yığılımlı olma ne demek / Yığılımlı İlerleme Nedir?

Yığılımlı Olma Ne Demek

yığılımlı olma ne demek

Felsefi Düşüncenin Nitelikleri  

Bilgi, insan yaşamının sürdürülebilmesinde başta gelen varoluş koşullarından biri olup insanın binlerce yıllık uğraşısının ürünüdür. Bu durum; farklı yaşam katmanları, uzmanlık alan bilgilerinin bazı ortak özellikleri ve sürekliliği olduğunu göstermektedir.


Kesin bir sınıflandırma mümkün olmasa da felsefi düşünce tarzına atfedilen, üzerinde uzlaşılmış belli başlı özellikler şu şekilde sayılabilir: sorgulama (sorun odaklı), merak etme, şüphe duyma, eleştirel olma, refleksif (düşünümsel) olma, yığılımlı ilerleme, rasyonel olma (akıl temelli), sistemli olma, tutarlı olma ve evrensel olma (Şekil ).


Sorgulama: Felsefi düşüncenin en önemli ve ayırt edici özelliği sorgulayıcı olmasıdır. Felsefede bir problemi çözmenin ilk adımı soru sormaktır. Sorgulama; bir amaca yönelik, soruları sistemli bir şekilde sorarak anlamaya çalışma ve gerçeğe ulaşma çabasıdır. Sokrates’e göre hayatın anlamı ve değeri onun sorgulanmasıyla başlar.  

Merak etme: Merak, insanı yeni arayışlara sürükleyen zihin durumudur. Merak; bilim ve felsefenin temelinde yer alan, zihni harekete geçiren bilme isteğidir. Merak eden insan, bu merakı sayesinde sorgulamaya ve gerçeğe ulaşmaya çabalar. Felsefede merak, yaşamı tanımayı istemek ve onu anlamaya çalışmak olarak da anlaşılabilir.  

Şüphe duyma: Felsefi şüphe, yeni sorulara kapı açar ve dünyaya farklı bir bakış geliştirmeye olanak sağlar. Bir düşünceyi körü körüne kabul etme, felsefeye uygun olmayan bir tavırdır. Felsefi tavır, bilginin akılsal denetlemeye tabi tutulup mantıklı hâle gelmedikçe doğru kabul edilmemesidir. Bu nedenle ilk adım şüphe etmektir. Felsefi şüphenin belli bir amacı ve sistemi vardır, gelişigüzel değildir.

Hayret etme: Felsefede hayret etme, şaşırma anlamından çok daha fazlasını ifade eder. Filozof, dünyayı alışılageldik hâliyle kabul etmez. Dünya, çoğu insana alışkanlıkların ve ön kabullerin etkisiyle şaşırtıcı gelmez. Her şeyi olduğu gibi kabul etme bir sorun gibi görünmez ancak filozof için durum böyle değildir. Filozof, her şeyi ilk defa görüyormuş gibi ona şaşırabilen insandır. Felsefe, bu sayede sıradan düşüncelerden ayrılır. Dünyaya yeni bir gözle bakabilmenin ilk adımı hayret etmedir. Hayret eden insan merak eder ve araştırmaya başlar.  

Yığılımlı ilerleme: Filozoflar, felsefenin ilk ortaya çıktığı çağdan bu yana benzer sorulara farklı yanıtlar vermiştir. Yığılımlı olma, felsefi düşüncenin birbirini etkileyen ve bu etkileşimle ilerleyen bir niteliğe sahip olmasını ifade eder. Bu ilerleme, bilimdeki gibi niceliksel bir birikim değildir. Felsefi düşünce; bilim, sanat ve daha birçok alandaki bilgilerin oluşum ve artışını sağlamıştır. Birbirini etkileyen filozoflar, ortak bilgi birikimine katkıda bulunmuştur.

Refleksif Nedir? Refleksif Düşünce Nedir?

İnsan düşünen bir varlıktır ve meraklı olması onu düşünmeye sevk etmiştir. Düşünme eylemi zamanla felsefeyi ortaya çıkarmıştır. Düşünsel etkinlik, uslamlama, doğru ve tutarlı akıl yürütmeye felsefe diyebiliriz. Yani varlığı, kaynağı, varlığın anlamı ve nedeni üzerine düşünmedir. Bilimden farklı olarak kesin sonuçlara ulaşmak istemez. Daha fazla sonuç daha fazla soru demektir. Bir düşüncenin felsefi olabilmesi için belirli özellikleri taşıması gerekmektedir.

  • Sorgulama: Felsefi düşüncenin en önemli özelliği sorgulayıcı olmasıdır. Bir amaca göre yönelik olarak sistemli olarak sorular sorulmasını ifade eder. Sokrates’e göre hayatın anlamı ve değeri sorgulanmasıyla başlar. Felsefeyi dogma bilgilerden uzaklaştırır.

  • Merak Etme: Eski erkek arkadaşınızı stalklamaktan bahsedilmiyor emin olun. Burada ki merak zihni harekete geçiren bilme isteğidir. Merak eden insan, soru sormaya başlar ve gerçeğe ulaşmaya çabalar.

  • Şüphe Duyma: Yeni sorulara kapı açar ve farklı bakış açılarına sahip olunmasını sağlar. Felsefe de hiçbir bilgi körü körüne doğru kabul edilmez, mutlaka mantıklı hale gelmesi akla dayandırılması gerekir. Bu nedenle sistemli şekilde şüphe edilerek doğruya ulaşılır.

  • Hayret Etme: Gördüğünüz şeylere şaşırmıyorsanız sanıyorum ki filozof olamazsınız. Filozof her şeyi ilk defa görüyormuş gibi ona şaşırabilen kişidir. Hayret eden ve şaşıran insanlar merak eder ve araştırmaya başlarlar.

  • Yığılımlı İlerleme: Benzer sorulara farklı yanıtlar verilmesi ve felsefi düşüncelerin birbirini etkileyerek ilerlemesi şeklinde tanımlayabiliriz. Birbirini bu anlamda etkileyen filozoflar, ortak bilgi birikimine fayda sağlamışlardır.

  • Eleştirel Olma: Filozoflar, bir düşünceyi olduğu gibi kabul etmezler. Onu mutlaka öncelikle akıl sürecinden geçirirler. Eleştirel düşünce, akıl yürütme, analiz etme ve sonunda değerlendirme süreci ile birlikte bütünlük oluşturan bir düşünce biçimidir. Bir düşünceyi değerlendirirken iyi ve kötü yanlarını ortaya koyma, parçalara ayırarak düşünme ve onu çeşitli sınamalara tabi tutma eleştirel olmanın temel öğeleridir.

  • Refleksif Olma: Sahip olduğu bilgileri sorgulayan zihnin kendi kendisine dönmesidir. Daha açık bir ifade ile elde edilen bilginin üzerine tekrar düşünülmesi, eleştirilmesi ve değerlendirilmeye tabi tutulmasıdır. Kişinin kendisine soruduğu sorular gitgide derinleşir. Başlangıçta felsefenin ne olduğu ile ilgileniyorsa, devam soruları ile alt kavramları da açıklayabilir. Bu kavramlar süje, obje, varlık ve bilgi kavramların ne olduğunu sorgulayan felsefe özelliğine denir.

  • Sistemli Olma: Her filozof düşüncelerini açıklamak için kendine ait bir sistem oluşturur ve düşünceleri bu sisteme göre bir açıklama modeli ile açıklar. Bu model içerisinde düşünceler birbiri ile ilişkilidir ve bütüncül bir ilişki kurar.

