Erkekler Neden El Ele Tutusmak Ister

Değerli kardeşimiz,

Bir erkek ve kadının, nikahsız olarak ellerinin birbirine değmesi ve yalnız kalmaları caiz değildir.

Mahrem olmayan kadına bakmak haram olduğuna göre, onlara dokunmak veya tokalaşmak mutlaka haramdır. Peygamber'e (asm) biat eden kadınlar dediler ki: "Ey Allah'ın Resulü, biat ederken elimizi tutmadınız." Peygamber (asm) "Kadınların elini tutup tokalaşmam." buyurdu (Ahmed bin Hanbel, Nesâî, İbn Mâce).

Hazreti Aişe (ra) biat ile ilgili şöyle buyuruyor:

"Allah'a yemin ederim ki Resûlüllah'ın eli bir kadının eline dokunmadı. Sadece sözle onlardan biat aldı." (Buharî, Ahkâm, 49; İbni Mâce, Cihad, 43).

Peygamber (asm) bir hadisi şerifinde şöyle buyuruyor:

"Sizden birinizin başına iğne ile dürtülmesi, kendisi için helâl olmayan bir kadına dokunmaktan daha hayırlıdır."(Taberâni , Mucemu’l-Kebir, 20 / 212)

İslâm dini, kadınla tokalaşmayı yasaklamakla kadını tezyif etmiyor; bilakis şerefini kurtarıyor. Kötü niyetli kimselerin şehvetle el uzatmasına engel oluyor. (Halil GÜNENÇ, Günümüz Meselelerine Fetvalar II. 170)

Bir kadının eli, yabancı bir erkeğin eline değmesi zaruret yokken haramdır. Bu itibarla, hiçbir ihtiyaca dayanmayan tokalaşmada bu haramlık bahismevzu olur. Yabancı bir erkek yabancı kadınla tokalaşamaz, elini namahremin eline süremez. Resûl-i Ekrem Efendimiz (asv), yabancı bir kadının elini tokalaşmak için tutmanın, ateş tutmaktan daha korkunç olduğunu haber vermiş, namahremin elini tutanın cehennem ateşi avuçlayacağına işarette bulunmuştur.

Bu mahzur, bilhassa genç kadın ve erkekler için daha büyük çapta variddir. Hissî tarafları yok olmuş yaşlılar hakkında ise mahzur daha az nisbette variddir. Hatta iki yaşlı kadın ve erkeğin (hislerinin yokluğu halinde) tokalaşmalarında beis olmayacağı ifade edilmiştir. Bu sebeble, yaşlı kadınların elleri öpülebilir. Yaşlılıkları, yâni hissi bakımdan ölmüş oluşları, böyle bir ruhsata sebeb olur. Bir erkeğin yabancı bir kadınla tokalaşması ânında cinsî hislerin ayaklanması halinde, aralarında haramlık bahismevzu olur, sıhriyet akrabalığı meydana gelebilir. Bu bakımdan kadın-erkek münasebetlerinde çok titiz olmak gerekir. Zira böyle lüzumsuz bir tokalaşma yahut el öpme anlarında doğabilecek hissî heyecan, karşı cinse duyulabilecek süflî duygu, haramlığa sebeb olabilir, bu kadının kızı bu kimseye haram hale gelebilir. Böyle şüpheli halden uzak kalmak ise en sıhhatli bir tedbirdir. Mümkün olduğu kadarıyla uzak kalmaya gayret edilmeli, süflî bir his doğduydu, doğmadıydı gibi vesveseye mahal vermemelidir.

Hepimizin bildiği gibi bir kızla evlenmeyi düşünmek ve nişanlanmak, evlenmek mânâsında değildir. Bunun için kişinin nişanlısıyla gezip dolaşması ve onunla yalnız kalması kesinlikle haram ve büyük bir vebaldir. Peygamber (asm):

"Herhangi bir kimse, bir kadınla yalnız kaldığı takdirde mutlaka onların üçüncüsü şeytandır."

buyurmuşlardır. Bir çok nişanlılar, tenha yerde yalnız kaldıklarında istenmeyen ve meşru olmayan bir takım menfî neticeler meydana gelmekte ve sonunda herhangi bir nedenle nişan da bozulmaktadır. Geride kalan şey vebal ve iffetsizliktir. Bunun için dinini, dünyasını ve şerefini düşünen kimseler, meşru olmayan bu gibi şeylere dikkat etmeleri gerekir. (el-Fıkh'ul-İslâmî ve Edilletuha c. 7, s. 25; Halil GÜNENÇ, Günümüz Meselelerine Fetvalar II. 112)

Selam ve dua ile...
Sorularla İslamiyet

Bu arada, "aşk hormonu" olan oksitosin, el ele tutuşurken öpüşme sırasında olduğundan çok daha güçlü bir şekilde üretilir!

el ele tutuşmanın anlamları

Dokunsal duyumların insan ruhu üzerinde çok derin bir etkisi vardır. Araştırmalara göre el ele tutuşmak ağrıyı bile hafifletebilir. Sinir sisteminin çalışması iyiye gidiyor ve bir kişi depresyondan kurtulabilir!

