Şehitlerin Cesedi Çürür Mü

Şehitlerin bedeni çürürmü

muhasebeci
selamün aleyküm hocam.
bizim olduğumuz yerdeki cami imamı şehitlerin bedenininde normal insanları gibi çürüdüğünü ve bunun aksini gösteren bir ayet yada hadis olmadığını söseafoodplus.info yüzde yüz bu konuda ayet yada hadis varmı .bana bu lazımda .yardımcı olan herkezden Allah razı olsun

Cevap: şehitlerin bedeni çürürmü

Ensar2
Kimler şehiddir? Şehidler çürür mü?
CEVAP
Herkes şehid olamaz. Şehid olmak veya şehidlik sevabına kavuşabilmek için müslüman olmak şarttır. Ne yaparsa yapsın, nerede, nasıl ölürse ölsün veya öldürülsün müslüman olmayan şehid olmaz.
Müslüman bir kimse, çok günahkâr olsa da, hatta İbni Nüceym hazretlerinin fetvasında bildirdiği gibi, günah işlerken mazlum olarak öldürülse, şehid olur.

Şehidler de çeşit çeşittir. Çok günahkâr biri ile, salih birinin şehidliği arasında çok fark vardır. Savaşta öldürülen şehid ile, attan düşüp ölen şehid arasında çok fark vardır. İslam&#; ın beş şartından sonra ibadetlerin en üstünü cihaddır. Cihadda ölen şehidin, kul haklarından başka bütün günahları affolur. Cihadda ve hac yolunda ve hudut boyunda nöbette ölenlere, Kıyamete kadar, bu ibadetlerin sevabı devamlı verilir. Her biri Kıyamette yetmiş kişiye şefaat eder.
Bir hadis-i şerifte, (Şehid, ölüm acısı duymaz, kabirde üzülmez, kıyametin dehşeti, hesap, mizan, sırat onu rahatsız etmez, doğruca Cennete gider) buyurulmaktadır. (Beyheki)

Şehidlik çeşitleri hakkında hadis-i şeriflerde buyuruldu ki:
(5 vakit namaz kılana, her gün için bin şehid sevabı verilir.) [Tergib-i Hadimi] (İlim öğrenirken ölen şehiddir.) [Hatib]

(Allahü teâlâdan, ihlasla şehidlik isteyen, yatağında ölse de şehid olur.) [Müslim] (Aşık olup, aşkını gizleyip ve iffetini koruyup ölen şehid olur.) [Hakim] (Abdestli yatıp da ölen şehiddir.) [Deylemi]

(Suda boğulan, yangında ölen, garip, kimsesiz olarak ölen, zehirli hayvan sokarak ölen, iç hastalıklarından ölen, duvar ve enkaz altında kalarak ölen, kocasını kıskandığını gizleyen kadın, kendinin, din kardeşinin ve komşunun malını savunurken öldürülen, emr-i maruf ve nehy-i münker yaparken öldürülen kimse şehiddir.) [İbni Asakir]

(Hamile iken, doğumda veya lohusa iken ölen kadın şehiddir.) [Taberani] (Cuma günü veya gecesi ölen, şehid olur, kabir azabından kurtulur.) [Ebu Nuaym] (Her gece, Yasin okumaya devam eden kimse, şehid olarak ölür.) [Taberani]

(Ümmetimin arasında fitne, fesat yayıldığı zaman, sünnetime sarılana yüz şehid sevabı vardır.) [Hakim]

(Terkedilmiş bir sünnetimi ortaya çıkarana, yüz şehid sevabı vardır.) [Hakim]

(Misafir, bir müminin evine girince, onunla bin bereket ve bin rahmet girer. O ev halkının günahları, denizlerdeki köpüklerden ve ağaçlardaki yapraklardan daha çok olsa da affolur. Herbirine bin şehid sevabı verilir. Misafirin yediği her lokma için bir hac ve umre sevabı yazılır ve onlar için Cennette bir şehir inşa edilir.) [Nisab-ül ahbar]

Şunlar da şehiddir:

Allahü teâlânın emirlerine uygun ticaret yapanlar. (Tirmizi)
Dinini öğrenmek, öğretmek ve yaymakta iken ölenler. (İbni Asakir)
Devamlı olarak müdara edenler, insanlarla iyi geçinenler. (Deylemi)

