savcı maaşı hesaplama / T.C. Sosyal Güvenlik Kurumu

Savcı Maaşı Hesaplama

savcı maaşı hesaplama

HAKİM MAAŞI NE KADAR?

hakimlik geribildirim.jpeg

hakim maaşı ne kadar .jpg

İdari Hakim Maaşı Ne Kadar? Adli Hakim Maaşı Ne Kadar?

2023 yılında yapılmış olan İdari Yargı ve Adli Yargı Hakimlik Sınavını kazanıp ve mülakatı olumlu neticelenen adayların maaşlarını ele alacağız. Hakimlik maaşları derece ve statüsüne göre değişim arz etmektedir.

  • 1. derece  Hakim (24 yıl): 24 yıl deneyimi olan birinci sınıf hakimlerin maaşları, 35 bin Türk lirasına kadar çıkabilmektedir.
  • 1. derece (Birinci Sınıfa Ayrılmış): Birinci sınıfa ayrılmış hakimlerin maaşları, yaklaşık 30 bin TL olarak belirtilmiştir.
  • 1. derece: 18 yıl deneyimi olan 1. derecedeki hakimlerin maaşları, yaklaşık 29 bin TL olarak belirtilmiştir.
  • 2. derece: 13 yıl deneyimi olan 2. derecedeki hakimlerin maaşları, yaklaşık 28 bin 750 TL olarak belirtilmiştir.
  • 3. derece: 11 yıl deneyimi olan 3. derecedeki hakimlerin maaşları, yaklaşık 27 bin 200 TL olarak belirtilmiştir.
  • 4. derece: 9 yıl deneyimi olan 4. derecedeki hakimlerin maaşları, yaklaşık 26 bin 520 TL olarak belirtilmiştir.
  • 5. derece: 7 yıl deneyimi olan 5. derecedeki hakimlerin maaşları, yaklaşık 25 bin 500 TL olarak belirtilmiştir.
  • 6. derece: 5 yıl deneyimi olan 6. derecedeki hakimlerin maaşları, yaklaşık 24 bin 700 TL olarak belirtilmiştir.
  • 7. derece: 3 yıl deneyimi olan 7. derecedeki hakimlerin maaşları, yaklaşık 24 bin 200 TL olarak belirtilmiştir.
  • 8. derece: Bu grupta, mesleğe yeni başlayan hakimler yer almaktadır. Maaşları 2023 yılında yaklaşık 22 bin 100 TL olarak belirtilmiştir. Hakimlik staj süreleri 2 yıldır. Hakimler zorunlu staj süreleri boyunca stajyer hakim olarak çalışmaktadır ve stajyer hakimlerin maaşı da 2022 yılının ikinci yarısında yaklaşık 16.510 Türk Lirası olarak belirtilmiştir.

Hakim olarak görev yapan adayların medeni hali ve çocuk sayısı alınan maaşları da etkilemektedir. Eşi çalışmayan hakimlere aile yardımı olarak ek ödeme ve çocuğu olanlar için ise çocuk yardımı yapılmaktadır. Ek ödemelere bağlı olarak yukarıda belirttiğimiz maaş seviyeleri farklılık arz etmektedir.

Adli ve idari hakim adayları  arasında herhangi bir maaş farkı bulunmamaktadır. Hakimler, yaklaşık olarak aynı maaşı alırlar. Maaşlardaki küçük farklılıklar adli ve idari yargı farkından değil başka unsurlardan kaynaklanabilmektedir.


hakimlik geribildirim.jpeg

İşsizlik Maaşı Hesaplama

  • İkamet adresinin değişmesi,
  • Herhangi bir sosyal güvenlik kuruluşundan yaşlılık aylığı alınması,
  • Yetkili sağlık kuruluşunca istirahatli kılınması,
  • Silahaltına alınılması,
  • Yurtdışına çıkılması,
  • Bir işte çalışmaya başlanması veya
  • Mahkeme kararıyla işe iade edilmesi,

hallerinde durum 15 gün içinde en yakın İŞKUR birimine veya Alo170’e bildirilmelidir. İşsizlik ödeneğinden yararlananlar, kendi kusuru ve bilgilerdeki eksiklik veya yanlışlık nedeniyle yapılan fazla ödemeleri yasal faizi ile birlikte ödemek zorundadır.

İşsizlik Maaşını Kimler Alamaz?

