Adet Görmeyen Bir Kadın Hamile Kalabilir Mi

Menopoza giren kadının adetten kesilmesi, yumurtlamanın ve doğurganlığının bitmesi demektir. Bu nedenle menopoza giren kadının hamile kalması söz konusu değildir. Çünkü artık yumurtlama devresi sona ermiştir. Döllenme yapacak yumurta mevcut değildir. Menopoza girmek için 12 ay adetin gelmemesi gerekir. Ancak bu süreç bitiminde bu risk oluşmaz. Ateş basmaları, terleme gibi diğer belirtiler adetten kesilmeden menopoza girilmiş gibi düşünülmemelidir. Bu dönemlerde ilişkiye girmek hamilelik riski oluşturabilir. Yani adetten kesilme ile menopoz gerçekleşir ve hamilelik riski olmaz.

Menopoz başlangıcı olan yani aylık bir adetten kesilmenin olduğu dönemlerde tam anlamıyla menopoz süreci tamamlanmadığı için gebe kalma riski olması ihtimali az da olsa vardır. O nedenle bir yıl tamamlanmaması halinde bu risk oluşması açısından kadının korunmaya devam etmesi gerekliliği söz konusu olabilmektedir. Ancak rahim içi aletle korunulması ilaçların alınmaması gereklidir.

Doğum kontrol hapları belli yaşa gelen kişilerde kalp hastalıkları riski oluşturabilmektedir. Bunun yanında 3 ve 6 aylık iğnelerde bu dönemde olmaması gereken bir korunma yöntemidir. Dışarı boşalma, prezervatif kullanma ve takvim yöntemi gibi durumlarda ihtimaller göz önüne alınarak risk taşıyabilir. O açıdan güvenli olmamaktadır.

Kısacası; menopoz döneminin bir yıllık süreci tamamlanana kadar kadının dikkatli olması gerekirse bir uzman hekim tarafından bilgi alması ve ona göre değerlerinin hangi aşamada olduğunu bilerek hareket etmesi önem taşımaktadır.

Konya'da genç kızlığından bu yana adet görmediği için yumurtalıkları gelişmeyen kadın, doktorların ''çocuk sahibi olamazsın'' demelerine rağmen tüp bebek yöntemiyle hamile kalmayı başardı.

Edinilen bilgiye göre, Kerem (27) ve Güler Çakır (29) çifti, 5 yıl önce evlendi. Çocuk sahibi olamayan genç çift, evliliklerinden bir yıl sonra birçok hastaneye başvurdu.

Güler Çakır, gittiği hastanelerde genç kızlığından bu yana adet görmediği için yumurtalıklarının gelişmediğini ve çocuk sahibi olamayacağını öğrendi.

Ümitlerini kesen Çakır çifti, akrabalarının tavsiyesi üzerine yaklaşık bir yıl önce özel bir tüp bebek merkezine gitti.

Burada uygulanan tedavi sonrası Güler Çakır, hamile kaldı. 7 aylık hamile olan ve bir kız çocuğu bekleyen genç kadın, bebeğini kucağına alacağı günü özlemle bekliyor.

HAMİLE OLDUĞUNA İNANAMAMIŞ
Güler Çakır, yaptığı açıklamada, 5 yıl önce yaptığı evlilikten çocuk sahibi olamadığını, tedavi için çok sayıda hastaneye gittiklerini söyledi.

Genç kızlığından bu yana adet görmediği için yumurtalıklarının gelişmediğini, bu nedenle de tüp bebek tedavisiyle bile çocuk sahibi olamayacağını öğrendiğinde çok üzüldüğünü belirten Çakır, psikolojisinin bozulduğunu ifade etti.

Ümidini kestiği dönemde başvurdukları merkezde tedavi sonrası hamile olduğunu öğrendiğinde çok mutlu olduğunu anlatan Çakır, ''Bebeğim karnımda kıpırdayana kadar hamile olduğuma inanamadım. Çok farklı duygular içindeyim. Şimdi 7 aylık hamileyim. Bebeğimizi kucağımıza alacağımız günün hayalini sabırsızlıkla bekliyorum. Bebeğimle gerçekleştireceğim çok hayalim var'' diye konuştu.

Baba Kerem Çakır ise çocuk sahibi olamadıkları için çok zor günler geçirdiklerini belirtti.

Doktorların ''Tüp bebek tedavisiyle bile çocuk sahibi olmanız çok zor.'' dediğini aktaran Çakır, şunları kaydetti:

''Hiçbir yere gidemiyorduk. Utanıyorduk. Kimsenin çocuğunu sevemiyorduk. Çocuklu bir aileye gittiğimizde çocuk özlemimiz aklımıza geliyordu. Aileler 'Niye sizin çocuğunuz olmuyor?' diye sorunca çok üzülüyorduk. Sıkıntılarımız geride kaldı. Çocuğum olduğunda onu sırtımdan hiç indirmeyeceğim.''

