çankırı sarı sıcak döner iletişim / Suspicious activity detected

Çankırı Sarı Sıcak Döner Iletişim

çankırı sarı sıcak döner iletişim

Yaz Aylarinda Tavuk Zehirlenmelerine Dikkat

Yaz Aylarinda Tavuk Zehirlenmelerine Dikkat
Türkiye’nin en sicak illerinden Adana’da hava sicakligi mevsim normallerinin üzerinde seyrediyor. Hal böyle olunca da gida zehirlenme riskleri artiyor. Disarida herkesin severek tükettigi tavuk döner ise en çabuk bozulan gidalar arasinda yer aliyor. Uzmanlar ise tavuk dönerin bilindik ve güvenilir yerlerden tüketilmesi gerektigini söyledi.

Sektörde faaliyet gösteren isletmeler ise tavuk dönerin yaz aylarinda 3 saatten fazla takili kalmamasi gerektigini, sürekli yenileme islemi yaptiklarini belirtiyor.

Kentte uzun yillardir tavuk dönercilik yapan Mahfuz Tas, yaz aylarinda tavuk dönerin 3 saatte bir yenilenmesi gerektigini belirtti.

Tas, “Normal tüketilen tavuk sicak ortamda durmamali ve günlük tüketilmeli. Tavuk dönerin ise gün boyu sicakta durmasi zararli ve gida zehirlenmesine yol açar. Tavuk döneri günde en az defa yeniliyoruz. Tavuk döner veya tavuk bilindik yerlerden alinip tüketilmeli. Özellikle yaz aylarinda dikkat edilmezse tavuk zehirlenmesi oluyor” seklinde konustu.

Tas, tavugun satin alindiktan sonra evde muhafaza edilmesine iliskin olarak, “Alindiktan sonra çig haldeyken günden fazla buzdolabinda, 4 aydan fazla da derin dondurucuda saklanmamalidir. Eger pisirilerek konulduysa buzdolabinda gün içerisinde tüketilmelidir. Pismis tavugu buzdolabinda bile olsa 2 günden fazla bekletmeyin” dedi.

Kaynak: İHA

Bu haber İHA API servisleriyle otomatik olarak yayınlanmıştır. Bu habere herhangi bir editöryal müdahale yapılmamıştır.

Halk arasında Sabrî Baba diye bilinen Âşık Sabrî’nin, gerçek isminin ne olduğu, hayatı, nerede ve ne zaman doğduğu konusunda kesin bilgiler yoktur. Günümüzde bazı araştırmacılar, Ahmet Talat Onay’ın Çankırılı diğer şairler hakkında ayrıntılı bilgi verip, Âşık Sabrî hakkında ayrıntılı bilgi vermemesini, Sabrî’nin Çankırı’ya dışardan geldiği iddiasına bağlamaktadırlar (Çamahmetoğlu 2). Bu bilgi, ihtiyatla yaklaşılması gereken bir tespittir. Diğer yandan Âşık Sabrî’nin Çankırı’da doğduğunu söyleyen kaynaklar da ortaya ilmî bir delil koyamazlar (Sarı 17). Âşık Sabrî hakkında Ahmet Talat Onay, “Şehrin civar tarlalarında bostancılıkla uğraşan ve yalnız bir hemşiresiyle yaşayan, fakirliğinden dolayı senelerce bir sıcak çorba bile boğazından geçmeyen ve herkes nazarında zındık, râfizî olarak tanınan ve münzevî yaşadığı için kimsenin dikkatini celb etmeyen Sabrî” diye bahseder (Onay 15). Ailesi ve eğitimi hakkında bilgi yoktur. Kaynaklar onu ümmî olarak kabul etmekle beraber, şiirlerinden anlaşıldığına göre onun belirli bir eğitim aldığı ve bu eğitimin temelinde de âhiliğe dayanan yâran kültürü olduğu söylenmektedir. (Akyol ) Âşık Sabrî’yi hayatı boyunca Çankırılı bir başka şair Zahmî’nin (ö) himaye ettiği bilinmektedir. (Onay )


