osteopeni belirtileri / Osteoporoz (Kemik Erimesi) Nedir? Belirtileri, Risk Faktörleri ve Tedavisi | Özel Başarı Hastanesi

Osteopeni Belirtileri

osteopeni belirtileri

Osteopeni Nedir?

&#;Osteopeni&#; kemiklerin zayıflama ve yoğunluğunu kaybetme eğiliminde olduğu bir durumdur. Aşağıdaki makalede bu durumun belirtileri, nedenleri, tedavisi ve korunma yöntemleri hakkında daha fazla bilgi bulabilirsiniz.

_kemikKemik mineral yoğunluğu normalde olması gerekenden daha az olduğunda, durum osteopeni olarak değerlendirilir. Bu da bir kişinin kemiklerinin zayıfladığı, eskiden olduğu gibi güçlü olmadığı anlamına gelmektedir. Osteopenisi olan bir hastanın kemik mineral yoğunluğu daha da düşerse osteoporoz (kemik erimesi) denilen daha ciddi bir hastalık geliştirir. Osteopeninin belirtileri neredeyse sıfıra yakındır bu nedenle teşhis edilmesi oldukça zordur.

Osteopeni Nedenleri:

Orta yaşlardan itibaren insanlar yaşlandıkça, kemikleri daha zayıflamaya ve daha ince olmaya başlar. Çünkü vücut kemik hücrelerini yaptığından çok yıkmaya başlar. Bunun bir sonucu olarak kemik kütle, yapı ve minerallerini kaybeder ve zayıflar. Kemikler daha kırılgan hale gelerek, kemiklerde kırılma riski artar. Normalde insanlar 30 yaşına ulaştıktan sonra kemik mineral yoğunluğunu kaybetmeye başlar. Bu nedenle osteopeninin etkilerini önlemek için, bu yaşına kadar kemik sağlığını korumak çok önemlidir.

_osteopeniaBir kişinin kemik mineral yoğunluğu doğuştan doğal olarak düşük olduğu zaman bu durum gelişir. Kadınlar erkeklere oranla daha düşük kemik mineral yoğunluğuna sahip olduğundan kadınlar osteopeniye daha yatkındır. Ayrıca menopoz evresinde kadınların yaşadığı hormonel değişiklikler de bu duruma neden olur. Osteopeniye yol açabilecek faktörlerden bazıları şunlardır;

-Kemoterapi ve steroidler gibi yüksek dozda astım ilaçlarının kullanımı
-Vücudu uzun süren radyasyonlara maruz bırakmak
-Ailede görülen osteopeni vakaları
-Metabolizmanın işleyişinde sorunlar ve yeme bozuklukları

Gazlı içecekler, alkol ve sigaranın fazla tüketimi kemiklerin zayıflamasına katkıda bulunan diğer faktörlerdir.

Osteopeni Belirtileri:

Osteopeninin belirti ve semptomlarını merak edenler için kötü haberimiz var. Osteopeninin hiç bir görünür belirtisi yoktur. Kemikler mineral yoğunluklarını kaybettiğinde ve zayıfladığında, hiç bir belirti göstermezler. Osteopeni belirtisi olarak yalnızca kemik kırıklarını kabul edebiliriz. Bunun dışında kemiklerin zayıfladığının hiç bir belirtisini tespit edemeyiz.

Osteopeni Tedavisi:

_kalsiyum-kemikerimesiOsteopeni tedavisinin amacı kemikleri çok daha ağır bir hastalık olan osteoporozdan (kemik erimesi) korumaktır. Bunun için genellikle düzenli ilaç tedavisi uygulanır. Bunun dışında tedavi sürecini hızlandırmak için hastaların kendi başlarına yapabileceği bir kaç şey daha vardır.

-Kalsiyum kemik sağlığını sürdürmek için çok önemlidir bu nedenle süt, yeşil sebzeler, meyveler gibi kalsiyum yönünden zengin besinleri beslenmeye dahil edilmelidir.

-Doktor tarafından tavsiye edilirse ek kalsiyum takviyeleri ve kalsiyumun emilimine yardımcı olacak D vitamini takviyeleri alınmalıdır.

-Kemikteki hasarın daha da ilerlemesini önlemek için sigara, alkol ve gazlı içeceklerin tüketimini bırakın.

