12 saatte bir antibiyotik

12 Saatte Bir Antibiyotik

12 saatte bir antibiyotik

İngiliz tıp uzmanları açıkladı: 'Antibiyotikler iyi hissedene dek kullanılmalı'

Antibiyotik

İngiltere'de bir grup tıp uzmanı, yaygın kanının aksine tedavi sırasında verilen antibiyotiklerin tamamının bitirilmesinin yararlı olmadığı uyarısını yaptı.

Aralarında Oxford Üniversitesi'nden bilim adamlarının da bulunduğu uzmanlara göre, hastalara antibiyotikleri, "kendilerini iyi hissedene dek kullanmalarının" tavsiye edilmesi gerekiyor.

Ancak bazı uzmanlar ise dozajla ilgili kararın hastanın kendisine bırakılmasının, sonuçları olumsuz olabilecek "karışıklıklar" yaratabileceği uyarısı yapıyor.

İngiliz The Daily Telegraph gazetesinin manşetinden duyurduğu habere göre, söz konusu uzmanlar, aşırı antibiyotik kullanımının, antimikrobiyal direnç oluşturabileceğini tespit etmiş.

Dünya Sağlık Örgütü'nün mevcut raporları, antibiyotiklerin, başka kuvvetli hastalıkların tetiklenmesinin önüne geçilmesi için, reçetelendiği gibi tüketilmesi gerektiğini tavsiye ediyor.

'Bu görüşün artık dile getirilmemesi çağrısı yapıyoruz'

British Medical Journal'da ortak bir makale yayımlayan 10 uzman, antibiyotik tüketimi hakkındaki mevcut bu tutumun bilimsel kanıtlara dayanmadığını ve sonlandırılması gerektiğini savundu.

Makaleye imza atan uzmanlara göre, antibiyotikle ilgili mevcut kullanım tavsiyesi, antimikrobiyal direnç oluşturabilecek olması nedeniyle halk sağlığını daha fazla riske atıyor.

Brighton and Sussex Medical School'da bulaşıcı hastalıklar konusunda uzman olan profesör Martin Llewelyn, "Antibiyotiklerin reçetelendiği gibi tüketilmesinin yarattığı aşırı kullanım endişesi, yetersiz tedavi endişesinin gerisinde kalıyordu" diyor.

Makaleyi kaleme alan Llewelyn şöyle devam ediyor:

"Antibiyotik tedavisinin erken sonlandırılmasının, 'antibiyotik direnci' yaratacağı kanısı delillere dayanmıyor. Aksine antibiyotiklerin gereğinden fazla kullanılması direnç oluşturma riskini artırıyor.

"Doktorlara, eğitimcilere ve kamu sağlığı yöneticilerine, antibiyotiklerin tamamının bitirilmesi yönündeki görüşü artık seslendirmeme çağrısı yapıyoruz."

'Penisilin kullanıyorsanız, tam kullanın'

Antibiyotiklerin erken bırakılmasının daha tehlikeli hastalıkları tetikleyebileceği düşüncesi penisilini bulan İskoç bakteriyolog Alexander Fleming'e kadar uzanıyor.

Fleming, yılındaki Nobel ödülünü kabul konuşmasında, "Penisilin kullanıyorsanız, tam kullanın" demişti.

Bu görüşe karşı çıkan 10 uzman isim ise, bir hastanın antibiyotik kullanmaya başlaması, deride ve midede daha sonra problem yaratabilecek bakterilerin oluşmasına da imkan veriyor. Kullanım süresi uzadıkça bu direnç de artıyor.

İngiltere'de resmi rakamlara göre her yıl en az 12 bin kişi antibiyotiklere direnç kazanmış mikroplar nedeniyle hayatını kaybediyor.

Ancak Royal College'tan doktorlar, hastaların kendilerini iyi hissettikleri zaman ilacı bırakabilecekleri yönündeki görüş için "bunun karışıklık yaratabileceği" endişesini dile getiriyor.

'Halka verilen mesaj henüz değiştirilmemeli'

Royal College'ta kürsü başkanı olan Prof. Dr. Helen Stokes-Lampard, antibiyotiklerin kullanım miktarının kişiye göre belirlendiğini söyleyerek, "Çoğu durumda kullanım süresi son derece kısa. Örneğin; idrar yolları iltihaplarında 3 gün tedavi için yeterli oluyor" diyor.

İngiltere'de hükümetin sağlık alanındaki en üst düzey danışmanı olan Dame Sally Davies ise halka verilen mesajın ileri araştırmalar tamamlanana dek değiştirilmemesi gerektiğini açıkladı.

Uzmanlar, tüberküloz gibi hastalıkların tedavisinde, uzun süreli antibiyotik kullanımının hayati önemde olduğunu da belirtiyor.

Antibiyotik kullanırken alkol alınabilir mi?

alkol ve ilaç

Kaynak, Getty Images

Antibiyotikler bazen diğer ilaçlarla veya maddelerle etkileşime girebilir. Bu, beklenenden farklı bir etkinin ortaya çıkması anlamına gelir.

Bazı antibiyotiklerin yiyeceklerle birlikte alınması gerekirken, bazılarının da aç karnına alınması gerekir.

Peki antibiyotik veya diğer ilaçları kullanırken alkol almak sorun yaratır mı?

İngiltere Ulusal Sağlık Hizmetleri (NHS) internet sitesinde, ilaç kullanırken veya kendinizi iyi hissetmediğinizde alkol almaktan kaçınılması tavsiye ediliyor.

Ancak yaygın antibiyotikleri kullanırken aşırıya kaçmadan alkol almanın genellikle sorun yaratmadığı belirtiliyor.

Fakat ilaç kullanarak iyileşmeye çalışırken aşırı alkol alıp sarhoş olmanın bir yararı olmaz. Sorun, alkolün ilaçla ters etkileşimi değil, vücudu yorması ve su kaybına neden olmasıdır.

Bununla birlikte, bazı antibiyotiklerin bulantı veya baş dönmesi gibi yan etkileri olabilir ve bu etkiler alkolle daha da ağırlaşabilir.

Antibiyotik kullanırken alkol alıp alamayacağınızdan emin değilseniz doktora veya eczacıya sorulması tavsiye ediliyor.

Ancak bazı insanların bir kadeh içki uğruna antibiyotik dozlarını aksatmaları, ilaçlarını almaları gereken zamanda almamaları da doktorları endişelendiriyor.

Bakteriyel enfeksiyonlara karşı antibiyotik kullanırken her dozu zamanında almak önemli.

Doz atlamanın, ciddi bir sorun haline gelen antibiyotik direncini daha da kötü etkilediği belirtiliyor.

Hangi antibiyotiklerle alkol alınamaz?

