Bebekte görülen ani huy değişimlerinin altında 'büyüme ataklarının' yattığını belirten uzmanımız "Büyüme atakları sonrası bebeklerde önemli gelişimsel değişiklikler gözlemlenir. Bu dönemde sabırla bebeğinizin ihtiyaçlarına karşılık vererek onu dinlemeli ve ona karşı uygun yaklaşım sergilemelisiniz" dedi.
Bebeklerin huysuzlaşıp sürekli meme emmek istemesinin ve kucaktan indirildiğinde ağlama krizine girmesini normal sürecin bir parçası olarak değerlendiren Yeditepe Üniversitesi Bağdat Caddesi Polikliniği Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı bebeğin hem fiziksel hem de zihinsel açıdan bir büyüme atağında olduğunu belirtti. Bebeğin bu süreçte çevresinin farkına vardığını anlatan uzmanımız, "Bebeğiniz normal gelişim sürecindeyken aniden bir değişim yaşamaya başlar ve bu durum onun bütün rutinini etkiler. Sürekli sebepsiz ağlayan, daha fazla ilgi isteyen, huysuz, mızmız, memeden ayrılmayan ya da iştahsız yeme düzeni bozulmuş bir ateş topuna döner. Çevresinde bazı değişiklikler olduğunu düşünmeye başlamıştır ve o bu durum karşısında çok şaşkındır. Çünkü bebeğiniz artık yeni farkındalıklar edinmeye başlamıştır. Neler olduğunu anlamaya çalışır, önceden fark etmediği şeyleri artık fark ediyordur" diye konuştu.
HANGİ HAFTALARDA GÖRÜLÜR?
Bebeğin bu süreçte uyku düzeninde değişiklik, ilgisizlik gibi yeni huylar kazanacağını ifade eden uzmanımız, büyüme atağının görüleceği dönemleri şöyle açıkladı:
"Ebeveynler için de bu dönemlerin üstesinden gelmek hiç de kolay değildir.Her bebeğin gelişimi farklı olduğu için büyüme ataklarının görüldüğü dönem de değişse de genellikle belli haftalardır. Örneğin bebeğiniz, 5., 8., 12.,19.,26.,27., haftalar gibi yaklaşık 2 yaşına kadar olan dönemde 10 defa büyüme atağı evresi yaşayacaktır . Bu ataklar genellikle 2-4 gün yoğun olarak görülse debirkaç hafta da sürebilir.Bu dönemlerde bebeğiniz sık sık emmek hatta sürekli memede kalmak ister."
"BEBEĞİNİZİ SABIRLA EMZİRİN"
Annelerin bu dönemde bebeklerini sabırla bol bol emzirmeleri gerektiğini vurgulayan uzmanımız, "Bebeğinizin isteği doğrultusunda sabırla bol bol emzirmeye devam etmek, mama desteği yapmamak önemlidir. İleri dönemlerde ihtiyaçları doğrultusunda bebekte beslenme değişiklikleri yapılabilir. Bu yüzden bırakın bebeğiniz istediği kadar yesin veya yemesin. Rutine dönmesi için onu zorlamayın ve çatışmaya girmeyin. Göreceksiniz bir müddet sonra her şey eskisi gibi olacak. Sabırla bebeğinizin ihtiyaçlarına karşılık verin, onu dinleyin ve ona karşı uygun yaklaşım sergileyin. Bol bol bebeğinizi sevmeniz, ten temasında bulunup okşamanız onun bu süreçle daha kolay başa çıkabilmesi için önemlidir. Çok huzursuz olduğunda, uyutmakta zorlandığınızda ılık bir banyo ve sonrasında masaj rahatlatabilir. Bu dönemlerde bebeğiniz sık sık emmek hatta sürekli memede kalmak ister. Bu durum anneleri, acaba bebeğim aç mı, yoksa sütüm yetmiyor mu? gibi düşüncelere iter. Aslında büyüyen bebeğinizin anne sütü ihtiyacı da artmıştır ve bebeğiniz sık sık emerek memelerinizin de bu ihtiyaca karşılık vermesini sağlamış olur” tavsiyelerinde bulundu.