-Kemik sağlığını iyileştirmenin başka bir yolu düzenli egzersizden geçer. Kardiyovasküler egzersizler ve fizyoterapi egzersizleri kemik gücünü yeniden kazanmak için iyi bir yoldur.

Osteopeninin Önlenmesi:

Yaklaşık 34 milyon Amerikalı onları kırıklara duyarlı hale getiren osteopeni hastalığına sahiptir. Bir kişide osteopeni gelişme ihtimali öncesinden tahmin edilebilir. Bir kişi büyüme yıllarında kalsiyumdan zengin besinleri yeterince tüketmemiş ise, ailesinde osteopeni öyküsü varsa, astım tedavisi için steroid veya başka ilaçlar kullanmış ise bu kişide hayatının ilerleyen dönemlerinde osteopeni gelişebilir. Ancak henüz genç yaştaki kişiler 30 yaşına gelmeden kemik sağlığını geliştirerek bu hastalığın gelişmesini önleyebilirler. Yeterli miktarda kalsiyum ve D vitamini alınması, sigara ve alkol tüketiminin bırakılması, düzenli egzersiz yapılması ve dengeli beslenme ile yaşamın daha sonraki aşamalarında osteopeni gelişmesi önlenebilir.

Popüler bir deyiş olan &#;hastalığın önlenmesi, tedavisinden kolaydır&#; sözü bu hastalık için normalden olduğundan çok daha önemlidir. Sağlıkla ilgili olan her şey gibi osteopenide de tanı ve tedavi için her zaman bir doktora danışmak çok önemlidir.

Kaynakça:
seafoodplus.info

Yazar:Tülay Arsoy

Osteoporoz nasıl tedavi edilir?

Osteoporoz yani kemik erimesi, genellikle yaşlılarda görülen bir rahatsızlık olarak bilinir. Oysa 35’li yaşlarda en üst seviyeye ulaşması gereken kemik kütlesinde farklı nedenlerle eksikler kalırsa, osteoporoz genç yaşta da görülebilir. Günümüzde her 4 kadından ve her 8 erkekten birinde görülen osteoporoz; spordan uzak hareketsiz yaşam ve fast-food yeme alışkanlığının artmasına bağlı beslenme bozukluğu gibi nedenlerle son yıllarda daha sık görülür oldu. Başlangıçta oldukça sinsi seyrederken kadınlarda özellikle menopoz sonrası kemik erimesi hızlanır.


Osteoporoz belirtileri

Osteoporozu olan kişiler bazen kemik ağrıları ile hekime başvururken, çoğu zaman hiçbir şikayete yol açmadığından kemiklerde kırıklar meydana gelinceye dek doktora gitmez. Osteoporozu bulunan kişilerde basit düşmelerde bile omurga, kalça ve el bileği kemik kırıkları çok sık görülürken, omurgada kırık oluşur ise kamburlaşma ve boy kısalığı ortaya çıkar. Oluşan deformite ve ağrı, hayat kalitesini düşürür. Omurga kırığı olan kişi akut dönemde ortopedi polikliniklerine şiddetli bel ve sırt ağrısı ile gider. Geç dönemde ise; kronik bel ağrısı, uyku bozukluğu, nefes darlığı, hazımsızlık, anksiyete hatta depresyon gibi şikayetlerle başvurulabilir.

Osteoporoz neden olur?

Günümüzde tanı yöntemlerinin de gelişmesiyle gençlerde daha fazla tespit edilir hale geldi. Çocukluk çağında kemik gelişimi, mineral yapısı ve kemik yoğunluğu üzerinde beslenme, egzersiz ve hormonlar gibi birçok çevresel faktörler etkili olsa da genetik faktörlerin yüzde ’i oluşturduğu bilinir. Vücudumuzda doruk kemik kütlesine yaklaşık yaşında ulaşılır. Bu yaşlarda erişilen doruk kemik kütlesi değişik nedenlerle eksik kalırsa osteoporoz görülebilir. Kadınlarda ise menopoz sonrası kemik erimesi hızlanır. Gençlerde görülen osteoporozun nedenleri şöyle sıralanır:

  • Hormonal nedenler
  • Mide-bağırsak sistemi hastalıkları
  • Kan hastalıkları
  • Bağ dokusuna bağlı nedenler
  • Romatizmal hastalıklar
  • Organ nakli ameliyatı geçirmiş olmak
  • Bazı kan sulandırıcılar, kortizon, bazı psikiyatrik ilaçlar vb
  • Hareketsizlik, aşırı egzersiz, sigara ve aşırı alkol
  • Sağlıksız beslenme, D vitamini eksikliği, kalsiyumdan fakir; protein ağırlıklı beslenme
  • Ailesel yatkınlık
  • Hamileliğe bağlı geçici osteoporoz