Aslında doktorların yaygın olarak reçete verdiği antibiyotiklerin çoğu alkolden etkilenmez. Fakat bazı istisnalar da var.

Metronidazol ve tinidazol içeren antibiyotikleri kullanırken (bunlar etkin maddelerdir, ilacın ismi farklı olabilir) alkolden tamamen kaçınmak en doğrusudur.

Metronidazol, diş apsesi, vajinal enfeksiyonlar, cilt enfeksiyonları, enfekte bacak ülserleri ve yatak yaraları için kullanılır.

Tinidazol, metronidazol ile aynı enfeksiyonların çoğunu tedavi etmede ve Helikobakter pilori (H. pilori) adı verilen bakterileri bağırsaktan temizlemede kullanılan bir antibiyotiktir.

Metronidazol almayı bıraktıktan sonra 48 saat, tinidazol almayı bıraktıktan sonra 72 saat boyunca alkolden uzak durmak gerekir.

Metronidazol veya tinidazol kullanırken alkol almak şu yan etkilere neden olabilir:

  • Bulantı ve kusma
  • Mide ağrısı
  • Sıcak basması
  • Hızlı veya düzensiz kalp atışı
  • Baş ağrıları
  • Baş dönmesi
  • Uyku hali

Diğer antibiyotikler

Linezolid içeren antibiyotik kullanıyorsanız alkol almaktan kaçınmak iyi olabilir; linezolid içeren ilaçlar şarap, bira gibi damıtılmamış (mayalı-fermente) alkollü içkilerden etkilenebilir.

Doksisiklin: Alkol bu ilacı etkileyebilir ve eskiden beri ağır alkol kullanan kişilerde bu ilaç daha az etkili olabilir.

Çoğunlukla deri, kemik, idrar yolları ve alt solunum yolları enfeksiyonlarında kullanılan ve etkin maddesi sefalosporin - cefotetan olan antibiyotikler alkolün emilimini yavaşlatarak asetaldehit adı verilen maddenin vücutta artmasına neden olur.

Bu ise bulantı, kusma, yüzde kızarma, baş ağrısı, nefes darlığı ve göğüs ağrısı gibi şikayetlere yol açar.

Genellikle alkol bağımlılığı tedavisinde kullanılan Antabus adlı ilacın etkin maddesi olan disulfiram kullanıldığında da benzer semptomlar görülür.

İlacın amacı, alkol alındığında hoş olmayan yan etkiler ortaya çıkararak caydırıcı olmaktır. Semptomlar öyle kötüdür ki bu antibiyotikler alınırken ve birkaç gün sonrasında alkolden kaçınmak önemlidir.

Doğum kontrol hapı

Rifampisin ve rifabutin gibi bazı antibiyotikler doğum kontrol hapının etkinliğini azaltabilir.

Bu ilaçları kullanırken prezervatif gibi ek doğum kontrol yöntemleri kullanmak gerekebilir.

Antibiyotik Direnci Nedir?

Antibiyotik; laboratuvar ortamında üretilen, pen*silin, teramisin, streptomisin maddelerinin adıdır. Doğada bitkisel ve hayvansal organizmalar tarafından üretilir. Özellikle küf mantarlarında fazlaca bulunur bu maddeler.

Antibiyotiğin etki alanı vücutta bulunan zararlı organizmalardır. Bu sebeple laboratuvar ortamında ilaç olarak üretilir ve doktorlar tarafından uygun hastalıklarda, uygun doz ve türde antibiyotikler verilir.

Antibiyotik Kullanırken Nelere Dikkat Edilmelidir?

Antibiyotikler verilirken eczacının en dikkatle belirttiği husus, belli saat aralıklarında alınmasıdır. Bazı antibiyotikler 24 saatte bir, bazıları 12 saatte bir ve bazıları da 8 saatte bir alınır. Peki bu saat aralıkları neyi ifade eder.

Antibiyotik, mikrobu aniden öldürmez. Antibiyotiği gören vücuttaki zararlı mikroorganizma yani mikrop; öncelikle antibiyotiğe karşı bir direnç oluşturur. İşte bu saat aralıkları, bu mikropların kabuğuna çekilme vaktidir. Antibiyotik vücuda girdiğinde mikrop kendine bir kılıf oluşturarak saklanır. Bu etki kaybolduğunda ise yeniden meydana çıkar. Ancak antibiyotik vaktinde alınırsa, mikrop kabuğundan çıkamaz ve belli ve düzenli bir kullanım sonrasında artık mikrop dayanamaz ve ölür. Antibiyotik kutusu bitene kadar kullanımı bu sebeple önerilir.

Antibiyotik Kullanımı Yarım Bırakılırsa Ne Olur?

Antibiyotik kullanımında en sık yapılan yanlış; hastanın iyileştim diye ilacı kendiliğinden bırakmasıdır. Yukarıda bahsedildiği gibi, mikrop öncelikle antibiyotikten saklanır. Bu sırada mikrop vücuda zarar veremediğinden, kişi kendini iyileşti zanneder. Ancak antibiyotiği kestiğinde, mikrop henüz canlı olduğundan kabından çıkar ve vücuda zarar vermeye devam eder.

Daha da kötüsü, artık o antibiyotiği tanımış ve direnç oluşturmuş olur.

Antibiyotik Direnci Nedir?

Antibiyotik direnci; vücudun antibiyotiğin içeriğinde olan bazı maddelere karşı tepki vermemesidir. Yani kişi aslında hastalığına iyi gelecek antibiyotiği kullansa dahi, vücut tepki vermediği için iyileşme sağlanmayacaktır.

Antibiyotik direnci bazen doğuştan olabilir. Ancak çoğu zaman, yukarıda da bahsedildiği gibi, antibiyotik saatine ve dozuna riayet etmemekten kaynaklanır.

Antibiyotik Direnci Nasıl Anlaşılır?

Antibiyotik direnci, küçük bir kan testiyle anlaşılabilir. Bu yolla; vücudun hangi içerikteki maddelere tepki vermeyeceği tespit edilir ve gereksiz antibiyotik kullanımı da engellenmiş olur.

Bu konuya dair bir sorunuz varsa siz de uzmanlarımıza 7/24 Soru sorabilirsiniz.Soru sormak için tıklayın.

Yorumlar

Yorum yapabilmek için giriş yapmış olmanız gerekmektedir.

