hamileyken oruç tutmanın bebeğe zararları / Hamileyken Kesinlikle Oruç Tutmayın!

Hamileyken Oruç Tutmanın Bebeğe Zararları

hamileyken oruç tutmanın bebeğe zararları

Hamileyken oruç tutsam bebeğe bir zararı olur mu?

Ramazan ayında bir çok gebenin ve ailesinin merak ettiği bir konu bu. Bir yandan dini ibadetini yerine getirme rahatlığı, öbür yandan bebeğin açlıktan etkilenme kaygısı ile bir çok gebe hastamızın yönelttiği bir soru.

Yaz aylarında 17-18 saat herhangi bir gıda almaksızın beklerken acaba bebeğe zarar veriyor olabilir miyiz?

Konu ile ilgili tıbbi bilgi kaynaklarına baktığımızda şunu görüyoruz:

Oruç anne ve bebek sağlığı üzerine sanıldığı kadar olumsuz etki göstermiyor. Sadece bazı yayınlarda bebeğin daha düşük doğum ağırlığı ile doğmasına yol açabileceği bildirilmiş.

Bu da önemli bir durum. Daha düşük kilolu bebeklerde doğumdan sonra uzamış sarılık, yoğun bakım ihtiyacı, solunum problemleri  daha fazla oluyor.

Bunun ötesinde orucun anne karnındaki bebeklerde sakatlık vs. gibi kalıcı bir zarar vermesi söz konusu değil.

Yine de elimizde orucun gebelere ve bebeklerine etkileri ile ilgili yeterli tıbbi bilgi bulunmuyor. Bu nedenle gebelerin ramazan ayında oruç tutmasını önermiyoruz.

Mantıken de karnında bir bebek taşıyan annenin, uzun saatler boyunca ve sıcak günlerde sıvı kaybı yaşaması, aç kalması uygun değildir.

Anneden bebeğe dengeli ve kesintisiz bir şekilde protein, karbonhidrat, yağ, mineral, vitamin, eser elementlerin aktarılması gerekiyor. Yaz aylarındaki oruç ibadeti bu işleyişi ister istemez etkileyecektir.

Ek olarak gebelerde açlık hipoglisemisi söz konusudur. Yani açlığa tahammül gebelikte azalır. Bundan dolayı orucun hissedilir yükü de gebelerde daha fazla olacaktır.

Benim uzmanlık alanım değil, ancak bilindiği gibi dinen de haklı mazeretler varlığında oruç kaza edilebiliyor ya da fidye verilebiliyor.

Son bir nokta, evet hamileler olarak oruç tutmayacağız, ancak zengin ramazan sofralarından beslenirken de ölçüyü kaçırmamalıyız.

Hergün yemediğimiz tatlılar, yumurtalı pideler, güllaçlar, baklavalar,  bir ay boyunca sofralarda olacak.

Lütfen hamur işi ile aramıza koyduğumuz mesafeyi, ramazanda da koruyalım.

Günlük 30-40 dakikalık yürüyüşlerimizi bu ay da aksatmayalım.

Tüm annelerimize ve anne adaylarımıza sağlıklı günler dilerim.

Prof. Dr. Yavuz ŞİMŞEK

Hamilelikte Oruç ile İlgili Bilmeniz Gereken 7 Konu

Anne adaylarının Ramazan ayında oruç tutma konusunda aklı karışabiliyor. Pek çok platformda bu konu çeşitli tartışmalara da neden oluyor ve bu durum akılların daha fazla karışmasını beraberinde getiriyor. Ramazan ayında oruç tutma ya da beslenme konusunda en çok merak edilen 7 sorunun yanıtını sizlere aktaralım.

1-) Ramazanda Hamilelik ile İlgili Bilinmesi Gerekenler

Öncelikle anne adaylarının gebelik dönemi boyunca sağlıklı beslenmesi gerekir ve öğün atlamaları istenmez. Bu nedenle oruç tutmak yani uzun süre aç ve susuz kalmak tıbbi açıdan önerilmiyor. Gebelik döneminde anne adayının sağlığı kadar bebeğin sağlığı da önemlidir. Bebeğin anne karnında gelişimini sağlıklı bir şekilde sürdürebilmesi için annenin düzenli beslenmesi çok büyük bir önem taşıyor. Susuz kalmak da en az aç kalmak kadar bebeği olumsuz etkileyen bir durumdur.

2-) Hamilelikte Düzenli Olarak Tüketilmesi Gereken Besinler

Her anne adayının hamilelikte bazı besinleri düzenli olarak tüketmesi, bebeklerin gelişiminin sağlıklı bir biçimde devam etmesi adına önem taşır. Tüketilmesi gereken gıdalar vitamin ve mineral yönünden zengin olan besinlerdir. Sebze, meyve ve tahıllar, her beslenme programında mutlaka olması gereken gıda çeşitleridir. Kalsiyum, bebeklerin kemik gelişimi açısından önemli olduğundan süt ve süt ürünleri de düzenli bir biçimde tüketilmelidir. Yüksek oranda protein içeren gıdalara yer verilmesi, yeşil yapraklı sebzelerden de her gün mutlaka tüketilmesi tavsiye edilir.

