darülaceze amacı / Kuruluş Amacı - Darülaceze

Darülaceze Amacı

darülaceze amacı

kaynağı değiştir]

Darülaceze nedir, nerede?

Haberin Devamı

Darülaceze, 1895 yılında padişah II. Abdülhamit'in fermanı üzerine Okmeydanı'nda 27.000 metrekarelik bir alan üzerine kurulmuştur.
Bir idare binası, sekiz aceze dairesi, çocuk yuvası, revir ve hastane, cami, kilise, sinagog, iş ocakları, aş ocağı, fırın, hamam, çamaşırhane, gasilhane, berberhane, hemşire ve bakıcılar için personel lojmanları, rehabilitasyon merkezi, hayvan kesimhanesi, demirbaş eşya deposu, kuru gıda ambarı, yaş sebze ve meyve muhafaza deposu, buzhane gibi üniteleri içine alan 20 binadan oluşmaktadır.

Burada yüzyıldan beri din, mezhep, dil, ırk, sınıf ve cinsiyet farkı gözetmeksizin bakıma muhtaç kimsesiz, yaşlı ve sakat insanlarla, sokağa terk edilmiş 0-6 yaş arası çocuklar ücretsiz olarak, her türlü ihtiyaçları karşılanarak barındırılmaktadır.

DARÜLACEZE TARİHİ

Darülaceze’nin kuruluş süreci 1877 Osmanlı-Rus Savaşı’na kadar uzanmaktadır. Bu savaşın ardından, göçler başlamış 1877-79 arasında İstanbul’a dört yüz bine yakın göçmen gelmiştir. Sokaklarda evsiz, barksız, hasta, kimsesiz çocuk ve dilenciler artmıştır.

İstanbul’daki dilencileri, sokaklarda başıboş gezen kimsesiz çocukları, cami avlusunda yatan kimsesiz muhtaçları bir araya toplayıp ıslah ederek sanat sahibi yapmak, kimsesizlerin son ömürlerini huzur içinde yaşamalarını sağlamak maksadıyla zamanın Padişahı II. Abdülhamid Han, bir Darülaceze kurulmasını ferman ile emir buyurmuştur. Bu ferman sonrası oluşturulan komisyonun tetkikleri neticesinde, Darülaceze’nin Okmeydanı’nda kurulmasının muvafık olacağı ve inşaatının 72.000 altın liraya çıkabileceğini padişaha arz etmişlerdir. Bunun üzerine Darülaceze’nin Okmeydanı’nda inşasına başlanması Padişahın 25 Mart 1306 (6 Nisan 1890) tarihli fermanı ile emir buyrulmuş ve bu ferman 30 Mart 1306 (11 Nisan 1890) tarihli Resmî Tebliğ ile yayımlanarak yürürlüğe girmiştir.

Sultan Abdülhamid Han, Darülaceze’nin kuruluş masraflarını karşılamak üzere 7.000 altın lira kıymetindeki eşyasını hediye etmiş, 10.000 altın lira da nakit olarak bağışlamıştır. Ayrıca yardım kampanyası düzenlenmiş, geniş bir katılım sağlanmış ve toplanan teberrularla 50.000 altın lira toplanmıştır.

Böylelikle temin edilen inşaat parası ile 6 Ekim 1892 tarihinde 21 koyun kesilerek Darülaceze’nin temeli atılmış ve Sultan Abdülhamid Han’ın cülusunun sene-i devriyesi olan 19 Ağustos 1895 tarihinde binaların inşaatı tamamlanarak fotoğraflardan oluşan iki albümle birlikte anahtarları Sultan Abdülhamid Han’a teslim edilmiştir. Darülaceze’nin resmî açılışı 31 Ocak 1896 tarihinde yapılmıştır.

DARÜLACEZE’NİN FAALİYET ALANLARI

1895 yılında Sultan II. Abdülhamid Han tarafından kurulan, kurulduğu günden bu yana 29.000’i çocuk olmak üzere toplam 72.000 kişiye Şefkat Yuvası olan Darülaceze; din, dil, ırk, sınıf ve cinsiyet farkı gözetmeksizin bakıma muhtaç, yaşlı, engelli insanlara, sokağa terk edilmiş kimsesiz yavrulara hizmet vermektedir.

Şu an Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı’na bağlı olarak hizmet veren Darülaceze’de barınan sakinlerin tüm giyinme, barınma, gıda, sağlık ve bakım ihtiyaçları kurum tarafından karşılanmakta, hizmet 24 saat aralıksız devam etmektedir. Sakinlerin muayene ve tedavi hizmetleri, koruyucu sağlık hizmetleriyle acil veya kronik rahatsızlıklar tedavi edilmeye çalışılmakta, ileri tetkik ve tedavi gerektiren durumlarda hastanelerle bağlantı kurularak her türlü tıbbi tedavileri yapılmaktadır.

