samsunda uyuz / Uyuz tedavisinde yeni ir dönem - Son Dakika Türkiye Haberleri | NTV Haber

Samsunda Uyuz

samsunda uyuz

Uyuz vakalarında artış var (Uyuz hastalığı nedir? Nasıl bulaşır? Belirtileri nelerdir?)

Uyuz vakalarında son aylarda ciddi bir artış var. Uzmanlar uyuz artışına karantina sürecinde kalabalık aile ortamlarındaki kolay bulaşmanın yol açtığını düşünüyor. Vücutta artan kaşıntıyla belirti veren hastalıktan kurtulmanın en etkili yolu hijyen kuralları.

-

Haberler - seafoodplus.info - NTV Haber

Kaşıntıyla başlıyor, ciltte döküntüye neden oluyor. Uyuz vakalarında son aylarda yaşanan artış dikkat çekiyor

Uyuz vakalarında pandemi döneminde artış olduğunu söyleyen Trakya Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Faruk Yorulmaz, "Artışın temel nedenlerinden biri Covid pandemisi nedeniyle insanları kapalı
ortamlarda yaşamaya bir anlamda zorunlu halde tutmamız oldu. Tekrar açılımla birlikte insanlar dış ortama çıktıklarında daha geniş gruplara yayma söz konusu oldu" dedi.

Coronavirüs tedbirleri nedeniyle evde geçirilen sürede aile bireyleri arasındaki temas arttı. Uyuz vakaları görülmeye başlandı.

Edirne'de hastaneye başvuranların sayısı son aylarda iki kat arttı.

Uyuz hastalığı hijyen koşullarının ideal olmadığı ortamlarda daha çabuk yayılıyor.

Vücutta artan kaşıntı, parmak arası ve bileklerde yoğunlaşan kızarıklıkla belirti veriyor.

Hasta olan kişilerin ortak eşyaları kullanmaması bulaşın önlenmesinde önem taşıyor.

Prof. yorulmaz, "Elbette hastanın giysilerinin en az 60 derecede yıkanması ve kızgın ütüyle ütülenmesi, tedavinin ayrılmaz parçalarından bir tanesi. Çünkü uyuz böcekleri o eşyalarımıza bulaşıyor. Biz ya da bir başkası giydiğimizde tekrar alabiliyoruz" sözleriyle uyarılarılarda bulundu.

Uyuz belirtisi görülenlerin beraber yaşadığı kişilerle doktora başvurması önem taşıyor.

Uyuz vakalar&#x;nda art&#x;ş var (Uyuz hastal&#x;ğ&#x; nedir? Nas&#x;l bulaş&#x;r? Belirtileri nelerdir?) - 1

UYUZ HASTALIĞI NEDİR?

Uyuz hastalığı, bilimsel adı sarcoptes scabiei olan mikroskopik sekiz bacaklı akarların sebep olduğu bir enfestasyondur. Bu hastalıkta uyuz böceklerinin dişileri derinin dış tabakalarına yumurtalarını bırakır.

Akarların deriye yumurtalarını bırakması, deride bir alerjik tepkimeye, ağır kaşıntıya ve döküntüye neden olur.

UYUZ HASTALIĞI NASIL BULAŞIR?

Uyuz hastalığı tipik olarak, akarların bir kişiden diğerine geçmeleri için yeterince uzun süren ciltten cilde temas yoluyla yayılır. Yatak takımları veya havlular gibi paylaşılan kişisel eşyalar üzerinden de yayılabilir.

Ailenin bireyleri ve cinsel partnerler arasında da kolayca yayılabilir. Normal bir el sıkışması ya da sarılma, uyuz akarının bulaşması için uygun bir yöntem değildir. Uyuz akarı çok yavaş sürünen bir varlıktır, zıplayamaz, uçamaz.

