komparativ ingilizce / Comparative Superlative: İngilizce Türkçe Detaylı Konu Anlatımı + Örnek Cümleler - Cambly

Komparativ Ingilizce

komparativ ingilizce

Koyun ve keçilerde pancreas'ın histomorfolojik özellikleri üzerinde komparativ araştırmalar

Öz:

Bu çalışmada 30 adet erişkin Karaman koyunu (20 erkek, 10 dişi), 41 adet erişkin Dağlıç koyunu (13 erkek, 28 dişi), 29 adet erişkin Kıl keçisi (14 erkek, 15 dişi) ve 30 adet erişkin Ankara keçisi (17 erkek, 13 dişi) kullanıldı. İncelenen hayvanlarda pancreas'ın planum medianum'un sağında, cavum abdominis'in dorso-lateral'inde yerleştiği gözlendi. Pancreas'ın şeklinin koyunlarda kolları caudal'e uzanan V harfi, keçilerde ise U harfi şeklinde olduğu saptandı. İncelenen koyun ırklarında lobus pancreatis dexter, lobus pancreatis sinister'in hemen hemen iki katı büyüklüğünde, Ankara ve Kıl keçilerinde ise her iki lobun yaklaşık aynı büyüklükte olduğu tesbit edildi. Lobus pancreatis sinister keçilerde koyunlara göre daha geniş olarak gözlendi. İncelenen hayvanların hepsinde lig. hepatorenale'nin $L_1$ ile $L_2$ - $L_3$ arası bölgede lobus pancreatis dexter'in margo sinister'inin caudal kısmına da yapıştığı tesbit edildi. Pancreas'ın ağırlığı, Karaman koyunlarında vücut ağırlığının % ± 'sını, Dağlıç koyunlarında % ± 'ini, Kıl keçilerinde % ± 'ini, Ankara keçilerinde ise % ± 'unu oluşturduğu saptandı. İncelenen hayvanların hepsinde pancreas'ın ductus pancreaticus ile drene olduğu ve bununda ductus choledochus'la birleştiği gözlenmekle birlikte, iki dişi Dağlıç koyunu ve bir erkek kıl keçisinde ductus pancreaticus'dan hariç ikinci bir kanal daha tesbit edildi. Ancak hem kıl keçisi hem de Dağlıç koyunlarında bu ikinci kanala ait bir açılma noktası gözlenemedi. Ductus choledochus communis'in duodenum mucozasındaki açılma noktasına kadar olan toplam uzunluğu, en kısa Karaman koyunlarında ( ± cm), en uzun ise Ankara keçilerinde ( $pm$ cm) saptandı. Pyloris'den ductus choledochus communis'in duodenum'daki açılma noktasına kadar olan uzaklık en kısa Karaman koyunlarında ( $pm$ cm) en uzun ise Ankara keçilerinde ( ± cm) tesbit edildi. Ductus choledochus communis'in duodenum boşluğuna açılma şekli her ırk için farklı şekilde olduğu gözlendi. Karaman koyunlarının % 'sinin mucoza kabartısı, Dağlıç koyunlarının % 'sinin papilla duodeni major, Kıl keçilerinin % 'i papilla duodeni major, % 'i mucoza kabartısı, Ankara keçilerinin ise % 'inin mucoza kabartısı şeklinde açıldığı saptandı. İncelenen hayvanların büyük bir kısmında lobus pancreatis dexter'seafoodplus.infoerica cranialis, lobus pancreatis sinister'in a. coeliaca ve corpus pancreatis'in de her iki arterden gelen kollarla vascularize olduğu tesbit edildi. Ancak bir Karaman ve bir Dağlıç koyununda seafoodplus.infolaris, bir Karaman koyununda a. gastroepiploica dextra, yine bir Karaman ve bir Dağlıç koyununda a. colica media ve bir Dağlıç koyununda da seafoodplus.infoduodenalis'den ince ramus pancreaticus'lar geldiği tesbit edildi. Pancreas'ın mikroskobik incelenmesinde Karaman koyunu ve Dağlıç koyununda tubular ve acinar formların eşit oranda dağıldığı, Ankara ve Kıl keçilerinde ise tubular formların daha çoğunlukta olduğu gözlendi. İncelenen hayvanların hepsinde pars endocrina pancreatis'i oluşturan langerhans adacıklarının belirgin bir kapsulasyonunun olmadığı tesbit edildi.