Bütün bunlar güçlü bir duygudan geliyor empati bu samimi jest sırasında meydana gelir.

Bir ortağı NASIL elimizde tutarız ilişkimiz hakkında hayal edebileceğimizden daha fazlasını ortaya çıkarabilir. Sıradan, ilk bakışta dokunuşlar, aşinalık veya derin saygı, samimi sevgi veya ihmalden bahseder.

avuç içi aşağıyı gösteriyor

Bu jest, bir kişinin sorumluluk alabileceğini, karar verebileceğini gösterir. Parlak, güçlü bir kişiliğe sahiptir. Partnerlerinden şüphe duymazlar ve onu çok severler, ilişkilerde de liderdirler.

tek parmak tutmak

Bu el ele tutuşma şekli, her iki ortağın da özgürlüğünden bahseder. Ancak partnerlerine çok sadıktırlar ve güçlü, derin bir bağları vardır.

Bunlar kendi kendine yeten, kendi ilgi alanları ve hobileri olan olgun bireylerdir, ancak bu, ilişkilerinin gücünü etkilemez.

kale

Bu jest, insanlar arasındaki derin bir kalp bağlantısından ve güçlü bir tutkudan bahseder. Bu, zaten “delicesine aşık olma” aşamasından güçlü bir ilişkiye geçmiş bir ilişkidir. Birbirlerine karşı dürüst ve sevecen, birbirlerine karşı daha duyarlıdırlar.

Omuzlarda sarılmalar

Sevdiğiniz kişi omuzlarınıza sarılırsa, bu sizinle olan ilişkisinden gurur duyduğunun bir işaretidir. Omuzları kucaklayan partner, bilinçaltında sizi korumaya çalışır.

İlişkiniz samimiyetle dolu ve bunu toplum içinde göstermekten korkmuyorsunuz.

el sarılma el

Bu jest aynı zamanda eşinizin size vermek istediği güçlü bir koruma duygusundan da bahseder. Güçlü bir duygusal bağınız var ve ortaklar birbirlerine ve ilişkiye çok bağımlı.

Güçlü tutuş

Partneriniz elinizi sıkıca sıkıyorsa, bu sizi kontrol etmeye çalıştığını gösterir. Ama aynı zamanda size çok bağlı ve sorumluluk almaya çalışıyor.

bilek için

Oldukça belirsiz bir jest. Partnerinizin aşırı atılganlığından, hatta saldırganlığından bahsedebilir. Ancak aynı zamanda diğer ortak bu hareketi destekliyorsa ve elini eliyle “sarıyorsa”, bu insanlar arasında güçlü bir yakınlık ve tutku işaretidir.

"Kızım"

Partnerlerin bu şekilde el ele tutuşması, birbirlerine güven ve saygı üzerine kurulu sağlıklı bir ilişkiden söz eder. Bu, eşinizin ciddi niyetlerini gösterir.

Bu durum partnerin kendisini savunmasız hissettiğini düşündürür. Duygularında kendini bu şekilde kurmak istiyor.

Bir erkeğin elinden tutmaktan çekinme, tehlikeli değil, tam tersi, sadece senin için değil, özellikle çıktığın erkek için de çok güzel.

BİR ERKEK ELİNİ NASIL ALACAĞINI SEÇENEKLER

Duruma bağlı olarak, bir erkeği elden tutmanın birkaç yolu vardır, bunlardan bazılarını aşağıda açıklayacağız.

Durum 1: Sinemada bir erkekle birlikteyseniz, fırçalarınız hafifçe birbirine değecek şekilde elinizi elinin üzerine getirin, belki ilk adımı o atar ve elinizi tutar. İlk adımı o atmadıysa, o zaman sen yap, sadece elini eline koy ya da elini avucunun altına sok.

Durum 3: Bir erkekle ikinci veya daha fazla kez çıkıyorsanız, onu güvenle elinden tutabilir ve buna karşı olacağından endişe etmeyin. Seninle ikinci kez görüşmeyi kabul ederse, senden hoşlanıyor ve elini tutmak güzel olacak.

