yalın müzikleri indir / Yalın - Miras müzik indir

Yalın Müzikleri Indir

yalın müzikleri indir

Tunç, Markaris, Fowles: Uzun bir yaz için okuma listesi

Büyücü - John Fowles 

“Yaz&#;n ne okumal&#;” sorusuna verdi&#;im ilk yan&#;t hep budur: John Fowles’un Büyücü’sü. Daha önce birtak&#;m soru&#;turmalarda söyledim; gelene&#;i burada da devam ettirece&#;im. Bugüne dek okumad&#;ysan&#;z, “Büyücü”yü okuyun. Bir defa, müthi&#; edebiyat. &#;kincisi, buram buram yaz kokan bir roman. Hikâye, bir Yunan adas&#;nda sahnelenen birtak&#;m marazi ak&#;l oyunlar&#; üzerine. Karakterleri sevebilirsiniz, onlardan nefret de edebilirsiniz ama her halükârda Fowles’a &#;apka ç&#;kar&#;rs&#;n&#;z. Bir de &#;u: Bu kitab&#;n sonu hakk&#;nda o bitmek bilmez tart&#;&#;maya da kat&#;l&#;rs&#;n&#;z.

Komiser Haritos polisiyeleri - Petros Markaris 

Polisiye her zaman okunur da yaz aylar&#;nda da daha rahat m&#; okunuyor acaba? Belki k&#;smen daha gams&#;z, hayata, sürprizlere daha aç&#;k oldu&#;umuzdand&#;r. Heybeliada’da do&#;up büyüyen Petros Markaris’in üç kitab&#;n&#;, “Che &#;ntihar Etti”, “Alan Savunmas&#;” ve “Bat&#;k Krediler”i birkaç yaz önce bir haftada okuyup bitirmi&#;tim. K&#;z&#;n&#; özleyip duran, arabas&#;yla hep kavgal&#;, emeklisine çeyrek kalm&#;&#; Atinal&#; komiser Haritos’u o kadar benimsemi&#;tim ki bir süre arabas&#;n&#;n yan koltu&#;unda seyahat ediyor gibi hissetmi&#;tim. “Polisiye seviyorsan&#;z muhakkak okuyun” diyece&#;im romanlar bunlar. Ben Can Yay&#;nlar&#;’ndan okumu&#;tum; &#;imdi Alfa bas&#;yor. “Gece Bülteni”, “Büyük Ortak” ve “Balkan Blues” da benim bu yazki kendi okuma listemde.  

Sakl&#; Bahçeler Haritas&#; - Nermin Y&#;ld&#;r&#;m

Yaz hafif ve uçucu bir mevsim gibi gelir ama bir yandan da a&#;&#;r çekim günleridir. Dü&#;ünürsün. Acele etmeden dü&#;ünürsün. Katmanlar aç&#;l&#;r, aç&#;l&#;r. Nermin Y&#;ld&#;r&#;m’&#;n güzel roman&#; “Sakl&#; Bahçeler Haritas&#;” tam da böyle bir hikâyeyi bar&#;nd&#;r&#;yor. &#;nsan&#;n içinde bir ba&#;ka insan, co&#;rafyan&#;n içinde bir ba&#;ka co&#;rafya sakl&#;… Birbiriyle kesi&#;en ve birbirinden uzakla&#;an yollar, yazg&#;lar da cabas&#;. Bir kö&#;ede, dünyaya ili&#;meden, sakin sakin okumak için iyi bir roman “Sakl&#; Bahçeler Haritas&#;.”

&#;stiridye Üstü Girit- Byron Ayano&#;lu 

Kitapl&#;&#;&#;n raf&#;nda görüp tesadüfen ald&#;ktan sonra, bu kitab&#; bilmiyorum kaç defa okudum. Kulaklar&#; büküle büküle sayfalar&#; y&#;prand&#;, çantada oradan oraya ta&#;&#;ya ta&#;&#;ya cildi a&#;&#;nd&#;. A&#;ç&#;-yazar Ayano&#;lu’nun Girit an&#;lar&#; bir günlük ve bir seyahatname gibi de okunabilir; zorlu bir deneyin tatl&#; hikâyesi olarak da… Ama “&#;stiridye Üstü Girit” hepsinden öte hayattan adab&#;yla haz alman&#;n kitab&#;. Olaylar&#;n Zorba’n&#;n Girit’inde geçmesi bir tesadüf olabilir mi? 