Gençlerde osteoporoz tedavisi

Hamileliğe bağlı osteoporoz dışındaki tüm durumlarda mutlaka kemik kırıklarını önlemek için tedavi gerekir. Hamileliğe bağlı osteoporoz genellikle doğumdan sonraki 6 ay içerisinde kendiliğinden geçer. Bu nedenle çoğunlukla tedavi gerektirmez. Gençlerde öncelikle osteoporoza yol açan unsurun tespit edilerek tedavi edilmesi şart. Ardından kalsiyum ve D vitamini takviyesi başlanır. Spor yapmak çok önemli. Özellikle haftada en az üç gün dakika tempolu yürüyüş veya ağırlık kaldırıcı sporlar yapılması osteoporoz tedavisi üzerinde oldukça etkilidir. Sigara ve alkol kesilir, kahve günde en fazla 2 fincan ile sınırlandırılır. Buna rağmen kırık gelişimi engellenemezse o zaman osteoporoz ilaçları kullanılabilir. Ancak bu ilaçların en önemli problemi uzun süre kemikte kalması ve hamilelik planı olan kişilerde bebeği etkileme riskidir. Bu nedenle erken menopoz dönemindeki kadınlarda devam eden kemik kaybı ya da tekrarlayan düşük travmalı kırıklar olmadıkça ilaç tedavisinin düşünülmemesi gerekir.

*Bu içeriğin geliştirilmesinde Tıbbi Direktörlük katkı sağlamıştır.
*Web sitemizdeki bilgiler kişileri tanı ve tedaviye yönlendirme amacı taşımaz. Tanı ve tedaviye yönelik tüm işlemlerinizi doktorunuza danışmadan uygulamayınız. İçeriklerde Acıbadem Sağlık Grubu'nun tedavi edici sağlık hizmetlerine yönelik bilgiler yer almamaktadır.

RANDEVU AL  

OSTEOPOROZ (KEMİK ERİMESİ) NEDİR? BELİRTİLERİ, RİSK FAKTÖRLERİ VE TEDAVİSİ

Osteoporoz nedir?

Osteoporoz; geç yetişkinlik döneminde kendini göstermeye başlayan, kemiklerin gücünü yitirmeye başladığı ve ortalama bir yetişkinden daha hızlı ve kolay kemik kırılmasına yol açma ihtimalini doğuran bir kemik rahatsızlığıdır. Terminolojisine baktığımızda, Osteoporoz kelime anlamı olarak 'delikli kemikler' şeklinde tanımlanabilir. Osteoporozun ortaya çıktığı nokta, kemik, kalsiyum gibi mineralleri vücudun değiştirebileceğinden daha hızlı kaybetmesiyle oluşmaktadır. İleri evrelerde kemikler daha az yoğun halde olduğundan, güçlerini kaybederler ve daha kolay kırılma eğiliminde olurlar. Osteoporoz tüm ırklardan erkekleri ve kadınları etkilese de, spesifik olarak kadınlar ve menopozu geçmiş kadınlar yüksek risk kategorisi altında yer almaktadır. 

Osteoporoz (Kemik Erimesi) Belirtileri

Osteoporoz spesifik bir ağrıya veya semptomlara neden olmaz. Ancak ciddi veya güçten düşürücü kırık riskini artırır. Özellikle erken dönem osteoporoz başlangıcında ayırt edici herhangi bir semptom görülmez. Ancak kemikleriniz osteoporoz nedeniyle güç kaybettiğinde, aşağıdaki belirtilerin görülme ihtimali olabilir:

  • Kırılmış ya da hasar görmüş omurun neden olduğu sırt ağrısı
  • Boy ile orantılı görülen azalmalar
  • Eğik bir duruş stili
  • Kolay kırılmaya eğilimli kemik yapısı

