktası olan Çetine, Karadağ’ın eski kraliyet başkentidir ve zengin bir tarihe ve önemli geçmişini yansıtan bol sayıda kültürel mekâna sahiptir.

15. yüzyılın sonunda Lovćen Dağı’nın eteğine kurulan şehir, o günden bu yana Karadağ’ın kültürel kalbi haline geldi. Ülke tarihinin antik zamanlardan 20. yüzyılın sonuna kadarlık bölümünü sergileyen dört müze ve iki galeriden oluşan ülkenin en önemli müzesi Karadağ Ulusal Müzesi de bu şehirde bulunuyor.

Ayrıca, Çetine doğa âşıklarının da mutlaka görmesi gereken yerlerden birisi. Burası, çevredeki dağların, Kotor Körfezi’nin ve hatta güneşli günlerde İşkodra Gölü’nün nefes kesici manzaralarını sunan muhteşem Njegoš Mozolesi’ni ve Lovćen Ulusal Parkı’nı ziyaret etmek için iyi bir başlangıç noktasıdır.

4. Budva: Budva Gezilecek Yerler

Budva’daki Becici, Adriyatik Denizi’nin en güzel plajlarından biri olarak kabul ediliyor

Budva nerede diye soranlar için açıklayalım: sahile doğru yöneldiğinde, Çetine’nin yaklaşık 30 kilometre uzağında, Karadağ’ın en çok ziyaret edilen turistik yeri Budva’yı bulacaksın.

Karadağ’ın Miami’si olarak bilinen bu popüler sahil şehri, hem plaja gitmeyi sevenlere hem de bar müdavimlerine hitap ediyor çünkü Budva gece hayatı oldukça aktif. Ancak Budva’da bunlardan çok daha fazlasını bulacaksın.

Budva’nın tarihi MÖ 5. yüzyıla kadar uzanıyor ve mimarisi de Hırvatistan’daki Dubrovnik’i andırıyor, ancak burada daha az turistle karşılaşacaksın ve harcadığın paranın karşılığını da daha iyi alacaksın.

Çarpıcı mimarinin en iyi örnekleri için tarihi semtin yolunu tutabilirsin. Yerel dildeki adı Stari Grad olan bu bölge, Orta Çağ’dan kalma surlarla çevrili ve kalesi, kuleleri ve kapısıyla tarihi bir bölgeden bekleyebileceğin tüm unsurlara sahiptir. Şehirde gezerken önceki yüzyıllardan kalma savunma yapılarının harabelerinin üzerine inşa edilmiş hisarı da mutlaka görmelisin.

O plajları hala aklından çıkaramıyorsan, Budva’nın tarihi semt plajını antik surlara tepeden bakan kalenin yakınlarında bulabilirsin. Daha az kalabalık bir alternatif arıyorsan, Budva’nın 2,5 km dışındaki Jaz’ı (Karadağ sahilinin en büyük üç plajından birisi) tercih edebilirsin. Daha fazla seçenek mi arıyorsun? Adriyatik Denizi’nin en güzel plajlarından biri kabul edilen Becici veya dağlarla çevrili tertemiz sularıyla ünlü Kamenovo’ya ne dersin?

5. Petrovac: Adriyatik Denizi’nin Saklı Hazinesi

Karadağ’ın Petrovac kasabasındaki küçük Venedik hisarı Kastio.

Karadağ sahillerinde turistlerin daha ünlü yerlerin cazibesine karşı koyamayarak görmezden geldiği pek çok kasaba ve plaj var.

Petrovac da kitle turizmi tarafından bozulmamış bu yerlerden biri ve huzur ile rahatlık arayanlar için de mükemmel bir yer. Burada ziyaret edilmesi gereken en önemli iki yerden ilki, girişi kasabanın limanında olan ve altındaki turkuaz suların etkileyici manzaralarını sunan küçük Venedik hisarı Kastio ve diğeri de 1902’de bir zeytinlikte keşfedilen ve geçmişi 4. yüzyıla uzanan Roma mozaikleridir.