3-) Gebelikte Oruç Tutmak Bebeğe Zarar Verir mi?

Elbette gebelikte oruç tutulmasının bebeğe zarar verip vermediği konusu üzerine pek çok araştırma yapıldı. Bu araştırmaların sonuçlarına dair şu örnekleri verebiliriz:

  • Hamileliğin ilk trimester döneminde oruç tutan anne adaylarının bebeklerinde, düşük doğum ağırlığı riski 1,5 kat yükseliyor.
  • Yaz mevsiminde oruç tutan anne adaylarının yeterli oranda sıvı almamasından kaynaklanan çeşitli sorunlar yaşadığı gözlemleniyor. Bebeğin içinde bulunduğu amniyotik sıvı, vücudun susuz kalmasından olumsuz etkileniyor.
  • Anne adayının gün içerisinde aç ve susuz kalması, bebeklerin bilişsel zekası üzerinde de olumsuz etkiler yapabiliyor.

4-) Kimler Oruç Tutmamalıdır?

Gebeliklerde anne adaylarının sağlık durumu, bebeklerin anne karnındaki gelişimi farklı olabiliyor. Bu nedenle kimler oruç tutmalı sorusunun yanıtı için doktor tavsiyesine başvurulması daha doğru olacaktır. Sadece belirli durumlarda anne adaylarının kesinlikle oruç tutmaması gerekir. Bu durumlara şu örnekleri verebiliriz:

  • Kan basıncı düşük ya da yüksek olanlar
  • Kansızlık sorunu yaşayanlar
  • Çoğul gebelikler
  • Gebelikte yeterli oranda kilo alamayanlar
  • Daha önce erken doğum yapmış olanlar
  • İdrar yolu enfeksiyonu geçirmiş olanlar
  • Yeme bozukluğu olanlar

Bunların yanı sıra bazı spesifik durumlarda da doktorunuz oruç tutmanızı önermeyebilir.

Merak edenler için –> Salgın döneminde hamilelik

5-) Gebelikte Oruç Tutanlar Nelere Dikkat Etmelidir?

Hamilelik döneminde oruç tutanların iftar ve sahurda beslenmesine ekstra bir özen göstermesi gerekir. Eğer aşağıdaki durumlardan biri yaşanırsa doktorunuza başvurmanız son derece önemlidir.

  • Mide bulantısı ve kusma
  • Uzun süre tuvalete gitme ihtiyacının olmaması
  • Kilo alamama ya da hızla kilo vermeye başlama
  • Şiddetli baş ağrısı
  • Yüksek vücut ateşi
  • İdrar renginin çok koyu olması

6-) Ramazan ve Gebelik

Sadece İslam dininde değil diğer bazı dinlerde de oruç tutmak vardır. Bazı dinlerde belirli bir süre sadece hayvansal gıdalar tüketilmez. Bazı dinlerde ise 25 saatlik yemek tüketmeme şeklinde ibadetler mevcuttur. Ancak tüm dinlerde sağlığı olumsuz etkilemesi durumunda oruç tutulmaması gerektiğinde dair ifadeler de bulunuyor. Ramazan ayında hamilelerin oruç tutması kişisel bir karardır. Fakat bu kararı verirken doktorunuzun öneri ve uyarılarını dikkate almanız da önem taşır. Özellikle çeşitli riskler mevcutsa, bebeğin gelişiminin olumsuz etkileneceği bir durum mevcutsa Ramazan ayında oruç tutulmaması sağlık açısından daha doğru olacaktır.

7-) Emzirirken Oruç Tutulur mu?

Anne sütü bebeklerin doğumdan sonra tüm ihtiyaçlarını karşılayan bir gıdadır. Özellikle ilk 6 ay boyunca bebeklerin mutlaka anne sütü ile beslenmesi önerilir. Annenin tükettiği gıdalar, anne sütü aracılığı ile bebeğe de geçtiğinden emzirme döneminde de oruç tutulması önerilmez. Çünkü uzun süre aç ve susuz kalınması, anne sütünü de olumsuz etkileyecektir. Dolayısıyla emzirme dönemi sona erene kadar oruç tutulması da tavsiye edilmiyor. Ramazan ayında anne adaylarının oruç tutması hakkında farklı sorularınız varsa yorum bölümüne yazabilirsiniz.

Bilgi sahibi olun –> Gebelikte antibiyotik kullanımı

Gebelikte oruç tutmak zararlı mı?