BEYİN YUMURTA ÜRETİMİNİ SAĞLAYAMIYORDU
Merkezin Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Op. Dr. Dilek İncesu, çocuk sahibi olmak için kendilerine başvuran hastaları Güler Çakır'ın muayenesinde ''adet görememe sendromu'' rahatsızlığı teşhisinin konulduğunu dile getirdi.

Bu tür rahatsızlığı bulunan kişilerin tüp bebek tedavisiyle bile hamile kalma olasılıklarının çok düşük olduğunu vurgulayan İncesu, hastalarına yüksek dozda ilaç tedavisi uyguladıklarını belirterek, şunları ifade etti:

''Hormon eksikliği nedeniyle beynin kontrolünde olan yumurtalıklar üretmiyordu. Biz yumurtalıkları harekete geçirdik. Beyin bir türlü yumurta üretimini başlatamıyordu. Yumurta için gereken iki hormonun eksikliğini gördük. Bu yönde uygulanan tedaviler sonrası hastanın yumurta üretimini başlattık. Tüp bebek yöntemiyle Güler Çakır, hamile kaldı. İlk 10 hafta bizim gözetimimizde hamileliğini geçiren Güler, şimdi 7 aylık hamile. Bir kız çocuğu dünyaya getirecek.''



AA

Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Op. Dr. Selen Sakar Ecemiş, adet düzensizliğine yol açan hastalıkların tanısı sonrası tedavi amaçlı verilen hormonal takviyeler ve gebeliğe yardımcı üreme teknikleri ile hamilelik elde edilebileceğini söyledi.

Bahçeci Ankara Tüp Bebek Merkezi Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Op. Dr. Selen Sakar Ecemiş, adet düzensizliğinin hamile kalmayı engellemesinin ya da kısırlık gibi ciddi sorunlara yol açmasının kadınlarda tedirginlik oluşturan bir konu olduğunu söyledi. Kadınlarda adet aralığının 21 günden kısa veya 35 günden uzun olmasının ‘adet düzensizliği’ olarak tanımlandığını belirten Op. Dr. Selen Sakar Ecemiş, şunları söyledi:

“Bu sorun beraberinde gebe kalma zorluğunu da getirebilir. Adet düzensizliğine yol açan hastalıkların tanısı sonrası tedavi amaçlı verilen hormonal takviyeler ve gebeliğe yardımcı üreme teknikleri ile hamilelik elde edilebilir.

“Hormon takviyesi yapılabilir”

Beyinden yumurtalıkları uyaran hormon döngüsünün çalışmadığı zamanlarda kadınlar kendiliğinden hiç adet göremezler. Bu eksik hormonların takviye edilmesiyle yumurtlama sağlanır ve çift uygun yardımlı üreme tekniğine yönlendirilerek gebelik elde edilir. Adet göremeyen diğer durumlar da ise turner sendromu olarak bilinen genetik sendrom, menopoz döneminde kadınlarda kendi yumurtaları ile gebelik elde etmek ülkemizdeki yasal sınırlandırmalardan dolayı mümkün değildir.

“Hastalık sebebi olabilir”

Kadınlar için son derece önemli bir sorun olan adet görememenin altında çok farklı nedenler yatabiliyor. Bir kadının düzensiz ve az miktarda adet görmesi veya hiç adet görememesinin altında farklı sebepler yer alıyor. Yumurtalıkların, rahmin veya vajenin gelişmemesi, özellikle hipofiz bezini ilgilendiren beyin içi tümörler ve genetik problemler bunlardan bazılarıdır. Bunun yanında normal adet gören bir kadının adetten kesilmesi durumu ise ‘adet görememe’ olarak tanımlanır.”

Adet görmemeye neden olan durumlar

Op. Dr. Selen Sakar Ecemiş, adet görememenin ortaya çıkmasına neden olan durumlar ise şöyle sıraladı:

“Aşırı stres, ani kilo kaybı ya da kilo alımı gibi beslenme bozuklukları, polikistlik over, tiroit bozukları, yüksek prolaktin hormonu gibi hormon bozuklukları, anti-depresanlar gibi farklı sağlık sorunlarının tedavisi için kullanılan ilaçlar, aşırı egzersiz yapma, yumurtalık ve beyin tümörleri, ameliyatla yumurtalıkların veya rahmin alınmış olması, doğum sonrası aşırı kanamaya bağlı bazı durumlar radyoterapi ya da kemoterapi tedavisi görme ve kürtaj sonrası rahim içi yapışıklıklar.” 

