Saklıkent Kanyonu Nasıl Gidilir

Özellikle doğa tutkunları tarafından bu tip yerlerde bulunan yürüyüş parkurları ve farklı sportif aktiviteler çok fazla araştırılmaktadır. Türkiye'nin batı kesiminde bulunmakta olan Saklıkent Kanyonu da bunlardan birisi olarak öne çıkmaktadır.

Saklıkent Kanyonu Nerede?

Nefes kesen masalsı güzellikleri bir arada kendi içinde barındırmakta olan Saklıkent Kanyonu, Muğla’nın Fethiye ve Antalya’nın Kaş ilçelerinde ziyaretçilerine merhaba demektedir. Saklıkent Kanyonu içerisinde Saklıkent Kanyonu bulunmaktadır. Tam olarak Fethiye’ ilçesinin Foça Mahallesinde yer almaktadır. Antalya merkez ilçesine 200 km uzaklıkta bulunan bu muhteşem kanyon, Fethiye’ye yalnızca 46 km mesafede bulunmaktadır.

Saklıkent Kanyonu'na Nasıl Gidilir?

Saklıkent Kanyonu konum olarak Fethiye ilçesi sınırları içinde yer almaktadır. Türkiye’nin çok çeşitli yerlerinden otobüs ile kanyona ulaşım sağlanması mümkün olmaktadır. Havayolu ile ulaşımın tercih edilmesi durumunda Muğla Dalaman Havalimanı üzerinden kanyonun bulunduğu ilçeye kolaylıkla ulaşım sağlanabilmektedir.

Fethiye’den Kanyona ulaşmak için ise otogardan kalkan Fethiye- Saklıkent minibüslerinden faydalanılabilir. 1 saatlik yolculuk sonrasında kanyona ulaşılabilmektedir. Fethiye ve çevre illerden turizm acentelerinin düzenlemekte olduğu günübirlik turlara katılım sağlanarak da bölgeyi ve güzelliklerini keşfetmek mümkün olmaktadır.

Bölgeye şahsi aracı ile ulaşmak isteyenler, Kayadibi köyü yakınlarında bulunmakta olan Saklıkent Kanyonu'na telefonlarında bulunan navigasyon cihazı yardımıyla kolaylıkla ulaşabilme imkanına sahiptir. Fethiye ilçesi ile Saklıkent Kanyonu arasında 46 km mesafe bulunmaktadır. Kaş ile Saklıkent Kanyonu arasındaki mesafe ise 63 km kadardır.

Saklıkent Kanyonu Oluşumu ve Özellikleri

Saklıkent Kanyonu, Esen Çayı’nın kolu durumunda olan Karaçay tarafından oluşturulmuş olan bir yapıdır. Kalkerli yapıya sahip olan araziden meydana gelen kanyon suyun kolaylıkla aşındırabileceği bir yapıya sahiptir. Bu arazi üzerinde fay çatlakları vesilesiyle derin ve sarp bir yapıya sahip olan kanyon oluşmuştur.

Kanyon içerisinde yükselen taş duvarlar güneş ışınlarını keser. Sahip olduğu ihtişamlı yüksekliği ile güneş ışınlarını kesen taş duvarlar tam anlamıyla bir doğa harikası oluşturmaktadır. Saklıkent kanyonun tam ortasından bir akarsu geçmektedir. Şu ana kadar keşfedilmiş olan 16 adet mağarayı içerisinde barındıran kanyonda 3000 yıl öncesinde insanların yaşadığı bilinmektedir.

Kanyon'un uzunluğu 16 km'dir. Denizden 1000-1100 m yükseklikte bir konumda bulunmaktadır. İhtişamlı bir duruş ortaya koyan taş duvarların yüksekliği ise 200 ila 600 m arasında değişkenlik göstermektedir. Kayalar arasında bulunan uzaklık ise bazı alanlarda 2 metreye ulaşmaktadır.

Kanyonun giriş bölümünde kükürtlü su kaynağı bulunmaktadır. Bu kısımda kaplıca yer almaktadır. Bu kaplıcanın suları cilt hastalıklarına iyi gelen bir etkiye sahiptir. Kanyon içerisinde dinlenme alanları ve kafeteryalar bulunmaktadır. Toplamda 18 km uzunluğuna sahip olan kanyon, profesyonel kişiler haricinde yürünmesi mümkün olmayan bir ortam barındırır.

Saklıkent Kanyonu Nedir?

