kafaya zımba dikiş / DİKİŞ ALINDIKTAN SONRA OLUŞABİLECEK KOMPLİKASYONLAR – Katsan Medical Devices

Kafaya Zımba Dikiş

kafaya zımba dikiş

Zımba dikiş nedir?

İçindekiler:

  1. Zımba dikiş nedir?
  2. Zımba dikiş alınmazsa ne olur?
  3. Zımba dikiş varken banyo yapılır mi?
  4. Bacağa atılan dikiş kaç günde alınır?
  5. Ameliyatta zımba dikiş neden yapılır?
  6. Dikiş alındıktan sonra ne yapılmalı?
  7. Dikiş atılan yer kaç gün sonra yıkanır?
  8. Ameliyat sonrası dikişleri varken banyo yapılır mı?
  9. Dikiş alındıktan sonra yıkanır mi?
  10. Dikiş alındıktan sonra kaç gün pansuman yapılır?
  11. Dikişler alındıktan sonra kaç gün sonra banyo yapılır?

Zımba dikiş nedir?

Stapler: Türkçe karşılığı zımbaolan ve estetik kaygının olmadığı büyük yaralarda tercih edilen bir dikişatma materyalidir.

Zımba dikiş alınmazsa ne olur?

Emilemeyen cerrahi dikişlererken çıkarılırsa ayrılma meydana gelebilir ve skar doku yayılabilir. Öte yandan, cerrahi dikişlergereğinden geç çıkarılırsa, yara izi, enfeksiyon ve iltihaplanma veya tahriş gibi otoimmün tepkiler oluşabilir.

Zımba dikiş varken banyo yapılır mi?

Genellikle 48 saat geçince dikişlerkaynamış kabul edildiği için dren varlığı dışında bu kadar sürenin sonunda yıkanmanın zararı olmadığı bilimsel çalışmalarla kanıtlanmıştır. Ameliyat yerinde kanama olması kanama açıklık olduğunu düşündürür ve banyonun iltihap riskini artıracağından korkulur.

Bacağa atılan dikiş kaç günde alınır?

Nihai dikişalınma tarihi, dikişin yapıldığı bölgeden bölgeye değişir. Çoğu zaman cerrahi dikişler güniçinde yüzden, 10 güniçinde kafa derisinden, 7 güniçinde boyundan, güniçinde gövde ve kollardan ve güniçinde bacaklardan alınır.

Ameliyatta zımba dikiş neden yapılır?

Cerrahi Zımbalar; cerrahların, cildin kapatılması, bağırsakların ve/veya akciğer parçalarını bağlamak için dikişyerine veya cerrahi iki parçanın birleştirilmesini (anastomoz) sağlayan ameliyatsırasında kullanılan cerrahi için üretilmiş özel zımbalardır.

Dikiş alındıktan sonra ne yapılmalı?

2-Uygun yara bakımı ve pansuman: -Yaranın yeri, durumu, genişliği gibi faktörler göz önüne alınarak, dikişsonrası saat ıslatılmamalı ve yıkanmamalıdır. Cildin en üst tabakasının iyileşmesi bu sürede tamamlanır. -Bazı kirli ve akıntılı yaralarda bol suyla, basınçlı suyla ya da sabunlu suyla yıkamak gerekebilir.

Dikiş atılan yer kaç gün sonra yıkanır?

2-Uygun yara bakımı ve pansuman: -Yaranın yeri, durumu, genişliği gibi faktörler göz önüne alınarak, dikişsonrası saat ıslatılmamalı ve yıkanmamalıdır. Cildin en üst tabakasının iyileşmesi bu sürede tamamlanır.

Ameliyat sonrası dikişleri varken banyo yapılır mı?

AMELİYAT SONRASIERKEN DÖNEM TAKİP BANYO yapılabilir. Tekrar pansuman gerekmez. İlk on gün yaranın üstü fazla sürtelenmemelidir. Taburcu olduktan sonraki ilk gün ağrı kesici kullanılmalıdır.

Dikiş alındıktan sonra yıkanır mi?

-Yaranın yeri, durumu, genişliği gibi faktörler göz önüne alınarak, dikişsonrası saat ıslatılmamalı ve yıkanmamalıdır.