Popüler Blog Yazıları

Tanoreksiya Nedir?Glokom (Göz Tansiyonu)Böbrek Yetmezliği Nedir? Sebebiyet Veren Durumlar?Tavşan Dudak Hastalığı Astigmat Nedir?Mantar Enfeksiyonu Nedir? Kaç Çeşit Mantar Vardır?Tatarcık Humması ( Tavuk Hastalğı ) Nedir?İdrar Yolu Enfeksiyonu Nedir? Belirtileri ve TedavisiB12 Vitamini Eksikliği Neden Olur ve Tedavisi Nedir?Aşırı Terlemeler Artık Çözümsüz DeğilBoyunda Bulunan Lenf Bezi Şişlikleri Nasıl Değerlendirilmelidir?Sınırda Kişilik Bozukluğu Hakkında Bilinmesi Gerekenler

Antibiyotik ilacınızı almayı unutursanız ne olur?

Antibiyotik kullanımında garip bir paradoks var.

İnsanlar onları hastalıklardan kurtulacak gümüş kurşunlar olarak görmeye meyillidirler, öyle ki, aile hekimlerine ihtiyaç duymadıkları halde bile reçetelerine eklemesi için baskı yaparlar. Ancak bir kez reçeteye yazıldığında, insanlar tüm ilaçları belirtildiği gibi almayı ihmal ederler. Bu uyumsuzluk, hasta çocuksa büyük bir sorundur.

10 günlük bir penisilin çalışmasında, streptokok enfeksiyonlu çocukların yüzde 56’sı ilaçlarını üçüncü günde bırakmış ve dokuzuncu güne kadar yüzde 82’si tedavisini durdurmuştur.

Bilim Günlüğü&#;nün haberine göre yetişkinler de daha iyisini yapmazlar. Son veriler eksik olsa da, ’larda Amerikan Akciğer Birliği tarafından yapılan bir çalışmada, hastaların yarısından fazlası son antibiyotik kürlerinin tüm dozlarını tamamlamadıklarını itiraf etti ve yaklaşık dörtte biri durduklarını söylediler.

Doktorlar, hastaların tüm ilaçlarını almamalarının, onları antibiyotiğe dirençli bir enfeksiyon geliştirme riskine sokmasına dikkat etmelerine karşı uyarıyorlar. Rejimi takip etmeyen çoğu kişi, buna dikkat etmediğini söyledi.

Ancak, o insanlardan biri olmadığınızı ve aslında yönergeleri takip etmeyi planladığınızı varsayalım.

Peki Bir Doz Antibiyotik Kaçırırsanız Ne Olur?

Bir doz antibiyotiğin atlanması, kan dolaşımındaki ilaç seviyesinin düşmesine izin verir, bu yine de iyileşmenizi sağlayabilir. Fakat mikropların antibiyotiğe bağışıklık geliştirme şansını da arttıracaksınız.

İyi haber şu ki, sadece bir dozu kaçırırsanız, tıbbi uzmanlar muhtemelen çok fazla zarar görmeyeceğinizi söylüyor. Hatanızın farkına varır varmaz, düzenli bir doz alın (Asla ve asla iki katına çıkmayın!) ve ardından dozlarınızın zamanlamasını ayarlayın. Örneğin, hapınızı her gün sabah saat 8’de almanız gerekiyorsa, ancak saat 2’ye kadar alamadıysanız, her gün o saatte almaya geçin. Tedavinizin sonunu biraz uzatın ve sonunda kaçırılan dozu alın. Kısaca bir doz antibiyotik deyip geçmeyin.

”yan group

Azınlıkça'yı Google Haberlerde takip et

Azınlıkça'yı Facebook'ta takip et

Azınlıkça'yı Twitter'da takip et

Antibiyotik Kullanırken Nelere Dikkat Etmelisiniz?

Antibiyotik ama ne zaman?

Uzmanlar antibiyotik tedavisine sadece "bakterilerin" etken olduğu enfeksiyonlarda başvurulması gerektiği uyarısında bulunuyor. Oysa üst solunum yolu enfeksiyonlarının yaklaşık 2/3'ü bakterilerden değil, virüslerden kaynaklanıyor. Viral enfeksiyonların tedavisinde ise antibiyotik kullanımı hastalığın iyileşmesine hiçbir katkı sağlamıyor. Yani üst solunum yolu enfeskiyonu şikayetiyle başvuran hastaların tümünde antibiyotik tedavisine başlamak son derece yanlış. Dolayısıyla hastalığın altında yatan etken bakteri mi? Sorusunun yanıtlanması gerekiyor.

Püf Noktası

Bunları Yapın

• Alerjik bir bünyeniz varsa, doktorunuzu mutlaka uyarın.
• Antibiyotiklerin etkilerini gösterebilmeleri için kanda belirli seviyede olmaları gerekiyor. Bu seviyeyi sabit tutabilmeniz, ancak ilacınızı eşit aralıklarla almanızla mümkün. Örneğin; günde 3 kez alacaksanız, 8 saat arayla için.
• Antibiyotiklerin mide veya bağırsakta çözülerek kana karışması gerekiyor. Antibiyotikle birlikte içeceğiniz bir bardak su, bu çözünmeyi kolaylaştırır, kana karışmayı hızlandırır ve etkinin çabuk başlamasını sağlar.
• Aldığınız antibiyotiklerin prospektüslerini mutlaka okuyun. Yan etkilerini okuduğunuzda, hemen paniğe kapılmayın. Prospektüste yazan her yan etki sizde de ortaya çıkacağı anlamına gelmez.
• Antibiyotiği kullanırken nefes alamama ve ses kısıklığı gibi sorunlar gelişirse, mutlaka doktorunuza danışın.
• Hamileyseniz veya emziriyorsanız doktorunuzu uyarın. Doktorunuza danışmadan en basit bir antibiyotik blle alınanız, bebeğiniz için risk oluşturabilir.
• Evinizdeki tüm antibiyotikleri buzdolabınızda saklamanız gerekmiyor, ilaçların kutuları üzerinde nasıl ve ne şartlarda saklanmaları gerektiği yazılı. Ancak tedavinin sonunda artan antibiyotiği mutlaka buzdolabında saklayın.
• Toz halinde alıp sulandırarak kullandığınız antibiyotikler 10 gün içinde bitmezse kalan kısmını atın. Bu tip ilaçları her kullanımdan önce iyice çalkalamayı ihmal etmeyin.
• Olası yan etkilerine karşı, kalp, tansiyon vs.. ilaçları kullanıyorsanız doktorunuza mutlaka bildirin.

Bunları Yapmayın

• Doktorunuza danışmadan asla antibiyotik kullanmayın ve size önerilen şekillerin dışında içmeyin.
• Kendinizi iyileşmiş hissetseniz bile, antibiyotik kullanımını doktorunuza danışmadan kesmeyin.
• Son kullanma tarihi geçmiş olan antibiyotikleri kesinlikle kullanmayın.
• Bir gün ihtiyacınız olabilir düşüncesiyle antibiyotikleri stoklamayın. Gerekmeyen durumlarda "Nasılsa var" düşüncesiyle gelişigüzel tüketme fikri aklınıza gelebilir.
• Antibiyotik tedavisi sırasında kesinlikle alkol almayın. Alkol, ilacın etkisiz kalmasına neden olur.