  • Tutarlı Olma: Düşüncelerin kendi içerisinde çelişmemesi gerekmektedir, iç tutarlılık ile alakalıdır. Ana düşünce basamaklarının çelişmemesi ve birbiri ile uyumlu olması tutarlılığı kuvvetlendirir.

  • Evrensel Olma: Felsefi düşünceler sadece bulunduğu çağa ait değildir, her dönemde herkes için geçerlidir. Tüm uygarlıkların katkısı ile oluştuğundan evrensel olma özelliği taşır. Bahsedilen cevaplardan daha çok suallerin evrenselliğidir.

Felsefi düşünce, insanların soru sorması sonucu, problemlerine karşı sorgulayıcı ve eleştirel bir gözle bakmalarının sonucunda doğmuştur. İnsanlık ile ilgili olmasından dolayı evrenseldir ve felsefe ile uğraşan insanlar yani filozoflar olaylara karşı önyargılı yaklaşmayan ve geniş bir perspektiften bakabilen kişilerdir.

Herkesin aynı şeyi düşündüğü yerde, hiç kimse bir şey düşünmüyor demektir.” Walter Lippman’a ait bu sözler bize filozofların ne kadar önemli bir iş yaptıklarını gösteriyor.

Refleksif Nedir?

İnsanların günlük hayatta en fazla yaptıkları eylem hangisidir? Yeme – içme, uyuma gibi eylemlerden daha fazla yaptığımız aslında düşünmektir. Geçmişi, geleceği, yaşadıklarımızı ya da yaşayabileceklerimizi sürekli olarak sorgularız. İnsan düşünmeden asla duramaz, zorluğuna ya da basitliğine bakmadan düşünme eylemini sürekli olarak tekrarlarız. Felsefe de bir düşünme halidir ancak yukarıda sayılan ögeler olmadan yaptığımızın felsefe olduğunu söylemeyiz tabii ki.

Düşünce herhangi bir eşyaya ya da duruma yönelik oluyorken, düşüncenin kendine yönelmesi yani kendini konu ederek başka bir düşünceyi ortaya çıkarması refleksiftir. Zihin düşünme eylemi ile elde ettiği bilgiler üzerine tekrar düşünmesi ve bu düşünceler sonucu oluşan bilgiyi eleştirmesi ve değerlendirmesidir. Kimyada bir deney gerçekleştirebilmeniz için laboratuvara ve malzemelere ihtiyacınız vardır. Aynı şekilde matematik için rakamlara ve formüllere gereksinim duyarsınız. Felsefede ise ihtiyacınız olan düşüncedir ve düşüncenin kendi içerisine yönelmesi gerekir. Düşünce üzerine düşünce üretmektir.

Felsefi düşünce, hem kişisel hayatlarımızın bize sağladığı hem de bilim, sanat, teknik gibi çeşitli bilgi alanlarının sağladığı bilgiler üzerine düşünmek, onların temelini soruşturmak faaliyetidir. Bu ise felsefi düşüncenin refleksif bir düşünce olduğu anlamına gelir. Refleksifte, tek taraflı düşünme yoktur, sorgulamanın kendisini ve sorgulama sonucu kazandığınız sonucu da sorgulayarak çift yönlü bir düşünme oluşturursunuz.

Refleksif Düşünce Nedir?

Bilmediğimiz ve merak ettiğin şeylerin peşine düşme, araştırma etkinliği çok eski çağlardan beri peşimizi bırakmıyor. Doğru bilgiye ulaşma isteği ile sürekli olarak sorgulama durumunda oluruz.  Düşünmeyi düşünme olarak açıklayabileceğimiz refleksif düşünce, kendini gözlem ve analiz konusu olarak alan kişinin tutumudur, kişi kendi kendini ele alır.

Düşünmenin iki türü olduğunu iletebiliriz. Birincisi, gündelik olarak hayatımızı etkileyen pratik düşünme, ikincisi ile refleksif düşünmedir. Gündelik düşünme, kıyaslamalar yapma, bölme, birleştirme, bağlantıları ve birimleri kavrama becerisi ya da zihinde bir şey kurmak, tasarlamak, muhakeme etmek, düşünme yetisine sahip olmayı ifade eder.

Pratik düşünmeyi daha çok gündelik hayatımızda kullanırız. Bilimsel yani refleksif düşünme ise bir konu üzerinde sistematik düşünerek, onu zihinden geçirme etkinliğidir. Düşünme bilgiye ve düşünceye ihtiyaç duyar. Kendinizi bir yolculuğa çıkıyor gibi düşünmelisiniz. Nasıl ki yolculuğa boş bir halde çıkamazsınız, düşünme yolculuğu da bilgi ve düşünce olmadan gerçekleşmez ya da tamamlanmaz.

Düşünmenin biçimlerinin olması kulağa tuhaf geliyor olsa da insanın düşünme biçimleriyle şekillendiğini unutmamalıyız.  En yaygın olarak kullanılan düşünme biçimleri:

  • Yansıtıcı Düşünme

  • Yaratıcı Düşünme

  • Eleştirel Düşünme

  • Analitik Düşünme

  • Metabilişsel Düşünme

  • Tümevarımsal Düşünme

  • Tümdengelimsel Düşünme

  • Iraksak Düşünme

  • Yakınsak Düşünme

  • Lateral Düşünme

  • Dönüşümsel Düşünme

  • Bütünleştirmeci (Kombinasyonel) Düşünme

  • Hipotetik Düşünme

  • Global Düşünme

  • Refleksif Düşünme

  • Omnipotent Düşünme

  • İkonik Düşünme

  • İnovatif Düşünme

Yere, zamana ve olaya göre uygun düşünme biçimlerinden birini kullanarak daha etkin olabilirsiniz.

Her düşünce felsefi olamaz, felsefi olabilmesi için birtakım özelliklere sahip olması gerekiyor. Felsefi düşünceler, eleştirici ve sorgulayıcı olmalıdır, mantıklı temellere dayandırılmalıdır. Cevaplardan çok sorulara odaklanan felsefe de düşünceler refleksif olarak ele alınarak, çıkan sonuçlar tekrar sorgulanır.

Kendini bir obje gibi ele alıp, kendi hakkında ve kendi düşünceleri ile ilgili düşünme durumudur. Bir öze dönüşü ifade ederek, düşünme üzerine düşünmedir. Bir soru ya da problem üzerine düşünürken elde edilen sonuçlar üzerine tekrar düşünme ve sorgulama eylemidir.

Her zaman bir konu hakkında aynı şekilde düşünerek bir sonuca varamayabiliriz. Yapmanız gereken, konuya, zamana ve yere uygun düşünme biçimlerinden birini kullanmaktır. Bu şekilde doğru kararlar alarak, doğru işlemler yapabilirsiniz ve bunu sürekli yapacak olursanız beyniniz düşünme eylemini bir refleksi haline getirecektir.

Evet, refleksif düşünme, kişinin kendi düşüncelerini, duygularını ve eylemlerini sorgulamasını ifade eder. Refleksif düşünme, öznel bir yaklaşım olarak, kişinin geçmişteki, mevcut ve gelecekteki düşüncelerini, duygularını ve eylemlerini anlamaya çalışmasını içerir. Bu tür bir düşünme, kişinin kendisi hakkında daha derin bir anlayış edinmesine ve farklı açılardan bakmasına yardımcı olur. Aynı zamanda, kişinin kendi düşünce, duygu ve eylemlerinin farkına varmasına ve bunların kendisi ve çevresi üzerindeki etkilerini anlamasına yardımcı olur.