Dikiş alındıktan sonra kaç gün pansuman yapılır?

Gerekli durumlarda (derin kesi) bölge lokalize edilerek (uyuşturularak) yaraya dikişatılır veya kesi derin değil ise temizlendikten sonrabölge kapatılır. 2 günde bir pansuman yapılır. Yara bölgesinin su ile temasından kaçınılmalıdır.

Dikişler alındıktan sonra kaç gün sonra banyo yapılır?

-Yaranın yeri, durumu, genişliği gibi faktörler göz önüne alınarak, dikişsonrası saat ıslatılmamalı ve yıkanmamalıdır.

DİKİŞ ALINDIKTAN SONRA OLUŞABİLECEK KOMPLİKASYONLAR

Dikiş çıkarıldıktan sonra yara bakımı, iyileşme ve yara izi oluşmaması için çok önemlidir. Emilebilir olma özelliğinden dolayı emilebilir sütürlerin alınmasına gerek yoktur, ancak emilemeyen sütürlerin bazılarının bir süre sonra vücuttan çıkarılması gerekir. Bu süre hastanın durumuna göre değişebilir. Örneğin, hastanın diyabeti varsa, sütürlerin normalden süreden daha uzun bir süre sonra alınması gerekir.

Emilemeyen sütürlerin bazıları vücuttan alınmaz, ligasyon ameliyatlarında ipek sütür veya fıtık ameliyatlarında polipropilen gibi sütürler hasta vücudunda ömür boyu kalır.

Dikiş Alma Komplikasyonları: Dikişler alındıktan sonra kızarıklık, ateş, ağrı, şişlik varsa ve yara alanından irin çıkıyorsa, uzman bir doktorun görülmesi gerekir.

Yara yeniden açma: Sütürler çok erken çıkarılırsa veya yara bölgesine baskı uygulanırsa, yara yeniden açılabilir. Yaraya tekrar sütür atılması gerekebilir ya da doktor yaranın doğal olarak kendisini kapatmasına izin verebilir.

Aşırı skar: Sütürler zamanında alınmazsa ve haddinden uzun bir süre hasta sütürü taşırsa, kalıcı skarlara neden olabilir.

Keloid formasyonu: Keloid normal ciltten daha koyu olan büyük bir yara benzeri dokudur. Keloidler daha çok belde, dirsekte, omuzda ve göğüste görülür. Vücudun bir yara izi oluştururken aşırı tepki vermesi durumunda ortaya çıkarlar. Esmer insanlar için çok yaygındır ve doktor tarafından izlenmeleri gerekir.

Hipertrofik skarlar: Bu skarlar en çok eklemlerin çevresinde görülür. Hipertrofik skarlar aşırı büyüyebilirler ve yıllar içinde küçülebilirler. Keloidler bir süre sonra kaybolabilir, ancak hipertrofik skarlar iyileşmezse, kalıcı bir skar oluşabilir.

 

YARA BAKIMI ve YARA İYİLEŞMESİ

YARA ÇEŞİTLERİ:

Dokunun normal anatomik yapı bütünlük ve fonksiyonunun bozulmasına ‘yara’ denir. Yaralar çeşitli sebeplerle olabilmektedir.

1-Akut cerrahi yaralar: Ameliyat sırasında düzgün kesici bir alet ile açılmış düzgün kesilerdir.  Genelde sistematik bir şekilde ve  düzenli bir iyileşme gösterirler.

2-Travmaya bağlı yaralar: Travmanın şekline göre basit ve komplike olabilen, doku eksikliklerine yol açabilen, uzun süreler medikal ve cerrahi tedavisi gerekebilen yaralardır.

3-Yanık yaraları: Sıcak-alev, sürtünme, elektrik, soğuk, radyasyon ve kimyasallara bağlı farklı derecelerde yanık yaraları gelişebilir. Tedavileri uzun süreler devam edebilir.

