istanbulda kışın yapılacak şeyler / İstanbul'da Sevgiliyle Gidilecek Yerler | En Romantik 60 Yer

Istanbulda Kışın Yapılacak Şeyler

istanbulda kışın yapılacak şeyler

 İstanbul&#;da Ücretsiz Yapılacak Şey

İstanbul&#;un pek çok güzelliğini ücretsiz bir şekilde gezip görmek de mümkün! İstanbul’un tarihi mekânlarından, turistik yerlerine muhteşem manzarasından müzelerine, Dünya Mirası Alanlarına, en güzel yürüyüş rotalarına, ücretsiz etkinliklere, birçok sanat galerisindeki güzel sergilere ve çocuklar için ücretsiz aile dostu aktivitelere kadar pek çok aktivite sizi bekliyor. İstanbul’u keşfedin!

İstanbul’da Ücretsiz Müzeler

  1. Sirkeci Garı TCDD Müzesini gezerek sergilenen yaklaşık eser hakkında fikir sahibi olabilirsiniz.
  2. Türkiye İş Bankası Müzesini gezerken Cumhuriyet iktisat tarihine bir pencere daha açabilirsiniz.
  3. Atatürk Müzesinde Ulu Önder Atatürk’ü yeniden keşfedebilirsiniz.
  4. Sait Faik Abasıyanık Müzesinde birçok hikâyeye tanık olabilirsiniz.
  5. Osmanlı Bankası Müzesini ziyaret etmeyi unutmayın.
  6. Pera Müzesi cuma günleri ücretsizdir. Kültür sanat ve eğitim programlarına katılmayı unutmayın.
  7. Çarşamba günleri ücretsiz olan Sakıp Sabancı Müzesi, zengin bir hat ve resim koleksiyonunu bünyesinde barındıran ve düzenlediği geçici sergilerle birçok ünlü sanatçının eserlerine ev sahipliği yapan sanat müzesidir. Mutlaka ziyaret edin.
  8. İstanbul Modern Sanat Müzesi, perşembe günleri ücretsizdir. Burada modern ve çağdaş sanat yapıtlarının sıcaklığını hissedebilirsiniz.
  9. Yıldız Şehir Müzesinde, yüzyıla çok renkli bir yolculuk yapabilirsiniz.
  10. Türk edebiyatının ünlü şairlerinden Tevfik Fikret&#;in dünyasına yolculuk yapmak için Aşiyan Müzesini ziyaret etmeyi unutmayın.
  11. PTT İstanbul Müzesinde Osmanlı İmparatorluğu ve Türkiye’deki posta ve telekomünikasyon hizmetlerinin tarihsel gelişimine tanık olabilirsiniz.
  12. Yıl Vakfı Türk Musevileri Müzesinde, Yahudi din ve kültürüne ilişkin objeleri mutlaka görmelisiniz.
  13. Basın Müzesi Türkiye’de ilk, dünyada ise alanında dördüncü müzedir. Görmeden geçmeyin.
  14. Bakırköy Ruh ve Sinir Hastalıkları Müzesini mutlaka görmelisiniz.
  15. Cumhuriyet Eğitim Müzesinde Türk eğitim serüvenine şahit olmak ayrıcalıktır.
  16. Orhan Kemal Müzesinde, ünlü Türk yazarın anılarına göz atmayı unutmayın.

İstanbul’un Tarihi Mekânları

  1. Yoros ve İmros Kalelerine kısa bir tırmanışla Boğaz ve köprü manzarasının keyfini çıkarın.
  2. Garipçe Kalesi&#;nde eşsiz manzaraya şahit olun.
  3. Riva Kalesi&#;ni görmeden geçmeyin.
  4. Ocaklı Ada Kalesi&#;ni mutlaka ziyaret edin.
  5. Sultanahmet Camii, İstanbul’un en büyük eserlerinden biridir.
  6. Ayasofya Camii. Dünyanın en uzun süreyle ( yüzyıl) ibadet yeri olmuş yapılarından biridir. Camiyi mutlaka ziyaret edin.
  7. Süleymaniye Camii. Klasik Osmanlı mimarisinin en önemli örneklerinden biridir.
  8. Ortaköy Camii. Neo-Barok tarzında bir yapıdır.
  9. Fatih Camii. Şehrin yedi tepesinden birinde inşa edilmiştir.
  10. Eyüp Sultan Camii. Cami olmasının ötesinde kutsal bir ziyaret yeridir.
  11. Mihrimah Sultan Camii&#;ne nisan ve mayıs aylarında o bölgedeki yüksek bir noktadan baktığınızda; sabah gün doğumunda Cami&#;nin iki minaresi arasından güneşin doğuşunu akşam gün batımında ise ayın doğuşunu izleyebilirsiniz.
  12. Hırka-i Şerif Camii. ’de inşa edilmiştir. camiyi mutlaka ziyaret edin.
  13. Şehzadebaşı Camii. yılları arasında yapılan Mimar Sinan&#;ın çıraklık eserimdir dediği camidir. Görmeden geçmeyiniz.
  14. Nuruosmaniye Camii. İstanbul&#;da inşa edilmiş ilk barok özellikli camiidir. Keşfetmeyi unutmayın.
  15. Kalenderhane Camii. Plan ve üslup özelliklerine göre yüzyıla ait olduğu varsayılır. Bu eşsiz tarihi yapıyı inceleyin.
  16. Aya Triada Rum Ortodoks Kilisesini ziyaret edebilirsiniz.
  17. Sent Antuan Kilisesi İtalyan Neo-gotik üslubunda, betonarme olarak inşa edilmiştir.
  18. Bulgar Ortodoks Kilisesi ( Demir Kilise)dünyanın ilk kiliseleri arasında yer almaktadır. Kiliseyi görmeden geçmeyin.
  19. Aya Yorgi Rum Patrikhanesi Kilisesi, İstanbul&#;un Fener bölgesinde yer almaktadır.
  20. Büyükada Aya-Yorgi Kilisesi’ne yürüyerek gidebilir veya bisikletle tırmanabilirsiniz. Kiliseyi gezerken dilek tutmayı unutmayın.

İstanbul’da Ücretsiz Turistik Yerler

  1. Dünyanın en büyük ve en eski çarşısı olan Kapalıçarşı’da kalabalığın arasına katılın.
  2. yılından beri faal olan Mısır Çarşısı’nda, eşsiz kahve ve baharat kokuları arasında yolculuğa çıkın.
  3. yıllarında İmparator I. Konstantin onuruna, İstanbul&#;un yedi tepesinden biri olan ve şu anki adıyla Çemberlitaş olarak adlandırılan semtteki tepeye dikilmiş olan Çemberlitaş Sütunu&#;nu görmeden geçmeyin.
  4. Sultanahmet’te bulunan Antik Mısır dikilitaşı olan Theodosius Dikilitaş’ı gözlerinizi kamaştıracak.
  5. Mercan yokuşu ve Tahtakale’deki tarihi Osmanlı hanlarının içinde kaybolun.
  6. Karaköy’den Eminönü’ne yürüyün.
  7. Üç dinin buluştuğu Kuzguncuk’u keşfe çıkın.
  8. İstanbul’un en eski ve güzel caddelerinden olan İstiklal Caddesi’ni gezerken bir yandan da sokak sanatçılarının performanslarına eşlik edin.
  9. Caddebostan Sahili’nde piknik yapın.
  10. Süleymaniye’nin ara sokaklarındaki eski İstanbul evlerinde kaybolun.
  11. Sahaflar çarşısını gezin, kitapların büyülü dünyasına kapılın.
  12. Arnavutköy’de yan yana dizilen tarihi yalıların yanından geçerek Bebek Parkı’na ulaşın, Bebek Park’ından sonra Rumelihisarı’na doğru yol almanın verdiği eşsiz hissi yaşayın.
  13. İstanbul’un Sultanahmet semtinde yer alan hipodromdan kalan, birbirine dolaşmış üç piton yılanının tasvir edildiği bronzdan yapılmış Antik Yunan anıtı olan Yılanlı Sütun’u görün.

Sıra Dışı Konumlar

  1. Cihangir’de renkli merdivenlerde fotoğraf çektirin.
  2. Boğaz köprülerini kullanarak kıta değiştirin.
  3. Fenerbahçe Parkı&#;nda laleleri ve erguvanları izleyin.
  4. Adalar’da âşıklar parkında turlayın.
  5. Galata Köprüsü’nde balık tutun.
  6. Çatalca İnceğiz köyünde mağaraları ziyaret edin.
  7. Beşiktaş’tan Kabataş’a kadar dev ağaçların arasında gölgenizi takip ederek yürüyün.
  8. Moda’da gün doğumunu izleyerek güne başlayın.
  9. yılında kurulan dünyanın en eski üniversitesinin izlerini Sultanahmet’te takip edin.
  10. Bizans Dönemi&#;nde at yarışlarının yapıldığı, Sultanahmet’teki At Meydanı’nı keşfedin.
  11. Fatih’teki tarihi Bozdoğan Kemer’ini inceleyin.
  12. Ortaköy’de Boğaz&#;a karşı gün batımını seyredin.
  13. Balat’ta rengârenk evlerin arasında eski İstanbul turuna çıkın.
  14. Doğa ile iç içe bir gün geçirmek için Polonezköy’de bir gün geçirin.
  15. Taksim Meydanı’nda İtalyan heykeltıraş Pietro Cananico’nun eseri olan Taksim Zafer Anıtı’nı görün.
  16. İstanbul’un surlarını  gezerek tarihe tanıklık edin.
  17. Sur içinde kalan ve eski İstanbul’da belirgin olarak görülen hâkim yedi tepeyi gezin.

Doğa Hayatı

  1. Gülhane Parkı&#;nı gezerken dinlenin.
  2. Emirgan Korusu&#;nda boğaz manzarasında piknik temiz hava eşliğinde spor yapmayı unutmayın.
  3. Fethi Paşa Korusu&#;nun muazzam doğasında kaybolun.
  4. Yıldız Parkı&#;nda keyifli bir mola vermeyi unutmayın.
  5. Mihrabat Korusu, çam ağaçlarının hayat dolu kokusuyla sizi karşılar.  Ortaköy sahili, Rumeli Hisarı, İstinye Koyu ile uçsuz bucaksız muhteşem bir manzara ile mutlaka baş başa kalın.
  6. Beykoz Korusu&#;nda kuş evlerini ziyaret etmeyi unutmayın.
  7. Çubuklu Hıdiv İsmail Paşa Korusu, sunduğu boğaz manzarasıyla pek çok kişinin gözdesidir.
  8. Nezahat Gökyiğit Botanik Bahçesi 18 yy. İstanbul konak bahçelerinin tüm yapısal ve bitkisel güzelliklerini yansıtacak şekilde tasarlanmıştır.
  9. Bakırköy Botanik Parkı Park İdaresi, engellilere ve yaşlılara golf arabaları tahsis etmiş. Bunlardan biri ücretsiz olarak alınıp tüm park gezilebiliyor.
  10. Mağlova Su Kemeri, Mimar Sinan’ın imzasını taşıyan anıtsal bir yapıdır. Mutlaka görülmeli.