Ancak, Petrovac’ı ziyaret etmek için en iyi neden göz kamaştırıcı plajlarıdır. Her türlü tesisi bulabileceğin Petrovac Plajı, gür bir bitki örtüsüne sahip yemyeşil Lucice Plajı ve gözlerden uzaktaki Buljarica Plajı bu kasabayı rahat bir tatil arayan her tür turist için ideal bir yer haline getiriyor.

Yeterince dinlendikten sonra limana uğrayabilir ve keşfedebileceğin küçük bir mağara bulacağın bir adacık olan Katič’e giden teknelerden birine atlayabilirsin.

6. Ülgün: Küçük Bir Arnavutluk Dokunuşu

Mutlaka denenmesi gereken şey deniz ürünleri!

Sahilden Arnavutluk sınırına doğru daha da aşağı yöneldiğinde, nüfusun büyük bölümünü (%60) Karadağ’da yaşayan Arnavutların ve Arnavut kökenlilerin oluşturduğu Ülgün’e geleceksin.

Balkan turizminin az bilinen yerlerinden olsa da, hoş bir manzaraya sahip, sakin ve rahat bir yer arıyorsan ziyaret ettiğine değecektir.

Ülgün, Adriyatik Denizi’nin en eski yerleşim yerlerinden birisi ve Karadağ sahilindeki çoğu şehirde olduğu gibi, burada da taş döşeli dar sokaklara, taş duvarlara, bir hisara ve iyi restoranlara sahip tarihi bir bölge (stari grad) var.

Tarihi semtin hemen başında bulabileceğin bir aile işletmesi olan Taphana Restaurant’ı tercih ederek, balık çorbası ve bir salata eşliğinde benzersiz manzaranın keyfini çıkarabilirsin.

7. İşkodra Gölü: İşkodra Gölü’nün Sularında Gezi

Bu harika manzaranın tadını çıkartabilirsin

Bir kez daha sahilden iç bölgelere doğru yönel ve kendini sıra dışı bir deneyime hazırla.

Açıkhava meraklılarının ve başkentin kalabalık sokaklarından uzaklaşmak isteyen yerlilerin popüler mekânlarından olan İşkodra Gölü ve bağlı bulunduğu ulusal park, yüksek dağlardan hoş balıkçı kasabalarına, küçücük adalara ve eski kalelere kadar her şeyi sunuyor.

Balkanların en büyük gölü olan bu yunus balığı şekilli göl, Karadağ ve Arnavutluk arasında uzanıyor ama büyük bölümü Karadağ tarafında kalıyor. Gölün kuzey ucundaki küçük balıkçı kasabası Virpazar’ı keşfetmeyi unutma. Buradan gölde tekne turuna katılabilir, kano kiralayabilir veya bisiklet ya da yürüyüş rotalarını deneyebilirsin (her ikisi de yıl boyunca her yetenek düzeyi için oldukça popüler aktivitelerdir).

Adada kültür meraklılarının keşfedebileceği manastır ve kiliseler var ve sıcak günleri değerlendirmek için de tertemiz sulara sahip birden fazla sayıda güzel plaj bulunuyor.

Bölgedeyken gölü ikiye ayıran tren raylarının fotoğrafını çekmek isteyebilirsin. Günde iki kere geçen Bar-Belgrad treni göl kenarından oldukça hoş bir manzara oluşturuyor.

8. Podgorica: Podgorica Gezilecek Yerler

Karadağ’ın Podgorica şehrindeki İsa’nın Dirilişi Katedrali

Plajlar, dağlar, tarihi köyler, göller… Karadağ’da her şey var. Ancak başkente günlük bir gezi yapmadan bu muhteşem ülkeyi tam anlamıyla görmüş olmazsın.

Podgorica’nın büyüsü Kotor, Perast veya Budva’ya benzemiyor. Sokaklarda Osmanlı kalıntılarıyla brütalist akımdaki blokların hâkimiyeti gözleniyor ama bazı harika sanat galerileri, bolca park ve bahçe ile hareketli bir gece hayatı Podgorica’yı ziyarete değer bir yer haline getiriyor.

Şehirde gezinerek önemli kent simgelerini keşfedebilirsin: İsa’nın Dirilişi Katedrali, Morača Nehri’nin üzerindeki kablo destekli Millennium Köprüsü, St. George Kilisesi ile tüyler ürpertici bahçesi ve tarihi semt Stara Varoš.

