namazda okunan kamet / Kamet getirmek nedir? Kamet nasıl getirilir? Kamet ne demek, nasıl okunur? - Haberler

Namazda Okunan Kamet

namazda okunan kamet

Müezzinlik nasıl yapılır?

Müezzin

Müezzin, camilerde ezan okuyan, sala getiren, namazlarda selam ve tesbih dualarını okuyan kişidir. Müezzinlik makamı, Hz. Peygamber (asm) Efendimiz zamanından beri vardır. İlk müezzin Bilal-i Habeşi'dir. Cemaatten herkes müezzin olabilir. Müezzin olacak kişinin Kuran-ı Kerim okuyabilmesi ve güzel sesli olması genel olarak kabul edilir.

"Müezzinler güzel ve gür sesli olmalıdır. Peygamberimiz yirmi kişiye ezan okutturup dinlemiş, içlerinden Ebû Mahzûre'nin sesini beğenmiştir."(Dârimî, Salât, 7)

"Kıyamet günü boyunları en uzun olanlar müezzinlerdir."(İbni Mâce, Ezân 5)

Müezzin, ezan okurken kıbleye döner. İbadet sırasında, müezzin bazı camilerde bulunan, müezzin mahfili denilen özel bir platform üzerinde bulunur. Müezzin, namaz aralarındaki duaları buradan sesli bir şekilde okur. Güzel sesin önemli olduğu müezzinlik, zamanla bir sanat haline gelmiştir. Ezanın belli bir makamla okunması, müezzinlerin güzel sesli olmaları gerektiği düşünülmesi, müezzinliği sanat haline getirmiştir.

Öyleki her bir vaktin ezanı kendine has bir makamla okunur. Osmanlı Camilerinde;

Sabah Ezanı: Sabâ makamında,
Öğle Ezanı: Rast makamında,
İkindi Ezanı: Hicaz makamında,
Akşam Ezanı: Segâh makamında,
Yatsı Ezanı: Uşşak makamında okunurmuş.

Sabah namazından önce verilen salâ da Hüseyni makamından okunurmuş.

Müezzinlik nasıl yapılır?

1. Müezzin Ezan Okur.

Öncelikle müezzin, namaz vaktinin girdiği belirtmek için ve Müslümanları namaza çağırmak için ezan okur;

  • اَللَهُ اَكْبَرُ- اَللَهُ اَكْبَرُ
  • اَللَهُ اَكْبَرُ- اَللَهُ اَكْبَرُ
  • اَشْهَدُ اَنْ لَا اِلَاهَ اِلَّا اللهُ – اَشْهَدُ اَنْ لَا اِلَاهَ اِلَّا اللهُ
  • اَشْهَدُ اَنَّ مُحَمّدًا رَسُولُ اللهِ – اَشْهَدُ اَنَّ مُحَمّدًا رَسُولُ اللهِ
  • حَىَّ عَلَى الصَّلَاةِ – حَىَّ عَلَى الصَّلَاةِ
  • حَىَّ عَلَى الْفَلَاحِ – حَىَّ عَلَى الْفَلَاحِ
  • اَللَهُ اَكْبَرُ- اَللَهُ اَكْبَرُ
  • لَا اِلَاهَ اِلَّا اللهُ

"Allahu Ekber, Allahu Ekber
Allahu Ekber, Allahu Ekber
Eşhedu en Lailahe illallah,
Eşhedu en Lailahe illallah
Eşhedu enne Muhammeden Resûlullah
Eşhedu enne Muhammeden Rasûlullah
Hayyaala's-salâh, Hayyaala's-salâh
Hayyaala'l-felâh, Hayyaala'l-felâh
Allahu Ekber, Allahu Ekber
La ilahe illallah"

Anlamı:
Allah en büyük ve en yücedir.
Allah'tan başka ibadete lâyık olan bulunmadığına şehadet ederim.
Muhammed’in, Allah’ın peygamberi olduğuna şehadet ederim.
Haydi namaza geliniz.
Haydi kurtuluşa geliniz.
Allah en büyük ve en yücedir.
Allah'tan başka ilah yoktur

