reflor nedir / İshal Neden Olur ve Ne İyi Gelir? | Avicenna Hastanesi

Reflor Nedir

reflor nedir

REFLOR 250 mg 10 kapsül {Sanofi} Nedir ve Ne İçin Kullanılır

2.REFLOR nedir ve ne için kullanılır?

REFLOR’un etkin maddesi olan Saccharomyces boulardii, biyolojik kaynaklı bir ishal kesicidir (antidiyareik).

REFLOR, karton kutulara koyulmuş düşük yoğunluklu polietilen kapak ile kapatılmış renksiz şeffaf cam şişe içinde pazarlanmaktadır. Her bir şişede 10 veya 20 adet kapsül bulunur.

REFLOR, mikrobik (enfeksiyöz) ve spesifik olmayan ishallerin ve antibiyotik tedavisine bağlı ishal gibi sindirim sistemi rahatsızlıklarının önlenmesi ve tedavisinde kullanılan Vankomisin/metranidazole isimli ilaçlara ek olarak Clostridium diffıcile isimli bir bakterinin neden olduğu hastalığın tekrarının önlenmesinde. Seyahata bağlı turist ishalinin önlenmesi ve tedavisinde kullanılır.

ŞizofrenlikŞizofrenlik  Şizofrenliğin psikiatrik teşhisi hakkında çok fazla anlaşmazlık vardır. Bu sayfadaki bilgiler, şizofrenliğin teşhisi, nedenleri ve tedavisi hakkındaki faklı teoriler hakkında bilgi verecektir.
Kalp KriziKalp Krizi  Kalbe giden kan akışı durduğunda kalp krizi meydana gelir.
İrritabl Barsak Sendromu Tedavisi

 
 

İRRİTABL BARSAK SENDROMUNDA YENİ TEDAVİ SEÇENEKLERİ

Sayın okuyucularım; bundan önceki yazılarımızda irritabl barsak sendromu (İBS) konusunda temel bilgileri sizlere aktarmaya çalıştım.Bu yazımızda hastalığın tedavisini anlatacağım.Tedavide birtakım yenilikler mevcut.Bu yazıyı merakla beklediğinizi tahmin ediyorum.

1.İBS  tedavisinde ana prensipler nelerdir ?

Tedavide hastanın hekim ile ilişkileri önemlidir.Hastanın güvenini sağlamalı ve hastanın ruhsal yapısı iyi tanınmalıdır.Emosyonel ve fiziki stressin şikayetleri artırdığı bilinmelidir.Ayrıca hastalığın ne olduğu hakkında hastaya detaylı bilgiler verilmeli,bu hastalığın kansere yol açmadığı açık olarak anlatılmalıdır.Yine bu hastalığın kronik bir hastalık olduğu ve kesin bir tedavisinin olmadığı net olarak ortaya konmalıdır.

Tedavinin  süresi  kesin belli değildir, ömür boyu sürebilir.Ancak  hastalığın aktif döneminde tedavi süresi  minumum  8-12 hafta olmalıdır.

Tedaviye başlamadan önce hastalığın karakterini  belirlemek  zorundayız.Çünkü  ishal  baskın veya kabızlık  baskın hastalarda tedavi  seçenekleri  farklıdır.

Diyet tedavide oldukça  önemli yer tutar.Kabızlığın hakim olduğu hastalarda bol posa kapsayan diyet faydalıdır.Diyetteki posa hastaya maddi bir yük yüklemeden ince saf kepek ile sağlanabilir.Kepek kolon içi basıncı azaltarak,barsağın geçiş  zamanını normalleştirir.Yemeklerde birer çorba kaşığı miktarında buğday kepeği  çorba veya diğer yemeklerin içine koyularak verilebilir.Aşırı gaz yapan yiyecekler hariç tutulmalıdır.Su alımının artırılması uygundur.Ayrıca spor yapmanın yararı vardır.Hastalara yaşına uygun spor yapmalarını öneriyoruz.Özellikle günde 30-45 dakika tempolu yürüyüş kabızlık olan hastalarda çok yararlıdır.