"MUTLAKA BİR ÇOCUK DOKTORUNA BAŞVURUN"
Bu kriz dönemlerinde yaşanan değişikliklerin herhangi bir hastalık belirtisi de olabileceğini söyleyen Uzmanımız, ailelerin bu süreçte mutlaka Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları hekimine başvurması gerektiğini belirtti. Süreç sonrası bebeğin gelişiminde değişiklikler yaşanacağını ifade eden Dr. Coşkun, "Fırtınalı bir dönemden sonra artık güneşli günler başlayınca bebeğinizdeki değişiklikleri fark edebilirsiniz. Örneğin ilk ataklardan sonra size gülümsemeye, bir dönem sonra ellerini daha iyi kullanmaya oyuncaklarına uzanmaya hatta tutmaya başlar veya bir bakmışsınız artık sırtüstü dönmeye başlamış.Sonrasında oturma, emekleme gibi kaba motor hareketleriyle beraberinde ince motor gelişimini de gözlemleyebilirsiniz. Oyuncaklarıyla oynama şekli değişir, aynı oyuncağın farklı özelliklerini keşfedebilir" diye konuştu.
Yayın Tarihi : 01/09/2022
Bebekler 0-2 yaş arası dönemde şiddeti ve uzunluğu birbirinden farklı olan 10 büyüme atağı geçirirler. 5., 8, 12. ve 14. haftalarda büyüme atağı geçiren bebekler, katı gıdaya geçişle birlikte 23.haftada yeni bir büyüme atağına daha girerler ve büyüme ataklarının yarısı tamamlanmış olur. 36. haftada yavaş yavaş emeklemeye başlamasıyla birlikte bir büyüme atağı daha geçiren bebekler, ayaklarının üstüne basmalarıyla birlikte yeni bir atak dönemine girerler. Bu atak, kimi bebeklerde 45 güne kadar sürebilen bir dönemdir. 55., 64. ve 75. haftalarda 3 atak daha yaşayan bebekler artık büyüme ataklarını tamamlamış olur. Siz tam bir rahat nefes aldık, bebeğimiz büyüdü derken, bu sefer de 2 yaş sendromu ile baş başa kalırsınız. Büyüme ataklarına baktığımızda, tüm bebekler bu 10 büyüme atağını da şiddetli bir şekilde geçirmez. Bazen bu atakların şiddeti veya süresi o kadar az olur ki, bebeğinizin bir büyüme atağını geçirdiğini bile fark etmezsiniz.
Ücretsiz üye olarakeğitici oyunları gör!
Bebeklerin atak dönemleri içinde ilk ikisi 5. ve 8. haftalarda yaşanan ataklardır. Bebek gece gündüz ayrımını yavaş yavaş öğrenmeye başlar. Uykuyu öğrenir ama kendi kendine uyumayı bilmediği için uykusu gelince çok ağlamaya başlar ve huzursuz olur. Hatta elini gözüne, kulağına değdirir. Anne babalar “bu çocuğun gözü kaşınıyor, bu çocuğun kulağı ağrıyor” diye stres olur. Yavaş yavaş artık etraftaki uyaranları aldığı için akşam saatlerinde yorulan küçücük beyinler o kadar uyarıyı taşımayıp daha çok ağlamaya başlarlar. Burada yapacağımız şey bebeğimize akşam 7-8’ den sonra güzel bir banyo yaptırıp ve güzel bir uyku ortamı hazırlayıp odasında uyutmaya çalışmak olmalıdır.
Yeni bir atak dönemi olan 12.haftaya geldiğimizde ise bebek yavaş yavaş artık bizimle iletişim kurar, konuştuğunuzda gözünüzün içine bakar. Bebeğiniz artık sağa/sola dönmeye başlar. Bu dönemde minik minik sesler de çıkarır. Ses çıkarmaya başlayınca tükürük bezleri gelişmeye başlar ama dilini döndürmeyi bilmediği için ağzını şapır şapır yapar. Kendini rahatlatmayı eliyle yapmaya çalıştığı ve tükürük bezlerini yönetmeye çalıştığı için o el hep ağza girmeye başlar. Burada anneler hemen “diş mi çıkarıyor, çocuk aç mı acaba” derler. Bebek de bu atak döneminde inanamayacak kadar emer. Yani 3 saatte bir emen bebek belki yarım saatte bir emmeye çalışır. Burada hiç pes etmemek ve stres olmamak gerekir, bebek isterse emzirmek gerekir.