Rehabilitasyon merkezi ile de psikologlar ve gönüllüler eşliğinde atölye çalışmaları yapan sakinlerimizin sosyal yaşantıya adaptasyonları ve motivasyonları sağlanmaktadır.

DARÜLACEZE NEREDE?

Darülaceze Cad. No:51 Okmeydanı - ŞİŞLİ / İSTANBUL
1-5 kişiden oluşan ziyaretçi gurupları "Bireysel Ziyaretçi" kabul edilir. Haftanın 7 günü, 10:30 - 16:30 saatleri arası randevu almadan ziyaretler gerçekleştirilebilir.

Darüşşafaka Cemiyeti

1863'ten beri "Eğitimde Fırsat Eşitliği"

Türkiye’nin eğitim alanındaki ilk sivil toplum kuruluşlarından biri olan Darüşşafaka Cemiyeti, 1863 yılından bu yana “Eğitimde Fırsat Eşitliği” misyonuyla varlığını sürdürüyor.

Darüşşafaka öğrencileri

“Şefkat yuvası” anlamına gelen Darüşşafaka, günümüzde babası veya annesi hayatta olmayan, maddi olanakları yetersiz, yetenekli çocuklarımızı on yaşındayken ailelerinden emanet alıyor; onlara uluslararası standartlarda eğitim fırsatı sunuyor ve düşünen, sorgulayan, özgüvenli, topluma karşı sorumluluklarının bilincinde lider bireyler olarak yetiştiriyor.

Bitmeyen Hikâye
21. yüzyıl becerilerine sahip öğrenciler yetiştirmeyi hedefleyen Darüşşafaka'da tabletli eğitim veriliyor.

Bugün ülkemizin dört bir yanından, sınavla seçilen 1.000’e yakın öğrenci, İstanbul Maslak’taki Darüşşafaka Eğitim Kurumları’nda, 5. sınıftan liseden mezun oluncaya kadar sekiz yıl süreyle tam burslu, yatılı, kolej eğitimi görüyor. Cemiyet, üniversiteyi kazanan mezunlarına da burs desteğini sürdürüyor.

Aydınlık Türkiye sevdalılarının desteğiyle 1863’ten bu yana yanan ışık!
Darüşşafaka Lisesi

Darüşşafaka Eğitim Kurumları’nda çocuklarımıza sağlanan tüm olanaklar, Cemiyet’in kişi, kurum ve kuruluşlardan elde ettiği bağışlarla sağlanıyor. Atatürk’ün annesi Zübeyde Hanım, kız kardeşi Makbule Atadan ve manevi kızı Nebile İrdelp, Sait Faik Abasıyanık, Türkiye İş Bankası gibi ülkemizin aydınlık yarınlarına sevdalı sayısız kişi ve kurumun desteğiyle Cemiyet, çocuklarımıza “eğitimde fırsat eşitliği” hakkı tanıyor.

Eğitimle Değişen Yaşamlar
Her yıl Darüşşafaka'ya başlayan 120 öğrencinin Daçka'daki ilk günü ölümsüzleştiriliyor.

Matematikçi Salih Zeki, ultrasonografinin öncüsü Prof. Dr. Adnan Sokullu, ressam Mahmut Cûda, Muhittin Sebati, Türk edebiyatının kilometre taşlarından Ahmet Rasim, Türkiye’nin ilk çocuk psikiyatrı Prof. Dr. Rıdvan Cebiroğlu, matematikçi Mehmet İzzet, edebiyat eleştirmeni Berna Moran, bestekâr Kazım Uz, edebiyatçı İsmail Safa, Cumhuriyet tarihinin ilk şehir tarihçisi ve Türk belediyeciliğinin önemli ismi Osman Nuri Ergin, tiyatro sanatçısı İhsan Devrim, Başbakanlık Müsteşarı ve Cumhurbaşkanlığı Genel Sekreteri Necdet Seçkinöz, inşaat mühendisi ve eğitim dünyasının büyük ismi Fettah Aytaç, oyuncu ve yönetmen Tolga Aşkıner, karikatürist Tekin Aral, müzisyen Reşat Aysu, basketbolcu, antrenör ve gazeteci Yalçın Granit ve daha niceleri... Hepsi küçük yaşta babalarını yitirmişti, hepsinin maddi koşulları, bırakın iyi bir eğitimi, okula gitmeye dahi olanak tanımıyordu. İşte onlar, her çocuğun iyi bir eğitim hakkına sahip olduğunu savunan Cemiyet’in hayırseverlerden sağladığı bağışlarla Darüşşafaka’da şefkatle eğitim gördü, aldıkları eğitimle yeni bir dünyaya adım attı, sadece kendilerinin değil, ailelerinin kaderini de değiştirdi ve üstlendikleri kilit görevlerle ülkelerinin geleceğine damga vurdu. İşte Darüşşafaka Cemiyeti, 1863’ten beri bunun için çalışıyor!