2. Ezandan sonra müezzin ezan duası okur.

اللَّهُمَّ رَبَّ هَذِهِ الدَّعْوَةِ التَّامَّةِ وَالصَّلَاةِ الْقَائِمَةِ آتِ مُحَمَّداً الْوَسِيلَةَ وَالْفَضِيلَةَ وَالدَّرَجَةَ الرَّافِعَةَ وَابْعَثْهُ مَقَاماً مَحْمُوداً الَّذِي وَعَدْتَهُ إَنَّكَ لَا تُخْلِفُ الْمِيعَادَ

"Allahumme Rebbe hazihi'd-da'veti't-tamme. Vesselatil kâimeti ati Muhammedenil vesilete vel fazilete ved-dereceter-refîate. vebashu makamen Mahmudenillezi veadteh. İnneke lâ tuhlifu'l-mîâd."

"Ey şu eksiksiz davetin ve kılınacak namazın rabbi Allah'ım! Muhammed'e vesîleyi ve fazîleti ver. Onu, kendisine vaadettiğin makâm-ı mahmûda ulaştır, muhakkak ki sen vaadinden dönmezsin."

3. Müezzin farz namazdan önce kamet getirir.

  • Allahu Ekber, Allahu Ekber,
  • Allahu Ekber, Allahu Ekber,
  • Eşhedü en Lailahe illallah,
  • Eşhedü en Lailahe illallah,
  • Eşhedü enne Muhammeden Resûlullah,
  • Eşhedü enne Muhammeden Rasûlullah,
  • Hayyaala’s-salâh, Hayyaala’s-salâh,
  • Hayyaala’l-felâh, Hayyaala’l-felâh,
  • Kad kâmetis-Salâh, Kad kâmetis-Salâh,
  • Allahu Ekber, Allahu Ekber,
  • La ilahe illallah.

4. Müezzin, namazın farzından sonra “Selam Duası” Okur.

اللّهمَّ اَ نْتَ السّلاَ مُ و مِنْكَ السّلامُ ﴿﴾ تَبارَكْتَ ياَذَلْجَلالِ وَلاِكْراَمِ

"Allâhumme ente’s-selâmü ve minke’s-selâm, tebârekte yâ zelcelâli ve’l-ikrâm."

"Allah'ım sen selamsın. Bütün noksanlardan berisin, uzaksın. Dünya ve ahiret selameti senin inayet ve yardımınla olur. Sen mukaddessin, tazime gerçekten layık olansın. Ey celal ve ikram sahibi olan yüce mabudum!"

5. Müezzin namaz tesbihatına devam eder.

Müezzin "Peygamberimiz üzerine salavat" (getirin) anlamına gelen;

عَلي رَسؤُ لِناَ صَلَواَتٌ

"Alâ Rasulina salavat" der. Bunun üzerine cemaat salavat getirir. Sonra müezzin:

سُبْحاَنَ اللّهِ وَ الْحَمْدُ لِلهِ و لاآاِلَاهَ الا اللهُ وَللهُ اَكْبَرْ وَلا حَوْلَ ولا قُوَّةَ اِلاَّباِللهِ الْعَلِيِّ الْعَظِيمُ

"Subhanallahi vel hamdu lillahi ve la ilahe illellahu vallahu ekber. Ve la havle ve la kuvvete illa billahil aliyyil azim."

"Allah'ı bütün noksan sıfatlardan tanzih eder, kemal sıfatlarla muttasıf olduğunu kabul ederim. Bütün hamd ve şükürler Allah'adır. Allah'tan başka hiçbir ilah yoktur. İhtiyaçları gideren ve zararları yok eden yalnız yüce ve güçlü olan Allah'tır." duasını okur.

Dua bitince bütün cemaat sessizce Ayete’l-Kürsi'yi okur.