İshalin hakim olduğu hastalarda  kepekli gıdalardan kaçınmalıdır.Bunlarda ishal kesen ilaçlar gerektiğinde kullanılmalıdır.En küçük etkili dozlarda ve çok kısa bir zaman süresinde kullanılması ve sonra kesilmesi uygundur.Bu ilaçları sürekli vermiyoruz. Eczanelerde ishal kesici olarak ‘’ Lomotil’’ ve ‘’ Lopermid’’ bulunmaktadır.

Yemeklerden sonra karın ağrısı olan hastalarda yemeklerden 30-60 dakika önce alınan antispazmodikler  (spazm çözücü) faydalıdır. İBS hastaları bu ilaçları gayet iyi bilirler.Antispasmotik olarak kullanılan ilaçlar şunlardır:

DİREK  DÜZ KAS GEVŞETENLER:

Mebeverine(Duspatalin, Duspaverin, Duskonal,Mebefit)  bazı  İBS semptomlarını  giderirler

Trimebutin maleat (Debridat, Tribudat, Gismotal,Puridat,Debrutin ) hem ishal  hem de kabızlıkta  kullanılır

KALSİYUM KANAL BLOKERLERİ:

Alverin sitrat (Meteospazmyl, Spazzı)

Pinaverium  bromide (Dicetel, Pinades)

Hyoscyamine. (buskopan, trankobuskas, spazmotek, molit)

2.İBS tedavisinde diyetin  yeri  var mıdır ?
Bu hastalık için özel bir diyet listesi yoktur.Biz hastalarımıza diyet yapmasını önermiyoruz.Ancak gastroenterolojide temel prensiplerden  bir tanesi  şudur.Hasta  belli gıdaların kendine dokunduğunu  ve karın ağrısını, şişkinliğini  artırdığını tespit etmişse o gıdalardan uzak  durmasını özellikle öneriyoruz.
Ülkemizde  süte  tahammülsüzlük  sık rastlanan bir tablodur.Eğer hastada  süt ve süt ürünleri alındığında  karın ağrısı, gaz, ishal şikayetleri  ortaya çıkıyorsa  süt ve süt ürünlerini az tüketmelerini öneriyoruz. Bunun dışında  genellikle fazla yağlı yiyecekler, gaz üreten besinler de ;
kuru baklagiller, karnabahar, lahana, brokoli, kızartma,gazlı içecekler,portakal ve portakal suyu,mandalina,nar ve nar suyu,süt ve süt ürünleri,salatalık,domates,roka,alkol
yağlı gıdalar, mayonez, açma ve poğaça şikayetleri  arttırabilir.Suni  tadlandırıcılar ve diyet besinlerin  kullanımı da sınırlandırılmalıdır. Çünkü bunların fazla kullanımı şişkinlik ve ishal nedeni  olabilir.

3.İBS tedavisinde psikiyatrik değerlendirme ve buna yönelik neler söyleyebiliriz ?

Önemli bir konu doktorların çoğu kere üzerinde durmadıkları gizli (maskeli) veya açık psişik yakınmaların tedavisidir.İBS tanısı konan hastalarda ruhsal bir sorunun olup olmadığı mutlaka araştırılmalıdır.Psişik sorunlarda ilaç dışı tedavi yöntemleri yararlı olabilir.Ancak  depresyon tanısı doğru koyulmuş ise antidepresan grubu ilaçlar tedavide önerilmelidir.Antidepresanlar, ruh halini düzeltici  etkilerinden bağımsız olarak ağrıyı azaltıcı özelliklere de sahiptir ve bundan dolayı karın ağrısı olan hastalarda yararlı olabilir.Depresyon tedavisinde kullanılan trisiklik antidepresan imipramin  barsaklarda  geçişi yavaşlatır, ön plandaki yakınması ishal olan olgularda önerilebilir.Buna karşın diğer gruptan olan paroxetine ince barsaklardaki geçişi  hızlandırır.Kabızlığı baskın olan İBS’li  olgularda kullanılabilir.Psikiyatrik tedaviler mutlaka uzman kontrolü altında sürdürülmeli ve doktorun önerisi dışında tedavi kesilmemelidir.

4.İBS tedavisinde yeni seçenekler nelerdir ?

İBS tedavisinde çeşitli  klinik çalışmalarda;  tüm vucutta etkili olan antibiyotikler (neomycin, metronidazole, ciprofloxacin) kullanılmıştır. İBS’li hastaların %50’inden fazlasında ince barsaklarda aşırı bakteriyel çoğalma  saptanmıştır.Bu hastalarda karında şişlik, gaz, karın ağrısı, sulu ishal gibi yakınmalar sık görülür.