Bir Deliler Evinin Yalan Yanl&#;&#; Anlat&#;lan K&#;sa Tarihi - Ayfer Tunç 

Dev kadro, iç içe geçen hikâyeler, sesler, ki&#;iler; müthi&#; bir u&#;ultu… Otuz iki k&#;s&#;m tekmili birden bir memleket hikâyesi. Ayfer Tunç’un “Bir Deliler Evinin Yalan Yanl&#;&#; Anlat&#;lan K&#;sa Tarihi”ni ben soluksuz okumu&#;tum. Kalabal&#;k kadro ba&#;ta kafa kar&#;&#;t&#;r&#;yor ama Tunç’un ça&#;&#;l ça&#;&#;l ak&#;p giden ritmine kendinizi uydurursan&#;z, bir bak&#;yorsunuz ki bu k&#;sa tarih içinde siz de yerinizi alm&#;&#;s&#;n&#;z. Bana sorarsan&#;z bu kitap, aral&#;kl&#; bir okuma de&#;il; uzun saatler süren tam bir teslimiyet istiyor. O yüzden tatil günleri tam isabet.  

Justine (&#;skenderiye Dörtlüsü) - Lawrence Durrell

Bence bir &#;iir roman… Durrell’in “Justine”inden ben upuzun ve katmanl&#; bir Attila &#;lhan &#;iiri tad&#; alm&#;&#;t&#;m. Karakterleri sevmiyorsunuz; onlar&#; f&#;rsatç&#;, vefas&#;z ve bencil buluyorsunuz. Ama yo&#;unlar. Sanki birçok ya&#;ant&#;, say&#;s&#;z deneyim roman kahramanlar&#;n&#;n bedenlerinde birle&#;mi&#;. Bu yo&#;unluk en çok da &#;skenderiye üzerinden okunuyor. Aç&#;k pencerelerden içeriye &#;ehrin u&#;ultusu doluyor. Evet, roman boyunca pencereler hep aç&#;k, hep &#;ehir ve sanki hep yaz… 

Buras&#; Radyo &#;arampol - &#;ükran Yi&#;it 

Yaz günlerine Antalya hikâyeleri yak&#;&#;&#;r. Örne&#;in bu aralar her f&#;rsatta önerdi&#;im bir roman: &#;ükran Yi&#;it’in “Buras&#; Radyo &#;arampol”ü. Çocukluk-ergenlik, radyo günleri, 12 Eylül Türkiyesi ve bir &#;ehrin, Antalya’n&#;n, bir çocu&#;un gözünde tüm dünyay&#; kapsayan, içine alan co&#;rafyas&#;… Ama bana esas çekici gelen, olaylar&#; bir kahraman&#;n gözünden okurken, ona ba&#;lan&#;rken; bir ba&#;ka kahraman&#;n sessiz sedas&#;z gelip kitab&#; ele geçirmesi ve gönlünüzde taht kurmas&#;. Buradan “Mine Abla”ya ba&#;l&#;l&#;&#;&#;m&#; bildiriyorum…

Malafa - Hakan Günday

Bir Antalya hikâyesi daha… Bu defa &#;ehrin en sert, en çat&#;&#;mal&#; yerine gidiyoruz. Topaz Jewellery Center’a. “Topaz Jewellery Center, evrenin en büyük kuyumcusudur. Temeli Kapal&#;çar&#;&#;’da, çat&#;s&#; Antalya’dad&#;r. () Bina, var olmayan bir ülkenin büyükelçili&#;ine benzer. &#;çine ad&#;m at&#;ld&#;&#;&#;nda Türkiye’den ç&#;k&#;l&#;r.” Hakan Günday’&#;n müthi&#; kitab&#; “Malafa”, var oldu&#;unu bile bilmedi&#;iniz bir dünyaya sizi sokmakla kalm&#;yor; oradaki rekabetin &#;artlar&#;n&#; bir ç&#;rp&#;da ö&#;retiyor. Kat&#;ks&#;z ve kirli bir turizm hikâyesi…  