Anahtar Kelime:


Konular:

Austrian usageösterr
  • Far more resources are lost through an ineffective and unmotivated administration.

    Weitaus mehr Ressourcen gehen durch eine ineffiziente, demotivierte Verwaltung verloren.

    Kaynak: Europarl

    Specific instruments, such as interest rates and the exchange rate, are no longer at our disposal.

    Zinsen und Wechselkurse taugen heute nicht mehr als spezifische Instrumente.

    Kaynak: Europarl

    If they are proven not to be, we will put the case for more resources to the budgetary authority.

    Ist dem nachweislich nicht so, werden wir mehr Ressourcen bei der Haushaltsbehörde beantragen.

    Kaynak: Europarl

    We are currently working hard to enlarge this to include ever more Member States.

    Momentan wird intensiv daran gearbeitet, ihn auf immer mehr Mitgliedsländer auszuweiten.

    Kaynak: Europarl

    There was no mistaking the words.

    Ein Irrtum war nicht mehr denkbar.

    Kaynak: Books

    The current Directive on UCITS has become antiquated and outdated.

    Die geltende OGAW-Direktive ist veraltet und nicht mehr zeitgemäß.

    Kaynak: Europarl

    I cannot help but wonder why the Commission has not done more.

    Ich frage mich, warum von seiten der Kommission nicht mehr unternommen wurde.

    Kaynak: Europarl

    I am speaking of one who is not with us, because he is no more.

    Ich rede von jemand, der nicht hier ist; denn dieser Konstantin Dmitrijewitsch lebt nicht mehr.

    Kaynak: Books

    Since then she had refused to see him.

    Seitdem hatte sie ihren Mann nicht mehr sehen wollen.

    Kaynak: Books

    We need more dialogue, not just with each other but also with civil society.

    Wir brauchen mehr Dialog, nicht nur untereinander, sondern mit der Zivilgesellschaft.

    Kaynak: Europarl

    "Mehr" İngilizce çeviri

    Mehr
    Neutrum

    İngilizce Sıfatlarda Karşılaştırma (Comparative &#; Superlative)

    İngilizce Comparative & Superlative Konu Anlatımı ve Örnekler

    İngilizce sıfatlarda karşılaştırma dersinde sıfatları kullanırken karşımızda çıkan comparative ve superlative yapılarını ele alacağız. En basit haliyle comparativedaha iyi, daha hızlı, daha sıcak gibi sıfatların daha almış hallerine denir. Superlative ise sıfatların en iyi, en hızlı, en sıcak gibi en almış hallerine verilen isimdir.

    Bu derse geçmeden önce İngilizce Sıfatlar (Adjectives) – Örnekler, Cümleler, Listeler dersini bitirin.

    İngilizce Sıfatlarda Karşılaştırma (Comparatives)

    Benim arabam daha hızlı, benim çantam daha güzel tarzı cümleleri İngilizcede kurarken comparative yapılarından yararlanırız. İsim sizi korkutmasın çünkü yapı çok basit. İngilizcede bir sıfata &#;daha&#; anlamı katmak için yapmanız gereken sıfatın sonuna -er eki eklemek. Eğer sıfat 2 heceden uzunsa -er eki eklemek yerine başına more koyarız.

    Mesela

    • hot > hotter (sıcak > daha sıcak)
    • expensive > more expensive (pahalı> daha pahalı)
    • cold > colder (soğuk> daha soğuk)
    • comfortable > more comfortable (rahat > daha rahat)

    Cümle içinde kullanırsak:

    • This room is more comfortable than the other room. (Bu oda diğer odadan daha rahat)
    • Turkey is colder than Mexico. (Türkiye, Meksikadan daha soğuk)

    Dikkat ettiyseniz karşılaştırma içeren cümlelerde sıfattan sonra than gelmiş. Bu kelimenin &#;-den&#; eki görevi görüyor. Mesela ilk cümleye bakarsak &#;Bu oda diğer odaDAN daha rahat&#;

    İngilizce Sıfatlarda Üstünlük (Superlatives)

    Superlative yapıları ise bir sıfatın başına &#;en&#; anlamı katmak için kullanılır. Mesela en güzel resim, en acı gün gibi. İngilizcede bu yapıyı oluşturmak için sıfatın sonuna -est eki eklenir. Eğer sıfat iki heceden uzunsa ek eklemek yerine sıfattan önce most gelir.