Saklıkent Milli Parkı içerisinde yer alan Saklıkent Kanyonu, debisi yüksek olan su ile dolu durumdadır. Bundan dolayı suyun içine girilmesi son derece tehlikeli olduğu için suya girilmez. Kanyona giriş bölümünde ve geçiş için dik yamaçlara asılı durumdaki demir çubuklar kullanılarak elde edilmiş olan 200 m uzunluğa sahip tahta köprü kullanılmaktadır. Köprü bitiminde ise karstik kaynaklar ziyaretçilerin karşına çıkmaktadır.

Bu alan yaz aylarında insanlar tarafından daha çok piknik amaçlı olarak kullanılır. Yıllık 180 ile 200 bin arasında yerli ve yabancı turist tarafından ziyaret edilen Saklıkent Kanyonu, 1996 tarihinde resmi gazetede yayınlanan bir karar ile koruma altına alınmış durumdadır. Bölge içerisinde Maki, Karaçam, Kızılçam ve Sedir gibi çeşitliliğe sahip olan ağaçlar türleri görülebilir.

Saklıkent Kanyonu Giriş Ücreti ve Ziyaret Saatleri

Saklıkent Kanyonu giriş için ücret ödenmesi gereken saklı yeryüzü cennetleri arasında yerini almaktadır. Saklıkent Kanyonuna girişleri için yetişkin ziyaretçilerden 9 TL giriş ücreti alınmaktadır. Öğrenci olan ziyaretçilerden ise 4,5 TL giriş ücreti alınmaktadır. Müze kart ile Saklı Kanyon'a girişlerde geçerli değildir. Hazırlıksız olarak bölgeye gelen ziyaretçiler için lastik ayakkabı satın alma yahut kiralama gibi olanaklar bulunabilmektedir.

Saklıkent Kanyonu ziyaretleri belli saatlerde yapılabilmektedir. Bu doğrultuda haftanın her günü ziyarete açık durumda olan Saklıkent Kanyonu sabah 09.00 ile akşam 19.30 saatleri arasında ziyaretçi girişlerine açık durumda olmaktadır.

İçindekiler:

1. Saklıkent Kanyonu Milli Parkı

2. Saklıkent Kanyonu'nda Yapılabilecek Aktiviteler

3. Saklıkent Kanyonu'na Nasıl Gidilir

4. Saklıkent Kanyonu Otopark ve Giriş Ücreti

5. Saklıkent Kanyonu'nun Oluşumu ve Özellikleri

Saklıkent Kanyonu Milli Parkı

Saklıkent Kanyonu, ülkemizin en güzide doğal harikalarından birisidir. Sanıldığının aksine, Muğla ilimizde Fethiye değil, Seydikemer Belediyesinin yetki alanında olan bu kanyon, 1996 yılından itibaren milli park statüsü ile ziyaretçilerini ağırlamaktadır. Ancak en çok sayıda ziyaretçisini Fethiye ve Kaş'taki turistler için düzenlenen seyahat turları aracılığıyla edinmektedir. Kayaların arasından akan suların Akdeniz'e ulaşma çabasının sonucu olarak, binlerce yıl içerisinde oluşmuş bir mucizedir adeta.

Her yıl, tatilini Muğla ve Antalya civarında geçiren ve sıcaklardan bunalmış yüz binlerce yerli gezgin ve maceraperest yabancı turistin de uğrak noktası olarak, yerli ve yabancı mecralarda ülkemizin doğal güzelliklerinin reklamını en güzel yapan mekanlardan birisidir.

Saklıkent Kanyonu Milli Parkı'nda girişteki vezneyi geçtikten sonra bir süre boyunca kanyonu, kaya duvarına çakılı demir geçit üzerinden geçmeniz gerekiyor. Sonrasında Eşen Çayı ile birleşip Patara Plajı ile Kumluova Plajı arasından Akdeniz'e dökülecek olan Dargaz Çayı'nın buz gibi akan sularına ayaklarınızı sokup, taşlık bir zemin üzerinde, suyun hırçın aktığı başlangıç noktasını yürüyüş parkurunun başlangıcına çekilmiş olan halat yardımıyla aşıyorsunuz. Hamile ve benzeri özel durumu olan dostlarımıza buradan geçmemelerini veya geçeceklerse dahi en az 2-3 kişinin yardımını almalarını tavsiye ediyoruz. Çünkü fiziksel engeli bulunmayan bizler dahi mevsim durumuna ve suyun debisine göre zorluk çekebiliyoruz.