Durum 4: Bu durum yağmurlu havalarda çok yaygındır, birlikte yürürken şemsiye tutar ve ona daha yakın olmak için elini dirseğinizin altından tutarsınız. Prensip olarak bu tamamen normal bir durumdur ve şemsiye taşırken elini tutmaktan korkmamalısınız.

Genel olarak, bir kız bir erkeği yalnızca elinden tutmasına izin vermeye yönelik tüm girişimleriniz ilk kez başarısız olduğunda kendi başına almalıdır. Anları, adamın elini tutmak isteyecek şekilde ayarlamaya çalışın, çünkü belki de bunu yapmaz, çünkü o sadece utangaçtır.

ÖNEMLİ KURAL

Kural 2: Bir erkeği elinden tutarsanız, onunla karı kocaymışsınız gibi güvenle yapın. Bu size güven verecek ve erkeğe kendinden emin bir insan olduğunuzu göstermenize izin verecek, bu da sizi yalnızca daha sempatik yapacak ve elini elinizden çekme şansını azaltacaktır.

Birini elinden tutmaya çalıştığımızda, onun kişisel alanını işgal ederiz, bu her zaman hatırlanmalıdır. Bu bölge, koşullara göre her birimizin şişip sıkıştırdığı bir hava kabarcığı olarak düşünülebilir. Ve sınırlarını, diyelim ki bir ofiste olmaktansa, kalabalık bir metro vagonunda daraltmayı tercih ederiz.

Kişisel alanın sınırlarını tanımlayın

Kişisel alanın boyutları, bir kişinin kökenine, sosyal durumuna, kişisel tercihlerine, kültürüne ve ona yaklaşanlarla tanışma derecesine bağlıdır. Amerikalı antropolog Edward T. Hall'a göre, ortalama olarak, en yakınına yönelik samimi bir bölge tarafından 0,5 m'ye kadar işgal edilir; 0,5 m'den 1,2 m'ye kadar - yakın arkadaşlarla iletişim kurmak için kişisel bir bölge, 1,2 m'den 3,7 m'ye kadar - iş iletişimi için uygun bir sosyal bölge. Bu sınırların yabancılar tarafından ihlal edilmesi bizi rahatsız ediyor.

Bu nedenle bir ilişkinin başlangıcında mesafe koymak doğru olacaktır. Ve başka birinin eline dokunmak - romantik bir jest olmasa bile - tercihen doğru zamanda ve doğru durumda. Yeni tanıştığınız birine dokunma girişiminiz, diğer kişiyi rahatsız edebilir, ancak yanıt olarak tatlı bir şekilde gülümseyecek, sizi kırmak istemeyecektir. İlişki geliştikçe, diğerinin mahrem bölgemize daha yakın olmasına izin veririz.

Muhatabın niyetlerini öğrenin

Diğer kişinin kişisel alanına girmenize izin vermeye hazır olup olmadığını öğrenmenin kolay bir yolu vardır - kişisel eşyalarınızı ona yaklaştırın (örneğin, bir çanta, bir defter, sigara). Bu tür nesneler başkaları tarafından vücudumuzun bir uzantısı olarak algılanır. Biriyle aynı masada oturduğunuzda, masanın yarısının emrinizde, yarısının diğer kişinin alanı olduğu söylenmeyen kuralına uyarsınız.

Bir yabancı, büyük olasılıkla, nesnelerinin bölgelerine "izinsiz girişini" tahrişle algılayacak ve rahatsızlığını fark edeceksiniz. Sadece yakın arkadaşlar, aile üyeleri ve sevgililer bu hareketlere dikkat etmezler. Bir kadın çantasını bir erkeğe yaklaştırıyorsa, bu ondan hoşlandığının ve daha yakın bir ilişki istediğinin bir işareti olabilir.

Kültürel farklılıkları göz önünde bulundurun

Tüm sözlü olmayan jestler gibi, dokunsal temas da farklı kültürlerde farklı algılanır. Batı'da el ele tutuşmak romantik bir jesttir. Avuçlarını birleştiren iki insan gördüğümüzde, aralarında yakın bir ilişki olduğunu rahatlıkla varsayabiliriz. Bu nedenle, yanlış anlaşılmak istemiyorsanız, ilginizi çekmeyen insanlarla, ilk temas kursalar bile el ele tutuşmayın.

Birçok Batılı erkek, eşcinsellerle karıştırılma korkusuyla birbirlerinin elini tutmaz. Ancak Arap kültüründe bu, cinsel yönelimle ilgisi olmayan dostça bir jest.