بِسْمِ اللّٰهِ الرَّحْمٰنِ الرَّح۪يمِ

اللَّهُ لاَ إِلَهَ إِلاَّ هُوَ الْحَيُّ الْقَيُّومُ لاَ تَأْخُذُهُ سِنَةٌ وَلاَ نَوْمٌ لَهُ مَا فِي السَّمَاوَاتِ وَمَا فِي الأَرْضِ مَنْ ذَا الَّذِي يَشْفَعُ عِنْدَهُ إِلاَّ بِإِذْنِهِ يَعْلَمُ مَا بَيْنَ أَيْدِيهِمْ وَمَا خَلْفَهُمْ وَلاَ يُحِيطُونَ بِشَيْءٍ مِنْ عِلْمِهِ إِلاَّ بِمَا شَاءَ وَسِعَ كُرْسِيُّهُ السَّمَاو ;َاتِ وَالأَرْضَ وَلاَ يَئُودُهُ حِفْظُهُمَا وَهُوَ الْعَلِيُّ الْعَظِيمُ

"Allâhu lâ ilâhe illâ huve’l-hayyu’l-kayyûm. Lâ te’huzuhû sinetun ve lâ nevm. Lehû mâ fi’s-semâvâti ve mâ fi’l-ardı men zellezî yeşfe’u ‘ındehû illâ bi iznih. Ya’lemu mâ beyne eydîhim ve mâ halfehum ve lâ yuhîtûne bi şey’in min ‘ılmihî illâ bimâ şâe vesi’a kursiyyuhu’s-semâvâti ve’larda ve lâ yeûduhû hıfzuhumâ ve huve’l-‘aliyyu’l-‘azîm."

"O'ndan başka ilah olmayan Allah, hay ve kayyumdur (ezel ve ebedidir). O'nu uyuklama ve uyku tutmaz. Göklerde ve yerlerde olan şeyler O'nundur. İzni olmaksızın O'nun yanında şefaat eden yoktur. Halkın önünde ve arkasında olanı (istikbal ve maziyi) bilir. İnsanlar O'nun ilminden, O'nun isteğinden başkasını ihata edemezler. Kürsisi semaları ve yeri içine alır. Onların hıfzı O'nu (Cenab-ı Ecelli Ala'yı) yormaz. O, pek yüksek ve büyüktür."

6. Herkes Ayete’l-Kürsi Okunduktan Sonra Tesbih Çekilir

Müezzin;

وَ هُوَ الْعَلىُّ الْعَظِيمُ ذولْجَلاَلِ سُبْحاَنَ اللهِ

"Ve huvel aliyyil azimi zul celali Subhanallah" der. Herkes 33 kez; سُبْحاَنَ اللهِ   der. Anlamı: "Allah noksan sıfatlardan uzaktır."

Müezzin;

سُبْحاَنَ الْكَريمِ دآَءِمَنِ الْحَمْدُ لِلهِ

"Subhanel Kerimi daimenil hamdulillah" der. Herkes 33 kez;اَلْحَمْدُ لِلهِ der. Anlamı: "Hamd Allah'adır."

Müezzin;

رَبِّ الْعاَلَمِينَ تَعاَلَى شاَنُهُ اللَهُ اَكْبَرْ

"Rabbil alemine teala şanuhullahu ekber" der. Herkes 33 kez;اَلّلَهُ اَكْبَرْ der. Anlamı: "Allah en büyüktür."

7. Müezzin Tesbihlerden Sonra Şu Duayı Okur

لاَأِلَاهَ اِلاَّ اللّهُ وَحْدَهُ لاَ شَرِيكَ لَهُ لَهُ الْمُلْكُ وَلَهُ الْحَمْدُ وَهُوَ عَلىَ كُلِّ شَيْءِِقَدِيرُ

"La ilahe illallahu vahdehu la şerikeleh, lehul mulku ve lehul hamdu ve huve ala kulli şey’in gadir."

“Allah Teala'dan başka ilah yoktur, tek ilah sadece odur, ortağı da yoktur. Bütün mülk ona aittir. Bütün hamd ve senalar onadır. Her şeye kadirdir."

Müezzin şu duayı okur;

َسُبْحاَنَ ربِّىَ الْعلِىِّ ااَعْلَ لْوَهاَّبْ

"Subhane Rabbiye'l-aliyyi'l-a'le'l-vehhab" Anlamı: "Yüce, ulu ve lütufkâr olan Rabbimi tesbih ederim."

Bu duadan sonra cemaat hep birlikte ellerini açıp dua eder. Dua bitince آمين, Amin denilir. Anlamı: "Duamı kabul et."

Bu şekilde müezzinin görevi tamamlanmış olur.