İstanbul’un Muhteşem Manzarası

  1. İstanbul’un en yüksek tepesi olan Çamlıca Tepesi’nde muhteşem İstanbul manzarasının tadını çıkarın.
  2. Adalar’ın eşsiz manzarasının keyfini Dragos Tepesi’nde çıkarın.
  3. İstanbul Anadolu Yakası’nı en geniş açıdan incelemek için Gözdağı Korusu’na gitmelisiniz.
  4. Boğaziçi Köprüsü’nün Avrupa ayağının altında olan Ortaköy Sahili’nde muhteşem Boğaz manzarası sizi karşılıyor.
  5. İstanbul’da Roma İmparatorluğu’ndan kalma tek eser olan küçük adacık üzerine inşa edilmiş Kız Kulesi, Salacak açıklarında görenlerin gözlerini kamaştırıyor.
  6. Süleymaniye Camii&#;nin avlusundan İstanbul’un eşsiz manzarasını izleyebilirsiniz.
  7. Kalabalıktan biraz uzaklaşıp eşsiz manzarasıyla görenleri büyüleyen Aydos Ormanları’na seyahate çıkın.
  8. Ünlü Fransız yazarın adını taşıyan Pierre Loti Tepesi’nden Haliç manzarasını izleyin.

En İyi İstanbul Yürüyüş Rotaları

  1. Toplam 6,5 km uzunluğunda İstanbul’un en yoğun sahil yollarından birisi olan Feneryolu Suadiye sahilinde yürüyüşünüzü yapın.
  2. Sayısız bitki türüne ev sahipliği yapan Belgrat Ormanı‘ndaki Neşet Suyu Parkı’nda sabah sporu yapabilirsiniz.
  3. Senenin büyük bir kısmında hafif bir rüzgârın eşlik ettiği Balat &#; Fener sahil yolunda koşabilirsiniz.
  4. Yeşilin çeşitli tonlarını görmek ve spor yapmak istiyorsanız Maçka Parkı’na gidin.
  5. Tarihi yapıların etrafı kuşattığı Üsküdar Sahili’nde dalgalara eşlik ederek yürüyüşünüzü yapabilirsiniz.
  6. Gençlerin uğrak yeri olan Moda Sahili’nde kalabalığın arasına karışın.
  7. Yürüyüş, koşu ve yayalar için özel rotaların olduğu Caddebostan Sahili&#;nde muhteşem manzaraya karşı sporunuzu yapın.
  8. Sirkeci’den Bakırköy’e uzanan Kennedy Caddesi’nde çiçeklerle süslenmiş sahil boyunca yürüyebilirsiniz.

İstanbul’daki Ücretsiz Sanat Galerileri

  1. Salt Beyoğlu ve Salt Galata&#;yı mutlaka ziyaret edin.
  2. Yapı Kredi Kültür Sanat&#;ta şehrin gürültüsüne ara verebilirsiniz.
  3. Arter Çağdaş Sanat Merkezi&#;nde sanatla bağ kurmanın keyfini çıkarın.
  4. Taksim Cumhuriyet Sanat Galerisi&#;nde sanatın en nadide eserleriyle buluşmayı unutmayın.

İstanbul’da Ücretsiz Etkinlikler

  1. İBB&#;nin kültür merkezlerinde gerçekleştirilen yüzlerce etkinliğe ücretsiz katılın.
  2. İstanbul’da her yıl düzenlenen caz festivaline katılarak müziğin tadını çıkarın.
  3. Uluslararası Su Sporları Festivali&#;ne katılabilirsiniz.
  4. Dünyada iki kıta arasında koşulan tek maraton olan İstanbul Maratonu&#;na katılın.

İstanbul&#;da Kış Ayları Gezilecek En Güzel Yerler ve Mekanlar

İstanbul’da aslında gezilecek en güzel zaman kış ayları desek yalan olmaz. Kışın gezilecek müzeler, sokaklar ve manzaralı yerler konusunda oldukça zengin bir şehir. İstanbul ışıl ışık büyüleyici görüntüsü ile her yıl milyonlarca turiste ev sahipliği yapıyor. Yaz aylarında olduğu kadar kış aylarında da mutlaka görülmesi gereken onlarca mekan olduğunu belirtmekte fayda var.

İstanbul’un tarihinin, medeni zenginliğinin ve kozmopolit yapısının farkında olmak ayrı bir beceri ve yetenek. Bunun farkında olmak için yolculuk etmek ve İstanbul’un sokaklarında ritim tutmak gerek. Bunu her mevsim tekrarlamak, İstanbul’un simitçisinden simidini alıp, Üsküdar sahilinde martıyla paylaşarak yeni duyguların kapısını aralamakta mahir olmak lazım.

Önemli Bilgi: Eğer Tüm İstanbul&#;u altüst etmek gibi bir planınız varsa İstanbul gezilecek yerler listemize mutlaka bir göz atmalısınız.

İstanbul’da Kış Aylarında Gezilecek Yerler Listesi

Çoğu kişinin sadece yazın keşfettiği bu şehri, kışın tanıma yolculuğuna çıkanlar, İstanbul’un asıl sıcaklığını ve samimiyetini fark edebilir.

1. Beşiktaş Ortaköy Hattında Bir Mahur Sabah

Hafif kapalı havaların insanın içine bıraktığı endişeyi ve tasayı hepiniz bilirsiniz. Kışın eve kapanmanın iyiden iyiye etkilediği ruhun iniltilerinden kurtulmanın en sıcak ve samimi yolu Boğaz, Beşiktaş ve Ortaköy hattında bir sabah sahil gezisinden geçer. Üsküdar veya Kadıköy’den Beşiktaş’a doğru yapılacak vapur seferinde sıcak çayını yudumlarken İstanbul tarihinin en büyük eserleri de bir şerit gibi sizi selamlar. Merhaba der, o an vapurla Beşiktaş’a değil de tarihin derinliklerindeki insanı yaşatan ve saran İstanbul’a yolculuk başlar… Hava açılır, ruh dinginliğe erişir, yeni bir başlangıç için umut yeniden yüzünü gösterir. İstanbul’un bu kış ritüeline Ortaköy Camii endamını, Ortaköy Sahili ve Boğaz manzarasının doyumsuz estetiğini ve Beşiktaş Çarşısı ve Beşiktaş gezilecek yerler turuyla zenginleştirin.

2. Tarih Yeniden Tekerrür Eder: Ayasofya-i Kebir Cami-i Şerifi

Son dönemin en çok tartışılan camii olması hasebiyle dünya gündemindeki yeri ayrı öneme sahip Ayasofya Camii, Temmuz ’de yeniden ibadete açılarak Müslümanların hizmetine sunuldu. 86 yıl müze olarak ziyaret edilen caminin İstanbul’un fethinden sonraki gibi yeniden camiye dönüştürülmesi büyük bir heyecan ve minnet duygusu yarattı. Bu duyguyu ve tarihi derinliklerden gelen coşkuyu yaşamak adına mutlaka ziyaret edilmesi gereken caminin halen binlerce kişi tarafından ziyaret edildiğini bilgisini de verelim.

3. Cihana Meydan Okuyan Yapı: Topkapı Sarayı

Müslüman Türklerin adaleti tüm cihana yayma siyasetinin idare merkezi olarak büyük bir değeri ifade eden Topkapı Sarayı, orijinal yapısından hiçbir şey kaybetmemiş haliyle her dönem ziyaret edilip, şanlı Türklerin dört bir tarafta hakimiyet kurmak için canhıraş surette çalıştıkları Bab-ı Ali’nin yansıttığı derin ruh hayal edilmeli ve hissedilmelidir.

4. Yıllık Ticaret Pazarı: Kapalı Çarşı

İstanbul’un en önemli yapıları arasında kesinlikle sayılması gereken Tarihi Kapalı Çarşı dünyaca ünlü alışveriş merkezlerinden biri. Tarihi yapısını günümüzde de koruyan çarşıda günün belirli saatlerinde adım atmak imkansız. Yabancı turistlerin yoğun ilgi gösterdiği tarihi çarşıya İstanbulluların da ilgisi büyük. Osmanlı döneminden beri aktif şekilde ticaretin döndüğü Kapalı Çarşı restore çalışmaları sonrası yeniden eski canlılığını yakaladı.

5. Muhteşem Saray: Dolmabahçe Sarayı

Osmanlı’dan günümüze kalan pek çok saray söz konusu. Ancak aralarında en çok bilineni ve meşhur olanı Dolmabahçe Sarayı’dır. Bu saray, borak mimarisinin en güzel ve nadide örnekleri arasında yer alır. bin metrekarelik alanda kurulu sarayın bahçeler arasındaki ihtişamı herkesi mest edici cinsten. Mutlaka ziyaret edilmesi gereken müzenin orijinal yapısı günümüzde de korunuyor. İçerisinde Osmanlı döneminden kalma eserler var.

6. İstanbul Gezisinin Harika 3’lüsü: Taksim, İstiklal, Galata Kulesi

İstanbul’u kısa sürede keşfetmek isteyenlerin mutlaka gezmeleri gereken rotalardan birini oluşturur Taksim Meydanı… Meydandan İstiklal Caddesine geçilerek, tarihi binalar arasında kadim caddeden Galatasaray Lisesine doğru bir yürüyüşe çıkılır. Balık Pazarı gezilir veya Nevizade Sokak’ta yer alan kafelerde eşsiz lezzetler tadılır. Sonra Asmalımescit ve tünele doğru hareket edilebilir. Buradan Kabataş tarafını yürünerek Galata Kulesi’nin ihtişamı yakından keşfedilir. Mümkünse Galata Kulesine çıkıp, İstanbul’un kış manzarasının tadı çıkarılabilir.

7. Heykel Sanatında Yeşilçam Etkisi: Madame Tussauds Balmumu Heykel Müzesi

Taksim’e gelip de balmumu müzesini gezenlerin sayısı çok az olmalı. Bu müzeden yeni haberdar olanların mutlaka bir İstanbul gezisi planlayarak, bu müzeyi de listeye dahil etmeleri gerekir. Dünyanın birçok ülkesinde yer edinen balmumu müzelerinin en iyi örneklerinden biri Taksim’de. Özellikle dikkat çeken isimler ise Yeşilçam ustaları. Adile Naşit, Kemal Sunal, Münir Özkul, Barış Manço ve daha birçok ismim capcanlı gibi duran heykelleri nostaljik düşlere yolculuk bileti. Bunların yanı sıra dünyaca ünlü isimlerin heykelleri de var.

8. Meydan İçinde Bir Meydan: Sultanahmet Meydanı, Camii ve Külliyesi

İstanbul’un en aktif, canlı ve kalabalık meydanları arasındaki Sultanahmet Meydanı, Osmanlı döneminden günümüze kadarki aktifliğini korumaya devam eden bir meydan. Camii ve Külliyeden oluşan tarihi yapının kütüphaneleri, imarethanesi ve medreseleri kendinizi Osmanlı dönemindeki meydanda hissetmenizi sağlayacak kadar ben buradayım diyor. Sultanahmet Camii, mimari itibariyle klasik Osmanlı dönemini yansıtır. Mimar Sinan’ın talebesi Sedefkar Mehmet Ağa tarafından çizimi ve inşası yapılmış camidir.

9. Osmanlı’dan Kalan Miras: Eyüpsultan Camii ve Pierre Loti

Eyüpsultan, İstanbul’un eski ve köklü yerleşim yerlerinden biri. Buradaki en önemli miras ise Eyüpsultan Camii.  Sultan Fatih’in talimatıyla yaptırılan camide Müslümanlar çok önemli olan, sahabeden Ebu Eyyûb el-Ensari’nin (ra) kabri var. Cami ziyaretinden sonra İstanbul’a tepeden bakmak açısından ziyaret edilecek en iyi noktalardan biri Piere Loti’ye çıkmalısınız. Burada bir çay ve simitle beraber İstanbul’u seyre dalmanız, çok güzel duygular yaşamanızı sağlayacak.

