karstik aşınım nedir / Karstik Şekiller - Fiziki Coğrafya

Karstik Aşınım Nedir

karstik aşınım nedir

Türkiye’de Karstik Şekiller

Önceki konumuzda kpss genel kültür coğrafya dersi konusu olan Türkiye’de Yer Altı Suları, Kaplıcalar ve Maden Sularını inceledik. Sıradaki konumuzda ise Türkiye’de karstik Şekiller , çözünüm ve birikim sonucu oluşan karstik şekilleri inceleyeceğiz.

Türkiye’de Karstik Şekiller

Karstik şekiller suların etkisiyle çözünebilen kayaçların üzerinde meydana gelen şekillerdir.

Kalker (kireç taşı), Jips (alçıtaşı), dolomit, mermer gibi çeşitleri bulunur.

Bu kayaçlar diğer kayaç tiplerine oranla su tarafından daha kolay aşındırılır. Ülkemizde karstik şekil denildiğinde akla hemen kalker gelir. Ülkemizde oldukça yoğun olan bu taşın görülme oranı fazladır.

Karstik kayaçları eriten aslında saf suyun aşındırma gücü değil, karbondioksitli suların eritme gücüdür. Bu sular asit niteliği kazandığından mermer, dolomit, jips gibi kayaçları kolayca eriterek üzerlerinde farklı şekillerin olmasını sağlar.

Karstik şekillerin oluşumunda; kayaçların yapıları, iklim, zaman, eğim ve tektonik hareketler etkili olmaktadır. Kayatuzu ve jips kolay eridiği için üzerinde oluşan şekiller genellikle kalıcı değildir.

Ülkemizde kalker üzerine oluşmuş şekiller genellikle Akdeniz bölgesinde, alçıtaşı üzerinde oluşmuş şekillere ise Erzincan, Çankırı ve Sivas çevresinde rastlanır. Ayrıca Batı Karadeniz, Güney Marmara ve Ege Bölgesinde de karstik arazilere rastlanır.

Karstik arazilerde çözünme sonucu çeşitli şekiller oluşur. Bunlar;

Lapyalar: Karstik arazide, yağışları sonucu yeryüzünde oluşan birkaç santim çapındaki kanalcıklardır. Toroslarda  yaygın olarak görülür.

Dolin ve Uvala: Lapyalar zamanla genişleyip birleşerek derinlikleri birkaç metre, çapları ise birkaç yüz metreyi bulan dolinleri oluşturur. Düz alanlarda oluşan dolinler ise gelişerek daha büyük hale gelir ve uvalaları oluşturur.

Polye: uvalaların birleşmesiyle oluşan karstik oluşum şeklidir. Polyelerin oluşumunda karstik çözünmenin yanında tektonik çökmelerde etkilidir.

Obruk: Karstik aşınımın fazla olduğu bölgelerde mağara tavanlarının çökmesi ve bazılarına su dolması ile oluşurlar. Baca veya kuyu görünümümdedirler. Bazılarının tabanları kuru bazılarının tabanları ise sular birikmiş ve obruk gölleri oluşmuştur.

Mağara: Yer Altı sularının karstik araziyi akış yönünde aşındırması sonucu oluşur. Oluşan bu boşluklara galeri yada mağara adı verilir. Alanya’da Damlataş ve Dim, Mersin Narlıkuyu, Antalya’da Karain, Burdur İnsuyu ve Kızılin mağaraları örnek gösterilebilir.

Düden (suyu yutan, su çıkaran): Karstik arazideki suyun yer altına daldığı kuyulara veya yer altına devam eden akarsuyun yüzeye tekrar çıktığı yere düden denir. Antalya’da Düden şelalesi bu şekilde oluşmuştur.

Karstik arazilerde birikme sonucu oluşan şekiller ise şunlardır;

Traverten: Karstik arazideki suların içerisindeki kireç suyun akış doğrultusunda basamaklar halinde çöker. Oluşan bu şekillere traverten denir. Bakınız Pamukkale travertenleri.

Sarkıt, Dikit ve Sütunlar: Mağara tavanından damlayan suyun içinde erimiş haldeki kirecin tavanda birikmesine sarkıt, zeminde birikmesiyle dikit, ikisinin zamanla birleşmesiyle sütun oluşur.

Kpss genel kültür coğrafya dersine ait Türkiye’de Karstik Şekiller konusunu işledik. Bir sonraki kpss coğrafya konumuz Türkiye’ de Rüzgarların, Buzulların, Dalga ve Akıntıların Oluşturduğu Yer şekilleri olacaktır.