4-Kronik yaralar

5-Bası yaraları

6-Enfekte yaralar

 

KESİLERE YAKLAŞIM:

1-Muayene: İrili ufaklı  cilt kesileri özellikle çocuklarda sıklıkla karşımıza çıkmaktadır. Bu kesilerin tedavisine başlamadan önce hastanın travma nedeniyle tam bir fiziksel muayene ve gerekirse radyolojik incelemeleri yapılmalıdır. Olası kafa travması, karın içi organ yaralanması, vücutta başka bir yaralanma … gözden kaçırılmamalıdır. Kesi yerinde muayenede ise tendon-kas, sinir, damar kesileri, yaradaki kirlilik ve yabancı cisim varlığı ve olası kemik kırıkları iyice muayene edilmelidir.

2-Anestezi: Lokal ve genel çeşitli anestezi yöntemleri uygulanabilir.  Kooperasyonun zor olduğu çocuk ve bebeklerde, komplike müdahalelerin gerektiği durumlarda genel anestezi tercih edilebilir.

3-Yara temizliği: Yaralar antiseptik solüsyonla tezmilenir ve yabancı maddeler çıkarılır. Fırçalama, basınçlı su kullanımı gibi yöntemlerle yara temizlenebilir. Enfekte yaralarda debridman ve ölü dokuların temziliği yapılabilir, bazı durumlarda yara kapatılması ertelenebilir.

4-Yaranın kapatılması:

-Çok küçük kesiler ve sürtünme tarzı yaralarda sadece pansumanla yara kapatılabilir.

-Doku yapıştırıcısı: Yüzeyel, kanaması olmayan, temiz, küçük, yara gerginliği olmayan kesilerde cilt doku yapıştırıcısı kullanılabilir. Yaranın içinde doku yapıştırıcı kullanılmamalıdır. Çünkü vücut tarafından emilmeyen yapıştırıcı, reaksiyon yapıp, enfeksiyon ve fazla iz kalması sebebi olabilir.

-Steristrip: Temiz, yüzeyel, kanaması olmayan yaralarda, yara kenarları yaklaştırılıp Steristrip kullanılabilir. Steristripler ayrıca dikiş atılması sonrasında da destek olarak kullanılabilir. Gergin ve derin yara kenarlarında steristrip tek başına başarılı değildir. Yara açılmasına sebep verebilir.

-Sutürle (dikişle) kapama: Kesininin olduğu vücut bölgesi ve derinliğine göre farklı dikiş materyalleri ve teller kullanılabilir. Derin kesilerde derialtı dikiş de gerekli olabilir. Aslında ‘estetik dikiş, lazerle dikiş’ gibi tabirler gerçekçi değildir. Her bölgede farklı bir dikiş tekniği kullanılabilir. Önemli olan nazik tekniklerle dokuya zarar vermeden mümkün olan en az doku gerilimini sağlamak, mümkün olan en ince dikişleri kullanmak ve yeterli doku iyileşmesi sonrası mümkün olan en erken zamanda dikişleri almaktır. Bebeklerde ve bazı vücut bölgelerinde (ağız içi, vajina…) kendiliğinden eriyen dikişler kullanılabilir. Bazen de dışarıdan görünmeyen ciltaltı dikişler kullanılabilir.

5-Pansuman:

Kesinin yeri ve durumuna göre farklı pansumanlar uygulanabilir. genelde saat yarada su teması önlenir. Temiz yarada; steristrip ile kapalı değilse, yağlı krem ve pomadlarla hafta takip cilt epitelizasyonu için  faydalıdır.  Sızıntısı fazla olan veya kirli yaralarda ise krem ve pomad tercih edilmez; kurutucu pansumanlar önerilir.

Temiz kesilerde steristripler, sutür alınana kadar hatta alındıktan sonra da  kullanılabilir. Steritripler alınırken çekilmemeli, ıslatılarak yumuşanması sağlandıktan sonra kolaylıkla çıkarılmalıdır.

6-Antibiyotik tedavisi ve tetanoz profilaksi:

Temiz kesilerde antibiyotik kullanılmaz. Kirli kesilerde önerilir. Tetanoz profilaksisi gerekebilir.

7-Dikiş (sutür) alınması:

Eriyen dikişlerin alınması gerekmeyebilir. Gömülü dikişler alınmaz. Göz kapağı gibi bölgelerde dikişlerin alınması gün iken, parmaklarda 15 güne kadar uzayabilir. Yaranın gerilimi ve iyileşme durumu gibi faktörler göz önünde bulundurulması daha doğrudur.