Kamet Nedir, Ne Zaman Ve Nasıl Getirilir? Kamet S&#;zleri Okunuşu Ve Anlamları

Haberin Devamı

Kamet Müslüman dünyasında İslamiyet’te yer alan bir terimdir. Diyanet Başkanlığı da kamet ile ilgili detaylı bilgilere yer vermiştir. Bu yer veriş sayesinde Müslüman bireyler kamet ile ilgili ibadetlerini doğru bir şekilde gerçekleştirmektedir.

Kamet Nedir?

İslam dininde erkeklere özgü bir sünnet olan, namazlardan önce okunan, ezana benzeyen ve söylenen dua şeklindeki söze kamet denmektedir.

Kamet sözünde Hayye ale'l-felâh sözü yer almaktadır. Bu ifadeden sonra iki kez Kad Kâmeti's Salâh sözüne yer verilmektedir.

Sözlük anlamı olarak Diyanet kamet kelimesini camide topluluğun namaza kalkması için okunan ezan olarak ifade etmiştir.

Ezan benzeri olan kamet sözleri farz namazların öncesinde yer alarak namaz başladığını bildirmektedir. Namazlar isterse toplulukla isterse tek başına kılınsın sünnet olan durum erkeklere verilerek her farz namazdan önce kamet getirilmektedir.

Haberin Devamı

Kamet aynı zamanda kaza namazlarında da getirilerek sünnet olarak kabul görmüştür. İslamiyet’te kadınlar kamet getirmezler. Sünnet olan bu durum İslamiyet’te sadece erkekler için geçerlidir. Kamet getirildiğinde sevap kazanılır. Getirilmediğinde ise bu sevaptan mahrum olunur. Dolayısıyla kamet getirmek namaz dışında kalan bir sünnettir.

Kamet sözleri yüksek sesle okunarak getirildiğinde kamet arttırmak olarak ifade edilmektedir. Ezana benzeyen kamet aslında ezandan farklıdır sadece benzemektedir.

En temel fark ise kamet ezandan daha hızlı getirilmektedir. Bekleme süresini Diyanet şöyle ifade etmiştir; Sünnet bulunmayan akşam namazında ezan ile kamet arasında ezan okunduktan itibaren Fatiha suresini okuyacak kadar beklenmesi uygun olmaktadır.

Kaynak: Diyanet

Kamet Ne Zaman Getirilir?

Kametin getirilme zamanı Diyanet kurulunda sabah, öğle, ikindi, akşam ve yatsı namazlarının farzlarından önce olarak dile getirilmektedir. Namazların farzları kılınmadan önce erkekler kamet getirmelidir.

Sünnet olan ibadetler arasında namazların farzlarını kılmadan önce kamet getirmek yer almaktadır. Ezana göre daha hızlı okunan kamet sözleri ezana benzeyen sözler içermektedir.

Kaynak: Diyanet

Haberin Devamı

Kamet Nasıl Getirilir?

Kamet getirmek Türkçe okunuşu ve anlamıyla beraber ezana benzeyen sözler şeklinde yer alır. Bu sözler söylenerek farz namazlarından önce kamet getirilir.

Sünnet olan kamet sözlerini getirmek erkeklerin görevidir. Kamet sözleri anlam olarak derin anlamlar içermekte ve bilinmesi kısa olacak şekilde ezberlenmesi kolaydır. Bu sözlerin her bir satırı iki defa veya dört defa olacak şekilde okunmaktadır. Sonuna doğru bir defa söylenen sözü de mevcuttur.

Kaynak: Diyanet

Kamet Sözleri Okunuşu Ve Anlamları

Kamet sözleri sekiz adet sözden ve anlamdan meydana gelmektedir. Bu sözlerin ilki "Allâh-ü Ekber" sözüdür. Bu söz dört defa okunmaktadır. Sözün anlamı ise Allah en büyüktür demektir.

Haberin Devamı

İkinci sözü ise "Eşhedü en lâ ilâhe İllallah" sözü oluşturmaktadır. Bu sözde diğer sözden sonra iki defa okunmaktadır. Anlamı ise şahitlik ederim ki Allah'tan başka ilah yoktur demektir.

Bu sözden sonra üçüncü olarak "Eşhedü enne Muhammeden Rasûlullah" sözü okunmaktadır. Bu sözde iki kere okunmaktadır. Anlamı ise şahitlik ederim ki Muhammet Allah'ın elçisidir demektir.