Sultan Fatih’in Boğazkeseni: Rumeli Hisarı ve Müzesi

İstanbul’un en dikkat çeken yapıları arasında yer alan Rumeli Hisarı, yapılış amacı ve tarihten gelen hitap ediliş biçimiyle Boğazkesen, İstanbul’u almak için çalışma yapan Sultan Fatih’in talimatlarıyla inşa edilen harika bir hisar. Karşısında da Yıldırım Beyazıt tarafından yine aynı amaçla inşa ettirilen Anadolu Hisarı var. Ancak Anadolu tarafındaki hisarın surları günümüze denk tamamen ulaşamadı. Bir kısmı ayakta. Rumeli Hisarı ise üç büyük kulesi ve surları ile halen ayakta. Sur içerisinde Rumeli Hisarı Müzesi de var. Burada İstanbul fethinde kullanılan toplar ve fethe dair tarihi eserler var.

Yedi Düvel Zindanına Eş: Yedikule Zindanları

Fatih’teki Yedikule Zindanları, Bizans döneminden kalma İstanbul’un önemli tarihi yapıları arasında. Bir açık hava müzesi denilebilecek Yedikule Zindanları, Bizans döneminde dışarıdan gelen devlet adamlarının ağırlandığı bir kale olarak inşa edildi. Ancak Sultan Fatih, 3 kule ve sur eklemeleri yaparak kalenin bir hapishaneye dönüştürdü. Adına şiir ve türküler yazılan zindanla alakalı meşhurlaşan söz şöyle: Yedi düvel zindanından beter, Yedikule…

Doğu Roma Eseri: Yoros Kalesi

Beykoz, Anadolu Kavağı’nda bulunan kale Doğu Roma’dan kalma bir yapı. Roma’nın zayıflaması sonrasında Cenevizliler tarafından kullanılan kalenin konumu ise oldukça stratejik. Boğazın Karadeniz’e açılan en dar kapısını tutan kale, savaş gemilerini durdurmak veya ticaret gemilerini haraca bağlamak açısından oldukça uygun bir yerde. Bazı surları düşmüş olsa da kalenin büyük bir kısmı ayakta. Hem kalenin görülmesi hem de Boğaz’ın en dar kapısını ifade eden noktanın keşfedilmesi açısından Yoros Kalesi’nin olduğu Yuşa Tepesi’ne kesinlikle çıkılmalı. Burada kafelerde köy gözlemesi ve kahvaltısı da yapılabilir.

İstanbul Fethi Yeniden: Panorama Tarih Müzesi

İstanbul’un en özel müzelerinden biri Panorama ’dür. Teknolojinin müzecilikte kullandığı zaman nelerin daha iyi olabileceğini anlamak açısından ideal bir yer. İstanbul fethinde bulunmayı kim istemezdi ki… Panorama müzesi, İstanbul’un fethini arttırılmış gerçeklik kadar olmasa da içerisindeymiş gibi yaşatan bir müze. Top sesleri, at kişnemeleri, mehterler, surlara dayanan askerler ve daha fazlası çok iyi bir şekilde yansıtılmış. Panoramik görüntüler tüm boyutları ile çok başarılı. Bu nedenle de sizi heyecanlandırmaya yetiyor. Müze Topkapı Kültür Parkı’nda.

İstanbul’dan Bağdat Bulunur: Haydarpaşa Tren Garı

Eminönü’nden Kadıköy’e doğru vapur sefası sırasında en çok dikkati çeken yapılardan biri de Haydarpaşa Tren Garı. İhtişamı, estetiği ve tarihi hatırlatan heybetiyle vapurdakilere selam eder gibi. İstanbul Bağdat tren yolunun başlangıç istasyonunu oluşturan Haydarpaşa, İkinci Abdülhamit Han’ın İstanbul’a kazandırdığı önemli eserler arasında. Bugün kitap fuarları ve çeşitli kültürel etkinliklere ev sahipliği yapmaya devam ediyor.

Boğazı Aydınlatan Tarih: Kuleli Askeri Lisesi (MSÜ)

’den beri Boğaz’a komşuluk eden yapının akşam ışıkları ile aydınlatılmasıyla tüm denize gece güneşi doğar sanırsın. Bu ihtişamlı yapı, Osmanlı döneminden beri askeri okul olarak kullanıldı. Şu an ise, Milli Savunma Üniversitesi olarak hizmet vermeye devam eden bir yapı. Kuleli Askeri Lisesi’ni ziyaret ettikten sonra sahil boyunca yürüyüp Çengelköy’e ulaşmak ve orada sahile yakın kafelerde bir çay içerek boğazı seyre dalmak, kışın içinizi ısıtacak en iyi ritüel.

Dev Yapı: Miniatürk Açıkhava Müzesi

İstanbul ile sembolleşen yapıların minyatür hallerini bulabileceğiniz Miniatürk Müzesi, ziyaret edilmeye değer bir müze. Galata Kulesi, Boğaz Köprüsü, Rumeli Hisarı, Selimiye ve ülkemizin değişik yörelerinden de öne çıkan yapılara yer verilen müzenin ihtişamı mükemmel. Boğaz Köprüsü üzerinden yay olarak geçerken diğer yapılara Boğaz’dan bakma şansını yakalayabilirsiniz. Adete İstanbul’u minyatür bir şehir haline getiren müzede çok eğlenebilir, harika fotoğraflarla anı ölümsüzleştirebilirsiniz.

Tepelerin Tepesi: Çamlıca Tepesi

İstanbul’da özel anlar yaşamak adına en güzel yerlerden biri Çamlıca. İstanbul’a tepeden bakmak isteyenlerin uğrak adresi Çamlıca’da sosyal tesisler de bulunuyor. Çayınızı yudumlarken aynı zamanda İstanbul’un fotoğrafını tepeden çekebilir, kadim eserlerin Boğaza inci gibi dizilişlerine tanıklık edebilirsiniz. Çamlıca tepesinde kötü görüntü yaratan TV alıcılarının kaldırılmasına yönelik projenin önemli kısmını oluşturan Çamlıca Kulesi de tüm ihtişamıyla görülmeye değer yeni eserlerden biri. Mimarisi açısından Ankara’daki Ata Kule’yi de geride bırakan yapı İstanbul’un yeni sembolleri arasına girdi. Ayrıca Çamlıca Tepesi ziyaretinden sonra Çamlıca Büyük Camii de ziyaret edilebilir. İstanbul’un çeşitli noktalarından görünen cami Osmanlı ve Selçuklu mimarisinin kompozisyonundan oluşuyor.

Tarihi Aksettiren Sokak: Merdiven Sokak

İstanbul’un son dönemler en meşhur rotaları arasındaki Balat hem dizilere hem de filmlere konu edindiğinden dolayı iyice bilinir oldu. Buranın mutlaka görülmesi gereken sokaklarından biri Merdiven Sokak. Tarihi sokakta, Osmanlı konakları halen orijinal yapısını korumaya devam ediyor. Yokuşu aralarına almış gibi duran iki merdivenli sokakta, sağlı sollu ilerleyen konakların renk cümbüşleri gökkuşağı gibi seyredilmeyi hak ediyor.

Beyoğlu’na Renklilik Kazandıran Sokak: Fransız Sokağı

Cezayir Sokağı olarak bilinen ancak yapılan yenileme sonrası isim değişikliğine gidilen sokak, bugün Fransız Sokağı olarak meşhurlaştı. İstiklal Caddesi’nden Galatasaray Lisesi’ne doğru giderken okulun arkasında kalan sokak renkli gece hayatının önemli merkezlerinden biri. Tarihi bir sokak olması açısından gezilebilecek sokakta, butik mekanlar var. Buralarda çay içmek ve bir şeyler atıştırıp sokağın renkli hayatını seyretmek iyi gelebilir.

Dizi Sıcaklığını Veren Sokak: Perihan Abla Sokağı

Sıcak ve samimi mahalle kültürünü yaşatan Perihan Abla dizisinin çekildiği Kuzguncuk’ta bulunan sokak, dizinin mahallenin yardımsever ablası Perihan Abla ile özdeşleştiği için ismi de böyle kaldı. Üsküdar’ın en güzel korusu Fethi Paşa’ya oldukça yakın, yeşilliklere komşu sokak, birçok turist tarafından ziyaret edilen bir yer. Üsküdar son duraktan koru tarafına doğru dakikalık yürüyüşle  sokağa ulaşılabilir.

İstanbul Akciğeri: Emirgan Korusu

İstanbul’un Sarıyer ilçesindeki koru hem yerli hem de yabancı turistler tarafından sıklıkla ziyaret edilen bir yer Emirgan Korusu. Özellikle lale şöleninin gerçekleştiği yaz mevsiminde çokça ziyaret edilmesine rağmen kışın da ayrı bir havası bulunan korunun her mevsim dinlenmek, doğaya doymak açısından ziyaret edilecek bir nokta olduğunu not edelim. Oksijeni bol havayı içinize çekerek, koruda yürüyüş yapmanız halinde kendinizi çok iyi hissedebilir, yeniden doğmuş gibi İstanbul’a aşkınızı itiraf edebilirsiniz.

Tarihi Şehrin Tarihi Parkı: Gülhane Parkı

Topkapı Sarayı’nın arka bahçesi olan Gülhane Parkı, oldukça büyük ve uzun bir yürüyüş parkuru var. Temiz hava almak açısından ideal yerlerden biri olan parkın asırlık çınarlarının altında kendinizi çok genç ve dingin hissedebilirsiniz. Göğün maviliğini kapatacak kadar büyük ve sık ağaçlar arasında dolaşırken çeşitli kuş sesleri de size eşlik edecek. Son zamanlarda da bir Afrika papağan türü olan yeşil gagalı papağanların sıklıkla görüldüğü yerlerden biri oldu. Bu muhteşem papağanlar, Gülhane Parkı’nı egzotik bir orman havasına kavuşturmuyor değil.

İstanbul Kadar Köklü Orman: Belgrad Ormanı

Son dönemlerde daha fazla popüler olmaya başlayan Belgrad Ormanı, yapılan koşu ve yürüyüş parkurları, dinlenme alanları gibi tesisleriyle İstanbullular açısından tercih edilebilecek yeşil cennetler arasında. İstanbul’un yeşile olan ihtiyacını karşılayan alanın çok eskiden beri İstanbul su ihtiyacı açısından önemli bir yere sahip olduğunu da söylemeliyiz. Çeşmeleri, bentleri ve kemerleriyle tarihi değere sahip yeşil cennetin her köşesi bir başka güzelliğe ve zenginliğe sahip. Son olarak ta İstanbul&#;daki parkları ve mesire alanlarının bir listesini göz atmak isterseniz sizi şöyle alalım.. Başka bir gezi de görüşmek üzere her daim mutlu kalın.. :*

Soğuğa rağmen iç ısıtan rotalarıyla “İstanbul’da kışı” yaşamak


İstanbul’a bir de Galata Kulesi’nden bakın

Güçlü mimarisiyle Beyoğlu’nun ortasından yükselen Galata Kulesi, adeta İstanbul’un değişmez simgesi. Her mevsim yerli yabancı birçok turisti çeken bu tarihi yapı, aynı zamanda kusursuz bir İstanbul manzarası izlemek isteyenlerin de uğrak noktası.

Şehrin tepelerini beyaz örtü kapladığında ya da gri bulutlar süslediğinde bu manzaraya şahit olmak için kışın Galata Kulesi’ni ziyaret etmenizi öneririz. Hatta dilerseniz Galata Kulesi’ni bir müze olarak gezebilir; en üst noktasında bulunan restoranda, tarihi yarımadanın öbür kıyısına karşı güzel bir yemek yiyebilirsiniz.