False

KİŞİSEL VERİLERİN ELDE EDİLMESİ VE İŞLENMESİ İLE İLGİLİ BİLGİLENDİRME FORMU

Acıbadem Sağlık Hizmetleri ve Ticaret A.Ş. (“Acıbadem”) ve Acıbadem’in hakim ve bağlı şirketleri (hepsi birlikte “Acıbadem Grubu” olarak anılacaktır.) tarafından, sayılı Kişisel Verilerin Korunması Kanunu (“Kanun”) ve ilgili mevzuat kapsamında Veri Sorumlusu sıfatıyla, kişisel verileriniz, aşağıda açıklanan çerçevede ve sayılı Sağlık Hizmetleri Temel Kanunu, sayılı Sağlık Bakanlığı ve Bağlı Kuruluşlarının Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararname, Özel Hastaneler Yönetmeliği ve Sağlık Bakanlığı düzenlemeleri ve sair mevzuata uygun olarak işlenebilecektir.

1. Kişisel Verilerin elde Edilmesi, İşlenmesi ve İşleme Amaçları

Kişisel verileriniz Acıbadem Grubu tarafından sağlanmakta olan kamu sağlığının korunması, koruyucu hekimlik, tıbbî teşhis, tedavi ve bakım hizmetlerinin yürütülmesi, sağlık hizmetleri ile finansmanının planlanması ve yönetimi amaçlarıyla ve Acıbadem Grubu şirketlerinin faaliyet konularına uygun düşecek şekilde; sözlü, yazılı, görsel ya da elektronik ortamda, çağrı merkezi, internet sitesi, sözlü, yazılı ve benzeri kanallar aracılığıyla elde edilmektedir. Sağlık verileriniz başta olmak üzere özel nitelikli kişisel verileriniz ve genel nitelikli kişisel verileriniz, Grup tarafından aşağıda yer alanlar dâhil ve bunlarla sınırlı olmaksızın bu maddede belirtilen amaçlar ile bağlantılı, sınırlı ve ölçülü şekilde işlenebilmektedir:

  • Kimlik bilgileriniz: Adınız, soyadınız, T.C. Kimlik numaranız, pasaport numaranız veya geçici TC Kimlik numaranız, doğum yeri ve tarihiniz, medeni haliniz, cinsiyetiniz, sigorta veya hasta protokol numaranız ve sizi tanımlayabileceğimiz diğer kimlik verileriniz.
  • İletişim Bilgileriniz: Adresiniz, telefon numaranız, elektronik posta adresiniz ve sair iletişim verileriniz, müşteri temsilcileri ya da hasta hizmetleri tarafından çağrı merkezi standartları gereği tutulan sesli görüşme kayıtlarınız ile elektronik posta, mektup veya sair vasıtalar aracılığı ile tarafımızla iletişime geçtiğinizde elde edilen kişisel verileriniz.
  • Muhasebesel Bilgileriniz: Banka hesap numaranız, IBAN numaranız, kredi kartı bilginiz, faturalama bilgileriniz gibi finansal verileriniz.
  • Sağlık hizmetlerinin finansmanı ve planlaması amacıyla özel sağlık sigortasına ilişkin verileriniz ve Sosyal Güvenlik Kurumu verileriniz.
  • Hastane veya tıp merkezlerimizi ziyaret etmeniz halinde güvenlik ve denetim amaçlı tutulmakta olan kamera kayıtları görüntüleriniz.
  • Otoparkı kullanmanız halinde araç plaka veriniz.
  • Sağlık Bilgileriniz: Laboratuvar sonuçlarınız, test sonuçlarınız, muayene verileriniz, randevu bilgileriniz, check-up bilgileriniz, reçete bilgileriniz dahil ancak bunlarla sınırlı olmaksızın tıbbî teşhis, tedavi ve bakım hizmetlerinin yürütülmesi sırasında veya bunların bir sonucu olarak elde edilen her türlü sağlık ve cinsel hayata ilişkin kişisel verileriniz.
  • webgrid.co.uk sitesine veya webgrid.co.uk adresine gönderdiğiniz veya girdiğiniz sağlık verileriniz ve sair kişisel verileriniz.
  • Acıbadem’e veya Acıbadem Grup şirketlerinden herhangi birine iş başvurusunda bulunmanız halinde bu hususta temin edilen özgeçmiş dâhil sair kişisel verileriniz ile Acıbadem Grubu çalışanı ya da ilişkili çalışan olmanız halinde hizmet akdiniz ve işe yatkınlığınız ile ilgili her türlü kişisel verileriniz.

Acıbadem Grubu tarafından elde edilen her türlü kişisel veriniz (Özel nitelikli kişisel veriler de dahil fakat bunlarla sınırlı olmamak kaydıyla) aşağıdaki amaçlar ile işlenebilecektir:

  • Kimliğinizi teyit etme,
  • Kamu sağlığının korunması, koruyucu hekimlik, tıbbî teşhis, tedavi ve bakım hizmetlerinin yürütülmesi, sağlık hizmetleri ile finansmanının planlanması ve yönetimi.
  • İlgili mevzuat uyarınca Sağlık Bakanlığı ve diğer kamu kurum ve kuruluşları ile talep edilen bilgilerin paylaşılması.
  • Hastane ve Tıp Merkezlerimizin iç işleyişi ile günlük operasyonların planlanması ve yönetilmesi.
  • Hastane Yönetimi, Hasta Hakları, Hasta Deneyimi bölümleri tarafından hasta memnuniyetinin ölçülmesi, arttırılması ve araştırılması.
  • İlaç temini.
  • Randevu almanız halinde randevu hakkında sizi haberdar edebilme.
  • Risk yönetimi ve kalite geliştirme aktivitelerinin yerine getirilmesi.
  • Sağlık hizmetlerini geliştirme amacıyla analiz yapma.
  • Hasta Hizmetleri, Mali İşler, Pazarlama bölümleri tarafından sağlık hizmetlerinizin finansmanı, tetkik, teşhis ve tedavi giderlerinizin karşılanması, müstehaklık sorgusu kapsamında özel sigorta şirketler ile talep edilen bilgilerin paylaşılması.
  • Araştırma yapılması.
  • Yasal ve düzenleyici gereksinimlerin yerine getirilmesi.
  • Sağlık hizmetlerinin finansmanı kapsamında özel sigorta şirketler ile talep edilen bilgileri paylaşma.
  • Kalite, Hasta Deneyimi, Bilgi Sistemleri bölümleri tarafından risk yönetimi ve kalite geliştirme aktivitelerinin yerine getirilmesi.
  • Hasta Hizmetleri, Mali İşler, Pazarlama bölümleri tarafından hizmetlerimiz karşılığında faturalandırma yapılması ve anlaşmalı olan kurumlarla ilişkinizin teyit edilmesi.
  • Pazarlama, Medya ve İletişim, Çağrı Merkezi bölümleri tarafından kampanyalara katılım ve kampanya bilgisi verilmesi, Web ve mobil kanallarda özel içeriklerin, somut ve soyut faydaların tasarlanması ve iletilebilmesi.