İşsizlik sigortası kapsamında olmayan sigortalılara örnek olarak:

  • Memurlar, Türk Silahlı Kuvvetleri Personel Kanunu’na tabi çalışanlar,
  • Hakimler ve Savcılar Kanunu’na tabi çalışanlar,
  • Yüksek Öğretim Kanunu’na, Yüksek Öğretim Personel Kanunu’na tabi çalışanlar,
  • Bağ-kurlular (işsizlik sigortası yerine esnaf ahilik sandığı)
  • Hizmet akdine dayalı çalışmayanlar,
  • İşçi sendika ve konfederasyonları ile sendika başkanlıklarına seçilenler,
  • Bir veya birden fazla işveren tarafından çalıştırılan film, tiyatro, gösteri, ses, müzik, resim, heykel ve benzeri işlerde uğraşanlardan hizmet akdi ile çalışmayanlar,
  • Askerlik hizmetini er veya erbaş olarak yapanlar ile yedek subay okulu öğrencileri
  • Meslek lisesi veya yükseköğrenimde staja tabi tutulan öğrenciler,
  • Ceza infaz kurumunda çalıştırılan hükümlüler,
  • Türkiye ile sosyal güvenlik sözleşmesi olmayan ülkelerde iş üstelenen işverenlerce yurtdışındaki işyerlerinde çalışmak üzere götürülen Türk İşçilerdir.

İşsizlik Maaşı Nasıl Alınır? 

Sigortalının bu sigorta kapsamında işsizlik ödeneğinden yararlanabilmesi için İşsizlik Sigortası Kanunu kapsamında sigortalı olması, belirli süre prim ödemiş olması, iş akdinin belirli sebeplerle sona ermiş olması, hak düşürücü nedenlerin var olmaması, iş akdinin askıya alınmamış olması, Türkiye İş Kurumuna başvuruda bulunması, çalışmaya istekli ve elverişli bulunması koşullarının hepsinin birlikte yer alması gerekmektedir. Çalışanın, işsizlik maaşından yararlanabilmesi için aynı zamanda iş sözleşmesinin belirli nedenlerle sona ermesi gerekir. Belirli sona erme sebeplerini şunlardır:

  • İş sözleşmesinin işveren tarafından süreli fesih yoluyla sona erdirilmesi,
  • İş sözleşmesinin işçi tarafından haklı nedenle sona erdirilmesi,
  • İş sözleşmesinin işveren tarafından haklı nedenle sona erdirilmesi,
  • Belirli süreli iş sözleşmesinin sona ermesi,
  • İşyerinin devri, kapatılması veya niteliğinin değişmesi nedeniyle işsiz kalınması,
  • İşyerinin özelleştirilmesi nedeniyle işsiz kalmak, nedenleriyle sona ermesi halinde işçinin işsizlik sigortası kapsamında işsizlik maaşından faydalanması söz konusu olabilmektedir.

İşsizlik Maaşından Yararlanmak İçin Gereken Sigortalılık Durumları Nelerdir?

  • 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanununun 4/1/a bendi ile 4/2. fıkrası kapsamında olanlardan bir iş akdine dayalı olarak çalışan sigortalılar,
  • 4857 sayılı Kanuna göre kısmi süreli iş akdi ile çalışanlardan 5510 sayılı Kanunun 52/1.fıkrası kapsamında işsizlik sigortası primi ödeyen isteğe bağlı sigortalılar,
  • Aynı Kanunun ek 6. maddesi kapsamındaki sigortalılar,
  • 506 sayılı Sosyal Sigortalar Kanununun geçici 20. maddesinde açıklanan sandıklara tabi olan sigortalılar, işsizlik sigortasından yararlanabilecek sigortalıları oluşturmaktadır.

İşsiz kalmak; İş Kanunun 47.maddesindeki işsiz tanımı uyarınca işsizlik ödeneğinden yararlanma hakkına sahip olanlar, daha önceden çalışıyor iken işsiz kalan kişilerdir.

  • İşsizlik Maaşından Yararlanmak İçin Gereken Koşullardan İş Akdinin Belirli Sebeplerle Sona Ermiş Olması Nedir?

Ödeneğe hak kazanılabilmesi için iş akdinin İş Kanunun 51/1. fıkrasında sayılan sebeplerden biri ile sona ermiş olması gerekmektedir. ILO’nun 168 sayılı sözleşmesinin 20. maddesinde belirttiği gibi sigortalı işini kendi kusurlu davranışından ötürü kaybetmişse ya da herhangi bir geçerli sebep olmadan işten ayrılmışsa işsizlik ödeneğine hak kazanamayacaktır.