Osteoporoz (Kemik Erimesi) Riskini Arttıran Faktörler

Değiştirilemeyen Bazı Risk Faktörleri

  • Cinsiyet: Kadınlar, erkeklere göre osteoporoza yakalanma noktasında daha risklidir.
  • Yaş faktörü: Yaşlandıkça, kemik dokusu zayıflar ve kemik yoğunluğunuz da aynı oranda gücünü yitirir. Yaşam biçiminiz ve egzersiz yapmanızın dışında tutulan genel kırılma olasılığı her zaman bulunur.
  • Etnisite: Eğer beyaz veya Asya kökenliyseniz, en yüksek risk aktörlerinden biri olabilirsiniz.
  • Genetik faktörler: Kemiğinizin anatomik yapısı genetik faktörlere de dayalıdır. Dolayısıyla soyunuzda kolay kemiği kırılan bir yapı varsa, hastalık dinamiğiniz buna uygun olarak yer alacaktır.
  • Gövde boyutu: Küçük vücut yapısına sahip erkekler ve kadınların yüksek risk taşıma nedeni, yaşlandıkça güçsüzleşen ve azalan kemik kütlesine bağlıdır. Dolayısıyla gövde boyutunuzun büyük olması bu hastalık için sizi avantajlı konuma sokar. 

Hormon Seviyesi

  • Cinsiyet hormonları: Kemik erimesi ve zayıflaması düşük cinsiyet hormonuyla bağlantılıdır. Menopozdaki kadınlarda östrojen seviyelerindeki düşüş, osteoporoz gelişimine büyük katkı sağlar. Ayrıca Erkeklerde bu hormonlar azaltan prostat kanseri tedavileri ve kadınlarda meme kanseri tedavilerinin kemik kaybını hızlandırması olasıdır.
  • Tiroid hormonları: Tiroidinizin fazla aktif veya düşük aktif olduğu bir durumda tedavi etmek için çok fazla tiroid hormonu ilacı alırsanız bu da osteoporozu doğurabilir.
  • Diğer bezler: Paratiroid ve diğer adrenal bezlerin oranıyla da bağdaşan bir hastalıktır.

Diyet faktörleri

  • Düşük kalsiyum: Kalsiyum eksikliği, kemik yoğunluğunun düşüşünü getirdiğinden osteoporoz gelişiminde büyük rol oynamaktadır. 
  • Yeme alışkanlıkları: Gıda alımını sınırlandırılması ve zengin içerikli besin tüketimine özen göstermemek bir diğer faktör olabilir.
  • Gastrointestinal cerrahi işlemler: Mide küçültme veya bağırsak parça alımıyla alakalı cerrahi işlemlerin sonucunda, kalsiyum gibi benzeri besin maddelerinin yüzey alanında duruşu sınırlanır ve çeşitli gastrointestinal rahatsızlıkları da beraberinde getirebilir.

Steroid ve çeşitli ilaçların faktörleri

Oral olarak enjekte edilen Prednizon ve kortizon kortikosteroid ilaçların uzun süreli kullanımı, kemiğin yeniden şekillenme sürecini aksatır. Özellikle aşağıdaki ilişkili hastalıkların ilaçlarıyla etkileşime girdiğinde hastalığın ilerlediğini gözlemleyebiliyoruz: 

  • Nöbetler
  • Mide reflüsü
  • Kanser
  • Nakil reddi

Diğer risk faktörleri

  • Düşük D vitamini seviyeleri
  • Sigara kullanımı
  • Günde ikiden fazla tekrarlanan alkol ve kahve tüketimi
  • Fiziksel aktivite eksikliği
  • Erken menopoz (45 yaşından önce)
  • Romatoid artrit, astım ve hastalıklar dolayısıyla uzun süre kullanılan kortikostereoid ilaçları.

Osteoporoz (Kemik Erimesi) Komplikasyonları

Omurga çıkığı veya kalçadaki kemik kırıkları, osteoporozun en çok görülen komplikasyonlarıdır. Düşme ve yaralanmalar kalça kırılmasına neden olmakla beraber, süreçten sonraki ilk sene tekrarlanan düşme veya çıkma durumunda, kalıcı bir sakatlığa ya da ölüm riskine kadar götürebilmektedir. 

Omurga kırıkları sadece düşme veya darbeyle oluşmamaktadır. Çökme noktasını bulan, aşırı zayıflamış kemik yapısı kırık olmadan da kendini gösterir. Bir yandan sırt ağrısına, bir yandan da boy kaybı, kambur duruş gibi günlük faaliyeti kısıtlayıcı noktalara temas eder.