Kral Nikola Petrovic’in eski sarayında yer alan ve düzenli olarak yerel artistlerin sergilerine ev sahipliği yapan Podgorica Modern Sanatlar Merkezi’ne biraz zaman ayırmayı da unutmamalısın.

Şarap severler için iyi bir haberimiz var: Avrupa’nın en büyük üzüm bağı olan ve içinde 11 milyondan fazla asma barındıran Plantaže de Podgorica’da bulunuyor. Görkemli şarap mahzenlerini görmek için tura katılarak son hasattan üretilen şarapların tadına bakabilirsin. Tatilini sonlandırmak için elinde bir kadeh kaliteli şaraptan daha iyi bir yol olabilir mi?

Okumaya devam et:

Montenegro son zamanlarda en çok merak edilen yerlerden biri oldu. Muazzam manzarası ve dizilere ev sahipliği yapan gezi noktaları ile herkesin beğenisini toplamayı başardı. Montenegro nerede sorusunu merak eden ve Montenegro yani Karadağ'da gezilecek yerleri öğrenmek isteyen herkes için biz de haberimizde bu adreslere dair bilgiler verdik. Güzel bir yurt dışı tatili düşünüyorsanız Montenegro'yu planlarınıza dahil edebilirsiniz. Birbirinden güzel gezi noktaları bulunduğu gibi aynı zamanda da bu kentin tarihi geçmişini de buradaki eserlerden okuyabilirsiniz. Karadağ'a nasıl gidilir hakkında bilgi sahibi olmak için haberimizin detaylarına bakabilirsiniz. 

 Doğal ve tarihi güzelliklerini çok iyi korumayı başaran ve UNESCO tarafından da koruma altında olan şehirleri ile tarihi eser niteliğinde bir ülke. Topraklarında binlerce yıl ötesinden kalan tarihi kaleler ve kiliseler bulunurken bu yapılardan daha eski maziye sahip manzarası da var. Bu manzara Adriyatik denizinin tertemiz sularından oluşuyor. Tarihi kalelere çıkan turistler burada birçok noktada fotoğraf çekiliyor. 

KARADAĞ- MONTENEGRO NEREDE? 

Montenegro diğer ismiyle Karadağ. Balkanlarda yer alan bir ülke. Podgorica ise Karadağ'ın başkenti. Montenegro eski Yugoslavya'yı oluşturan altı cumhuriyetten biri olarak bulunuyordu. Yugoslavya'nın parçalanmasından sonra yeniden Yugoslavya'ya bağlandı. Daha sonra ise 2003 yılında Sırbistan - Karadağ çatısı oluşturuldu. Montenegro yani Karadağ 2006'da bağımsız olma kararı aldı. 

KARADAĞ'DA GEZİLECEK YERLER

 Yukarıda bahsedildiği üzere Karadağ gezilecek yerleri birbirinden güzel noktalardan oluşuyor. Siz de önce başkente ulaşarak buradan güzel bir rota çizerek bu yerleri gezebilirsiniz. Gezdiğiniz yerlerde uğrayabileceğiniz tüm rotalar aşağıda verilmiştir. 

1-Karadağ Kotor 

Kotor dünya üzerindeki en eski orta çağ yerleşim birimlerinden birdir. Burada sayısız mimari orta çağ esintisini sonuna kadar yaşatmaktadır. Bu yüzden Kotor Eski Şehrini Yani Old Town denilen yeri gezerken bir tarihi yolculuğa çıktığınızı da unutmayın. Birbirinden güzel mimari eserlerin sahip olduğu bir de masmavi manzara bulunmaktadır. O da Adriyatik Denizi'nin masmavi suları ile birleşen Kotor Körfezidir. 

2-Karadağ Kotor Körfezi 

Kotor Körfezi Karadağ gezisinde gezilecek en güzel yerlerdendir. Burada sadece iki gününüz geçebilir. Dolu dolu bir tatil için sadece Kotor bile tercih edilebilinir. Eski Kotor bu körfezin karşısında kalmaktadır. Şehir çok eski zamanlarda surlar ile kapatılmış ve dış tehditlere karşı çok iyi korunmuştur. Bu surlardan şehir içine girilen kapılar bulunmaktadır. Kapılardan geçtiğinizde ise tarih kitabının da kapağını aralamış sayılırsınız. Masmavi berrak suları arkanızda bırakarak tarihi Kotor eski şehrine giriş yapabilirsiniz. 

