Isabet Okulları Hakkında Yorumlar

TRABZON (AA) - Trabzon Valisi İsmail Ustaoğlu, evlerinin bahçesinde oynarken baş bölgesine yorgun mermi isabet etmesi sonucu ağır yaralanan 9 yaşındaki Kerem Can Özdemir'in ailesini ziyaret etti.

Vali Ustaoğlu, eşi Şenay Ustaoğlu ile birlikte, Özdemir'in tedavisinin devam ettiği Karadeniz Teknik Üniversitesi (KTÜ) Farabi Hastanesi'nde bekleyen ailesine ziyaret gerçekleştirdi.

Baba İsa Özdemir ve annesine "geçmiş olsun" dileklerini ileten Vali Ustaoğlu'na ziyareti sırasında İl Emniyet Müdürü Murat Esertürk de eşlik etti.

Çukurçayır Mahallesi'nde, 10 Haziran'da yaşadıkları sitenin bahçesindeki oyun parkında arkadaşlarıyla oynayan Kerem Can Özdemir yere yığılmıştı.

Olay yerine gelen sağlık ekiplerince KTÜ Farabi Hastanesi'ne kaldırılan Özdemir'in çekilen tomografisinde baş bölgesinde yorgun mermi olduğu belirlenmiş, hayati tehlikesi bulunan çocuk yoğun bakım servisinde tedavi altına alınmıştı.

Yangından yaralı olarak kurtulan S.K., isimli çocuk “Yangından sonra köye gelen Süleymancılar İsabet Okulları’na gelmemi istedi. Ailem de ben de gitmek istemedim. Orada kalmak istemiyorum” diye konuştu.

Aladağ’daki Süleymancılar tarikatına ait yurtta 3. katta bulunan etüt odasından sağ olarak sadece 11 yaşındaki S.K. kurtuldu.

S.K., Yurt görevlilerinin başlarını zorla  kapattıklarını ve ‘cola, cips ve tavuk etinin ise ‘haram’ olduğunu’ söylediklerini anlattı.

‘BELİMDE VE ELİMDE YANIKLAR VAR’

Belinde ve elinde ciddi yanıklar oluştuğu için uzun süre hastanede kalan 11 yaşındaki S.K., facianın yaşandığı günü şöyle anlattı:

“Yangının çıktığı gün 3. katta etüt odasında ders çalışıseafoodplus.info patlama sesi geldi ve elektrikler kesildi. Biz dışarda bir şeylerin yakıldığını düşündük. Duman gelmeye başlayınca yangın çıktığını anladık.

Ben o sırada kuzenimi cama doğru çektim. Can havliyle camdan aşağıda tutulan battaniyeye atladım. Odadaki herkes hayatını kaybetti bir tek ben kurtuldum. Her tarafım yanıyordu. Belimde ve elimde yanıklar var.”

(11 yaşındaki çocuğun elinde ve belinde yanık izleri hala duruyor)

S.K., “Ben hastanede yatarken yurtta ders veren kadınlar gelerek ‘Sana yangını sorarlarsa; ben hiçbir şey duymadım, görmedim diyeceksin’ dediler. Ben de tamam diyerek geçiştirdim” diye konuştu.

KENDİ OKULLARINA ÇAĞIRMIŞLAR

S.K Süleymancıların yangından sonra köye gelerek kendisini ve başka arkadaşlarını İsabet okullarına çağırdıklarını söyledi. S.K “Yangından sonra köye gelen Süleymancılar İsabet okullarına gelmemi istedi. Ailem de ben de gitmek istemedim. Orada kalmak istemiyorum. Arkadaşlarım gitti ancak onlardan 2 gün sonra oradan ayrılarak YİBO’ya gittiler” dedi.

Yangından sonra bir daha okula gidemediğini anlatan küçük kız, “Kozan’da bulunan YİBO’da kalacağım ama burada bir okula gitmek istiyorum” ifadelerini kullandı.

‘COLA, CİPS HARAM’

S.K’nın anlattıkları çocukların gericilerin eline nasıl teslim edildiklerini de ortaya koyuyor:

“Başımızı zorla  kapatıyorlardı. Uzun etek giydiriyorlardı. Pantolon giyemiyorduk.

Bize tavuk eti, cola cips yemeyin ‘haram’ diyorlardı.Ama sonra kendileri yiyordu.

Kendi yedikleri yemeklerin bulaşıklarını bize yıkatıyorlardı. 8. ve 5. sınıf arasında okuyan öğrencilere yemek yaptırıyorlardı.

Yapmadığımızda niye yapmıyorsun? diyerek ceza veriyorlardı. ‘Düzgün yapmadınız’ diyerek tekrar yaptırıyorlardı.

Okuldan gelince dinlenmek yoktu, saat Kuran okutuyorlardı.

Komşu kadınlar yurda gelerek 1. katta hatim indiriyorlardı, bu sırada çocuklarına biz bakıyorduk. Yemek saatinden önce yemek yememiz yasaktı.”

‘ALLAH’TAN GELDİ, KADERİMİZ’

Baba Veysel K. olaydan sonra Süleymancılar’ın “Allah’tan geldi, kaderimiz, yazgımız, hepimizin başına gelebilir” diyerek bizi teselli etmeye çalıştıklarını belirterek, “Biz namaz öğretiyorduk’ dediler. Şikayetçi olmamız yönünde bizimle konuştular” diye konuştular.

