erkeklerin sevdiği cinsellik / Erkekler Yatakta Nelerden Zevk Alır? – Durex Türkiye

Erkeklerin Sevdiği Cinsellik

erkeklerin sevdiği cinsellik

"Kendimi seks yapmaktan alamıyorum. Günün her saati aklımda cinsel fantezilerle bir kadını düşlüyorum. Büyük bir sıkıntı içindeyim. Cinsellikten başka bir şey düşünemiyorum. Artık işlerimi de aksatmaya başladım, arkadaşlık ilişkilerim zarar gördü ve yaptığından suçluluk duymaya başladım. Sabah başka, öğlen başka bir kadınla beraber oluyorum, sonra da akşam evime gidip eşimle birlikte oluyorum. Toplumda çok zor durumlarda kalıyorum, insanların içimdeki bu arzuları fark ettiğini düşünüp kimsenin yüzüne bakamıyorum, bunu saklayamıyorum. Ailemle veya dostlarımla vakit geçirmek yerine hangi kadınla birlikte olsam düşüncesinden kendimi kurtaramıyorum."

Satiriasis - Erkekde Cinsel Doyumsuzluk - Hiperseksüalite

Cinsel davranışın ifade edilmesi, biyolojik, psikolojik ve sosyal etkilerin karşılıklı etkileşimlerinin karmaşık bir sonucudur ve dinsel, tıbbi, kanuni ve sosyal açılardan daima değerlendirilmeye tabi tutulmalıdır. Fakat cinsel davranış ile ilgili kavramların kullanımındaki bilgisizlik, özensizlik ve bu konuda sorunu olan kişiler hakkında sistematik araştırmaların olmaması bu değerlendirmeyi zorlaştırmıştır. İnsan doğasının bir parçası cinsel arzuların baskılamaması gerekir fakat tüm zamanını ve enerjisini cinsellik için tüketen kişiye; kanunlar karşısında sorun yaratan, fiziksel, ruhsal, zihinsel sağlığı tehdit eden aşırı cinsel arzuları kontrol ve zararsız bir şekilde ifade edebilmesi öğretilmelidir.

Kadından kadına koşan, sürekli sevgili değiştiren erkeklerin yani moda deyimle playboyların, gerçekte, kökleri çocukluğa kadar inen büyük sorunları olduğunu düşünürüm. Bu tür erkekler çok sayıda kadınla cinsel ilişki kurarak cinsel güçlerinin çok fazla olduğunu kanıtlamaya çalışırlar. Böylece zafer kazanmış gibi görünürler ve bu yolla altta yatan aşağılık duygularını saklamaya çalışırlar. Yalnızlık, öfke, kendine karşı duyulan nefret gibi duygularla yüzleşmek yerine bunlardan kaçan playboylar seks ve aşkı aradıklarını söyleseler de aslında seksi ve aşkı zamanlarını öldürecek birer nesne haline getirerek kendi yaşamlarını ihmal etmektedirler. Ne gariptir ki psikiyatristler de playboyların içinde, bilinçdışı homoseksüel eğilimlere karşı savunma olarak gelişen bir kompulsiyon yani zorlantı olduğu kabul ederler. Bir başka çelişki de cinsel yönden doyumsuz erkeklere gelişmekte olan ülkelerde ve daha çok alt kültürde rastlanıyor olmasıdır. Çünkü gelişmekte olan ülkelerde ve alt kültürlerde iş dışında kişinin zevk alınacağı imkanlar yoktur ve bu yüzünden cinsellik çok abartılı algılanır. Hiperseksüalite, her sosyo ekonomik düzeyde, her gelir grubundaki insanlarda görülebiliyor olsa da, seafoodplus.info Edbing cinsel duyguları fazla olan kadınlara sosyoekonomik yönden iyi olanlar arasında rastladığını, cinsel duyguları fazla olan erkeklerde ise sosyoekonomik yönden kötü olanlar arasında rastlandığını söyler. Yani bu durumda ülkemizdeki playboyların samimi olmadıkları da ortadadır.

