Kimya Boyalar Ve Bileşenleri

Farklı boya türleri ve dereceleri genellikle uygulandığında ve kuruduktan sonra farklı nitelikler sergilemesine rağmen, tüm boyalar genellikle dört bileşen içerir.

• Pigmentler renk sağlar ve altındaki yüzeyin gizlenmesine yardımcı olur (ana pigmentler). Genişletici pigmentler, maliyeti artırmadan karışımın hacmini artırır. Beyaz boya için titanyum dioksit (TiO2) en yaygın ana pigmenttir. Olağanüstü beyazlık ve örtme gücü sağlar ve dış cephe boyalarında tebeşirlenme eğilimini artırır. Organik renk pigmentleri, daha parlak renkleri içerir. Kırmızı demir oksit, kahverengi oksit, ochers ve umber gibi inorganik renk pigmentleri organik renkler kadar parlak olmamakla birlikte en dayanıklı dış pigmentlerdir. Yaygın olarak kullanılan bazı genişletici pigmentler, örtme ve leke direnci sağlayan kil, ovalama ve aşınma direncini artıran ve parlaklığı kontrol eden silika ve silikatlar ve küf, korozyon ve lekelenmeye karşı direnci artıran çinko oksitti
• Bağlayıcılar pigment partiküllerini bir arada tutar ve uygun şekilde hazırlanmış bir yüzeye yapışan bütünsel filmi oluşturur. Yağ bazlı bağlayıcılar, keten tohumu yağı (keten tohumundan sıkılmış ve rafine edilmiş), tung yağı (çini ağacı meyvesinden) ve soya yağı (soya fasulyesinden) gibi organik yağlar veya alkid denilen değiştirilmiş yağlar olabilir. Alkidler organik yağlara göre daha sert ve daha hızlı kurur. Başta dış astarlar olmak üzere bazı kaplamalar, esnekliği artırmak için yağları ve alkidleri birleştirir. "Yağ bazı" terimi genellikle hem yağ hem de alkid kaplamalara atıfta bulunmak için kullanılır. Lateks bazlı boyadaki bağlayıcı, suda mikroskobik partiküller halinde dağılan plastik benzeri, süt beyazı bir sıvıdır. Kauçuk ağacından elde edilen doğal lateksi anımsatır (ancak onunla ilgili değildir). Pigment ve bağlayıcı, boyanın katıları olarak adlandırılır. Solvent buharlaştığında yüzeyde kalırlar.
• Çözücüler (taşıyıcı veya araç olarak da adlandırılır) boyanın sıvı bileşenini oluşturur. Sıvı, pigment ve bağlayıcıyı taşır ve boyanacak yüzeye akmasını sağlar. Sıvı buharlaştıkça, bağlayıcılar ve pigmentler sürekli bir koruyucu film halinde birleşir. Su, lateks boyalar için çözücüdür. Yağ bazlı ve alkid boyaların çoğu için çözücü, petrol damıtma ürünüdür. Shellac bazlı astarlar ve vernikler, çözücü olarak denatüre alkol kullanır. Şeffaf ve pigmentli cilalar, genellikle cila inceltici olan başka bir petrokimya ürünü kullanır.
• Katkı maddeleri boyaya küf direnci, azaltılmış köpüklenme, iyi akış ve hatta tesviye gibi belirli özellikler kazandıran bileşenlerdir. Kalınlaştırıcılar viskoziteyi ve uygulandığında boyanın ne kadar iyi akacağını kontrol eder. Uygulamak için rulo kullandığınızda boya sıçramasını azaltırlar. Yüzey aktif maddeler boyayı stabilize ederek ayrılmayacak veya kullanılamayacak kadar kalın olmayacaktır. Ayrıca boyanacak yüzeyin ıslanmasına da yardımcı olurlar, böylece boya uygulandığında sürünmez (hareket etmez). Biyositler, boyada bakteri üremesini engeller ve küf, uygulandıktan sonra boya üzerinde küf oluşumunu engeller. Köpük kesiciler, boyada oluştukları için baloncukları kırarlar özellikle boya haddeleme sırasında önemlidir. Birlikte çözücüler, bağlayıcının iyi bir film oluşturmasına yardımcı olan suya ek sıvılardır, sıvı boyanın donduğunda hasara direnmesine yardımcı olur ve akış ve açık süre (boyanın donmadan önce uygulanabileceği ve çalışılabileceği süre) dahil olmak üzere fırçalama özelliklerini geliştirir. Birlikte çözücüler genellikle uçucu organik bileşiklerdir (VOC'ler) ve bunlar günümüzde giderek artan bir şekilde kontrollere tabidir.