Daha sonra ki sözü ezana benzeyen "Hayye ale's-salâh" sözü oluşturmaktadır. Bu söz iki kere okunmaktadır. Anlamı ise haydi namaza demektir.

Sonrasında da "Hayye ale'l-felâh" sözü iki kere okunmaktadır. Anlamı ise haydi kurtuluşa demektir.

"Kad Kâmeti's Salâh" sözü de iki kere okunmaktadır. Anlamı ise namaz başladı demektir.

Haberin Devamı

Sonrasında tekrar "Allâh-ü Ekber" sözü iki kere okunmaktadır. Yukarıda da belirttiğimiz gibi bu sözün anlamı Allah en büyüktür demektir.

Kamet sözü "Lâ ilâhe İllallah" sözüyle son bulmaktadır. Bu söz bir kere okunmaktadır. Anlamı ise Allah'tan başka ilah yoktur demektir. Böylece kamet okunması tamamlanmaktadır.

Diyanet kaynaklarından alınan bu bilgiler kamet sözlerinin içeriği ve anlamları sırasıyla verilmiştir. Bu belirtilen sırada kamet sözleri okunmaktadır.

Diyanet kurumunun kamet ile ilgili olarak sunmuş olduğu yazı şöyledir:

Kâmet ise, farz namazlardan önce, namazın başladığını bildiren ve ezan lafızlarına benzeyen sözlerdir. Ezandan farklı olarak, “hayye ale’l-felâh” cümlesinden sonra, “kad kâmeti’s-salât” cümlesi eklenir. Rivayetlere göre kâmet de yukarıda ismi geçen sahabîlere aynı rüyada öğretilmiştir.

Kaynak: Diyanet

Kamet Nasıl Getirilir?

Peygamber Efendimiz (s.a.v) Cibril hadisinde “İslam Nedir?” sorusuna “–İslâm, Allah’tan başka ilâh olmadığına ve Muhammed’in Allah’ın Rasûlü olduğuna şehâdet etmen, namazı dosdoğru kılman, zekâtı vermen, Ramazan orucunu tutman, yoluna güç yetirip imkân bulduğun zaman Kâ’be’yi ziyâret (hac) etmendir” buyurdular.

“İman Nedir?” sorusuna “–Allah’a, meleklerine, kitaplarına, peygamberlerine, âhiret gününe inanmandır. Yine kadere, hayrına ve şerrine îmân etmendir” buyurdular.

İhsan Nedir? Rasûlullah Efendimiz (s.a.v): “–İhsân, Allah’a, onu görüyormuşsun gibi kulluk etmendir. Sen onu görmüyorsan da O seni mutlaka görüyor” buyurdular. (Müslim, Îmân 1, 5. Buhârî, Îmân 37; Tirmizi Îmân 4; Ebû Dâvûd, Sünnet 16)

Kuran-ı Kerim, Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen ilahi kitapların sonuncusudur. İlahi emirleri barındıran Kuran ve beraberinde Efendimizin (s.a.v) sünneti tüm Müslümanlar için yol gösterici rehberdir.

Tüm insanlığa rahmet olarak gönderilen örnek şahsiyet Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed Mustafa (s.a.v) 23 senelik nebevi hayatında bizlere Kuran ve Sünneti miras olarak bırakmıştır. Nitekim hadis-i şerifte buyrulur: “Size iki şey bırakıyorum, onlara sımsıkı sarıldığınız sürece yolunuzu asla şaşırmazsınız. Bunlar; Allah’ın kitabı ve Peygamberinin sünnetidir.” (Muvatta’, Kader, 3.)

Tasavvuf; Cenâb-ı Hakkʼı kalben tanıyabilme sanatıdır.Tasavvuf; “îmân”ı “ihsân” gibi muhteşem ve muazzam bir ufka taşımanın diğer adıdır. Tasavvuf’i yola girmekten gaye istikamet üzere yaşayabilmektir. İstikâmet ise, Kitap ve Sünnet’e sımsıkı sarılmak, ilâhî ve nebevî tâlimatları kalbî derinlikle idrâk edip onları hayatın her safhasında vecd içinde yaşayabilmektir.