8-Takip ve öneriler:

Sutür alındıktan sonra yara kuvvetinin %10’unu kazanmıştır. Bu yüzden yara bölgesini 1 ay daha korumakta fayda vardır. Dikişler alındıktan sonra yara iyileşmesinin devam etmekte olduğu unutulmamalıdır.  Keside kötü iz oluşmasını engelleyebilmek için steroidli pomadlar ay süre ile masaj yaparak kesi bölgesine uygulanabilir. Bazı durumlarda steroid enjeksiyonu, bası giysisi, silikonlu gel sheet kullanımı önerilebilir. Yara bölgesini güneş ışığından 2 yıl boyunca korumak çok önemlidir.

 

AMELİYAT İZLERİNİ AZALTMANIN YOLLARI

1-Uygun cerrahi teknik:

-Estetik dikiş denilen dikiş atma tekniğinin de izsiz olmadığı, bazen diğer dikiş şekillerine göre daha fazla iz bırakabileceği unutulmamalıdır. Bu konuda uzman doktorun önerileri dikkatle dinlenilmelidir.

-Ameliyat sırasında cerrahi kesi yerleri mümkünse vücut çizgileri üzerine, mümkünse paralel olarak ve vücutta kamufle olması daha kolay bölgelere (burun estetiğinde burun içine, karın germe ameliyatında iç çamaşırı içine gibi…)yerleştirilmelidir.

-Ameliyat kesisinin dikilerek kapatılması sırasında cilt içinde kalan dikiş malzemeleri en az reaksiyon yapanlardan tercih edilmeli ve yara dudakları arasındaki gerilim azaltılmalıdır.

-Cilt dikişi sırasında cilt gerginliğini sağlam olarak taşıyabilecek fakat mümkün olan en küçük çaplı dikiş malzemesi kullanılmalı ve eğer vücutta erimeyen dikiş kullanılıyorsa mümkün olan en erken zamanda dikişler alınmalıdır. Gereğinden erken alınan dikişler  yara açılmasına; daha kötü iyileşmesine ve daha fazla iz kalmasına sebebiyet verebilir.

-Dikişler yüzey gerilimin azaltacak şekilde kat kat olmalıdır. Aşırı miktarda atılacak dikişler kan dolaşımını bozabileceğinden, yara açılması ve daha fazla iz kalmasına sebebiyet verebilir; aşırı dikişten kaçınılmalıdır.

-Cilt üzerinde gerilimi azaltmak için iltihaplı ve akıntılı olmayan dikiş yerlerinde Steristrip bantlar kullanılabilir. Sızıntılı, nemli , kolay ıslanan ve terleyen bölgelerde Steristrip tek başına ya da dikiş sonrası kullanımı başarılı olmamakta ve bantlar çıkmaktadır.

-Bazı kesilerde yapıştırıcı kullanımı, dikişe göre daha fazla reaksiyon ve iz kalmasına sebep olabilir. Doku yapıştırıcılar çok yüzeyel kesiler haricinde tercih edilmemelidir.

2-Uygun yara bakımı ve pansuman:

-Yaranın yeri, durumu, genişliği gibi faktörler göz önüne alınarak, dikiş sonrası saat ıslatılmamalı ve yıkanmamalıdır. Cildin en üst tabakasının iyileşmesi  bu sürede tamamlanır.

-Bazı kirli ve akıntılı  yaralarda bol suyla, basınçlı suyla ya da sabunlu suyla yıkamak gerekebilir. Bu gibi yaralarda erken dönemde dikiş atılmaz. Açık bıraklan yaralarda ya kendi kendine kapanma ya da daha sonra cerrahi bir yöntemle kapatılma planlanır. Doktorunuzun pansuman önerilerine uyunuz.

-Ameliyat yerinde gerginliği arttırıcı hareketlerden kaçınılmalıdır (spor yapmak, ağırlık kaldırmak, karın bölgesi yarası olanlarda öksürmek, kabız kalmak…)

-Doktorunuzun belirttiği ölçüde, istirahat ve kısmi hareket yasaklarına uyulmalıdır.

-Diyabet gibi yara iyileşmesini bozan hastalığı olan kişilerde , kan şeker düzeyi daha dikkatli kontrol altına alınmalıdır.