Bu jest ne diyor? Bir erkek bir kadını elinden tuttuğunda, aynı zamanda birkaç anlama gelebilir:

• romantik sevgi ve derin bağlantı;
• güvensizlik veya onu kaybetme korkusu;
• sinirlendiğinde onu sakinleştirmeye çalışmak;
• üstünlük - ilişkide ana rolü oynayan kişidir;
• tüm dünyaya ona ve sadece ona ait olduğunu gösterme girişimi;
• vitrin dekorasyonu;
• bu kadının yanında görülmekten gurur duyuyor, ancak bu onunla ilişkisine değer verdiği anlamına gelmiyor.

Daha yüksek veya daha güçlü?

Çoğu beden dili kitabı size, ortaklar el ele tutuştuğunda, liderin elinin her zaman çiftin üstünde olduğunu söyleyecektir. Ancak, Temple Üniversitesi'ndeki (Philadelphia) psikologlar tarafından 1998'de yürütülen bir araştırma, el ele tutuşma şeklimizi etkileyen başka faktörlerin de olabileceğini gösterdi:

Zemin: heteroseksüel bir çiftte bir erkeğin elinin (ilişkilerinden bağımsız olarak) bir kadının elinin üzerinde olması çok daha olasıdır.

Yükseklik: erkeğin eşinden daha uzun veya aynı boyda olduğu bir çiftte eli, erkeğin kadından daha kısa olduğu bir çiftte olduğundan daha sık üsttedir.

Sevgili elini tutmak istemiyorsa ne yapmalı?

Sokaklarda elden yürümek herkes için bir zevk değildir. Birçoğu, ne kadar derin olursa olsun, duygularını alenen göstermeyi gerekli görmez. Kocanız veya karınız bu tür şiirsel sahnelerden kaçınıyorsa, bu sizi sevmediği anlamına gelmez. Büyük olasılıkla, halka açık yerlerde rahatlaması zor. Belki de sana olan sevgisini keşfettikten sonra zayıf (oh), savunmasız (oh), çocuksu (oh) görüneceğinden korkuyor. Böyle bir inancı değiştirmek kolay değildir, ancak aşağıdakileri deneyebilirsiniz:

1. Arkadaşınızı herkesin içinde elinden tutmadan önce, sizinle prensipte dokunsal temasa hazır olup olmadığını görmek için yukarıda açıklanan deneyi yapın. Mesafesini koruyorsa, kişisel algılamayın. Kırılmak yerine, sevdiklerinizin dokunuşunun rahatlatıcı olduğunu ve kendinizi daha iyi hissetmenizi sağladığını nazikçe açıklayın.
2. Genel olarak ilişkiniz üzerinde çalışın: Yalnızken birbirinize sarılmak ve dokunmak istemiyorsanız, bu arzunun toplum içinde ortaya çıkmasını beklemek zor.
3. Kendinize karşı dürüst olun: Onu sevdiğiniz için mi yoksa diğerlerine onun erkek arkadaşınız (kız arkadaşınız) olduğunu göstermek istediğiniz için mi partnerinizin elini herkesin içinde tutmak istiyorsunuz? Yoksa onun üzerinde gücün olduğunu kanıtlamak için mi? Niyetiniz saf değilse, eşiniz kırgın hissedebilir.

Bir erkekle bir ilişkiye başlarken, hemen hemen her kız onunla bir geceden, bir haftadan veya bir aydan fazla sürecek bir ilişki kurabilmek ister. Ama bir erkeğin gerçekten hayatının en azından çoğunu seninle geçirmek isteyip istemediğini veya sadece seks istediğini ve zamanını onunla boşa harcamamanın daha iyi olup olmadığını nasıl anlayabilirim?

28 4315546

Fotoğraf galerisi: Bir erkeğin ciddi niyetleri olduğunu nasıl anlayabilirim?

"Konuş, konuş!"

Genç adamın tam olarak söylediklerine göre, erkeğin kızdan tam olarak ne istediğini ve ilişkilerini nasıl geliştirmeyi planladığını kolayca belirleyebilirsiniz. İlk toplantıdaki bir erkek, bir bayanı sürekli olarak iltifatlarla bombalarsa, durmadan ne kadar şaşırtıcı, güzel, akıllı seksi olduğunu söylerken, onu gerçekten dinlemez ve kızın hiçbir şey hakkındaki görüşüne dikkat etmezse, bu sadece onun anlamına gelir. kadını çabucak baştan çıkarmak istiyor. Gerçek şu ki, birçok erkek, ona mümkün olan her şeye söz verirseniz ve onu iltifatlarla doldurursanız, bir kadının yatağa sürüklenebileceğine kesin olarak inanır. Ancak, dürüst olmak gerekirse, oldukça sık işe yarıyor. Ve kadın avcısının tuzağına düşmemek için her zaman adamın ne dediğine dikkat edin.

