karnaval türkiye sirki / Tarihi Sirk ucubeleri - Son Dakika Haberler

Karnaval Türkiye Sirki

karnaval türkiye sirki

1 GÖSTERİ SİRKLERİ VE SİRK TİYATROLARI Cem ÇEVİKAYAK ’da Gürcü sanatçı Nikolai Foregger, Uluslararası Sirk Sanatçıları Birliği’ndeki konuşmasında, sirk sanatının rönesansında bulunduklarını belirtmiştir. Sirk, yüzyılda kendini yenileyerek ’lerde yeni özellikler edinmiş ve Meyerhold, Brecht, Peter Brook gibi tiyatro yönetmenlerini etkilemiştir (Chambers, ). Sirk (Circus) kelimesi latince kelime köküne göre “halka”, “daire” anlamına gelmektedir. Roma döneminde, içinde at ve araba yarışları yapılıp, bazı oyunların oynandığı bu özel dairesel yapılarda halkın ücretsiz olarak katıldığı, oldukça büyük bir masraf gerektiren spor oyunları ve gösterilerden oluşan festivaller düzenlenirdi (Saltuk, 53). Sirk formülü, Roma İmparatorluğu döneminde, çalışmayan kitlelerin anarşiye kaymamaları için devlet tarafından beslenmelerini, barındırılıp, eğlendirilmelerini sağlamak üzere uygulanmıştır. Sirk oyunları, toplum düzeninin korunması açısından ekmek kadar gerekliydi. Bu dönemde halkın en çok hoşuna giden etkinlik, imparatorların düzenlediği araba yarışları ve gladyatörlerin dövüşlerini içine alan sirk oyunları olmuştur (Aydoğan, 13). Ancak, Antik Roma amfitiyatrolarındaki gladyatör dövüşlerinin modern sirk anlayışı ile ilgisi yoktur. Sirk geleneğinin daha çok tarih öncesi topluluklardaki şaman kültürü ve göçebe kabilelerle bağlantısı vardır. Buradaki vahşi hayvanların sihirli kontrolü, trapez sanatçılarının estetik sıçrayışları ve metafor olarak iki dünya arasına gerilmiş bir ip üzerinde içsel dengeyle yürüme üzerine kurulu gelenekten gelen elementler sirk sanatının temelini oluşturmuştur. Gelenek, antik dünyadaki ip dansçıları, merdiven akrobatları ve jonglörlerden gelmektedir. Sirkin ilk ortaya çıktığı tarihlerde araba yarışları, hayvan dövüşleri, gemi dövüşleri, av oyunları vb. gösteriler sergilenirdi. Sirklerin çocuklara da gösterilmeye başlanması ile bu çeşit gösteriler ortadan kalkmıştır (Chambers, ). Sirk sanatı geleneksel anlamda; binicilik egzersizleri, denge numaraları, jonglörlük, yerde esneklik, güç ve çeviklik, havada ise ip ve trapezi kapsayan akrobasi numaraları, eğitilmiş hayvan gösterileri ve palyaçoların ara oyunlarından oluşan sanatsal gösterileri içermektedir. Dünyanın çeşitli yerlerinde önce Ortaçağ’daki ludi’lerle, sonra Rönesansla birlikte hüner sahipleri münferit gösteriler yapmışlarsa da bunların “sirk” adı altında bir araya gelmesi yüzyılın ikinci yarısında gerçekleşebilmiştir. Tarihte, Çin’deki ilk akrobasi gösterisi Doğu Han Hanedanlığı döneminde, İ.Ö. tarihinde, İmparator Wu’nun sarayında yabancı diplomatlar önünde yapılmıştır. Zhang Heng, akrobasi temalarını ortaya atan ilk bilim adamıdır (Nutku, 23). Ortaçağ Avrupası’ndaki gezgin jonglörler ve halk ozanlarından, Commedia del’Arte oyunlarında ip üzerinde yürüyüp, taklalar atan Arlecchino karakterine kadar süren gelenek, yüzyılda Marcel Carne’nin Les Enfants du Paradis filminde de kendini göstermiştir. Sirk disiplinleri, 2 ’lü yıllarda modern sirkin babası olarak kabul edilen ve İngiliz süvari takımında eski bir başçavuş olan Philip Astley tarafından ilk kez tek bir gösteri altında bir araya getirilmiştir. Bir başka deyişle Astley’in at cambazları topluluklarının gösterilerini renklendirmek ve çeşitlendirmek amacıyla, kendisinin düzenlemiş ve yönetmiş olduğu gösteriye eğitilmiş hayvan