kompozisyon nasıl yazılır / One moment, please...

Kompozisyon Nasıl Yazılır

kompozisyon nasıl yazılır

Kompozisyon Nasıl Yazılır?

Kompozisyon Nasıl Yazılır?

Kompozisyon, kelime olarak “birbirinden ayrı parçaları bir araya getirerek bir bütün oluşturma, düzenleme işi” anlamına gelmektedir. İnsan olarak en temel gereksinimlerimizden birisi, kendi duygu ve düşüncelerimizi karşımızdakine anlatmaktır. Kendinden söz etmek veya toplumdaki bir olayla ilgili fikirleri sunabilmek için kompozisyon yazmaya ihtiyaç duyulur. Fıkra, sohbet, deneme, makale, seyahatname, mektup, söylev, konferans vb. eserler edebiyatla ilgili birer kompozisyondur. Bunların hepsi bir fikir veya düşünceyi karşı tarafa anlatmayı amaçlamaktadır. Kompozisyonda, söylemek istenenler belirli bir düzene göre ve yazım kurallarına uygun bir biçimde yazılarak anlatılırsa, kendini ifade etme yeteneği artar ve iletişim kurma konusunda başarılı olunabilir.

Kompozisyon, insanların duygu ve düşüncelerini belirli bir uyum içinde yazılı ve sözlü biçimde aktarmasıdır. Yani kompozisyonlar yazılı ve sözlü olmak üzere iki başlık altında incelenebilir:

Sözlü kompozisyon; duyguları, düşünceleri, fikirleri ve hayalleri konuşarak aktarmaktır. Nutuk, konferans, açık oturum, münazara gibi karşılıklı fikir alışverişinde bulunma odaklı konuşmalar birer sözlü kompozisyon örneğidir. Sözlü bir kompozisyonun etkili olması için konuşmanın ve konuşmayı yapacak kişinin belirli niteliklere sahip olması gerekir. Duygu ve düşüncelerin aktarımını sağlamak için yapılacak konuşma öncelikle yapıcı ve inandırıcı olmalıdır. Belirli bir amaca dayandırılmalıdır ve konuşmanın konusunun karşı tarafta merak uyandırması gerekir. Ayrıca konuşmayı yapmadan önce yapılacak bir ön hazırlık, kompozisyonun daha etkili sunulmasını sağlar. Konuşmanın yapıldığı sırada kullanılan dil ve üslup da başarılı bir kompozisyon için önemli etkenlerden biridir.

Yazılı kompozisyon ise; duygu ve düşünceleri kâğıda dökerek aktarmanın bir yoludur. Makale, fıkra, deneme, biyografi ve seyahatname gibi edebi eserler yazılı kompozisyona birer örnek oluşturur. Bu yazılar, etkili yazma kurallarına göre yazılırsa verilmek istenen ana fikir karşıdakine çok iyi bir şekilde aktarılabilir. Kompozisyon aynı zamanda, öğrencilerin bir konu ile ilgili duygu ve düşüncelerini, yazım kurallarına göre anlatmalarını öğretmek için yazılan yazılardır. İlköğretim veya ortaöğretimde Türkçe dersinde kompozisyon yazma becerisi, öğrencilere öğretilerek etkili kompozisyon yazılması sağlanmaktadır. Fakat kompozisyonun akıcı, okunabilir, etkili, olması ve verilmek istenen mesajın aktarılabilmesi için belirli kurallara göre yazılması gerekir. Bu kurallar şu şekildedir:

Yazılı Kompozisyon Kuralları

- Kompozisyon yazarken beyaz ve çizgisiz dosya kâğıdı kullanılmalıdır. Eğer kâğıt çizgisiz olduğu için düz yazma problemi yaşanıyorsa kâğıdın altına çizgili kâğıt koyularak yazılabilir.

- Kullanılan kalem isteğe göre değişebilir. Kurşun, tükenmez veya dolmakalem kullanılabilir. Fakat mürekkebin rengi siyah olmalıdır.

- Öğrenciler, sayfanın sol üst köşesine ad, soyad, sınıf ve öğrenci numarası gibi bilgileri yazmalıdır. Sağ üst köşeye de tarih bilgileri yazılmalıdır.

- Paragraf başlangıçlarında mutlaka 3 santimetre boşluk bırakılmalıdır. Bu boşluk bütün paragraflarda eşit olmalıdır. Aynı zamanda bir paragraftan diğer paragrafa geçilirken bir satır boşluk bırakılmalıdır. Böylelikle yazıya bir bütün olarak bakıldığında bütün paragraflar hizalı bir biçimde görünür.