Adet döngüm nasıl işler?

Ortalama adet döngüsü 28 gün sürer. Bu döngü, adetin ilk günü başlar ve bir sonraki döngünün başlangıcında sona erer. Sizin döngünüz verilen süreden daha kısa veya daha uzunsa telaşlanmanıza gerek yoktur; kadınların adet döngüleri 23 ila 35 gün arası değişkenlik gösterebilir.

Adet döngüsünün ortalarında yumurtalıktan bir yumurta salınır ve bu yumurta fallop tüpü boyunca ilerler; bu olay yumurtlama olarak bilinir. Kadınların çoğunda yumurtlama ile bir sonraki adet döneminin başlangıcı arasında 12 ila 16 gün vardır.

28 günlük düzenli bir döngüye sahip kadınlar büyük olasılıkla yaklaşık günde yumurtlarlar. Sizin döngünüz bundan daha uzun sürüyorsa; örneğin 35 günse, ile günler arasında doğurgan olma olasılığınız yüksektir. 23 günlük daha kısa bir döngüye sahipseniz, 7. ila günler arasında yumurtlayabilirsiniz.

Adet kanaması çoğunlukla 3 ila 7 gün sürer. Adet sancısı çekiyorsanız, muhtemelen sancılar adetin başlangıcında, rahim iç duvarını parçalanmaya zorlayan hormonların en üst seviyeye çıktığı sürede daha şiddetli olacaktır.

Yumurtlama sırasında neler gerçekleşir?

Adet döngüsünün başlangıcında, beyin vücuda yumurta üretimine başlamasını söyleyen bir hormon salgılar. Aynı zamanda vücudunuz östrojen hormonunu üretmeye başlar.

Östrojen hamile kalmanıza yardımcı olmada önemli rol oynar. Adetinizin ilk gününde en düşük seviyede seyreden bu hormon, adetinizin ilk gününde artmaya başlayarak besin maddeleri ve kanla rahim duvarının kalınlaşmasına neden olur. Bu olay, hamile kaldıysanız döllenen yumurtanın gelişmek için ihtiyaç duyacağı tüm besinleri ve desteği alabilmesi için gerçekleşir.

Yüksek östrojen seviyeleri ayrıca bir kadının yumurtlama dönemi boyunca spermin yüzerek daha uzun süre hayatta kalmasına yardımcı ‘sperm dostu’ mukus üretmesini de sağlar. Siz bunu muhtemelen ince, kaygan, genellikle bulanık beyaz bir vajinal akıntı olarak fark edersiniz.

En doğurgan olduğum günleri nasıl bileceğim?

Yumurtlama olgun bir yumurta yumurtalıktan salınarak döllenmeye hazır olacak şekilde fallop tüpünden aşağı itildiği zaman gerçekleşir.

Yumurtlama genellikle bir sonraki adet başlangıcından 14 gün önce gerçekleşir, ancak adetinizden önce 12 ila 18 gün arasındaki dönemde meydana gelmesi de normaldir. Bazı kadınlar yumurtlama sırasında yumurtalık bölgesinde hafif bir sancı veya ağrı hissederler.

Bir yumurta yumurtlamadan sonra 24 saate kadar canlı kalabilir. Bu süre zarfında hamileliğin gerçekleşmesi için sperm yumurtayla birleşerek onu döllemelidir. Aslında tam da yumurtlama gününde cinsel ilişkiye girmeniz gerekmez, sperm cinsel ilişkiden sonra fallop tüplerinde 3 ila 5 gün canlı kalabilir ve yumurta yumurtalıktan salındığında onu hala dölleyebilir. Bu, yumurtlamadan önceki günlerde ve yumurtlama gününde cinsel ilişkiye girmeniz halinde hamile kalma olasılığınızın daha yüksek olduğu anlamına gelir.

Yumurta döllenmezse, kalınlaşmış endometriyal duvara daha fazla ihtiyaç duyulmaz ve adet sırasında atılır.

Hamilelikte neler gerçekleşir?

Yumurta döllendikten sonra rahim duvarına tutunur. Vücut, hamileliğe destek vermek üzere rahim duvarının kalınlaşmasına yardımcı olacak yüksek düzeyde östrojen ve progesteron salgılamaya devam eder.

Hamileliğinizin ilk birkaç haftasında ve ayında duygusal gelgitler yaşarsanız telaşlanmayın. Yükselen hormon seviyeleriniz nasıl hissettiğinizi etkileyebilir ve duygusal dalgalanmalar yaşamanıza, sık sık ağlamanıza ve sinirli olmanıza neden olabilir. Birçok kadın semptomların hamileliği ilk üç ayından sonra hafiflemeye başladığını görür.