Âşık Sabri’nin hayatı ile ilgili olarak fakir bir hayat yaşadığı, tasavvufî yönünün bulunduğu, iyi saz çaldığı, manzumelerini içten ve samimi bir şekilde söylediğine ilişkin rivayete (Onay ; ; Başer ; Sarı 18) göre Sabri Baba, Çankırı’da kuraklığın yaşandığı bir dönemde yanında un çuvalları ile Yanlar Köyüne un öğütmeye gider. İçme suyunun bile bulunmadığı bir zamanda değirmendeki köylülerin, “hayrola âşık, biz içmeye su bulamazken sen, deneni almış un öğütmeye gelmişsin” diye esprili sözleriyle karşılaşır. Bunun üzerine Sabri Baba değirmenciye dönerek: “Allah’ın işine kimin aklı erer oğul! Ben şimdi size saz çalar, türkü söylerim ve Allah’ a yalvarırım. Bakarsınız dualarım kabul olur, yağmur yağar, sel gelir, ben de değirmeninizde unumu öğütür giderim” diye cevap verir. Çalar söyler. Bir müddet sonra Sabri Baba’nın dediği gibi Hakk tecelli eder. Yağmur yağar, sel gelir ve değirmen taşı döner. Âşık Sabri Baba da ununu öğüterek Çankırı’ ya döner (Onay ; ; Başer ; Sarı 18).


Âşık Sabri’nin yaşadığı dönem Çankırı’da yâran geleneğinin en itinalı şekilde yapıldığı bir dönemdir. Yâran meclisinde çeşitli suç işleyenlerin cezalandırılması (Özkan 65) geleneğin önemli unsurlarından biridir. Rivayete göre (Başer 47; Sarı 18) Âşık Sabri böyle yaren meclislerinin birinde, saz çalıp söylerken bir kabahat işler. Bu kabahatinden dolayı sohbetten kovulma cezası alır. Halkın gözünden düşer. Bunu üzerine memleketi, yârânı terk ederek gurbete gider. Aradan 15 yıl kadar geçtikten sonra Çankırı’nın Hacet tepesinden şehri seyre dalar. O esnada koyunlarını otlatan bir çoban görür. Sabri Baba çobanı yanına çağırarak, nereli ve kimlerden olduğunu sorar. Çoban onun kim olduğunu bilmediği için “Valla derviş baba, anamın babamın dediğine göre Âşık Sabri’nin kovulduğu sene Çankırı’da dünyaya gelmişim” diye cevap verir. Bu söz üzerine çok duygulanan Âşık Sabri, “Âşık Sabri benim oğul. Beni öldüğüm yere gömsünler” der ve oracıkta ruhunu Allah’a teslim eder.


Sabri Baba’nın hayat hikâyesine dair bilginin yer aldığı son rivayet ise şöyledir: Anadolu’nun çeşitli yerlerini gezen ünlü saz şairi Emrah, Çankırı’ ya gelir. Emrah’ın sazının ve sözünün şöhreti derhal yayılır. Şehrin güneyinde Murat Molla tarlalarında bostancılık yapan, münzevî bir hayat süren Âşık Sabri’nin de Erzurumlu Emrah’ın gelişinden haberi olur. Onunla görüşmek istediğini, kendisini himaye eden şair Zahmî’ye açar. Zahmî, Sabri’nin bu arzusunu Emrah’ a ileterek alçak gönüllük edip ziyaretine giderse bu ihtiyar şâirin memnun olacağını söyler. Erzurumlu Emrah, Şâir Zahmî’nin ricası üzerine Âşık Sabri’nin arzusunu yerine getirmek için yanına gideceği sırada bazı kimseler, “Sabri dedikleri ayyaş, kızılbaş, imansız bir heriftir. Sizin gibi büyük bir âşığın onun ayağına gitmesi bu koca Bektâşi’nin azametini artırır, sizi de küçük düşürür” derler. Bunu üzerine Erzurumlu Emrah, orada bulunanlardan gördüğü hürmetin azalacağından korktuğu için Âşık Sabri’nin yanına gitmekten vazgeçer (Onay ; Sarı 19).