- Kompozisyon yazılacak kâğıdın üst kısmından 4 santimetre, alt kısmından 3 santimetre, sol kısmından 3 santimetre ve sağ kısmından 1,5 santimetre olacak şekilde boşluk bırakılmalıdır. Bu, sayfanın düzenli ve göze hoş gözükmesi için atlanmaması gereken bir kuraldır. Ayrıca kompozisyon kâğıdının dosyalanması veya etrafına not alınabilmesi için kenarlarda yeteri kadar boşluk bırakılması gerekir.

- Yazının güzel ve okunaklı olmasına dikkat edilmelidir. Karalama ve yazıların üstünün çizilmesi gibi durumlara yer verilmemelidir. Yazım kurallarının ve noktalama işaretlerinin doğru kullanılmasına özen gösterilmelidir.

Kompozisyonda Plan

Bir kompozisyonun daha akıcı ve güzel olmasında konu seçimi, paragraflara ayırma ve bunları planlayarak yapma gibi etkenler son derece önemlidir. Kompozisyonun planlanma aşamasında öncelikle kompozisyonun konusu belirlenir. Konu, kompozisyonda ele alınan, incelenen, hakkında fikir beyan edilen olay veya durumdur. Bir duygu, düşünce, eşya, fikir, olay, problem vb. şeyler bir kompozisyona konu olabilir. Yazmaya başlamadan önce konunun tespiti yapılır. Ardından bu konu sınırlandırılır. Planlamanın daha iyi yapılabilmesi ve daha iyi bir kompozisyon ortaya çıkması için konunun iyi anlaşılması ve iyice araştırılarak konu hakkında bolca fikir sahibi olunması gerekir. Bu durumda konuyla ilgili üç duruma dikkat edilmelidir. Bunlar;

Konunun esas düşüncesi; konuyu oluşturan varlık, madde, olay veya düşüncedir. Konunun kavranması ve açıklanabilmesi için konunun özünün de kavranması gerekir. Konunun esas düşüncesi anlaşılmaksızın yazılan kompozisyonlarda, okuyucuya iletilmek istenen duygu, düşünce ve fikirler yeteri kadar açıklanamayabilir. Bu nedenle, kompozisyon yazmaya başlamadan önce konu belirlenmeli, konu hakkında detaylı araştırma yapılmalı ve iyice özümsenmelidir.

Konunun hangi türle yazılacağı; kompozisyonda yazılacak konunun hangi türde yazılacağının seçilmesidir. Bu aşama oldukça önemlidir. Bir kompozisyonun konusu, her tür yazı biçimiyle yazılamaz. Eğer kompozisyon fıkra türünde yazılmak isteniyorsa, deneme türüne ait özellikler kullanılamaz. Böyle bir durumda verilmek istenen mesaj okuyucuya iletilemez veya yanlış iletilebilir.

Konunun bakış açısı; seçilen konunun hangi açılardan değerlendirileceğini belirleyen unsurdur. Bakış açısı, konunun özünü çevreler. Bakış açısının belirlenmesi kompozisyon yazarı açısından çok büyük kolaylık sağlar. Çünkü belirlenen açı çerçevesinde hareket edilirse kompozisyon çok fazla dağılmaz ve anlatılmak istenen duygu ve düşünceler çok net iletilebilir. Bu nedenle bakış açısını belirlemek, konuyu sınırlandırmak için oldukça gerekli ve önemli bir detaydır.

Kompozisyonun konusu ve konuyu işleyiş biçimi belirlendikten sonraki aşama ise paragraf planı yapmaktır. Bu plana göre, paragrafların bulunduğu bölümler konunun anlatılış biçimine göre isimlendirilir. Kompozisyon üç bölümden oluşur;

Giriş (serim) bölümü: Okuyucuya bahsedeceği konuyu anlatmak, ona konuyu tanıtmak amacıyla yazılan bölümdür. Giriş bölümü, kompozisyonun ilk parçasını oluşturur. Bu bölümde yazar neleri anlatacağını kısa bir şekilde açıklayarak belirtir. Bu bölüm fıkra, makale gibi yazılarda tek paragraftan oluşmakla birlikte hikâye, roman, deneme gibi yazılarda birden fazla paragraftan oluşabilir.

  • İlgi çekici, kısa ve öz bir şekilde anlatım yapılır.
  • “Çünkü, bu yüzden, örneğin” gibi bağlaçlarla başlamaz.
  • Yazar bu kısımda, kompozisyonda anlatacağı konuyu tanıtır, konuya getireceği yorumu en başından belirtir.
  • Tümden gelim şeklinde yazılan kompozisyonlarda, genellikle giriş bölümünde kompozisyonun ana fikri anlatılır.