numaraları, soytarılık, akrobatlık, pantomim ve jonglörlük gibi alanları eklemesiyle, birbirinden farklı disiplinlerin bir bütün olarak sirk sanatını oluşturduğu görülmektedir. Böylece Astley’in başlatmış olduğu gelenekle Batı’da uygulanan bu beceriler, grup halinde ve tek bir gösteri altında gerçekleştirilmesinden dolayı bir sanat dalı olarak gelişmiş ve kurumsallaşmıştır (Sekmen ve Ateş, 26). At biniciliği okulundaki eğitimlerin ve bir çember (circus ring) etrafında iyi bir binici olmaya yönelik pratiklerin verdiği ilhamla, Philip Astley bir “sirk ustası” olarak anılmaya başlamıştır. Böylece bu pratik, sirk gösterimlerinin vazgeçilmez bir öğesi olmuştur. Daha sonrasında ’de Paris’te kurulan Royal Circus ile eğlenceye yönelik bu binicilik gösterileri, farklı yetenekler de eklenerek bir tiyatroya dönüşmüştür. Sirk gösterilerine akrobatlar, güçlü insanlar ve trapezlerin de eklenmesinin yanı sıra Astley, palyaço parodilerini de işin içine katarak mükemmel becerilerin yanına beceriksizlikten doğan komediyi katmışıtır. Aynı zamanda şovmenliği ve seyirciyle iletişimi de ortaya çıkararak sirkin kendi renklerini bulmasını sağlamıştır. Philip Astley – Royal Amphitheatre Charles Hughes (), Londra’da “Kraliyet Sirki ve Biniciler Filarmonik Akademi” adı altında bir sirk kurarak, Philip Astley ile rekabete başlamıştır. Hughes, yılında sirkiyle Rusya’ya giderek Çariçe Katerina’nın önünde gösteriler düzenlemiş ve Katerina’nın büyük ilgisini çekmiştir. Hughes’in öğrencisi John Bill Ricketts ise, ’de, ABD’de ilk sirki kurmuştur. Ricketts, aynı zamanda Kanada, Montreal’de ilk sirki kuran kişidir. Onun ABD’deki tek rakibi, öğrencisi ve at binicisi olan Philip Lailson olmuştur. Lailson, ’de sanatçılarını giysileriyle ve müzisyenleriyle Philadelphia caddelerine salmış ve böylece sirk yaşamında bir ilki de başlatmıştır. ’lerde sirk 3 gösterileri, Avrupa ve Amerika’da popüler bir eğlence formu olarak yerleşmiştir. ’lerden itibaren çok çeşitli vahşi hayvanların sirk gösterimlerine girmesi, hayvan terbiyeciliğinin sirk gösterimlerinde ön plana çıkmasına neden olmuştur. Bu dönemde Ringling Bros. Circus en büyük vahşi hayvan koleksiyonuna sahip ekip olarak adını duyurmuştur. Sirkler bu dönemde daha çok seyirciye ulaşabilmek adına sabit sahne binaları yerine büyük çadırlarda gösterim yapmayı tercih etmiştir. Aynı dönemde tren hatlarının yayılmaya başlaması, ekiplerin ve ekipmanların taşınmasını kolaylaştırmıştır. Özellikle ’ler Amerika’da sirk endüstrisinin altın çağı sayılmaktadır. Türkiye’de ise geleneksel Türk gösteri sanatlarının içinde sirk sanatı öğelerinin bulunduğu, bir dönemler bu sanatın örneklerine Anadolu topraklarında da rastlandığı; fakat sirk sanatına ait bu öğelerin belli bir gelişim gösteremeden yok olduğu görülmektedir. Güreşlerde nefir ve davul, hokkabazlıkta zurna ve def, Karagöz’de nareke ve def çalınması, ‘ortaoyunu’nda bir çalgıcılar takımının bulunması, bu oyun türlerinin tümünde çeşitli dansların yapılması, ‘matrak oyunu’nun, tartımla oynandığı için dansa benzemesi, soytarıların müzik eşliğinde dans etmeleri gibi ayrıntılar, müzik ile gösteri sanatı arasındaki sıkı bağı vurgulamaktadır (Nutku, ). Osmanlı İmparatorluğu döneminde yy.’dan yy. ortalarına kadar sirk öğelerini barındıran gösterilerin; evlilik, doğum, sünnet düğünleri (surnameler) ve kazanılan zaferler gibi daha çok sarayla ilgili olayların kutlanması amacıyla düzenlenen “Osmanlı Şenlikleri” kapsamında gerçekleştiği