Karstik Şekiller Yağışlar ve yer altı suları, kalker, jips, kayatuzu, dolomit gibi eriyebilen, kırık ve çatlakların çok olduğu taşların bulunduğu yerlerde, kimyasal aşınıma neden olurlar. Kimyasal aşınım sonunda oluşan şekillere karstik şekiller denir.



Yağışların ve yeraltı sularının oluşturduğu karstik aşınım şekillerinin aşınım şekillerinin büyüklükleri değişkendir. Karstik aşınım şekilleri şunlardır :

Lapya : Kalkerli yamaçlarda yağmur ve kar sularının yüzeyi eriterek açtıkları küçük oluklardır. Oluşan çukurluklar keskin sırtlarda yan yana sıralandığından yüzey pürüzlüdür. Büyüklükleri birkaç cm ile birkaç metre arasında değişir.

Dolin : Kalker platolar üzerinde görülen, oval şekilli erime çukurluklarıdır. Genellikle derinlikleri az, genişlikleri fazladır. Türkiye’de özellikle Toroslar’da dolinler yaygın olarak görülür. Halk arasında kokurdan, koyak, tava gibi adlar verilir. Dolinler oluşum şekillerine göre iki gruba ayrılır :

Erime Dolini : Kalker yüzeyler üzerinde, yağış sularının eritmesiyle oluşan karstik şekildir. Erime dolinlerinin tabanında yüzey sularının derine doğru sozdığı çatlak ve delikler bulunur. Dolin tabanlarında erimeden geriye kalan killi materyalin birikmesiyle oluşan terra rossa toprakları bulunur.

Çökme Dolini : Yeraltında bulunan mağara sistemlerinin tavanlarının incelerek çökmesi ile oluşan karstik şekillerdir. Çökme dolinleri, derinliklerinin fazla oluşu, yamaçlarının eğimli oluşu ve tabanlarındaki iri bloklar halinde maddeler bulunması nedeniyle erime dolinlerinden kolayca ayırtedilirler.

Uvala : Genişleyip, derinleşen dolinlerin birleşmesiyle oluşan, dolinlerden daha büyük çukurluklardır. Uvaların düzensiz şekle sahip olması ve tabanlarındaki erimeden geriye kalan kalker çıkıntıları dolinlerden kolayca ayırtedilmesini sağlar.

Obruk : Baca veya kuyu şeklinde, keskin köşeli, derin çukurluklara obruk denir. Derinliği 250-300 m’yi bulabilen obrukların bazılarının tabanında göl bulunur. Türkiye’de İç Anadolu’nun güneyinde ve Toroslar’da yaygın olarak obruklar görülür. İçel’deki Cennet-Cehennem mağaraları ve Konya’daki Kızören obruğu ülkemizdeki en güzel örneklerdir.

Polye : Karstik yörelerdeki genişliği birkaç kilometre olan, uzunluğu 20-30 kilometreyi bulan, hatta geçebilen ova görünümlü büyük karstik çukurlara polye denir. Türkiye’de özellikle Toroslar’da polyeler yaygındır. Örneğin; Akdeniz Bölgesi’ndeki Ketsel, Elmalı ve Akseki ovası birer polyedir.

Mağara : Kalkerli arazilerde çatlaklar boyunca yeraltına sızan suların oluşturduğu büyük boşluklara mağara denir. Damlataş, Narlıkuyu, Düden, İnsuyu, Kızılin mağaraları en ünlüleridir.

Düden : Kalkerli arazide erime ile oluşan daire biçimli kapalı çukurluklara düden denir. Düdenler yer altı sularını birbirine bağlayan kanallardır. Düdenlere halk arasında su çıkan, su batan gibi adlar da verilir.

Kör (Çıkmaz) Vadi : Karstik yörelerdeki akarsular bir düdende kaybolarak akışını yeraltında sürdürür. Bu akarsuların yeryüzünde süreklilik göstermeyen vadilerine kör (çıkmaz) vadi denir.

Karstik Birikim Şekilleri

Kimyasal birikim şekilleri, kalsiyum karbonatça zengin suların içindeki karbondioksit gazının uçması ve kalsiyum oksidin (kirecin) tortulanmasıyla oluşur. Karstik birikim şekilleri sarkıt, dikit ve travertendir.

Sarkıt-Dikit: Kalsiyum karbonatça zengin suların mağara tavanından sızarak içindeki kirecin tavanda birikmesi ile sarkıtlar, damla¤¤¤¤¤ tabanında birikmesi ile dikitler oluşur. Karstik alanlardaki mağaralarda görülen bu şekillerin en güzel örnekleri Damlataş Mağarası’nda bulunmaktadır.