Temizlikçi Kad&#;nlar &#;çin El Kitab&#; - Lucia Berlin

Lucia Berlin’in “Temizlikçi Kad&#;nlar &#;çin El Kitab&#;”n&#; geçen yaz okuyup sevmi&#;tim. Yine geçen yaz hakk&#;nda çok da severek uzun uzun yazm&#;&#;t&#;m. O yaz&#;dan bir küçük pasaj: “Elektrikli süpürgenin gürültüsünde kafas&#;n&#; dinleyen bir temizlikçi kad&#;n, çama&#;&#;rhanedeki televizyon ekran&#;, bir madenci kulübesinin duvarlar&#;n&#; kaplayan gazete sayfalar&#;, kimsesiz bir pazar sabah&#;… &#;nsanlar, haller, kar kristalleri…” Berlin, benzersiz bir yazar. Kuvvetle tavsiye ederim. 

Sultan&#;n Saatçisi - Serkan Yaz&#;c&#; 

Kendi ad&#;ma, tarihteki bir k&#;sac&#;k dönemi ya da tekil bir olay&#; al&#;p onu derli toplu anlatan, okumak için de derin tarihçilik bilgisi gerektirmeyen kitaplar&#; seviyorum. Hele ba&#;ka okumalar, hatta “yazmalar” için ilham veriyorsa… Serkan Yaz&#;c&#;’n&#;n “Sultan&#;n Saatçisi” i&#;te böyle bir kitap. Eser, yak&#;n tarihimizdeki önemli bir dönü&#;üme, zaman mefhumunun “zaman içindeki” seyahatine, 2. Abdülhamit’in saray&#;nda saatçiba&#;&#; olarak çal&#;&#;an, sonra kendi dükkân&#;yla serbest ticarete at&#;lan Johann Meyer ve ard&#;llar&#;n&#;n hikâyesi üzerinden bak&#;yor. Yaz&#;c&#;’n&#;n bu ilginç tarihi incelemesini, rafta Ahmet Hamdi Tanp&#;nar’&#;n “Saatleri Ayarlama Enstitüsü”nün yan&#;na rahatl&#;kla koyabilirsiniz. 

Fikrimin &#;nce Gülü - Adalet A&#;ao&#;lu

Yaz roman&#;. Yol roman&#;. Eve dönü&#; roman&#;… Bu sar&#; ve s&#;cak mevsimin tüm temalar&#; bir arada ama &#;enlikli de&#;il buruk bir anlat&#;mla. “Fikrimin &#;nce Gülü”, bugün de epey can yakan “memleket”, “gurbet”, “kalmak”, “gitmek” gibi kavramlara, Adalet A&#;ao&#;lu’nun ’dan gelen müthi&#; yorumu. Üstüne üstlük, edebiyat&#;n en ilginç kahramanlar&#;ndan biri olan, o müthi&#; arzu nesnesi “Balk&#;z” da bu romanda. Sinemaya Tunç Okan taraf&#;ndan “Sar&#; Mercedes” ismiyle uyarlanm&#;&#;t&#;; bu filmi de ayr&#;ca sevdi&#;imi söylemeliyim. Hem sinema hem edebiyatta yeni bir “Fikrimin &#;nce Gülü - Sar&#; Mercedes” zaman&#;n&#;n geldi&#;ini de… 

Mekan&#;m Datça Olsun - Can Yücel 

Can Yücel’in kendiyle özde&#;le&#;ti&#;i Datça’da yazd&#;&#;&#; son &#;iirlerden… Kitapta &#;öyle bir sükûnet var:

“Safkan bir av köpe&#;i
Yunan’dan kalma bir taz&#;
Denizin içine k&#;vr&#;lm&#;&#; yat&#;yor güne&#;te
Bu güzelim yar&#;mada”

Ama bir yandan Datça’da, hayattan çok uzakta olmad&#;&#;&#;n&#; da görüyoruz. 