bilinmektedir. Bu gösterilerde yer alan sanatçılar arasında; hokkabazlar, direklere tırmanan ve ip üzerinde yürüyen akrobatlar, esneklik becerileri sergileyenler, testi, küp, şişe gibi birçok nesne kullanan denge sanatçıları, atletler, güç gösterisi yapanlar, biniciler ve hayvan eğiticilerinin bulunduğu ifade edilmektedir. Ancak bu dönemlerde eğlence anlayışına yönelik hünerlerin kayıt altına alınmamış olması ve söz konusu becerilerin bir sanat dalı olarak bir araya gelememesi, sirk sanatının ülkemizdeki gelişimini engelleyen faktörlerdendir. yüzyıldaki sirk sanatı farklı elementler de işin içine katılarak geleneklerini sürdürmüştür. Özellikle hayvan haklarına yönelik alınan olumlu kararlarla bazı uygulamalar değişime uğramıştır. Eski sirk gelenekleri yeniden canlandırılarak ve keşfedilerek kendine yeni bir seyirci kitlesi yaratmıştır. Genç sirk performansçıları, tiyatro bileşenlerini gösterilere katarak yeni tanımlamalar ortaya çıkarmıştır. ’lerden itibaren sirk becerileri, aile üyeleri arasında aktarılarak ve yeni pratikler eklenerek geliştirilmiştir. Reg Bolton’un “bavul sirki” hareketi ’lerde sirki halkla daha yakın ve etkileşimli hale getirmiştir. Circus Space (Londra), Central School of Speech and Drama, Circus Belfast, Fool Time and Circamedia (İngiltere), The Centre National des Arts du Cirque (Fransa) ve DOCH (University of Dance and Circus) gibi eğitim kurumları, sirk pratiklerinin, hünerlerinin, sergilenmesinin gelecek kuşaklara aktarılmasını sağlamıştır. 4 Bir tür eğlence geleneği olarak şekillenen ve görselliğini zenginleştiren sirk sanatında, ilerleyen zamanlarda yeni biçim, yöntem ve teknik arayışlar vasıtasıyla tiyatroyla bağlantılar ve benzerlikler kurulmuştur. İlk gerçeküstü sahne yapıtı olarak kabul edilen ve dört büyük avangart sanatçının ortak yaratısı olan tarihli “Parade” dans gösterisi, gezgin bir sirk topluluğunun uğrak yerinde, temsilden önce seyirci toplamak için bir geçit biçiminde yaptığı küçük numaralardan oluşmaktadır. Jean Cocteau’nun yazdığı, kostüm ve dekor tasarımını Pablo Picasso’nun gerçekleştirdiği yapım, kübist bir kent betimlemesiyle, hokkabazların, at binicilerinin, akrobatların gösterileriyle, tiyatro sahnesinde bir sirk atmosferi yaratmıştır (Candan, 13). Parade () – Pablo Picasso yüzyılın ilk çeyreğinde Vsevolod Meyerhold (), bio-mekanik oyunculuk ve grotesk anlayışı ile sirki, tiyatro uygulamasına sokmuştur. Çoğu, Commedia del’Arte ve geleneksel sirk cambazlıklarından türetilmiş yirmiye yakın dramatize solo ve grup egzersizinden ve etüdlerinden oluşan bu sistem, Meyerhold’un geliştirdiği dinamik tiyatro tarzı için vazgeçilmez hale gelmiştir (Braun, ). Meyerhold, tiyatronun daha geniş halk kitlelerine ulaşması için iki şeyi önemli bulmuştur. Birinci olarak düşünme-tartışma, ikinci olarak da grotesk oyunculuk. Bunun için, oyuncularının birer akrobat ve palyaço olmaları gerekiyordu. Bu onu biyo-mekanik oyunculuk adını verdiği bir sisteme yöneltmiştir (Nutku, , 23). Mayakovski ve Meyerhold’un ortaklaşa çalıştığı “Mystery Boueffe” oyununda, bir sirk palyaçosu olan Lazarenko, ip üzerinde akrobatik numaralar sergilemiştir. Sonrasında bu oyun aynı zamanda tarihteki ilk Çağdaş Sirk Gösterisi olarak adlandırılacaktır. Oyunda hem sirk hem geleneksel tiyatronun etkileri görülür. Oyunun ’deki tekrarında söz biraz daha geri plana düşmüş akrobasi ve mim çok daha öne çıkmıştır. Sahnede aktör, akrobat, jonglör ve dansçı görev almıştır. Meyerhold, ‘da