Evet, refleksif düşünme, kişinin kendi düşüncelerini, duygularını ve eylemlerini anlamasını sağlar. Refleksif düşünme, kişinin kendi durumuna ve davranışlarına karşı daha objektif bir yaklaşım geliştirmesini sağlar, böylece bu kişi kendi kararlarını ve eylemlerini daha iyi değerlendirebilir. Refleksif düşünce, kişinin kendisi hakkında nedenler ve sonuçları anlamasını ve kendi içsel dünyasını daha iyi anlamasını sağlar.

Evet, refleksif düşünme kişinin kendi düşüncelerini, duygularını ve eylemlerini daha iyi anlamasını ve nasıl geliştirebileceğini anlamasını sağlar. Refleksif düşünme, kişinin kendi düşünceleri ve eylemleri hakkında daha derin bir anlayışa sahip olmasını ve bunları nasıl değiştirebileceğini öğrenmesini sağlar. Refleksif düşünme, kişinin anlama ve öğrenme sürecini geliştirmesini, kararlarını desteklemelerini ve kişisel gelişimini hızlandırmalarını sağlar.

Refleksif Düşünme ve Felsefi Düşünme İlişkisi

İnsan, doğası gereği düşünen ve merak eden bir varlıktır. Düşünme eylemi zamanla felsefenin doğuşuna yol açmıştır. Felsefe, temel olarak varlığı, kaynağı, varlığın anlamı ve nedeni üzerine düşünme etkinliğidir ve kesin sonuçlar elde etmekten ziyade, daha fazla soru ve düşünme süreçlerini ortaya çıkarmayı amaçlar. Refleksif düşünme ise, felsefi düşünmenin temel özelliklerinden biridir ve felsefenin yapı taşlarından kabul edilir.

Refleksif Düşünmenin Özelliği

Refleksif düşünce, düşüncenin kendine yönelmesi, yani kendini konu alarak başka bir düşünceyi ortaya çıkarmasıdır. Bu süreçte, kişi elde ettiği bilgiler üzerine tekrar düşünür, eleştirir ve değerlendirir. Felsefede, düşünce üzerine düşünce üretmek ve bu düşünceler üzerinden sorular sormak temel amaçtır. Bu bağlamda, refleksif düşünme, felsefi düşüncenin temel özelliklerinden ve işleyişinden biri olarak kabul edilir.

Felsefi Düşünce ve Bilgi Alanları

Felsefi düşünce, kişisel yaşantılarımızın ve çeşitli bilgi alanlarının sağladığı bilgiler üzerine düşünme ve onların temelini sorgulama faaliyetidir. Bu nedenle, refleksif düşünce felsefi düşüncenin doğasında bulunur ve insanlar sorgulamalarını çift yönlü olarak gerçekleştirirler; hem düşünme süreçlerini hem de sonuçlarını sorgularlar.

Refleksif Düşünme ve Merak Etkileşimi

Merak, insanlar üzerinde büyük etkiye sahip olan eski bir düşünce şeklidir ve doğru bilgiye ulaşma isteğiyle ilişkilidir. Refleksif düşünce, kişinin kendini gözlem ve analiz konusu olarak alan ve kendi düşüncelerini sorgulayan bir tutumdur.

Düşünme Türleri ve Refleksif Düşünme

Düşünmenin iki temel türü vardır; pratik düşünme ve refleksif düşünme. Pratik düşünme, gündelik hayatta karşılaşılan durumlar için gereklidir ve kıyaslamalar veya basit analizler yapar. Refleksif düşünme ise, daha derin düşünme ve analiz faaliyetlerini kapsar ve felsefi düşüncenin temel taşlarından biri olarak işlemektedir.

Sonuç olarak, refleksif düşünme, felsefi düşünmenin temel özelliklerinden biri olarak işler ve felsefe ile uğraşan kişilerin düşüncelerini sorgulayabilmesi, eleştirebilmesi ve değerlendirebilmesi açısından büyük önem taşır. Bu sayede insanlar, olaylara daha geniş bir perspektiften bakabilecek ve felsefenin evrensel niteliğine katkıda bulunabilecektir.

Refleksif Düşünme ve Düşünsel Gelişim

Düşünme sürecinde kullanılan refleksiftir kavramı, düşüncenin kendine yönelmesi ve yeni düşünceler üretmesi durumlarında kullanılır. Refleksiftir düşünme, düşünsel gelişimimize değerli katkılar sağlar çünkü zihin elde ettiği bilgiler üzerine tekrar düşünerek edinilen sonuçları eleştirir ve değerlendirir. Bu sayede, insanlar hem düşüncelerini derinleştirir hem de daha geniş bir perspektif kazanır.

Refleksif Düşüncenin Özellikleri

Felsefe kavramıyla da ilişkilendirilen refleksif düşünme, felsefi düşünce doğrultusunda insanların soru sorması, problemlere karşı sorgulayıcı ve eleştirel bir gözle bakmalarını sağlar. Özellikle bilim, sanat, teknik gibi çeşitli bilgi alanlarındaki bilgiler üzerinden düşünme ve sorgulama, felsefi düşüncenin temel niteliklerinden biridir. Refleksif düşünme, daha ziyade çift yönlü düşünme eylemini gerektirir. Yani, sorgulamanın kendisi ve sorgulama sonucunda elde edilen sonuçlar da sorgulanarak ele alınır ve değerlendirilir.

Gündelik Düşünme ve Refleksif Düşünme Arasındaki Fark

İnsan düşüncesi iki temel türde incelenebilir: pratik düşünme ve refleksif düşünme. Gündelik yaşamda karşılaştığımız ve günlük hayatımızı etkileyen durumların kararlarını verirken kullandığımız düşünme biçimi olan pratik düşünme, daha basit ve doğrudan eylemlerle ilişkilidir. Buna karşı, refleksif düşünme ise düşüncelerin ve bilgilerin doğası üzerine inşa edilir, daha derin ve kapsamlı bir düşünce eyleminin gerçekleşmesine olanağı verir. Refleksif düşünme sayesinde, insanlar kendi düşünme süreçlerini gözlemleyebilir, analiz edebilir ve geliştirebilir.

Refleksif Düşünmenin Düşünsel Gelişime Katkısı

İnsanın düşünsel gelişimi açısından refleksif düşünme oldukça önemlidir. Çünkü refleksif düşünme süreci içinde birey, düşünme eylemini eleştirel bir şekilde değerlendirerek bilincini ve bilgisini geliştirir. Ayrıca, kendini ve düşüncelerini sürekli olarak eleştirerek keşfetmeye devam eden birey, önyargısız ve geniş bir perspektiften bakabilen, farklı olaylar ve olgular karşısında daha yetenekli ve esnek bir düşünce yapısına sahip olur. Bu bağlamda, refleksif düşünmenin düşünsel gelişimimize sağladığı katkılar, zengin ve geniş bir düşünce dünyası yaratma, bilgiyi ve düşünceyi sürekli geliştirme ve esnek düşünme kapasitesi edinme gibi değerli faydalar sunar.

Felsefi Düşünme ve Refleksif Sorular

İnsan, düşünen bir varlıktır ve meraklı olması onu düşünmeye sevk etmiştir. İnsanlar, günlük hayatta en fazla düşünme eylemini gerçekleştirirler. Düşünme eylemi zamanla felsefeyi ortaya çıkarmıştır. Düşünsel etkinlik, uslamlama, doğru ve tutarlı akıl yürütmeye felsefe diyebiliriz. Felsefi düşünce, insanların soru sorması sonucu, problemlerine karşı sorgulayıcı ve eleştirel bir gözle bakmalarının sonucunda doğmuştur.