“Bu Datça’da
Bu uzak zürafas&#;nda Anadolu’nun
Filizk&#;ran f&#;rt&#;nas&#; esiyor
E&#;zamanda &#;stanbul’da, Gaziosmanpa&#;a’da
Dal gibi Alevîler k&#;r&#;l&#;yor
&#;&#;te bu Vatanla Milletin
Bölünmez Bütünlü&#;üdür”

Bana Ku&#;lar Söyledi - Yekta Kopan 

Çocukluk dedi&#;imiz nedir? Çitlerle çevrilmemi&#; bir özgürlük bahçesi mi? Yaralar&#;n kabu&#;unu kald&#;r&#;p alt&#;na bakma cesareti mi? Çocukluk biraz da yazd&#;r. Çocuklu&#;a dair hikâyeler yaz&#;n daha iyi okunur. Yekta Kopan’&#;n gizli avlular gibi güzel ve serin öykü kitab&#; “Bana Ku&#;lar Söyledi”deki öykülerinin kahramanlar&#; çocuklar ve çocukluk. Bir avlunun ferahl&#;&#;&#;nda okuyun. Ba&#;ta sordu&#;um sorular&#;n cevaplar&#;n&#; ise Sabit Bey’in spor ayakkab&#;lar&#;nda aray&#;n. 

Rebecca Solnit - Kaybolma K&#;lavuzu 

Rüyalar, aile hikâyeleri, filmler, dostlar, kitaplar, yürüyü&#;ler, yine rüyalar… Hayat&#;n tüm hayhuyu. Bunlar&#;n içinde kaybolmak, sonra birtak&#;m k&#;sa yollar ke&#;fetmek, hiç geçmedi&#;ini sand&#;&#;&#;n patikalarda geçmi&#;inden bir &#;eyler bulmak, bunlar&#; anlatmak, anlamak, unutmak. Rebecca Solnit, tüm bunlar&#;n kitab&#;n&#; yazm&#;&#;. Okurken kendi yollar&#;n&#;z&#; dü&#;üneceksiniz. 

'Trajik Nüans' ve 'Bak&#;&#;&#;n Ritmi' - Ahmet Tulgar

Çok özledik Ahmet Tulgar’&#;. Kendi ad&#;ma ben, onunla çok k&#;sa kö&#;e kom&#;ulu&#;u yapt&#;&#;&#;m için gururluyum; yaz&#;lar&#;ndan faydaland&#;&#;&#;m için de mutluyum. Kitaplar&#; duruyor. Kitaplar&#; yan&#;m&#;zda. “&#;u konuyu ondan okusayd&#;k” dü&#;üncesi baki… Çok iyi yazd&#;&#;&#; portrelerden örnekleri “Bak&#;&#;&#;n Ritmi”nde bulabilirsiniz; son dönem yazd&#;&#;&#; öyküler için de “Trajik Nüans”&#; okuyun derim. Ama okuyun Ahmet Tulgar’&#;, hat&#;rlay&#;n. 

Gazap Üzümleri - John Steinbeck

Bu yaz büyük bir roman okumak istiyorsan&#;z “Gazap Üzümleri”ni okuyun. Bir yolculuk roman&#;, bir i&#;çi roman&#;, bir öfke ve ba&#;kald&#;r&#; roman&#;, bir dayan&#;&#;ma roman&#;… ’lar&#;n Amerikas&#;nda sistemin ezdi&#;i insanlar&#; anlat&#;yor Steinbeck ama bugüne de yara&#;an bir roman bu. “Gazap Üzümleri”ni tarif ederken,“Açgözlü p.çler için bir utanç vesikas&#; olsun istedim” diyordu Amerikal&#; yazar. “Okurun sinirlerini lime lime etmek için elimden geleni yapt&#;m.” Sahiden okuyunca öfkeleniyorsunuz. Ama siz bakmay&#;n “öfkeyle kalkan zararla oturur” demesine atalar&#;m&#;z&#;n; bir yerlerden ba&#;lamak için öfke iyidir. Atalar da ço&#;u zaman sistemin bekçisidir!