Gıda maddelerini ucuza satanlar. (Deylemi)
Günde yirmi kere ölümü düşünenler. (İhya)
Yol kesiciler, şehir eşkıyası [anarşistler] tarafından öldürülenler. (Taberani)

Hayvandan düşüp ölenler. (İ. Süyuti)
Zimmilerin, can, mal ve namusunu müdafaa ederken öldürülenler. (Ramuz)
Haksız olarak, zulümle hapsedilip ölenler. (İ. Süyuti)

Allah rızası için müezzinlik ederken ölenler. (İ. Ahmed)
Soğukta gusledip ölenler. (İ. Hasan)

Sara hastalığından, taundan [vebadan], koleradan, veremden, zatülcenbden, sari hastalıklardan, şiddetli öksürükten, ishalden ve bazı iç hastalıklardan ölenler. (S. Ebediyye)

Her sabah-akşam üç kere (Euzü billahissemiilâlimi mineş-şeytanirracim) ile (Haşr) suresinin sonunu okuyanlar. (Taberani)

Ehl-i sünnet itikadını ve namazı tadil-i erkan ile kılmayı meydana çıkaranlar. (Mektubat-ı Rabbani)

Duha namazı kılanlar, her ay üç gün oruç tutanlar, yolculukta vitir namazını terk etmeyenler, her gece Yasin okuyanlar, helal kazanıp çoluk çocuğuna ibadet yapmaları için çalışanlar, her gün 25 kere "Allahümme barik li filmevt ve fi-ma bad-el-mevt" okuyanlar, ölüm hastalığında, kırk kere "La ilahe illa ente sübhaneke inni küntü min-ez-zalimin" okuyanlar. (R. Muhtar)

Namazda iken ölenler. (Abdurrezzak)
Peygamber efendimize günde yüz kere salevat getirenler. (Taberani)
Altmış yaşını geçip, beş vakit namaza devam edenler. (Cennet Yolu İlmihali)

Şehidler çürümez
Kur&#;an-ı kerimde mealen buyuruluyor ki:
(Allah yolunda öldürülenleri [şehidleri] ölü sanmayın, onlar Rablerinin yanında diridir, rızıklandırılır.) [Al-i İmran ]

Her Peygamber, şehiddir ve diğer şehidlerden üstündür. Peygamberlerin bedenleri çürümez. Hadis-i şerifte buyuruldu ki:
(Allahü teâlâ, toprağın Peygamberleri çürütmesini haram etmiştir.) [Beyheki]

Haram lokma yemiş ve çeşitli günah işlemiş kimseler, şehid de olsalar, bedenleri çürür. Haram yememiş, mütteki kimseler, yataklarında ölse bile şehid olur ve bedenlerini toprak çürütemez. Bir hadis-i şerifte buyuruldu ki:
(Mütteki, müezzin, kan içinde kımıldayan şehid gibidir. Ölürse kabrinde kurtlanmaz.) [Taberani