Âşık Sabri’nin eğitim durumu ile ilgili olarak kaynaklarda her hangi bir bilgi mevcut değildir. Ancak şiirleri incelendiğinde onun belli bir kültür seviyesinin olduğu, bu kültürün kaynağının ise yâran kültüründen aldığı söylenebilir.


Âşık Sabri’nin ne zaman ve hangi vesile ile âşıklık mesleğine intisap ettiği kendisi ile ilgili kaynaklarda kesin bir bilgi verilmemektedir. Ancak onun Kalecikli Âşık Mir’ati ile beraber (Onay ) Bektâşiliğe intisap ettiği ve “nasip” aldığı belirtilir. Âşık Sabri, genelde Halk edebiyatının, özelde ise Bektâşi edebiyatının Çankırı’daki başarısından dolayı yüzyılın kudretli halk şairlerinden biri olarak değerlendirilir. (Uraz C:3, 56; Köprülü , , ).


Koşmalarında muvaffak olan Sabrî'nin lisanı oldukça pürüzsüz ve temizdir. Hele bazı şiirlerinde seçtiği üslûp, “Lisanda Türkçülük” gayretiyle çalışanları memnuniyete sevk edecek derecede sade ve selistir ve lisan itibariyle temiz bir Türkçedir (Onay ). “Kendinden önce yaşamış olan Yunus Emre gibi âşık edebiyatının, Fuzûlî gibi divan edebiyatının usta şairlerinin tesirindedir” (Sarı 19). Âşık Sabrî’nin hece ölçüsüyle yazdığı şiirler, aruzla yazdıklarına nazaran daha sadedir. Aruz ile yazdığı şiirlerde zaman zaman önemli kusurlar göze çarpar.


Âşık Sabrî, halk edebiyatının aruza dayalı nazım şekilleri ile yazmış ve eski Türk edebiyatı ve kültür unsurlarını başarı ile kullanabilmiştir. Âşık Sabri'nin şiirlerinde hadisleri, atasözleri, deyimleri, ebcet beytini v.s. başarılı olarak kullanmıştır. Kendisi Bektaşî olduğu için bu özelliği de şiirlerine yansımıştır. Şiirlerinde, dinî-tasavvufî terim ve mazmunlara çok sık rastlanmaktadır: Belli başlıcaları şöyle sıralanabilir: Müşkülü mürşide sormak, heft-tamu, heşt cennet, zât-ı zât, hünkâr, Mansur, nahnü kasemna, dâne, meclis-i kübra, sır-ı münteha, gevher-i yekta, ilham-ı rabbâni, lâmekan dârı, bâğ-ı behişt, sidre vü tûbâ, tab-ı Hudâ, ârif-i vahdet, menzil-i maksûd Dolayısıyla şiirlerinde din ve tasavvuf önemli yer tutmaktadır. Şiirlerinde mahallî söyleyişler, ve Çankırı bölgesi ağızlarında görülen kelimelerle karşılaşılmaktadır. Büşürsün, yalabuk, ileğen vs. Çankırı yöresinde halk şiirinde bir ekol olarak kabul edilen Âşık Sabrî’nin bazı şiirlerinin hâlâ türkü formunda okunması, kendinden sonra gelen şairlerin ona nazireler yazması, Sabrî’nin Çankırı ve yöresindeki etkisini göstermesi bakımından önemlidir.

Akyol, İbrahim (). “Çankırılı Âşık Sabri ve Bilinmeyen Şiirleri” Hacı Bektaş Velî Dergisi. Gazi Ü. Hacı Bektaş Veli, Türk Kültürünü Araştırma Enstitüsü Yay.