Dua, Allah Teâlâ ile irtibatta bulunmak; O’na gönülden yönelmek, meramını vâsıta kullanmadan arz etmek demektir. Hadisi şerifte "Bir şey istediğin vakit Allah'tan iste! Yardım dilediğin vakit Allah'tan dile!" buyrulmuştur. (Ahmed b. Hanbel, Müsned, 1/)

Zikir, bütün tasavvufi terbiye yollarında nebevi bir üsul ve emanet olarak devam edegelmiştir. “…Bilesiniz ki kalpler ancak Allâh’ı zikretmekle huzur bulur.” (er-Ra‘d, 28) Zikir, açık veya gizli şekillerde, belirli adetlerde, farklı tertiplerde yapılan önemli bir esastır. Zikir, hatırlamaktır. Allah'ı hatırlamak farklı şekillerde olabilir. Kur'an okumak, dua etmek, istiğfar etmek, tefekkür etmek, "elhamdülillah" demek, şükretmek zikirdir.

İlim ve hâl kelimelerinden oluşmuş bir isim tamlaması olan ilmihal (ilm-i hâl) sözlükte "durum bilgisi" demektir. Bütün müslümanların dinî bilgi ve uygulama bakımından ihtiyaç duyduğu, bir bakıma müslüman olmanın ve müslümanlığın icaplarını yerine getirmenin ön şartı durumundaki fıkhi temel bilgiler ilmihal diye anılmıştır.

İslam ve İhsan web sitesinde İslam, İman, İbadet, Kuranımız, Peygamberimiz, Tasavvuf, Dualar ve Zikirler, İlmihal, Fıkıh, Hadis ve vb. konularda  güvenilir kaynaklardan bilgiye ulaşabilirsiniz.

Kamet getirmek nedir? Kamet nasıl getirilir? Kamet ne demek, nasıl okunur?

Genellikle camilerde duymaya alışık olduğumuz kamet getirmek hakkında pek çok sorunun cevabı merak ediliyor. Kamet kelimesinin anlamını, kamet nasıl getirilir? Kamet ne zaman getirilir? sorularının cevaplarını sizler için derledik.

Kamet kelimesinin anlamı Türk Dil Kurumu'nda birden çok anlama gelmektedir. Kelime anlamının yanı sıra İslami açıdan da önemli bir anlamı bulunur.

TDK üzerinden bakıldığı zaman kamet kelimesi iki farklı anlama sahiptir:

Özellikle ikinci anlamı ile beraber İslami açıdan önemli bir potansiyel teşkil etmektedir. Bu doğrultuda camide okunan ezan üzerinden bunun kamet anlamına geldiğini çok az kişi bilir.

Kamet, farz namazlardan önce, namazın başladığını bildiren ve ezan benzeri sözlerdir. İster cemaatle, isterse tek başına kılınsın, erkeklerin her farz namazdan önce kâmet getirmeleri sünnettir. Kaza namazlarında da kâmet getirmek sünnettir. Kamet getirmek namazın dışında bir sünnettir, getirildiğinde sevap kazanılır, getirilmediğinde sevaptan mahrum kalınır.

Bu kelime ile beraber türemiş olarak kamet getirmek sözcüğü ise TDK'da, 'Cemaatin namaza kalkması için okunan ezanla beraber namazın kılınması' şeklinde ifade edilebilir.

Kameti artırmak ise Türk Dil Kurumu üzerinden bakıldığı zaman, 'Yüksek sesle konuşmak, ortalığı velveleye vermek' anlamları ile temel olarak bilinir. Ancak özellikle İslami açıdan yüksek sesle okunması üzerinden tamir etmek mümkün.

Kamet, Türkçe okunuşu ve Arapça okunuşu;

Kamet getirmek nedir? Kamet nasıl getirilir? Kamet ne demek, nasıl okunur?

Kâmet, farz namazlardan önce getirilir ve kamet getirmek sünnettir.

Camilerde sıklıkla duyduğumuz kamet; cemaatle vaktin namazı kılındıktan sonra, yeni bir cemaat oluştuğunda, aynı vakit namazının, cemaatle veya tek başına kılınması halinde, tekrar ezan ve kâmet okunmasına gerek yoktur. Bunun dışında eğer getirilmedi ise tek veya cemaat halinde kamet, her farz namazı kılınmadan önce okunur.