Yorum: Şehitlerin bedeni çürürmü

Kayıtsız Üye
Siz ve sizin gibi düşünenler şehit ifadesini Kur&#;ana göre tarif etmiyorsunuz. Neden mi? Kur&#;anda bir ayette Allah&#;a ve elçisine inananlar doğru kimselerdir. Rablerinin yanında şehit (şahit, tanık) olanlar da onlardır der. Şimdi bu ayete bakınca şehidin anlamı Arapçada da Kur&#;anda da şahit tanık olarak karşımıza çıkar. Üstelik bu ifadeye layık olacak olanlar doğru kimselerdir dikkat edin. Halbuki nice şehit tariflerinde haram yiyen şehit, günahkar şehit gibi saçmalıklar da görülmüştür. Kur&#;anın bir tane ayetinde cehennemlik bir mümin gösteremezsiniz. Mümin Kur&#;anın nice ifadelerinde Allah&#;ın uğrunda yaşayıp Allah&#;ın emirlerine uymaya çalışıp yasaklarından uzak duran, sadece bazı küçük sürçmeler yapmış olabilen kişidir. Bakarsanız görürsünüz. Allah dünya hayatının küçük azabından bahsederken bile ayetlerde inananları kurtarırız der. Mevla inanan kullarını sevdiğini de söyler. Hatta Yahudi ve Hristiyanlar biz Allah&#;ın oğulları ve sevdikleriyiz dediklerinde Allah onlara öyleyse Allah size niçin günahlarınızdan dolayı azap ediyor der. Yani Allah sevdiklerine azap etmez. Ama onun sevdiğini söylediği kulları da onun istediği gibi yaşayarak imanlılıklarını böyle gösterirler. Lafla iman olmaz. O günahlardan kendini beri tutacaksın ki mükafatı hak edesin. Kimse bu dünyaya İsacılık Musacılık Muhammetçilik oynamaya gelmedi. Yani bu peygamberlere inanmak onların getirdikleri Allah kelamına uymakla olur. Hatta yine bir ayette Ehl-i Kitap insanlarına si,z Tevrat&#;ı, İncil&#;i ve Rabbinizden size indirileni uygulamadıkça hiçbir şey değilsiniz der. Geleneklerden ve hocalardan gelmiş inanış anlayışı Kur&#;anda olamayan bedavacı inanç anlayıştır. Şehit çocuk oyuncağı değildir. Her inanıyorum diyen imanlı değildir. Kur&#;andaki kalplerinde hastalık olanları ve münafıkları unutmayın. Gerçek inanan ayetlerde olduğu gibi akla sarılarak dogmalardan uzak durarak fıtrata dönerek dosdoğru yolda yürüyerek müminliğini gösteren kişidir. Allah uğrunda ölenleri ölüler sanmayın ayeti insanlara şehit olma işinin sadece ölmekle oluyormuş gibi bir hava vermiş. Yanlış! Şehit yani şahit doğru olarak yaşamakla olur. Ölmek sizin elinizde değil. Sizi şehitliğe götüren davranışınızdaki düzgünlüktür, Müslümanım deyip kuru kuruya ölmek değildir.

Yorum: Şehitlerin bedeni çürürmü

Kayıtsız Üye
Oncelikle Peygamber EfendimiZ(s.a.v)in ismine öyle hitab edemezsin .ve "Allah Yolunda Ölenlere Ölüler Demeyin"Ayeti Allahin Ayetidir Senin Ona Yanliş Demeye Hakkin Yok&#;!

şehitlerin cesedi çürür mü, şehitler çürür mü, şehitlerin cenazesi çürür mü

Bu kategoride yer alan Peygamberimizin eşi Hz. Sevde mi yoksa seafoodplus.info mi yoksa ikisi de mi. başlıklı yazımızı da okumanızı tavsiye ederiz.

Şehidlerin bedenleri çürümüyor ve sağlam kalıyor! başlıklı anafikir, Şehid Mucizesi adlı kitabın inceleme konusunu oluşturdu ve şehid bedenlerine dair bu mucize, tıbbi bakış açısıyla değerlendirildi.




Yokyakarta-ENDONEZYA / 3 Recep – 6 Haziran

Aralarında erkeklerin ve kadınların bulunduğu yüzlerce dinleyici, Ustadz Fuad Alhadzimi (Sidney Al Hijrah Tempe Mescidinin önceki imamı) ile Dr. Wahyu Alamsyah (Gadjah Mada Üniversitesi tıbbi cerrahi bölümü görevlisi) adlı iki konuşmacıyı coşkuyla takip ettiler.

Organizasyon, sabah saat 8’de ölü bir bedenin nasıl çürüme sürecine girdiğini inceleyen Dr. Wahyu’nun açılış konuşmasıyla başladı. Dr. Wahyu, ölü insanların bedenlerinin ayrışma sürecinin ya da bedenlerin bozulmasının otoliz sürecine ve mikro organizmaların aktivitelerine bağlı oluşunu tarif etti. Azami 5 günde ölü bedenlerin çürümeye başlayacaklarını; bunu midenin şişmesi ve skrotumun genişlemesi benzeri süreçlerin takip edeceği hakkında kitabındaki yer alan bilgileri yineledi.