Bir erkeğin niyeti nasıl anlaşılır

Genç bir adam bir kızla ciddi bir ilişki planladığında, ona yakından bakar, bu yüzden zevklerini, ilgi alanlarını, yaşam değerlerini ve hedeflerini anlamak için ne hakkında konuştuğunu dikkatlice dinler. Bu durumda, genç adam kelimelerle püskürtülmeyecektir, çünkü tüm bunları saf bir kalpten söyleyemez. Ve bir erkek bir kadını ciddiye alırsa, ona yalan söylemez. Bu nedenle, bir iltifat akışı yerine, hayatınızı on yıl içinde nasıl hayal ettiğiniz veya Mayakovski'nin çalışmaları hakkında ne düşündüğünüz hakkında sorular duyduğunuzda sevinin. Yani, adam ihtiyacı olan türden bir kız olduğundan emin olmak için gerçekte kim olduğunu anlamak istiyor.

Etiglaz karşısı

Bakışları bir erkeğin tutumunu da anlatabilir.Bir kadın bir erkeği cinsel olarak cezbederse, göğsüne, kalçalarına bakar, figürü değerlendirir. Ama bir kız genç bir adam için gerçekten önemliyse, yüzüne bakar ve hayran olur. Bu nedenle, bir erkekle iletişim kurarken, size nasıl baktığını dikkatlice izleyin. Gözler genellikle ruhun aynası olarak adlandırılır. Bir bakış, bir kişinin duygularını gerçekten yansıtabilir. Bir erkeğin size uzun süre baktığını görürseniz ve bakışları açıkça ana kadın cazibelerine odaklanmamışsa, o aşıktır. Gerçekten aşık bir kişi, duygularının nesnesi konusunda her zaman ciddidir. Ama gözleriyle vücudunda gezinen ve anlamlı bir şekilde gülen kişi, büyük olasılıkla, sadece seks hayalleri ve başka bir şey değil. Elbette aşk, arzu olmadan var olamaz, ancak arzu açıkça devraldığında, herhangi bir ciddiyet söz konusu olamaz.

Hareketler ve hareketler

Bir erkeğin ciddi veya ciddi olmayan bir tavrı, jest ve hareketlerle de tanınabilir. Bir erkek her zaman desteklemeye çalıştığında, bir bayanı yakalayın, soğuk bir akşam omuzlarına bir ceket atmayı unutmaz ve onu belinden tutarsa ​​ve elini sürekli aşağı indirmeye çalışmazsa, o zaman bir kadına karşı oldukça ciddi duygular.Mesele, bir erkeğin elini tutması, beline, omuzlarına, örtülerine sarılmasıdır - bu, bilinçaltında kişiyi korumak, kurtarmak istediği anlamına gelir. Ve bu tür arzular ancak erkek kızı ciddiye aldığında ortaya çıkar. Erkeklerin kızları gerçekten sevdiği çiftleri ve erkeğin sadece istikrarlı sekse ihtiyaç duyduğu çiftleri hemen ayırt edebilirsiniz. Bu, erkeklerin yaptığı jestlerde görülebilir. Ayrıca, adamın kapıyı açıp açmadığına ve nakliyeden yardım verip vermediğine göre yargılamamalısınız. Aslında, sadece onun yetiştirilmesinden bahsediyor. Burada konu oldukça farklı. Bir erkek bir kadından hatırlatma yapmadan ağır bir çanta aldığında, elinin geçmesinin zor olduğu yerlerde elini uzatmayı unutmadığında, şehvetle değil, herkesin içinde şefkatle kucakladığında - bu onun ciddiyetini gösterir. davranış.