Tarihi çarşılarda alışveriş yapın

İstanbul, çarşıları ve sayısız dükkanıyla aynı zamanda dört dörtlük bir alışveriş kenti. Bu özelliğini ise tabii ki tarihi çarşılarından gelişip büyüyen alışveriş kültüründen alıyor. Kapalıçarşı ve Mısır Çarşısı, bahsettiğimiz kültürün oldukça köklü tanıkları. İstanbul’da yaşıyorsanız ya da şehri kışın ziyaret edecekseniz; içinde baharatçılardan kuyumculara kadar pek çok dükkân bulunduran tarihi çarşılara mutlaka uğrayın. Yaz aylarında sıcaktan bunalıp gitmekten vazgeçtiğiniz o tarihi çarşılar, kışın ferahlığıyla oldukça keyifli bir şekilde gezilebilir. Üstelik buradaki baharatçılardan kış için şifa dolu çeşniler ve bitki çayları satın alabilirsiniz.


İstiklal Caddesi’nde kestane kokusunu içinize çekin

Kışın İstanbul’un başka noktaları bir nebze daha sakinleşse de hiçbir zaman durmayan, her zaman ilgi çeken bir nokta varsa o da İstiklal Caddesi! Hep rengarenk hep hareketli&#; 

Her adımında farklı kültürlerden birçok insanı buluşturan İstiklal Caddesi; sokak müzisyenlerinin sesleri, İstanbul sokak lezzetleri, nostaljik tramvay, Tünel ve Fransız sokağı gibi birçok güzellik sunuyor. Eminiz ki kışın bu caddeyi gezerken seyyar tezgâhlardan yayılan mis gibi kestane kokusu sayesinde içiniz zaten ısınacak.


Topkapı ve Dolmabahçe Sarayı’nı ziyaret edin

Kış ayları, görmek istediğiniz ama bir türlü fırsat bulup gidemediğiniz tarihi yerlere vakit ayırmak için ideal bir zaman. İstanbul’da, derin bir tarihi yaşatan Dolmabahçe ve Topkapı Sarayları da ne yapıp ne edip mutlaka görülmesi gereken yerlerden. İstanbul’da kışın gezilecek turistik yerlerin en önemli uğrak noktaları olan bu iki saray, şöyle gri bir günde mümkünce önden ufak bir okuma yaparak dikkatlice gezilmeyi kesinlikle hak ediyor.


Şarkılara şiirlere konu olan Gülhane Parkı’nda huzur bulun

Topkapı Sarayı’nı gezdikten sonra biraz dinlenmek ve kışın sakinleşen park atmosferini deneyimlemek adına hemen sarayın yanı başındaki Gülhane Parkı’nda soluklanın. Parkta, İstanbul’un tarihi tanıklarından biri olan, yaklaşık yaşındaki “taşlı çınarı” mutlaka görün, hatta ona dokunun. Sonrasında ise sizi gerçekten çok keyifli bir çay sefası bekliyor. Burada, İstanbul’un harikulade kış manzaralarına dalıp semaverle servis edilen demli bir çay içebilirsiniz.


Küçüksu Kasrı’nda gezintiye çıkın

Diğer adıyla “Göksu Kasrı” olan bu muhteşem yer, İstanbul’un Üsküdar-Beykoz sahil yolu üzerindeki Küçüksu semtinde yer alıyor. Zamanında padişahların tekneye bindikleri nokta olan Küçüksu, kışın dahi nefis bir İstanbul deneyimi sunuyor. İstanbul’da kışın yapılacaklar listesinde başa kondurduğumuz Küçüksu Kasrı ziyareti ile İstanbul Boğazı’nın serin havasını hissedip tarihi bir gezintiye çıkabilirsiniz.


İstanbul’un müzelerini keşfedin

İstanbul'da yapılacak en güzel 40 aktivite

İstanbul, dünyada iki kıtadan oluşan tek kent olması ile öne çıkıyor. Bunun yanı sıra tarih boyunca birçok imparatorluğun ve devletin sahip olmak istediği bir şehir olması kültürel ve tarihsel anlamda İstanbul’da müthiş bir birikimi oluşmasını sağladı. Kentin hemen her sokağının ayrı bir tarihsel güzelliğe açılması turistlerin de ilgisini çekiyor.

Bu kadar geniş bir kültüre ev sahipliği yapması ve aynı zamanda birçok güzelliği de bünyesinde barındırması dolayısıyla İstanbul’da yapılacak aktivitenin de herhangi bir sınırı bulunmuyor. Ancak sizler için yazımızda Instagram’daki popülerliğe göre sıraladık ve beğeninize sunuyoruz. Bu yazıyla birlikte İstanbul’u daha detaylı bir şekilde keşfetme şansını elde edeceksiniz. İşte yalnızca bir İstanbul uçak bileti alarak yapabileceğiniz keyifli aktiviteler.

1- Sultanahmet Meydanı’nda İstanbul’un tarihsel geçmişine yolculuk

Sultanahmet Meydanı

Dünyanın neresine giderseniz gidin İstanbul denilince akla hep Sultanahmet Meydanı gelir. Tarihi oldukça eskiye dayanan bu meydan Roma ve Bizans İmparatorluğu dönemlerinde hipodrom olarak kullanılıyordu. Tarihi Yarımada’nın en önemli noktasında bulunan bu meydan bu özelliğinden dolayı uzun bir süre Atmeydanı olarak isimlendirildi.

Sultanahmet Meydanı’na geldiğinizde İstanbul’un tarihsel ve kültürel geçmişine rastlayabilirsiniz. Geçmişten günümüze kadar gelen ve hemen her devletin bıraktığı izler bu alan çevresinde toplanmış. Meydanın en bilinen iki mekanı Sultanahmet Camii ve Ayasofya olsa da bunun dışında Roma, Bizans ve Osmanlı dönemlerine ait eserler de yer almaya devam ediyor. Meydan ve çevresinde Roma döneminde inşa edilen hipodromun duvar kalıntısı, Bizanslılar zamanından kalma Örme Dikilitaş ve Osmanlı İmparatorluğu döneminden Alman Çeşmesi alan çevresinde yer alıyor. Bunun yanı sıra Bizanslılar döneminde Delphi Tapınağı’ndan getirilen Yılanlı Sütun da bu alan içerisinde ziyaretçilerini bekliyor. Sultanahmet aynı zamanda İstanbul'da konaklama için tercih edilebilecek en merkezi ve turistik noktalardan biri. Siz de şehri keşfetmeye başlamadan önce Sultahmet otelleri sayfamızı inceleyerek bütçenize en uygun otele rezervasyonunuzu yaptırabilirsiniz.

"Sultanahmet çevresinde araç park edilebilecek pek fazla alan bulunmuyor. Yayalar ve tramvay,otobüs gibi toplu taşıma araçlarıyla ziyarete daha el verişli. Aksi takdirde park yeri sorunuyla karşılaşabilirsiniz."

2- Eminönü’nde balık ekmek yemek

Eminönü Balık Ekmek

İstanbul denilince akla gelen yerlerden birisi olan Eminönü’nde yer alan balık ekmek tezgahları, turistlerin her dönem ilgisini çekebiliyor. Eminönü’nün Haliç’e bakan kıyılarında yapılan balık ekmek, birçok kişi için kente gelince yapılmak istenen aktiviteler arasında yer alıyor. Bunun temel sebebi ise çalışanların sanki tarihin bir sahnesinden fırlayıp, günümüze gelmiş gibi olmaları ve Haliç’in o eşsiz manzarasında balık ekmeğin davetkâr kokusu ve tadı.

İstanbul’u ziyaret eden birçok turiste ilginç gelen kısımlarından birisi de çoğu zaman çığırtkanların daveti oluyor. Balık ekmek teknelerinin içerisinde oturabileceğiniz gibi ayakta da bu zevki tadabilirsiniz. Kentin simge mekanlarından olan Eminönü Balık Ekmek yemek hem zevkli hem de gezi sırasında enerji depolamak açısından önemli duraklardan birisi olabilir. 

3- Bağdat Caddesi’nde alışveriş yapmak

Bağdat Caddesi

İstanbul’un Anadolu tarafında yer alan Bağdat Caddesi, her dönem gözde olması ile öne çıkıyor. Şehre gelip, alışveriş yapmak ve kentin bu yakasını da keşfetmek isteyenler için eşsiz bir nokta olan caddede, dünyaca ünlü mağazaları bulabilirsiniz. Yaklaşık olarak 14 kilometre uzunluğa sahip olan bu caddede dolaşmak biraz uzun sürse de bağlı bulunduğu Kadıköy ilçesinin en güzel noktaları arasında yer alıyor.

Bağdat Caddesi’ne uğramışken, bölgenin ünlü noktaları olan Suadiye, Erenköy, Bostancı, Kızıltoprak, Selamiçeşme, Göztepe gibi yerleri de gezebilirsiniz.

4- Galata Kulesi’nden Tarihi Yarımada seyri

Galata Kulesi seyir

Galata Kulesi, İstanbul’un en eşsiz noktaları arasında yer alıyor. Kuleden İstanbul’un paha biçilemez güzelliğini net bir şekilde görebilmeniz mümkün. Tarihi Yarımada üzerinde olması bu bölgeyi kulenin en üst noktasından görebilmenize olanak tanıyor. İlk olarak yılında Bizans İmparatoru Justinianos tarafından inşa edilen ancak günümüzdeki haline yılında Cenevizliler tarafından getirilen Galata Kulesi, İstiklal Caddesi’nin sonunda yer alıyor. Aşağı kısmında Karaköy, yukarısında ise İstiklal ve sonunda Taksim Meydanı’nı barındıran bölgede olması da kulenin konumunu değerli kılıyor.

Ayrıca Galata Kulesi ve civarında vakit geçirebileceğiniz birçok yer de yer alıyor. Restoranlarda yemek yiyebilir, etrafındaki güzellikleri keşfedebilirsiniz.

"Kalabalık ve yoğun saatlerde kulenin seyir tepesine çıkmak için uzun bir kuyruk beklemeyi göze almanız gerekiyor. Çocuklu aileler ve hastalık sorunu olanların dikkat etmesi gerekebilir. Ayrıca müzekart da geçerli olduğu için ücretsiz de ziyaret edebilirsiniz."

5- Balat’ın renkli evlerini keşif

Balat renkli evler

İstanbul’un temelinde birçok kültürün oluşumundan söz edebiliriz. Bu yönü ile dünyada birçok turistin görmek istediği bir yer olan kentte Balat da bu kültürün bir parçası olarak Tarihi Yarım Ada’da konumlanıyor. Balat, eski dönemlerde Ermenilerin, Yahudilerin, Rumların ve Türklerin birbirleri ile hoşgörü ortamında yaşadığı bir yerdi. Bugün o günlerden uzak olsa da dönemin havasını soluyabileceğiniz mimari yapılar halen ayakta ve ziyaretçilerini bekliyor. Balat’ta tarihten bir parça olarak kalan eski evlerde yapılan restorasyon çalışmaları sayesinde bölge turizme kazandırıldı ve sokakları kent ziyaretçilerine açıldı.

