sabah namazı erken kılınabilir mi / İmsak vakti namaz kılınır mı? | Deniz Feneri Derneği

Sabah Namazı Erken Kılınabilir Mi

sabah namazı erken kılınabilir mi

NAMAZ VAKİTLERİYLE İLGİLİ HÜKÜMLER

Arama:     

TERTİP ÜZERE KILINAN NAMAZLAR &#;&#; Sabah Namazının Vakti

İnsan ancak, vaktin girdiğinden emin olduğunda veya iki adil şahidin bunu bildirdiğinde, namaz kılmaya başlayabilir. Dakik olarak namaz vaktine riayet ettiğine emin olduğumuz kişinin ezanına veya haberine güvenildiği taktirde bir kişinin haberi de yeterlidir.

Kör veya hapiste olan ve vaktin girdiğine emin olamayan kimseler, vaktin girdiğine emin olacakları şekilde namazı geciktirmeleri gerekir. Bulut, toz bulutu gibi doğal bir engelden dolayı, vaktin girdiğine emin olunamayan durumlarda da, ihtiyaten farz olarak hüküm aynıdır.

Açıkladığımız yollardan biriyle kendisine namaz vaktinin girdiği kesinleşen kimse, namaz kılmaya başlar ve namaz esnasında namaz vaktinin girmediğini anlarsa, namazı batıldır. Namazdan sonra, namazın tamamını vaktinden önce kıldığını anlarsa, yine namazı batıldır. Namaz esnasında vaktin girdiğini anlarsa veya namaz bittikten sonra, namaz kıldığı anda vaktin girmiş olduğunu anlarsa namazı sahihtir.

İnsan ancak, namaz vaktinin girdiğinden emin olduktan sonra namaza başlaması gerektiğinin farkında olmaz; ama namazdan sonra namazın hepsini vaktinde kıldığını anlarsa, namazı sahihtir. Ama namazın bütününü vaktinden önce kıldığını veya önce mi, yoksa vaktinde mi kıldığını bilmezse namazı batıldır. Hatta namazdan sonra, namaz esnasında vaktin girmiş olduğunu anlasa dahi, namazını yeniden kılmalıdır.

Vaktin girdiğinden emin olup namaza başlar ancak namazda iken vaktin girip girmediğinden şüpheye düşerse, namazı batıl olur. Ama namazda iken, vaktin girdiğinden emin olur ancak namazın şimdiye kadar kıldığı kadarının vakit içinde olup olmadığından şüpheye düşerse, namazı sahihtir.

Namaz vakti öylesine dar olur ki bazı müstehap-ların yapılması durumunda, namazın bir miktarı vakit dışında kılınacak olursa, o müstehaplar yapılmamalıdır. Örneğin, kunut okunduğunda namazın bir miktarı vakit dışında kılınacaksa, kunut okunmamalıdır. Eğer müstehap ameli yaparsa; en azından namazının bir rekâtı vaktinde kılınmışsa, namazı sahih olur.

Sadece bir rekât namaz kılınacak kadar vakit kalırsa, namaz eda niyetiyle kılınmalıdır. Ancak bilerek bu zamana kadar namaz geciktirilmemelidir.

Yolcu olmayan kimsenin akşama sadece beş rekât kılabilecek ölçüde vakti kalırsa, öğlen ve ikindi namazlarının her ikisini de sırasına göre kılmalıdır. Eğer daha az vakit kalmışsa, yalnızca ikindi namazını kılmalı ve sonra öğlen namazını kaza etmelidir. Gece yarısına beş rekât kılınacak kadar vakit kalırsa, akşam ve yatsı namazları sırasıyla kılınmalıdır; eğer daha az vakit kalırsa, önce yatsı namazı ve daha sonra akşam namazı kılınmalıdır. Ancak farz ihtiyat gereği akşam namazı eda ve kaza olduğu niyet edilmeksizin kılınmalıdır.

Yolcu olan bir kimsenin akşama, üç rekât namaz kılacak kadar vakti kalırsa, öğlen ve ikindi namazını sırasıyla kılmalı ve eğer daha az vakti kalırsa, sadece ikindiyi kılmalı ve daha sonra öğleni kaza etmelidir. Gece yarısına dört rekât namaz kılacak kadar vakit kalırsa, akşam ve yatsı namazını sırasıyla kılmalıdır. Üç rekât namaz kılacak kadar vakit varsa, önce yatsı namazını kılmalı, böylece akşam namazının bir rekâtını vaktinde yerine getirmiş olur. Eğer üç rekâttan daha az vakit kalırsa, yalnızca yatsıyı kılmalı ve daha sonra eda ve kaza olduğunu niyet etmeksizin akşam namazını kılmalıdır. Eğer yatsıyı kıldıktan sonra, gece yarısına bir rekât veya daha fazla kılınacak kadar vakit kaldığı anlaşılırsa, hemen akşam namazını eda niyetiyle kılması gerekir.