3 aydan sonra da tam tersi olur. Bebek bir anda dünyaya farklı bakmaya başlar, uyaranları daha iyi alır. 14.haftalarda gelen büyüme ataklarında bebeklerin artık el kasları iyice gelişmiştir. Eline aldığı şeyi sıkıca tutabilir, kendi adına duyduğunda tepki verebilir. Aylardır saatlerce emen bebek bir anda 3 dakika, 5 dakika, 1 dakika emmeye başlayabilir. Memeye alınan bebek, bir tık ses gelince memeyi bırakır, ağlamaya başlar ve emmek istemez. Anne direttikçe daha çok ağlar. Ya da tam doymuş artık her tarafı seyredecek olan bebek ağlama krizine girebilir. Burada da anneler “İşte, sütüm bitti, emmek istemiyor, memeyi reddediyor’’ derler. Annelerin yapmaları gereken bebeklerinin yanına uzanıp, onları hafifçe orada emzirebilmek olur. Emme süresi artık çok kısaldığından, bebeğin dikkatinin dağılmaması için sakin sessiz bir ortam seçmek önemlidir. Bebek bir yatak odasında hafif müzik eşliğinde emzirilebilir. Boynunuza sevdiği bir oyuncağı asabilirsiniz. Etraftan çok uyarı vermemeye çalışın.
Diğer bir büyüme atağı 23. hafta ile 26. hafta arasında gerçekleşir. Bu dönemde bebeğin mesafe algısı artar ve annesinin kendi görüş alanından çıktığı her anda gittiğini düşünür. Dolayısıyla 6.ay anneden kopmanın oldukça zor olduğu bir dönemdir. Bu aydan itibaren destekli şekilde oturabilen bebeğinizin katı gıdaya geçişiyle birlikte gelişiminde yeni bir dönem başlamış olur.
Yeni bir büyüme atağı bebeğin yaklaşık 9 aylık olduğu döneme denk gelir. 34.-37.haftalara denk gelen bu büyüme atağında, bebeğinizin artık farkındalığı artmıştır. Yerde bulduğu her şeyi incelemeye başlayan bebekler, buldukları şeyleri ağzına götürerek ne olduklarını algılama çalışırlar. Aynada kendini tanıdıkları bu dönemde, etraftaki her şeyi karıştırmaya, dağıtmaya çok meraklıdırlar. Bu atak haftaları sırasında bebeğinizin ruh hali çok değişken olabilir. Gülerken, birden ağlamaya başlayabilir.
Bebeğinizin 1 yaşından önceki son atak dönemi 42.-46. haftalar arasında karşınıza çıkar. Bu dönemde küpleri üst üste koyarak oynamaya çalışır, legolara ilgisi daha fazladır. Emeklemede artık iyice hızlanmıştır, hatta ayaklarının üstüne basıp tutunarak yürüme çalışmalarına başlamış bile olabilir. Sorulduğunda hayvanları, tanıdığı kişileri işaret edebilir, tanımadığı kişilere karşı çekingen davranabilir.
1 yaşında başlayan atak dönemi; 2 yaşına kadar olacak 10 atak döneminin sekizincisidir. 55.haftaya kadar sürebilecek bu dönemde artık bebeğiniz yürümeye başlamış ya da çok yakında başlayacak olabilir. Bebekliğin en önemli gelişim adamlarından olan 1 yaş döneminde, bebeğiniz artık olayların sonucunda ne olacağını bilir. Kendisine ev içerisinde küçük sorumluluklar verip, size yardımcı olmasını sağlayabilirsiniz. Bu dönemde bebeğiniz yemeyi çok sevdiği bir şeyi artık hiç yemek istemeyebilir. Banyo yapmayı seven çocuğunuz, artık banyo kapısından bile girmek istemeyebilir. Bu dönemin geçici olduğunu düşünüp, anlayış göstererek zorlamadan ama oyunlarla ikna ederek, bebeğinize istediklerinizi yapmaya çalışın.
Son iki ataktan biri 60. haftada başlar. Bu dönem artık çocuğunuzun iyice bilinçlendiği bir dönemdir. Artık sizin ne demek istediğinizi daha iyi anla. Kendi istediklerini yaptırmak konusunda inatçı olacaktır. Sınırları bu aylarda çizmek önemlidir. Son atak dönemi ise 70.haftada ortaya çıkar. Eşyaları sahiplenmeye, benim demeye başlar. Kendi kararlarını kendi vermek ister ve uygulayamadığı zaman sinirlenebilir. Bu dönem her şeye “hayır” demeye başladığı bir dönemdir ve 2 yaş sendromu denen annelerin en çok zorlandığı dönemin de habercisidir.