-İltihaplı veya riskli bazı kesilerde doktorunuzun önerisi üzerine antibiyotik tedavisi verilir. Temiz ve basit yaralarda gereksiz antibiyotik kullanımından kaçınılmalıdır.

-Temiz ve kuru kesi yerlerinde uygun krem ve pomadlar minimal kullanılarak, kesi bölgesinin minimal nemli olması sağlanır.

-İçinde iyot içeren Batikon benzeri pansuman malzemeleri yara iyileşmesini geciktirir, kullanılmamalıdır.

-Kesi yerleri temiz ve kuru tutulmalıdır. Krem ve pomadlar bol miktarda ve vücudun ememeyeceği şekilde kullanıldığı takdirde, yara üzerinde çamur benzeri bir tabaka oluşturabilir. Bu da enfeksiyon gelişimine yol açabilir. Bu maddeler bilinçsizce ve uzman doktor önerisi olmadan kullanılmamalıdır.

-Alkol ve peroksit benzeri ürünler kesi yerlerinde kullanılmamalıdır. Bunlar deriyi tahriş edip, iyileşmeyi bozarlar.

-Yaranın durumuna göre pansumanlar devam edilmelidir.

-Kesi yerinin üst tabaka iyileşmesine göre iz azaltıcı kremler Haftada başlanır.6 ay-2 yıl arası kullanılabilir. İlaç etkinliği en iyi bilinen pomad Kenacort’dur.

-Güneşe maruz kalan bölgelerdeki kesilerde güneşten koruyucu kremler kullanılmalıdır. 2 seneye kadar kullanım önerilir.

-Daha önce yara izleri hipertrofik skar ya da keloid tarzı kabarık iyileşen kişilerde daha sık takip  ve bası giysisi, Silikon gel sheet, Kenacort enjeksiyonu gibi farklı ek tedavi seçenekleri her zaman göz önünde bulundurulmalıdır.

-Doktorunuzun uygun gördüğü zamanda ve şekilde cilt masajına başlayın.

BESLENME:

-Sigara içimi yara iyileşmesini bozar. Hiç içilmemesi en idealidir.

-Alkol ve kafeinli içeceklerden kaçınılmalıdır.

-C vitaminli, proteinli diyetler yara iyileşmesini hızlandırır.

-Vücut susuz bırakılmamalıdır. İdrar renginizden günlük ne kadar su içmeniz gerektiğine kendiniz karar verebilirsiniz. Koyu renkli bir idrar çıkımı susuz kaldığınızı gösterir. Renksiz veya çok açık renkli bir idrar çıkışını idame ettirecek derecede su içilmelidir.

 

AMELİYAT İZİNDE KONTROL EDİLEMEYEN FAKTÖRLER:

1-Yaş: Yaşlandıkça cildimiz daha az elastik ve daha ince hal alır. Güneşi sigara gibi birçok faktör de işin içine girer. Bu nedenle yaşlandıkça iyileşme daha zor hale gelir. Fakat cildinde kırışıklığı ve buruşukluğu fazla olan kişilerde yara izlerinin kamuflajı daha kolay hale gelir. Yara gerginliği daha az olur.

2-Cilt rengi, ırk: Siyak ırkta ciltte kötü izler kalma riski daha fazladır. Öte yandan açık renkli olanlarda kalan en ufak iz bile daha  göze batan bir durumda olabilir.

3-Genetik faktörler:  Bazı kişilerde aileden geçen kötü iyileşme sorunu olabilir. Fakat ailesinde kötü yara iyileşmesi olan kişilerde kendisinde de aynı problemin kesinlikle olacağı manasına gelmediği gibi, kendisinde kötü yara iyileşmesi olan kişilerin çocuklarında da aynı problemin kesinlikle olacağı manasına gelmez. Bunu önceden tahmin etmek mümkün değildir.

4-Kesinin derinliği ve genişliği: Daha derin, daha geniş ve parçalı, daha kirli, daha gergin yaralarda daha fazla iz kalma riski daha fazladır.

5-Yara iyileşme hızı: Bazı kişiler yaranın hızlı ve izsiz iyileşmesi açısından doğuştan şanslıdır.