Hiperseksüalite terimi ilk olarak John seafoodplus.infoy'nin "dört saat seks yapmadan duramam" sözüyle gündeme geldi. O dönemde böyle bir hastalık bilinmediği için ancak yıllar sonra tanısı konabildi. Kennedy hiperseksüel bir erkekti. Kardeşi Edward Kennedy'nin seks bağımlılığı ise sevgilisiyle kaza yapınca ortaya çıkmış ve siyasi hayatı sona ermişti.

Dünyada birçok erkek için hiperseksüellik övünç duyulacak bir durumdur. Bu sayede bir çok kadın ile birlikte olurlar ve iktidarın kendilerinde olduğunu düşünerek tatmin olurlar. Fakat günümüzde normalin dışı bir durum olarak kabul edilen hiperseksüalite psikolojik bir hastalık olarak tanımlanmaktadır. Peki nereye kadar çapkınlık, nereden sonrası hastalık olarak kabul edilmelidir. Uzmanlara göre bu sınır, yani hiperseksüalite sınırı, altı aydan uzun bir süre tek eşli ilişkiye dayanamamadır. Erkeklerde görülürse adına &#;satiriasis&#;, kadınlarda görülürse adına &#;nemfomani&#; denmektedir. Konumuz satiriasisi biraz daha açarsak, doyumsuzluğa varan aşırı seks düşkünlüğüdür. Cinsel duygu ve isteklerin kişiyi köleleştirmesidir. Argoda ise &#;azgınlık&#; olarak tanımlanır. Tek bir eşle yetinemeyen, normalin üzerinde cinsel ilişki kuran ve seçici olamayan bu erkekler genellikle sürekli bir ilişkiye sahip değildir. Farklı eşlerle yineleyici cinsel etkinliklere girme dürtüsünü yenemedikleri için bu hastalık bir çeşit bağımlılıktır. Erkeğin cinsellikle ilgili düşünceleri sürekli beyinde bulundurduğu ve cinsellikten başka hiçbir şeyle ödüllendirilmeyeceği mesajlarının verildiği bir hastalıktır.

Hiperseksüel erkek kendi sosyal konumuna, saygınlığına, bulunduğu ortama uygun olmayan cinsel ilişkilere sık girer ve hayatı boyunca beraber olmayacağı insanlarla birtakım cinsel ilişkiler yaşar ve zamanla bundan suçluluk duymaya başlar. Ve seks bağımlılığı kişiyi intihar düşüncelerine kadar götürünce bir hekime başvurur. Kişi seks bağımlılığını genellikle aradan geçen yıl sonra anlıyor ve hayatını kötü etkilemeye başladığı için tedavi olmaya razı oluyor. Seks bağımlılığı alkol ve uyuşturucu bağımlılığı gibi kişinin itibarını, prestijini yok eder. Uzmanlarca ülkemizde hekime başvuran her yüz erkek hastadan en az üçünde görüldüğü ifade edilmektedir. Kadınlarda ise bu oran yüzde bir gibi daha azdır. Hiperseksüalite yaş grubu arasında görülür.

"Jupiterisme" yani Yunan mitolojisinde devamlı her çeşit kadınla seksüel temasta bulunan Olimpos baş tanrısı, "Don Juanism" ve "Kazanova" satiriasisin bir dereceye kadar hafif şekilleridir. Hepsinde oedipus kompleksine karşı bir saplantı vardır ve adeta bir zamanlar sevmiş olduğu ana hayalini aramaktadırlar.

Hiperseksüel erkeklerin kişilik yapıları incelendiğinde, narsistik yapı, kendine hayran olma, kendini büyük görme ve bağımlı bir kişilik yapısı görürüz. Çabuk demoralize olan, sıkıntıya gelemeyen ve sıkıntısını giderme adına sürekli arayışlar içinde olan insanlardır. Karşısındaki insanı 15 dakikada göklere yükseltip ardından on gün sonra da yerin dibine geçirebilirler. Hayata bakış açıları genellikle karamsardır ve kendini acındırma gibi bir ruh hali içindedirler. Hemcinsleriyle araları çok kötüdür. İlgilendikleri tek konu pornografidir. Seksüel eylem ön plandadır. Erkek için o kadının güzelliği, çekiciliği önemli değildir. Mühim olan eylemdir.