Bu nedenle ince barsaklarda  bakteriyel  aşırı çoğalmayı  tedavi etmek ve buna bağlı barsak yakınmalarını  iyileştirmek hedef olarak belirlenmelidir.Yapılan birçok  çalışmalardan elde edilen veriler İBS’ de bakterilerin rolünü desteklemektedir. Ancak  ciddi yan etkiler  ve antibiyotik  direnç  gelişimi yukarıda saydığım antibiyotiklerin tedavide kullanımını  sınırlamaktadır.Bu nedenle araştırıcılar barsaklardan emilmeyen, sistemik yan etkileri olmayan ve antibiyotik direncine yol açmayan  RİFAXİMİN ‘i  ince barsaklarda  bakteriyel  aşırı çoğalma ve İBS tedavisinde kullandılar.

Çok sayıda bilimsel araştırma  Rifaksimin’in  ,  İBS de yakınmaları düzelttiğini göstermektedir.

Diğer  yukarıda bahsedilen ilaçlarla  tedavi  kesildikten sonra hastanın yakınmaları tekrarlamaktadır.

Buna  karşı Rifaksiminle  yapılan tedavilerde Rifaksimin tedavisi tamamlandıktan sonra 10 hafta boyunca  İBS  yakınmalarında düzelme devam eder .Bu bulgular sürekli antibiyotik vermeden aralıklı uygulamalar ile yakınmaların  kontrol altında tutulabileceğini göstermektedir.

Rifaksimin karında şişkinlik, sık gaz çıkarma şikayeti olan hastaların  tedavisinde  emniyetli ve etkilidir .Özellikle yoğun gazı olan ve kendini hamile gibi hisseden kadın hastalarda Rifaksimin  tedavisi  yararlıdır.On gün süreyle 3x2 tablet alınması yeterli tedavi  sağlamaktadır.

Bir diğer çalışmada İBS tanısı konan  ve ince barsaklarda bakteriyel aşırı çoğalma saptanan 84 hastada değişik antibiyotiklerin (rifaximin, neomycin, ciprofloxacin) etkinlikleri  karşılaştırıldı. Çalışma sonunda  Rifaksiminin  İBS  yakınmalarını düzeltmede  diğer  antibiyotiklere göre daha etkili  olduğunu  göstermektedir .

Başka bir çalışmada 34 İBS hastası ve 21 sağlıklı gönüllüye ;  rifaximin 2x400 mg, 7 gün veya

Aktif kömür bileşiği (2x400 mg) 7 gün verildi .Şişkinlik, karın ağrısı, gaz çıkarma sayısı, karın çevresi  ve soluk  havasında H2 ölçümleri yapıldı .Rifaksiminle tedavi edilen hastalarda aktif kömür bileşiği alanlara  göre gaz çıkarma sayısında ve karın çevresinde  anlamlı bir azalma saptandı .

Yine başka bir çalışmada İBS li 97 hastanın 54 ünde ( % 56 sında ) ince barsakta aşırı bakteri çoğalması saptandı .Bu 54 hastaya 1 hafta süreyle  rifaksimin 1200 mg/gün tedavisi uygulandı ve hastaların %50’inde iyilik hali saptandı. Bu hastalarda gözlenen karında  şişkinlik, rahatsızlık ve ishal yakınmaları  belirgin düzeyde  azaldı.

Rifaksimin İBS olan hastaların % 33-92 sinde  genel olarak yakınmaları düzeltir  ve İBS’ li hastaların % 84 ünden  fazlasında  ince bağırsaklardaki aşırı bakteriyel  üremeyi  ortadan kaldırır.Tedavi sonrası 10 hafta boyunca da bu iyilik durumu devam etmektedir .Rifaximin tedavisinin ciddi hiçbir yan etkisi yoktur.