6-Ameliyat yeri: El sırtında iz kalması riski daha fazla olduğu halde, avuç içinde bu risk daha düşüktür. Bunun gibi kulak memesi, çene ucu, omuz, göğüs kafesi ortası gibi bölgeler yara izi açısından daha risklidir.

 

KRONİK (İYİLEŞMEYEN) YARALAR:

İyileşme beklenen yaranın doğru bakım ve tedaviye rağmen hafta süre içinde iyileşmediği durumlarda ‘kronik yara’dan söz edilir. Bazı faktörler yara iyileşmesini geciktirir ve zorlaştırır:

1-Diyabet (Şeker hastalığı): Diyabetin hem kısa dönem hem de uzun dönem etkileri yara iyileşmesini bozar.  Duyu hissinin ve damar kan akımının azalması yaranın korunmasını ve beslenmesini bozar.

2-Enfeksiyon

3-İlaçlar:  Steroidler ( kortizonlu ilaçlar) ve bazı kemoterapi ilaçları yara iyileşmesini engeller.

4-Beslenme bozuklukları: Protein-kalori eksikliği, çinko ve Vit A,C eksiklikleri yara iyileşmesini bozar.

5-Doku ölümü: Damarsal dolaşım problemi ya da radyasyon nedeniyle doku nekrozu(ölümü) olursa yara iyileşmez.

6-Hipoksi: Damar içi kan azlığı, ağrı  veya soğuk çevre nedeniyle kan akımını azalması iyileşmeyi bozar.

7-Yara kenarları fazla gerilim yara iyileşmesini bozar. Doku ölümü olur.

8-Başka bir yara

9-Düşük ısı

Obesite

Hareketsizlik (yatak yaraları gibi) ve bası

Sigara ve alkol kullanımı

Psikolojik stres ve uykusuzluk

Hasta uyumsuzluğu

İyileşmeyen yara  çeşitleri:

1-Arteryel (atar damar) yetmezliği

2-Venöz (toplar damar) yetmezliği

3-Lenfödem

4-Nöropati:  Sinir harabiyeti sonucu

5- Bası yaraları (dekübit ülserleri-yatak yaraları)

6-Kanser yaraları

7-Radyasyon tedavisi

8-Atheroembolizm ( pıhtı atması)

9-Orak hücreli anemi

Vaskülitler  (çeşitli damar hastalıkları)

Kemik iltihabına (osteomyelit) bağlı yaralar

Dikiş ka&#; g&#;nde alınır? Dikiş ka&#; g&#;nde kaynar ne zaman iyileşir?

Dikiş, atıldığı bölgeye göre 5 gün ile 21 gün arasında alınmaktadır. Dikişin atıldığı gün alınması gereken gün sayısını belirleyen bir etkendir.

Dikiş Kaç Günde Alınır?

 Dikiş, atıldığı bölgeye göre bir alınma süresine sahiptir. Yüze atılmış olan cerrahi dikişler 5 gün ile 7 gün içerisinde alınmaktadır. Kafa derisine atılmış olanlar 10 günde, boyun bölgesine atılmış olanlar 7 günde, gövdeye ya da kollara atılmış olanlar gün içerisinde ve bacaklara atılmış olan dikişler de gün arasında alınmaktadır.

 Dikişlerin alınma süresi tamamen yapıldığı bölgeye göre değişiklik gösterir. Aynı zamanda yaranın yerine ya da dikişin derinliğine göre bölgeye su değdirmeme süresi de değişmektedir. Dikiş sonrası bölgeye genel olarak 48 saat hiçbir şekilde su değmemesi gerekmektedir.

Dikiş Kaç Günde Kaynar Ne Zaman İyileşir?

 Dikişlerin kaynama ve iyileşme süresi atılmış olduğu bölgeye göre değişir. Dikişler yüz bölgesine atıldığında 5 gün ile 7 gün arasında bir kaynama süresine sahiptir. Kafa derisine atılmış olanlar 10 gün içerisinde kaynarken bacak bölgesine atılan dikişlerin kaynama ve iyileşme süresi 20 güne kadar çıkmaktadır.

False

nest...

batman iftar saati 2021 viranşehir kaç kilometre seferberlik ne demek namaz nasıl kılınır ve hangi dualar okunur özel jimer anlamlı bayram mesajı maxoak 50.000 mah powerbank cin tırnağı nedir