Gadjah Mada Üniversitesinde görev yapan Dr. Wahyu, başka bir doktorun kadavra üzerinde inceleme yaptığı esnada yaşadığı küçük bir deneyim hakkında da bilgi verdi: Yurtdışından teslim alınan kadavra üzerinde inceleme yapmayı deneyen doktorun hafif bir ezan sesi duyduğunu, bunun ardından stetoskopunu alıp kadavranın göğsünün üzerine yerleştirdiğini ve sesin ölü bedenden geldiğini fark ettiğini aktardı. Doktorun hemen diğer sağlık çalışanlarını kontrol etmek üzere çağırdığını ve anlaşılan diğer sağlık çalışanlarının da aynı sesi duyduklarını belirtti. Bu olayın ardından araştırma yapan doktorun, cesedin her zaman mescide giden ve asla namaza geç kalmayan bir müezzine ait olduğu bilgisine ulaştığını söyledi.

Bunları söylediği esnada Dr. Wahyu bir süre duraksadı ve gözyaşı döktü.

Daha sonra Dr. Wahyu, ölü bedenin bozulma sürecinin “Allah’ın kuvvetleri” olarak nitelediği mikropların faaliyetleri neticesinde meydana geldiğini, mikropların ceset yok olana kadar ayrıştırma veya parçalama görevi üstlendiği anlattı. Dr. Wahyu sözlerini şöyle sonlandırdı: “ Fakat garip bir biçimde mikropların cesetleri ayrıştırıp yok etmesine dair emir Peygamberler, şehidler ve hafızlar için geçerli değildir.”

Organizasyon, ikinci konuşmacı olan Ustadz Fuad Alhadzimi’nin konuşmasıyla devam etti. Sidney’deki bir mescidin eski bir imamı olan Ustadz Fuad, savaş meydanlarında şehid olan kişilerin resimlerinin yer aldığı bir sunum gerçekleştirdi. Sunumda Emir Hattab, Şeyh Ahmed Yasin, Abdulaziz Rantisi, Yahya Ayyaş, Şeyh Usame bin Laden gibi tanınan simalarla birlikte Endonezyalı diğer şehidlerin görüntüleri de yer aldı. Ustadz Fuad, cihadın ve şehid olan bu kişilerin faziletlerini anlatarak başladığı konuşmasını yatsı ezanının yankılanması ile sona erdirdi.

Not: Şehid Mucizesi adlı kitap, mikrobiyoloji uzmanı Dr. Abdul Hamid Al Qudhoh tarafından kaleme alınmıştır.

Sütun Haber

Genişletmek için tıkla

CEVAP 
Herkes şehit olamaz. Şehit olmak veya şehitlik sevabına kavuşabilmek için müslüman olmak şarttır. Ne yaparsa yapsın, nerede, nasıl ölürse ölsün veya öldürülsün müslüman olmayan şehit olmaz.
Müslüman bir kimse, çok günahkâr olsa da, hatta İbni Nüceym hazretlerinin fetvasında bildirdiği gibi, günah işlerken mazlum olarak öldürülse, şehit olur.

Şehitler de çeşit çeşittir. Çok günahkâr biri ile, salih birinin şehitliği arasında çok fark vardır. Savaşta öldürülen şehit ile, attan düşüp ölen şehit arasında çok fark vardır. İslam’ın beş şartından sonra ibadetlerin en üstünü cihaddır. Cihadda ölen şehidin, kul haklarından başka bütün günahları affolur. Cihadda ve hac yolunda ve hudut boyunda nöbette ölenlere, Kıyamete kadar, bu ibadetlerin sevabı devamlı verilir. Her biri Kıyamette yetmiş kişiye şefaat eder.
Bir hadis-i şerifte, (Şehit, ölüm acısı duymaz, kabirde üzülmez, kıyametin dehşeti, hesap, mizan, sırat onu rahatsız etmez, doğruca Cennete gider) buyurulmaktadır. (Beyheki)

Şehitlik çeşitleri hakkında hadis-i şeriflerde buyuruldu ki:
(5 vakit namaz kılana, her gün için bin şehit sevabı verilir.) [Tergib-i Hadimi]

(İlim öğrenirken ölen şehittir.) [Hatib]

(Allahü teâlâdan, ihlasla şehitlik isteyen, yatağında ölse de şehit olur.) [Müslim]

(Aşık olup, aşkını gizleyip ve iffetini koruyup ölen şehit olur.) [Hakim]

(Abdestli yatıp da ölen şehittir.) [Deylemi]