 

 

 

 

 

 

Kişinin gün içerisinde normalden daha fazla büyük tuvalete çıkılmasına ve sulu şekilde dışkı çıkarılmasına ishal (diyare) denir. İshaller, genellikle kendi kendisine birkaç gün içerisinde biterler. İshalin akut ve kronik olmak üzere iki türü bulunmaktadır. Akut ishal, bir anda ortaya çıkan ve birkaç gün içerisinde kendi kendisine geçen diyare olarak tanımlanabilir. Bir bakyeriye ya da viral enfeksiyona bağlı olarak görülebileceği gibi, gıda zehirlenmesi kaynaklı da oluşabilmektedir. Kronik tür ise bir nevi geçmeyen ishal türüdür. Kronik tanısının koyulabilmesi için en az dört haftadır devam eden bir ishal yaşanıyor olması gerekmektedir. Sıklıkla bir bağırsak hastalığından dolayı oluşmaktadır.

Reflor Nedir?

Reflor, antibiyotik kullanımı ya da bakteriyel veya mikrobik sebeplerle ortaya çıkan ishallerin önlenmesinde kullanılan bir ilaçtır. Çocuklarda rotavirüse bağlı olarak görülen diyarelerin tedavisinde de tercih edilmektedir. Saccharomyces boulardii isimli bir maya, bu ilaçın etken maddesidir.

Kanlı İshal Nedir?

İshallerin büyük bir bölümü 3 ile 6 gün arasında değişen sürelerde kendi kendisine iyileşmektedir. Bu yüzden hastaların büyük bir bölümünde antibiyotik tedavisi gibi bir tedaviye başlamak gerekmez. Fakat, hasta ateşsiz, kusmasız ishal yerine, kanlı ishal denilen ve yüksek ateş ile şiddetli karın ağrısının eşlik ettiği durum ile karşı karşıyaysa, antibiyotik tedavisine hızla başlamak gerekmektedir. Ancak hiçbir hasta, karın ağrısı ve diyare gibi nedenlerle kendi kendisine ilaç kullanımına başlamamalıdır. Bu tür ilaçların doktor kontrolünde kullanılması şarttır.

İshal Nedenleri

  • Belli başlı hastalıklara ve tıbbi problemlere bağlı olarak diyare oluşabilmektedir. En bilineni ise virüs kaynaklı olanıdır. Norwalk, sitomegalovirüs, rotavirüs ve viral hepatit gibi virüslere bağlı olarak diyare olmak mümkündür.
  • Bakterilerin ve parazitlerin de ishale neden olduğu bilinmektedir. Bozulmuş, son kullanma tarihi geçmiş ya da üstüne bakteri, parazit gibi varlıklar bulaşmış gıdalardan bakteri ve parazitler vücuda bulaşabilir.
  • Laktoz itoleransı da diyareye sebebiyet verebilir. Laktoz, süt ürünlerinde yer alan bir şeker türevidir. Bazı insanlar için laktozun sindirilmesi zor olabilmektedir. Bu durum yaşlanmaya bağlı olarak artış gösterebilir.
  • Fruktoz sindirme problemleri olan insanlarda da diyare ile karşılaşılabilmektedir. Fruktoz, bal ve meyvelerde bol miktarda olan bir şekerdir. Belli başlı içeceklerin içerisinde de kullanılan bir tatlandırıcıdır.
  • Bir takım yapay tatlandırıcıların da sağlıklı insanlarda diyareye neden olabildiği bilinmektedir. Sorbitol ve mannitol gibi tatlandırıcılar buna örnek olarak verilebilir.
  • Safra kesesi ya da karın ameliyatı gibi operasyonlardan sonra diyare ile karşılaşılabilmektedir.
  • Bağırsaklara bağlı olarak gelişen ishallerin en bilinen sebepleri, crohn hastalığı, çölyak hastalığı, ülseratif kolit, irritabl bağırsak sendromu ve mikroskopik kolit gibi hastalıklardır.

İshal Yapan Yiyecekler

Gündelik yaşamda vücudumuza aldığımız bazı besinler, ishal oluşumunu tetikleyebilir. Aşağıda yer alan gıdalara bakıldığında, bu gıdaların ne kadar çok tüketildiği ve ne kadar diyare olunduğu hakkında fikir sahibi olunabilir.

  • Sarımsak ve soğan
  • Baharatlı yemekler
  • Kavun ve karpuz
  • Acı biber
  • Yoğurt
  • Kızartma yiyecekler
  • Yeşil sebzeler
  • Yağlı ya da yağda kızartılmış yiyecekler
  • Yoğun meyve ve sebze tüketimi
  • Fast foodlar

Bu gıdalar direk olarak kişiyi diyare etmez. Aksine birçoğu, kabızlık problemine çözüm olabilecek yiyeceklerdir. Ancak bu listedeki fast food ya da yağda kızartılmış yiyecekler dışında kalanlar her ne kadar sağlıklı yiyecekler olsalar da, fazla tüketildiklerinde ishale neden olabilmektedir.