  • İşsizlik Sigortası Kanununun 51/1/a bendinde belirtildiği gibi 4857 sayılı İş Kanununun 17. ve 18. maddelerinde,
  • Deniz İş Kanununun 16. maddesinde,
  • Basın İş Kanununun 6/4. fıkrasında belirtilen ihbar önellerine uygun olarak işveren tarafından iş akdi feshedilenler gayri iradi işsiz kaldığı için diğer koşulları da sağlamaları şartı ile işsizlik ödeneğine hak kazanabileceklerdir.

İş akdinin işveren tarafından usulsüz, haksız feshi hallerinde sigortalının işçilik alacak hakları saklım kalmak kaydıyla aynı zamanda ödeneğe ilişkin diğer şartları da tamamlamışsa işsizlik ödeneğine hak kazanacaktır.

İşsizlik sigortası kanununun 51/1/b bendi uyarınca, belirli veya belirsiz süreli iş akdinin sigortalı tarafından

  • İK 24/I, II, III fıkraları uyarınca,
  • DİK 14/II, III fıkralarına göre veya
  • BİK 7 ve 11/I fıkrası uyarınca haklı nedenle feshedilmişse sigortalı işsizlik ödeneğine hak kazanabilmektedir.

Aynı maddenin c bendine göre ise belirli veya belirsiz süreli iş akdinin işveren tarafından

  • İK 25/I, III fıkraları uyarınca,
  • DİK 14/III fıkrasına göre veya
  • BİK 12 uyarınca haklı nedenle feshedilmişse sigortalı işsizlik ödeneğine hak kazanabilmektedir.

İşçi açısından haklı nedenle fesih sebebi sayılan hallere örnek verecek olursak; ‘İşçinin sigorta primlerinin hiç yatırılmaması veya eksik bildirilmesi işçinin sosyal güvenlik hakkını ilgilendiren bir durum olsa da, sigorta primlerinin hiç yatırılmaması, eksik yatırılması veya düşük ücretten yatırılması hallerinde de işçinin haklı nedenle iş akdini fesih imkânı vardır. Sigortalının iş akdini haksız feshinde işsizlik ödeneğine hak kazanması mümkün değildir. İşveren tarafından iş akdi haksız olarak feshedilen sigortalı, işsizlik ödeneğine hak kazanabilmektedir.

İşveren işten ayrılış bildirgesinde fesih sebebini kimi zaman yanlış olarak belirttiğinde sigortalı, işsizlik ödeneğine kavuşamamakta, ancak açacağı dava ile işten ayrılış bildirgesinin işveren tarafından yanlış düzenlendiğinin tespiti sonucunda işsizlik ödeneğini sonradan alabilmektedir. Sigortalının işsizlik ödeneğinden geç yararlanması işverenin sorumluluğunu doğuran böyle bir nedenden kaynaklanmışsa, sigortalının ödeneğe geç kavuşmadan kaynaklanan bir zararı doğacaktır. İşverenin bu eylemi nedeniyle işsizlik ödeneğine geç kavuşan sigortalının, geçmiş dönem zararını işverenden talep etmesi, Yüksek Mahkeme içtihatlarıyla da mümkün hale gelmiştir.

İşsizlik Sigortası Kanununun 51/1/d bendine göre belirli süreli iş akitlerinde ve DİK 7/II’ye göre sona ermede iş akdi süre sonunda tarafların fesih bildiriminde bulunmalarına gerek kalmaksızın kendiliğinden sona erdiğinden, sigortalı iradesi dışında işsiz kalmaktadır. Bu sebeple iş akdinin bu şekilde belirli sürenin sonunda kendiliğinden sona erdiği durumlarda sigortalı işsizlik ödeneğine hak kazanacaktır.

Sigortalı, işyerinin el değiştirmesi veya başkasına geçmesi, kapanması veya kapatılması, işin veya işyerinin niteliğinin değişmesi nedenleriyle işten çıkarılmış veya DİK 14/IV bendi uyarınca işsiz kalmışsa sigortalı işsizlik ödeneğine hak kazanacaktır.

İş Kanunlarının (İK, BİK, DİK) kapsamına girmeyen sigortalılardan iş akitleri 6356 sayılı Sendikalar ve Toplu İş Sözleşmesi Kanunu kapsamında yapılmış olan toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre sona erenlerin veya toplu iş sözleşmesi bulunmayan hallerde 6098 sayılı TBK hükümleri doğrultusunda sona erenlerin iş akitleri İşsizlik Sigortası Kanununun 51. maddesinin a, b, c, d ve e bentlerindeki hükümlere paralel olarak sona erdirilmişse, sigortalı işsizlik ödeneğine hak kazanacaktır.