Gelişme (düğüm) bölümü: Giriş bölümünden sonra gelen, bir veya birden fazla paragraftan oluşan bölümdür. Kompozisyonda, konunun enine boyuna, tüm detaylarla anlatıldığı gelişme bölümünde konu en iyi biçimde açıklanır. Tartışmalar, açıklamalar, tasvirler ile birlikte adım adım sonuca doğru ilerlenir. Okuyucuya anlatılmak istenen düşünce, en çok gelişme bölümünde aktarılır. Bu bölümde konu hakkında verilmek istenen her türlü detaya yer verilir.

  • Gelişme bölümü, anlatılmak istenen konuya açıklık getiren ve ana fikrin yavaş yavaş ortaya çıkmasını sağlayan düşünceleri barındırır.
  • Bu bölümdeki paragraflar, kendisinden önce gelen paragraflarla dil bilgisi ve anlatım yönünden aynı doğrultuda ilerler.
  • Konu en detaylı biçimde bu bölümde anlatılır. Bu nedenle örneklere, tasvirlere, tanık göstermelere başvurulur.
  • Ayrıntılar, gelişme bölümünde birbirlerini tamamlar. Birbirlerine bağlayıcı öğelerle bağlanırlar. Bu nedenle gelişme bölümünde ayrıntılara da çok fazla yer verilir.

Sonuç (çözüm) bölümü: Kompozisyonun son bulduğu bölümdür. Bu bölümde, giriş ve gelişme bölümlerinde anlatılan düşünceler toplanarak yazı özetlenir. Konuyla ilgili bir karar verilmek isteniyorsa bu bölümde verilir. Verilmek istenen asıl mesaj verilerek kompozisyon tamamlanır.

  • Kısa ve özet olacak bir biçimde anlatılan bu bölüm; “özetle, kısaca, yani” gibi bağlaçlarla başlayabilir.
  • Öykü, roman, hikâye, anı gibi yazı türlerinde anlatılan olaylar bu bölümde bir sonuca bağlanır.
  • Sonuç bölümünde anlatılanlar, dil bilgisi ve anlatım bakımından kendisinden önceki bölümlerle bağlantılıdır.
  • Tüme varım yöntemiyle yazılan kompozisyonlarda ana düşünce bu bölümde anlatılır.

Kompozisyon yazma yeteneği nasıl geliştirilir?

Okuma; kompozisyon yazma yeteneğini geliştirmenin en bilindik yollarından birisi bol bol okumaktır. Gazete, köşe yazısı, dergi, kitap gibi yazılı eserleri okumak ufku genişleteceği gibi kelime hazinesini de genişletir. Özellikle bilgilendirici yazıları okumak bilgi birikimini artırır ve hayal gücünü aynı oranda geliştirir. Böylelikle kompozisyon yazma yeteneği gelişebilir.

Dinleme; bir konferansı, tartışmayı, sohbeti, açık oturumu dinleyerek de pek çok şey öğrenilebilir. Özellikle önemli noktalarda notlar alarak ve tüm dikkatini vererek yapılan dinlemeler, kelime hazinesini genişleteceği gibi pek çok konuda fikir sahibi olunmasını da sağlar. Bu da daha etkili ve akıcı bir kompozisyon yazabilmenin yolunu açar.

Düzenli olarak yazı yazma; pek çok konuda olduğu gibi kompozisyon yazma konusunda da başarılı olabilmek için pratik yapmak gereklidir. Düzenli olarak günlük tutmak, gün içinde akla gelen herhangi bir olayla ilgili bir şeyler yazmak gibi aktiviteler yazı yazma yeteneğinin gelişmesine yardımcı olur. Yani kompozisyon yazma yeteneğinin gelişmesinde, düzenli olarak yazma pratiği yapmak oldukça etkili bir yöntemdir.

Araştırma yapma; yazılacak kompozisyonun konusuyla alakalı bir ön araştırma yapmak işleri oldukça kolaylaştırır. Ön araştırmanın ardından detaylı araştırmalar da yapılabilir. Bu noktada araştırmanın yapıldığı kaynakların güvenilirliği ve doğruluğu çok fazla önem taşır. Bir üniversitenin kütüphanesindeki kaynaklar, internetteki güvenilir adresler, müzeler, araştırma merkezleri, sözlükler, ansiklopediler ve daha birçok kaynak araştırma yapmak için uygundur. Eğer kompozisyonların temeli derin bir araştırmaya dayanırsa çok daha başarılı yazılar ortaya çıkabilir.

