Bu yayında '' If Clauses / Koşul - Şart Cümleleri '' konusunun bir diğer önemli kısmını inceleyeceğiz arkadaşlar; '' Type 2 ''. Yaygın olarak kullanılması sebebiyle son derece önemli olduğunu söyleyebiliriz. Konunun detaylı anlatımı hemen aşağıdadır.
'' Type 2 '' içinde bulunduğumuz anda veya gelecekte olan / olacak bir olayan tam tersini düşünüp, koşul ileri sürmek ve bu hayali koşulun sonucunu ifade etmek için kullanılır. Bu sebeple '' hayal ederken kullanılan bir yapıdır '' diye adlandırırsak pek de yanlış olmaz. Bu nedenle de bu yapıda kullanılacak olan zamanlar, normal zamanlara göre bir derece daha geçmiş-past olmalıdır. Aşağıdaki örnekleri konunun mantığını kavramak adına inceleyelim;
Gerçek / Şuanki Durum: I don't have enough time, so I can't go to the cinema.
Yeterli zamanım yok dolayısıyla da sinemaya gidemiyorum.
Type 2 Formu / Şekli :
IfI
hadenough time, I
couldgo to the cinema.
(
Eğer) yeterli zamanım
olsaydısinemaya gid
erdim.
Gerçek / Şuanki Durum: You are ill, so you won't to the party.
Hastasın dolayısıyla da partiye gitmeyeceksin.
Type 2 Formu / Şekli :
Ifyou
weren'till, you
wouldgo to the party.
(
Eğer) hasta
olmasaydınpartiye gid
ecektin.
Yukarıdaki örnekleri incelediğimizde konuşma anında belirtilen durumların aksini, tersini '' Type 2 '' kullanarak ifade edildiğini görürsünüz. Yani '' Type 2 '' gerçek durumunun tam tersini hayal ettiğimiz durumlarda kullanılır. İlk örnekteki kişinin yeterli zamanının olmaması, ikinci örnekteki kişinin de hasta olması gerçektir. Tüm bunlara bağlı olarak da zaman yetersizliğinden ötürü sinemaya ve partiye gidilememesi de bu koşula bağlı olarak gerçekleşen gerçek durumlardır.İşte bu noktada kişinin yeterli zamanı olduğunu ve yine kişinin hasta olmadığını varsaymak bu koşullara bağlı olarak da sinemaya ve partiye gittiğini düşünmek yani bir anlamda hayal etmek için '' Type 2 '' yi kullanırız.
Fakat bu noktaya lütfen çok dikkat edelim; Zaman ve yapı olarak her ne kadar " Simple Past Tense / Geçmiş Zaman " kullanılsa da anlam " Present / Geniş Zaman " veya " Future / Gelecek Zaman" dır.
Görüldüğü gibi gerek '' If '' li cümlede, gerekse ana cümlede '' Simple Past Tense / Geçmiş Zaman '' yapıları ve formları kullanılmıştır. '' Have '' fiilinin ikinci hali olan '' had '' , '' are '' fiilinin ikinci hali olan '' were '' yazılmıştır. Yine '' can '' in ikinci hali olarak '' could '', aynı şekilde '' will '' in ikinci hali olarak da '' would '' yazılmıştıseafoodplus.infon yola çıkarak bir formül elde edecek olursak;
If + Simple Past Tense / Geçmiş Zaman , would - could =
would - could If + Simple Past Tense / Geçmiş Zaman şeklinde genel bir ifade yazmamız mümkündür.
If Clause Type 2 ile Kullanılabilen Zamanlar ve Yapılar / Tenses and Structures Can Be Used with If Clause Type 21. Ana Cümlede Kullanılabilenler / In Main ClausesBu başlık altındaki yapılar ana cümlede kullanılan, ''
If'' li yan cümlede kullanılmayanlardır. Lütfen konunun bu kısmına dikkat edelim.
1.a Would - Would be doing Kullanımı / Would - Would be doing Usage''
Will'' in Past - Geçmiş Zaman hali olarak ''
would '' hem ''
Future Tense'' hem de ''
Future Continuous Tense'' yapılarında kullanılabilir.
IfI were rich, I
wouldtravel all around the world.
(
Eğer) zengin ol
saydımdünyayı dol
aşırdım.
( Ancak zengin değilim ve dünyayı dolaşamıyorum )
Ifwe were friends, we
would spend much time.
(
Eğer) arkadaş ol
saydık daha fazla zaman geçir
irdik.
( Ancak arkadaş değiliz dolayısıyla da daha fazla zaman geçirmiyoruz )
Ifyou studied hard, you
would pass the exam.
(
Eğer) çok çalıs
saydın sınavı geç
erdin.
( Ancak çalışmadın, sınavdan kaldın )
Ifhe woke up early, she
wouldn'tbe late to work.
(
Eğer) erken kalk
saydıişe geç kal
mazdı.
( Ancak erken kalkmadı ve geç kaldı)
IfI didn't warn you, you
wouldget married that man.
(
Eğer) seni uyarma
saydım o adamla evlen
ecektin.