  • İş Akdinin Askıya Alınmamış Olması

İş Kanununun 51. maddesinde iş akdinin belirli sebeplerle sona ermiş olması şart koşulmuştur. İş akdinin sona ermediği, sigortalının sadakat, işverenin de işçiyi gözetme ve eşit işlem yapma borçlarının bütünüyle, işçinin talimatlara uyma borcunun ise kısmen devam ettiği fakat iş görme ve ücret ödeme borçlarının karşılıklı ortadan kalktığı iş akdinin askıya alınma hallerinde iş akdi sona ermediği için işsizlik ödeneği ödenemeyecektir. İş Kanununun 51/son fıkrasında, işsizlik ödeneğine hak kazanmaya engel olacak olan askıya alınma halleri yer almaktadır. Grev, lokavt veya yasadan doğan ödevler nedeniyle iş akdi askıya alınmışsa sigortalı, işsizlik ödeneğine hak kazanamayacaktır. Hastalık, analık ve kamusal görevler gibi sigortalının şahsında ortaya çıkan maddi imkânsızlıklardan kaynaklanan askı durumlarında sigortalılar çalışmaya elverişsizlerdir. O itibarla bu kişilerin öncelikle işsiz oldukları kabul edilemeyeceği için ödenekten de yararlanamayacakları ortadadır. Askı Durumundaki Sigortalılar; hem işsiz olma şartını hem de çalışmaya elverişli olma şartını sağlayamamış olduklarından ödenekten yararlanamayacaklardır.

Muvazzaf askerlik nedeniyle işten ayrılan sigortalının, terhis olduktan sonra 30 gün içerisinde Kurum’a başvurması halinde işsizlik ödeneğine hak kazanacağı öngörülmüştür.

Kadın işçinin iş sözleşmesini evlilik nedeniyle sona erdirmesi halinde kendi iradesiyle işsiz konumuna geçmesi sebebiyle, işsizlik ödeneğinden yararlanmayacağı kabul edilmektedir.

İş Kanununun 14/5 fıkrası uyarınca 15 yıllık sigortalılık süresini ve 3600 gün prim ödeme gün sayısını tamamlayarak kıdem tazminatı almak amacıyla işten kendi isteğiyle ayrılanlar da işsizlik ödeneğine hak kazanamayacaktır. Geriye iş akdinin askıya alınmış olup da sigortalının çalışmaya elverişliliğinin ortadan kalkmadığı iki durum kalmaktadır. Bunlar, zorlayıcı nedenle ve olağan dışı halden kaynaklanan askı halleridir. Ayrıca sigortalının şahsında ortaya çıkmamakta ve ortaya çıkması işverene yüklenemez niteliktedir. İş Kanununun 40.maddesi uyarınca, zorlayıcı nedenle yasal askı hali ortaya çıktığında işveren sigortalıya bir haftaya kadar yarım ücret ödeyecektir. Kural olarak tüm askıya alınma hallerinde sigortalı işsiz kabul edilip işsizlik ödeneğine hak kazanamasa da zorlayıcı nedenlerden kaynaklanan askıya alınma halinde sigortalının işsizlik ödeneğinden yararlandırılması yapılacak yasal düzenleme ile sağlanmalıdır. Nitekim İş Kanununun 24/III ve 25/III gereği zorunlu nedenlerden kaynaklanan bir haftalık yasal askı süresi sonunda taraflar akdi, haklı nedenle derhal feshetmek yerine sürdürmeye devam da edebilirler, hükmü yer almaktadır.

  • Çalışmaya İstekli ve Elverişli Olmak

Çalışma isteği talep edildiğinde derhal çalışmaya hazır olmakla beraber sigortalının işi haklı ve geçerli bir neden olmadan reddetmemesi, iş görüşmelerine dış görünüşüne önem vererek katılması veya kendisine bir iş önerilmesini engelleyici davranışlarda bulunmaması olarak da açıklanmaktadır. Çalışmaya elverişli bir durumda olduğunu kanıtlama yükümlülüğü işsiz sigortalıya aittir.

  • İşsizliğin Gayri İradi Olması

İş Kanunun 25/II. fıkrası uyarınca işverence iş akdi haklı nedenle derhal feshedilmiş olan sigortalının da işsizliği iradi işsizliktir ve ödeneğe hak kazanamayacaktır.  İkale sözleşmesi ile iş akdinin sonlandırılması halinde sigortalı 4447 sayılı Kanun kapsamında işsizlik sigortasından yararlanamayacaktır.