Sizlerin de yolu Antalya veya Muğla'ya düşerse, zaman kaybı olarak görmeksizin pılınızı pırtınızı toplayıp bu mucizeyi yerinde görmenizi tavsiye ederiz. Bu blog yazımızda sizler için Saklıkent Kanyonu hakkında bütün bilinmesi gerekenleri derledik.

Saklıkent Kanyonunda Ne Yapılır? Yapılabilecek Aktiviteler

Saklıkent Kanyonu sizlere rafting, yürüyüş, kil maskesi ve çamur banyosu gibi bir çok imkan sunmaktadır.

Tabii, Saklıkent Kanyonu'nda ilk iş yürümek, yürümek, yürümek... Ve "yahu bu meretin sonu nerededir?" diye düşüncelere dalmaktır. Milli parka girişinizin akabinde yürüyüş parkuruna doğru halat yardımıyla gideceğinizi söylemiştik, peki nerede sonlanıyor bu parkur? Fiziken nerede sonlandığını kestirmek zor değil, Google Haritaları açıp bakabilirsiniz. Ancak pratikte yürüyebileceğiniz yolun sonunu sizin iradeniz belirliyor dersek yalan söylemiş olmayız.

Şöyle ki, kanyon yürü yürü bitmiyor efendim. Engebeli yolları ve yüzlerce, belki de binlerce yıldır akan sulara meydan okumuş kaya yığınlarını aştıkça dönenlerin yolun sonunda bir şelale olduğuna ilişkin hikayelerine kulak misafiri olup, siz de güç yüzüğünü arayan Gollum gibi bu şelaleyi görmek istiyorsunuz. Ancak yolun sonunda gördüğünüz şelale, aslında yolun sonu olmuyor. Biraz kaya tırmanışı becerisiyle aslında o şelaleyi de aşıp, çok daha büyük engellerin sizi beklediğini görebiliyorsunuz. Ancak vadedilen beklentiyi karşılamayan bu küçük şelalenin ilerisine gitmek isteyen dostlarımıza uyarıda bulunalım: yanınızda en az 2-3 kişilik bir arkadaş ekibiniz olmadan gitmenizi gerçekten önermeyiz, çünkü ne kadar keyifli de olsa üzerinden akan sularla aşınmış kaygan kayalıkları aşıp daha da ileri yolları görmek istediğinizde ciddi bir kayıp düşme tehditi altına giriyorsunuz. Hatta ilerideki engeller baştakiler gibi 10 yaşında bir çocuğun dahi tırmanabileceği küçüklükte olmadığından dolayı düşeceğiniz mesafe de çok daha büyük olacaktır. Şahsen ben yorulup acıkan arkadaşlarıma daha fazla devam etmemelerini, isterlerse dönebileceklerini söyledikten sonra "ulan şimdi burada düşüp kolumu bacağımı kırsam, asla buradan tek başıma dönmeyi beceremem" diye kara kara düşünüp geri döndüğümü biliyorum.

Ayrıca milli parkın giriş veznesinin hemen yanında, köprünün diğer ucunda ve restoranların bitişiğinde rafting yapılmaktadır. Akıntığının yürüyüş parkuruna göre daha şiddetli olduğu sularda, tercihinize göre yarım saat ile 2.5 saat arasında değişen parkurlarda, su botları, koruma ekipmanı ve küreklerle rafting yapıp suyun keyfini çıkarabilirsiniz. Eğer giderseniz bizim için de keyfini çıkarın, çünkü "Kanyonu yürüyebildiğimiz kadar yürüyelim bakalım nereye varacağız" düşüncesiyle hareket eden bizler o kadar yürüdük ki dönüş yoluna ancak zamanımız ve enerjimiz kalabildi.

Bunların yanında siz de milli parkın yüzlerce ziyaretçisi gibi kanyonun dere yatağına çökmüş olan kil yığınını vücudunuza sürüp kil maskesi yapabilirsiniz. Ancak inanın, biz bunu tavsiye etmiyoruz. Çünkü kanyon boyunca içeride tuvalet bulunmamasından ötürü bir çok kişinin kayalıkların arkasına geçip ihtiyaç giderdiğini, izmarit vb. çöplerini maalesef yerlere attıklarını gözlerimizle gördük.

Saklıkent Kanyonu Milli Parkına Nasıl Gidilir?