Balat, uzun süre İstanbul’un pek bilinmeyen ve gidilmeyen yerleri arasında yer aldı ve konum avantajını kullanamadı. Ancak bir yüzyıldan bu yana Balat’ta yer alan bazı ilgi çekici mekanlar ve rengarenk evleri son dönemin popüler noktalarından birisi olmasını sağladı. Ayrıca yine bu bölge sınırları içerisinde yer alan tarihi güzellikler de turistleri buraya çekmeye yetti. İstanbul Rum Ortodoks Patrikhanesi, Cibali Kapısı, Tarihi Küçük Mustafa Paşa Hamamı Balat sınırları içerisinde yer alıyor. Sizlerde dar ve yokuşlu sokaklarda kaybolmak ve Balat’ın rengarenk yüzünü görmek isterseniz buraya mutlaka uğramalısınız.

“Balat'ın renkli evleri, sokakları ve etkileyici manzaraları, fotoğrafçılar için ideal bir ortam sunuyor. Fotoğraf ekipmanınızı yanınıza almayı ve güzel kareler yakalamak için fırsatları değerlendirmeyi unutmayın. Özellikle Ayvansaray Tepesi ve Balat Sahili gibi noktalara uğramanızı öneririz.”

6- İstiklal Caddesi’nde kalabalığa karışmak

İstiklal Caddesi

İstanbul’un adeta tanıtım yüzü olan ve bu şehirden bahsedildiğinde akla ilk gelen yerlerden birisi haline gelen İstiklal Caddesi, yılın hangi zamanı olursa olsun kalabalık yüzü ile turistleri karşılıyor. Önceleri araç trafiğine açık olan cadde ’da tamamen yayalara bırakıldı. Kozmopolit yapısı ile birçok insanı bir arada bulunduran İstiklal Caddesi, bugün İstanbul gezilerinin de baş duraklarından birisi olması ile öne çıkıyor.

İstiklal Caddesi denildiğinde çoğunlukla kalabalık olan ana kısım akla gelse de ara sokaklarında da keşfedilecek birçok mekan bulunuyor. Hem gündüz hem de gece hareketli olan caddede aradığınızı bulabilmeniz mümkün.

7- Kapalıçarşı’yı baştan sona keşfetmek

Kapalıçarşı

Kapalıçarşı, yine İstanbul denilince akla gelen yerlerden birisi. Oldukça büyük bir kompleks olan bu yerde kaybolmak hiç de zor değil. Eğer bu yerdeki sokakları bilmiyorsanız kaybolmanız da kaçınılmaz olacak. Resmi tarihte yılında yapımına başlandığı bilinen Kapalıçarşı’nın İstanbul’un fethinin hemen sonrasında başlanması kenti tarihsel dokusu açısından oldukça önemli.

Osmanlı döneminde Kapalıçarşı’da hemen her mesleğe bir sokak verilmiş ve bu yerler halen daha bu mesleklerin isimleri ile anılıyor. İpekçiler, Yorgancılar, Altuncular, Kalpakçılar, Halıcılar, Kilitçiler bunlardan yalnızca bazıları. Dolayısıyla Kapalıçarşı’da kaybolmak İstanbul’da yapılacak aktiviteler arasında mutlaka yer almalı.

“Kapalıçarşı’da alışveriş yaparken pazarlık yapmayı unutmayın, makul bir pazarlıkla karlı çıkmanız mümkün. Ayrıca sayısız yabancı turist ve yerli müşteri ağırlayan Kapalıçarşı güvenlik olarak da ayrıca temkinli olmanız gereken yerlerden.”

8- Heybelida’da turlamak

Heybeliada

Adalar, İstanbul’un o hareketli hayatına biraz ara vermek isteyenler için adeta bir mola yeri. Adalar bölgesinde tur etkinliği turistlerin ve kent ziyaretçilerin tercihleri arasında yer alabilir. Bu bölgenin en bilinen yeri olan Heybeliada’da bilindiği üzere araç kullanımı yasak. Bu sebeple dolaşmak için birkaç seçeneğiniz bulunuyor. Bunlardan ilki bisikletle turlamak olabilir. Bisikletle adayı turlamak İstanbul’da yapabileceğiniz en güzel etkinliklerden birisi. Ada üzerinde bisiklet kiralamak için yerler olsa da son dönemlerde İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin iştiraki olan İSPARK da bu hizmeti başlattı. Bu sayede Büyükada ve çevresini bisiklet ile dolaşabilirsiniz.

Heybeliada’da dolaşabilmek için seçenekleriniz arasında yalnızca bisiklet bulunmuyor. Elektrikli fayton da tur için tercih edilebilir. Böylece bulunduğunuz adaların en yüksek kısımlarına rahatlıkla ulaşabilirsiniz. Heybeliada’da yer alan restoranlarda konuklar için hazırlanan menülerin tadına vararak güneşi batırabilirsiniz.

9- Karaköy sokaklarında bir kahve molası

Karaköy

Galata’nın devamındaki yokuştan aşağıya doğru indiğinizde karşınıza çıkan ilk yer olan Karaköy, son dönemlerde açılan mekanlar ile birçok kişinin ilgisini çekiyor. Bu nedenle İstanbul’a geldiğinizde mutlaka ajandanıza Karaköy’ü eklemelisiniz. Karaköy’de özellikle Kılıçali Paşa Mescidi Sokak’ta toplanan kafeler bu dar alanda karşılıklı olacak şekilde konumlanıyor. Özellikle gece saatlerinde hareketliliğin arttığı Karaköy’de yılın büyük zamanı yoğunluk yaşanabiliyor. Taksim’den başlayarak, İstiklal Caddesi boyunca yapacağınız yürüyüşünüz sonunda yokuşu da arkanızda bıraktığınızda oluşan yorgunluğunuzu burada yudumlayacağınız bir kahve ile rahatlıkla atabilirsiniz.

Ağva’da huzurlu bir kaçamak

Ağva

Ağva, İstanbul’un saklı cennetlerinden birisi. Özellikle hafta sonlarında sessiz ve sakin bir zaman geçirmek isteyen kişiler için ideal olan Ağva, turistik amaçlı kenti ziyaret eden kişilerin de kaçamak noktası olabilir. İstanbul’un sayfiye yeri olan Şile’ye bağlı olan Ağva, Hititlerden Osmanlılara kadar pek çok medeniyet görmüş önemli bir yer. Ağva ismi de Latince kelime kökeninden geliyor.

Ağva hem dinlenmek hem de gezmek için ideal olan yerler arasında bulunuyor. Bölgede bulunan akarsularda tur yapabilir, Kilimli ve Kadırga koylarında denizin tadını çıkarabilirsiniz.

"Özellikle Göksu Nehri boyunca yürüyüşe çıkabilir ya da sakin bir bisiklet turu yapabilirsiniz."

İstanbul Boğazında tekne turu

Boğaz turu

İstanbul Boğazı, Karadeniz ile Akdeniz’i birbirine bağladığı için önemli bir geçiş noktası olarak kabul ediliyor. Stratejik önemi dolayısıyla tarih boyunca bu özelliği ile öne çıkan boğazda tekne turu yapmak İstanbul’da yapılacak aktiviteler listenizde mutlaka yer almalı. Boğaz turu sayesinde kıyı boyunca uzanan tüm tarihi güzellikleri görebilmeniz mümkün. Tekne turu sırasında Dolmabahçe Sarayı, Rumeli Hisarı, Anadolu Hisarı, Kız Kulesi, Çırağan Sarayı, Topkapı Sarayı, Ortaköy Camii, Kuleli Askeri Lisesi, Beylerbeyi Sarayı görülebilir. Turlar genellikle en az 2 saat en fazla 5 saat aralığında sürüyor.

Emirgan Korusu’nda lalelerin içerisinde gezinti

Emirgan Korusu

İstanbul’un en yeşil yerleşim birimlerinden birisi olan Sarıyer’de konumlanan Emirgan Korusu, her yıl lalelerin açtığı mevsimde görülmeye değer manzaralar ortaya çıkartıyor. Eğer Nisan ayı içerisinde İstanbul’da bulunmayı planlıyorsanız mutlaka gezi notlarınızın arasına Emirgan Korusu’nu almalısınız.

On yedinci yüzyılda IV. Murat’ın emri ile inşa edilen Emirgan Korusu, Sarı Köşk, Pembe Köşk ve Beyaz Köşk olmak üzere üç adet köşkten oluşuyor. Bahçesinde yer alan lale çiçeklerinin mevsimi geldiğinde o eşsiz görüntüsü koruyu gezen misafirleri derinden etkiliyor. 

"Emirgan Korusu aynı zamanda Lale Festivali’ne de ev sahipliği yapıyor. Her sene mart sonu ile mayıs ortasına kadar süren festival büyük ilgi görüyor."

Galata Köprüsü’ndeki mekânlarda akşam yemeği

Galata Köprüsü

Galata Köprüsü, Altın Boynuz olarak bilinen Haliç’in iki tarafına geçiş imkanı sunması amacıyla inşa edildi. Ne zaman giderseniz gidin köprünün iki yanında balıkçıların oltaları ile karşılaşırsınız. Galata Köprüsü’nün bir diğer öne çıkan özelliği ise alt kısmında yer alan ve akşamları oldukça neşeli olan restoranları. Bu mekanlarda yerli ve yabancı birçok içki rahatlıkla bulunabilirken, genellikle balık ağırlıklı menüler konukların beğenisine sunuluyor.

Akşam güneşi batırmak için bir yer arıyorsanız ve İstanbul’a gelince balık yemeyi arzuluyorsanız mutlaka Galata Köprüsü altında yer alan restoranları denemelisiniz.

İstanbul Modern Sanatlar Müzesi ziyareti

İstanbul Modern Sanatlar Müzesi

Karaköy’de gezintiniz sırasında atlamamanız gereken kent ile modern sanatların buluştuğu yer olan İstanbul Modern Sanatlar Müzesi, kalıcı ve geçici eserleri ile dikkat çekiyor. Türk sanatçıların modernite ile harmanladığı sanat anlayışlarını sergiledikleri müzede, geçtiğimiz yüzyılın en başından günümüze kadar gelen birçok modern sanat eserini bulabilirsiniz.

Bugüne kadar sanata ve sanatçıya birçok noktada destek olan Eczacıbaşı tarafından açılan bu müzede, yine bu aileye ait koleksiyondan parçaları da rahatlıkla görebilirsiniz. Beyoğlu’ndaki geçici sanat merkezini sanal tur ile dolaşabileceğiniz İstanbul Modern, mutlaka görülmesi ve keşfedilmesi gereken önemli mekanlar arasında yer alıyor.

Müze çalışma saatleri:

  • Çarşamba, cuma, cumartesi, pazar: -
  • Perşembe: -
  • Pazartesi: Kapalı

Bilet Ücretleri:

  • Tam: TL
  • İndirimli (Öğrenci, Öğretmen, 65 Yaş Üstündekiler): 80 TL
  • Gruplar (10 kişi ve üzeri): 80 TL

Uluslararası Ziyaretçiler:

  • Tam: TL
  • İndirimli (Öğrenci, Öğretmen, Emekli ve 65 Yaş Üstündekiler): TL
  • Gruplar (10 kişi ve üzeri): TL

İstanbul Modern Üyeleri, Engelli Ziyaretçiler, 12 yaşından küçük çocuklar, ICOM, CIMAM, MMKD Kart Sahipleri: Ücretsiz

"Perşembe günleri Türkiye'de ikamet eden ziyaretçilere giriş ücretsiz. Salı günleri saat - arası, yaşındaki Türkiye'de ikamet eden gençlere de giriş ücretsiz. İndirimli giriş için (Öğrenci, Öğretmen, Emekli ve 65 Yaş Üstündekiler) ilgili kimlik kartınızı gişede göstermelisiniz.”