FacebookTwitter

Kompozisyon Nasıl Yazılır?

kompozisyon nasıl yazılırKompozisyon yazmak, sanıldığı gibi herhangi bir konu üzerinde aklına gelen her şeyi basit bir düzen içerisinde ifade etmek değildir. Daha doğrusu, ciddi bir kompozisyon daha yoğun bir çabayı ve özeni gerektirmektedir. Bunun için etkili ve verimli bir kompozisyon yazarken belli kurallara uymak; kompozisyon yazma ilkelerini sırasıyla yerine getirmek gerekir.

Aşağıda, kompozisyon yazılırken hangi adımları uygulamamız gerektiği sıralanmıştır. Bu adımları uygulayarak etkili ve verimli bir kompozisyon yazabilirsiniz:

1. BİLGİ BİRİKİMİ:

Üniversite eğitimiyle bir meslek için hazırlık yapılır, o mesleğin gerektirdiği birikim aktarılmaya çalışılır. Aydın insanın bilmesi gerekenler ise sadece kendi mesleğiyle, ilgi alanlarıyla, çevresiyle ve dönemiyle sınırlanamaz. Kendisine yöneltilen hemen her soru için az çok söyleyecek sözlerinin olması beklenir. “Ben inşaat mühendisiyim, ülke sorunlarından, sosyal çevreden, spor faaliyetlerinden, trafikten … hiç anlamam” demek aydın insana yakışmaz. Kişinin çevresine karşı duyduğu sorumluluk; onu araştırmaya, incelemeye ve öğrenmeye yönlendirir. Böylece bilgi birikimi için ilk adımlar atılmış olur.

Herhangi bir bilim veya sanat dalıyla ilgili özel araştırmalar ve deneyimler sonunda elde edilecek uzmanlık bilgisini saymazsak genel bir kültür sahibi olmak ve (sözlü veya yazılı) kompozisyonlar meydana getirmek için “bu sayfada” sayılan etkinliklerin yapılmasında yarar vardır.

2. KONU SEÇME:

Yukarıda sıralanan yollarla ve bunlara ilâve edilebilecek değişik etkinliklerle birikim kazandıktan sonra sıra, üzerinde söz söylenecek veya yazı yazılacak konuyu seçmeye gelir. Konunun araştırma yapmaya uygun, bol kaynağı olan ve kişinin ilgi alanına giren, sınırları belli olan bir konu olmasına özen gösterilir.

3. PLÂN YAPMA:

Plânın olmadığı yerde düzensizlik, dağınıklık, zorluk, zevksizlik ve kabalık kendini nasıl gösteriyorsa plânlanmadan ortaya konan yazılı veya sözlü kompozisyonda da benzer aksaklıklar hemen kendini gösterecektir. Esasen iyi bir yazı veya konuşma plânsız olmaz.

4. BAŞLIK BULMA:

Başlık, yazının veya konuşma konusunun adıdır. Tabiatta adı olmayan, ismi konmayan varlık olmadığına göre yazıya da bir isim konmalıdır.
İyi bir başlık;

– Kısa ve özlü,
– Dikkat çekici ve merak uyandırıcı,
– Konuyla ilgili,
– Ana düşünceyi etkili bir biçimde anlatan,
– Kolay söylenebilen ve akılda kalıcı,
– Yazının içeriği hakkında fikir verici olmalıdır.

Film adlarına, kitap adlarına, makale başlıklarına, haber başlıklarına… dikkat edilirse bunların yukarıda sayılan nitelikleri taşıdığı görülür.

Düşünce yazıları için konu, konunun maddesi veya ana düşünce uygun başlıklar olarak seçilirken olay yazıları için daha geniş bir yelpazeden başlık seçmek mümkündür: Olayın geçtiği yer; olay kahramanı; olayın adı; olay kahramanı ve olayın yeri; olayın özü olan eylem gibi. Nelerin başlık olarak kullanılabileceği hakkında bir fikir vermek için başlıklardan bazı örnekler aşağıda sıralanmıştır:

Bilim ve Teknik, Yurt Duyguları, Edebiyatımızın İçinden, Türkçenin Sırları, Osmancık, Atatürk Şiirleri Antolojisi, Türk Dili, Çoban Çeşmesi, İstanbul’u Dinliyorum, Bizim Duvarlar, Çile, Suç ve Ceza, Silâhlara Veda, Cemile, Kılıbık, Otuz Beş Yaş, Duvar, Küçük Kız, Mihriban, Düşünmek, Üç Nasihat, Kurumuş Ağaçlar, Bayrak, Karadeniz, Memleket Türküsü, Güle Yel Değdi, Sinekli Bakkal, Acımak, Sarnıç, Yaprak Dökümü, Türkçe Bilen Aranıyor.