Felsefede Refleksif Soruların Önemi

Felsefede, düşünce üzerine düşünce üretmek ve düşüncenin kendi içerisine yönelmesi gerekmektedir. Bu, felsefi düşüncenin refleksif bir düşünce olduğu anlamına gelir. Refleksif düşünmede, sorgulamanın kendisini ve sorgulama sonucu kazandığınız sonucu da sorgulayarak çift yönlü bir düşünme oluşturursunuz. Eleştirel gözle baktığınızda, refleksif düşüncenin önemi daha iyi anlaşılır.

Felsefi Düşünme ile Bilim, Sanat ve Teknik Etkileşimi

Felsefi düşünce, hem kişisel hayatlarımızın bize sağladığı hem de bilim, sanat, teknik gibi çeşitli bilgi alanlarının sağladığı bilgiler üzerine düşünmek, onların temelini soruşturmak faaliyetidir. Bu nedenle, felsefi düşünme bilim ve sanat gibi diğer bilgi alanlarından farklı olarak refleksif soruları ve eleştiriyi değerlendirmek ve etkileşime girmektedir. Bu etkileşim felsefenin, diğer disiplinlerle ortak çalışma alanlarında bulunmasını ve farklı perspektifler kazanmasını sağlar.

Gündelik Düşünme ile Refleksif Düşünme Arasındaki Fark

Düşünmenin iki türü olduğunu iletebiliriz. Birincisi, gündelik olarak hayatımızı etkileyen pratik düşünme; ikincisi ise refleksif düşünmedir. Gündelik düşünme, kıyaslamalar yapma ve bölme gibi eylemleri içerirken, refleksif düşünce daha derinlemesine incelemeler ve sorgulamalar içerir. Refleksif düşünce, kendini gözlem ve analiz konusu olarak alan kişinin tutumudur. Bu tutum sayesinde, felsefi düşünce sürekli olarak eleştirel ve sorgulayıcı bir yapıya sahip olur.

Sonuç

Felsefi düşünme, refleksif sorular ve eleştiri ile diğer bilgi alanlarından farklılaşır ve etkileşime girer. Bu sayede, felsefe diğer disiplinlerle ortak çalışma alanlarında bulunabilir ve farklı perspektifler kazanabilir. Felsefi düşünme özünde, insanın düşünme eyleminin en derin ve kapsamlı seviyesidir. Bilim, sanat ve teknik gibi alanlarla olan etkileşim, onların temelini ve anlamını daha iyi anlamamızı sağlar.

Refleksif Düşünme Kavramı İle Daha Derin Düşüncelere Ulaşma

İnsan düşünen bir varlık olarak, merakı ve düşünme eylemi sayesinde zamanla felsefeyi ortaya çıkarmıştır. Felsefe, düşünsel etkinlik ve uslamlama sürecinin sonucunda doğru ve tutarlı akıl yürütmeye dönüşür. Varlığı, kaynağı, anlamı ve nedenleri üzerine düşünen yapıları temel alarak bilimden farklı olarak kesin sonuçlara ulaşmayı hedeflemeyen bir çalışma şeklidir. Daha fazla sonuç elde etmek, daha fazla soru sormayı gerektirir.

Felsefi Düşünce ve İnsanların Soru Sormadaki Rolü

Felsefi düşünce, insanların soru sorması ve problemlerine karşı sorgulayıcı ve eleştirel bir gözle bakmaları sayesinde ortaya çıkmıştır. İnsanlıkla ilgili olduğundan evrenseldir. Felsefe ile uğraşan filozoflar, olayları önyargısız ve geniş bir perspektiften değerlendiren kişilerdir.

Düşünme Eyleminin Sürekliliği ve Felsefenin Özellikleri

İnsanların günlük hayatta en fazla yaptıkları eylem düşünmek olabilir. Geçmişi, geleceği ve yaşanmış ya da yaşanacak olayları sorgulayarak düşünme eylemini sürekli tekrarlarız. Felsefe bir düşünme hali olmasına rağmen, belirli özelliklere sahip olmadığında yaptığımız düşünmenin felsefi olduğunu söyleyemeyiz.

Refleksif Düşünme Kavramının Açıklaması ve Önemi

Düşünce, herhangi bir eşyaya ya da duruma yönelik olabilirken, düşüncenin kendine yönelmesi ve kendini konu ederek başka bir düşünceyi ortaya çıkarması refleksif düşünmeye örnek gösterilebilir. Zihin düşünme eylemi ile elde ettiği bilgiler üzerine tekrar düşünerek, bu düşünceler sonucu oluşan bilgiyi eleştirir ve değerlendirir. Felsefi düşünce bu sürecin refleksif bir sonucu olarak kabul edilmektedir.

Felsefi Düşünce ve Bilgi Alanlarının Entegrasyonu

Felsefi düşünce, kişilerin kendine ve bilimsel, sanatsal, teknik gibi çeşitli bilgi alanlarının sağladığı bilgiler üzerine düşünmeye dayalıdır. Bu durum, felsefenin refleksif bir yapıya sahip olduğunu gösterir. Refleksif düşünmede, sorgulama ve sonuç elde etme süreçleri çift yönlü bir yapıya sahiptir.

Refleksif Düşünce ve Merak Peşinde Koşma Arasındaki İlişki

Eski çağlardan beri bilinmeyen ve merak edilen şeylerin peşine düşme isteği, insanları sürekli olarak sorgulama eylemine yönlendirir. Refleksif düşünce, kişinin kendini gözlem ve analiz konusu olarak ele alarak düşünme sürecini derinleştirmesidir.

Gündelik Düşünme ve Refleksif Düşünme Arasındaki Farklar

Düşünmenin iki türü bulunmaktadır: gündelik düşünme ve refleksif düşünme. Gündelik düşünme, hayatımızı etkileyen pratik düşünceler ve kararlarla ilgilidir. Refleksif düşünme ise, düşüncelerin kendini konu ederek daha derin düşüncelere ulaşmasını sağlar.

Refleksif Düşünce ve Felsefenin Evrenselliği

İnsan düşünen bir varlıktır ve meraklı olması onu düşünmeye sevk etmiştir. Refleksif düşünce, düşüncenin kendine yönelmesi ve kendini konu ederek başka bir düşünceyi ortaya çıkarmasını ifade eder. Felsefe, varlığı, kaynağı, varlığın anlamı ve nedeni üzerine evrensel ve ön yargısız düşünmeyi sağlayan düşünsel bir etkinliktir. Bu bağlamda, refleksif düşünce felsefenin evrenselliği ve ön yargısız yaklaşımı ile nasıl ilişkilendirilebilir?

Refleksif Düşünce ve Felsefi Düşünce

Felsefi düşünce, insanların soru sorması sonucu problemlerine karşı sorgulayıcı ve eleştirel bir gözle bakmalarını sağlar. Refleksif düşünce ise zihnin, düşünme eylemi ile elde ettiği bilgiler üzerine tekrar düşünmesi ve bu düşünceler sonucu oluşan bilgiyi eleştirmesi ve değerlendirmesidir. Felsefi düşünce ve refleksif düşünce arasında yakın bir ilişki bulunmaktadır. Her ikisi de düşüncenin içeriğini ve süreçlerini değerlendiren eleştirel bir süreçtir.