Anne adaylarının fazla miktarda kalori, protein, mineral ve vitamine ihtiyaç duyduğu gebelik dönemlerinde dengeli beslenmesinin önemi doğacak bebek için büyük önem taşıyor. Dinen oruç tutmamak için geçerli bir neden olan hamilelik döneminin bebek sağlığını ön planda tutarak geçirilmesi gerektiğini belirten Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Ümmühan Molak Avcı, gebelik döneminde anne vücudu ve bebek için şeker kullanımının artması sonucunda kan şeker düzeylerinin düştüğünü ve buna bağlı olarak anne adaylarının daha sık acıktığını ifade etti.

Anne adaylarının gebelik dönemi boyunca kan şekeri seviyesini dengede tutabilmek için sık sık ve küçük porsiyonlar halinde beslenilmesi gerektiğini vurgulayan Avcı, oruç tutulması durumunda uzun süreli bir açlık dönemi olacağı için bu prensibe uymanın mümkün olamayacağının altını çizdi. Avcı “beslenmenin sürekli olmaması durumunda kan şekeri seviyesi düşecek, vücuttaki hücreler enerji kaynağı olarak yeterince şeker bulamazlarsa depo yağları yakmaya başlar ve keton cisimleri denen metabolik artıkların kanda yükselmesine neden olurlar. Bu artıklar ise bebeğin nöropsikiyatrik gelişimini olumsuz etkileyebilir. Özellikle bebeğin organ taslaklarının oluştuğu ilk üç aylık dönemde oruç tutmak gerekli besin takviyesinin yeterli alınamama ihtimali nedeniyle sakıncalı olabilir. Daha ilerigebelik dönemlerinde ise bebek hareketlerinde ve bazı fonksiyonlarda (kalp, solunum, hareket...) geçici yavaşlamaların, azalmaların görüldüğü bildirilmiştir” şeklinde konuştu.
Gebelikte vücudun sıvı ihtiyacı arttığı için gün içerisinde alınan sıvı miktarınında artırılması gerektiğini söyleyen Avcı, terleme ve ishal gibi sıvı kaybının arttığı durumlar, annenin damar içindeki sıvısının azalmasına ve bunabağlı olarak kan basıncı düşüklüğüneveannenin böbrek fonksiyonlarında azalmaya sebep olabileceğini, sonucunda ise sıvı alımındaki azalmanın bebeğin amniyon sıvısını etkileyebileceğini belirtti.

Oruç tutan anne adayını bekleyen riskler

Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Ümmühan Molak Avcı, oruç tutan anne adaylarının, gebelikte yeterli kalori ve sıvıyı alamamasının genel bir halsizlik, yorgunluk, tansiyon düşmesi, baş dönmesi, sinirlilik, ağızda kuruluk, az idrara çıkma, kabızlık, ateş yükselmesi gibi yan etkiler ortaya çıkarabildiğinive bu durum bebeğin beslenmesini de olumsuz etkileyerek düşük doğum ağırlığına, bebeğin suyunun azalmasına yol açabildiğini aktardı. Avcı, “gebede şeker hastalığı kalp hastalığı veya hipertansiyon, böbrek, barsak, karaciğer veya mide hastalığı varsa, oruç tutulmamalıdır. Günlük ilaç almak zorunda olan hasta grubunda, oruç tutmanın sakıncalı olacağı unutulmamalıdır. İshal ve kusma süreçlerinde de vücut toleransı azalacağından istenmeyen yan etkilerin ortaya çıkmaması için oruç tutulmamalıdır. Üzerinde durulması gereken bir başka önemli konu açlık sonucu bazı kişilerde meydana gelen şiddetli halsizliğe bağlı bilinç fonksiyonlarındaki azalmalardır. Bu tür bulguları olan, açlığıtolere edemeyen gebelerde oruç tutmaya kesinlikle izin verilmemelidir. Gebelik sırasında inancı gereği oruç tutmak isteyen anne adayları mutlak surette kendilerini izleyen hekim ve sağlık personelinin denetiminde, diyet danışmanlığı da aldıktan sonra oruç tutmaya başlamalıdırlar. Mevcut önemli bir hastalığı bulunanlar oruç tutmamalıdırlar. Gündüz saatlerinde ve sıcak havalarda daha fazla dinlenmeli, terleme yoluyla sıvı kaybını azaltmalıdırlar. Yorucu egzersiz veya kapalı giysilerle sıcakta yürüyüş yapmamalıdırlar. İftarda hafif gıdalar almalı, sindirimi zor yemeklerden uzak durmalı, iftarın sonrasında bir veya iki öğün daha yemeli ve sahur yapmayı ihmal etmemelidirler.Oruçta, bazı vitaminlerin ve minerallerin alımı daha az olabilmektedir. Bunların desteklenmesine özellikle dikkat edilmelidir” dedi.

nest...

batman iftar saati 2021 viranşehir kaç kilometre seferberlik ne demek namaz nasıl kılınır ve hangi dualar okunur özel jimer anlamlı bayram mesajı maxoak 50.000 mah powerbank cin tırnağı nedir