Osteoporoz Hastalığında Tanı

Sorunun tanısının konulabilmesi için doktorunuz tıbbi geçmişinizi analiz etmek isteyebilir. Kan ve idrar testi de kemik ölçümü yapabilmek için gerekli olacaktır. Ayrıca kemik yoğunluğunuzu ölçebilmek adına, doktorunuz test isteyebilir. 

Kemik dansitometrisi veya çift enerjili X-ışını absorpsiyometsisi(DEXA) testleri sorunun teşhisi için yapılan testlerdir. X-ışınları bileklerinizdeki, kalçalarınızdaki veya omurganızdaki kemik yoğunluğunu ölçmek amaçlı yapılan bir tedavi yöntemidir. Genellikle belirttiğimiz kalça ve omurga gibi belirli bölgelerdeki kemiklerin kontrolü sağlanır. Düşük seviyede X-ışını verilir ve ağrısız bir işlemdir. 

Kemik mineral yoğunluğu (BMD), eş cinsiyette en yüksek kemik kütlesine sahip, farklı bir genç yetişkininkiyle karşılaştırılır.  BMD ölçümlerinin sonucunun düşük olması; -bilimsel olarak, genç yetişkin ortalamasına oranla 2,5 standart sapma daha düşükse-Trend Sağlık Dünya Sağlık Örgütü'ne göre, hastaya osteoporoz teşhisi konmasını doğrular. Kemik kaybı kategorileri dörde ayrılır; normal ve tepe kemik kütlesine sahip olunmayan hasta, erken evrelerde osteopeni veya ‘’ düşük kemik kütlesi’’ olarak adlandırılan kategoride yer alacaktır. Sonraki kategori osteoporozdur, en uç kategori ise şiddetli osteoporozdur (yerleşmiş, kronikleşmiş osteoporoz).

Osteoporoz Hastalığında Tedavi

Osteoporoz teşhisi konduktan sonra, doktorunuz gerekli tedavi ilaçlarını size yazacaktır. Bunun dışında, yaşam kalitenize olumlu yönde şekil verecek adımlar atmanızı isteyebilir ve kemik kırılmasına sebebiyet verebilecek herhangi bir durumdan kaçınmanıza özen göstermenizi bekleyebilir. İlaçlar sayesinde de kalsiyum ve D vitamini eksikliğiniz de giderilmiş olacaktır.

Kesin ve kalıcı bir tedavi biçimi olmayan Osteoporoz için, alternatif tedavi yöntemi olarak kemiklerinizi korumanız ve güçlendirmeniz önerilir. Diyet ve kas yönetimini etkin çalıştırabileceğiniz egzersiz hareketleri ve ilaçların takviyesiyle kemik üretiminiz daha etkin olacaktır. Beslenme sisteminizi kalsiyumun yüksek olduğu oranlara çekip, bu tedavi yöntemleriyle beraber kemiğin büyümesi mümkün kılabilirsiniz. Bunun yanında, bu sorunu yaşayan hastalar normal bir yaşam sürdürebilmektedirler. Kalıcı bir çözüm olmasa da, ilaçlar ve yaşam döngünüzü evirmeniz sayesinde, günlük rutin faaliyetlere kısıtlamalar olmadan devam edebileceğiniz saptanmıştır. Doktorun önerdiği diyet ve egzersiz gibi alternatif önerileri de, kullanacağınız ilaçlarla beraber önemsemeniz hastalığın ilerlememesine katkı sağlayacaktır. 

Osteoporozu Önlemek İçin Alınabilecek Alternatif Önlemler

  • Taze meyve, sebze ve kepekli tahıllar içerikli diyetleri düzenli tüketmeye bakın.
  • Kalsiyum açısından zengin yiyecekler yemeye özen gösterin.
  • Yeterli D vitamini oranına sahip olmaya çalışın.
  • Sigara içmekten kaçının.
  • Alkol ve kafein içeren içeceklerin tüketimini sınırlayın.
  • Ağırlık kaldırma ve kuvvet gerektiren içerikte egzersiz programlarını düzenli yapmaya çalışın. 
  • Besin yanında kalsiyum içerikli takviyeleri tüketmeye özen gösterin. Bunun yanında Ulusal Bilimler, Mühendislik ve Tıp Akademileri Sağlık ve Tıp Bölümünün önerdiği üzere, 50 yaşından büyük kişiler için takviyeler ve diyet programlarından alınan toplam kalsiyum alımının günde miligramdan fazla olmamasını tavsiye etmektedir.