(Suda boğulan, yangında ölen, garip, kimsesiz olarak ölen, zehirli hayvan sokarak ölen, iç hastalıklarından ölen, duvar ve enkaz altında kalarak ölen, kocasını kıskandığını gizleyen kadın, kendinin, din kardeşinin ve komşunun malını savunurken öldürülen, emr-i maruf ve nehy-i münker yaparken öldürülen kimse şehittir.) [İbni Asakir]

(Hamile iken, doğumda veya lohusa iken ölen kadın şehittir.) [Taberani]

(Cuma günü veya gecesi ölen, şehit olur, kabir azabından kurtulur.) [Ebu Nuaym]

(Her gece, Yasin okumaya devam eden kimse, şehit olarak ölür.)[Taberani]

(Ümmetimin arasında fitne, fesat yayıldığı zaman, sünnetime sarılana yüz şehit sevabı vardır.) [Hakim]

(Terkedilmiş bir sünnetimi ortaya çıkarana, yüz şehit sevabı vardır.) [Hakim]

(Misafir, bir müminin evine girince, onunla bin bereket ve bin rahmet girer. O ev halkının günahları, denizlerdeki köpüklerden ve ağaçlardaki yapraklardan daha çok olsa da affolur. Herbirine bin şehit sevabı verilir. Misafirin yediği her lokma için bir hac ve umre sevabı yazılır ve onlar için Cennette bir şehir inşa edilir.) [Nisab-ül ahbar]

Şunlar da şehittir:

Allahü teâlânın emirlerine uygun ticaret yapanlar. (Tirmizi)

Dinini öğrenmek, öğretmek ve yaymakta iken ölenler. (İbni Asakir)

Devamlı olarak müdara edenler, insanlarla iyi geçinenler. (Deylemi)

Gıda maddelerini ucuza satanlar. (Deylemi)

Günde yirmi kere ölümü düşünenler. (İhya)

Yol kesiciler, şehir eşkıyası [anarşistler] tarafından öldürülenler. (Taberani)

Hayvandan düşüp ölenler. (İ. Süyuti)

Zimmilerin, can, mal ve namusunu müdafaa ederken öldürülenler. (Ramuz)

Haksız olarak, zulümle hapsedilip ölenler. (İ. Süyuti)

Allah rızası için müezzinlik ederken ölenler. (İ. Ahmed)

Soğukta gusledip ölenler. (İ. Hasan)

Sara hastalığından, taundan [vebadan], koleradan, veremden, zatülcenbden, sari hastalıklardan, şiddetli öksürükten, ishalden ve bazı iç hastalıklardan ölenler. (S. Ebediyye)

Her sabah-akşam üç kere (Euzü billahissemiilâlimi mineş-şeytanirracim) ile (Haşr) suresinin sonunu okuyanlar. (Taberani)

Ehl-i sünnet itikadını ve namazı tadil-i erkan ile kılmayı meydana çıkaranlar. (Mektubat-ı Rabbani)

Duha namazı kılanlar, her ay üç gün oruç tutanlar, yolculukta vitir namazını terk etmeyenler, her gece Yasin okuyanlar, helal kazanıp çoluk çocuğuna ibadet yapmaları için çalışanlar, her gün 25 kere "Allahümme barik li filmevt ve fi-ma bad-el-mevt" okuyanlar, ölüm hastalığında, kırk kere "La ilahe illa ente sübhaneke inni küntü min-ez-zalimin" okuyanlar. (Redd-ül-muhtar)

Namazda iken ölenler. (Abdurrezzak)

Peygamber efendimize günde yüz kere salevat getirenler. (Taberani)

Altmış yaşını geçip, beş vakit namaza devam edenler. (Cennet Yolu İlmihali)

Şehitler çürümez
Kur'an-ı kerimde mealen buyuruluyor ki:
(Allah yolunda öldürülenleri [şehitleri] ölü sanmayın, onlar Rablerinin yanında diridir, rızıklandırılır.) [Al-i İmran ]

Her Peygamber, şehittir ve diğer şehitlerden üstündür. Peygamberlerin bedenleri çürümez. Hadis-i şerifte buyuruldu ki:
(Allahü teâlâ, toprağın Peygamberleri çürütmesini haram etmiştir.) [Beyheki]