Evrensellik ve Ön Yargısız Yaklaşım

Felsefe, insanlık ile ilgili evrensel sorunları ele alarak, ön yargısız ve geniş bir perspektiften bakar. Walter Lippman'ın söylediği gibi, 'Herkesin aynı şeyi düşündüğü yerde, hiç kimse bir şey düşünmüyor demektir.' Felsefe, düşüncelerin sorgulanmasını ve farklı perspektifler kazandırarak insanların düşüncelerini geliştirmesini sağlar.

Felsefi düşünce, bilim, sanat, teknik gibi çeşitli bilgi alanlarının sağladığı bilgiler üzerine düşünmek ve onların temelini soruşturmak faaliyetidir. Bu faaliyet, refleksif düşünce ile aynı süreçlerin kullanılmasını gerektirir. Refleksif düşünce, tek taraflı düşünmeyi önler ve sorgulayıcı bir tutumla çift yönlü düşünmeyi teşvik eder.

Sonuç

Refleksif düşünce, düşüncenin iç süreçlerini değerlendiren eleştirel bir süreçtir. Felsefi düşüncenin evrenselliği ve ön yargısız yaklaşımı ile olan ilişkisi, refleksif düşüncenin sorgulama ve eleştirel değerlendirmeyi desteklemesi açısından önemlidir. Refleksif düşünce, felsefi düşüncenin temel özelliklerinden biri olarak görülebilir ve felsefe ile uğraşan insanlar, düşünce süreçlerini sürekli olarak değerlendirerek daha geniş ve ön yargısız perspektiflere ulaşabilirler.

Refleksif düşünme, bilimsel düşünme ve gündelik düşünme arasındaki temel farklar ve ilişkiler

Refleksif düşünme, bilimsel düşünme ve gündelik düşünme, insan düşüncesinin farklı alanlarını temsil eden düşünme türleridir. Bu düşünme türleri arasında temel farklar ve ilişkiler bulunmaktadır.

Refleksif düşünmenin özellikleri

Refleksif düşünme, zihnin düşünme eylemi ile elde ettiği bilgiler üzerine tekrar düşünmesi ve bu düşünceler sonucu oluşan bilgiyi eleştirmesi ve değerlendirmesi şeklinde gerçekleşir. Bu tür düşünme, sürekli bir sorgulama hali yaratır ve kişinin kendi düşüncesini ve amaçlarını eleştirel bir şekilde incelemesine olanak tanır. Refleksif düşünme, çift yönlü düşünme gerektirir ve sorgulamanın kendisini de sorgulayarak daha geniş bir perspektif sağlar.

Bilimsel düşünmenin temel nitelikleri

Bilimsel düşünme, belirli bir nesnel gerçekliği araştırmak ve açıklamak amacıyla yapılan düşünme türüdür. Bu bağlamda, bilimsel düşünme, kesin ve tutarlı sonuçlara ulaşmayı amaçlar ve veriler, deneyler ve gözlemlerle desteklenen bilgi üreten sistemli bir süreçtir. Bilimsel düşünme, analitik ve deneysel yaklaşımları öncelikli olarak benimser ve bu sayede belirli bir problemin çözümüne odaklanır.

Gündelik düşünme ve diğer düşünme türleriyle ilişkisi

Gündelik düşünme ise, insanların yaşamın pratik ve rutin yönleriyle ilgili düşündükleri düşünme türüdür. Bu tür düşünme, daha çok olaylar ve deneyimler üzerine kuruludur ve sıklıkla kıyaslama, tahmin etme ve değerlendirme gibi eylemleri içerir. Gündelik düşünme, insanın yaşamındaki kararları ve çözümleri belirlemeye yardımcı olur.

Refleksif, bilimsel ve gündelik düşünme türleri arasındaki ilişkiler, bu türlerin birbirlerini tamamlayıcı ve etkileyici bir doğaya sahip olması sebebiyle ortaya çıkar. Örneğin, refleksif düşünme sayesinde, bilimsel düşünme yöntemine sorgulama ve eleştirel gözle bakarak daha verimli ve objektif sonuçlar elde edilebilir. Aynı şekilde, gündelik düşünme süreçlerinde refleksif düşünmenin kullanılması, bireylerin yaşamlarındaki olayları daha derinlemesine anlamlandırmalarına ve daha tutarlı kararlar almalarına yol açar.

Sonuç olarak, refleksif düşünme, bilimsel düşünme ve gündelik düşünme arasındaki temel farklar ve ilişkiler, insan düşüncesinin zengin ve sorgulanabilir bir yapıya sahip olduğunu gösterir. Bu düşünme türlerinin farkındalığı ve uygun şekilde kullanılması, bireylerin yaşamında ve toplumsal düzeyde daha bilinçli ve anlamlı sonuçlar elde etmelerine yardımcı olacaktır.

Refleksif Düşüncenin Felsefi Düşünme Sürecindeki Rolü

İnsan, düşünen bir varlıktır ve merakı onu düşünmeye yönlendirmiştir. Felsefe, bu düşünme eyleminin zaman içinde ortaya çıkan bir sonucudur. Felsefi düşünme ise, varlığın anlamı ve nedeni üzerine düşünme sürecidir. Bu süreçte elde edilen bilgiler, refleksif düşünce adı verilen bir yönteme tabi tutularak değerlendirilir ve daha fazla verim elde edilir.

Refleksif Düşüncenin Özellikleri ve Etkileri

Refleksif düşünce, düşüncenin kendine yönelerek başka bir düşünceyi ortaya çıkarmasıdır. Bu durum, zihnin elde ettiği bilgiler üzerine tekrar düşünmesi, eleştirmesi ve değerlendirmesine dayanır. Böylece felsefi düşünme süreci, bilgilerin analiz edildiği ve üzerinde düşünüldüğü refleksif düşünce sayesinde daha iyi anlaşılır ve değerlendirilir hale gelir.

Refleksif düşünce, sorgulayıcı ve eleştirel bir düşünme biçimi olarak önemli bir rol oynar. Felsefi düşünce sürecinde, bilim ve sanat gibi çeşitli alanlardan elde edinen bilgiler üzerinde düşünülür ve temelinde bulunan sorunlar araştırılır. Refleksif düşünce sayesinde bu süreçte kişi, sadece tek yönlü düşünme yerine, sorgulama sonucunda elde ettiği bilgileri de sorgulayarak çift yönlü bir düşünme düzeni oluşturur.

Felsefi Düşünme ve Gündelik Düşünme Arasındaki Fark

Refleksif düşünce, felsefe alanında büyük bir öneme sahiptir çünkü düşüncelerin sürekli olarak sorgulanması ve geliştirilmesi gerekmektedir. Bu yönden bakıldığında, felsefi düşünme ve gündelik düşünme arasında önemli bir fark bulunmaktadır. Gündelik düşünme, pratik ve basit problemlerle ilgilenirken, felsefi düşünme refleksif düşünce uygulamalarıyla değerlendirilir ve daha derin soru ve problemlerle uğraşır.

Refleksif düşünce tekniklerinin felsefi düşünme sürecindeki etkileri göz önünde bulundurulduğunda, felsefenin evrenselliğinin ve insanlar arasındaki bağların önemi daha iyi anlaşılır. Walter Lippman'ın söylediği gibi, 'Herkesin aynı şeyi düşündüğü yerde, hiç kimse bir şey düşünmüyor demektir.' Bu nedenle, refleksif düşünce felsefi düşünme sürecinin vazgeçilmez bir parçasıdır ve bu sürece önemli katkılar sağlar.