Kapalıçarşı esnaf eğitiminden, döneminin en modern eğitimine
Darüşşafaka'nın 1873'ten 1994'e kadar eğitim verdiği tarihi binası

Dönemin önemli matematikçisi, asker ve devlet adamı Yusuf Ziya Paşa önderliğinde Gazi Ahmet Muhtar Paşa, Vidinli Tevfik Paşa, Sakızlı Ahmet Esat Paşa ve Ali Nâki Efendi tarafından 30 Mart 1863’te Sultan Abdülaziz Han'ın fermanıyla kurulan Cemiyet’in başlangıçtaki amacı, Kapalıçarşı’daki esnaf gençlerin eğitimine kaynak sağlamaktı. Beyazıt’taki eski Valide Mektebi’ni onartan Cemiyet, aralarında vatan şairi Namık Kemal’in de bulunduğu, dönemin pek çok aydınının burada gönüllü öğretmenlik yapmalarını sağladı.

1868’e gelindiğinde ise Cemiyet, o tarihe kadar eski kışla ya da konakların okul olarak kullanıldığı Osmanlı Devleti’nde Türkiye tarihinin okul amaçlı ilk binasının inşaatına başladı. İtalyan mimar Barironi’nin tasarladığı ve Dolmabahçe Sarayı’nın mimarbaşı Ohannes Kalfa’nın planını çizdiği okul, Sultan Abdülaziz’in yaptığı bağışla satın alınan İstanbul Fatih’teki arsanın üzerine inşa edildi. Kız ve erkek öğrencilerin aynı çatı altında eğitim görmesine uygun, çağın çok ilerisinde imkânlara sahip okul, 28 Haziran 1873’te “Darüşşafakat’ül İslamiye” adıyla kapılarını parasız, yatılı ve özel statülü olarak açtı. O tarihten bu yana Cemiyet, Darüşşafaka’da okuyan öğrencilerin eğitimlerine kaynak yaratmak için çalışmalarını aralıksız sürdürüyor.

Tarihi boyunca bağışçılarının güvenine gölge düşürmedi
Darüşşafaka Eğitim Kurumları Yemekhanesi

1800’lü yılların sonlarında ülkemizde Batılı tarzda eğitim veren okulların sayısı bir elin parmağını geçmeyecek kadar azdı. Bu okullardan biri olan Darüşşafaka’yı diğerlerinden ayıran temel fark ise ilk günden beri “eğitimde fırsat eşitliği” misyonunu benimsemesiydi. Benzer okullar, varlıklı ailelerin çocuklarını kabul ederken, Cemiyet, babası hayatta olmayan ve ailesinin maddi durumu yetersiz çocukların kaliteli eğitim almasına olanak tanıyordu. Dönemin ihtiyaçlarına göre eğitim programlarının içeriği, ismi ya da faaliyet mekânı yenilense de, bu misyondan asla taviz vermeyen Cemiyet, yaşamları eğitimle değiştirmeye devam ediyor.

Hedef: Daha fazla çocuğun yaşamını eğitimle değiştirmek
Darüşşafaka Lisesi mezuniyet töreni

Geniş anlamda Darüşşafaka Ailesi’ni başta Darüşşafaka Cemiyeti ve bünyesindeki Darüşşafaka Eğitim Kurumları, Darüşşafaka Rezidansları (Yakacık, Maltepe, Şenesenevler ve Urla), Maltepe Özel Bakım Ünitesi, Ömran ve Yahya Hamuluoğlu Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Merkezi  oluşturuyor. Bu kuruluşların tümünün ortak hedefi, destek veren kişi ve kuruluşların katkılarıyla daha fazla çocuğa kaliteli eğitim olanağı sağlamak. Cemiyetin kaynaklarını ilk kurulduğu gün olduğu gibi bugün de kişiler, kurum ve kuruluşlardan alınan gayrimenkul bağışlarıyla, nakdi ve ayni bağışlar oluşturuyor.  

Darüşşafakalı öğrenciler

Tarihi boyunca bağışçılarının güvenine ve arzusuna gölge düşürecek herhangi bir eyleme izin vermeyen Cemiyet, aydınlık bir Türkiye’nin eğitimle sağlanacağına inananların, gözleri arkada kalmadan bağışta bulunduğu bir kurum olarak varlığını sürdürüyor. Bu destekten aldığı cesaretle daha fazla çocuğa el uzatmanın çalışmalarını yapıyor.

kaynağı değiştir]

Dış bağlantılar[değiştir

nest...

oksabron ne için kullanılır patates yardımı başvurusu adana yüzme ihtisas spor kulübü izmit doğantepe satılık arsa bir örümceğin kaç bacağı vardır