Kotor Körfezihakkında detaylı bilgi almak için daha önce yazdığımız haberimizi okuyabilirsiniz. 

3-Kotor Sur İçi 

Kotor sur içinde birbirinden güzel gezilecek mekanlar yer alıyor. Bu yerlerde gezerken zamanda yolculuk deneyimi yaşayabilirsiniz dersek abartmış olmayız. Gittiğinizde anlayacağınız üzere burası en eski yapıların bulunduğu binlerce yıllık tarihi eserlerin sizi karşıladığı bir yer. İçerisinde Saat Kulesi, tarihi kiliseleri ve daha bir sürü yapı bulunuyor. Venediklerin elinde en güzel dönemini yaşayan Kotor onların da mimarisini sonuna kadar hissettiriyor. 

4-Kotor Kalesi 

Tarihi eserlerin içerisinden geçerek çıkacağınız ve Adriyatik denizi manzarasına hakim olabileceğiniz bir nokta Kotor Kalesi'dir. Diğer bir adı da San Giovanni Kalesi olan bu yere çıkmak için 1300 basamak çıkmanız gerekecektir. Ancak gözünüz korkmasın çünkü bu basamaklar eski yapıda olduğundan yüksek değil. Her adımda yeni bir manzara resmi sunana doğa ile dinlenerek kaleye tırmanabilirsiniz. 

Önerilen içerik;Kotor Kalesi'ne nasıl gidilir?

5-Sveti Stefan Adası ve Plajı 

İşte Adriyatik Denizi'nin en berrak sularının bulunduğu gidenin bir daha gitmek istediği doğa harikası değil adeta cennetten bir köşe olan Sveti Stefan Adası. Dünyaca ünlülerin de geldiği bu ada son zamanların en popüler noktası. Suyu ise cam kadar parlak ve temiz. Akvaryum gibi bir görünüme sahip olan suyuna ise yılın 7 ayı girmek mümkün. Sıcaklık burada her mevsimde yüksek. Kışın ise ılık bir hava hakim. Bu yüzden yılın 7 ayı bu denize girebilirsiniz. Güneşi ise size hep gülümser. 

Sveti Stefan adası'na giriş yapabilmek için buradaki otellerde konaklıyor olmanız şart. Bu yüzden buraya giremeyebilirsiniz. Ancak karşısında bulunan plajlarda ada manzarası eşliğinde de yüzebilirsiniz. Svteti Stefan adası Karadağ'da gezilecek yerler denildiğinde ilk sırada gelen en meşhur rotalardan biridir. 

Önerilen içerik;7 ay denize girilen Sveti Stefan nerede?

6-Budva Antik Plajı 

Adriyatik Denizi'nin muhteşem berraklığa sahip sularından yukarıda bahsetmiştik. Bu suların bulunduğu bir yer de Budva Antik Plajı. Plajın da antik olanı olur mu gibi bir tepki verseniz de orta çağ zamanından kalan ve ilk günkü özgünlüğünü koruyan sayılı plajlardan olan bu yer antik özelliğe sahip bir yer. Burada hiç bir yapıya oluşuma izin verilmemiş ve ilk günkü yapısında hala günümüzde de duruyor. 

7-Budva Kalesi 

'Karadağ'da gezilecek yerler nereler?' diye sorduğunuzda Budva bu yerlerden sadece biri olarak karşınıza çıkar. Aynı zamanda da birbirinden değerli tarihi yapıları ve doğal güzellikteki gezme noktaları ile Budva görülmeye değer nitelikte bir Karadağ şehridir. En eski yapıların bulunduğu ve günümüzde yine Kotor'da olduğu gibi UNESCO'nun koruması altında bulunan bir kent olma özelliğine de sahiptir. Birbirinden güzel gezi noktaları ile Budva Karadağ'da sizleri bekliyor. 

Budva Kalesi ise sizi Sveti Stefan adası manzarasına çıkartarak buradan bambaşka masalsı diyarlara sürükleyecek. 