Traverten: Genellikle sıcak su kaynaklarının yakınında ve kalsiyum karbonatlı suların yayılarak aktığı alanlarda, kirecin çökelmesi ile oluşan basamaklardır. En güzel örnekleri Denizli-Pamukkale’dedir.

Türkiye’deki Karstik Şekiller

Türkiye’de karstik şekiller yaygın olarak,

- Toros Dağları’nda
- İç Anadolu’da Sivas ve çevresinde (özellikle jips kartsı)
- Batı Karadeniz’de ve Güneydoğu Anadolu Bölgesi’nin güneyinde görülür. Bu alanlarda çıplak kayalar geniş yer kaplar. Toprak erime sonucunda oluşmuş çukur alanlarda toplanmıştır. Karstik alanların yüzeyinin su bakımından fakir olması, tarım olanaklarını sınırlamaktadır. Türkiye’nin yüzölçümünün yaklaşık 1/5’inde bu tür şekiller görülmektedir. Karstik şekillerin en yaygın olduğu bölge ise kalkerli arazinin geniş alan kapladığı Akdeniz’dir.

Karst

Karstlaşma.jpg

Karst, tortul kayaçların su ve sıcaklık etkisiyle erimesiyle, aşınması, birikmesi ve taşınması olaylarının görüldüğü; kaya tuzu, jips, kireç taşı ve dolomit gibi çeşitli çözünür taşlar içeren bölge.

Yeraltı suları ve yağış dolayısıyla bu kayaçlarda görülen aşınmanın ortaya çıkardığı morfolojiye "karst morfolojisi" denir. Aşınıma karşı dirençsiz, kolay eriyebilen kalker gibi kayaçlardan oluşan arazilere karstik arazi denir. Bu arazilerde biçim ve büyüklüğü farklılık gösteren aşınma süreçleri sonucu farklı şekiller ortaya çıkar. Bu şekiller topluluğu ise "karst topografyası" olarak adlandırılır.

Aşındırma şekilleri, küçükten büyüğe sırayla lapya, dolin, uvala ve polyedir. Obruk ve mağaralar da birer aşındırma şekliyken sarkıt, dikit ve traverten ise biriktirme şeklidir.[1]

Kaynakça[değiştir

Türkiye'de Karstik Aşındırma ve Biriktirme Şekilleri

Coğrafya TR 20 Mayıs 2020

Karstik yeryüzü şekili: Kireçtaşı, alçıtaşı, kaya tuzu, dolomit gibi suların etkisiyle kolayca çözünebilen kayaların karbondioksitli suların eritmesi veya suda erimiş maddelerin çökelmesi sonucu oluşan yer şekillerine Karstik şekiller denir. Bu şekillerin oluşabilmesi için mutlaka karstik sular ve eriyebilen kayalar gereklidir.

 Karstik şekillerin oluşmasında etkili olan faktörler:

  1.İklim ( Sıcaklık- yağış),            

  2.Tabakaların yapısı      

  3.Eğim,                                     

  4.Yükselti,  

 Karstik şekiller nemli ve sıcak iklim bölgelerinde daha yaygındır.

 Çünkü Sudaki   karbondioksit erimeyi kolaylaştırır ve arttırır.

       Türkiyede Karstik araziler

BAŞLICA KARSTİK AŞINDIRMA ŞEKİLLERİ

LAPYA:Karstik arazilerde, yağışlar sonucunda yeryüzüne düşen sular, kireçtaşlarını aşındırarak oyuklar ve yarıklar oluşturur. Bunlara lapya denir.

Lapyalar en küçük karstik çözünme şekilleridir. Toroslar’da, Bolkar Dağları ile Aladağlar’ın yamaçlarında bu tür şekiller yaygın olarak görülür.

      

DOLİN:Lapyalar zamanla genişleyip birleşerek dolinleri oluştururlar. Derinlikleri birkaç metredir. Çapları ise birkaç yüz metreyi bulabilir. Göller Yöresi’nde, Geyik ve Bolkar Dağları ile Aladağlar üzerinde, İç Anadolu’nun güneyindeki Obruk Plâtosu’nda sayısız örnekleri vardır.