Felsefi Düşünme ve Refleksif Düşüncenin İşleyişi

İnsan, düşünen bir varlık olup, meraklı olması düşünmeye sevk etmiştir. Bu düşünme eylemi zamanla felsefeyi ortaya çıkarmıştır, varlığı, kaynağı, varlığın anlamı ve nedeni üzerine düşünmeyi içerir. Felsefi düşünce, insanların soru sorması sonucu doğmuştur ve evrensel niteliğe sahiptir. Bu bağlamda, refleksif düşünce sürecinde sorgulama ve eleştiri çift yönlü bir işlem olarak değerlendirilir.

Refleksif Düşüncenin Özellikleri

Refleksif düşünce, zihnin düşünme eylemi ile elde ettiği bilgiler üzerine tekrar düşünmesi ve bu düşünceler sonucu oluşan bilgiyi eleştirmesi ve değerlendirmesidir. Felsefi düşünce, kişisel hayatlarımızın bize sağladığı bilgiler üzerine düşünmek, bunların temelini soruşturmak faaliyeti olarak görülür. Refleksif düşünmede, sorgulamanın kendisini ve sorgulama sonucu kazandığınız sonucu da sorgulayarak çift yönlü bir düşünme süreci oluşturursunuz.

Felsefi Düşünme ve Refleksif Düşüncenin İlişkisi

Felsefi düşünce, refleksif düşüncenin sorgulama ve eleştiri yönleri ile bağlantılıdır. Felsefe, düşünce üzerine düşünce üretme sürecinde, düşüncelerin kendi içerisine yönelmesi gerekliliğini vurgular. Bu nedenle, felsefi düşünce refleksif bir düşünce örneği olarak kabul edilir.

Düşünmenin İki Türü: Gündelik ve Refleksif

Düşünmenin iki türü olduğunu belirtmek mümkündür. Birincisi, gündelik olarak hayatımızı etkileyen pratik düşünme; ikincisi ise refleksif düşünmedir. Gündelik düşünme, kararlar verme ve problemleri çözme gibi süreçleri içerirken, refleksif düşünme, daha derinlemesine ve eleştirel bir süreçtir. Bu bağlamda, felsefi düşünme sürecinde refleksif düşüncenin sorgulama ve eleştiri mekanizmasının çift yönlü işletilmesi esastır.

Sonuç

Felsefi düşünme, insanların evrensel sorunlar ve problemlere karşı sorgulayıcı ve eleştirel bir yaklaşım sergileme eğilimi ile ortaya çıkar. Refleksif düşünce ise, düşünce üzerine düşünce üretme ve eleştirel değerlendirme süreçlerini kapsar. Felsefi düşünme sürecinde refleksif düşüncenin sorgulama ve eleştiri boyutları, bu sürecin çift yönlü ve eleştirel bir yapıya sahip olmasını sağlar.

Refleksif Düşünme ve Felsefenin Temel Öğeleri Arasındaki İlişki

İnsan düşünen bir varlık olarak felsefeye yönlendirilmiştir. Felsefe ise varlığı, kaynağı, varlığın anlamı ve nedeni üzerine düşünmeden doğar. Felsefi düşünce ve refleksif düşünme etkileşimi, insanın sorgulayıcı ve eleştirel bakış açısına dayalıdır. Bu bağlamda, felsefenin temel öğeleri ve refleksif düşünme arasındaki ilişki hakkında detaylı bilgi verelim.

Felsefi Düşünce ve Refleksif Düşünme Kavramları

Felsefi düşünce, insanların sorunlarına ve problemlerine karşı sistemli ve eleştirel bir düşünme sürecidir. Refleksif düşünme ise, düşüncenin kendisini konu ederek başka bir düşünceyi ortaya çıkarma sürecidir. İkisi de insanın düşünme kapasitesini ve becerisini geliştiren yöntemlerdir.

Refleksif Düşünmenin Felsefe İçindeki Yeri

Felsefi düşünce, bilim, sanat, teknik gibi çeşitli bilgi alanlarının sağladığı bilgiler üzerine düşünme ve onların temelini soruşturma faaliyetini içerir. Refleksif düşünmenin felsefe içinde önemli bir yeri vardır; çünkü felsefe, düşüncenin kendi içerisine yönelmesi ve düşünce üzerine düşünce üretmeyi gerektirir.

Çift Yönlü Düşünme Süreçleri

Refleksif düşünmenin temel özelliği, çift yönlü düşünme sürecidir. Yani, sorgulamanın kendisini ve sorgulama sonucu kazandığınız sonucu da sorgulayarak daha derin ve kapsamlı bir düşünme ortamı oluşturulur. Bu da, daha doğru ve tutarlı sonuçlara ulaşmayı sağlar.

Felsefi ve Refleksif Düşünmenin İki Türü

Düşünmenin iki türü vardır: pratik düşünme ve refleksif düşünme. Pratik düşünme, hayatımızı etkileyen gündelik olaylar ve durumlarla ilgilidir. Refleksif düşünme ise, düşüncelerimizi, inançlarımızı ve değerlerimizi sorgulamaya ve eleştirmeye dayanır.

Refleksif Düşünce ve Kişinin Tutumu

Refleksif düşünce, kişinin kendi düşüncelerini gözlem ve analiz konusu olarak alan bir tutumdur. Kişi kendi kendini ele alarak, düşünme sürecini yansıtıcı ve eleştirel bir şekilde değerlendirir. Bu sayede, düşünme becerileri gelişir ve kişi daha bilinçli ve doğru kararlar alabilir.

Sonuç olarak, refleksif düşünme ve felsefenin temel öğeleri arasında sıkı bir bağlantı bulunmaktadır. İkisi de düşünmenin derinleştirilmesi, eleştirel ve yansıtıcı olma, sorgulama ve değerlendirme süreçleri üzerine kuruludur. Bu ilişki, insanın düşünme kapasitesinin geliştirilmesine ve daha bilinçli ve doğru kararlar alınmasına katkıda bulunur.

Refleksif Düşünce ve Felsefede Kendini Gözlem ve Analiz İlişkisi

İnsan düşünen bir varlıktır ve meraklı olması onu düşünmeye sevk etmiştir. Düşünme eylemi zamanla felsefeyi ortaya çıkarmıştır. Felsefe, varlığı, kaynağı, varlığın anlamı ve nedeni üzerine düşünmedir. Felsefi düşünce, insanların sorulara cevap araması ve kendini eleştirel ve sorgulayıcı bir tavırla değerlendirmesidir. Bu bağlamda, refleksif düşünce ve felsefede kendini gözlem ve analizi arasındaki ilişkiye örnekler verilebilir.

Refleksif Düşünme Nedir?

Refleksif düşünme, düşüncenin kendine yönelmesi ve kendi düşüncelerini ele alarak başka bir düşünceyi ortaya çıkarmasıdır. Zihin, düşünme eylemi ile elde ettiği bilgiler üzerine tekrar düşünür ve bu düşüncelerin sonucunda ortaya çıkan bilgi eleştirilir ve değerlendirilir. Refleksif düşüncede, sorgulamanın kendisini ve sorgulama sonucu kazandığınız sonucu da sorgulayarak çift yönlü bir düşünme oluşturursunuz.

Felsefede Refleksif Düşüncenin Önemi

Felsefi düşünce, hem kişisel hayatlarımızın bize sağladığı hem de bilim, sanat, teknik gibi çeşitli bilgi alanlarının sağladığı bilgiler üzerine düşünmek ve onların temelini sorgulamaktır. Bu faaliyet, felsefi düşüncenin refleksif bir düşünce olduğunu gösterir, zira düşünce üzerine düşünme söz konusudur. İnsan düşünmeden duramaz ve felsefe de bir düşünme eylemidir. Ancak, felsefi düşünceye dönüşebilmek için belirli özellikler taşıması gereklidir.