Haram lokma yemiş ve çeşitli günah işlemiş kimseler, şehit de olsalar, bedenleri çürür. Haram yememiş, mütteki kimseler, yataklarında ölse bile şehit olur ve bedenlerini toprak çürütemez. Bir hadis-i şerifte buyuruldu ki:
(Mütteki, müezzin, kan içinde kımıldayan şehit gibidir. Ölürse kabrinde kurtlanmaz.) [Taberani]

Sual: Kaç türlü şehit vardır?
CEVAP
Üç türlü şehit vardır:
1- Tam şehit,
2- Dünya şehidi,
3- Ahiret şehidi.
Savaşta düşman, barışta eşkıya tarafından öldürülenler, tam şehitolur.
Dünya menfaati için harpte ölenler, dünya şehidi olur.
Ahiret şehidi çoktur. İlim öğrenirken, abdestli iken ölenler gibi.

Sual: Tam ilmihalde, Haşr suresinin sonunu okuyanların ahiret şehidi olacağı bildiriliyor. Haşr suresinin sonu denince, sondan kaç âyet anlaşılır?
CEVAP
Hüvallahüllezi… diye başlayan üç âyet anlaşılır. Beş ve beşten fazla âyet okumak daha sevab olur.

“Doğal âfet şehidi”
Sual: (Doğal âfet şehidi) deniyor. Böyle bir şey var mıdır?
CEVAP
Kim, nerede, nasıl ölürse ölsün, Müslüman değilse şehit olmaz. Gayrimüslim ise, zulmen de öldürülse şehit olmaz. İmanı varsa, yani itikadı düzgün bir Müslümansa, günahları çok olsa da, savaşta ölsün, anarşide ölsün, görevde ölsün, kanser gibi hastalıklardan ölsün, şehit olur. Doğal âfetler sebebiyle, mesela depremde, yangında, sel felaketinde, çığ altında kalmakla, yıldırım düşmekle, tsunamide, denizde ölmüş olsa yine şehit olur. Bunlara (doğal âfet şehidi)denmez. Dense de, şehitliklerine zarar gelmez. Fakat içkiden çatlayıp ölene, meyhane şehidi veya sosyalizm uğrunda ölene, devrim şehidi demek yanlış olur, çünkü şehitlik İslâmî bir tabirdir.

Boğularak, yanarak ölenler şehittir
Sual: Suda boğularak veya bir yangın esnasında yanarak ölenler, eğer imanları varsa şehit olarak mı ölürler?
Cevap: Boğularak, yanarak, garip, kimsesiz olarak, duvar ve enkaz altında kalarak ölenler, ishalden, bulaşıcı hastalıklardan, lohusalıkta, sara hastalığında, cuma gecesinde ve gününde, din bilgilerini öğrenmekte, öğretmekte ve yaymakta iken ölenler, aşık olup, aşkını, iffetini, namusunu saklarken ölenler, zulüm ile hapsolunup ölenler, Allah rızası için müezzinlik yaparken, İslâmiyete uygun ticaret yaparken, çoluk çocuğuna din bilgisi öğretirken ve ibadet yapmaları için çalışırken vefat edenler, her gün yirmibeş kere “Allahümme bârik lî filmevt ve fî-mâ ba’d-el-mevt” okuyanlar, Duha, kuşluk namazı kılanlar, her ay üç gün oruç tutanlar, yolculukta da vitir namazını terketmeyenler, ölüm hastalığında, kırk kere “Lâ ilâhe illâ ente sübhâneke innî küntü min-ez-zâlimîn” okuyanlar, her gece Yasîn okuyanlar, abdestli olarak yatanlar, devamlı olarak dinini korumak için dünyalık verenler, gıda maddeleri getirip ucuza satanlar, soğukta gusül abdesti alınca hastalanıp ölenler, her sabah veya akşam devamlı olarak üç kerre “E’ûzü billâhissemî’il’alîmi mineş-şeytânirracîm” ile Haşr sûresinin sonunu okuyanlar Ahiret şehidiolurlar.

Sual: Bir kimse, abdesti varken evinde veya iş yerinde eceli gelip ölse, bu kimse şehit olarak mı can vermiş olur?
Cevap: Abdestli iken ölenlere şehit sevabı verilir. Peygamber efendimiz buyurdular ki:
(Abdestli olarak ölen, ölüm acısı çekmez. Çünkü abdest, imanlı olmanın alametidir. Namazın anahtarı, bedenin günahlardan temizleyicisidir.)