İlgili mevzuat uyarınca elde edilen ve işlenen Kişisel Verileriniz, Acıbadem veya Acıbadem Grubu’na ait fiziki arşivler ve/veya bilişim sistemlerine nakledilerek, hem dijital ortamda hem de fiziki ortamda muhafaza altında tutulabilecektir.

2. Kişisel Verilerin Aktarılması

Kişisel verileriniz, Kanun ve sair mevzuat kapsamında ve yukarıda yer verilen amaçlarla Acıbadem ve Acıbadem Grubu tarafından Acıbadem Grubu’na dahil olan şirketler ile, Özel sigorta şirketleri, Sağlık bakanlığı ve bağlı alt birimleri, Sosyal Güvenlik Kurumu, Emniyet Genel Müdürlüğü ve sair kolluk kuvvetleri, Nüfus Genel Müdürlüğü, Türkiye Eczacılar Birliği, Mahkemeler ve her türlü yargı makamı, merkezi ve sair üçüncü kişiler, yetki vermiş olduğunuz temsilcileriniz, avukatlar, vergi ve finans danışmanları ve denetçiler de dâhil olmak üzere danışmanlık aldığımız üçüncü kişiler, düzenleyici ve denetleyici kurumlar, resmi merciler dâhil sağlık hizmetlerini yukarıda belirtilen amaçlarla geliştirmek veya yürütmek üzere işbirliği yaptığımız iş ortaklarımız ve diğer üçüncü kişiler ile paylaşılabilecektir.

3. Kişisel Veri Elde Etmenin Yöntemi ve Hukuki Sebebi

Kişisel verileriniz, her türlü sözlü, yazılı, görsel ya da elektronik ortamda, yukarıda yer verilen amaçlar ve Acıbadem’in faaliyet konusuna dahil her türlü işin yasal çerçevede yürütülebilmesi ve bu kapsamda Acıbadem’in akdi ve kanuni yükümlülüklerini tam ve gereği gibi ifa edebilmesi için toplanmakta ve işlenmektedir. İşbu kişiler verilerinizin toplanmasının hukuki sebebi;

  • sayılı Kişisel Verilerin Korunması Kanunu,
  • sayılı Sağlık Hizmetleri Temel Kanunu,
  • sayılı Sağlık Bakanlığı ve Bağlı Kuruluşlarının Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararname,
  • Özel Hastaneler Yönetmeliği,
  • Kişisel Sağlık Verilerinin İşlenmesi ve Mahremiyetinin Korunması Yönetmeliği,
  • Sağlık Bakanlığı düzenlemeleri ve sair mevzuat hükümleridir.

Ayrıca, Kanun’un 6. maddesi 3. fıkrasında da belirtildiği üzere sağlık ve cinsel hayata ilişkin kişisel veriler ise ancak kamu sağlığının korunması, koruyucu hekimlik, tıbbı teşhis, tedavi ve bakım hizmetlerinin yürütülmesi, sağlık hizmetleri ile finansmanının planlanması ve yönetimi amacıyla, sır saklama yükümlülüğü altında bulunan kişiler veya yetkili kurum ve kuruluşlar tarafından ilgilinin açık rızası aranmaksızın işlenebilir.

4. Kişisel Verilerin Korunmasına Yönelik Haklarınız

Kanun ve ilgili mevzuatlar uyarınca;

  • Kişisel veri işlenip işlenmediğini öğrenme,
  • Kişisel veriler işlenmişse buna ilişkin bilgi talep etme,
  • Kişisel sağlık verilerine erişim ve bu verileri isteme,
  • Kişisel verilerin işlenme amacını ve bunların amacına uygun kullanılıp kullanılmadığını öğrenme,
  • Yurt içinde veya yurt dışında kişisel verilerin aktarıldığı üçüncü kişileri bilme,
  • Kişisel verilerin eksik veya yanlış işlenmiş olması hâlinde bunların düzeltilmesini isteme,
  • Kişisel verilerin silinmesini veya yok edilmesini isteme,
  • Kişisel verilerin eksik veya yanlış işlenmiş olması hâlinde bunların düzeltilmesine ve/veya kişisel verilerin silinmesini veya yok edilmesine ilişkin işlemlerin kişisel verilerin aktarıldığı üçüncü kişilere bildirilmesini isteme,
  • İşlenen verilerin münhasıran otomatik sistemler vasıtasıyla analiz edilmesi suretiyle kişinin kendisi aleyhine bir sonucun ortaya çıkmasına itiraz etme hakkını haizsiniz.

Mezkûr haklarınızdan birini ya da birkaçını kullanmanız halinde ilgili bilgi tarafınıza, açık ve anlaşılabilir bir şekilde yazılı olarak ya da elektronik ortamda, tarafınızca sağlanan iletişim bilgileri yoluyla, bildirilir.

5. Veri Güvenliği

Acıbadem, kişisel verilerinizi bilgi güvenliği standartları ve prosedürleri gereğince alınması gereken tüm teknik ve idari güvenlik kontrollerine tam uygunlukla korumaktadır. Söz konusu güvenlik tedbirleri, teknolojik imkânlar da göz önünde bulundurularak muhtemel riske uygun bir düzeyde sağlanmaktadır.

6. Şikayet ve İletişim

Kişisel verileriniz teknik ve idari imkânlar dâhilinde titizlikle korunmakta ve gerekli güvenlik tedbirleri, teknolojik imkânlar da göz önünde bulundurularak olası risklere uygun bir düzeyde sağlanmaktadır. Kanun kapsamındaki taleplerinizi, “webgrid.co.uk” web adresindeki “Kişisel Verilerin Korunması Kanunu Uyarınca Başvuru Formu” nu doldurarak;

  • (i) ATATÜRK webgrid.co.uk webgrid.co.uk:3/8 ATAŞEHİR, Istanbul, Türkiye adresine kargo ile ıslak imzanızı taşıyan bir dilekçe ile “Kurumsal Sekretarya” departmanı dikkatine Zarfına “Kişisel Verilerin Korunması Kanunu Kapsamında Bilgi Talebi” yazılarak gönderebilirsiniz,
  • (ii) Noter kanalıyla gönderebilir,
  • (iii) [email protected] adresine güvenli elektronik ya da mobil imzalı olarak, kayıtlı elektronik posta adresi veya sistemimizde kayıtlı elektronik e-posta adresiniz aracılığıyla ve/veya
  • (iv) Acıbadem’e hitaben yazdığınız “word veya pdf.” formatındaki bir dosyayı güvenli eimza ile imzalayarak [email protected] ‘a e-posta’nın konu kısmına “Kişisel Verilerin Korunması Kanunu Bilgi Talebi” yazarak iletebilirsiniz.