müzikal olarak sahnelediği ‘Kamelyalı Kadın’ oyununda ise, tamamen dönemin seyircisinin gereksinimine kulak kabartmış, oyundan duygusal öğeleri olabildiğince silmiş ve kullandığı ‘sirk’ unsurlarıyla görsel/işitsel duyulara hitap eden bir sahnelemeye yönelmiştir. Fiziksel kültür, akrobasi, dans, ritmik, boks ve eskrim oyuncu için yararlı çalışmalar haline gelmiştir. Akrobasi, her şeyden önce oyuncuların birer akrobat olması için değil, beden dilindeki duyarlılıklarının arttırılması için gereklidir 5 (Nutku, 24). Meyerhold’un bu sahneleme tekniği halen dünya sirk okullarının eğitim müfredatlarında incelenmektedir. Meyerhold, oyuncularını çerçeve sahneden kurtararak, sirk arenasındaki gibi seyircinin gösteriyi her açıdan izleyebilmesini istediğini belirtmiştir. Meyerhold’un tiyatroyu sirk gösteriyle yeni bir senteze götürmesi, daha sonra birçok tiyatro yönetmeninin yaklaşımlarını etkilemiştir. Erwin Piscator, Bertolt Brecht, Jerome Savary, Ariane Mnouchkine gibi birçok yenilikçi yönetmen sirk öğelerini yapımlarında kullanmışlardır (Nuıtku, 25). Peter Brook, Alfred Jarry’nin “Kral Übü” oyununu ve Footsbarn Travelling Theatre ise Shakespeare oyunlarını sirk çadırında sahnelemiştir. Jean Genet, sirki “nihai gerçeğin bir örneği” olarak tanımlamıştır. Paul Zaccarini, sirk oyunculuğunu şu şekilde betimlemektedir: ”Sahnede yaratıcılık adına aradığım sınırsız özgürlüğü burada buldum. “Bakın, ben Macbeth’i oynuyorum” ya da “Bakın, ben Macbeth’i nasıl içimde yaşıyorum“ göstergelerinden kurtulup, bedenim Macbeth’i size böyle yansılamak istiyor özgürlüğüne kavuştum. Oyuncu olarak hikâyenin seyirciye ulaşımında bir postacı olmaktan kurtulup onlarla ilettiğimiz mektubu beraber okumak, çağdaş sirk sanatçısının tanımlamasıdır” Oskar Schlemmer () Bauhaus düşüncesiyle paralellik kurarak temel tiyatral bileşenleri, geometrik formlar kullanarak biçimlendirmiştir. Meyerhold gibi sirk biçeminden ektilenerek, varyete ve sirk gösterilerindeki görsellikle uyumlu grotesk bir Müzikal Palyaço karakteri yaratmıştır. Oskar Schlemmer’in yönettiği Triadic Ballet yapımı, “dans konstrüktivizmi” veya “bireşimsel ortak sanat yapıtı” olarak nitelendirilmektedir. Gösterinin kısa bölümlerden oluşan yapısı, kostüm ve tip çeşitliliği, mekanik hareket özellikleriyle Schlemmer’in, çağın varyete tiyatrosu, Uzak Doğu kukla gösterileri ve sirk türlerine karşı ilgisini yansıtmaktadır. Daha çok resim alanındaki yetenğiyle tanınan Schlemmer’in dansçı, pantomimci, soytarı olarak rol aldığı gösterilerde de sahne hünerlerini de göstermiştir (Candan, 75). Oskar Schlemmer Sahne, Ekol ve Eğlence Şeması 6 Dario Fo ’de militarizmi ve devlet işleyişini alegorik olarak eleştirdiği politik oyunu olan “Throw the Lady Out”ta sirk görselliğini kullanmıştır. Peter Brook ve Robert Lepage, “Bir Yaz Gecesi Rüyası” yapımında Puck karakterine trapez, çubukta tabak çevirme, ip üzerinde yürüme gibi hünerleri eklemiştir. Ayrıca Peter Schumman’ın Bread and Puppet Tiyatrosu’nda tahta bacakla yürüme ve ip cambazlığı devamlı olarak gösterimlerin içinde yer almaktadır. Bazı gösteri şirketleri yeni sirk anlatımına tiyatral metni de dahil etmiştir. Circus Burlesque “Alice Harikalar Diyarında” oyununu ve No Fit State ise “Dr. Faustus”u sirke adapte etmiştir. Jacques Copeau, Cirque Medrano grubundaki jonglörlerden ve Fratellini kardeşlerin palyaço trupundan etkilenmiştir. Bu da popüler tiyatro formlarına yönelik algısını etkilemiştir. Tiyatro, yeni