Baba, “Hastaneye ziyarete gelen avukatlara bizim burada olmadığımızı taburcu olduğumuzu söylemişler. Mahmut Denizin eşi gelenlerin bize ulaşmasını engellemeye çalışmış” diye de ekledi.

Kağıthane Belediyesi tarafından okulların tatile girmesiyle birlikte çocukların vakitlerini daha verimli değerlendirebilmeleri için başlatılan “Sporcuhane Projesi” çerçevesindeki yaz spor okulları açıldı.

Kağıthane Belediyesi tarafından okulların kapanmasıyla birlikte yaz tatiline başlayan çocukları için “Sporcuhane" Projesi başlatıldı. Çocukların yaz tatilini daha verimli geçirebilmeleri için başlatılan proje çerçevesinde yaz spor okulları Hasbahçe Stadyumunda düzenlenen törenle açıldı. Renkli bir kortej yürüyüşüyle başlayan törene Kağıthane Kaymakamı Tahir Şahin, Kağıthane Belediye Başkanı Mevlüt Öztekin, vatandaşlar ve çocuklar katıldı.

“22 farklı branşta hocalarımızdan eğitim alacaklar”

Yaz okulu hakkında bilgi veren Belediye Başkanı Öztekin, “Yaz spor okullarımızın yılı yazı hayırlı olsun diyoruz bine yakın çocuğumuz yaz spor okullarından faydalanmış olacak. Çocuklarımız yaz tatilini güzel bir şekilde değerlendirmiş olacaklar. Böylelikle derslerden arta kalan zamanlarda futboldan basketbola, yüzmeden masa tenisine, buz patenine ve jimnastiğe kadar 22 farklı branşta hocalarımızdan eğitim alacaklar. Bu eğitimlerle beraber çocuklarımız yazı hatıralarla beraber süslemiş olacaklar. Yaz spor okullarımız şimdiden hayırlı olsun. Çocuklarımızın hayatlarında öğrenecekleri çok güzel şeyler olduğunu da görmüş oluyoruz. Tüm katılan evlatlarımıza da güzellikler diliyorum. Değerli velilerimize, annelerimize, babalarımıza teşekkür ediyorum sağ olsunlar var olsunlar” dedi.

Okul öncesi dönem dediğimiz yaş aralığı, çocuğun yaparak-yaşayarak deneyimlediği, gördüğü-duyduğu yani somut olarak duyularıyla tanımlayabildiği her şeye daha çok inanan ve güncel uyarıcılarla desteklenen bir program içeriği ile öğrenme sağlar. Sınav Koleji Anaokullları eğitim programları, okul öncesi çocuğunun kinestetik enerjisine destek vermesine, deneyim ve beceri geliştirmesine, çeşitli problem çözme ve mantık yürütme süreçlerini devreye sokacak düşünme ortamları yaratmaya, dili anlamaya ve doğru kullanmaya özen gösterecek şekilde hazırlanmaktadır.  

 

Sınav Koleji Anaokulları eğitim programı içinde zengin uyarıcıların bulunduğu ortamlar hazırlanır ve çocukların yaşamsal deneyimlerine fırsat sunulur. Sınav Anaokulları olarak önceliğimiz çocuklarımızın merak duygularını geliştirmek, öğrenme motivasyonlarını yükselterek öğrenme heyecanını oluşturmaktır. Anaokulu eğitim programımız yüzyıl becerilerini takip eden, yenilikleri entegre eden, tekrarlar ve eklektik düzen ile içeriği desteklenen ve en önemlisi okul öncesi çocuğunun ilgi ve ihtiyaçlarını önemseyen programlardır. 

 

Sınav Koleji Anaokulları eğitim programında çocuklarımızın gelişim özellikleri ve bireysel farklılıkları dikkate alınır. Çocuklarımızın tek yönlü değil çok yönlü gelişmesi hedeflenir. Bilişsel, fiziksel, dil, sosyo-duygusal gelişim ve öz bakım becerileri desteklenerek problem çözme, analitik ilişki kurma yetilerinin oluşmasını, örüntü tamamlama, sayıları yapılandırma, parça-bütün ilişkisi kurma, tablo okuma, STEM çalışmaları, okuma yazmaya hazırlık etkinliklerine dayanan nitelikli müfredatımız kapsamında görsel ve işitsel hafızalarının gelişmesi desteklenir.
 

Eğitim ve öğretim programımız okul öncesi dönemde çocuklarımıza gerekli bilgi, beceri ve davranışları kazandırılır. Sınav Koleji Anaokulları, çocuklarımızı kendine güvenen, olumlu benlik algısı oluşmuş, sosyal duygusal ve bilişsel bakımdan tam donanımlı olarak ilköğretime hazırlamayı amaçlamaktadır. Oyuna dayalı nitelikli ve keyifli eğitim programımız ile birlikte eğlenerek öğreniyor, sonuç yerine süreç odaklı ilerliyoruz.
 

Deneyimli eğitim kadromuz ile bilimsel gelişmeleri sürekli takip ediyoruz. Çocuklarımızı özgün eğitim modeli ve erken çocukluk döneminde fark sağlayan bir eğitim - öğretim anlayışımızla, okul-aile ve çevre işbirliği içerisinde yarınları bugünlerde görmeyi tercih ediyoruz.