Erkek cinselliği bilinmeyenlerle doludur. Sevişmeden büyük zevk alan her erkek, "tek bir çiçekle hayat geçmez" diyerek sürekli sevgili değiştiren ya da partnerini aldatan diğer erkeklerin ruh hali de satiriasis veya seks düşkünü olarak görülmemeli fakat bu tür davranışlar da cinsel yaşamın normal ölçülerinin aşılmış olduğu şeklinde değerlendirilmelidir.

Son yıllarda satiriasisin üzerine olan medya ilgisinin haricinde toplumsal ilgide artmıştır. Ancak aşırı seks düşkünlüğü büyük ölçüde toplumsal ve kültürel ölçütlere bağlı olarak değiştiğinden bu konuda çok nesnel değerlendirme yapılması zordur. Neyin normal veya uygun bir cinsel davranış olduğu yaşanılan toplumsal kültüre göre çok değişeceğinden satiriasis kavramı büyük ölçüde kültüre bağlıdır ve yalnızca cinsel eylemin miktarına göre değerlendirilemez.

Aşırı seks düşkünlüğü erkekteki cinsellik dışı tüm duyguları baskılar, iradeyi, aklı ve ahlaki değerleri ayaklar altına alıp, kişiyi yalnızca kadınların peşinde koşan bir hale getirir. Orgazmla birlikte gelmesi gereken rahatlama ve gevşeme olmaz ve cinsel gerilim hali sürer. Orgazm anında normal insanlar kadar büyük bir coşku da duymazlar ve doruk noktaları çok yüksek olmadığı gibi ardından gelen rahatlama da çok yetersizdir.

Satiriasis Nedenleri
*Çocukluğun sevgisiz ve güvensiz bir ortamda yaşanmış olması, 
*Ruhsal bozukluklar,
*Kalıtım yani genetik faktörler, 
*Organik beyin hastalıkları, 
*Kleine-Levin Sendromu, 
*İç salgı bezleri düzensizlikleri vb.

Çocukluğunda sevgisiz ve güvensiz bir ortamda yaşamış hiperseksüel erkekler çocuklukta bulamadıkları ruhsal ve bedensel sıcaklığı sürekli değişen eşlerde ararlar. Bu nedenle gerçek doyumu bulamazlar. Çocukluktan gelen bu güvensizliğin şaşmaz belirtilerinden biri olarak sürekli kendilerini kanıtlamak ve yeni kadınlar fethetmek gereksinimi duyar. Bu nedenle bu bağımlılık kötü bir çocukluk geçirmiş, parçalanmış aile ortamında büyüyen insanlarda daha çok görülür.

Satiriasis Benzeri Durumlara Yol Açan Nedenler
Erkeklerde yaş dönümü yılları, hormonal dengesizliklerin yarattığı ruhsal bozukluklar ve bunalımlar, şizofreni, mani gibi dürtü kontrolünün kaybolduğu psikotik durumlar, borderline kişilik bozuklukları, amfetamin veya kokain gibi ilaçlar ve uyuşturucular, kafa travmalarından sonra özellikle frontal lob hasarları, temporal lob epilepsileri, genital egzeması vb. durumlarda da hiperseksüalite davranışları görülebilir. Bu tür davranışlar satiriasis sayılmaz.