Köpe&#;im Charley ile Amerika Yollar&#;nda - John Steinbeck

Steinbeck’çi oldu&#;umu saklamayaca&#;&#;m. Her kitab&#;n&#; okuman&#;z&#;, hatta tekrar tekrar okuman&#;z&#; öneririm. Ama “Köpe&#;im Charley ile Amerika Yollar&#;nda” bamba&#;ka bir kitap. Bir defa çok iyi bir seyahat kitab&#;, bir tür yol güncesi; yaz&#;n okumak için bire bir. Daha önemlisi (en az&#;ndan benim için daha önemli), her gazetecinin, yazar&#;n rüyas&#; bir kitap. Kamyonetten bozma karavan&#; ve köpe&#;i Charley ile Amerika’y&#; do&#;udan bat&#;ya, kuzeyden güneye dola&#;&#;r Steinbeck ve gördüklerini yazar. Bir de göremediklerini. Art&#;k bulamad&#;klar&#;n&#;. Gördü&#;üne inanamad&#;klar&#;n&#;… Bir ülke hakk&#;nda ancak bu kadar yaz&#;labilir.  Steinbeck’in bu pek bilinmeyen kitab&#;n&#; okursan&#;z, bana hak verece&#;inize eminim. Bu kitab&#;n, benim de çok sonra ö&#;rendi&#;im dramatik bir yan&#; var. O&#;lu, yazar&#;n yak&#;nda ölece&#;ini tahmin etti&#;inden, ülkesini son bir defa görmek için yollara dü&#;tü&#;ünü söylüyor. Bu arada, Hollandal&#; yazar Geert Mak’&#;n onun izinden gitti&#;i “Steinbeck’in Ruhuyla Amerika Yollar&#;nda” da dilimize çevrildi; yani Steinbeck’in seyahati devam ediyor; ben bu kitab&#; okumad&#;m ama ba&#;ka kitaplar&#;ndan bildi&#;im Mak muhtemelen iyi bir i&#; ç&#;karm&#;&#;t&#;r.

Alemda&#;’da Var Bir Y&#;lan - Sait Faik Abas&#;yan&#;k

“Yaz günleri o yan&#;ma uzan&#;nca rahat bir uykuya dalard&#;m. Rüyamda hiçbir &#;eyi görürdüm. Hiçbir &#;eyi. Hiçbir &#;ey kadar güzel &#;ey var m&#;? Varsa ver bir lokma. &#;u saatte. Hiçbir &#;ey ölüm gibi güzeldir.” Bu sat&#;rlar, “Alemda&#;’da Var Bir Y&#;lan”dan. Bana nedense hep yaz mevsimini hat&#;rlat&#;r Sait Faik. Belki onu denizle güne&#;le oltayla bal&#;kla bir tutmaktan… Bunlar ba&#;ka mevsimlerde de yerli yerinde durur ya, Sait Faik’i ben yaza yazar&#;m.


Yenal Bilgici Kimdir?

Yenal Bilgici, gazeteci. İskenderun doğumlu. Siyaset bilimi eğitimi aldı. yılında gazeteciliğe başladı. Nokta, Aktüel, Newsweek, GQ Türkiye, Habertürk ve Hürriyet’te çalıştı; yazılı ve görsel birçok başka mecrada yazdı çizdi anlattı. Siyaset, kültür, tarih üzerine röportajlar yaptı, yapmaya devam ediyor. Ocak’ında Türkiye’de son dönemde yaşananları hakikat-sonrası çerçevesinde ele aldığı “Memlekette Tuhaf Zamanlar - Hakikat Sonrasıyla Geçen İki Binli Yıllarımız” isimli eseri Doğan Kitap’tan yayımlandı. ’da tarihçi İlber Ortaylı ile “Bir Ömür Nasıl Yaşanır” isimli, büyük ilgi gören bir nehir röportaj kitabı yayımladı, bu kitabı Şubat’ında yine Ortaylı ile söyleştiği “İnsan Geleceğini Nasıl Kurar” takip etti. Özellikle Avrupa gündemini takip etmeyi, toplum ve teknolojinin kesişiminden türeyen yeni dünya üzerine düşünmeyi, edebiyatı ve bir de bloglarında ‘Eski Usul’ ve &#;Tuhaf Zamanlar’ yazmayı seviyor.