bakış açıları kazanma adına sirk gösterimlerini incelerken, yeni sirk de görünümüne tiyatrallik katmaktan kaçınmamıştır (Chamber, ). Geleneksel Sirk özelliklerine değinmek gerekirse bu tür, daha çok aile bağlarıyla süregelen toplulukların ve farklı kültürlerden ustaların aynı çatı altında buluşmasıyla oluşmuştur. Birbirine sımsıkı bağlanmış bir sirk ekibi, tek vücut gibidir. (Ensamble) Bu tür bir bağ ise gösterim sırasındaki kareografi uyumunu mükemmelleştirmektedir. Geleneksel sirk gösterileri üç kategoriden oluşmaktadır. Palyaçolar, Fiziksel Yetenekler ve Güç Gösterileri. ’lara kadar bir dördüncü kategori olarak hayvan oyunculuğu da bulunmaktaydı ancak bu gelenek yavaş yavaş terk edilmiştir. Bu tür yapımlarda farklı performanslar ve sahneler arasında herhangi bir öyküsel bağ bulunmamaktadır. Gezici sirkler genellikle “Big Tops” denilen büyük çadırlar içine sahnesini kurmaktadır. (“Grand Chapiteau” terimi de kullanılmaktadır) Bu devasa çadır yapıları Avrupa’da tek noktadan yükseltilirken, Amerikan ekipleri üç noktadan yükselterek daha geniş bir alana yayılmaktadır. Farklı yaş gruplarından gösteriyi izlemeye gelen seyirciler, dışarıdaki gerçek dünyayı terkederek, çadırın altındaki yeni dünyaya giriş yapmaktadır. Bu sirk çadırları, Victor Turner’ın “liminoid space” tanımı gibi gerçek dünya ile fantazi dünya arasına yerleşmiş bir alan gibidir. Çoğu sirk ekibi, şov başlamadan önce seyircileri palyaçoların küçük oyunlarıyla karşılamaktadır. Geleneksel olarak seyirci oturma düzeni, arena sahneyi çevreliyecek şekilde daireseldir. Geleneksel sirk gösterimlerinin günümüzdeki temsilci ekiplerine Giffords Circus, Swamp Circus, Stardust Circus, Smirkus Circus örnek gösterilebilir. Bazı gruplar çadır geleneğini devam ettirirken, turla gittikleri kimi bölgelerde gösteriyi çerçeve sahneye de adapte edebilmektedirler. Ancak bu sergilemede bazı performansların zirve noktalarında istenilen etkileyicilik sağlanamamaktadır (Peacock, ). Pickles Family Circus (), Amerika’da kurulmuş ve sirk aile geleneğini sürdürmüş bir ekiptir. Gösterilerinde çadır yerine, açık alana dairesel bir performans alanı oluşturacak biçimde çizgili kumaşlardan üstü açık bir sahne kurmaktadır. Tiyatral bir ışıklandırma yerine doğal ışığı tercih etmişlerdir. Seyirci ise bu alan içerisinde sahneye çok yakın bir şekilde tahta banklara oturmaktadır. Bu yakınlık sayesinde zaman zaman seyirci de performansa dahil olabilmiştir (Peacock, ). Ra Ra Zoo (Londra) ekibi de yenilikçi akrobatik gösteriler, jonglörler, palyaçolar ve canlı müzikle geleneksel sirk parçalarını bünyesinde bulundurmuştur. Grubun, Pekin Operası ve Bauhaus tasarım hareketinin 7 etkilerini içeren yapımları, sürrealist bir stil oluşturmaktadır. Geliştirilmiş Geleneksel Sirkler (Updated Traditional Circuses) tanımı ise geleneksel sirk oyunlarını barındıran ve bunun yanı sıra ışıklamada ve müziklerde modern tasarım unsurları da eklenmiş yapımlar için kullanılmaktadır. Circus Oz (Avustralya), Circus Eloise (Fransa), Big Apple Circus, Firefly Circus ekipleri bu yaklaşımlara örnek gösterilebilir. ’lerde kurulan Circus Bidon ve Archaos (Fransa) gibi sirk ekipleri, motorsiklet, elektrikli testere gibi modern dünyaya ait mekanik ekipmanları da gösterilerine dahil etmiş ve korkunç palyaçolarla, punk rock şarkılarla daha sert, karanlık ve vahşi bir görsellik kullanmışlardır. Le Clique ekibi ise sirk gösterimlerine burlesk ve kabare görselliği katmıştır. Archaos () İç mekan gösterileri olarak yeni sirk akımı bir tür patlama yaşarken, dış mekan performansları olarak sokak tiyatrosu da sirk elementlerinden yararlanmıştır. Kanada’dan çıkan pek çok gösteri şirketleri ve grupları ip cambazlığı, jonglörlük, tek tekerlek bisikleti gibi şovları sokağa taşımışlardır. ’lerde Tim Bat, Steve Rawlings, Paul Morocco gibi performansçılar, alternatif bir kabare sahnesi kurmuşlardır. Becky Truman ise ’larda varyete tiyatrosuna hava gösterileri (aerial acts) eklemiştir. ’lerde biçim ve estetik olarak yenilenen sirk trupları ve fiziksel tiyatro ekipleri arasındaki etkileşim, çağdaş sirk sanatının gelişimini sağlamıştır. Aslen ilk çağdaş sirk örnekleri ’larda ortaya çıkmaya başlamıştır. Birçok kaynağa göre çağdaş sirkin çıkış noktası da Fransa olarak gösterilmektedir. Ardından hızla dünya çapında yayılmıştır. Modern sirkin, sanatçının bireysel becerisini öne çıkarmak yerine tek bir gösteri biçiminin bütünlüğünü vurgulayan ve bir sanat alanı olarak ilerleyen oluşum ve gelişim çizgisine karşın, çağdaş sirk sanatında söz konusu disiplinlerin yeniden sirk topluluklarına bağımlı kalmadan, kendi başlarına, bir grup halinde ya da bireysel olarak icra edildikleri görülmektedir. Bununla beraber çağdaş sirk sanatı, içinde barındırdığı beceriler dışında dans, koreografi, tiyatro, dramaturgi, müzik, ışık, plastik sanatlar gibi alanların tekniklerini de kullanmaya başlamıştır. Bir başka deyişle çağdaş sirk sanatı artık çok yönlü, disiplinlerarası ve 8 bütüncül bir sanat olma özelliğini taşır hale gelmiştir. Böylece tarihte yüzyıllar boyunca birbirinden bağımsız olarak uygulanan palyaçoluk, cambazlık, akrobasi, jonglörlük, sihirbazlık gibi becerilerin önce tek bir gösteri altında sirk sanatına, sirk sanatının ise tiyatro başta olmak üzere diğer sanat dallarıyla bütünleşerek çağdaş anlamda bütüncül bir sanata dönüştüğü sonucu ortaya çıkmaktadır (Sekmen ve Ateş, ). Çağdaş Sirk Sanatı’nın, Richard Wagner’in Bütüncül Sanat Eseri (Gesamtkunstwerk) düşüncesinin günümüzdeki temsilcisi, gösterilerindeki performans sanatçılarının ise Gordon Craig’in Üstün Kukla (Uber Murionet)’sı ya da Jean Vilar’ın Tümsel Tiyatrosu’nun karşılığı olabileceğine dair görüşler vardır. Tüm yüzyıl boyunca tiyatro gösterileri, Wagner’in temelini attığı, Edward Gorden Craig’in geliştirdiği, sahnenin tüm öğelerinin birbiri içine girerek bir bütüne hizmet etmesi çizgisine gelmiştir. İşte bu değişim içinde sirk performansları, yenilikçi sahnelemelerde tiyatro yönetmenlerinin sıklıkla başvurduğu görsel bir araç olmuştur (Pehlivan, ). Çağdaş Sirk Sanatı’nın en başarılı ekiplerinden biri olan Cirque Du Soleil, ’te bir grup sokak performansçısı tarafından Kanada’da kurulmuş ve yüzyılda performans sanatının ortaya çıkması ile birlikte sirk gösterilerinin niteliğini anlatısal çerçeveye oturtarak çağdaş sirk türünün dünyadaki öncülerinden biri haline gelmiştir. Akrobasiden dansa ve tiyatroya kadar görsel sanatların birçok unsurunu barındıran Cirque du Soleil’in 50 farklı ülkeden beş bine yakın çalışanı bulunmaktadır. Hem çadır hem de çerçeve sahne gösterimleri bulunan ekip, geleneksel sirk oyunlarından farklı olarak mantıklı bir tematik çizgide ilerleyen, mesaj iletmeye yönelik hikayeler anlatmaktadır. Çağdaş Sirk Sanatı’nın diğer temsilcilerinden Cirque Eloize ise “Cirkolopolis” oyunuyla tiyatro ve dans biçimlerini sirk sanatlarıyla birleştirmiştir. Çerçeve sahnede sergilenen bu oyunda, kübist şehir