Seks

Bir erkeğin bir kızla cinsel ilişkiye girmesinin ne kadar önemli olduğuna göre, ciddiyetini de belirleyebilirsiniz. Bir erkek gerçekten bu bayanla uzun süre kalmayı planlıyorsa, seks konusunda asla ısrar etmeyecektir. Kimse istemediğini söylemiyor ama bir erkek seviyorsa bekleyebilir çünkü bir kadına saygı duyuyor ve ilişkilerinde seks onun için önemli ama baskın bir şey değil. Ancak, ilk günlerden bir erkeğin seks konusunda ipucu vermesi, ikna etmesi ve hatta ayrılmakla tehdit etmesi durumunda, ciddi bir ilişki söz konusu olamaz. Böyle bir adamın sürekli olarak bir yatağı biriyle paylaşması gerekir. Ve kabul etmeye daha istekli biri ona gelirse, sizi hemen unutacaktır. Bu nedenle, modern toplumda seksin çok yaygın bir şey olduğunu ne kadar söylerlerse söylesinler, aslında seven erkekler yine de bekleyebilir ve kız arkadaşının kararına saygı duyabilir. Çünkü zaten sevdiklerine banal şehvet yüzünden onu kaybedemeyecek kadar değer veriyorlar. Bu nedenle, erkeğinizin ciddi bir niyeti olup olmadığını anlamak istiyorsanız, onunla yakın bir ilişkiye girmek için acele etmeyin. Birçok genç kız, erkeklerin seks olmadan yapamayacağına inanarak bu hatayı yapıyor. Aslında seven bir insan, yakınlığı ertelemeye karar verdiği için bir kadını asla terk etmez. Elbette hanımlar da fazla ileri gitmemeli ve bu beklentiyi yıllarca ötelememelidir. Evlendikten sonra sekse inanmak çok hoş ve romantik, ama unutmayın ki, durum böyleyken, insanlar on altı yaşında evlenirdi ve flört etmekle evlenmek arasında genellikle birkaç ay geçerdi. Bu nedenle, bu konuda hala çok ileri gitmek gerekli değildir.

Eylemler ve eylemler

Ama elbette bir erkeğin ciddiyetini anlamanın en iyi yolu bir kadına nasıl davrandığıdır. Sonuçta, ciddi erkekler genellikle çok konuşmayı sevmezler. Onlar yapar. Ama bildiğiniz gibi kulaklarıyla seven kızlar bunu unutuyor. Sonuç olarak, yanlışlıkla birden fazla aşk beyanını ciddiye alırlar. Aslında, bir erkek sadece bir kez sevdiğini söyleyebilir, ancak bunu birçok eylemle onaylayacaktır.

Bir erkeğin bir kıza karşı ciddi bir niyeti olduğunda, her zaman onu daha iyi hissettirmeye çalışır. Örneğin, bir hediye seçerken, sadece bir çeşit biblo değil, en azından sevdiği şeyleri almaya çalışır. Bir kız hakkında ciddi olan bir kişi, onun sorunlarını ve isteklerini asla kaçırmaz. Sessiz kalabilir, ama ona yardım etmek için her şeyi yapacaktır.

Bir erkek gelecekteki karısını bir kızda gerçekten gördüğünde, daha iyi olmaya, onu sağlayabilecek kişi olmaya çalışır, onu memnun eder. Yine de yaptığı her şeyi, karşılığında hiçbir şey beklemeden aynen böyle yapıyor. Sabahın ikisinde sadece seni sevdiğimi söylemek ve eve gitmek için gelebilir, kızın onu onunla bırakıp sıcak bir gece geçireceği gerçeğini hesaba katmadan. Pahalı bir hediye sunarken, ona eşit derecede değerli bir şey verip vermeyeceğini merak etmeyecektir. Hayır, sadece gülümsediği için mutlu olacak. Bir erkek bir kadını ciddiye aldığında, onun mutluluğu onun için en önemli şey olur. Onun için en önemli şey olur ve onu tüm eksiklikleri ve sorunları, özellikle sevmediği akrabaları, içtenlikle kendi diyebileceği çocukları ile kabul eder. Bir erkeğin ciddi niyetleri olduğunda, hiçbir şey onu korkutmaz, çünkü bu kadınla herhangi bir sorunu yenebileceğini kesin olarak bilir, çünkü sadece o onun gerçek mutluluğudur.

Neden bazen içgüdüsel olarak muhatabı elimize alıyoruz? Bazen bir uzlaşma jestidir, bazen güvenin bir teyididir ve bazı anlarda sevgiden çok güzel söz eder. Elini tuttu... Bu ne anlama geliyor?

Sözsüz iletişimin en iyi yolu

İşaret dili, insanların hakaret, düşmanlık, dostluk veya başkalarına karşı onay gibi çok çeşitli duygu ve anlamları ifade etme biçimleri açısından zengindir. Çoğu insan konuşurken kelimelere ek olarak jestleri ve beden dilini kullanır. Birçok jest insanlar tarafından bilinçaltında kullanılır. Bazı etnik grupların jestleri diğerlerinden daha fazla kullandığına ve kültürel olarak kabul edilebilir jest miktarının bir yerden diğerine değiştiğine inanılmaktadır. Örneğin, Almanya'da veya İskandinav ülkelerinde aynı jest sadece hafif bir el hareketi ile ifade edilebilirken, İtalya veya İspanya'da aynı jest tüm elin geniş bir hareketi ile ifade edilebilir.