  • Belirli Süre Çalışma ve Prim Ödeme

İşsizlik ödeneğine hak kazanmada varlığı aranan bir başka koşul da belirli bir süre sigortalı olarak çalışmış ve prim ödemiş olmaktır. İşsizlik Sigortası Kanunu 50/2.fıkrasına göre:

  • Kişinin iş sözleşmesinin sona ermesinden önceki son 3 yıl içinde en az 600 gün sigortalı olarak çalışması ve işsizlik sigortası priminin ödenmiş olması gerekir.
  • İş ilişkisinin sona ermesinden önceki son 120 gün boyunca iş sözleşmesine tabi olmak ve prim ödenmesi aranmaktadır. İki süre şartının da birlikte gerçekleşmesi gerekmektedir.

Hizmet akdi devam etmekle birlikte hastalık, ücretsiz izin, disiplin cezası, gözaltına alınma, hükümlülükle sonuçlanmayan tutukluluk hali, kısmi istihdam, grev, lokavt, genel hayatı etkileyen olaylar, ekonomik kriz, doğal afetler nedeniyle çalışılmayan dolayısıyla prim ödenmeyen süreler işsizlik sigortasından faydalanmak için aranan 120 günlük süresinin hesabında kesinti olarak sayılmaz.

issizlik maasi hesaplama ücreti

İşsizlik Maaşı Hangi Durumlarda Kesilir?

Sigortalının işsizlik ödeneği almakta iken kanunda tahdidi şekilde sayılan hak düşürücü hallerden biri gerçekleştiğinde işsizlik ödeneği alma hakkı sona erecektir.

  1. İşsizlik ödeneği elde edilmesinde hileli davranışlarda bulunma halidir. Hileli davranış genellikle işsizlik ödeneği talep ettiği veya aldığı sırada gelir getirici bir işte çalışma şeklinde olmaktadır. (İş Kanunu 52/1/b)
  2. Yaşlılık aylığının alınması diğer bir hak düşürücü nedendir. 4904 sayılı yasa ile 52/b bendinde ‘Herhangi bir sosyal güvenlik kuruluşundan yaşlılık aylığı aldığı tespit edilen’ şeklinde hüküm yer almaktadır. Böylelikle yaşlılık aylığı dışında sosyal güvenlik kurumlarından gelir ve aylık almak, işsizlik ödeneğine hak kazanmaya engel oluşturmayacaktır.
  3. Kurumca teklif edilen mesleklerine uygun ve son çalıştıkları işin ücret ve çalışma koşullarına yakın ve ikamet edilen yerin belediye mücavir alanı sınırları içinde bir işi haklı bir nedene dayanmaksızın reddeden, Kurum tarafından önerilen meslek geliştirme, edindirme ve yetiştirme eğitimini haklı bir neden göstermeden reddeden veya kabul etmesine karşın devam etmeyen ya da haklı bir nedene dayanmaksızın Kurum tarafından yapılan çağrıları zamanında cevaplamayan, istenilen bilgi ve belgeleri öngörülen süre içinde vermeyen sigortalı işsizlerin işsizlik ödenekleri (İş Kanunu 52/1/a,c,d)
  4. Sigortalının ödenek almakta iken aynı zamanda kısmi süreli olarak bir işte çalışmasına da izin verilmemektedir. Zira bu süre zarfında ister tam ister kısmi süreli olsun gelir getirici bir işte çalışma, işsizlik ödeneğinin kesilmesine yol açan hak düşürücü nedenler arasında sayılmaktadır.

İşsizlik Maaşının Ne Kadar Süreyle Ödenir?

Hizmet akdinizin feshinden önceki son üç yıl içinde:

  • 600 gün sigortalı olarak çalışıp işsizlik sigortası primi ödemiş iseniz 180 gün,
  • 900 gün sigortalı olarak çalışıp işsizlik sigortası primi ödemiş iseniz 240 gün,
  • 1080 gün sigortalı olarak çalışıp işsizlik sigortası primi ödemiş iseniz 300 gün süre ile işsizlik ödeneği ödenir.

İşsizlik ödeneği miktarı, son dört aylık prime esas kazançlarınız dikkate alınarak hesaplanan günlük ortalama brüt kazancınızın %40’ı olup aylık asgari ücretin brüt tutarının %80’ini geçemez.

kadim hukuk danismanlik

nest...

oksabron ne için kullanılır patates yardımı başvurusu adana yüzme ihtisas spor kulübü izmit doğantepe satılık arsa bir örümceğin kaç bacağı vardır