Uyuz hastalığı daha çok temizlik koşullarının ideal olmadığı ve insanların uzun süre boyunca birbirine yakın olduğu yerlerde görülebilir. Herkes uyuz hastalığına yakalanabilir ama, cinsel olarak aktif, birden çok partneri olan yetişkinler, hapishane mahkumları, kurumsal bakıma muhtaç insanlar, kalabalık koşullarda yaşayan insanlar ile çocukların ya da yaşlıların bakım tesislerindeki insanlar uyuz hastalığına yakalanma riski en yüksek gruplar arasındadır.

Uyuz salgınları bazen kreşlerden ya da anaokullarından yayılmaya başlayabilir. Küçük çocuklar birbirlerine sık sık dokunarak oynama eğilimindedir.

Ayrıca, öğlen uykusunda yastıklarını ve battaniyeleri de paylaşabilirler. Anaokuluna devam eden bir çocukta uyuz bulunursa, bunu personele bildirmek önemlidir. Semptomların ortaya çıkmamış olsa bile, çocuğun sınıf arkadaşları ve bakıcılarının da tedavi edilmesi gerekecektir.

Huzurevleri gibi uzun süreli bakım tesisleri uyuz salgınlarına yatkın olabilir. Bu tesislerde görevli bakıcılar, tesisin sakinlerine banyo ve giyinme konusunda yardımcı olduğu için, ten teması yaygındır. Bu nedenle yeni sakinlere ve personele uyuz taraması yapılması önemlidir.

UYUZ BELİRTİLERİ NELERDİR?

Bireyler uyuz akarı ile enfekte olduğunda, cildin ilk tepkileri göstermesi dört ila altı hafta arasında bir süre alır. Bu tepkiler arasında en yaygın olanları özellikle geceleri yoğun kaşıntı, sivilce benzeri döküntülerle kızarıklıklar, kabuklarla kabarcıklar, ve sürek kaşımadan kaynaklanan yaralardır.

Hastalığın erken evrelerinde derideki döküntüler, sivilce, sivrisinek ısırığı ve diğer cilt komplikasyonları ile benzerlik gösterdiği için nedeni anlaşılamayabilir.

Uyuz hastalığını diğer türlerden ayıran sebep olduğu amansız uyuz kaşıntısıdır. Bu kaşıntı genellikle çocuklarda ve yaşlılarda çok şiddetli görülür.

Uyuzun bir diğer ayırt edici özelliği ise deride uzun çizgiler halinde oyukların görülmesidir. Bu kabarık çizgiler ya grimsi beyaz, ya da ten rengindedir. Bu çizgiler dişi akarları tarafından cildin yüzeyinin hemen altında açılan tünellerdir.

Oluşturulan bu yuvaların içine her bir dişi uyuz böceği tarafından 10 ila 25 yumurta bırakılır.

Uyuz akarları vücudun herhangi bir yerinde yaşayabilir, ancak vücudun belirli yerlerini diğerlerine göre daha fazla tercih ederler. Bunlar arasında başta gelenler parmak araları, el bileği, dirsek veya diz kıvrımları, bel veya göbek çevresi, göğüsler veya cinsel organlar ve çok küçük çocuklar ile yaşlılarda baş, boyun, yüz, avuç içi ve tabanlardır.

Uyuz olan bireyler üzerlerinde genellikle sadece 10 ila 15 yetişkin akar taşır ve her akar yarım milimetreden daha küçüktür. Bu onları fark etmelerini çok zorlaştırır.

Çıplak gözle, derideki küçük siyah noktalar gibi görünebilirler. Mikroskop, cilt kazıma işleminden geçen akarları, yumurtaları veya dışkı maddesini tanımlayabilir.

UYUZ HASTALIĞI NASIL TEDAVİ EDİLİR?

Uyuz hastalığı kendiliğinden iyileşmez, çünkü uyuz akarları kendiliklerinden bulundukları vücudu terk etmezler. Hastalık sadece akarları öldüren reçeteli ilaçlarla tedavi edilebilir.

En yaygın tedavi, bir krem veya losyonun boyundan aşağıya tüm vücuda uygulanmasıdır. Bu krem ya da losyon vücut üzerinde 8 - 14 saat bekletilir ve sonrasında yıkanılır.