Kanun kapsamındaki taleplerinizi, webgrid.co.uk web adresindeki “Kişisel Verilerin Korunması Kanunu Uyarınca Başvuru Formu” nu doldurarak ve formda belirtilen usullerle tarafımıza iletmenizi rica ederiz.

YUKARI

Antibiyotik Kaç Saatte Bir İçilir? İki Antibiyotik Arası Kaç Saat Olmalı, Erken İçilirse Ne Olur?

Antibiyotikler belli hastalıklarda kullanılan, güçlü etkisi olan ilaçlardandır. Bununla birlikte kullanımı ile ilgili antibiyotik kaç saatte bir içilir, iki antibiyotik arası kaç saat olmalı, erken içilirse ne olur gibi sorular sıklıkla sorulmaktadır. Bu soruların cevaplarını arayan insanlar birçok kaynağa başvurmaktadır. Peki antibiyotik kaç saatte bir içilir, iki antibiyotik arası kaç saat olmalı ve erken içilirse ne olur?

Antibiyotik Kaç Saatte Bir İçilir?

Antibiyotikler, bakteriyel enfeksiyonları tedavi etmek için kullanılan ilaçlardır. Antibiyotikler, bakterileri öldürür veya çoğalmalarını önleyerek enfeksiyonun yayılmasını engeller. Ancak, antibiyotikler virüsler gibi diğer enfeksiyonlara karşı etkisizdir. Antibiyotiklerin dozajı, enfeksiyonun tipine, enfeksiyonun şiddetine ve hastanın yaşına göre değişebilir. Bu nedenle, bir doktorun önerisiyle kullanılması önemlidir. Antibiyotikler genellikle günde bir veya iki kez alınır ve her doz arasında saat aralığı olur. Antibiyotikleri düzenli olarak kullanmak çok önemlidir. Antibiyotiklerin vücutta birikmesini ve enfeksiyonu tamamen ortadan kaldırmak için belirli bir süre boyunca alınması gerektiği unutulmamalıdır. Antibiyotikleri düzenli olarak ve doktorun önerdiği şekilde almak, enfeksiyonun tamamen iyileşmesine ve dirençli bakteri oluşumunu engellemeye yardımcı olur. Antibiyotikler reçeteli ilaçlardır ve sadece doktor tarafından önerildiği şekilde kullanılmalıdır. Kendi kendine ilaç kullanmak, yan etkilere neden olabilir ve enfeksiyonun iyileşmesini engelleyebilir. Bu nedenle, antibiyotik kullanımı için her zaman doktorunuza danışın.

İki Antibiyotik Arası Kaç Saat Olmalıdır?

İki antibiyotik arasındaki süre, ilaçların özelliklerine, dozajlarına ve kullanım amaçlarına bağlı olarak değişebilir. Bu nedenle, antibiyotiklerin kullanım talimatlarına ve doktorunuzun önerilerine uymanız önemlidir. Genellikle, iki antibiyotik dozu arasında saatlik bir süre olması önerilir. Bu süre, ilacın vücutta etkili kalması ve enfeksiyonun tamamen ortadan kalkması için yeterli zamanı sağlar. Ancak, bazı antibiyotikler farklı dozaj ve kullanım talimatlarına sahip olabilir. Bu nedenle, her antibiyotiği farklı bir şekilde kullanmak gerekebilir. Örneğin, bazı antibiyotikler yemeklerden önce veya sonra alınması gerekebilir. Antibiyotiklerin kullanımında zamanlama önemlidir. Dozları arasındaki zaman aralığı, ilacın etkili kalmasını sağlar ve yan etkileri minimize eder. Bu nedenle, antibiyotikleri kullanırken doktorunuzun önerilerine uymak ve ilaç kullanım talimatlarını dikkatlice okumak önemlidir.

Antibiyotik Erken İçilirse Ne Olur?

Antibiyotiklerin erken alınması genellikle enfeksiyonun tedavisini etkilemez, ancak yan etkilerin artmasına neden olabilir. Antibiyotikler, belirli bir süre boyunca alınması gereken ilaçlardır. Antibiyotiklerin belirli bir zaman aralığı içinde alınması, enfeksiyonun tamamen ortadan kalkmasını sağlar ve dirençli bakteri oluşumunu engeller. Eğer antibiyotikler, belirtilen zaman aralığından önce veya belirtilen dozajdan daha fazla kullanılırsa, enfeksiyonun tedavisinde etkisiz olabilir ve yan etkilerin artmasına neden olabilir. Antibiyotiklerin doğru kullanımında dikkate alınması gereken bazı faktörler şunlardır:

  • Doğru dozaj: Antibiyotiklerin doğru dozajda kullanılması enfeksiyonların etkili bir şekilde tedavi edilmesi için önemlidir. Dozaj, hastanın yaşına, kilosuna, enfeksiyonun tipine ve ciddiyetine göre değişebilir.
  • Kullanım sıklığı: Antibiyotiklerin belirli aralıklarla ve doktorun önerdiği şekilde alınması gerekir. İlaçların vücutta kalıcı etkisinin sağlanabilmesi için belirli bir süre boyunca düzenli olarak alınmaları gerekmektedir.
  • Tedavi süresi: Antibiyotiklerin belirli bir süre boyunca kullanılması gerekmektedir. Antibiyotiklerin erken bırakılması enfeksiyonun yeniden ortaya çıkmasına veya dirençli bakteri oluşumuna neden olabilir.
  • Enfeksiyonun tipi: Antibiyotiklerin kullanımında enfeksiyonun tipi önemlidir. Farklı enfeksiyonlar farklı türde antibiyotikler gerektirebilir.
  • Hastanın tıbbi geçmişi: Antibiyotiklerin kullanımında hastanın tıbbi geçmişi de önemlidir. Bazı hastalıklar veya ilaçlar antibiyotiklerin etkisini azaltabilir veya artırabilir.
  • Yan etkiler: Antibiyotiklerin kullanımında yan etkiler de önemli bir faktördür. Bazı antibiyotikler ciddi yan etkilere neden olabilir. Yan etkilerin ortaya çıkması durumunda doktorunuzla iletişime geçmeniz önemlidir.