Partnerim bir satiriasis mi?
Bu yazıyı okuduktan sonra bazı kadınların akıllarını bu soru kurcalayacaktır. Rahat olun ve hemen panik yapmayın. Aşağıdaki soruların yanıtlarının çoğu "evet" ise bir hekimle danışma görüşmesi yapabilirisiniz: Cinsel ilişki sıklığı ve içeriği onu tatmin etmiyor mu veya daha fazlasını istiyor mu? cinsel isteklerine "hayır" denildiğinde çok öfkelenir mi? Maddi açıdan rahat mı? Sizinle seks yapmak konusunda bazen aşırı istekli bazen de isteksiz mi? Cinsel konularda görüş ayrılığınızın olduğu tartışmalarınız sık mıdır? Kendini ifade etmede ve duygusal açıdan yakın olmakla ilgili bir sorunu var mıdır? Cinsel ilişkiniz sırasında kendinizi yalnız hisseder misimiz? Pornografik içerikli yazılı veya görsel yayınlardan oluşmuş bir kolleksiyonu var mı? Partnerinizin iş haricinde çok boş zamanı mı var? Evdeki ruh hali seks yapıp yapmamasına göre değişir mi? Mizacı her an değişebilecek bir yapıda mı? Kendine hayran olma veya kendini büyük görme eğilimi var mı? Çocukluğunda duygusal, fiziksel veya cinsel anlamda bir istismara uğramış mı? Bazı günler kendini öfkeli, yalnız ve yorgun hissediyor mu? Çabuk demoralize olur mu? vb.

Tedavi
Satiriasisin tedavisi zordur. Bu hastalarda önce dengeli bir ruh hali yaratmak gerekir. Sıkıntıyı gidermek için birtakım ilaçlarla tedavi ve ardından psikoterapi gerekir. Tedavi minimum altı ay sürer.

Satiriasis Hakkında Bilinmeyenler
*seafoodplus.info Edbing cinsel duyguları fazla olan kadınlara sosyoekonomik yönden iyi olanlar arasında rastladığını, cinsel duyguları fazla olan erkeklerde ise sosyoekonomik yönden kötü olanlar arasında rastlandığını söyler.
*Bazı psikiyatristler tarfından satiriasisin, bilinçdışı homoseksüel eğilimlere karşı savunma olarak gelişen bir kompulsiyon yani zorlantı olduğu kabul edilir. 
*"Erkekler kadınları ve özellikle ilişki kurabilecekleri kadınları görmekle bile uyarılırlar. Oysa kadınlarda erkek görüntüsü böyle bir etki yaratmaz. Erkek böyle uyarılabilir. Çünkü bütün geçmişi ve yetişme koşulları onu buna hazırlamıştır. Oysa kadınların yetişmesinde cinsellik bastırılmıştır. Erkek yeni cinsel deneyler, yeni eşler ve yeni ilişkilerde elde edilecek yeni doyum düzeyleri hayal ederek kendi kendini uyarabilir, kafasında hep daha yeni teknikler geliştirmeye çalışır. Yeni eşlerin farklı cinsel anatomileri erkek için çok önemli bir değişiklik ve serüven öğesidir. Kadınlar içinse bu tür değişikliklerin o kadar önemi yoktur. Erkek için yeni bir eşin fethedilmesi önemli bir zaferdir. Onlar bir kez cinsel güçlerini ve çekiciliklerini bu yeni eşte kanıtladıktan sonra, başka bir eş aramaya koyulurlar. Çoğu erkek cinsel birleşme sırasında yalnız yanındaki eşle değil, daha önce ilişkide bulunduğu bütün kadınlarla, hatta tüm kadın türüyle koitusda bulunduğunu düşünür"
Kinsey

Unutulmaz olmanın anahtarı: Kadınların cinsel ilişkide en &#;ok hoşlandığı şeyler

Kadınlar saatlerce boşalamayan erkeklerden de dertliler. Çoğu kadın çoktan orgazma ulaştığı halde, erkeğin boşalmasını beklemekten sıkılıyor. Ayrıca, süre uzadıkça yaşadığı zevki de unuttuğu için, bu sevişmeden hiçbir tat almıyor. Sevgili erkekler, bir an önce konsantre olup şu yarışı partnerinizle yakın zamanlarda bitirmeyi deneseniz iyi olur!