Belgrad Ormanı’nda yürüyüş

Belgrad ormanı

Sarıyer sınırları içerisinde kalan Belgrad Ormanı, İstanbul’un yeşil kalan ender yerleri arasında bulunuyor. Birçok İstanbullu bu bölgeye kentin gürültüsünden kaçmak ve kendisini doğaya bırakmak için geliyor. Bu nedenle İstanbul’da yapılacak aktiviteler listenizde mutlaka Belgrad Ormanı’nda yürüyüş olmalı. Yaklaşık olarak hektarlık bir alana sahip olan orman içerisinde doğa yürüyüşünün yanı sıra, bisiklet yollarında orman turu atabilirsiniz.

Belgrad Ormanı, özellikle ilkbahar ve sonbahar aylarında eşsiz görüntülere sahne oluyor. Orman içinde en eskisi , en yenisi yılında yapılan yedi adet bent bulunuyor. Ayrıca bugün Sultanahmet sınırları içerisinde konumlanan Yerebatan Sarnıcı’na da suların Belgrad Ormanı’ndan taşındığı biliniyor. Dolayısıyla İstanbul’a hayat veren bir bölgeyi kent ziyaretinizde mutlaka görmelisiniz.

"Doğa yürüyüşü için mutlaka sağlam outdoor ayakkabılar seçmeli ve hava durumu şartlarını göz önünde bulundurarak yağmurluk da yanınıza almalısınız."

Pierre Loti’de kısa bir mola"

Pierre Loti

Altın Boynuz olarak anılan Haliç’e hakim bir yer olan Pierre Loti Tepesi, aslında büyük bir aşkın da büyümesine öncülük etmiş.  Fransız subayı Pierre Loti, Türk kızı Hatice’nin her gün buluştuğu Rabia Hatun Kahvesi’nin adı bir süre sonra bu aşkın kahramanlarından Pierre Loti ile anılmaya başladı. O günden bu yana bu isimle bilinen tepe, hem Haliç’i izlemek hem de İstanbul gezisine kısa bir mola vererek, kahve yudumlamayı isteyen misafirlerin uğrak noktası oldu.

Eyüpsultan sınırları içerisinde yer alan Pierre Loti Tepesi’ne ulaşmak isteyen turistler kısa bir teleferik yolculuğu ile rahatlıkla ulaşım sağlayabilirler.

"Çocuklu ailelerin ve kronik rahatsızlığı olanları temkinli olmasında fayda var çünkü kuyruk saatlerce beklemenizi gerektirebileceği gibi yokuşlu yollar da zorlayabilir."

Mısır Çarşısı’nın ruhunu keşif

 Mısır Çarşısı

Eminönü’nde ’tan bu yana kapıları açık olan Mısır Çarşı’sı, İstanbul’a turistik amaçlı gelen kişilerin listesinde mutlaka bulunmalı. Sabah saatlerinde kapılarını açan çarşı akşam yedi gibi kapanıyor. İçerisinde kuruyemişçiden aktara, turistik eşya dükkanlarından kuyumcuya kadar pek çok farklı kategoride mekanın bulunduğu Mısır Çarşı’sı yılın hemen her günü yoğun bir şekilde çalışıyor. Otantik ve tarihi esintileri bulunan kıyafet ve eşyaların da yer aldığı bu çarşı, turistlerin ilgisini çeken bir yer.

Mısır Çarşısı konum itibari ile birçok noktaya da yakın mesafede yer alıyor. Buna göre, çarşıyı gezmeye gelen misafirler, Çiçek Pazarı, Yeni Camii, Balkapanı, Hasırcılar Sokağı gibi yerleri de gezmeyi ihmal etmemeli. Eğer şehri en konforlu bir şekilde keşfetmek istiyorsanız araç kiralama seçeneğini de değerlendirebilirsiniz.

Süleymaniye Camii avlusundan gün batımı izlemek

Süleymaniye Camii gün batımı

İstanbul gezilerinin en uğrak mekanlarından birisi olan Süleymaniye Camii, tarihsel öneminin yanı sıra gün batımları ile de meşhur bir yer. Camii, kentin hakim tepelerinden birisinde kurulu olduğu için siluetiyle tanıtım broşürlerini süslerken, gün batımlarında da eşsiz manzaralar sunuyor.

Gün batımı esnasında Haliç kıyılarında olursanız Süleymaniye Camii’nin siluetini kusursuz bir şekilde görebilirsiniz. Eğer gün batımı sırasında camiyi geziyorsanız avlusuna çıkıp, güneşin o günlük macerasına son verirken ortaya çıkarttığı eşsiz görseli rahatlıkla görebilirsiniz. Dolayısıyla İstanbul’da yapılacak aktiviteler listenize Süleymaniye Camii avlusunda gün batımını izlemeyi ekleyebilirsiniz.

Çamlıca Tepesi’nde göçmen kuşları seyretmek

Çamlıca Tepesi

Anadolu Yakası’nda Üsküdar sınırları içerisinde kalan Çamlıca Tepesi, İstanbul’un en eşsiz manzaralarını sunan bir yer olarak bilinir. Kente gelip, İstanbul Boğazı’na tepeden bakmak istiyorsanız mutlaka Çamlıca Tepesi’ne uğramalısınız.

Üsküdar’daki geziniz sırasında yorulduysanız ve manzara arıyorsanız gelebileceğiniz bir yer olan tepe üzerinde büyük bir park bulunuyor. Hem dinlenebileceğiniz hem de restoranlarında vakit geçirebileceğiniz genişlikte olan bu parkta, boğazın farklı bir yüzünü görebilirsiniz. Eylül ve Ekim aylarında İstanbul’dan geçerek sıcak bölgelere giden göçmen kuşları gözlemleyebilirsiniz.

"Eğer Çamlıca Tepesi'ne kişisel aracınla gidiyorsanız arabanı ücretli otoparkta bırakmanız gerekecek. Tepenin zirvesine çıkmak için biraz yürümeniz gerekecek, bu yüzden rahat ayakkabılar ve kıyafetler seçmenizi öneririm. Güneşli bir günde gidiyorsanız şapka, güneş gözlüğü ve güneş kremi gibi eşyaları yanında bulundurmanızı tavsiye ederim.”

Kumkapı’yı keşfetmek

İstanbul Kumkapı

Fatih ilçesinde yer alan Kumkapı, Marmara Denizi’nin kıyısında yer alan İstanbul’un en özel semtleri arasında yer alıyor. Özellikle gece hayatı ile öne çıkan bir yer olan semtte bitişik nizam sıralanan meyhaneler, yerli içkilerin ve balığın tadına varmak isteyen kişileri ağırlıyor. İstanbul’a gelip, Kumkapı’da mutlaka bir akşam yemeği yenmeli.

Bizans döneminden bu yana yerleşimin olduğu Kumkapı, bu dönemlerde küçük iskele anlamına gelen “Konto Skalion” ismi ile biliniyordu. Kumkapı’da eğlence öncesinde Surp Vorvots Vorodman Kilisesi, Tavaşi Süleyman Ağa Camii, Ermeni Patrikliği, İbrahim Paşa Muhsine Hatun Camii, Halil Çevkan Çeşmesi gezilip görülebilir.

 Yenilenen yüzü ile Yerebatan Sarnıcı ziyareti

Yerebatan Sarnıcı

Yerebatan Sarnıcı, Sultanahmet Meydanı’nın yakınında yer alan Bizanslılar döneminde yapılmış önemli bir su kaynağı olması ile öne çıkıyor. Ancak sarnıcın içerisindeki heykellerin ve sayısız gibi duran mermer eserler nedeniyle o dönem halk tarafından Yerebatan Sarayı olarak da isimlendirilmiş.

Yerebatan Sarnıcı yılında bağlı bulunduğu İstanbul Büyükşehir Belediyesi tarafından restore edilmek amacıyla kapatıldı. Yaklaşık olarak beş yıldır kapalı olan bu önemli yer 23 Temmuz tarihinde yeniden ziyarete açıldı. Restorasyon çalışmaları sonrasında yapılan ziyaretlerde en dikkat çekici eser bir sütunun kaidesi pozisyonunda olan ve Yunan mitolojisinin önemli karakterlerinden olan Medusa Heykeli oldu. Bu yapıyı korumak için konulan Medusa Heykeli, yapılan restorasyon çalışmaları sonrasında tamamen ortaya çıkartıldı.

Yerebatan Sarnıcı, yenilenen yüzü ve tarzı ile yeniden hem yerli hem de yabancı turistlerin ziyaretine açıldı. İstanbul’da yapılacak aktiviteler listesinde mutlaka Yerebatan’ın yenilenen yüzü olmalı.

“Kurum Kültür Bakanlığı’na bağlı değil. Bu nedenle Müze Kart’ın ile Yerebatan Sarnıcı’na ücretsiz giriş yapamazsın. Kredi kartı ve nakit paranın geçerli olduğu müzede döviz kabul edilmiyor.”

MiniaTürk’te Türkiye’yi kuş bakışı izlemek

MiniaTürk

Beyoğlu civarında dolaşıyorsanız ve Türkiye’nin her yerini tek seferde keşfetmek istiyorsanız MiniaTürk’ü mutlaka görmelisiniz. Türkiye’de yer alan ve tarihi, kültürel mirasa ışık tutan eserleri yerinde göremeyen ya da görecek vakti olmayan turistlere yönelik açılan MiniaTürk, 60 bin metrekarelik bir alan üzerinde yer alıyor.

MiniaTürk içerisinde, İstanbul’da yer alan 62 eseri, Anadolu’nun çeşitli bölgelerinde bulunan 60 eser ve Osmanlı döneminde yapılmış ve bugün yurtdışında olan 13 mekanın minyatürlerini bulabilirsiniz. Burada ayrıca aralarında Topkapı Sarayı, Ayasofya, Süleymaniye Camii gibi tarihsel 16 eserin kristal cam, lazer ve ışık ile yeniden oluşturulduğu İstanbul Kristal Müzesi ve  Panaroma Zafer Müzesi’ni de gezebilirsiniz. Böylesine zengin bir kültürel mirası sergileyen MiniaTürk’ü mutlaka İstanbul’da yapılacak aktiviteler listenize eklemelisiniz.

Avrasya Maratonu’na katılmak

Avrasya Maratonu

Her yıl Kasım ayında düzenlenen ve binlerce insanın katıldığı Avrasya Maratonu, İstanbul’da yapılacak aktiviteler arasında kendisine yer bulabilir. Kıtalararası bir yarış olması dolayısıyla bu alanda tek yarış olan Avrasya Maratonu, İstanbul Büyükşehir Belediyesi tarafından düzenleniyor.

yılında bir grup Alman turistin hayata geçirdiği bu yarış, o günden bu yana kesintisiz bir şekilde devam ediyor. Binlerce insanın katıldığı yarış Altunizade’den başlıyor, 15 Temmuz Şehitler Köprüsü’nden geçilerek, Beşiktaş İnönü Stadyumu’nda sona eriyor. Yarışta yer alabilmek için kayıt olmanız yeterli, bunun dışında ek herhangi bir şart aranmıyor.