Akyol, İbrahim (). “Çankırılı Bir Bektaşi Şairi: Âşık Sabri Baba” Çankırı Araştırmaları Dergisi. 3:

Başer, Tayyip (yty). Karatekin Uluları. Ankara: yyy.

Çamahmetoğlu, İsmail Vasfi (). “Kültür Değerlerimizden Şair Sabri” Doğruyol Gazetesi. 13,14,15,17,18,19 Haziran. Çankırı.

Köprülü, Fuat (). Asır Saz Şairleri. İstanbul: Kanaat Kitabevi.

Onay, Ahmet Talat (). Çankırı Şairleri. Çankırı: Vilayet Matbaası.

Onay, Ahmet Talat (). Tokatlı Âşık Nuri. Çankırı: Vilayet Matbaası.

Özkan, Orhan (). Çankırı Gelenekleri ve Yâran Kültürü. Çankırı: Çankırı Valiliği Kültür ve Sanat Yay.

Sarı, Mehmet (). “Âşık Sabri Baba” Diyanet Dergisi. Ağustos,

Tezcan, Mahmut (). Çankırı Yâran Sohbetleri. Ankara: Kültür Bakanlığı Yay.

Uraz, Murat (). Türk Edip ve Şairleri. C. 3. İstanbul: yyy.

Madde Yazım Bilgileri

Yazar: DR. ÖĞR. ÜYESİ İBRAHİM AKYOL & DR. ÖĞR. ÜYESİ MÜNİR CERRAHOĞLU
Yayın Tarihi:
Güncelleme Tarihi:

Eserlerinden Örnekler

Divan

Ey gönül âşık isen ol yâri sen sende ara

Ahdine sâdık isen dil-dârı sen sende ara

Müşkülün bir mürşide sor, zerre şüphen kalmasın

Kalb-i çeşmini oyar, esrârı sen sende ara

Heft tamû, heşt cennet, cümle eşyâ sendedir

Bir nazar kıl cümleye her vârı sen sende ara

Çâr-anâsır içre gelmezden ezel bir nûr idi

Zât-ı zâtından senin envârı sen sende ara

Ârif isen bakma gayrı nesneye sen Sabriyâ

Kasr-ı dil tahtında bul Hünkârı sen sende ara (Onay )

Nefes

Yâ İlâhî! Sana âşık olanlar

Cihânda devlet-i dârâyı neyler

Kalbi fâsık, hem İblis'e uyanlar

Mescid-i Aksâ'yı, Kübrâ'yı neyler

Kemâli kâf u nûn zuhûr-i âdem

Kâfı kalıp olmuş beyt-i mükerrem

Cemâlin nûrunu seyreden âdem

Firdevsi, Cennet-i âlâyı neyler

Şu dünyaya geldi nice enbiyâ

Hakk'a vasıl olan irdi ma‘nayâ

Aşka düşenlerden âşık Sabriyâ

Saltanatı mülkü dünyayı neyler (Onay )

Koşma

Rahmeyle hâlime kaçma sevdiğim

Ben gibi hüsnüne âşık bulunmaz

Sırrını nadane açma sevdiğim

Şimdi bu alemde sadık bulunmaz

Bu aşk-u muhabbet geleli sere

Oluruz mübtela gerçi dilbere

Cihanın hubları gelse bir yere

Bana senden özke ma'şuk bulunmaz

Zümre-i aşıkan bir yana gelse

Âlemde mert olan meydana gelse

Sana can vermeye kurbana gelse

Yine benden evvel lâyık bulunmaz

Ararsan mescid-ü meyhanelerde

Aşk ile mest olan mestanelerde

Şem-i ruhsarına pervanelerde

(Sabri) gibi bağrı yanık bulunmaz (Onay )