Örnek Olay: Sokrates ve Kendi Bilgisini Sorgulama

Sokrates, felsefe tarihinde kendini gözlem ve analizi ile ünlü olan bir düşünürdür. Sokrates'in 'Bildiğim tek şey hiçbir şey bilmediğimdir' sözü, kendini sorgulama ve asla kesin bilgilere ulaşmaktan kaçınma düşüncesini ifade eder. Sokrates, sürekli olarak kendi düşüncelerini ve bilgisini sorgulayarak, refleksif düşünceyi felsefede önemli bir unsurları olarak göstermiştir.

Sonuç olarak, refleksif düşünce ve felsefede kendini gözlem ve analizi ilişkisi, düşüncenin kendi içerisine yönelmesi ve bu şekilde yeni düşünceler üretmesi ile ortaya çıkmaktadır. Felsefi düşünce, refleksif düşünceye dayanarak insanların düşüncelerini ve bilgilerini sorgulamasını ve gözden geçirmesini sağlar. Bu bağlamda, Sokrates'in düşünceleri ve yaşamı, felsefede refleksif düşünceye iyi bir örnek teşkil etmektedir.

Refleksif düşünme ve düşünme biçimleri

Refleksif düşünme, insanın düşünme eylemi esnasında elde ettiği bilgi üzerine tekrar düşünerek, mevcut bilgiyi eleştiren, değerlendiren ve yeni düşünceler ortaya çıkaran bir süreçtir. Bu tür düşünme, zihinsel gelişim ve felsefi düşüncenin temelini oluşturur.

Zihinsel gelişime katkı sağlayan faktörler

İnsanlar, meraklı varlıklardır ve düşünme eylemi, felsefenin doğuşuna neden olmuştur. Felsefe, doğru ve tutarlı akıl yürütmeyi esas alırken; bilime göre kesin sonuçlara ulaşmak istemez. Felsefi düşüncelin temelinde, insanın yaşamı ve varoluşu hakkında evrensel soruların sorgulanması ve bu sorunlarla ilgili çözüm yolları önerilmesi bulunur.

Refleksif düşünme, zihinsel gelişime katkı sağlamada önemli bir faktördür. Bu düşünme tarzı, insanların bilgi ve düşüncelerini değerlendirmelerine, eleştirmelerine ve farklı bakış açılarından perspektif sağlamalarına yardımcı olur. Böylece, insanlar olaylara önyargısız ve geniş bir perspektiften bakarak, daha sağlıklı ve doğru sonuçlara ulaşabilirler.

Düşünmenin iki türü ve etkileri

İnsanlar, düşünme eylemini sıklıkla gerçekleştirir ve bu süreç, düşünmenin iki türü ile şekillenir; gündelik düşünme ve refleksif düşünme. Gündelik düşünme, insanların hayatlarını etkileyen pratik sorunlara yönelik kıyaslamalar yapma ve çözüm önerme becerilerini kullanmaktadır.

Diğer yandan, refleksif düşünme, insanların kendi düşünceleri üzerine düşündükleri ve daha derin soruşturmalara dayanan bir düşünme biçimidir. Refleksif düşünme sürecinde, insanlar sadece bilgi ve düşüncelerini değil, aynı zamanda sorgulama ve değerlendirme süreçlerini de sorgularlar. Bu çift yönlü düşünme, insanın zihinsel gelişimine ve kişisel gelişimine büyük katkı sağlar.

Sonuç olarak, refleksif düşünme insanın düşünme biçimleriyle şekillenir ve zihinsel gelişime önemli katkılar sağlar. Bu süreç, insanların bilgi ve düşüncelerini eleştirmelerine, değerlendirmelerine ve farklı bakış açılarından bakmalarına yardımcı olur. Böylece, refleksif düşünme, insanların doğru ve sağlıklı sonuçlara ulaşmalarında önemli bir rol oynamaktadır.

Refleksif Düşünce ve Bağlantıları

İnsan düşünen bir varlıktır ve meraklı olması onu düşünmeye sevk etmiştir. Düşünme eylemi zamanla felsefeyi ortaya çıkarmıştır. Felsefi düşünce, insanların soru sorması sonucu, problemlerine karşı sorgulayıcı ve eleştirel bir gözle bakmalarının sonucunda doğmuştur. İki tür düşünme tarzından söz etmek mümkündür; gündelik düşünme ve refleksif düşünme. Peki, refleksif düşünce ile gündelik düşünme ve bilimsel düşünme arasında nasıl bir bağlantı kurabiliriz ve bu bağlantı felsefe disiplini açısından nasıl değerlendirilebilir?

Refleksif Düşünce ve Gündelik Düşünme

Gündelik düşünme, insanların günlük yaşamlarında karşılaştıkları sorunları çözmeye yönelik veya ihtiyaçlarını karşılamaya yönelik düşünme aktiviteleridir. Gündelik düşüncenin amacı, pratik çözümler üretmektir. Öte yandan, refleksif düşünce, düşüncenin kendine yönelmesi ile ortaya çıkan ve düşünsel etkinliklerin, uslamlama, doğru ve tutarlı akıl yürütmeye yönelik olduğu bir düşünme biçimidir. Refleksif düşünmede, zihin düşünme eylemi ile elde ettiği bilgiler üzerine tekrar düşünir, eleştirir ve değerlendirir. Bu bağlamda, refleksif düşünce ve gündelik düşünme arasında bir bağlantı kurmak mümkündür, ancak her iki düşünme tarzı temel olarak farklı hedeflere yöneliktir.

Refleksif Düşünce ve Bilimsel Düşünme

Bilimsel düşünme, bilgi edinme ve problemlere çözüm bulma sürecine sistemli, mantıklı ve eleştirel bir yaklaşımla yaklaşan bir düşünme biçimidir. Bilimsel düşüncenin temel amacı, kesin ve doğrulanabilir sonuçlara ulaşmak için deney ve gözlem yöntemlerini kullanarak gerçeği ortaya çıkarmaktır. Refleksif düşünce ise, düşünsel etkinlikleri üzerine düşünme ve bu düşünceler sonucu oluşan bilgiyi eleştirmek ve değerlendirmek üzerine kuruludur. Her ne kadar her iki düşünme tarzı da çeşitli bilgi alanlarını sorgular ve eleştirir bir yapıya sahip olsa da, temel hedefler ve yöntemler açısından farklıdırlar.

Refleksif Düşünce ve Felsefe Disiplini

Felsefe disiplini açısından, refleksif düşünce önemli bir araç olarak görülür. Zira felsefi düşünce, bireyin kişisel yaşantılarının ve bilim, sanat, teknik gibi çeşitli bilgi alanlarının sağladığı bilgiler üzerine düşünme ve onların temelini soruşturma faaliyetidir. Bu nedenle, felsefe ile uğraşan insanlar, refleksif düşünce sayesinde olaylara karşı önyargılı yaklaşmadan, geniş bir perspektiften ve çift yönlü düşünerek inceleme ve değerlendirme yapabilirler.

Sonuç olarak, refleksif düşünce ile gündelik düşünme ve bilimsel düşünme arasında hem benzerlikler hem de farklılıklar bulunmaktadır. Felsefe disiplini açısından refleksif düşünce, düşüncelerin doğru ve tutarlı bir şekilde incelenmesi ve eleştirilmesinde kritik bir rol oyanmaktadır.

felsefe refleksif refleksif düşünme filozof felsefi düşünce düşünme biçimleri

Tuba Kamaşoğlu Çağlar

Tuba Kamaşoğlu Çağlar

Blog Yazarı

İnsan kaynakları, mülakat tavsiyeleri ve cv hazırlama konularında içerik üretiyor.