( Ancak uyardım ve o kişiyle evlenmedin )
Ifthe baby weren't hungry, she
wouldn't be crying.
(
Eğer) bebek aç olma
saydı
ağlıyor olmazdı.
( Ama bebek aç ve şuanda ağlıyor )
Ifshe weren't busy, she
would be dealingwith something.
(
Eğer) meşgul olma
saydı başka bir şeyle
ilgileniyor olurdu.
( Ancak meşgul ve başka bir şeyle ilgilenmiyor )
If Sam didn't tellme the truth, I
would be thinkingin a wrong way.
(
Eğer ) Sam bana geçeği söyleme
seydi yanlış bir şekilde
düşünüyor olacaktım.
( Ancak doğruyu söyledi ve yanlış düşünmüyorum )
1.b Could, Would be able to, Might, Would have to Kullanımı / Usage Yeterlilik, izin ve olasılık anlamında '' Could, Would be able, Might '', zorunluluk anlamında ise '' Would have to '' yine ana cümlede '' Type 2 '' de kullanılabilir.
IfI knew Spanish, I
couldunderstand and help you.
(
Eğer) İspanyolca bil
seydim seni anlar ve sana yardım ed
ebilirdim.
( Ancak bilmiyorum dolayısıyla da anlayamıyor ve yardım edemiyorum )
Ifmy parents hadsome time, they
could / would be able tostay with us one more night.
(
Eğer) anne babamın zamanı ol
saydı bizimle bir gece daha kal
abilirlerdi.
( Ancak zamanları yok ve kalamazlar )
IfFriday weren't a public day, we
couldn't / wouldn't be able tohave a picnic.
(
Eğer) yarın tatil olma
saydıpiknik yap
abilirdik.
( Ancak yarın tatil değil ve tatil yapamayacaklar )
Ifyou hada master degree, you
could / mightget the job.
(
Eğer ) master derecen ol
saydı işi al
abilirdin.
( Ancak master derecesi yok ve işi alamıyor. )
Ifhe didn't have a test next week, he
could / mightjoin us during the journey.
(
Eğer) gelecek hafta sınavı olma
saydı yolculuk esnasında bize katıl
abilirdi.
( Ancak sınavı var ve katılamaz )
Ifmy sister didn't have good marks in Geography, she
would have tostudy hard.
(
Eğer) kız kardeşimin Coğrafya'da iyi notları olma
saydı çok çalışmak
zorunda kalırdı.
( Ancak notları iyi çok çalışmak zorunda değil )
IfSusan didn't have an accident, she
wouldn't have to give statement to the police.
(
Eğer ) Susan kaza yapma
saydı polise ifade vermek
zorunda kalmazdı.
( Ancak kaza yapmış ve polise ifade vermek zorunda )
2. '' If '' li Yan Cümlede Kullanılabilenler / Used in Conditional Sentences Bu başlık altındakiler ise ana cümlede kullanılmayan, '' If '' li cümlede kullanılanlardır. Konunun bu özelliğine dikkat etmek gerekir arkadaşlar.
2.a To be nin Geçmiş Zaman Hali / Past Form of To be Bu yapıda '' am, is, are '' Geçmiş Zaman formunda '' was - were '' olarak kullanılır. Tıpkı önceki konularda bahsi geçtiği gibi. Bunda bir yanlışlık yok. Ancak bütün özneler ile '' were '' kullanımı daha yaygındır. Yani '' was - were '' farkı önemli değildir.
If I
wereyou, Iwouldn't buy this car.
(
Eğer) senin yerinde
olsaydım bu arabayı almazdım.
( Ancak senin yerinde değilim bu arabayı da almam söz konusu değil
''
If I were you / Senin yerinde olsaydım'' son derece yaygın olan bir kalıptır.
IfI
werein your shoes, I would choose the blue one.
(
Eğer) senin yerinde
olsaydımmavi olanı seçerdim.
( Ancak senin yerinde değilim dolayısıyla da mavi olanı seçmem söz konusu değil )
''
If I were in your shoes / Senin yerinde olsaydım '' yine yaygın olarak kullanılan, üstteki kalıpla da aynı anlama gelen bir diğer yaygın ifadedir.
Ifit
weren'trainy tomorrow, we could play football outside.
(
Eğer) yarın yağışlı
olmasaydıdışarıda futbol oynayabilirdik.
( Ancak yağmurlu ve futbol oynayamıyorlar )
If I
werea rich man, I wouldgo abroad.
(
Eğer) zengin
olsaydımyurt dışına giderdim.
( Ancak zengin değilim ve yurt dışına gidemiyorum )
Ifyou
weren'till today, youcould spend time with us.
(
Eğer) bugün hasta
olmasaydınberaber bizimle zaman geçirebilirdin.
( Ancak hastasın ve beraber zaman geçiremiyorsun)
Ifhe
werehappy, I would share some news with him.
(
Eğer) mutlu
olsaydı onunla bazı haberleri paylaşacaktım.
( Ancak mutlu değil ve onunla haberleri paylaşamıyorum )
Ifshe
weren'tbusy, she could make a dinner for her family.