Yaygın olarak kullanılan hareketler, bir şeyi veya birini işaret etme eylemini (bu, farklı ülkelerde anlamı çok az farklılık gösteren birkaç hareketten biridir) ve ayrıca belirli kelimeleri vurgulamak için ellerin ve vücudun konuşma ritimleriyle senkronize kullanımını içerir. veya ifadeler. Görünüşte benzer birçok hareketin farklı ülkelerde farklı anlamları vardır. Aynı jest bir ülkede zararsız, başka bir ülkede kaba olabilir. Ayrıca, aynı veya benzer jestler bile ülkeden ülkeye biraz farklılık gösterebilir.

Örneğin, bir Rus parmaklarında bir şey saydığında, kural olarak, parmaklarını avuç içinde bükerken, tipik bir Amerikalı, tam tersine, sayarken parmaklarını büker. Batı'da, Latince V harfi şeklinde açılan parmaklar zafer (zafer) anlamına gelir. Ancak İkinci Dünya Savaşı'ndan önce, muhatabın üzerine atılan Latin V şeklinde yayılan parmaklar, sessizliğe çağrı anlamına geliyordu. İtalya'da bu, zinaya yönelik saldırgan bir imadır. ve ülkemizde bir “keçi”, yani marjinal bir ortamda bir tehdidin ifadesidir.

Farklı ulusların jestleri

Kural olarak, daha güneyde, insanlar ne kadar canlı hareket ederse, yüz ifadeleri ve beden dili o kadar zengin olur. Avrupa'da en çok jestleri İtalyanlar kullanır: örneğin, kadın güzelliğine olan hayranlığını en az beş şekilde ifade ederler. Bir saatlik gündelik iletişimde, bir Meksikalı ortalama 180 el hareketi yapıyor, bir Fransız 120, bir İtalyan 80, bir Finli bir jest ve bir İngiliz hiç yapmıyor.

Komşu halklar arasında bile birçok hareketin tam tersi bir anlamı vardır. Bulgaristan'da başlarını onaylarca sallıyorlar ve başlarını sallıyorlar - tam tersi. Bu davranış aynı zamanda Yunanlılar, Rumenler, Makedonlar ve Hindular için de karakteristiktir.

Malta sakinleri, inkar işareti olarak, fırçayı öne doğru çevirerek parmak uçlarıyla çenelerine dokunurlar. Bu durumda Japonlar avuçlarını iki yana sallar ve Araplar başlarını geriye atar.

Fransız, herhangi bir fikri aptalca bulur, kafasına vurur ve Alman alnına avucuyla vurur. İngiliz de aynı jestle kendinden memnun olduğunu gösteriyor. Kendini alnına vuran bir Hollandalı işaret parmağını yukarı uzattığında, bu muhatabın zekasını takdir ettiği anlamına gelir. Ancak parmak tarafı gösteriyorsa, o zaman muhatap "hepsi evde değil" anlamına gelir.

Bilginin gizli olduğu konusunda uyarmak için Ruslar ve Almanlar parmaklarını dudaklarına, İngilizler burunlarına koyarlar ve İtalya'da aynı jest bir tehlike uyarısı işlevi görür.

İngilizce konuşulan ülkelerde, başparmak ve işaret parmağı "her şey yolunda" anlamına gelir. Bununla birlikte, Japonya'da bu jest, Brezilya'da - cinsel arzu ve Fransa'da - muhatabın sözlerine karşı güvensiz bir tutum için borç verme talebi anlamına gelir. Türkiye ve Yunanistan'da bu jest muhatabın eşcinselliğinin bir ipucu olarak algılanabilir.

Birçok insan için bir onay işareti olan bir başparmak, Araplar acı çekebilir. Japonlar el sıkışmalarını hoş karşılamazlar ve hatta daha çok omzuna vururlar, onlar için bir konuşma sırasında muhataplara dokunmak kabul edilemez bir özgürlüktür.

Portekiz'de alnına konan iki işaret parmağı şeklindeki bir jest, “boynuzlu” hakaretle eşdeğerdir ve muhatabın karısını aldattığı anlamına gelir. Bu jest güçlü bir hakaret olarak kabul edilir, özellikle Portekiz Ekonomi Bakanı Manuel Pinho'nun Temmuz 2009'da istifa etmesinin nedeni buydu. Portekiz Parlamentosu'ndaki tartışma sırasında bakan, Komünist Parti'den rakibine "boynuzları" gösterdi. Aşağılayıcı jest milletvekillerini öfkelendirdi, sonuç olarak bakan istifa etmek zorunda kaldı ve başbakan eski meslektaşı için kamuoyunda özür diledi.