Heyecan ister, farklı pozisyonları denemek isterler

Sadece vajinal penetrasyonu sağlayarak kadınını zevkten deliye çevirdiğini sanan erkekler yanılıyorlar. Kadına sevişmede zevk vermenin tek yolu bu değil elbette. Her an kadınının sevişmekten zevk alıp almadığını fark eden, onu zevkten deliye çevirebilecek pozisyonları bulabilmek için çaba sarf eden erkekler, bu işten kazançlı çıkıyorlar. Mükemmel orgazm için 6 seks pozisyonu başlıklı yazımızı okumanızı tavsiye ederiz.

Erkekler cinsel dürtüleri baskılamak konusunda kadınlara oranla daha fazla zorluk çeker mi?

Sorulara Dön
Elbette hepimizin karşısına çıkan bir deyiş bu. Erkeklerin cinsel arzusunu baskılamasının imkansız olduğu söylenir, kadınların aksine. Fakat bunun gerçeklik payı var mı? Var ise kadını daha iradeli kılan şey ne? Evrimsel süreç ile nasıl açıklanabilir?

20, görüntülenme

Cevap Ver

  • Soruyu Takip Et
  • Raporla
  • Mantık Hatası Bildir

(Yazdığım cevap, yıllardır okuduğum ve izlediğim çeşitli bilimsel kaynakların aklımda bıraktığı tortulardan ve kendi tecrübelerimden yaptığım mantıksal çıkarımlara dayalı bir yorum niteliğindedir)

İnsan erkeği birçok memeli türünde olduğu gibi mümkün olduğunca fazla dişiyi döllemek üzere evrimleşmiştir (bkz. neredeyse sınırsız sperm üretimi). Kadın ise en kaliteli genlere sahip erkeği bulup sınırlı sayıdaki yumurtalarını boşa harcamadan ondan sağlıklı bir yavru yapmak ve yavrusuna kendi ayakları üzerinde duracak hale gelene kadar annelik yapmak üzere

Bu çok temel noktadan bakacak olursak erkeklerin, evrensel olarak, genelde neden "çapkın" olduğu, kadınların da genelde neden "beyaz atlı prens"i bulmak için çaba sarfettiği anlam kazanır.

Erkeğin fizyolojisinin ona uyguladığı cinsel davranış dürtülerinin yukarıdaki evrimsel nedenden dolayı hem daha primitif bir nitelikte hem de daha sık gerçekleştiğini düşünebiliriz. Günlük üretimi milyonlarla ifade edilen sperm hücreleri bir şekilde düzenli olarak harcanmalıdır ki dünyaya mümkün olduğunca yeni yavru gelsin. Bugün harcansa yarın yenileri oluşacak ve onların da fazla beklenmeden harcanması gerekecektir. Bu durumda dürtünün erkeğe fısıldadığı "Sık sık cinsel ilişkiye girmelisin; arayı çok açma!"dan ibarettir. Aynı ya da farkli kişilerle Günde milyonlarca sperm üretebilen ve dişisi az yavru yapabilen bir organizma olarak, popülasyondaki genetik çeşitliliğin artması için farklı dişilere spermini saçması anlamlıdır. (Buradan yapılması gereken başka bir çıkarım da, ilişki imkanı bulamayan erkek bireyler için mastürbasyonun ne kadar gerekli, sağlıklı ve neredeyse "hayati" olduğudur.)  

