96 sure 1 ayet / Alak suresi 1. ayet - Açık Kuran

96 Sure 1 Ayet

96 sure 1 ayet

‘Alak Sûresi (96. Sûre: 1-5. Âyetler)


بِسْمِ اللهِ الرَّحْمٰنِ الرَّحِيمِ

إِقْرَأْ بِاسْمِ رَبِّكَ الَّذِي خَلَقَ {1} خَلَقَ الْإِنْسَانَ مِنْ عَلَقٍ {2} إِقْرَأْ وَرَبُّكَ الْأَكْرَمُ {3} أَلَّذِي عَلَّمَ بِالْقَلَمِ {4} عَلَّمَ الْإِنْسَانَ مَا لَمْ يَعْلَمْ {5

“Eûzü Billâhi mineş şeytânir raciym”

“B”ismillâhir Rahmânir Rahıym

(1) Ikra’ Bismi Rabbikelleziy halak; (2) Halekal’İnsane min ‘alak; (3) Ikra’ ve Rabbükel’Ekrem; (4) Elleziy ‘alleme BilKalem; (5) Allemel’İnsane ma lem ya’lem.

Anlamı:

1. Yaratan Rabbinin ismi (ile işaret ettiği hakikatin olan kuvveler) ile OKU!

2. İnsanı Alak’tan (kan pıhtısı; genlerden) yarattı.

3. Oku! (Çünkü) Rabbin Ekrem’dir!

4. O ki, (O Rabbanî özellikleri ve genetiğini) Kalem olarak öğretti (programladı)!

5. (Yani) insana bilmediğini talim etti.

Bilgi:

Dinin derinliklerindeki “SIR”lara ermeyi dileyenlere günde üç yüz on üç defa okumalarını tavsiye ediyoruz!..

“OKU”nun anlamı nedir; okunacak olan nedir; nasıl “OKU”nur; bütün bu soruların cevabını “Hz. Muhammed Neyi 'Oku'du?” isimli kitabımızda detaylarıyla açıklamaya çalıştık.

Burada kesinlikle bilelim ki, “OKU”nan nesne bildiğimiz yazı ile yazılmış bir metin değildi! Öyleyse neydi?..

Olay, yazılı bir metin okuma olayı değilse; “ÜMMΔ olmaktan mânâ nedir ve kimler “ÜMMΔdir?..

Neyse, dediğimiz gibi, biz bunların cevaplarını adı geçen kitaba bırakalım; ve tekrar edelim; Rabbin indîndeki gerçeği “OKU”mak arzusuna sahip olanlar, ‘Alak Sûresi’nin bu ilk beş âyetini her gün 313 defa okumayı alışkanlık hâline getirmeliler.

Kur'an-ı Kerim - Diyanet İşleri Başkanlığı

Alak Suresi - 1-5 . Ayet Tefsiri

Ayet


  • اِقْرَأْ بِاسْمِ رَبِّكَ الَّذٖي خَلَقَۚ

    ﴿١﴾

  • خَلَقَ الْاِنْسَانَ مِنْ عَلَقٍۚ

    ﴿٢﴾

  • اِقْرَأْ وَرَبُّكَ الْاَكْرَمُۙ

    ﴿٣﴾

  • اَلَّذٖي عَلَّمَ بِالْقَلَمِۙ

    ﴿٤﴾

  • عَلَّمَ الْاِنْسَانَ مَا لَمْ يَعْلَمْؕ

    ﴿٥﴾

Meal (Kur'an Yolu)


﴾1﴿

Yaratan rabbinin adıyla oku!

﴾2﴿

O, insanı alaktan (asılıp tutunan zigottan) yaratmıştır.

﴾3-5﴿

Oku! Kalemle (yazmayı) öğreten, (böylece) insana bilmediğini bildiren rabbin sonsuz kerem sahibidir.

Tefsir (Kur'an Yolu)