silüetinden oluşan dekor, orijinal müzik kullanımı ve video projeksiyonlarıyla modern bir atmosfer yaratılmış, kült “Metropolis” filmi bir tür müzikal sirke dönüştürülmüştür. Fransa’da kurulmuş Les 7 Doingts de La Main (Yedi Parmak) topluluğu ise “Mutfak ve İtiraflar” adlı performansında akrobasi ve dans gösterimini, hazır bir mutfak dekoru içerisinde dokunma,tat ve koku duyularına hitap ederek gerçekleştirmiştir. Cirque Du Soleil – Varekai () 9 Çağdaş sirklerin performans stilleri geleneksel sirklerden daha çeşitli olduğu için genelleme yapmak daha güçtür. sonrasında görülen çağdaş sirk gösterimlerinde cimnastik, dans ve tiyatral sunum prodüksiyonlara eklenmiş ve daha bütüncül bir sahneleme amaçlanmıştır. Bileşenlerin birbiriyle uyumunu gözeten kostüm, dekor, ışık ve ses tasarımları tercih edilerek, tamamen estetik algıya hizmet gözetilmiştir. Eğlence faktörünün yanında etkileyicilik ve büyüleyicilik özellikleri de ön plana çıkınca, palyaçolar arka planda kalarak, eski önemini yitirmeye başlamıştır (Peacock, ). Çağdaş sirk gösterimleri arasında fantastik bir dünya yaratarak göz kamaştırıcı bir görsellik hedefleyen kalabalık grupların yanı sıra, sade, süssüz, parıltısız kıyafetlerle, dekorsuz olarak sadece teknik ekipmanların kullanıldığı, daha çok beden hünerlerini ve kareorafiyi ön plana çıkaran düşük bütçeli yapımlar da mevcuttur. Ancak bu tür yapımların açık hava gösterimlerine uyum sağlamaları ve izleyenlerle birebir etkileşimleri daha kolaylaşmıştır. (Circa, So&So, Hikapee, Acrojou vb.) Geleneksel ve çağdaş sirk gösterileri arasında tiyatral etmenler ve hayvan terbiyeciliği açılarından farklılıklar bulunsa da temelde benzerlikleri daha fazladır. Günümüzde birçok sirk grubu bu iki farklı yaklaşımın karışımı şeklinde oluşmuştur. “Çağdaş sirki anlatırken buna sirkin estetize edilmiş biçimi de diyebiliriz. Çünkü sirk artık yalnızca hüner gösterilen bir yer olmaktan çıkmış, belli bir mekân tasarımıyla, etkili bir ışık düzeniyle ve belli bir oyun düzeniyle yapılan gösterileri içermeye başlamıştır. Bu da tiyatronun sirke bir hediyesidir. Bugün dünyanın en gelişmiş ve büyük sirkleri artık hünerlerini belli bir konu içinde ve estetik bir görünümle göstermeyi tercih etmektedirler” (Nutku, 26). Sirk sanatı içinde yer alan hünerler, her şeyden önce doğaya karşı insan bedeninin bir meydan okuması niteliğini taşımaktadır. Sirk sanatının ve sanat olmadan önce sirkin içinde yer alan her bir disiplinin kökenleri incelendiğinde, söz konusu bu beden gösterilerini gerçekleştirmenin altında yatan amaç, insan bedeninin izleyende hayranlık uyandırması, şaşırtıcı ya da mucizevi olması ve tanrısal bir özelliğe bürünmesi gibi sebeplerle açıklanabilmektedir. Dekor ve kostümlerdeki canlı renkler, göz alıcılık, parıltı, akrobasi, trapez, cimnastik, jonglörlük ve dans gösterilerindeki denge, kusursuz uyum, tahta bacak, cüceler, palyaço beden formları ve makyajlardaki grotesklik sirk görselliğinin temel özellikleri olarak karşımıza çıkmaktadır. Geleneksel sirk gösterilerindeki şaşırtma, heyecan ve eğlencenin yerini çağdaş sirk gösterimlerinde daha çok masalsılık, etkileyicilik ve sadelik almıştır. Çok kültürlü yapısını halen birçok kalabalık ekiple koruyan sirkler, yarattığı sürreal ve fantastik atmosferlerle karnaval ruhunu sahneye taşımaya devam etmektedir. 