(Müslüman abdest alınca, günahları kulağından, gözünden, elinden ve ayağından çıkar. Oturunca, mağfiret olunmuş olarak oturur.)

(Amellerin en hayırlısı namazdır. Abdeste devam edenler, ancak müminlerdir. Mümin gündüz abdestli olmalı, gece de abdestli yatmalıdır. Böyle yapınca, Allahü teâlânın korumasında olur. Abdestli iken yiyip, içenin karnındaki yemek ve su zikreder. Karnında kaldıkları müddetçe, onun için istiğfar ederler.)

Bununla alakalı olarak Yüce Allah buyuruyor ki: “ Biz toprağın onlardan neyi eksilttiğini kesinlikle biliyoruz ve katımızda her şeyi muhafaza eden bir kitap vardır.

” Kaf/4 Öyle ki insanın en başta toprak ve daha sonra su ve havadaki gazların hem fiziksel hem de kimyasal birleşimi ile başlayan bu yaradılışı Yüce Allah’ın koymuş olduğu fenni ilimlerin doğrultusunda kademe kademe olarak gerçekleştiği gibi insanların öldükten sonra toprak altında çürüme olayı da Yüce Allah’ın koymuş olduğu kurallar doğrultusunda kademeler halinde gerçekleşmektedir ve sonuç olarak insan ilk başta geldiği gibi tekrar toprak, su ve havaya karışır. İnsanoğlunun bu dönüşüm olayına ise çürüme denmektedir. Öldükten sonra cesedi çürümeyenler de vardır elbette. Bu dönüşüme dahil olmayan. Bunlara yazımızın devamında değineceğiz.

Her Beden Çürür mü

Ölmüş olan her insanın bedeni anaerobik yani zararsız mikropların etkisi ile yavaş yavaş hem fiziksel hem de kimyasal parçalara bölünür ve çeşitli şekillerde moleküllere ayrılır ve en sonunda ise aslına yani aslından maksadımız katı, sıvı ve gaz olan atomlara dönüşür.

Yüce Allah anaerobik yani zararsız mikropları yaratmasaydı ve çürüme olayı yani dönüşüm olayı olmamış olsaydı, bu zamana kadar yaşamış ve ölmüş olan milyarlarca insanın ve bunun yanında trilyonlarca belki daha fazla olan hayvan cesetleri çürümeden aynı halde kalır ve dünya üzerinde korkunç bir görüntüye sahne olurlardı.

Öldükten sonra cesedi çürümeyenler hakkında Peygamber Efendimiz şöyle buyurmaktadır: “Hafta içinde en hayırlı gününüz Cuma günüdür. Bu sebeptendir ki Cuma günleri bana çokça salavat-ı şerife getiriniz. Çünkü sizin Salavat-ı Şerifeleriniz bana bildirilir.

Sahabeler dedi ki:’ Ya Resulallah! Sen öldüğün zaman ve bununla da kalmayıp üstelik mezarında vücudun çürüyüp toprak ile karıştığın zaman bu getirdiğimiz salavat-ı Şerifelerimiz sana nasıl bildirilir. Peygamberimiz ise buyurdu ki: ‘Allah, peygamberlerinin bedenlerini çürütmeyi toprağa haram kılmıştır. Yüce Allah buyuruyor ki :’ Süleyman’ın ölümüne karar verdiğimiz zaman, o’nun öldüğünü ancak dayandığı değnek bir ağaç kurdu tarafından yenilerek yere düşünce anlaşıldı.

Çürümeyen Bedenler Kimin Bedenleridir

Yalnızca peygamberlerin değil bunun yanında Allah yolunda, din uğrunda, Allah’ın dinini hakim ve egemen kılmak için şehit olanlarla, tüm benliğiyle Allah’ı zikreden büyük evliya ve alimlerin de toprak altında çürümedikleri birçok insan tarafından gözlemlenerek kanıtlanmıştır.

Öldükten sonra cesedi çürümeyenler kısaca şöyle özetlemek gerekirse peygamberler, alimler, Allah yolunda şehidler, Kur’an-ı Kerim’i çok okuyanlar ve ecrini yalnızca Allah’tan umarak müezzinlik eden kişilerin cesetleri çürümez.