Antibiyotiklerin erken kullanımı ayrıca dirençli bakteri oluşumuna da neden olabilir. Bu, ilaca maruz kalan bakterilerin dirençli hale gelmesi ve daha sonra tedavisi daha zor enfeksiyonlara neden olabilecek daha güçlü bakteri türlerinin ortaya çıkmasına yol açabilir. Antibiyotikleri reçete eden doktorun tavsiyesine uygun olarak kullanmak, enfeksiyonun tamamen iyileşmesini sağlar ve dirençli bakteri oluşumunu engeller. Eğer antibiyotiklerinizi yanlışlıkla erken alırsanız veya ilacın dozajını yanlış anlarsanız, doktorunuzla konuşarak ne yapmanız gerektiği konusunda danışmanız önemlidir.

Antibiyotikler, bakteri cinsi mikroplarla ortaya çıkan enfeksiyonları önlemek ve tedavi etmek için kullanılan ilaçlardıwebgrid.co.ukiler çıplak gözle görülemeyen, ancak mikroskoplarla büyütülerek görünebilen hale getirilen mikrop denilen küçük canlılardır. Ama mikroplar sadece bakterilerden ibaret değildir. Onları aşağıdaki gibi ana gruplara ayırabiliriz:

*Bakteriler:

-Kötü bakteriler: Hastalıklara yol açan zararlı bakteriler,

- İyi bakteriler: Hastalık yapmayan ve vücuda gerekli ve faydalı bakteriler.

* Virüsler,

* Mantarlar,

* Protozoalar (Amipli dizanteriye yol açan mikrop gibi ).

Mikroplardan sadece bakteriler antibiyotiklerden webgrid.co.ukğer mikroplar antibiyotik tedavisinden hiç etkilenmezler. Bu yüzden insan vücudunda hastalık yapabilen diğer mikrop gruplarına karşı antibiyotik kullanmak vücut için faydasız ve hatta zararlı olmaktadır.

 

Özellikle okul döneminde sık sık hasta olan çocuklar için antibiyotik kullanımında dikkat edilmesi gereken özellikler nelerdir?

*Antibiyotiklerin etkili olabilmesi için hastalık nedeninin kesinlikle bir bakteri olması webgrid.co.ukiyel enfeksiyonlar genellikle çok daha yüksek ateş, aşırı halsizlik ve bitkinlik yaparak virüs enfeksiyonundan ayrılırlar. Bir hastalığın mikrobunun bakteri olup olmadığı ancak doktor muayenesiyle kararlaştırılabilir. Bazen bu ayırımı yapmak için muayene bile yetersiz olup hemogram, eritrosit sedimantasyon hızı,CRP ve kültürler gibi tahlillere baş vurulması gerekebilir.

*O zaman özetle diyebiliriz ki: Doktor tarafından reçete edilmedikçe antibiyotik kullanmak gereksiz ve zararlı olabilir.

* Antibiyotikler doğru dozda ve yeterli süreyle kullanılmalıdır. Eğer dozu az olursa ilaç etkisiz olabilir ve antibiyotiğe karşı direnç gelişebilir. Aşırı dozda verilirse ishal, karın ağrısı, alerji gibi yan etkiler ortaya çıkabilir. Doktor tarafından planlanan kullanma süresine uyulmalıdır.

*Antibiyotiğin verilme saatine dikkat edilmelidir. Doktor tarafından önerilen kullanma saatleri aksatılmamalıdır. İlacın belirlenen saatten en çok 1 saat önce veya 1 saat sonra verilmesi tedaviyi çok etkilemez. Okul saatlerine rastlayan ilaçlar için anne - baba, ilaç saatinde okula giderek çocuğunun ilacını vermeli veya sınıf öğretmeninden yardım istenmelidir.

*Antibiyotiği kutu üzerinde yazılı olan şartlarda ve ortamda korumak gerekir. Özelliğini kaybeden ve bozulma şüphesi olan antibiyotiği kullanmayıp atmak gerekir.

 

Antibiyotik verilmemesi gereken hastalıklar hangileridir?

Eğer hastalığa uygun antibiyotik seçilmemişse bu ilaçlar faydalı olmak şöyle dursun zararlı bile olmaktadırlar. Antibiyotikler mikroplardan sadece bakterileri etkileyebilmekte ve onların yol açtığı hastalıkları tedavi edebilmektedirler. VİRÜSLERİN veya başka mikropların yol açtığı hastalıkların tedavisinde antibiyotiklerin hiç bir olumlu etkileri yoktur. Günlük hayatta sık sık karşılaştığımız hastalıkların % 70 - 80'inin nedeni virüslerdir. Bunların birçoğunun adı günlük hayatımıza girmiştir. Çok sık karşılaşılan ve antibiyotiklerden hiç etkilenmeyen virüslerin yol açtığı hastalıklardan en sık görülenleri şöyle listeleyebiliriz: NEZLE, GRİP, SOĞUK ALGINLIĞI, YALANCI KUŞPALAZI, KIZAMIK, KIZAMIKÇIK, SU ÇİÇEĞİ, ÖPÜCÜK HASTALIĞI, KABAKULAK, BEŞİNCİ HASTALIK, ALTINCI HASTALIK, EL-AYAK-AĞIZ HASTALIĞI, UÇUK HASTALIKLARI, AFTLAR, BULAŞICI SARILIKLAR, VİRÜS İSHALLERİ gibi.

 

Çocuklara antibiyotik kullanmanın zararları nelerdir?

1) Antibiyotik direnci: Gereksiz olarak veya yanlış dozda kullanılan antibiyotikler vücuttaki bakterilerin kullanılan ilaca karşı kendilerini koruyacak özellikler kazanmalarına yol açarlar. Bunun sonucu olarak antibiyotiklere karşı direnç gelişir ve antibiyotik bakteriyi etkileyemez ve öldüremez hale gelir. Dirençli hale gelen mikrop başka insanlara geçtiği zaman aynı antibiyotiği kullanarak o kişileri tedavi etmek imkansız olur. Yüz yıl kadar önce ilk keşfedildiği zaman bakterilere karşı çok etkili ilk antibiyotik olan mucize ilaç penisilinler, bilinçsiz ve yanlış antibiyotik kullanılması yüzünden artık bir çok bakteriye karşı  yetersiz veya etkisiz hale gelmiştir. Eğer yanlış ve gereksiz antibiyotik kullanılmaya devam edilirse bugün çok etkili olan diğer antibiyotikler belki yakın bir gelecekte etkisiz hale geleceklerdir. Belki de milyonlarca kişiyi etkileyecek büyük salgınlar olacak ve tedaviler faydasız olacaktır.

Amerika Birleşik Devletlerinde her yıl 2 milyon kişi antibiyotiklere direnç kazanmış bakteriler tarafından hastalandırılıyor ve her yıl bunlardan en az kişi bu mikroplar yüzünden ölüyor. (Bu konuda Türkiye ile ilgili yayınlanmış bir araştırma ve istatistik yoktur).