10 KAYNAKÇA Serious Play (Modern Clown Performance) – Louise Peacock () Yönetmen ve Sahne – Edward Braun – Dost Yay. () Antik Çağda Hipodromlar ve Circuslar – Secda Saltuk – Ege Yay. () Öncü Tiyatro ve Dijital Çağda Gösterim – Ayşin Candan – Ar Sanat () Çağdaş Sirk Gösteri Sanatı – Çetin Pehlivan – Etki Yay. () The Continuum Companion to Twentieth Century Theatre – Colin Chambers () “Türk Gösterim Sanatlarında Sirk” – Doç. Dr. Mustafa Sekmen / Arş Gör. Pınar Arık Ateş – Anadolu Üniversitesi Sanat ve Tasarım Dergisi () “Sirk ve Tiyatro”, Özdemir Nutku – Sahne Dergisi () “Kitle Kültürü ve Sirk Kültürü” – Filiz Aydoğan – Selçuk Üniversitesi İletişim Dergisi () seafoodplus.info seafoodplus.info

Uluslararası Türkiye Sirki Edremit'te

AHA-BALIKESİR-Edremit Belediyesi'nin kültürel etkinlikleri kapsamında, ülkenin ilk ve tek salon sirki olan 'Uluslararası Türkiye Sirki, Edremit ilçesi Edremit Kapalı Spor Salonu'nda gösterilerini sergiledi. Türkiye'nin uluslararası gösteri standartlarına sahip T.C Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından destekli ilk ve tek salon sirki olma özelliği taşıyan Türkiye Sirki Majestic (görkemli) adlı gösterisi ile Türkiye turnesi kapsamında Edremit Belediyesi'nin katkıları ile ilk kez Edremit Kapalı Spor Salonu'nda gösterilerini sergiledi.
Çocuklarını da yanlarına alarak Kapalı Spor Salonunu dolduran Edremitli aileler, birbirinden heyecanlı sirk gösterilerini nefeslerini tutarak izledi. Akrobatların ve palyaçoların gösterileri minik izleyicilere unutamayacakları anlar yaşattı. Sahnelenen her gösteri, büyük küçük 7'den 70'e herkes tarafından beğeniyle alkışlandı.
Uluslararası Türkiye Sirki'nin yılının son ayında ufak çaplı tiyatro salonlarında sergilenen 3 kişilik sanatçı ekibi ile yola çıkarak kurulduğunu söyleyen yetkililer, "Şimdi Türkiye'nin en şahane kadrosuna sahip olup 30 kişilik güçlü bir kadro ile ülke çapında gezmekteyiz. Türk halkına klasik sirk sanatlarını modern tiyatral sirk biçiminde harmanlayıp halkın gözleri önüne sermekteyiz. Uluslararası Türkiye Sirki 'Her Şey Çocukları Sevmekle Başlar' sloganı ile Türk halkına ve çocuklarına sirk izleme olanağı sunmaktadır" dedi.
Uluslararası Türkiye Sirki'nin kurucusu ve genel sanat yönetmeni Ulaş Cankurt, 17 yaşında Avrasya Gösteri Sanatları Merkezi'nde işe başlayarak sirk sanatları ile tanışıp, aradan geçen kısa bir süre sonra 18 yaşında, uluslararası gösteri standartlara sahip Türkiye Sirkini kurdu.
Cankurt, sirkin kurulduğu zamandan bu yana Anadolu'nun birçok bölgesini gezerek her gittiği şehirde karnaval coşkusu oluşturdu. Uluslararası Türkiye Sirki, Rus, Ukraynalı, Fas ve Türk sirk sanatçılarından kurulu olup köy, kasaba, il, ilçe demeden geziyor.
Cankurt, ayrıca bu organizasyonda emeği geçen herkese ve öncelikle Edremit Belediyesi'ne ve sanatsever Edremit Belediye Başkanı Av. Tuncay Kılıç'a göstermiş olduğu sanatsal yakınlıklarından dolayı teşekkürlerini sundu.
Gösterilerini sihirbazların, ateşbazların, palyaçoların, akrobatların, lastik kızların ve dev piton yılanlarının renk kattığı programda değişik atraksiyonlarla programını zenginleştiren Türkiye Sirki büyük ilgiyle izlendi.
Gösterilerden sonra Edremit'ten ayrılan Uluslararası Türkiye Sirki gurubu Edremit'i çok beğendiklerini ve Edremit halkının yoğun ilgilerinden dolayı büyük mutluluk duyduklarını ifade ettiler.

HABER-Semra DOLGUN

İlginizi Çekebilir

nest...

batman iftar saati 2021 viranşehir kaç kilometre seferberlik ne demek namaz nasıl kılınır ve hangi dualar okunur özel jimer anlamlı bayram mesajı maxoak 50.000 mah powerbank cin tırnağı nedir