Osteoporoz (Kemik Erimesi) Nedir? Belirtileri, Risk Faktörleri ve Tedavisi Hakkında Bizimle İletişime Geçin

D&#;ş&#;k Kemik Yoğunluğu (Osteopeni) Nedir? Osteopeni Belirtileri Ve Tedavi Y&#;ntemleri Nelerdir?


Kalsiyum eksikliği sonucunda herkeste görülebilen osteopeni halk arasında düşük kemik yoğunluğu olarak bilinmektedir. Kemik sağlığının korunması açısından düzenli olarak çeşitli besin kaynakların alınması, dengeli beslenilmesi, alkol ve sigara gibi zararlı alışkanlıklardan uzak durulması gerekir.

Düşük Kemik Yoğunluğu (Osteopeni) Nedir?

Kemik dokusu anne rahminden ergenliğe kadar yaşar ve gelişir. Sürekli yıkılmakta ve inşa edilmektedir. Kemiklerin bu aktiviteleri yapmak için D vitamini ve kalsiyum gibi besinlere ihtiyacı vardır. Ancak bu faaliyetler farklı durumlarda yavaşlamaya başlar, bu durumda kemikler olması gereken yoğunluğu kaybetmeye başlar. Kemik yıkımı hızlandıkça inşaat işleri yavaşlar. Sonuç olarak osteopeni nedir kısaca; kemiğin vücutta kaybolması durumuna denir.

Düşük Kemik Yoğunluğu (Osteopeni) Belirtileri

Çok yoğun semptomlar göstermez ve semptomları diğer hastalıklarla hemen hemen aynıdır. Semptomlar arasında;

● Kemik ağrısı,
● Hızlı kemik kırılması,
● Yaşa bağlı düşük kemik yoğunluğu,
● Ağrı ve vücut hareketi eksikliği gibi durumlar yer alır.
Düşük Kemik Yoğunluğu (Osteopeni) Neden Olur?

Doğal kemik yıkım sürecini olumlu yönde değiştirmek için mineral, vitamin ve kalsiyum yönünden zengin bir diyete sahip olmak önemlidir. Ancak düzensiz beslenme alışkanlıkları, hareketsiz bir yaşam tarzı, alkol ve sigara tüketimi sadece yıkım sürecini hızlandırır. Kişi önce kemik kaybı yaşamaya başlar, ardından kemik yoğunluğu azalır. Kemik yoğunluğundaki düşüş aslında kemik mineral yoğunluğudur. Kemik mineral yoğunluğundaki düşüş devam ederse kemik erimesine dönüşebilir.

Düşük Kemik Yoğunluğu (Osteopeni) Nasıl Teşhis Edilir?

Sağlıklı insanlarda kemik yoğunluğunun en yüksek olduğu yaş genellikle 25 ile 30 yaş arasındadır. Bu dönemden sonra kemik hasarı ve yoğunluğu azalmaya başlar. Özellikle yaşamın ilerleyen dönemlerinde en ufak bir darbe ile oluşan kırıklarda doktorların ilk fark edeceği şey kemik yoğunluğu olacaktır. Bu noktada insan kemik yoğunluğu bir kamera ve ışın kaynağı ile ölçülür ve sonuçlar bir bilgisayara aktarılır.

Düşük Kemik Yoğunluğu (Osteopeni) Nasıl Tedavi Edilir?

Osteopeni tedavisinde en önemli şey kemik oluşumunu desteklemek ve kemik yıkımını önlemektir. Bu amaçla kemiklerin yoğunluğunu artırmak için ilaçlar verilir. Ancak ilaçlar egzersiz ve beslenme ile desteklenmelidir. Bunun için;

● Besin değeri yüksek sebzeler tüketmek
● Doğal pekmezler ve kuru meyve tüketmek
● Kalsiyumu ve D vitamini ve arttırmak
● Yeterli miktarda güneş ışığından yararlanmak
● D vitamini, paratiroid hormon ve flor takviyeleri almak
● Düzenli egzersiz yapmak

nest...

batman iftar saati 2021 viranşehir kaç kilometre seferberlik ne demek namaz nasıl kılınır ve hangi dualar okunur özel jimer anlamlı bayram mesajı maxoak 50.000 mah powerbank cin tırnağı nedir