Saklıkent Kanyonu Milli Parkına kendi özel aracınızla gidebileceğiniz gibi, Fethiye ve Kaş gibi Muğla ve Antalya ilçelerinden düzenlenen turlar aracılığıyla da gidebilirsiniz. Zaten Saklıkent Kanyonu Muğla'nın Fethiye ilçesi ile Antalya'nın Kaş ilçeleri arasında yer almaktadır.

Fethiye ile Saklıkent Kanyonunun arası 45 kilometredir.

Kaş ile Saklıkent Kanyonunun arasında ise 63 kilometrelik bir mesafe bulunmaktadır.

Konum bilgisi aşağıdadır, yol tarifi alabilirsiniz:

Saklıkent Kanyonu Milli Parkı Giriş ve Otopark Ücreti

Saklıkent Kanyonu'nda Giriş Ücretleri:

Yetişkin: 10₺ Öğrenci (İndirimli): 5₺ 6 yaş altı: Ücretsiz

Otopark Ücretleri:

Araba: 15₺ TL Minibüs ve Otobüs: 20₺ TL Motosiklet: Ücretsiz olduğu söylendi Bisiklet, Elektrikli Bisiklet ve Engelli Araçları: Ücretsiz

Saklıkent Kanyonunun Oluşumu ve Özellikleri, Kayanın Suyla Mücadelesi

Saklıkent Kanyonu, devasa kayalıkların arasından akan görece cılız bir su gibi görünse de, Saklıkent Kanyonu'nu ve kanyonun içinden akıp gitmekte olan Dargaz Çayı'nı yaz ayları dışında hiç görmüşlüğümüz yok.

Kayaların boşluklarından sızıp birleşen sular, binlerce yıl boyunca Saklıkent Kanyonunun her iki yanında kalan kayaların arasındaki yumuşak kil ve toprak yığınını aşındıra aşındıra yüzlerce metrelik yüksekliklere uzanan bir boşluk meydana getirmiş. Öyle ki, kanyonun içi bu devasa kayalıkların etkisiyle sımsıcak yaz aylarında bile gölgeli ve serin kalabilmektedir. Karşılıklı kaya duvarları arasındaki mesafe, bazı noktalarda birkaç metreye kadar düşmekte ve kanyon dibinde yatan dere yatağını sıkıştırmaktadır. Sonrasında da, kayalıkların arasındaki bu ufak parçalı toprak yığınını, güneybatıda birleştiği Eşen Çayının da sularıyla birlikte dere yatağına çarpa çarpa ufalamış ve sonunda Patara Plajı ile Kumluova Plajının arasından Akdenizin açık sularına dökmüş. Tabii Patara Plajına ve Kum Tepelerine giden okuyucularımız, biraz da coğrafya bilgileri varsa Patara'nın o dalgalı denizinin, Dargaz ve Eşen Çaylarının ezip savurduğu bu toprak yığınını kuzeye doğru geri püskürtüp Patara Plajının ince kumunu oluşturduğunu hemen anlamıştır sanıyoruz :)

Saklıkent Kanyonu tabiatın cennet vatanımıza bir başka armağanı. Tatilcilerin gözde uğrak noktalarından biri olan bu muhteşem keşif rotasını sizler için gezgin çiftimiz Merve ve Furkan gezdi gördü yazdı.

Saklıkent Kanyonu gezi rehberi

Tam 18 kilometre uzunluğu ile dünyanın en uzun kanyonu olarak kabul edilen Saklıkent Kanyonu, doğa ananın ülkemizin her köşesine cömertçe bıraktığı güzelliklerden biri. Bu yazımızda, görenleri kendine hayran bırakan bu doğa harikasını elimizden geldiğince sizlere tasvir etmeye çalışacağız. Ancak şimdiden söyleyelim öyle sadece yazdıklarımızı okumakla olmaz, gidip görmeniz lazım. Çünkü Saklıkent Kanyonu’nu, Türkiye’de mutlaka gezilmesi gereken yerlerden.

İşte tam da bu yüzden, özellikle yaz aylarında ziyaretçi akınına uğruyor Saklıkent Kanyonu. Fethiye ilçe merkezine 40 kilometre uzaklıkta yer alan bu doğal oluşum keşfedilmesi ise tamamen bir tesadüf eseri oluyor aslında. Bu çevrede koyun otlatan bir çobanın koyunlarından birinin Saklıkent Kanyonu’nun bulunduğu yere kaçmasıyla olaylar gelişiyor. Bu güzelliği gören çoban yetkililere haber veriyor.

Saklıkent Kanyonu Nerede, Nasıl Gidilir?