Kadına gelecek olursak Erkek bir günde milyonlarca sperm hücresi üretirken kadın, her 28 günlük mentruasyon dönemi için döllenebilir nitelik kazanmış tek bir yumurta üretiyor. Erkeğin amacı, pratikte sonsuz sayıdaki gametlerini saçmakken kadınınki neredeyse tam tersi: Sınırlı sayıdaki aşırı değerli yumurtalarını sadece, onları hak edecek nitelikte, yüksek kaliteli sperm sahiplerini bulursa sunmak. Dolayısıyla kadının cinsel dürtüsü "daha akıllı ve sakin" tipte; "Önemli olan doğru kişiyi bulmak, yumurtalarımız sınırlı ve değerli. Doğru kişiyi bulduğumuzdan emin olana kadar sana çok yüklenmeyeceğim, sadece aktif bir arayıcı olmanı sağlayacağım" tarzında Doğru kişi bulunduğunda ise iş değişiyor. O zamanki baskının erkeğin yaşadığı standart baskıdan çok daha güçlü olduğunu düşünüyorum: "İşte tüm yaşam amacının potansiyel sağlayıcısı. Sakın bunu kaçırma. Bu kişi sana kaliteli spermler verecek, yavrun sağlıklı olacak, ayrıca iyi de babalık yapacak gibi bir hali var. Hedefe kitlen ve sakın bırakma" tarzında bir baskı. (Filmlerde de klişeleşmiş bir sahneye dönüşmüş olan, sevdiği erkekten evlilik teklifi alan kadının aşırı derecede sevinmesi ve adeta büyük bir stres boşalması yaşayarak gözyaşlarına boğulması durumuna anlam veremeyenler konuya bir de bu açıdan bakabilir)  

Kadın için sürecin devamında, yani hamilelikte ve yavru doğduktan sonraki birkaç yılı kapsayan süreçte, cinsel dürtülerin dikkate değer biçimde azalmasının nedeni ise tüm enerji ve zamanını yavru bakımına daha rahat bir şekilde aktarabilmesi

Özetle, sadece gamet üretimindeki bu biyolojik farklar bile iki cinsiyet arasında cinsel güdü ve dürtüler açısından farklar olmasını gayet anlamlı kılıyor.

2, görüntülenme

  • Raporla
  • Mantık Hatası Bildir

Zihin çok karmaşık bir yapı, zihindeki düşünceleri bastırmak ise bununla beraber anlaşılması zor bir cevap arayışına sokuyor insanı. Cinsel dürtüler de sonuçta beynimizde gerçekleşen bir takım biyokimyasal olayların bir sonucu. İşte bu dürtüler bazı insanlarda çok aktif iken, bazılarında bu kadar olmayabiliyor ki bu da aseksüellik dediğimiz durumu ortaya çıkarıyor. Bu dürtüler irademiz tarafından engellenebilir, zaten bu irade olmasa hayvanlardan farkımız da olmazdı elbet ancak bu dürtüleri besleyen bir takım olaylar var, fazla porno izlemek, fazla masturbasyon yapmak gibi bir takım cinsel aktiviteler bu zihnimizdeki karşı cins algısını değiştirebilir ve normalde beynimiz karşı cinsi gördüğünde vereceği tepkiyi belki 10 katına çıkarabilir beyin de zihin bakımından bu kadar aktif iken elbette birey zorluklar yaşayacaktır belki de bunu başaramayacak ve bir şekilde karşı cinse dokunmak onunla yakınlaşmak isteyecektir. Bunun aynısının kadın vücudunda da olduğunu biliyoruz. Ancak benim gözlemlediğim sosyal verilere göre kadınlar erkekler kadar atılgan veya sapık hareketler dizginlemiyor bunun kadınların iradesinin daha yüksek olmasıyla değil, kadınların cinsellik ve aşk hissiyatlarının güvenden sonra gelmesiyle bir diğer değişle güvenle beraber güçlenmesiyle bağdaştırıyorum. Bir kadın güvendiği bir erkeğe karşı, sapık derecede cinsellik düşünen bir erkeğin duyduğu hisler kadar çekim hissedebilir ve aynı şekilde bu hisleri dizginlerken zorluk da çekebilir. Ancak dediğim gibi kadının bunu yaşaması için önce güvenmesi gerekir aksi taktirde hisleri erkeklerin ki gibi kuvvetli olmaz, erkekte böyle bir ihtiyaç yoktur sonuçta hamile kalan ve çocuğuna bakması gereken taraf erkek değildir ve evrimsel süreçte erkeklerde hoşlanma daha ön planda iken, kadınlarda güven daha ön planda olmuştur.