       

UVALA VE POLYE:Karstik sahalarda dolinler zamanla genişleyerek uvala denilen şekilleri oluştururlar. Uvalalar da genişleyip birleşirlerse polye adı verilen şekilleri meydana getirirler. Ülkemizdeki bazı ovalar polye ovası özelliğindedir. Bunların en önemlileri Muğla, Elmalı, Kestel, Çeltikçi, Suğla, Bozova, Kızılova, Bademağacı, Kızılkaya, Seki ve Gembos polyeleridir.

karstik şekillerden dolin ve uvala

DÜDEN:Polyelerin tabanlarında veya kenarlarında suların dibe daldığı yerlere düden ya da su yutan denir. Antalya çevresinde yaygındır. Yağışın bol olduğu aylarda yeraltı sularının yükseldiği dönemlerde düdenlerden sular yüzeye çıkabilir. Bu Düden suyu yeraltından akarak Düden başında yüzeye çıkar.

Düden

 

OBRUK:Yer altındaki mağara ve galeri tavanlarının çökmesiyle oluşmuş derin karst kuyularıdır. Obrukların bazılarının tabanlarında sular birikmiştir ve obruk gölleri meydana gelmiştir.

Ülkemizin özellikle Konya Bölümü’nde obruklar yaygın olarak görülür. Bu bölümde Kızılören, Timraş, Kuruobruk ve Çalıdeniz obrukları en çok bilinenlerdir. Ayrıca Akdeniz Bölgesi’nde Akseki’nin doğusunda çok derin obruklar bulunur. Silifke’nin doğusundaki Cennet - Cehennem obrukları turistik açıdan önemlidir. Obruk

                                      OBRUK

 MAĞARALAR: Karstik alanlarda yer altı sularının eritmesi sonucu oluşan doğal yer altı boşluklarına mağara denir. Bu mağaralar birer turizm alanıdırlar. En tanınmış olanları Damlataş (Alanya), Karain (Antalya), İnsuyu (Burdur), Dim (Alanya), Zindan (Isparta), Dilek kuyu (Mersin) ve Narlı kuyu (Mersin) mağaralarıdır.

 

KÖR VADİ: Karstik yörelerdeki akarsular bir düdende kaybolarak akışını yeraltında sürdürür. Bu akarsuların yeryüzünde süreklilik göstermeyen vadilerine kör (çıkmaz) vadi denir.

 

TÜNELLER VE DOĞAL KÖPRÜLER:Karstik alanlarda yeryüzündeki sular yer altına sızarlar ve tabakaların bu sularla çözünmesi sonucu tüneller oluşur.

Özellikle, Akdeniz Bölgesi’nde bu tüneller sıkça görülür. Buralardaki bazı akarsular, akışlarının bir kısmını yer altındaki bu tünellerle gerçekleştirirler. Yer altında oluşan bu tüneller yer yer çökerek doğal köprüler oluştururlar. Örneğin, Silifke’nin kuzeydoğusunda Göksu nehri üzerindeki Yerköprü bu şekilde oluşmuştur. Uzunluğu 500 m kadardır.

BİRİKTİRME ŞEKİLLERİ:

Kalsiyum bikarbonat suyla temas ettiğinde karstik kayaçların yapısında bulunan bikarbonatın içindeki karbondioksit ayrılır ve kalsiyum karbonat çökelir. Böylece birikim şekilleri oluşur. Bu şekiller sadece yer altı suların yüzeye çıktığı ve havayla temas ettiği yerlerde oluşur.

        

Resim açıklama:Sol üst köşe 3 ve 4. şekil sarkıt,sol alt köşe 2,3 ve 4. şekiller dikit,resmin en sağındaki birleşik  şekil sütun....

SARKIT:Mağaranın tavan kesiminde sızan kireçli suların bitki kökü veya buna benzer bir çıkıntı boyunca akarken buharlaşması ve suyun bünyesindeki kirecin birikmesi ile oluşur. Bunlar mağara tavanından sarkarlar.

DİKİT:Mağara tavanından tabana damlayan suların bünyesindeki kirecin birikerek yükselmesi ile oluşurlar.

SÜTUN:Sarkıt ve dikitlerin zamanla birleşmesi sonucu oluşurlar.

TRAVERTEN:Yeraltı sularının yeryüzüne çıkması ve içlerinde çözünmüş halde bulunan maddelerin çökelmesi ya da birikmesi ile oluşurlar. İçeriğindeki maddelerin özelliğine göre renk alırlar. Antalya ve Pamukkale travertenleri bunun en güzel örnekleridir.

Bunu Paylaşabilirsiniz.

nest...

oksabron ne için kullanılır patates yardımı başvurusu adana yüzme ihtisas spor kulübü izmit doğantepe satılık arsa bir örümceğin kaç bacağı vardır

© 2024 Toko Cleax. Seluruh hak cipta.