(
Eğer ) bugün meşgul
olmasaydıailesi için akşam yemeği hazırlayabilirdi
.( Ancak meşgul ve yemek hazırlayamaz )
Ifwe
weresoldiers, wecoulddefend ourselves against the enemy.
(
Eğer ) asker
olsaydıkkendimizi düşmana karşı savunabilirdik.
( Ancak asker değiliz ve kendimizi savunmayoruz )
Ifthey
weren't late for the class, the teacher wouldn'tget angry.
(
Eğer) sınıfa geç
kalmasalardıöğretmen onlara kızmazdı.
( Ancak sınıfa geç kalmışlar ve öğretmen kızmış )
If the world
wereflat, many conditions and physics laws wouldn't exist.
(
Eğer) dünya düz
olsaydı şuanki şartların ve fiziksel kanunların çoğu olmazdı.
( Ancak dünya düz değil, şartlar ve kanunlar var )
2.b Past Continuous Tense / Devam eden Geçmiş Zaman ile Kullanımı / Usage ''
If '' li yan cümlede, konuşma anında devam eden bir olayın tam tersini düşünerek koşul cümlesi oluşturmak için ''
Past Continuous Tense - were + Fiil+ing '' kullanılabilir.
If I
weren'tstudying lesson, I couldwatch a film with you.
(
Eğer) ders çalışmı
yor olmasaydımseninle bir film izleyebilirdim.
( Ancak şuan ders çalışıyorum dolayısıyla izleyemem )
Ifthe students
weren'tmaking a big noise, the teacher wouldn't be angry.
(
Eğer) öğrenciler gürültü
yapmıyorolsaydıöğretmen kızmayacaktı.
( Ama öğrenciler gürültü yapıyor ve öğretmen onlara kızıyor )
Ifmy mom
weren't cleaning the house, she could go shopping with me.
(
Eğer) annem evi
temizlemiyorolsaydıbenimle alışverişe gidebilirdi.
( Ancak evi temizliyor ve benimle alışverişe gidemiyor )
2.c Could , Had to Kullanımı / Usage '' If '' li yan cümlede olasılık, ihtimal, yeterlilik ve zorundalık anlamı katmak için '' Could, Had to ''kullanılabilir.
Ifyou
could come here early, we could spend much time together.
( E
ğer) buraya erken gele
bilseydinberaber fazla zaman geçirebilirdik.
( Ancak erken gelmedin dolayısıyla da beraber zaman geçiremedik )
IfI
could speak a foreing language, Icouldget the job easily.
(
Eğer) yabancı bir dil konuş
abilseydimişi kolaylıkla alabilirdim.
( Ancak yabancı dil konuşamıyorum ve işi de alamıyorum )
If the cats
couldfly, nearly all of the birds would be hunted by them.
(
Eğer) kediler uç
abilseydi hemen hemen tüm kuşlar avlanmış olurdu.
( Ancak kediler uçamıyor dolayısıyla da kuşlar kediler tarafından avlanmıyor )
IfI
didn't havetostay at home, I couldgo to the cinema with my friends.
(
Eğer) evde kalmak
zorunda olmasaydımarkadaşlarımla sinemaya gidebilirdim.
( Ancak evde kalmak zorundayım ve sinemaya gidemiyorum )
If my father
had togo abroad, he would prefer to go by plane.
(
Eğer ) babam yurt dışına gitmek
zorunda olsaydıuçakla gitmeyi tercih ederdi.
( Ancak yurt dışına gitmek zorunda değil dolayısıyla uçağı tercih etmesine gerek yok )
2.d Should Kullanımı / Usage '' If '' li yani yan cümlede '' Should '' kullanmak aynı '' Type 1 '' de olduğu gibi olasılığın az olduğunu belirtir. Yine '' olur da bakarsın'' anlamına gelir. Karşılaştırmalı olarak örneklere bakalım;
Ifthere
werean earthquake in Konya, many houses would be destroyed.
(
Eğer) İstanbul'da bir deprem
olsaydı bir sürü ev yıkılırdı.
( Ancak Konya'da böyle bir deprem olmadı evler de yıkılmadı )
Ifthere
shouldbe an earthquake in Konya, many houses wouldbe destroyed.
(
Eğer )
olur daKonya'da bir deprem
olursabir sürü ev yıkılırdı.
( Ancak Konya'da böyle bir deprem olmadı evler de yıkılmadı )
If I
were to see Melis, I would pay my debt to her.
(
Eğer) Melis'i gör
seydimona borcumu ödeyecektim.
( Ancak onu görmedim dolayısıyla da borcumu ödemedim. )
IfI
should see Melis, I would pay my debt to her.
(
Eğer )
olur daMelis'i gör
seydimona borcumu ödeyecektim.
( Ancak onu görmedim dolayısıyla da borcumu ödemedim. )
İndirme linki : seafoodplus.info
Evet arkadaşlar, ''
Type 2'' konusunun sonuna gelmiş bulunmaktayız. İnşallah konuyu tüm detayları ile ele alabilmişimdir. Son olarak ise yine ilgili bir video var. Keyifli seyirler