Antibiyotiğe dirençli mikropların gelişmesinin diğer önemli sonuçları:

-Daha ağır ve daha ciddi hastalıklar,

-Doktora daha sık muayeneye gitme,

-Daha uzun iyileşme dönemi,

-Hastanede daha sık ve daha uzun yatırılarak tedavi edilme ihtiyacı, 

2) Kullanılan antibiyotiğin dozunun ve kullanma süresinin hedef bakteriyi tamamen öldürüp yok edecek derecede olması gerekir. Yoksa bakteri dirençli hale gelir.

3) Bulantı, kusma, halsizlik, bitkinlik, baş dönmesi ve mide bozukluğu yapabilir.

4) Gözlerde kızarıklık, kaşıntı ve sulanma yapabilir. Görme bozukluklarına yol açabilir.

5) Boğazda kaşıntı ve karıncalanma, yüzde, dilde, dudaklarda ve gırtlağın içinde şişliklere yol açabilir. Bu şekilde şiddetli nefes darlıklarına bile yol açabilir.

6 )Antibiyotikler sadece zararlı bakterileri değil vücut için gerekli ve faydalı bakterileri de öldürür. Bu durum ağızda pamukçuklara, uzun süreli ishallere, karın ağrılarına, barsak sancılarına, mantar enfeksiyonlarına ve pişiklere yol açabilir.

7) Anaflaktik şok denilen çok tehlikeli alerjilere bile yol açwebgrid.co.uk alerji türü ölüme neden olabilir.

8) Deri döküntülere, kaşıntılara ve soyulmalara yol açabilir.

9) Antibiyotikler bağışıklık sistemini zayıflatarak bakterilere karşı vücut direncini düşürebilir.

10) Antibiyotikler karaciğer ve böbrek gibi temel organlara zarar vererek onlarda kalıcı hasarlara yol açabilir.

11) Kemik iliğini baskılayarak orada yapılan kan hücrelerinin ve mikroplara karşı koruyucu hücrelerin üretimini azaltabilir veya durdurabilir.

12) Kemiklerin, dişlerin veya kıkırdakların gelişmesini ve büyümesini bozabilir.

13) Gözlere ve kulaklara zarar vererek görme ve işitme zayıflıklarına ve bozukluklarına  ve hatta sağırlığa bile yol açabilir.

 

Çocuklara hangi durumlarda antibiyotik verilmelidir?

Her ateşli hastalıkta antibiyotik gerekli değildir. Yapılan araştırmalar göstermiştir ki, boğaz enfeksiyonlarının en azından %80'inin ve kulak enfeksiyonlarının en azından %50'sinin etkeni virüsler olup antibiyotik tedavisinden etkilenmezler. Öyleyse antibiyotik gerekip gerekmediğini ancak konunun uzmanı olan bir doktor kararlaştırabilir. 

 

Okul döneminde çocukların hastalıklardan korunmaları için özellikle yapılması gerekenler nelerdir?

*Aşısı olan hastalıklara karşı zamanında ve yeterli sayıda aşı yaptırarak çocukları bu mikroplara karşı önceden bağışık hale getirmek.

*Dengeli ve yeterli beslenmelerini sağlayarak onların hastalıklara karşı dirençli olmalarını sağlamak. 

*Probiyotik (faydalı mikrop) içerdikleri için zararlı mikroplara karşı vücudumuzun korunmasını ve dirençli olmasını sağlayan ev yoğurdu, kefir, ev turşusu ve ev sirkesi gibi besinleri  bolca yedirmek,

*Yemekten önce el yıkama alışkanlığı kazandırarak ele bulaşmış olan mikropların ağza bulaştırılmasını önlemek,

*Besin, su ve el hijyenine (temizliğine) çok dikkat etmek. Şüpheli, açıkta satılan veya bayat yiyecek ve içeceklerden uzak kalmalarını sağlamak.

*Elleri mikrop öldürücü sıvılarla dezenfekte etmek.

*Hasta çocukları; hastalığın bulaşıcılığı geçinceye kadar, okula göndermemek.

*Çocuklarımızı öksüren, aksıran, burnu akan, boğazı ağrıyan, ateşi olan, veya hasta görünüşlü olan kişilerden uzak tutmak. Hasta olanların, toplum içindeyken, maske takmalarını sağlamak.

*Çocuklara öksürürken ve hapşırırken ağızlarını ve burunlarını kollarıyla (veya elleriyle) kapamalarını alışkanlık haline getirmelerini öğretmek.

*Vücut direncini azaltarak faydalı mikropları da ortadan kaldıran gereksiz antibiyotik kullanılmasına engel olmak. Doktor tarafından yazılmadıkça antibiyotik kullanmamak. (Araştırmalara göre insanlarda kullanılan antibiyotiklerin % 33 ü ile % 50 si gereksiz veya uygunsuz olarak kullanılmaktadır.)

 

Çocuklara en fazla kaç gün süreyle antibiyotik verilmelidir? 

Tedavi süresi sabit olmayıp hastalığa göre ve kişiye göre değişir. Vücuda giren bakterinin miktarı, hastalığın yerleştiği organ, hastalığın şiddeti ve vücuttaki yaygınlığı, ve hastanın o hastalık sırasındaki beslenme ve direnç durumu tedavinin süresini belirlemede önem taşır. Bu yüzden aynı bakterinin yol açtığı hastalıklarda bile her hasta için kararlaştırılan tedavi süresi aynı değildir. Genellikle en kısa tedavi süresi 5 - 7 gün arasında değişirken bazı ağır zatürrelerde 2 - 4 hafta bile sürebilir.  

 

Mikrobik hastalık çok geçmeden tekrarlarsa yine antibiyotik tedavisi gerekir mi?

Bir kişi bakteriyel bir hastalıktan iyileştikten sonra tekrar ateşli bir hastalığa yani enfeksiyona tutulsa ve eğer hastalık etkeni yine bir bakteriyse tekrar antibiyotik kullanmak gerekir. Böyle bir durumda son antibiyotik tedavisinin üzerinden en az 1 ay geçmediyse aynı antibiyotiği kullanmak yanlış olur.

Sayfa içeriği sadece bilgilendirme amaçlıdır, tanı ve tedavi için mutlaka doktorunuza başvurunuz.

nest...

gelişim planı örnekleri 2022 doğum borçlanmasi ne kadar uzaktaki birini kendine aşık etme duası 2021 hac son dakika allahümme salli allahümme barik duası caycuma hava durumu elle kuyu açma burgusu dinimizde sünnet düğünü nasil olmali başak ikizler aşk uyumu yht öğrenci bilet fiyatları antalya inşaat mühendisliği puanları malta adası haritada nerede