Selamlar

Günümüzde küreselleşme, el sıkışmak gibi pek çok hareketi dünya çapında anlaşılır hale getirmiştir. Ancak yakın zamana kadar sadece Avrupalılar ve onların akrabaları el sıkıştı. Selamlaşmanın, şövalyelerin birbirlerine hazırda silah tutmadıklarını gösterdikleri Orta Çağ'da ortaya çıktığına inanılıyor. Toplantıda Orta Doğu sakinleri öpüştü, Hintliler ellerini göğüslerinin önünde kavuşturdu, Çinliler de el sıkıştı, ama birbirlerine değil, kendilerine. Masai, üzerine tükürdükten sonra yaklaşan kişiye elini uzattı ve komşu Luo halkının temsilcileri, saygı göstergesi olarak tam da bu tezgahın üzerine tükürdü.

İskandinav Siyam ve Yeni Zelanda Maori burunlarını ovuşturdu. Samoalılar selam verirken birbirlerini koklarlardı. Moğollar birbirlerinin yanaklarını yaladılar. Tibetliler dillerini dışarı çıkarırlar ve aynı zamanda sağ elleriyle şapkalarını çıkarırlar ve sol elleriyle kulaklarına dokunurlar. Birçok Asya halkının karmaşık tebrik törenleri vardı: genç olanı, yaşlıyı, astı - patronu, yürüyen olanı - oturanı ve benzerlerini ilk karşılayan kişiydi.

ayrılık

Ayrılık, farklı halklar arasında farklı şekillerde gerçekleşir: Ruslar avuçlarını kaldırır ve ileri geri sallar. İtalya'da da aynısını yapıyorlar ama aynı zamanda avuçlarını kendilerine doğru çeviriyorlar. İngilizler avuçlarını çok yavaş bir şekilde bir yandan diğer yana hareket ettiriyor ve etkileyici Latin Amerikalılar, hoşçakal (ve selamlamanın yanı sıra), birbirlerini kucaklıyor ve arkadan tokatlıyorlar.

ilişkilerde jestler

Aşık çiftlerin sıklıkla birbirlerinin ellerini tuttuğunu, ancak sağlam bir "aile deneyimi" olan kişilerin bunu giderek daha az yaptığını fark ettiniz mi?... Artık birbirlerini çok fazla sevmedikleri için mi?

Aslında, bu jest - başka birinin elinden tutmak - gerçek bir ayindir! Gerçekten de, insan avucunun merkezinde önemli bir çakra vardır, içinden enerji yayabileceğimiz, hissedebileceğimiz ve alabileceğimiz bir enerji noktası.

Sevilen birinin, bir çocuğun dokunuşunu hissetmeyi, elini tutmayı severiz - bu nedenle eylemlerinden zevk alır ve bir dereceye kadar kontrol eder: şimdi korunuyor ...

Neden bazen içgüdüsel olarak muhatabı elimize alıyoruz? Bazen bir uzlaşma jestidir, bazen güvenin teyididir ve bazı anlarda aşktan güzel sözler söyler... Elini tutar... Bu ne anlama geliyor?

* Sizi yalnızca parmaklarından tutar ve kendine doğru çekerse, bu kişi kendine güvenmiyor veya şu anda böyle hissediyor - desteğinizi ve himayenizi arıyor.

* Bir kişi bir ilişkiye hükmetmek istediğinde, elini seninkiyle örter, eli seninkinin üstünde olacak şekilde seni tutar.

* Bir adam elinizi acı verecek kadar kuvvetlice sıkıyorsa, tutkulu bir tipiniz var demektir. İyi mi kötü mü size kalmış: Yataktaki tutku, çok sert, daha doğrusu gururlu bir karakterle birleştirilebilir.

* Sadece aşık insanlar birbirlerine sahip olma arzusuyla parmaklarını birbirine dolar.

* En seksi hareket, parmağınızla avucunuzun tam ortasına dokunmaktır. Ancak, her insan bu hareketin anlamını kelimeler olmadan tahmin eder ...

Kategoride popüler:

Danil Koretsky: Dövmeli cilt

okuman

Aile hakkında dövme yazı

okuman

Skyrim'de taş ocağı taşı nerede bulunur Taş ocağı taşı nereden alınır ...

okuman

İzografları tahmin ettikten sonra nesnelerin isimlerini öğreneceksiniz.

okuman