Bebeğinizin ay ay gelişimini takip edebileceğiniz “Ay Ay Bebek Gelişimi” yazımızı da okumanızı tavsiye ederiz.
Burada güzel egzersizler yapabilirsiniz, masajlar yapabilirsiniz güzel aktiviteler yapabilirsiniz. Artık 3 aydan sonra yavaş yavaş bebeğimizi yere adapte etmemiz lazım. Yerde, yer halıları üzerinde oyuncaklarla bir şeyler yapabilirsiniz. 6 aydan sonra bebeklerde uzak algısı gelişmeye başlar. Anneler ‘’Bence bu çocuk bana bağlandı kaldı, kapıdan çıkamıyorum’’ diye yakınır. “Mutfağa gidiyorum peşimden ağlıyor, odadan çıkıyorum peşimden ağlıyor” der. Aslında o ana kadar onu bilmiyordur, uzak algısı yoktu. Yavaş yavaş uzak algısı oluşmaya başlar. Birkaç gidişte onu da götürün. Uzaktan “böyle bir yere gidiyorum, geliyorum” deyin. Bebekler bunu anlar, anlamaz diye düşünmeyin. Ama orada bırakırsan, her seferinde oraya gidip gelirsen buna bebeğiniz her seferinde daha farklı, daha fazla tepki vermeye başlar. O yüzden bu gibi dönemlerde bebeğinizin duygularını anlamak çok önemlidir. 9. aydan sonra en büyük ataklar ortaya çıkar. Kendini kabul ettirmek için, daha çok öne çıkmak için her şeyi ağlayarak yaptırmaya çalışır. Ben ağlarsam bunlar yapacak zaten diye düşünür bebekler. Siz kendi sınırlarınızı olabildiğince erken zamanda bebeğinize anlatırsanız, uzun dönemde o kadar daha az zorluk çekersiniz. “Hayır” kelimesini sık sık kullanmamaya özen gösterin. Her şeye hayır dediğiniz durumlarda, o zaman “Hayır”ın anlamı kalmaz, o yüzden sadece bebeğiniz için gerçekten tehlikeli olduğu durumlarda kullanın. En önemlisi sabırlı olun, herkes bu dönemlerden geçiyor ve bu atakların bir sonu gelecek!
Büyüme atakları, biz annelerin “çocuğumun huyu değişti” dediği dönemlerin ta kendisidir. Büyüme ataklarının sebeplerini, sonuçlarını ve ne yapılması gerektiğini bilirsek bu kaçınılmaz süreci daha kolay atlatabiliriz.
Bebeklerde büyüme atağı belirli haftalarda görülen, bebeğin zihinsel ve fiziksel olarak önemli gelişmeler gösterdiği zamanlarda verdiği tepkilere verilen addır. Bir kaç haftadır alıştığı düzeni birden değiştiren bebek, gösterdiği tepkilerle anne ve babasının endişelenmesine neden olabilir. Bu değişim dönemlerini anlamlandıramayan yetişkinler, gergin hissedebilirler. Fakat bu tepkilerin bebeğin dış dünyaya alışırken ve sağlıkla büyürken verdiği doğal tepkiler olduğu bilinmelidir. Yön vermekten çok sabırla süreci izlemeye ve bebeğinize yardımcı olmayı çalışabilirsiniz.
Bebeklerin 0-2 yaş arası dönemlerinde genelde 10 tane büyüme atağı olur. Bazı bebeklerde birkaç haftalık sapmalarla beraber, genel olarak 5., 8., 12., 14., 23., 36. Hafta, 12. Ay, 55., 64. ve 75. Haftalarda görülür. Bu ataklar tamamlandıktan sonra 2 yaş sendromu dönemine girilir. Fakat büyüme dönemleri her bebekte farklı şekilde ve sürede görülebilir. Bazen büyüme atakları o kadar hafif atlatılır ki, bebeğinizin yeni bir büyüme atağı haftasına girdiğini bile fark etmeyebilirsiniz. Bu sebeple tüm atak haftalarını yaşamayacağınızı düşünerek kendinizi ve bebeğinizi rahatlatabilirsiniz. Deneyimlediğiniz atak haftalarında ise neler yapabileceğinizi aşağıda okuyarak bu dönemi daha kolay atlatabilirsiniz.