İNDİR

Ne işim, ne gücüm, ne de aklım yerinde
Kâbusların ertesinde, ben hep sana uyanıyorum
Ne sazdan, ne sözden, ne de dosttan güç alıyorum
Uçurumun köşesinde, ben hep sana tutunuyorum

Miras bana senden gözyaşları
İstemem iltimas, ama gel bi' sarıl
Yavaşlasın kalbin telaşları

Miras bana senden gözyaşları
İstemem iltimas, ama gel bi' sarıl
Yavaşlasın kalbin telaşları

Ne kaldın, ne göçtün, ne de yalnız bir kuştun
Özlemlerin karesinde, ben hep sana bölünüyorum

Miras bana senden gözyaşları
İstemem iltimas, ama gel bi' sarıl
Yavaşlasın kalbin telaşları

Miras bana senden gözyaşları
İstemem iltimas ama gel bir sarıl
Yavaşlasın kalbin telaşları

Aç ki perdeyi, gör bir çareyi
Heyecanım rüzgâr olur
Çaldığın gibi atma kalbimi
Avuçlarım buz olur

Aç ki perdeyi, gör bir çareyi
Heyecanım rüzgâr olur
Çaldığın gibi atma kalbimi
Avuçlarım buz olur

Miras bana senden gözyaşları
İstemem iltimas, ama gel bi' sarıl
Yavaşlasın kalbin telaşları

Müzik Klibi :

twitterde paylaş
FuLL ALBÜMÜ Direk indirmek İçin TIKLAYIN
\n

Trabzon'da Toplu Konut İdaresi (TOKİ) inşaatında çalışan altı Kürt kökenli işçinin ırkçı saldırıya uğradığı öne sürüldü. İki kişinin ağır yaralandığı olaya, Dev Yapı-İş Sendikası tepki gösterdi. Trabzon Valiliği, olayın yüksek ses müzik nedeniyle mahalle sakinleriyle Kürt işçiler arasında yaşandığını belirterek, \"Konuyla ilgili başlatılan soruşturma devam etmektedir\" açıklamasını yaptı.

\n

\"Arabadan sopalarla inerek saldırdılar\"

\n

Gazete Duvar'dan Fatih Saygın'ın haberine göre, darbedilen işçilerden U.G, olayı anlatırken şu ifadeleri kullandı:

\n

\"Mesai bitiminde eve dönmek için yola çıkmıştık. Mahalleden ana yola çıkmak isterken bir araç önümüzü kesti. Yardım isteyeceğini sandık. Aracından inerek yanımıza geldi ve müziğin sesini kısmamızı istedi. Müziğin sesi zaten kısıktı. Biz de kısabileceğimizi fakat neden tepki gösterdiğini sorduk. Çalan müzik de Türkçe bir rap şarkısıydı. Pencereden bize yumruk attı. Biz altı kişi olduğumuz için karşılık vermedik. Olay yerinden ayrılmaya çalışırken bir sürü araba geldi. İçinden sopalı insanlar indi. Biz ne olduğunu anlamadan saldırıya uğradık. Kardeşim kolundan bıçaklandı. Abimin kafası yarıldı. Bir arkadaşımızın kolu kırıldı. Hepimiz ağır şekilde darbedildik. Araçla geri geri kaçarak şantiye alanına döndük. Bir minibüs geldi, abime çarptı. Abimin göğüs kafesi zedelendi. Daha sonra yine araçlar geldi. Bazılarında silah vardı. Polis ve jandarma da geldi. Araçla bölgedeki bir otele sığındık. Daha sonra jandarma bizi karakola götürdü. Karakolun da etrafına toplandılar. Jandarma havaya ateş ederek kalabalığı dağıttı. saat karakolda bekledik. Daha sonra durumu ciddi olanlarımız hastaneye götürüldü. Abim ve kardeşim hastaneden dün çıkabildi. Olayın sorumluları saldırganlar hâlâ tespit edilmedi. Bir an önce yakalanarak cezalandırılmalarını istiyoruz.\"