1, görüntülenme

  • Raporla
  • Mantık Hatası Bildir

Evrimsel olarak veya biyolojik olarak vs vs .. Görülen o ki kadını da erkeği de doğa gireceği topluma göre ayarlıyor. Erkek biyolojik olarak çok eşliliğe yatkın olsun, kadın biyolojik olarak da tek eşliliğe yatkın olsun diyelim herkesin söylediği gibi. Şu noktayı kaçırmamak lazım bizler herşeyi biyolojimize göre yaşamıyoruz bizde ayrıca akıl, kültürel yapı , ahlak ve bu gibi bizi toplumda sınırlayan çok fazla şey var. Bu sahip olduğumuz akılda bizi diğer hayvanlardan ayıran en önemli şeydir yoksa bizde bir ora ile bir diğeri ile çiftleşir dururduk bu durumda da toplumsal düzen ahlaki değerler darmadağın olurdu. Kadın, cinsel deneyimini karşısında güçlü saldırgan kendisine zarar verebilecek biri ile yaşar(erkek) ve tabiki en başta ona güvenmek isteyecektir aksi takdirde zarar görebilir ve bu cinsel ilişki sonucunda elinde bir bebek ile tek başına kalabilir ve toplum tarafından dışlanabilir bu eylem sonucunda kadının kaybı çok büyük olacağı için tabiki güvenebileceği bir partnere ilgi ve şehvet duyacaktıseafoodplus.info cinsel duygularınu erkeğen nazaran daha fazla bastıracaktır çünkü o zayıftır zarar görebilir ve kaybı erkeğe göre daha büyük olur .Tam tersini düşünelim erkek de! Toplum onu her zaman korur , o heryerde para kazanabilir savaşabilir çünkü kas gücü ve bağımsızlık ondadır .Cinsel İlişkiye gireceği taraf hem zayıf hem güzel hemde çekicidir bu yüzden hep daha güzeli ile beraber olmak ister. Bu kadar güzellik içinde toplumunda ona verdiği özgürlük ve güç çerçevesinde binlerce veya daha fazla kadın ile ilişkiye girip onlara hakim de olmak isteyecektir. Ama duygu her iki cinste de vardır ve ikiside aynı şeyi arar.

1, görüntülenme

  • Raporla
  • Mantık Hatası Bildir

Daha Fazla Cevap Göster

Cevap Ver

Evrim Ağacı Soru & Cevap Platformu, Türkiye'deki bilimseverler tarafından kolektif ve öz denetime dayalı bir şekilde sürdürülen, özgür bir ortamdır. Evrim Ağacı tarafından yayınlanan makalelerin aksine, bu platforma girilen soru ve cevapların içeriği veya gerçek/doğru olup olmadıkları Evrim Ağacı yönetimi tarafından denetlenmemektedir. Evrim Ağacı, bu platformda yayınlanan cevapları herhangi bir şekilde desteklememekte veya doğruluğunu garanti etmemektedir. Doğru olmadığını düşündüğünüz cevapları, size sunulan denetim araçlarıyla işaretleyebilir, daha doğru olan cevapları kaynaklarıyla girebilir ve oylama araçlarıyla platformun daha güvenilir bir ortama evrimleşmesine katkı sağlayabilirsiniz.

Sorulara Dön

Evrim Ağacı'na Destek Ol

Evrim Ağacı'nın % okur destekli bir bilim platformu olduğunu biliyor muydunuz? Evrim Ağacı'nın maddi destekçileri arasına katılarak Türkiye'de bilimin yayılmasına güç katmak için hemen buraya tıklayın.

Popüler Yazılar

EA Akademi

Evrim Ağacı Akademi (ya da kısaca EA Akademi), yılından beri ürettiğimiz makalelerden oluşan ve kendi kendinizi bilimin çeşitli dallarında eğitebileceğiniz bir çevirim içi eğitim girişimi! Evrim Ağacı Akademi'yi buraya tıklayarak görebilirsiniz. Daha fazla bilgi için buraya tıklayın.