Ataklardan ilk ikisi 5. ve 8. haftalarda yaşanır. Bebek gece gündüz ayrımını yavaş yavaş kavramaya başlar. Uykuyu öğrenir ama kendi kendine uyumayı bilmediği için uykusu gelince huzursuz olur ve ağlar. Elini gözüne veya kulağına değdirerek rahatlamaya çalışır. Ebeveynler bebeğin gözü kaşınıyor ya da kulağı ağrıyor diye stres olurlar ama bebeklerin birçok yeni şey öğrenen ve gün boyu yorulan beyinleri için bu gayet normal bir durumdur. Bebeğin rahatlaması için akşam 7-8’den sonra ılık bir banyo yaptırıp ve güzel bir uyku ortamı hazırlamak faydalıdır.
Yeni bir atak dönemi olan 12.haftada, bebek yavaş yavaş iletişim kurar, konuştuğunuzda gözünüzün içine bakar. Bebeğiniz artık sağa ve sola dönmeye, minik sesler çıkarmaya başlar. Ses çıkarmaya başlayınca tükürük bezleri de gelişmeye başladığı için bebeğin ağzı sulanır. Bu hissi rahatlatmak için elini sıkça ağzına sokan ve çok sık süt emmek isteyen bebeğin davranışları, anne baba tarafından diş çıkarma ya da açlık hissi olarak algılanabilir. Burada sabırlı olmak ve bebek istedikçe emzirmek gerekir. Bebeğin açlıktan değil tükürük bezlerini rahatlatmak için emmeyi tercih ettiğini hatırlamalı ve kendimizi rahatlatmalıyız. Bu aylarda bebek yere adapte edilebilir. Yere kalınca bir müslin örtü sererek üzerinde oyuncaklarla rahatlamasını sağlayabiliriz.
14.haftalarda gelen büyüme ataklarında bebeklerin artık el kasları iyice gelişmiştir. Eline aldığı şeyi sıkıca tutabilir, kendi adına duyduğunda tepki verebilir, çevresine daha duyarlı olur. Bu sebeple aylardır saatlerce emen bebek bir anda 3 dakika emmeye başlayabilir. Çünkü emzirme sırasında duyduğu bir sesle ilgilenmek için emmeyi bırakmak isteyebilirler. Anneler bu tür durumlarda bebeğin emmeyi reddettiğini ya da sütünün bittiğini düşünebilir. Oysa ki bebek çevreyle ilgilenmek istiyordur. O sırada emzirmeniz gerekiyorsa yanına uzanıp, bebeğinizi ilgi gösterdiği çevrede emzirebilirsiniz. Bunun dışında emme süresi artık çok kısaldığından, bebeğin dikkatinin dağılmaması için sakin sessiz bir ortam seçmek önemlidir. Bebek, bir yatak odasında hafif müzik eşliğinde emzirilebilir. Boynunuza sevdiği bir oyuncağı asabilirsiniz.
Diğer bir büyüme atağı 23. hafta ile 26. hafta arasında gerçekleşir. Bu dönemde bebeğin mesafe algısı artar ve annesinin kendi görüş alanından çıktığı her anda gittiğini düşünür. Dolayısıyla 6.ay anneden kopmanın oldukça zor olduğu bir dönemdir. Odadan çıktığınızda ona ara ara seslenerek, geleceğinizi söyleyerek bebeğinizi rahatlatabilirsiniz. Her seferinde geri geldiğinizi gördüğünde bebeğinizin de zamanla durumu kabullenir. Bu aydan itibaren destekli şekilde oturabilen bebeğinizin katı gıdaya geçişiyle birlikte gelişiminde yeni bir dönem başlamış olur. Beslenme yazımıza buradan ulaşabilirsiniz.
Yeni bir büyüme atağı bebeğin yaklaşık 9 aylık olduğu döneme, 34.-37. haftalara denk gelir. Yerde bulduğu her şeyi incelemeye başlayan bebekler, buldukları şeyleri ağzına götürerek ne olduklarını algılama çalışırlar. Aynada kendini tanıdıkları bu dönemde, etraftaki her şeyi karıştırmaya, dağıtmaya çok meraklıdırlar. Bu atak haftalarında bebeğinizin ruh hali çok değişken olabilir. Gülerken, birden ağlamaya başlayabilir. Ağlayarak size bir şey yaptırmaya çalışabilir. Bu hareketleri kendilerine ve çevrelerine olan farkındalıkları dolayısıyla yaparlar. Bu dönemde sınırlarınızı çizmeye başlarsanız, uzun vadede daha az zorluk çekersiniz.