Namazın ilk vakitte kılınması, müstehaptır. Bu konu özellikle tavsiye edilmiştir. Vaktin evveline ne kadar yakın olursa daha iyidir. Fazilet vaktinin geçmemesi şartıyla, cemaatle kılınması gibi iyi bir yönü olursa, geciktirmenin sakıncası yoktur.

Vaktin evvelinde namaz kılmak istediğinde özrü olduğundan dolayı teyemmüm ederek namaz kılması gereken kimse, vaktin sonuna kadar özrünün ortadan kalkacağından ümidini keserse veya geciktirirse teyemmüm dahi alamayacağını bilir veya buna ihtimal verirse, vaktin evvelinde teyemmüm ederek namaz kılabilir. Ama özrünün kalkmasından ümidini kesmezse, özrü kalkana veya ümidini kesene kadar sabretmelidir. Sonra da özrü kalkmazsa vaktin sonunda namazını kılmalıdır. Namazın sadece farzlarını kılacak kadar beklemeğe gerek yoktur. Örneğin ezan, ikame, kunut gibi müstehapları yapmak için de vakti varsa, teyemmüm edebilir ve müstehapları da yerine getirebilir. Teyemmüm dışındaki diğer özürlerde, özrünün ortadan kalkacağından ümidini kesmese dahi vaktin başlangıcında namazını kılabilir. Vaktin ortasında özrü kalkarsa, bazı yerlerde namazını yenilemesi gerekir.

Namaz hükümlerini bilmeyen ve bu yüzden de sahih bir şekilde namazını kılamayan veya namazdaki şüphelerin hükmünü bilmiyorsa; bu hükümlerden biriyle namazda karşılaşacağını ve öğrenmediği için bir farzı terk etmek zorunda kalacağına veya harama bulaşacağına ihtimal verirse, bunları öğrenmek için namazını geciktirmelidir. Ama doğru bir şekilde namazını kılacağını ümidiyle namaza başlar, namazda da böyle bir durumla karşılaşmazsa, namazı doğrudur. Fakat hükmünü bilmediği bir konuyla karşılaşırsa vazifesi olduğuna ihtimal verdiği iki taraftan birine amel etmeli ve namazı tamamlamalıdır. Daha sonra hükmü sormalı, batıl olmuşsa namazını yenilemeli, doğru ise iade etmesine gerek yoktur.

Namaz için vakit müsait olur, alacaklı da alacağını isterse mümkün olduğu takdirde önce borç verilmeli ve daha sonra namaz kılınmalıdır. Yine acele yapılması gereken farz bir işle karşılaşılırsa, önce o iş yapılmalıdır. Meselâ, caminin necis olduğu görülürse, önce cami temizlenmeli ve daha sonra namaz kılınmalıdır. Böyle bir durumda önce namaz kılınırsa, günah işlenmiş olur; ama kılınan namaz sahihtir.

TERTİP ÜZERE KILINAN NAMAZLAR &#;&#; Sabah Namazının Vakti
Özet:

Namazlar vakitli ibadetlerdir. Vakitlerinin başı ve sonu bellidir. Birden fazla ayette işaret veya delalet yoluyla namaz vakitlerine atıf yapılmış, ancak ayetlerde vakitlerin başları ve sonları açık bir şekilde beyan edilmemiştir. Namaz vakitlerinin başı, sonu ve hangi vaktin daha faziletli olduğu konusunda detaylı bilgi verip beyan eden Sünnettir. Sabah namazı vaktinin fecr-i sadık ile başlayıp güneşin doğuşuyla son bulacağı konusunda dört mezhep arasından herhangi bir ihtilaf söz konusu değildir. Nevevî bu konuda icma olduğunu söylemektedir. Ancak sabah namazının faziletli vakti konusunda iki farklı hadis rivayeti mevcut olduğundan sabah namazını kılmanın en faziletli vakti konusunda genel anlamda iki görüş, teferruatta daha fazla görüşler ortaya çıkmıştır. Bir görüşe göre sabah namazında tağlis yapmak yani vaktin evvelinde henüz hava karanlık iken sabah namazını kılmak daha faziletlidir. Şâfiî mezhebi bu görüşü savunmakta olup Şâfiî uleması arasında bu konuda ihtilaf söz konusu değildir. Mâlikî ve Hanbelî mezheplerinin görüşleri de genel manada bu yöndedir. Ancak İmam Mâlik ile Ahmed b. Hanbel’den farklı rivayetler de nakledilmektedir. Bir rivayete göre Ahmed b. Hanbel, sabah namazının cemaatin toplanma durumuna göre ayarlanmasının daha faziletli olduğunu söylemiştir. Mâlikî mezhebinin bir görüşüne göre de sabah namazını insanlar için kolay olan vakte göre ayarlanmanın daha uygun olup, kış mevsiminde vaktin evvlinde kılmak, sıcak mevsimlerde ise isfâr vaktinde kılmak daha faziletlidir. Diğer bir görüşe göre isfâr vaktinde yani ortalık biraz aydınlık olunca sabah namazını kılmak daha faziletlidir. Bu görüşü Hanefî mezhebi benimsemektedir. Fakat isfâr’ın ölçüsü net olarak belli olmadığından Hanefî fukahasından bu konuda farklı görüşler nakledilmektedir. Ebû Hanife’ye göre vaktin ortasında sabah namazına başlamak daha faziletlidir. Hanefî fıkıh âlimlerinden Tahâvî’ye göre ise sabah namazında faziletli olan tağlis ile isfâr’i cem etmektir. Buna göre ğalas (karanlık) vaktinde namaza başlanır, kıraat uzatılır ve isfâr vaktinde namaz bitirilir. Sabah namazını isfâr vaktinde kılmak erkeklere mahsustur, kadınlar için ise, sabah namazını vaktin evvelinde henüz hava karanlık iken kılmak, diğer namazları ise cemaat dağıldıktan sonra kılmak daha faziletlidir.

Anahtar Kelimeler:

Sabah namazı saat ka&#;a kadar kılınır? G&#;neş doğduktan sonra sabah namazı kılınır mı?

Günün ilk namazı olan sabah namazının vakti geçince hangi zaman aralığında kılınabileceği araştırılıyor.  Sabah, öğle, ikindi, akşam ve yatsı namazları farklı vakitlerde kılınmaktadır. Sabah namazı günün ilk kılınan ve en erken saatte olan namazdır. Sabah namazının da tıpkı diğer vakit namazlarda olduğu gibi belli bir vakti vardır. Sabah namazı vakti geçmeden kılmak önemlidir.

SABAH NAMAZI KAÇA KADAR KILINIR?

Sabah namazı iki sünnet ve iki farzdan oluşur. Öncelikle iki rekat olan sünnet daha sonra ise iki rekat farz kılınır. Sabah namazı imsak vaktinde okunan ezandan itibaren güneş vaktine kadar (imsak saati ile güneş doğum saati arasında) kılınabilmektedir. Ancak imsaktan dakika sonra kılınması önerilmiştir.

Sabah namazı, imsak vakti girdiğinde kılınabilir. Ancak ezanın okunmasını beklemek daha makbul olur. Ancak sabah namazıgüneş doğduktan sonra kerahat vakti çıkana kadar kılınmaz. Kerahet vaktinden öğle namazı vaktine kadar ise farzı ve sünneti kaza edilir. Öğle namazı vakti de geçti ise sadece farzı kılınarak kaza edilmektedir.

DİYANET NAMAZ VAKİTLERİ SAYFASI

KERAHAT VAKTİ NE ZAMANDIR?

Kerahat vakitleri, İslam dininde ibadetin mekruh sayıldığı zaman dilimlerini ifade eder. Kerahat vakitleri içerisinde ibadet etmenin ya da namaz kılmanın dinen mekruh olarak sayılmasının en önemli sebebi, güneşe tapanlara benzetilmemek şeklinde açıklanır. Güneşin doğuş zamanında, batış zamanında ve tam tepede olduğu noktalarında mevcut olması zamanında geçmiş dönemler içerisinde helak olan pek çok topluluğun ateşe ve bununla birlikte güneşe tapmalarından dolayı kaynaklanır.

nest...

oksabron ne için kullanılır patates yardımı başvurusu adana yüzme ihtisas spor kulübü izmit doğantepe satılık arsa bir örümceğin kaç bacağı vardır