Saklıkent Kanyonu Fethiye’ye 45, Antalya’ya 50 kilometre uzaklıkta bulunuyor. Bölgenin en turistik noktalarından biri olduğu için yollarda kanyonu gösteren bolca tabela var. Araç kiralama ile ulaşım oldukça rahat. Yolcu360‘tan Antalya araç kiralama seçeneklerini değerlendirip yaklaşık 1 saatlik bir yolculuk sonrasında Saklıkent Kanyonu’na kolayca ulaşabilirsiniz.

Yapılan araştırmalar neticesinde, tesadüf eseri fark edilen bu doğal oluşumun, yazının başında da belirttiğimiz gibi, dünyanın en uzun kanyonu olduğu anlaşılıyor. Saklıkent Kanyonu’nun önemine ve turizm potansiyeline daha fazla kayıtsız kalamayan yetkililer de burayı 1996 yılında milli park ilan ediyorlar.

Valla ne yalan söyleyelim, iyi ki de etmişler. Yerden göğe kadar metrelerce yükselen kayaları, o kayaların arasından akan turkuaz yeşili çayın suları, buranın adının hakkını dört dörtlük vermesini sağlayan etmenlerden yalnızca iki tanesi. Her seyahat severin günün birinde mutlaka görmesi gerektiğine inandığımız Saklıkent Kanyonu’nda neler yapılır, burada sizi nasıl deneyimler bekliyor bir alt başlıkta anlattık.

Saklıkent Kanyonu ’nda yapılabilecek aktiviteler

Saklıkent olarak bilinen ve oldukça geniş bir alanı kapsayan bu bölge bir milli park. Buraya girdiğinizde sizi ilk olarak tüm güzelliğiyle karşılayan da meşhur Saklıkent Kanyonu oluyor. Burada nasıl bir deneyim yaşayacağınız ve neler yapabileceğiniz ile ilgili detayları anlatacağız. Fakat bu konuya geçmeden hemen önce minik bir uyarı yapmanın, geziniz öncesinde size faydalı olacağını düşünüyoruz.

Eğer kanyonu gezerken tahta platform üzerinden değil de suların içinden ve dolayısıyla kaygan kayaların üstünden yürümeyi tercih edecekseniz, yanınızda sandalet ya da deniz ayakkabısı ve mayolarınızı götürmenizi şiddetle tavsiye ediyoruz. Çünkü bol bol ıslanacaksınız.

Neyse efendim. Saklıkent Kanyonu’nda yapılabilecek aktiviteler arasında ilk olarak elbette doğa yürüyüşü var. Bunun için de iki seçeneğiniz bulunuyor. Kayalara bağlanmış tahta bir yoldan yürüyebilir, etliye sütlüye karışmadan doğanın tadını çıkarabilirsiniz.

Bu size çok yavan geldiyse, gözü karartıp kendinizi kanyonun buz gibi sularına atabilir ve yürüyüşünüzü bu şekilde devam ettirebilirsiniz. Fakat suyun içerisinde biraz ilerlediğinizde tüm hırçınlığıyla, köpürerek akan suyu göreceksiniz ve o anda adrenalin dolu bir yolculuğa ilk adımlarınızı attığınızı anlayacaksınız. Şimdiden uyarmış olalım. 🙂

Saklıkent Kanyonu’nda yapılabilecek ikinci güzel şey bol bol ruhunuzu dinlendirmek. Kanyonun derinliklerine doğru ilerlediğinizde karışınıza çıkan masalara oturup, sessizce suyun ve kuşların sesini dinleyebileceğiniz harika yerler var. Burası sessizliği, sakinliği sevenlere ilaç gibi gelecek.

Saklıkent Kanyonu ‘nda Rafting ve Bungee Jumping

Dilerseniz Saklıkent Kanyonu’nda profesyonel rehberler eşliğinde rafting deneyimini de yaşayabilirsiniz. Burada rafting yapmak isteyenler için 3 farklı parkur bulunuyor. 45 dakika, 1 saat 30 dakika ya da 3 saat süren bu parkurlardan istediğinizi tercih edebiliyorsunuz. Rafting yapanlar etkinlik sonunda çamur banyosuna da götürülüyorlar, bizden söylemesi.

Bunların hiçbirisi beni kesmedi ben daha farklı alternatifler arıyorum diyenler için ise zipline ve bungee jumping Saklıkent Kanyonu’nda yapılabilecek diğer aktiviteler arasında.