Bebeğinizin 1 yaşından önceki son atak dönemi 42.-46. haftalar arasında karşınıza çıkar. Bu dönemde küpleri üst üste koyarak oynamaya çalışır, legolara ilgisi daha fazladır. Emeklemede artık iyice hızlanmıştır, hatta ayaklarının üstüne basıp tutunarak yürüme çalışmalarına başlamış bile olabilir. Sorulduğunda hayvanları, tanıdığı kişileri işaret edebilir, tanımadığı kişilere karşı çekingen davranabilir.
1 yaşında başlayan ve 55.haftaya kadar sürebilecek bu dönemde artık bebeğiniz yürümeye başlamış ya da çok yakında başlayacak olabilir. Bebekliğin en önemli gelişim adamlarından olan 1 yaş döneminde, bebeğiniz artık olayların sonucunda ne olacağını bilir. Kendisine ev içerisinde küçük sorumluluklar verip, size yardımcı olmasını sağlayabilirsiniz. Bu dönemde bebeğiniz yemeyi çok sevdiği bir şeyi artık hiç yemek istemeyebilir. Banyo yapmayı seven çocuğunuz, artık banyo kapısından bile girmek istemeyebilir. Bu dönemin geçici olduğunu düşünüp, anlayış göstererek zorlamadan ama oyunlarla ikna etmeye çalışabilirsiniz.
Son iki ataktan biri 60. haftada başlar. Bu dönem artık çocuğunuzun iyice bilinçlendiği bir dönemdir. Sizin ne demek istediğinizi daha iyi anlar ama kendi istediklerini yaptırmak konusunda da inatçıdır. Sınırları bu aylarda net çizmek önemlidir. Son atak dönemi ise 70.haftada ortaya çıkar. Eşyaları sahiplenmeye, benim demeye başlar. Kendi kararlarını kendi vermek ister ve uygulayamadığı zaman sinirlenebilir. Bu dönem her şeye hayır demeye başladığı bir dönemdir ve 2 yaş sendromu denen annelerin en çok zorlandığı dönemin de habercisidir. Hayır kelimesini sık sık kullanmamaya özen gösterin. Her şeye hayır dediğiniz durumlarda, uyarmanın bir anlamı kalmaz. O yüzden sadece bebeğiniz için gerçekten tehlikeli olduğu durumlarda kullanın. En önemlisi sabırlı olun, herkes bu dönemlerden geçiyor ve bu atakların bir sonu mutlaka gelecektir.
Tags: büyüme atakları
Her bebeğin gelişimi kendine özel ve benzersiz olsa da bebekler yaşamlarının ilk 1 yılında çok hızlı büyür.
Bu büyüme hem fiziksel hem de zihinsel gelişimi ifade eder.
Bir bakmışsınız bebek bir gün önce sahip olmadığı bir beceriyi geliştirmiş.
Ya da çok sık duyduğunuz şekilde “huyu” değişmiş. Uyku rutini bozulmuş, iştahı artmış ya da azalmış. Bebek biraz da huysuz olmuş.
Aslında bebeğin huyu ya da alışkanlıkları değildir değişen, bebek bir büyüme atağı içindedir. Yani dünyanın belki de en zor işini yapıyor ve büyüyordur.
Yazımızda büyüme ataklarını iki farklı şekilde ele aldık. Birinci bölümde bebeğin daha çok fiziksel gelişimine işaret eden büyüme atağı zamanlarını anlattık.
İkinci bölümde “harika haftalar” ifadesinin içini doldurmaya çalıştık. İyi okumalar.
Büyüme atağı, bebeğin daha yoğun ve hızla büyüdüğü bir süreci ifade eder.
Bu süreçte bebek kilo artışı ya da boy uzaması gibi fiziksel gelişim unsurlarının yanı sıra zihinsel gelişim de gösterir. Hızla yeni beceri ve yetenekler geliştirir.
Ancak içinde bulunduğu yoğun sürecin doğal bir sonucu olarak bebek genel bir huzursuzluk halinde olabilir. Daha fazla beslenmek isteyebilir. Uyku düzeninde de değişimler olasıdır.
Büyüme atağına dair bu belirtiler, yaşarken hiç bitmeyecek gibi gelseler de aslında 3 gün ila 1 hafta arasında sürer.
Büyüme atakları genel olarak 2-3 gün sürer. Bazı bebeklerde 1 haftaya kadar da uzayabilir.
Atak haftaları hesaplanırken, bebeğin 40. haftada doğduğu kabul edilir.