Kümülatif olan bilim midir felsefe midir?

Sorulara Dön
Kümülatif yığılarak ilerlemek anlamına geliyor ve internette bilim ve felsefenin özelliklerine baktığımda kümülatif olma konusunda karışıklık var herkes birbirinin tersini söylüyor anladığım şey ise bilimin kümülatif olduğu felsefenin kümülatif olması ise zorunluluk değil.

7, görüntülenme

Cevap Ver

  • Soruyu Takip Et
  • Raporla
  • Mantık Hatası Bildir

Merhabalar,

"Batı felsefesi, Platon'a düşülmüş notlardan ibarettir." der Alfred North Whitehead. Evet Platon'un, felsefe tarihindeki yeri oldukça büyüktür. Hem ilk sistematik felsefenin kurucusudur hem Batı felsefesi ile Doğu felsefesini etkilemiştir. Bu durumda kümülatif kelimesinin anlamından da yola çıkarak diyebiliriz ki felsefe birbirine eklenerek ilerler. Bilimde olduğu gibi net bir şekilde bunu söylemek oldukça güç gözüküyor. Çünkü filozofların etkilenmeleri bazen kendini çok belli etmez. Ama yine de en basitinden biz felsefi sorgulama içinde bulunurken Thales'ten izler taşırız. Thales'in ilk madde olarak sunduğu "su" tezini hiçbirimiz savunmayız artık ama onun felsefi düşünüş biçimini ve cesaretini içimizde hissederiz. Bu yüzden kesin bir şekilde felsefe kümülatif değildir demek mümkün gözükmüyor.

3, görüntülenme

  • Raporla
  • Mantık Hatası Bildir

Daha Fazla Cevap Göster

Cevap Ver

Evrim Ağacı Soru & Cevap Platformu, Türkiye'deki bilimseverler tarafından kolektif ve öz denetime dayalı bir şekilde sürdürülen, özgür bir ortamdır. Evrim Ağacı tarafından yayınlanan makalelerin aksine, bu platforma girilen soru ve cevapların içeriği veya gerçek/doğru olup olmadıkları Evrim Ağacı yönetimi tarafından denetlenmemektedir. Evrim Ağacı, bu platformda yayınlanan cevapları herhangi bir şekilde desteklememekte veya doğruluğunu garanti etmemektedir. Doğru olmadığını düşündüğünüz cevapları, size sunulan denetim araçlarıyla işaretleyebilir, daha doğru olan cevapları kaynaklarıyla girebilir ve oylama araçlarıyla platformun daha güvenilir bir ortama evrimleşmesine katkı sağlayabilirsiniz.

Sorulara Dön

Evrim Ağacı'na Destek Ol

Evrim Ağacı'nın % okur destekli bir bilim platformu olduğunu biliyor muydunuz? Evrim Ağacı'nın maddi destekçileri arasına katılarak Türkiye'de bilimin yayılmasına güç katmak için hemen buraya tıklayın.

Popüler Yazılar

EA Akademi

Evrim Ağacı Akademi (ya da kısaca EA Akademi), yılından beri ürettiğimiz makalelerden oluşan ve kendi kendinizi bilimin çeşitli dallarında eğitebileceğiniz bir çevirim içi eğitim girişimi! Evrim Ağacı Akademi'yi buraya tıklayarak görebilirsiniz. Daha fazla bilgi için buraya tıklayın.

Etkinlik & İlan

Bilim ile ilgili bir etkinlik mi düzenliyorsunuz? Yoksa bilim insanlarını veya bilimseverleri ilgilendiren bir iş, staj, çalıştay, makale çağrısı vb. bir duyurunuz mu var? Etkinlik & İlan Platformumuzda paylaşın, milyonlarca bilimsevere ulaşsın.

Podcast

Evrim Ağacı'nın birçok içeriğinin profesyonel ses sanatçıları tarafından seslendirildiğini biliyor muydunuz? Bunların hepsini Podcast Platformumuzda dinleyebilirsiniz. Ayrıca Spotify, iTunes, Google Podcast ve YouTube bağlantılarını da bir arada bulabilirsiniz.

Aklımdan Geçen

Komünite Seç

Aklımdan Geçen

Fark Ettim ki

Bugün Öğrendim ki

İşe Yarar İpucu

Bilim Haberleri

Hikaye Fikri

Video Konu Önerisi

Kafana takılan neler var?

yılında da Evrim Ağacı'nın yanında olacak mısınız?

Bu yıl sayfamızda gezdiniz.

Yeni yıl, yeni fırsatlar demek ve 'ten beklentimiz, bilimin Türkiye'nin her köşesine yayılması ve daha erişilebilir olması. Evrim Ağacı olarak, bu görevi yerine getirmek için gece gündüz demeden çalışıyoruz ve çalışmaya devam edeceğiz. Bizim milyarder sahiplerimiz yok, koca koca şirketler arkamızda durmuyor, herhangi bir elçilikten fon almıyoruz. Bizim sorumlu olduğumuz tek kişi var: Sizsiniz! Ve tabii ki sizin gibi yüz binlerce bilimsever. Biz, siz gibi bilimseverlerin maddi destekleri sayesinde Türkiye'nin en büyük popüler bilim platformu olduk ve aynen bu çizgide devam etmek istiyoruz. Eğer bize destek olursanız, bu yıl da bilimin Türkiye geneline yayılmasına katkı sağlamış olacaksınız. Tek seferlik destek olun veya daha iyisi, aylık destekçilerimiz arasına şimdi katılın.

Evrim Ağacı Logo

Kreosus (₺)YoutubePatreonDiğer Yöntemler

Geri Bildirim Gönder
Evrim Ağacı

Evrim Ağacı

Türkiye'deki bilimseverlerin buluşma noktasına hoşgeldiniz!

Şifrenizi mi unuttunuz? Lütfen e-posta adresinizi giriniz. E-posta adresinize şifrenizi sıfırlamak için bir bağlantı gönderilecektir.

Geri dön

Eğer aktivasyon kodunu almadıysanız lütfen e-posta adresinizi giriniz. Üyeliğinizi aktive etmek için e-posta adresinize bir bağlantı gönderilecektir.

Geri dön

Close

“ Biyoloji, Dünya'nın ve üzerindeki tüm yaşamın tarihidir. Geçmişi, bugünü, geleceğidir.”
Rachel Carson

Bilim İçin 30 Saniyeniz Var mı?

Evrim Ağacı, tamamen okur ve izleyen desteğiyle sürdürülen, bağımsız bir bilim oluşumu. Ücretsiz bir Evrim Ağacı üyeliği oluşturmanın çok sayıda avantajından biri, sitedeki reklamları %50 oranında azaltmak (destekçilerimiz arasına katılarak reklamların %'ünü kapatabilirsiniz). Evrim Ağacı'nda geçirdiğiniz zamanı zenginleştirmek için, sadece 30 saniyenizi ayırarak üye olun (üyeyseniz, giriş yapmanızı tavsiye ederiz).

Üye Ol

Giriş Yap

Üyeliğin Avantajları

nest...

batman iftar saati 2021 viranşehir kaç kilometre seferberlik ne demek namaz nasıl kılınır ve hangi dualar okunur özel jimer anlamlı bayram mesajı maxoak 50.000 mah powerbank cin tırnağı nedir