İlişkili Maddeler

Sn.Madde Adıseafoodplus.info / Ö.TarihiBenzerlikİncele
1Ahmet Talat Onayd. - ö. 22 Eylül Doğum YeriGörüntüle
2EFKÂRÎYÂ, Çankırılıd. ? - ö. ?Doğum YeriGörüntüle
3CEMİLE, Cemile Açıksöz Kamburd. - ö. ?Doğum YeriGörüntüle
4Ahmet Talat Onayd. - ö. 22 Eylül Doğum YılıGörüntüle
5EFKÂRÎYÂ, Çankırılıd. ? - ö. ?Doğum YılıGörüntüle
6CEMİLE, Cemile Açıksöz Kamburd. - ö. ?Doğum YılıGörüntüle
7Ahmet Talat Onayd. - ö. 22 Eylül Ölüm YılıGörüntüle
8EFKÂRÎYÂ, Çankırılıd. ? - ö. ?Ölüm YılıGörüntüle
9CEMİLE, Cemile Açıksöz Kamburd. - ö. ?Ölüm YılıGörüntüle
10Ahmet Talat Onayd. - ö. 22 Eylül MeslekGörüntüle
11EFKÂRÎYÂ, Çankırılıd. ? - ö. ?MeslekGörüntüle
12CEMİLE, Cemile Açıksöz Kamburd. - ö. ?MeslekGörüntüle
13Ahmet Talat Onayd. - ö. 22 Eylül Alan/Yüzyıl/SahaGörüntüle
14EFKÂRÎYÂ, Çankırılıd. ? - ö. ?Alan/Yüzyıl/SahaGörüntüle
15CEMİLE, Cemile Açıksöz Kamburd. - ö. ?Alan/Yüzyıl/SahaGörüntüle
16Ahmet Talat Onayd. - ö. 22 Eylül Madde AdıGörüntüle
17EFKÂRÎYÂ, Çankırılıd. ? - ö. ?Madde AdıGörüntüle
18CEMİLE, Cemile Açıksöz Kamburd. - ö. ?Madde AdıGörüntüle

Çankırı Merkez Fuar Yolu üzerindeki Akçakaya Vizyon Apartmanının altın SARI SICAK Döner ve Pide Salonu Açıldı.

Genç bayan girişimci Seher Korkmaz Karaca Fuar Yolu üzerindeki Akçakaya Vizyon Apartmanının altın SARI SICAK Döner ve Pide Salonunu babası Ethem Korkmaz ile birlikte açtı. Cuma namazını müteakip Hoca Ahmet Yesevi Camisi İmam Hatibi Arif Çayır’ın yaptığı duanın ardından yapılan açılışa, Esnaf ve Sanatkârlar Kooperatifi Başkanı Necati Akdoğan, İŞKUR İl Müdür Âlim Çaycı, MHP Belediye Başkan Adayı İsmail Hakkı Esen, Terziler ve Konfeksiyoncular odası Başkanı Ömer Ümit ve çok sayıda Çankırılı katıldı. Açılışta katılanlara lokum ve döner ikram edildi.

Görüşlerini aldığımız genç bayan girişimci Seher Korkmaz Karaca “Çankırı’da artık farkındalık yaratmak dönere kadın eli dokunsun adına farklı bir marka oluşturmak için SARI SICAK Pide Döneri babam, eşim ve kardeşim ile birlikte bu işletmeyi açıyorum. Et, Tavuk Dönerin yanın da Pide çeşitlerimiz ile Çankırılı hemşerilerime hizmet vereceğiz. Katılımlarından dolayı bütün hemşerilerime teşekkür ederim”. Dedi.

2 katlı olan Sarı Siyah Pide Döner Salonun Çankırı’mıza hayırlı olmasını dileriz. TRÖ

nest...

batman iftar saati 2021 viranşehir kaç kilometre seferberlik ne demek namaz nasıl kılınır ve hangi dualar okunur özel jimer anlamlı bayram mesajı maxoak 50.000 mah powerbank cin tırnağı nedir