Yani 40. haftadan önce doğum yaptıysanız 40. haftanızın dolduğu günü belirleyip atak haftasını buna göre hesaplayabilirsiniz.
Tabii ki her bebeğin bu gelişim takvimine uyumlu gelişim göstermeyeceğini unutmayın.
Bebeklerİn gelİşİmİ ve büyümesİ kendİne özel ve benzersİzdİr.
Ayrıca bir bebek büyüme atağında diğer bebeklerin gösterdiği belirtileri ya da gelişim boyutunu göstermek durumunda değildir. Biz burada genel verilerden söz ediyoruz.
Bebekler en hızlı gelişimi yaşamlarının ilk yılında kaydeder. Özellikle ilk 3 ay çok hızlıdır. Zaten bir bebeğin ilk 1 yılındaki en “büyük” işi büyümektir. Ve bir de bakmışsınız 12. ayda bebek doğum kilosunun 3 katına ulaşmış.
Bu nedenle ilk 1 yılda büyüme atakları sık olur. Ve bunun bir uzantısı olarak da bir bakmışsınız 1 gecede o çok sevdiğiniz tulum bebeğinize dar gelmeye başlamış.
İlk büyüme atağı yaklaşık olarak doğumdan sonraki 7-10. günler arasında gerçekleşir. Bu süre zarfında emziren annelerin süt üretimi belli bir düzene oturmuş ve çoğu bebek kilo almaya başlamıştır.
İkinci atak genellikle 3-6. haftalarda olur. Bundan sonra bebek ilk 1 yıl içinde 3, 6 ve 9. aylarda başka büyüme atakları yaşar.
Özetle, büyüme ataklarında durum ilk 1 yıl içinde aşağıdaki gibidir:
Bazı bebeklerde büyüme atağına dair belirtiler çok fark edilir değildir. Ancak
Büyüme atakları sırasında bebeğinizin günlük rutinlerinde ve genel ruh halinde değişimler gözlemlemeniz olasıdır.
Atak belirtilerini, bu dönemde bebeğiniz ve ihtiyaçlarına nasıl karşılık vermeniz gerektiğini bilirseniz belki de daha az zorlanır ve bebeğinize daha çok destek olabilirsiniz.
İşte büyüme ataklarının belirtileri…
Bir büyüme atağının en önemli belirtisi genellikle iştah artışıdır. İştah kaybına dair örnekler çok azdır.
Emziriyorsanız bebek daha çok emmek isteyebilir. Biberonla besleniyorsa veya katı gıdaya geçtiyse beslenme ihtiyacı artar. Bunun bir sebebi büyüyen bedeninin daha fazla besinle doymasıdır.
Bazı bebekler büyüme atakları sırasında daha fazla uyur. Bu normal bir gelişmedir.
Uzmanlar uyuyan bebeği beslemek için uyandırmayı önermez. Ancak bu, yeni doğanlar ve çok küçük bebekler için geçerli değildir. Onları her 3-4 saatte 1 beslemek gerekir.
Bazı bebeklerde ise büyüme atakları bölük pörçük ve azalan uykular anlamına gelir. Bebek gündüz uyusa dahi geceleri sık sık uyanabilir. Huzursuz bir ruh hali içinde olabilir. Bu da normaldir.
Çünkü bebek özellikle geceleri sık sık acıkıyor olabilir. Gündüzleri de genel huzursuzluk nedeniyle rahat uyuyamayabilir.
Bu dönem için tavsiyemiz sabır ve mümkünse görev paylaşımı. Eşiniz/partneriniz ya da evde size yardım edebilecek kim varsa ondan büyüme atağı sırasında destek isteyebilirsiniz.
Büyüme atağındaki bebeklerde genel bir huzursuzluk hali görülebilir.
Görünürde hiçbir neden yokken bebek ağlama krizleri yaşayabilir.
Bunun nedeni artan iştah, değişen uyku düzeni ve belki de büyüme sancıları olabilir.
Bebeğiniz her zamankinden fazla şefkat ihtiyacı içinde olabilir. Kim demiş büyümek kolay diye? Onu sık sık kucağınıza alın, ten tene temas kurun, ona ninniler söyleyin.
Büyüme atakları ebeveynler ve/veya bakım veren diğer yetişkinler açısından yorucu ve yıpratıcı olabilir.
Şunu lütfen aklınızda hep tutun, bu geçici bir zaman dilimi. Bebeğinizin sağlıklı gelişimi ve büyümesi için gerekli bir süreç.