Budva hakkında detaylı bilgi almak için daha öne yazdığımız 2500 yıllık geçmişe sahip Budva gezisiyazımızı okuyabilirsiniz. 

Bonus: Kral Plajı

 Karadağ'da gezilecek yerlerden biri de farklı bir ismi bulunan bu plajdır. Kral Plajı adından anlaşıldığı üzere zamanında sadece kralın kullandığı bir plajdı. Günümüzde herkes bu plajdan denize girebilir ve kralın yürüdüğü bu yoldan yürüyerek muhteşem Adriyatik Denizi ile buluşabilir. 

Karadağ gezisinde izlenecek rotalar bu şekilde birbirinden güzel noktalardan oluşuyor. Sadece tarihi yerler değil doğal güzellikleri de bir hayli fazla olan Karadağ Adriyatik Denizi'ne olan kıyısı ile bolca turist toplamayı başaran bir ülke. 

Türkiye Cumhuriyeti vatandaşları vizesiz olarak Karadağ'a seyahat edebilir ve bu güzel ülkenin bütün gezi rotalarını keşfedebilir. 

KARADAĞ GEZİSİ İÇİN NE KADAR SÜRE GEREKİR?

Karada her köşesinde ayrı bir güzellik saklayan bir ülke bu yüzden burada yukarıda saydığımız gezi yerlerini ziyaret etmek için ne kadar gününüz var ise ona göre bir plan oluşturabilirsiniz. 

1 gününüz var ise; Kotor Körfezi turu için yeterli olacak bir süredir. 

2 gününüz var ise; Kotor Körfezini biraz daha gezerek tarihi sur içine yolculuk yapabilirsiniz. Kotor Kalesi'ni de gezebilirsiniz.

3 gününüz var ise; Kotor Körfezi ve Budva yakın olduğundan bu iki yeri üçüncü günde de keşfedebilirsiniz. 

4 gününüz var ise ; Budva'yı keşfetmek için bir gün yeterli olacaktır.

5 gününüz var ise; Sveti Stefan Adası için bir gün ayırabilirseniz ayırın. Ancak dördüncü güne de sığabilecek yakın bir konumda bulunan bu yere bir gün rahat rahat doymak daha iyi bir fikirdir. 

KARADAĞ- MONTENEGRO'YA NASIL GİDİLİR?

Eğer pasaport sahibi iseniz vize almadan Karadağ'a yolculuk yapabilirsiniz.Balkanlar’da vizesiz gezilecek 5 ülkeden biri de Karadağ'dır. Ancak pasaportunuz yok ise Pasaport Nasıl Alınır?adlı haberimizi okuyabilirsiniz. 

Karadağ'da iki adet hava limanı bulunuyor. Bunlardan biri daha iç kesimlerde olan başkentte. Biri de Tivat'ta. Tivat turistik noktalara daha yakın ancak Türkiye'den direkt uçuş buraya bulunmuyor. Aktarma yaparak geçebilirsiniz. 

Başkent Podgorica‘ya direkt uçuşlar bulunuyor. Yolculuk 1,5 saat sürüyor. Buradan otobüs ile ya da kiralık araç ile Kotor'a geçebilirsiniz. 

KARADAĞ PAHALI MI?

Karadağ 2006 yılında bağımsızlığını kazanmış bür ülke. Bu yüzden olsa gerek Balkanların da en pahalı ülkesi denilebilir. Giden turistlerin yorum ise Avrupa ülkelerine göre ucuz ancak Balkan ülkelerine göre pahalı olduğu yönünde. 

Karadağ'da 1,5 litre su 0,6 Euro. Bu fiyat sadece marketler için geçerli. 

Ana yemek ise ortalama olarak 10 -15 Euro iki kişiyi doyuracak kadar büyük porsiyonlarda geliyor. 

Günlük kiralık ev tutacak kişiler günlük 50 Euro ödeyerek ev tutabilir. Burada konaklamak da mümkün. Manzaralı yerler de 100 Eurodan başlıyor. Oteller evlere göre daha pahalı. Siz bütçenize göre bir konaklama seçeneği tercih edebilirsiniz. 