Kullanılan krem ve losyonlar arasında permetrin içeren kremler, sülfürik merhemler, lindan içeren losyonlar, krotamiton içeren kremler ve benzil benzonat losyonları bulunmaktadır. Bazı durumlarda uyuz tedavisi için hap reçete edilebilir. Kullanılan ilaca bağlı olarak tedavi üç güne kadar sürer.

Uyuz tedavisinde kullanılan ilaçlar uyuz akarlarını ve yumurtaları hemen öldürerek etkisiz hale getirse bile, hissedilen kaşıntıyı hemen gideremezler. Bu, deride devam eden alerjik reaksiyonun sonucudur.

Özellikle geceleri yoğunlaşan kaşıntıyı gidermek için antihistaminik haplar ya da hidrokortizon kremleri kullanılabilir. Ancak hidrokortizon kremi uyuz uyuz döküntülerinin görünümünü değiştireceği için durumu teşhis etmeyi zorlaştırabilir.

Bu yüzden kremi sadece doktor onayıyla kullanmak gereklidir. Buna ek olarak çay ağacı yağı ve aloe vera kremleri de kaşıntıyı hafifletmek için kullanılabilir. Ancak bunların da doktor kontrolünde kullanılması gereklidir.

Uyuz hastalığının yayılmasını engellemek için bir bireye uyuz teşhisi konulunca, kişiyle yakın fiziksel teması olan herkes de tedavi edilmelidir.

Aynı yatakta uyumak, el ele tutuşmak ve birlikte banyo yapmak gibi faaliyetler uyuz akarlarının bir bireyden diğerine geçişini mümkün kılar. Semptomların ortaya çıkmasının dört ila altı hafta arasında sürmesi nedeniyle hane halkının tüm üyelerinin tedavi edilmesi önerilir.

Uyuz akarları kıyafetlerin, yatak takımlarının, mobilyaların veya havluların yüzeyinde iki ila üç gün yaşayabilir. Geride bırakılmış akarların öldüğünden emin olmak için, kullanılan çarşafları ve kıyafetleri sıcak suda yıkamak ve ideal olarak sıcak bir kurutucuda kurutmak gereklidir. Yıkanamayan eşyalar yedi gün boyunca kapalı plastik bir torbada tutulmalıdır.

SAĞLIK HABERLER&#x;

Türkiye'de uyuz vakaları yüzde 50 arttı

Sağlık Bilimleri Üniversitesi (SBÜ) Dışkapı Yıldırım Beyazıt Eğitim ve Araştırma Hastanesi Dermatoloji Kliniği Eğitim ve İdari Sorumlusu Prof. Dr. Selda Pelin Kartal, 'den itibaren uyuz şikayetiyle hastaneye yapılan başvuruların artış gösterdiğini söyledi.

Eskiye kıyasla bireysel vakalar yerine ailece hastaneye başvurular gördüklerini belirten Kartal, uyuz hastalığının bulaş yoluyla ve en az 15 dakikalık bir temasla yayıldığına dikkati çekti.

"Ortak yaşam alanlarını kullanan herkes risk altında"

Kartal, hastalığın ortak yaşam alanlarında daha sık görüldüğünü ve Kovid salgını döneminde aile bireylerinin kapalı ve ortak yaşam alanlarında daha uzun süre vakit geçirmesinin bu artışta etkili olabileceğini ifade etti.

Ortak yaşam alanlarını kullanan herkesin risk altında olduğunu vurgulayan Kartal, "Bunun sosyokültürel düzeyle de alakası yok. Bulaş olması ve temas süresinin yeterli olması bizim hastalığı kapmamız için yeterli" dedi.

"Şikayeti olmayan kişinin de tedavi olması çok önemli"

Uyuzun özellikle gece kaşıntılarıyla belirti verdiğine dikkati çeken Kartal, hastalığa yol açan parazitlerin el bilekleri, göğüs kısmı, gövde, bacak araları gibi sıcak alanlarda daha çok bulunduğunu bildirdi.