Etkinlik & İlan

Bilim ile ilgili bir etkinlik mi düzenliyorsunuz? Yoksa bilim insanlarını veya bilimseverleri ilgilendiren bir iş, staj, çalıştay, makale çağrısı vb. bir duyurunuz mu var? Etkinlik & İlan Platformumuzda paylaşın, milyonlarca bilimsevere ulaşsın.

Podcast

Evrim Ağacı'nın birçok içeriğinin profesyonel ses sanatçıları tarafından seslendirildiğini biliyor muydunuz? Bunların hepsini Podcast Platformumuzda dinleyebilirsiniz. Ayrıca Spotify, iTunes, Google Podcast ve YouTube bağlantılarını da bir arada bulabilirsiniz.

Aklımdan Geçen

Komünite Seç

Aklımdan Geçen

Fark Ettim ki

Bugün Öğrendim ki

İşe Yarar İpucu

Bilim Haberleri

Hikaye Fikri

Video Konu Önerisi

Bugün Türkiye'de bilime ve bilim okuryazarlığına neler katacaksın?

'te Türkiye'de bilimi yeşertmemize yardım edin!

Bu yıl sayfamızda gezdiniz.

yılından beri Türkiye'de bilim iletişimini geliştirmek adına durmaksızın ter döküyoruz ve sizin gibi bilimseverlerin destekleri sayesinde Türkiye'nin en çok ziyaret edilen, en güvenilir, en büyük bilim arşivini yaratmaya devam ediyoruz. Sitemizde reklamlar görüyor olsanız da bunların bize getirisi önemsenmeyecek kadar az. Bizi ayakta tutan, Türkiye'deki bilimseverlerin gönüllü destekleri. Eğer yılında da Türkiye'de bilimi yeşertme çabalarımıza katkı sağlamak isterseniz, maddi destekçilerimiz arasına katılabilirsiniz. Hatta bu sayede sitemizi ve mobil uygulamamızı tamamen reklamsız bir şekilde kullanmanız mümkün olacak. Tek seferlik destek olun veya daha iyisi, aylık destekçilerimiz arasına şimdi katılın.

Evrim Ağacı Logo

Kreosus (₺)YoutubePatreonDiğer Yöntemler

Geri Bildirim Gönder
Evrim Ağacı

Evrim Ağacı

Türkiye'deki bilimseverlerin buluşma noktasına hoşgeldiniz!

Şifrenizi mi unuttunuz? Lütfen e-posta adresinizi giriniz. E-posta adresinize şifrenizi sıfırlamak için bir bağlantı gönderilecektir.

Geri dön

Eğer aktivasyon kodunu almadıysanız lütfen e-posta adresinizi giriniz. Üyeliğinizi aktive etmek için e-posta adresinize bir bağlantı gönderilecektir.

Geri dön

Close

“ Günbatımı hakkında ufak birkaç bir şey bilmek, onun romantikliğini bozmaz.”
Carl Sagan

Bilim İçin 30 Saniyeniz Var mı?

Evrim Ağacı, tamamen okur ve izleyen desteğiyle sürdürülen, bağımsız bir bilim oluşumu. Ücretsiz bir Evrim Ağacı üyeliği oluşturmanın çok sayıda avantajından biri, sitedeki reklamları %50 oranında azaltmak (destekçilerimiz arasına katılarak reklamların %'ünü kapatabilirsiniz). Evrim Ağacı'nda geçirdiğiniz zamanı zenginleştirmek için, sadece 30 saniyenizi ayırarak üye olun (üyeyseniz, giriş yapmanızı tavsiye ederiz).

Üye Ol

Giriş Yap

Üyeliğin Avantajları

nest...

batman iftar saati 2021 viranşehir kaç kilometre seferberlik ne demek namaz nasıl kılınır ve hangi dualar okunur özel jimer anlamlı bayram mesajı maxoak 50.000 mah powerbank cin tırnağı nedir