Nüzûlü” bölümünde açıklandığı üzere bu âyetler Hz. Peygamber’e inen ilk vahiy olup ona ve onun şahsında bütün müslümanlara okumayı emretmiş, onları kalemle yazmaya ve ilimde gelişip yetkinleşmeye teşvik etmiştir. İlk vahyin “oku” emriyle başlaması ve bu emrin iki defa tekrar edilmesi, okumanın ve bilmenin dinde ve insan hayatında ne kadar önemli olduğunu gösterdiği şeklinde yorumlanır. Kur’an’ın, canlılar arasında insanın farklı ve üstün yerini onun öğrenme özelliği ile tanımlaması son derece anlamlıdır (ayrıca bk. Bakara 2/31). Âyette Hz. Peygamber’e emredilen okumanın konusu belirtilmemiştir; çünkü başta kendisine indirilen vahiy ve kozmik evrendeki âyetler olmak üzere, okunması yani üzerinde inceleme yapıp zihin yorarak hakkında bilgi edinilmesi, ders ve ibret alınması, iyi ve faydalı sonuçlar üretilmesi gereken her şeyi tanıması, hakikatini anlayıp kavraması istenmektedir. Kuşku yok ki en başta yaratanı tanımak, dinin de ilmin de temel gayesidir. Bu sebeple “Yaratan rabbinin adıyla oku!” buyurularak Hz. Peygamber’in okuma faaliyetine veya herhangi bir işe, başka varlıkların adıyla değil, yaratan rabbinin adıyla başlaması ve O’ndan yardım istemesi emredilmiştir. Âyete “Yaratan rabbinin adına oku!” şeklinde de mâna verilebilir. Sonuçta okumanın (veya herhangi bir faaliyetin) Allah’ın adıyla, Allah için ve Allah adına yapılması emredilmiştir. Âyette “Yaratan rabbinin adıyla oku!” buyurularak özellikle yaratma sıfatına vurgu yapılmıştır. Çünkü hem insandaki okuma yeteneği ve imkânını hem de onun okuduğu, incelediği, anlamaya ve kavramaya çalıştığı objeleri, nesneleri yaratan Allah’tır. İnsan, bilgi edinme sürecinde Allah’ın verdiği imkân ve yetenekleri kullanmakta, O’nun yarattığı şartlarda ve onun yarattığı varlıklar üzerinde inceleme ve araştırmalar yapmaktadır. Durum böyle iken, yani O’nun yarattığı yeteneklerle O’nun yarattığı varlık âlemini incelerken, bütün bu lütufları görmezlikten gelerek Allah’a şükretmemek, O’nu tanımamak, üstelik bunu bilim adına yapmak büyük bir nankörlüktür.

Sözlükte “yapışmak, asılmak, sevgi, ilgi, pıhtılaşmış kan, kan emen kurtçuk” gibi anlamlara gelen 2. âyetteki “alak” ile aşılanmış yumurtanın ana rahminin iç cidarına asılı vaziyetinin (zigot) kastedildiği anlaşılmaktadır. Âyetler insanın kâmil bir varlık haline gelmesi için önce yaratanı, sonra da yaratılanı yani kendisini ve evreni tanımasının gerekli olduğunu gösterir (insanın yaratılış safhaları hakkında bk. Hac 22/5; Mü’minûn 23/14).

Nüzûlü” bölümünde anlatıldığı üzere Cebrâil Hz. Peygamber’e “oku” dediğinde o okuma işinin okuma yazma bilenler tarafından yapılabileceğini düşünerek “Ben okuma bilmem” demişti. İşte 3. âyet, bir bakıma Resûl-i Ekrem’in bu dolaylı özür beyanına bir cevap olmaktadır. Buna göre Allah’ın keremi sonsuzdur; O, insanı “alak”tan yaratıp mükemmel bir varlık haline getiren ve peygamberlik gibi yüce bir makama kadar erdiren kudretiyle, dilediği kullarına normal yollardan, yani kalemi ve diğer bilgi malzemesini kullanarak bir hocadan bilgi almasını sağlayarak okumayı öğretir, ama O, kullarından dilediğine, bir öğretici ve öğrenim aracılığı olmadan bilgi öğretmeye de kadirdir.

4 ve 5. âyetlerde kalemin önemi vurgulanmıştır; çünkü “kalem” kelimesiyle anılan yazma araçlarında sayılamayacak kadar çok ve büyük faydalar vardır. Kalem vasıtasıyla ilimler tedvin edilmiş, hikmetler kaydedilmiş, öncekilerle ilgili haberler, bilgiler zaptedilmiş; kalem sayesinde insanlar bilgilerini yazıya, kitaba dönüştürüp başkalarına aktarmış, kalıcı hale getirebilmiş; Allah tarafından indirilmiş olan kutsal kitaplar yine bu araçla yazılmıştır. Kısaca uygarlıklar kalem sayesinde süreklilik kazanmış, kuşaktan kuşağa aktarılmış; Allah kalem vasıtasıyla insana bilmediklerini öğreterek onu cehalet karanlığından kurtarmış, ilmin aydınlığına kavuşturmuştur. Burada “kalem” kelimesinin, –işlevi ve amacı dikkate alındığında– bilinen kalemden bilgisayara kadar bütün okuma, yazma ve bilgi alıp verme araçlarını kapsadığını da belirtmek gerekir.


Kaynak :Kur'an Yolu Tefsiri  Cilt:5 Sayfa:651-653

Kur'an-ı Kerim Portalı

Diyanet İşleri Başkanlığı Kur'an-ı Kerim Portalında Kur'an hakkında istediğiniz biligilere ulaşabileceksiniz

Bağlantılar

  • Windows
  • Windows Store
  • IOS
  • Android
  • Mac

Uygulamalar

  • Windows
  • Windows Store
  • IOS
  • Android
  • Mac

nest...

oksabron ne için kullanılır patates yardımı başvurusu adana yüzme ihtisas spor kulübü izmit doğantepe satılık arsa bir örümceğin kaç bacağı vardır