Aydos Ormanı’nda huzurlu bir gün

Aydos Ormanı

Anadolu Yakası’nda Kartal ilçesi sınırlarında yer alan Aydos Ormanı, Avrupa Yakası’ndaki Belgrad Ormanı gibi şehirden kaçmak isteyenlerin uğrak noktaları arasında yer alıyor. Her ne kadar Kartal’da olsa da Pendik ve Sultanbeyli ile de sınır olan ormanı dolaşmak size huzur verebilir. Aydos Ormanı içerisinde yer alan gölü, şekil olarak Trabzon’daki meşhur Uzungölü andırıyor. Burada suyun kenarında yürüyüş yapabilir, düzenlenen trekking etkinliklerine katılabilirsiniz. Ayrıca metre rakımı ile İstanbul’un en yüksek noktası olması ile öne çıkan Aydos Tepesi’nden İstanbul’u izleyebilirsiniz.

"Aydos Ormanları’nda mesire alanlarında piknik organize edebilir, orman içerisinde yer alan mekanlarda kahvaltınızı yapabilirsiniz."

Fethi Paşa Korusu’nda Boğaza nazır kahvaltı

Fethi Paşa Korusu

Üsküdar’da İstanbul Boğazı’nı gören bir noktada yer alan Fethi Paşa Korusu, bulunduğu bölgenin en yeşil alanları arasında yer alıyor. Üsküdar geziniz sırasında mutlaka uğramanız gereken bir yer. Öyle ki günü koruda yer alan konakta yapacağınız kahvaltı ile başlatabilirsiniz.

Kuzguncuk ve Sultantepe semtleri arasında yer alan Fethi Paşa Korusu, adını da aldığı Fethi Ahmet Paşa tarafından yılında yaptırıldı. Bir dönem yazar ve sosyolog Cemil Meriç’in de ikamet ettiği konak, varislerinden Avukat Şevket Mocan yılında burayı İstanbul Büyükşehir Belediyesi’ne devretti. ile arasında bakımsız ve sahipsiz kalan koru ve konağın diğer varislerinin de haklarının istimlak yoluyla alınması ile burası tamamen İstanbul Büyükşehir Belediyesi’ne geçti ve sosyal tesisi olarak kullanıma sunuldu. Bugün muhteşem doğası ile şehrin ortasında adeta vaha gibi duran koru, ziyaretçilerine kapılarını sonuna dek açıyor. İstanbul’a gelip, farklı aktiviteler yapmak istiyorsanız Fethi Paşa Korusu’nda kahvaltı ve vakit geçirmek size iyi gelebilir.

Çiçek Pasajı’ndaki meyhanelerde akşam yemeği

Çiçek Pasajı

Beyoğlu’nun ve İstiklal Caddesi’nin en uğrak mekanlarından birisi olan Çiçek Pasajı hem tarihi hem de kültürel olarak birçok kişinin ilgisini çekiyor. Tarihi Tanzimat Fermanı dönemine kadar uzanan Çiçek Pasajı, caddenin en dikkat çekici ve süslü yapıları arasında yer alıyor. Önceleri Naum Tiyatrosu olarak anılan bu yer, yılında çıkan yangından sonra Rum Hristaki Zografos Efendi tarafından satın alındı ve İtalyan mimar Cleanthy Zanno’ya çarşı olarak tasarlatıldı. Altında 24 dükkan üstünde ise 18 dairenin olduğu bu yer Cite de Pera olarak anılmaya başlandı. Cumhuriyet döneminde ise çiçekçilerin burada dükkan açmaya başlaması ile birlikte Çiçekçiler Pasajı olarak bilinen bu yerin günümüzdeki ismi de buradan geliyor.

Çiçek Pasajı içerisinde günümüzde çiçekçi bulunmasa da akşamları muhteşem sofraların kurulduğu meyhaneler yer alıyor. Beyoğlu’nda bir dönem tüm sanatçıların uğrak noktası olan bu önemli yer, halen daha bu özelliği ile biliniyor. Zaman zaman Çiçek Pasajı’na gittiğinizde bir sanatçıyı görebilmeniz mümkün. Bu özellikleri dolayısıyla İstanbul gezisi sırasında yapılacak aktiviteler arasında Çiçek Pasajı mutlaka yer almalı.

Tarihi Vefa Bozacısı’na uğramak

Tarihi Vefa Bozacısı

Boza, Türk kültüründe oldukça önemli bir yere sahip. Tarihten gelen ve İstanbul’un önemli değerlerinden birisi olan Vefa Bozacısı da bu kültürü sürdürmeye devam ediyor. Kentin önemli eğitim kurumlarından olan Vefa Lisesi’nin hemen yanı başında yer alan Vefa Bozacısı, misafirlerine sıcacık, leblebi kaplı bozalarını sunmaya devam ediyor.

Vefa Bozacısı, yıl önce Hacı Sadık Bey tarafından kurulan Vefa Bozacısı, o dönem için bozanın sulu kıvam yerine daha koyu kıvamlı olmasını savunarak, rakiplerine göre daha farklı bir tat ortaya koydu. Oldukça sevilen ve günümüze kadar gelen lezzet, mekanı İstanbul’da mutlaka uğranması gereken duraklardan biri haline getirdi. Fatih İlçe sınırlarında kalan Vefa semtinden adını alan bu yer, dördüncü kuşak işletmecileri tarafından yönetilmeye devam ediyor.

"Gitmişken diğer geleneksel lezzetlerin de keyfini çıkarın.  Özellikle Vefa'nın ünlü ekşi mayalı ekmekleri ve pastırmaları denemek için fırsatı değerlendirebilirsiniz.”

Galata Mevlevihanesi’ni ziyaret

Galata Mevlevihanesi

Tarihi, İstanbul’un ilk fethedildiği yıllara kadar dayanan Galata Mevlevihanesi, yılında İskender Paşa tarafından bugün Galata Kulesi ile İstiklal Caddesi arasında Tünel’e yakın mevkide kuruldu. Bugün müze statüsünde olan bu yer mistik havası ve tarihi dokusu ile birçok turist tarafından ziyaret ediliyor. Zaman zaman semazen gösterilerinin de olduğu Mevlevihane içerisinde birçok farklı yapı da yer alıyor. Galata Mevlevihanesi, cumhuriyetin kuruluşuna kadar gelmiş, ancak bu dönem içerisinde tekke ve zaviyelerin kapatılması dolayısıyla buraya da kilit vurulmuş. Bir süre karakol olarak kullanılan bu mekan yılında yeniden düzenlenerek Divan Edebiyatı Müzesi olarak açılmış. yılında yeniden düzenlenen bu mistik yer yılında Galata Mevlevihanesi Müzesi olarak yeniden hizmete girdi.

Galata Mevlevihanesi içerisinde ana yapıda semahane ve dervişlerin odalarını rahatlıkla görebilirsiniz. Bahçesinde ise, Halet Efendi Kütüphanesi, Hasan Ağa Çeşmesi, Adile Sultan Şadırvanı, Şeyh Galib Türbesi, çamaşırhane ve sarnıç yer alıyor.

Yoros Kalesi’nde Boğazın keyfini çıkartmak

Yoros Kalesi

İstanbul’un Anadolu Yakası’nda yer alan Yoros Kalesi, İstanbul Boğazı’nı izlemek için eşsiz duraklar arasında yer alıyor. Anadolu Kavağı sırtlarında bulunan kale, Bizanslılar döneminde yapılmış, ancak bir süre sonra Cenevizlilerin eline geçmiş. Uzun süre Cenevizlilerde kaldığı için kalenin Ceneviz kalesi olduğu inancı yaygınlaştı.

Boğaz’dan geçerken bakıldığında net bir şekilde görülen hakim bir tepede bulunan kalenin bazı kesimleri halen ayakta ve iyi durumda. Kalenin alt kısmında yemek yenebilecek restoranı bulunuyor. Burada vakit geçirirken İstanbul Boğazı’nı seyredebilir, oldukça farklı bir aktiviteye imza atabilirsiniz. Yoros Kalesi’ne hem deniz hem de kara yoluyla rahatlıkla ulaşabilirsiniz. Anadolu Kavağı vapuru ile denizden ulaşım sağlarken, karadan İETT otobüsleri, minibüs ya da özel araç ile kaleye gidebilirsiniz. Yoros Kalesi’ni ziyaret ve boğaz manzarası mutlaka İstanbul’da yapılacak aktiviteler içerisinde yer almalı.

Aya İrini Müzesi

Aya İrini Müzesi

Bizans’ın erken dönem eserleri arasında yer alan Aya İrini, Roma İmparatoru ve aynı zamanda Doğu Roma İmparatorluğu’nun da kurucusu olan Konstantin tarafından kentin inşası sırasında yaptırıldı. Aya İrini (Hagia Eirene) isminin Türkçe karşılığı ise, “Kutsal Barış” olarak çevriliyor. Topkapı Sarayı surlarının içerisinde kalan Aya İrini, hiç camiye çevrilmemiş olması ile öne çıkıyor. Dolayısıyla bozulmamış yapısı ile birçok insanı kendisine hayran bırakıyor. Ancak Osmanlılar döneminde Aya İrini’ye hiç işlem yapılmamış dersen yanılırız. yılında kiliseye kitabe ekleyen o dönemin mimarları, ayrıca merdiveni de inşa etmişler. 

Aya İrini’nin Osmanlı için önemi ise 19’ncu yüzyılda burasının müze olarak kullanılmaya başlanması oldu. İstanbul’da günümüzde Aya İrini içerisinde çeşitli bienaller, müzik festivalleri, söyleşiler ve sanatsal aktiviteler düzenleniyor. Bu organizasyonlar sayesinde hem etkinliklere katılıp hem de Aya İrini’yi gezme şansını elde edebilirsiniz.

Ortaköy’de meşhur kumpir lezzetini keşfetmek

Ortaköy Kumpircileri

Beşiktaş’ta yer alan Ortaköy’e geldiğinizde Ortaköy Camii’ni gezdikten sonra yapmanız gereken ilk aktivite kumpir yemek olmalı. Çünkü Ortaköy denildiğinde akla gelen ilk lezzetlerden birisi patates ve diğer malzemelerin uyumu ile ortaya çıkan eşsiz tat kumpir oluyor.  İstanbul ve Ortaköy için klasikleşmiş bir lezzet olan kumpir için bölgede birçok mekan bulunuyor.

Esasen Yugoslavya lezzeti olan kumpir, zaman içerisinde ülkemize de gelmiş ve çok sevilmiş. Bütün patatesi kabuğunu soymadan fırınlayarak ya da köz içerisine atarak pişiren ustalar daha sonra kabuğunu yarıp içine özel olarak hazırladıkları malzemeleri atarak servis ederler. İstanbul’da yapılacak aktiviteler listenize Ortaköy’de kumpir lezzetini keşfetmeyi ekleyebilirsiniz. Siz de bu eşsiz lezzeti yerinde tatmak istiyorsanız İstanbul otobüs bileti seçeneklerini inceleyebilirsiniz.

Sait Faik Müzesi ziyareti

Hikaye, roman yazarı ve şair unvanlarına sahip olan Sait Faik Abasıyanık’ın Burgazada’da yaşadığı evi vefat ettikten sonra yılında müze haline getirildi ve o günden bu yana ziyaretçilerini ağırlamaya devam ediyor. Yazarın yaz aylarında vakit geçirdiği bu evde bulunan eşyaları, fotoğraflar, mektuplar ziyaretçilere açıldı. ile yılları arasında müzenin restore edilmesi için gerekli çalışmalar yapıldı ve ardından yeniden ziyaretçilere açıldı.

Müze içerisinde, Sait Faik Araştırma Atölyesi yer alıyor. Bu atölyede arşivlerin taranması, dijitalleştirilmesi gibi konular ele alınıyor. Bunun yanı sıra mülakat ve söylem analizi gibi konulara da atölye eğiliyor. 