Aynı ortamda yaşayan birden çok kişinin benzer şekilde kaşınmaya başlaması halinde mutlaka uyuzdan şüphelenilmesi gerektiğinin altını çizen Kartal, bu durumda şikayeti olmayan kişinin de tedavi olmasının önemine dikkati çekti.

Kartal, tedaviye geç kalınması halinde aşırı kaşınma sebebiyle derinin hasar görebileceğini ve bunun da kişiyi enfeksiyonlara açık hale getireceğini belirterek, hastalığın günlük hayatı çok olumsuz etkilediğini söyledi.

"Yüzde 50 artış yaşandığı görülüyor"

Kartal, uyuzun bir halk sağlığı sorunu olduğunun ve kendiliğinden geçmediğinin altını çizerek, hastalığa yakalananların utanmaları ve kendi kendilerine internet üzerinden çözüm aramaları sebebiyle hastaneye geç başvurduklarını dile getirdi.

Almanya ve Hırvatistan gibi Batı ülkelerinde de uyuz vakalarında büyük artışlar yaşandığını kaydeden Kartal, "Bu bir bulaş olduğu için herhangi bir ülkede, herhangi bir zamanda ortaya çıkabilir. Türkiye'de ile verileri karşılaştırıldığında yüzde 50 artış yaşandığı görülüyor. Bunun tedavi edilmesi lazım. Aksi halde yayılmaya devam edecek ve bu giderek artacak. O yüzden bu konuda halkımızı uyarmak istiyorum" ifadelerini kullandı.

"Tanı ve tedavisi zor değil"

Kuşadası Devlet Hastanesinden Uzman Dr. Arslan Yürekli ise uyuz hastalığına sebep olan parazitlerin deri altına kazdığı tünellerde yaşadığını ve tanı için çok küçük bir alandan örnek alındığını belirtti.

Tedavinin başarı sağlaması için vücudun her alanını kapsaması gerektiğini anlatan Yürekli, "Tedavide bütün aile disipline girmezse başarısız oluyoruz." dedi.

Yürekli, tedavi sürecinin normal şartlar altında bir ay kadar sürdüğünü belirterek, "Ailede çocuk varsa biraz sıkıntı yaşıyoruz. Çünkü tedaviye uyum biraz daha azalıyor" diye konuştu.

Uyuz parazitlerinin insan vücudu dışında da 36 saate kadar yaşayabildiğini aktaran Yürekli, sürekli kullanılan eşyaların özel ilaçlarla temizlenmesi ve çamaşırların da 60 derecede yıkanması gerektiğinin altını çizdi.

Yürekli, uyuz tanı ve tedavisinin zor olmadığını dile getirerek şöyle konuştu:

"Hasta uyuz kaptığını kabul edip bize gelmeli. Biz de ona tedaviyi vermeliyiz Daha sonra da hastanın o tedaviyi hakkıyla uygulaması gerekiyor. Bu da yetmiyor. Hastanın evdeki kişilere bu tedaviyi kabul ettirmesi gerekiyor. " 

Sağlık Bakanlığı, deprem bölgesi için 'Uyuz Rehberi' hazırladı

Halk Sağlığı Genel Müdürlüğünün rehberine göre, deride şiddetli kaşıntıyla seyreden hastalık yakın temasla veya ortak kullanılan eşyalarla bulaşıyor.

Deprem ve afet bölgelerinde su azlığı ya da yokluğu, hijyen eksikliği, uygun olmayan barınma şartları ve toplu yaşam ortamlarında kalınması hastalığın bulaşma riskini artırıyor.

Toplu yaşam ortamlarında oluşabilecek salgınlar, hastalığın erken tespiti, uygun tedavisi, söz konusu bireylerin izolasyonuyla önlenebiliyor.

Vakaların tespit edilebilmesi için, deprem bölgesinde toplu yaşam ortamlarında kalan depremzedelerle ilgilenen sağlık ekiplerinin, kaşıntı yakınması bulunan kişileri uyuz açısından taraması gerekiyor.