İshale İyi Gelen Yiyecekler

Aşağıdaki listede, bebekler, çocuklar, hamileler ve yetişkinler için ishale iyi gelen yemekler ve diğer besinler yer almaktadır.

Bebeklerde İshal

  • Anne sütü
  • Bol sıvı gıdalar

Çocuklarda Diyare

  • 100-200 ml su
  • Şekerli meyve suları
  • Yoğurt ve nişasta karışımı
  • Şekerli çay
  • Patates haşlama
  • Kola, gazoz, maden suyu
  • İdrar arttırıcı içecekler
  • Kahve
  • Müshil
  • Bazı yeşil çaylar

Hamilelikte İshal

  • Su
  • Haşlanmış ve tuzlanmamış patates
  • Muz
  • Havuç
  • Elma
  • Tam buğday ekmeği
  • Yoğurt

Yetişkinlerde Diyare

  • Tarhana
  • Beşparmak otu
  • Peynir
  • Karnıyarık otu tohumu
  • Lahana
  • Pancar
  • Siyah çay
  • Muz
  • Yoğurt
  • Şekerli su
  • Patates haşlaması

İshale Karşı Alınabilecek Önlemler

  • Tatillerde hijyene dikkat etmek: Tatil beldelerinde hava sıcaklıkları 30 dereceyi aşar ve bakteriyel enfeksiyonlar bakterilerde daha fazla üremeye başlarlar. Gıdalarla birlikte insanlara geçen çeşitli enfeksiyonlar, kimi zaman tatil esnasında kimi zaman da tatil dönüşünde ishale ve kusmaya neden olur. Öte yandan ortak havuz kullanımı nedeniyle de bakteri bulaşması oldukça olasıdır.
  • Bozulmuş gıdaları tüketmeyin: Uzun süreler beklemiş, son kullanma tarihi geçmiş ya da yeterince pişirilmemiş gıdaları tüketmekten ve kaynağı belirsiz suları içmekten uzak durun.
  • Kişisel temizliğinize özen gösterin: Diyareye karşı kişisel temizliğin sağlanması çok önemlidir. Bu yüzden sık sık eller yıkanmalı ve duş alma aralığı kısaltılmalıdır.
  • Yaz mevsiminde soğuk içeceklere dikkat: Yaz aylarında yaşanan serinleme isteği, insanları buzlu içeceklere yöneltmektedir. Evde hazırlanan buzlar her ne kadar içme suyundan hazırlansa ve sağlıklı olsa da, dışarıda içeceklere koyulan buzlar kaynağı belli olmayan sulardan hazırlanıyor olabilir. Bu tarz sular enfeksiyona neden olarak, ishal oluşumuna sebebiyet verebilir.

 

Sıkça Sorulan Sorular

İshal ne zaman tehlikeli olur?

Kronik olarak devam eden ishal durumunda mutlaka doktora görünmek gerekir. Kronik ishal en az 3 hafta gibi bir süre boyunca devam eder. İshalde kan varsa ve aşırı sulu şekildeyse tehlike oluşturabilir.

İshalin kaç gün sürmesi normaldir?

Çocuklarda ve yetişkinlerde genellikle 2 – 3 gün arasında sürmektedir. Hatta gerekli tedavi yapıldığında daha da kısa sürebilir.

İshal en fazla ne kadar sürer?

Çocuklarda çoğunlukla 5 – 7 gün içerisinde geçer ancak nadir de olsa 2 haftadan uzun sürebilir. Yetişkinlerde ise, 2 – 4 gün içerisinde düzelebilir. Ancak bazı enfeksiyonlar 1 hafta ya da daha fazla sürebilir.

 

Avicenna Hastanesi İç Hastalıkları – Dahiliye Bölümü Doktorları

nest...

batman iftar saati 2021 viranşehir kaç kilometre seferberlik ne demek namaz nasıl kılınır ve hangi dualar okunur özel jimer anlamlı bayram mesajı maxoak 50.000 mah powerbank cin tırnağı nedir