“Pazartesi ve salı günleri ve resmi tatillerde ziyarete kapalı. Çarşamba, perşembe, cuma, cumartesi ve pazar günleriyse - saatleri arasında ziyaret edilebilir. Grup ziyaretleri için 10 kişiden fazla ise rezervasyon yapılması şart.”

Muhsin Ertuğrul Sahnesi’nde oyun izlemek

Muhsin Ertuğrul Müzesi

Türk tiyatrosunun öncü isimlerinden birisi olan Muhsin Ertuğrul’un adının verildiği sahnede oyun izlemek birçok kişi için önemli aktiviteler arasında yer alıyor. Türk sinemasında Tiyatrocular Dönemi’nin önemli temsilcilerinden birisi olan Muhsin Ertuğrul adına açılan sahne, yılında Harbiye’de açıldı. Klasik ve günümüzden tiyatro oyunlarının sergilendiği sahne İstanbul Şehir Tiyatroları tarafından işletiliyor. Burada bugüne kadar binlerce oyun sahnelendi ve halen sahnelenmeye devam ediyor.

İkonlaşmış sahnede izleyeceğiniz tiyatro oyunu ile kentin kültürel aktivitelerini yapabilir, Şehir Tiyatroları’nın klasikleşmiş oyunlarını keşfedebilirsiniz. İstanbul’a geldiğinizde sezon devam ediyorsa mutlaka Muhsin Ertuğrul Sahnesi’nde oyun izlemelisiniz.

Türk ve İslam Eserleri Müzesi

Türk ve İslam Eserleri Müzesi

İslamiyet’in başından bu yana yapılan ve günümüze ulaşmış 40 bin parça eserin sergilendiği Türk ve İslam Eserleri Müzesi, zengin içeriği ile dikkat çekiyor. Pişmiş toprak eserler, cam eşyalar, işlenmiş taşlar ve daha birçok eserin sergilendiği müze ilk olarak yılında Süleymaniye Camii imarethanesinde açıldı. yılına kadar burada kalan müze bu sene içerisinde Süleymaniye’nin yakınlarında yer alan İbrahim Paşa Sarayı’na nakledildi.

Avrupa Birliği tarafından ödüllendirilen Türk ve İslam Eserleri Müzesi içerisinde Abbasi, Memlük, Selçuklu ve son olarak Osmanlı dönemlerine ait eserler sergileniyor. İçerisinde hat sanatının en nadide eserlerini, dünyanın en değerli halı koleksiyonunu ve el yazması kitapları görebilirsiniz. İstanbul’da yapılacak aktiviteler listenizde Türk ve İslam Eserleri Müzesi’ne mutlaka yer verin.

İstanbul Deniz Müzesi ziyareti

İstanbul Deniz Müzesi

Tarihi ’lerin sonuna kadar giden ve Türkiye’nin en eski müzelerinden birisi olan İstanbul Deniz Müzesi, Türk denizcilik tarihine ilgi duyan gezginlerin kaçırmaması gereken bir mekan. yılında o dönemki makam olan Bahriye Nezareti’nin başında bulunan Bozcaadalı Hasan Hüsnü Paşa tarafından verilen emir ile kurulan müzede, tarihi kadırgalar, taş ve kağıttan yapılmış eserler, yağlı boya, kara kalem tablolar, Atatürk’e ait denizcilik ile ilgili eşyalar yer alıyor.

Beşiktaş’ta yer alan İstanbul Deniz Müzesi, Barbaros Meydanı’nın yakınında konumlanıyor. Yakınında Dolmabahçe Sarayı’nın olması dolayısıyla burayı ziyaret ettikten sonra denizcilik müzesine de uğrayabilirsiniz. Türk denizciliğinin tarihsel gelişimini görebileceğiniz İstanbul Deniz Müzesi, İstanbul’da yapılacak aktiviteler listenizde mutlaka yer almalı.

Üstü açık otobüs ile İstanbul turu

İstanbul otobüs turu

Dünyanın birçok kentinde olan üstü açık iki katlı otobüs ile kent turu, İstanbul’da da yapılıyor. Kenti keşfetmek isteyen turistlere yönelik olarak düzenlenen bu turlar Big Bus İstanbul ismi ile düzenleniyor.

İstanbul’u gezmek için çok fazla vakti olmayanlar ve gidilecek önde gelen turistik mekanlara daha rahat bir şekilde varmayı hedefleyenler tarafından sıklıkla kullanılan üstü açık otobüs ile İstanbul turu, Sultanahmet’ten kalkıyor. Tur otobüsünde dolaşırken bir mekanı çok merak ettiyseniz ilgili durakta inerek incelemenizi yapabilir, bir sonraki otobüse aynı biletle binebilirsiniz. Dolayısıyla alınan biletler gün boyunca geçerli oluyor. Otobüslerin iki güzergahı bulunuyor. Birincisi, kırmızı güzergah olarak isimlendiriliyor ve 11 duraklı İstanbul kent turu yaptırılıyor. Diğeri ise, mavi güzergah olarak bilinen Haliç ve çevresini gezdiriyor. İstanbul’da yapmanız gereken aktiviteler arasına üstü açık otobüs ile kent turunu da alabilirsiniz.

Büyük Saray Mozaikleri Müzesi
İstanbul Büyük Saray Mozaikleri Müzesi

Antik çağlarda süsleme amacıyla sık sık kullanılan mozaikler, birçok küçük parçadan bir araya gelmesi ve yap boz gibi bir görünüm elde etmesi dolayısıyla pek çok insanı etkiliyor. Eğer bu konuya ilginiz varsa ve İstanbul’daysanız mutlaka Büyük Saray Mozaikleri Müzesi’ne gitmelisiniz.

Büyük Saray Mozaikleri Müzesi içerisinde genellikle Doğu Roma İmparatorluğu (Bizans) döneminden kalan mozaikleri görebilirsiniz. Sultanahmet Meydanı ve çevresinde yer alan Ayasofya ve Hipodrom’da yapılan araştırmalar sonucunda ortaya çıkartılan binlerce parçalık mozaikler sergileniyor. Müze içerisinde eşek besleyen bir çocuk, fil ve aslan savaşı, elma yiyen arılar, gryphon yiyen bir kertenkele, çömlek pot taşıyan genç bir kız, kaz sürüsü ve çocuklar, keçi sağan adam, avcı ve kaplanın kavgası isimlerinde birçok eser yer alıyor. İstanbul’da yapılacak aktiviteler arasında Sultanahmet Meydanı’na yakın konumda yer alan Büyük Saray Mozaikleri Müzesi yer alabilir.

Çemberlitaş Hamamı’nda masaj yaptırmak

Çemberlitaş Hamamı

yıldan bu yana aktif olarak çalışan ve İstanbul’un en ünlü hamamları arasında yer alan Çemberlitaş Hamamı turistlerin her dönem ilgisini çeken yerler arasında bulunuyor. yılında Sultan III. Murad’ın annesi Nûrbânû Sultan tarafından Mimar Sinan’a yaptırılan hamam bugün halen daha aynı görevini sürdürmeye devam ediyor. Geleneksel Türk hamamı, kese ve masaj, kil maskesi, Hint terapisi gibi birçok hizmet sunuluyor.

İstanbul’un en ikonik yerlerinden birisi olan Çemberlitaş Hamamı bugüne kadar birçok Hollywood filmine sahne olmuş önemli mekanlar arasında bulunuyor. Oldukça ünlü olmasının yanı sıra büyük bir göbek taşını da barındıran hamamda tellaklar tarafından yapılacak kese ve masaj ile rahatlayabilirsiniz. Bu sayede Türk kültüründe önemli bir yere sahip olan hamamın keyfini çıkartma şansına sahip olabilirsiniz. İstanbul’u gezmek için geliyorsanız keşfetmeniz gereken mekanların başında gelen Çemberlitaş Hamamı, Fatih ilçe sınırlarında konumlanıyor.  

Pera Müzesi İstanbul ziyareti

Pera Müzesi

İstanbul yalnızca tarihin değil, kültürün de başkenti olarak biliniyor. İstiklal Caddesi üzerinde yer alan Pera Müzesi de kentin en aktif kültür ve sanat alanları arasında yer alıyor. Müze, yılında inşa edilen ve uzun bir süre konaklama tesisi olarak kullanılan Hotel Bristol’ün binasında yer alıyor.

Pera Müzesi, İnan Kıraç Vakfı tarafından açıldı ve bu oluşumun altında yaşamına devam ediyor. Müze içerisinde geçici sergilerin yanı sıra kalıcı olarak bulunan eserler de yer alıyor. Kente geldiğinizde açılan geçici sergileri Pera Müzesi’nin internet sayfasından öğrenebilirsiniz. Kalıcı sergilerde ise ünlü Türk ressam Osman Hamdi Bey’in “Kaplumbağa Terbiyecisi” başta olmak üzere birçok eseri, Osmanlı’dan etkilenen Avrupalı oryantalist ressamların tabloları yer alıyor. Ayrıca içerisinde bulunan oditoryumda sinema, belgesel, kısa film ve video gösterileri ile sanatseverlere unutulmaz anlar yaşatılıyor. İstiklal Caddesi’nde dolaşmayı tercih ediyorsanız mutlaka Pera Müzesi’ni de görmelisiniz.  

Pera Müzesi ziyaret saatleri:

  • Salı, çarşamba, perşembe, cuma, cumartesi:
  • Cuma:
  • Pazar:
  • Pazartesi: Kapalı

Giriş ücretleri:

  • Tam: 80 TL
  • İndirimli: 40 TL (Öğrenciler, öğretim görevlileri, 60 yaş ve üstü)
  • Grup: 60 TL (Tek seferde 10 bilet ve üzeri)

“Pera Müzesi Dostları, gaziler, şehit ve gazilerin eşleri ve çocukları, engelliler ve refakatçisi, 12 yaş ve altı çocuklar, ICOM kart sahipleri, MMKD üyeleri ve basın mensuplarına ücretsiz. Çarşamba günleri öğrencilere, cuma günleri saat 'den sonra herkese ücretsiz. Her cuma akşam arası ücretsizken çarşamba günleri de öğrencilere ücretsiz film gösterimleri sunuyor.”

Süleymaniye kuru fasulyecilerinin lezzetlerini tatmak

Süleymaniye kuru fasulyecileri

İstanbul, Fatih’te Süleymaniye Camii’nin yakınında konumlanan Süleymaniye Kuru Fasulyecileri, mutlaka gidilmesi gereken bir yer. Erzincan’da özel olarak yetiştirilen kuru fasulyelerin burada bulunan mekanlarda pişirilerek pilavla servis edilmesi birçok turisti cezbediyor. yılından bu yana Süleymaniye’de bu hizmeti veren kuru fasulyeler özel bakır kazanlarda pişiriliyor ve kömürde dinlendirilerek misafirlere sunuluyor. Kuru fasulyenin yanında pilav ve turşu da sunuluyor. Bu mekanlarda zaman zaman ünlü isimleri de görebilmeniz mümkün.

İstanbul’da Fatih bölgesinde geziyorsanız ve yemek yiyecek geleneksel bir mekan arıyorsanız Süleymaniye kuru fasulyecilerini mutlaka denemelisiniz.

Şehre gitmişken denemeniz gereken lezzetlerin tam listesini görmek isterseniz İstanbul'da nerede ne yenir? içeriğimizi okumalısınız.

nest...

batman iftar saati 2021 viranşehir kaç kilometre seferberlik ne demek namaz nasıl kılınır ve hangi dualar okunur özel jimer anlamlı bayram mesajı maxoak 50.000 mah powerbank cin tırnağı nedir