Fırat Mhp
MHP ve Ülkü Ocağı başkanları insan kaçakçılığından tutuklandı
İzmir Karaburun'da düzenlenen insan kaçakçılığı operasyonunda MHP Karaburun İlçe Başkanı Fırat Zorlu ile Karaburun Ülkü Ocakları Başkanı Mehmet Kara'nın tutuklandığı iddia edildi.
İzmir’in yerel yayın organlarından Son Kale’nin haberine göre, Yunanistan'a ait Sakız Adası'nın tam karşısında bulunan İzmir'in Karaburun İlçesi, siyaset gündemini de sarsacak bir insan kaçakçılığı operasyonuna ev sahipliği yaptı. Alınan bir istihbarat üzerine 10 Nisan'da harekete geçen Karaburun İlçe Jandarma Komutanlığı ekipleri, insan kaçakçılarını takibe aldı. İki noktada düzenlenen eşzamanlı operasyonda, yurda yasa dışı yollardan girmiş, aralarında kadın ve çocukların da bulunduğu 30 kaçak göçmen yakalandı. 1 minibüs ve 1 hafif ticari araç ile 2 otomobile sıkıştırılan göçmenler, bulundukları yerden çıkarılarak yasal işlemleri yapılmak üzere Karaburun İlçe Jandarma Komutanlığı'na götürüldü. Suriyeli ve Afganlar'dan oluşan kaçak göçmenleri para karşılığında Sakız Adası'na geçirmeye çalıştığı öne sürülen İzmir'den 2, Karaburun'dan 4 olmak üzere toplam 6 kişi ise gözaltına alındı. İnsan tacirlerine ait 4 araca da el konuldu.
MHP İLÇE BAŞKANI ÇIKTI
Ancak, gözaltına alınan kişilerin kimlikleri sorgulandığında ortaya çarpıcı detaylar çıktı. Operasyonda gözaltına alınan Fırat Zorlu'nun MHP Karaburun İlçe Başkanı, Mehmet Kara'nın ise Karaburun Ülkü Ocakları Başkanı olduğu anlaşıldı. Gözaltına alınan diğer 4 kişiden Y. Kara'nın Mehmet Kara'nın kardeşi olduğu, "Mutef" isimli Suriye uyruklu zanlının ise kaçaklar ile çetenin irtibatını sağladığı öğrenildi. Aralarında Fırat Zorlu ve Mehmet Kara'nın da bulunduğu 6 zanlı, çıkarıldıkları nöbetçi mahkemece tutuklanarak Buca Kırıklar F Tipi Cezaevi'ne gönderildi.
SAĞLIK SORUNU DEMİŞLERDİ..
Öte yandan, basına yansıtılmayan operasyonun hemen ardından önce İzmir Ülkü Ocakları Başkanlığı'nın Mehmet Kara'yı görevden alıp yerine başka bir ismi atadığı, 4 gün sonra ise MHP İl Başkanlığı'ndan benzer bir hamle geldiği ortaya çıktı. 14 Nisan'da MHP'den basına gönderilen açıklamada, “Karaburun İlçe Başkanımız Fırat Zorlu sağlık sorunları sebebiyle görevinden istifa etmiş, istifası da geçtiğimiz günlerde il yönetim kurulumuz tarafından kabul edilmiştir. Fırat Zorlu’dan boşalan İlçe Başkanlığına kimin vekâlet edeceği il başkanlığımızın çalışmalarıyla tespit edilecektir” denilmişti.
seafoodplus.info
Fırat Çakıroğlu cinayeti
| Fırat Çakıroğlu cinayeti | |
|---|---|
| Tarih | 20 Şubat |
| Mekân | Ege Üniversitesi |
| Tür | Bıçaklı saldırı[1] |
| Neden | Karşıt görüşlü öğrencilerin kavgası |
| Hükümlü | Nurullah Semo |
| Mahkeme kararı |
|
Fırat Çakıroğlu cinayeti, 20 Şubat 'te Ege Üniversitesi'nde ülkücü öğrenciler ile savcılık iddianamesinde "PKK/KCK gençlik örgütlenmesi YDG-H üyeleri" olduğu belirtilen diğer öğrenci grubu arasında meydana gelen kavga esnasında Fırat Yılmaz Çakıroğlu isimli ülkücü öğrencinin bıçaklanarak öldürülmesi olayıdır.[2][3]
İki taraf da kavgayı başlatanın karşı taraf olduğunu iddia etmiştir. Yayınlanan güvenlik kamerası görüntülerine göre kavga esnasında ülkücü grubun Ege Kafe yönüne ilerlemesinin ardından karşıt görüşlü grup kaçmış ve bir kısmı Ege Kafe'ye girmiştir. "Sopa veya benzeri" bir alet taşıyan Çakıroğlu ve diğer ülkücü arkadaşları karşıt görüşlü öğrencilerin bulunduğu Ege Kafe'ye girmiş, kısa bir süre sonra ise Çakıroğlu buradan bacağından yaralı bir şekilde çıkmıştır. Ambulansla hastaneye kaldırılan Çakıroğlu'nun ex duhulkan kaybından öldüğü belirlendi. Daha sonra tutuklanacak fail Nurullah Semo ve bazı diğer karşıt görüşlü öğrenciler de olayda ağır yaralanmış ve hastaneye kaldırılmıştır.
Olay sonrasında 32 sanık hakkında dava açıldı. Açılan davalardaki tek tutuklu sanığı oluşturan Ege Üniversitesi Sosyoloji Bölümü öğrencisi Nurullah Semo'nun "kasten öldürme" ve "terör örgütü üyesi olma" gibi suçlardan hüküm giymesi istendi. Semo, Çakıroğlu'nu öldürmediğini, hiçbir örgütle bağı olmadığını ve asıl saldırıya uğrayan kişinin kendisi olduğunu ileri sürdü. Dava sonucunda Semo hakkında "kasten öldürme" suçundan müebbet hapis, "devletin birliğini ve ülkenin bütünlüğünü bozmak" suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası hükmedildi.[2][4][5] Buna ek olarak 2 diğer sanığın "yaralama" suçundan hüküm giymeleri kararlaştırıldı, geriye kalan 29 sanık ise tüm suçlardan beraat etti. Dönemin fakülte yetkilileri rektör Candeğer Yılmaz ile Edebiyat Fakültesi dekanı Ersin Doğer'in ise "görevi ihmal" suçunu işlediklerine karar verilmiştir. 'te tutuksuz yargılanmakta olan Cihat Babatonguz, Semo ile aynı suçların yanı sıra "silahlı terör örgütü faaliyeti çerçevesinde öldürmeye iştirak" suçundan toplamda 2 kez ağırlaştırılmış müebbet ve ek olarak 15 yıl hapis cezasına çarptırıldı.[6]
Çakıroğlu'nun öldüğü kavganın ardından Türkiye'nin çeşitli kentlerinde protesto gösterileri düzenlendi. Çakıroğlu'nun hatırasına Türkiye'deki yer ve işletmeleri adı verilmiştir. Ölüm gününde Türkiye'de çeşitli anma etkinlikleri düzenlenmektedir.