Araba kiralamak ise günlük olarak 18 - 20 Euro limitli sigorta ile bu fiyata kiralayabilirsiniz. 

KARADAĞ'DA HANGİ DİL KONUŞULUYOR?

Genelde İngilizce iletişim kurmak mümkün. Ancak büyük bölüm Sırpça konuştuğu gibi İtalyanca konuşan kişileri de görebilirsiniz. Selamlaşmak için 'caio' kelimesini kullanan birden fazla insan görebilirsiniz. Yine de İngilizce iletişim kurabileceğiniz rahat bir konuşma yapabilirsiniz. 

KARADAĞ'DA NE YENİR?

Karadağ'da nereler gezilir bölümünden sonra gezinin en güzel tarafına geçelim. Karadağ'da ne yenir? Dünyayı Tadıyorum ekibi birbirinden güzel lezzetleri Karadağ'da tattı. Bu lezzetlere ait görüntüleri aşağıdan izleyebilir ve detaylı bilgiyi de haberimizin içerisinde bulabilirsiniz. İşte Karadağ lezzetleri. 

İspod Saca: Saçta et ve patatesin pişmesi ile yapılan bir Balkan yemeğidir. Balkanlar'da meşhur olduğu gibi Karadağ'da yenilecek yemekler denildiğinde de birinci sırada gelmektedir. Dana eti ya da kuzu, keçi etinden yapılan bu yemek kapaklı bir saçın içinde patates ile yapılır. kimi yerde havuç, soğan ve domates konulsa da Karadağ'da bu yemeği yapan yerler sadece patates ekliyorlar.  

Kaçamak: Karadağ meşhur yemekleri arasında yine bir lezzet bulunuyor ki herkesi kendisine hayran bırakıyor. İsmi ise bize hiç uzak değil. Kaçamak tamamen peynir ve patatesten yapılan bir Karadağ yemeği. 

Baklava: Bizim mutfağımızda bulunan baklavadan tamamen farklı yapılan Karadağ baklavası büyük dilimler halinde servis ediliyor. 

Gurmanska Pljeskavica: Köfte görünümünde olan bir et yemeğidir. En güzel hal ile Karadağ'da yemek mümkün. Ayrıca içerisine konulan peyniri de damağınızda kalan lezzeti gibi uzayıp gidiyor. 

Popeci: Karadağ'ın yöresel yemeği popeci üzeri yumurta kaplı ve içerisinde kaymak ve dana eti var. Kurtulmuş et dana eti olabileceği gibi domuz etin  de olabilir. Kızartılarak yapılan yemek en meşhur lezzetlerden. 

Karadağ Kahvaltı: Karadağ kahvaltısında olmazsa olmaz bizde olduğu gibi yumurtadır. Aynı zamanda da kızartma ürünler ve peynir de kahvaltı masasında yerini alır. 

Deniz Ürünleri: Karadağ'da deniz ürünleri Adriyatik Denizi'nin ılık sularından alınır. Taze ve lezzetlidir. Herkes için denizden çıkan canlılar daha çok tercih edilir. 

Ralovani: Peynirin içerisinde kaymak konularak sarılan bir yemektir. Çok lezzetlidir ve Karadağ kaymağı ile yapıldığında unutulmaz bir lezzet bırakır ağzınızda. 

Krep ve Simit: Karadağ'da bizim ülkemizden çok tanıdık bir lezzet sizi karşılayabilir. Simit bizim ülkemizde olduğu gibi Karadağ'da susamlı ama daha beyaz şekli ile satılıyor. 

Balık: Deniz ürünlerinin meşhur lezzetinden yukarıda bahsetmiştik. Bu lezzetler büyük ölçüde Adriyatik Denizin'den çıkan canlılardan elde ediliyor. Burada çiftlik balıkçılığı bulmak neredeyse imkansız. Bu yüzden de balık yiyenlerin damağında unutulmaz tatlar kalıyor. Karadağ'da balıklara limon sıkılmıyor. Çünkü balığın kokusunu ve lezzetini aldığını düşünüyorlar. 

Dünyayı Geziyorum resmi sosyal medya hesapları  

Youtube: esirgenc 

Twitter ve İnstagram: @dunyayigeziyor 

Facebook: dunyayigeziyorum