Bölüm başlıkları ve ana başlıklar satırı ortalayacak şekilde büyük harflerle yazılır ve (ünlem veya soru ifadesi yoksa) sonuna herhangi bir noktalama işareti konmaz. Alt bölümlere ait başlıklar ise küçük harflerle yazılır. Önce başlık konup yazının buna göre geliştirilebileceği gibi, yazıyı tamamladıktan sonra da uygun bir başlık seçilebilir.

5. PARAGRAF BİLGİSİ

Herhangi bir yazının bir satır başından öteki satır başına kadar olan bölümüne paragraf denir. Paragraf, geniş bir konunun belli bir bölümünü ifade eden düşünce birimidir.

Paragraflar, bütün bir konunun ayrı ayrı bölümlerini ifade eden, kendi içinde de bütünlüğü olan birimlerdir. Bu bakımdan iyi düzenlenmiş bir paragrafta cümlelerin açık, etkili ve birbirine bağlı olması gereklidir.

Uzun bir yazının bölümlere ayrılmaması okuyucuyu yoracağı için yazıdaki çeşitli ana fikirlerin birbirinden ayrılması paragraflarla mümkün olur. Böylelikle yazının kolay okunması ve anlaşılması sağlanır. Yazıda ilk satırın biraz içeriden başlaması (paragraf şekli), bir düşüncenin veya konunun bir bölümünün tamamlanıp diğer bir bölümüne geçildiğini gösterir. Böylelikle okuyucunun ilgisi devam ettirilir, yazının daha kolay kavranması da sağlanır.

6. DİLİN KURALLARINI BİLME

İyi bir yazı yazmak veya başarılı bir konuşma yapmak için dilin (ses bilgisinden cümleye kadar bütün) kuralları, söz varlığı çok iyi bilinmelidir. Kelimelerin anlamlarını, bunlar arasındaki anlam inceliklerini ve dilin ifade kabiliyetini iyi bilmek, yazana (veya konuşana) kolaylık sağlayacaktır. Bu konudaki birikimin bir anda oluşması elbette mümkün değildir. Kişi, öncelikle konunun önemine inanır, bol bol okur, araştırır, yazma alıştırmaları yapar, sabırlı olur ve bunu zamana yayarsa bu birikimi kazanabilir.

7. YAZMA

Bilgi birikimden yola çıkarak konuyu tespit edip plânladıktan sonra (paragrafların özellikleri dikkate alınarak) yazmaya başlanmalıdır. Ancak kişinin kendisini hazır hissetmesinin yazının güzelliği ile doğrudan ilgisi olduğunu belirtmekte yarar vardır.

Yazmaya önce, kısa yazılar yazarak başlamakta yarar vardır. Hatta başlangıçta yatkınlık kazanmak için şiirler, kısa hikâyeler… olduğu gibi yazılabilir. Sonra bir üslûp kazanıncaya kadar bol bol yazı denemeleri yapılmalıdır. Bu konuda Benjamin Franklin diyor ki “Güzel yazıları derleyen bir kitap elime geçti, satın aldım. Baştan aşağı okudum. Üslûbu çok hoşuma gitti. Bu üslûp yeteneğine erişme isteğini duydum. Taklitle işe başladım. Önce kitaptaki en güzel makaleleri seçtim. Her paragrafın önemli yerlerini özetledim. Kitabı bir kenara attım. Birkaç gün sonra bu makaleleri aslına uygun olarak, kitaba bakmadan yazmaya çalıştım. Gördüm ki, kelime stokum, kelimeleri kullanışım oldukça zayıf. Ara sıra çıkardığım özetleri birbirine karıştırdım; birkaç hafta sonra özetleri tekrar düzelterek metni meydana çıkarmaya çalıştım. Bu çalışmalar yazı yazma yeteneğimde büyük gelişmeler sağladı.”

8. YAZININ OKUNMASI VE DÜZELTİLMESİ

Yazı tamamlandıktan birkaç gün sonra sanki bir başkasının yazısını okuyormuş gibi; sayfa düzenine, imlâya, noktalamaya, dil bilgisi kuralları ve iyi bir anlatımın niteliklerine uygunluk gibi ölçütlerle dikkatli bir şekilde yeniden okunmalı, varsa yanlışlar düzeltilmelidir. Yazı, herkesin doğru ve kolay anlayabileceği bir hâle getirilmelidir.

nest...

oksabron ne için kullanılır patates yardımı başvurusu adana yüzme ihtisas spor kulübü izmit doğantepe satılık arsa bir örümceğin kaç bacağı vardır

© 2024 Toko Cleax. Seluruh hak cipta.