Beş vaktin farz namazlarında ve Cuma namazının farzında kamet getirilir. Kaza namazında da bu böyledir. Ancak Vitir, Teravih, Bayram, Cenâze ve Nâfile namazlarda kamet getirilmez. Kamet erkeklere has bir sünnettir. Kadınlar kamet getirmezler. Kamet cemaatın müstehab olan sünnetlerindendir. Kadınlar ve çocuklar bir arana gelerek namaz kılsalar bile kamet gerekmez. Namazlarından bazısı kazaya kalan namazlarını peşpeşe kılabilir. Bulunduğu yerden ayrılmadığı sürece tek kamet yeterli olur.

Kamet ezana göre daha hızlı okunur. Ezan ile kametin arasının bir miktar ayrılması gerekir. Ezan ile kamet arasında sünnet bulunmayan akşam namazında, ezan okunduktan sonra Fatiha suresini okuyacak kadar beklemek uygun olur.

Kâmet, farz namazlardan önce getirilir ve kamet getirmek sünnettir.

Ezan ve kâmet, farz namazların sünnetlerindendir. Farz namazlara çağrı için ezan okumanın dayanağı, Kitap ve Sünnet'tir. Bu konuda Kur'an-ı Kerim'de şöyle buyurulmaktadır: "Siz namaza çağırdığınız zaman onu alaya alıp eğlence yerine koyuyorlar." (Mâide, 5/58); "Ey îman edenler! Cuma günü namaz için çağrı yapıldığı zaman hemen Allah'ın zikrine koşun…" (Cum'a, 62/9) Resûlullah (s.a.s.) da "Namaz vakti geldiğinde içinizden biri ezan okusun." (Buhârî, Ezân 17, 18, 49, Müslim, Mesâcid, ) buyurmuştur.

Namaz, Mekke döneminde farz kılınmakla birlikte, ezan hicretten sonra uygulamaya konulmuştur. Medine'ye hicretten sonra Mescid-i Nebevî'nin inşası tamamlanıp düzenli olarak cemaatle namaz kılınmaya başlanınca, Hz. Peygamber (s.a.s.) vakitlerin girdiğini duyurmak için ne yapılabileceğini arkadaşlarıyla görüşmüş, o esnada Hz. Peygambere vahiyle ve içlerinde Hz. Ömer ve Abdullah b. Zeyd'in de bulunduğu bazı sahâbîlere rüyalarında bugünkü ezanın şekli öğretilmiştir (Abdürrezzâk, el-Musannef, I, ; Ebû Dâvûd, Merâsîl, s. 81; İbn Âbidîn, Reddü'l-muhtâr, II, 48).

Ezan, İslamın şiârı (sembolü) olup, müekked bir sünnettir. Ezan aracılığıyla halka hem namaz vaktinin girdiği ilan edilmekte, hem de Allah'ın eşsiz büyüklüğü, Hz. Peygamberin (s.a.s.) O'nun kulu ve elçisi olduğu ve namazın kurtuluş yolu olduğu ilan edilmektedir. İmam Muhammed, "Bir belde halkı tümüyle ezanı terk ederlerse onlarla savaşırım." (Kâsânî, Bedâî', I, ) demiştir.

Kâmet ise, farz namazlardan önce, namazın başladığını bildiren ve ezan lafızlarına benzeyen sözlerdir. Ezandan farklı olarak, "hayye ale'l-felâh" cümlesinden sonra, "kad kâmeti's-salât" cümlesi eklenir. Rivayetlere göre kâmet de yukarıda ismi geçen sahabîlere aynı rüyada öğretilmiştir (Ebû Dâvûd, Salât, 28).

Namaz vakitlerini görüntülemek için tıklayın

Rüya tabirleri sözlüğü ve rüyaların anlamları için tıklayın.

seafoodplus.info - Gündem

ArapçaNamazTürkEzanDiniGündemGüncelHaberler

nest...

batman iftar saati 2021 viranşehir kaç kilometre seferberlik ne demek namaz nasıl kılınır ve hangi dualar okunur özel jimer anlamlı bayram mesajı maxoak 50.000 mah powerbank cin tırnağı nedir