\n

\"Sorumlular yargılansın\"

\n

Dev Yapı-İş Sendikası, sosyal medya hesaplarından açıklama yaparak saldırıya tepki gösterdi. Açıklamada, şöyle denildi:

\n

\"İnşaat işçilerine yapılan faşist saldırıyı kınıyoruz. Trabzon Maçka ilçesi Esiroğlu beldesinde müzik dinleyen işçilere faşist saldırı gerçekleşti. Bir anda onlarca kişi işçileri darp edip yaraladı. Ağrılı işçilerin hastanede tedavileri tamamlandı. Siyasi iktidarın uyguladığı kutuplaşma politikalarının bir sonucu olarak gerçekleştirilen bu saldırıyı kınıyoruz. İşçilere gerçekleşen bu saldırıların bir daha yaşanmaması adına sorumluların yargılanması için yetkilileri göreve çağırıyoruz.\"

\n

Valilikten açıklama 

\n

Trabzon Valiliği, saldırıyla ilgili dün gece açıklama yaptı. Saldırının 18 Haziran'da yaşandığı bildirilen açıklamada, şu ifadelere yer verildi:

\n

\"Bazı basın yayın organlarında 'Trabzon'da ırkçı saldırı' konulu haber ve yorumlarla ilgili olarak, ilçeye bağlı Esiroğlu Mahallesi'nde inşaatta çalışan bir grup işçi, il merkezine seyir halindeyken araçtan yayılan yüksek sesli müzik nedeniyle mahalle sakinleri ile tartışma yaşanmıştır. Olay yerine ivedilikle sağlık ve güvenlik ekipleri sevk edilerek gerginlik sona erdirilmiştir. Meydana gelen tartışmanın kavgaya dönüşmesiyle iki taraftan hafif şekilde yaralanan 10 kişi çeşitli hastanelere sevk edilmiş, yapılan tetkik ve tedavi neticesinde 8 kişi ayakta tedaviyle 2 kişi de yatılı tedavi sonrası taburcu edilmiştir. Konuyla ilgili başlatılan soruşturma devam etmektedir.\"

\n

Sırrı Sakık: İşçiler bana ulaştı yardım istedi 

\n

HDP Ağrı Milletvekili Sırrı Sakık ise saldırı anında işçilerin kendisine ulaştığını ve yardım istediğini, kendisinin de İçişleri Bakanlığı'nı arayarak işçilerin güvenliğini sağlamaya çalıştığını kaydetti. Sakık, şunları kaydetti: 

\n

“Saldırının yaşandığı ilk gece olaya dahil oldum. Kürtçe konuşan ve şarkı dinleyen Ağrılı TOKİ çalışanlarına ırkçı saldırı oldu. Yaralı İşçiler olay sonrası bana ulaştı. Hemen İçişleri Bakanlığı yetkilileriyle görüştüm. Daha büyük bir saldırıyı tetiklememek için.

\n

İşçilerin can güvenliklerinin ve tedavilerinin tamamlanmasını bekledik. Bu ırkçı saldırıları tetikleyen zehirli siyasi dili lanetliyorum.”

\n

nest...

batman iftar saati 2021 viranşehir kaç kilometre seferberlik ne demek namaz nasıl kılınır ve hangi dualar okunur özel jimer anlamlı bayram mesajı maxoak 50.000 mah powerbank cin tırnağı nedir