Ancak bu süreç uzarsa belki de bebeğin bir doktora görünmeye ihtiyacı olabilir. Çünkü büyüme atakları genellikle birkaç gün sürer, en fazla 1 haftaya kadar uzayabilir.
Bebeğiniz hala normal beslenme rutinine dönmediyse (iştah açıklığı ya da kapanması), düzenli uyku uyuyamıyor ve huzursuzluğu giderek artıyorsa çocuk doktorunuza görünmenin zamanı gelmiş demektir. Aman ihmal etmeyin.
Büyüme ataklarında bebeklerin ihtiyaçları artabilir. Ebeveyn temasına ve ilgisine her zamankinden fazla ihtiyaç duyabilir.
Bu kısa zaman diliminde aşağıdaki önerilerimizi takip ederseniz, süreci daha rahat geçirebileceğinizi umuyoruz.
Bebeğinizle kurduğunuz ilişki, onun sağlıklı gelişiminin temelini oluşturur.
Lütfen mükemmel ebeveyn olmaya çalışmayın. Bebeğinizle içgüdülerinize güvenerek ve onun ihtiyaçlarını en iyi sizin anlayabileceğinizi düşünerek ilişki kurun.
Aşağıda Mayo Klinik uzmanlarının bebeğin gelişimini desteklerken neler yapabileceğinize dair önerilerini bulacaksınız.
Bebeğinizin büyüme atağı sürecinden geçtiğini bilerek bilinçli hareket etmeniz hem sizin hem de bebeğinizin bu dönemi daha sakin atlatmasına yardımcı olur.
Büyüme atağı hakkında doktorunuzdan veya güvenilir kaynaklardan bilgi almak, bebeğinize daha bilinçli yaklaşmanıza ve sakin kalmanıza yardım eder.
Aşağıda bu süreçte içinizi rahatlatabilecek birkaç ipucu verdik.
Büyüme atağı, bebekte genel anlamda bir huzursuzluğa yol açabilir. Ağlama krizleri ya sürekli mızmızlanma gün içinde hatta geceleri yorucu olabilir.
Aşağıda bu durumlarda yapabileceklerinizi yazdık.
Diğer aile fertlerinin ve babanın bu dönem anneyi yalnız bırakmaması önemlidir.
Anneye bağımlı ve sürekli talep eden bir bebek, ne kadar çok sevilse de, anne için yorucu ve yıpratıcı olabilir.
Unutmayın annenin ruh hali süt üretim kapasitesini etkileyen en önemli faktörlerdendir. Ayrıca mutsuz, huzursuz ve yorgun bir annenin bebeği de huzursuz olacaktır.
Harika haftalar, bir bebeğin gelişimindeki yoğun dönemleri anlatmanın bir diğer yoludur.
Bu tanımlama büyüme ataklarından farklıdır. Şöyle ki harika haftalar daha çok bebeğin zihinsel gelişimini ifade eder. Büyüme atakları ise zihinsel gelişimi kapsasa da daha çok bebeğin fiziksel gelişimini anlatır.
Peki harika haftalar tanımı nasıl ortaya çıktı?
1992 yılında iki Hollandalı araştırmacı Dr. Frans X. Plooij ve eşi Dr. Hetty van de Rijt “Harika Haftalar” (Wonder Weeks) adında bir kitap yayımladılar. Buradan harika haftalar ile ilgili detaylı bilgiye ulaşabilirsiniz.
Eğitimleri fiziksel antropoli, eğitim psikolojisi ve davranışsal biyolojiye dayanan bu iki araştırmacı, kitapta bir insan bebeğinin nasıl geliştiğini ve ebeveynlerin bu gelişime nasıl destek verebileceğini anlatır.
Zaman içinde kitap ve “harika haftalar” terimi tüm dünyada yaygın hale geldi. Türkçe’de de kitabın Harika Haftalar olarak çevirisini bulmanız mümkün.
Şimdi bakalım bu harika haftalar hangileri? Ve bu dönemlerde bebeklerde neler değişiyor?
Umarım size fayda sağlayan bir içerik okuduğunuzu düşünüyorsunuzdur ve yorumlarınızla katkıda bulunursunuz. Deneyimlerinizden faydalanmak bizi mutlu edecek ve kendimizi geliştirmemizi sağlayacaktır. Teşekkürler.
Kaynaklar: healthline.com, verwellfamily.com, the bump.com, whattoexpect.com, kidspot.com.au, thewonderweeks.com