    Mesela

    • hot > hottest (sıcak > en sıcak)
    • expensive > most expensive (pahalı> en pahalı)
    • cold > coldest (soğuk> en soğuk)
    • comfortable > most comfortable (rahat > en rahat)

    Cümle içinde kullanırsak:

    • This room is the most comfortable room in the house. (Bu oda evdeki en rahat oda)
    • Ağrı is the coldest city in Turkey. (Ağrı, Türkiyedeki en soğuk şehir)

    Burada dikkat ettiyseniz superlative kullanımda sıfatın önünde hep the olur.

    İstisnalar, İstisnalar

    Comparative ve Superlative yapılarının kurallarını gördük. Aslında pek de zor değil. Ama İngilizcede pek çok konuda olduğu gibi bu konuda da bazı istisnalar var. Şimdi sizinle istisnai kullanımları olan sıfatları bir liste olarak paylaşıyorum.

    adjectivecomparativesuperlative
    goodbetter best
    well (healthy)better best
    badworse worst
    farfurtherfurthest
    fartherthe farthest
    much/manymoremost
    littlelessleast
    old (ailedeki insanlar için)eldereldest
    old (genel kullanım)olderoldest

    Şimdi bu tabloya bakarsak good yani iyi sıfatı comparative olunca better, superlative olunca best olarak kullanılıyor yani normalde kuraldaki gibi good+er ya da good+est durumu yok.

    Örnek bir cümleye bakalım.

    • My computer is better than your computer. (Benim bilgisayarım seninkinden daha iyi)
    • My computer is the best computer. (Benim bilgisayarım en iyi bilgisayar)

    Ekler için Kurallar

    Sessiz harf + sesli harf + sessiz harf şeklinde olan tek heceli kelimelerde ek gelmeden önce sondaki harften bir tane daha eklenir. Örnekler:

    talltallertallest
    fatfatterfattest
    bigbiggerbiggest
    sadsaddersaddest

    İki heceli sıfatlarda çoğu durumda hem ekle hem de more/most ekleyerek comparative ve superlative formları oluşturmak mümkün. Mesela clean sıfatını hem cleaner hem de more clean şeklinde görmeniz mümkün.

    Y harfi ile biten iki heceli sıfatlarda ek getirmeden önce y harfinin yerine i harfi koyun. Mesela happy > happier.

    Örnekler:

    AdjectiveComparativeSuperlative
    happyhappierhappiest
    simplesimplersimplest
    busybusierbusiest
    tiltedmore tiltedmost tilted

    İngilizce Sıfatlarda Eş Değerlilik (As &#; As)

    Bir şeyin bir başka şeyle aynı derecede olduğunu belirtmek için as &#; as yapısı kullanılır. Mesela &#;Benim arabam senin araban kadar hızlı&#; derken.

    • My car is as fast as your car.

    Şimdi de İstanbul, Ankara kadar sıcak diyelim.

    • İstanbul is as hot as Ankara.

    Eğer İstanbul, Ankara kadar sıcak değil diyecek olsaydık sadece not ekleyerek cümleyi olumsuz yapmamız yeterli.

    • İstanbul is not as hot as Ankara.

    İngilizce-Türkçe sözlükte comparative'ın çevirisi

    The choice of countries in this comparative assessment are used as ideal types or positions on a selectivist to universalist spectrum.

    Cambridge English Corpus kaynağından

    Further comparative and collaborative evaluations of biological, aetiological, syndromal, psychiatric diagnostic and behavioural clinical assessment, management and research approaches are encouraged.

    Cambridge English Corpus kaynağından

    Riboprinting is one of several molecular methods that can generate comparative data independently of the complexity of the organism's morphology.

    Cambridge English Corpus kaynağından

    I would prefer to reconsider the rejection of innate as a concept for ethology and comparative psychology.

    Cambridge English Corpus kaynağından

    I will attempt a comparative historical examination on this point in the next section.

    Cambridge English Corpus kaynağından

    At present, we do not cover comparative and superlative forms of adjectives since their productivity is much less predictable.

    Cambridge English Corpus kaynağından

    Örneklerdeki görüşler Cambridge Dictionary'nin editörlerinin, Cambridge University Press'in ya da lisans sağlayıcılarıın görüşlerini temsil etmez.

    nest...

    batman iftar saati 2021 viranşehir kaç kilometre seferberlik ne demek namaz nasıl kılınır ve hangi dualar okunur özel jimer anlamlı bayram mesajı maxoak 50.000 mah powerbank cin tırnağı nedir