Uyuz, gece ve sıcakla artan kaşıntı ile kendini gösteriyor. Bu kaşıntıların normal kaşıntı ilaçları ve kortizonlu kremlerle düzelmeyeceği belirtiliyor.

Bebeklerde ve küçük çocuklarda saçlı deri, yüz, avuçlar ve ayak tabanları sıklıkla tutuluyor, yaşlılarda saçlı deri ve yüz tutulumu görülebiliyor.

Hastalığın kesin tanısı, mikroskobik olarak etken parazitlerin görülmesi ile konuluyor.

Tanı alan hastaların, bulaşmayı önlemek için hızla tedavi edilmesi gerekiyor. Tedavi sadece hastaya değil, yakın temaslı iş arkadaşları veya ev halkına da uygulanıyor.

Uyuz tedavisinde kullanılan bazı ilaçların mutlaka durulanması gerektiğinden depremzede hastaların düzenli banyo yapma imkanının olup olmadığının öğrenilmesi, buna göre planlama yapılması gerekiyor.

Tedavi sonrasında ölen parazitlerin artıklarına karşı gelişen alerjik reaksiyon nedeniyle kaşıntı hafta devam edebiliyor.

"İzolasyon süresi tedavinin başlangıcından itibaren en az 24 saat"

Rehbere göre, uyuzun yayılmasını engellemek amacıyla toplu yaşam alanlarında saptanan vakaların hızla tedavi edilmesi ve iyileşinceye kadar da hastaların izole edilmesi önem taşıyor.

Hastaların, başkalarıyla cilt temasından ve ortak giysi kullanımından kaçınması gerekiyor. Deprem bölgesinde uyuz vakalarının izolasyonu için özel barınaklar, çadırlar, konteyner oluşturulabiliyor.

Uyuz tedavisi gören kişilerin izolasyon süresi, hastalık şiddetine ve tedaviye yanıtına göre değişiyor. İzolasyonun, tedavinin başlangıcından itibaren en az 24 saat devam etmesi gerekiyor.

İzolasyon süresinin sona ermesinden sonra, uyuz tedavisi gören kişiler, semptomları tamamen kaybolmamış olsa bile normal aktivitelerine geri dönebiliyor, ancak tedavi sonrası semptomların devam etmesi veya kötüleşmesi durumunda, hastanın tekrar hekime başvurması gerekiyor.

Hastaların tedavisi sırasında tüm kişisel eşyalarının yıkanması veya dezenfekte edilmesi, bu süreçte, uyuzlu kişinin kişisel eşyalarının, diğer insanlarla paylaşılmaması gerekiyor.

Hastaların yakınlarının da kişisel eşyalarını ve çamaşırlarını sıcak su ve deterjanla yıkaması, hastanın değiştirilen giysilerinin de ayrı bir poşette saklanması gerekiyor.

Hastaların çarşafları ve diğer giysilerinin en az derecede yıkanması gerekiyor. Uyuz etkeni giysilerde ve yatak takımlarında gün yaşayabildiğinden bu ısıda yıkanamayan eşyaların kapalı bir poşette en az 7 gün tutulması isteniyor.

Güvenli olmayan suyun dezenfekte edilmesi veya imkan varsa 10 dakika kaynatıldıktan sonra kullanılması öneriliyor.

Öte yandan uyuz hastası muayene eden sağlık çalışanlarının da koruyucu tedbirleri alması gerekiyor. Bu kapsamda, söz konusu sağlık çalışanlarının, uygun koruyucu giysi giymesi, elleri sık sık sabunlayarak yıkaması, önlük, eldiven, maske, gözlük gibi kişisel koruyucu ekipman kullanması ve kendini düzenli olarak muayene etmesi gerekiyor.

nest...

batman iftar saati 2021 viranşehir kaç kilometre seferberlik ne demek namaz nasıl kılınır ve hangi dualar okunur özel jimer anlamlı bayram mesajı maxoak 50.000 mah powerbank cin tırnağı nedir