balina mı daha güçlü köpek balığımı / Katil balinalar büyük beyaz köpekbalıklarının korkulu rüyası | Euronews

Balina Mı Daha Güçlü Köpek Balığımı

balina mı daha güçlü köpek balığımı

Balina köpek balığı

Balina köpek balığı (Rhincodon typus), Rhincodontidae familyasından devasa büyüklükte bir köpek balığı türü.[4] Tüm denizlerde görülmekle birlikte başlıca yaşam alanı tropikalardır. Gri veya kahverengi olan gövdesinde küçük noktalar ve beyaz-sarı ince, dikey çizgiler bulunur. Gövdesinin alt kısmı açık renklidir. Dişleri oldukça küçüktür. Ufak balıklar ve plankton ile beslenir.[4]

Yaşayan balıkların en büyüğüdür[4] ve bilinen en büyük balina köpek balığı 18,7 metre ve 42 tondur. Ortalama 15 metre büyüklüğündedir ancak bunun iki katı büyüklükte olanlarına da rastlandığı yönünde raporlar bulunmaktadır.[4] Genellikle yüzeye yakın yüzen tembel bir hayvandır ve gemilerle çarpıştığı görülmüştümonash.pwçok insan balina köpekbalıkları nedeniyle ölmüştür.[4]

Balina köpek balığı Rhincodon cinsinin tek türü, Rhincodon da Rhincodontidae familyasının tek cinsidir.

Dış özellikleri[değiştir

Köpekbalıkları yüz milyonlarca yıldır aramızdalar ve daha ağaçların bile ortaya çıkmadığı zamanlara ait fosil kayıtlarında bile onları görebiliyoruz. Peki köpekbalıkları nasıl evrimleştiler? Onları "yaşayan fosiller" olarak nitelendirebilir miyiz? Beş büyük kitlesel yok oluşu birden atlatmayı nasıl başardılar?

İskeletlerinin çoğu kemikten ziyade kıkırdaktan oluştuğu için köpekbalıkları, kıkırdaklı balıklar olarak bilinen bir canlı grubuna aittir. İskeletlerinin bu yumuşak, esnek dokudan olmayan tek kısmı, dişleridir. Bu grup, balina köpekbalıkları ve büyük beyaz köpekbalıkları gibi daha çok bilinen cinsler ile beraber; tüm vatozları, tırpanaları ve az bilinen kimeraları (sıçan balığı, tavşan balığı veya hayalet köpekbalıkları olarak da bilinir) içerir.

Köpekbalıkları, genellikle "yaşayan fosiller" olarak adlandırılsalar da, okyanuslarda yüzdükleri yüz milyonlarca yıl boyunca birçok farklı şekle kavuşacak biçimde evrimleşmişlerdir. Zaten yaşayan fosillerin "evrimleşmemiş türler" demek olmadığını, daha ziyade antik kökenlere sahip atasal birçok özelliğin korunması sayesinde, günümüzde yaşayan formlarına bakarak ataları hakkında çok daha fazla bilgi alabildiğimiz türler olduğunu hatırlayınız.

Köpekbalıkları İlk Olarak Ne Zaman Ortaya Çıktı?

Köpekbalıkları veya atalarından kalan en eski fosil izlerine, Geç Ordovisyen Dönem'de, yani günümüzden milyon yıl öncesine dayanan birkaç kalıntıda rastlandı. Müzede fosil balıklar bölümünün müdürü Emma Bernard, şöyle diyor:

Geç Ordovisyen Dönemi’nden kalmış köpekbalığı benzeri kalıntılar bulundu, ancak dişler bulunamadı.

Eğer bu fosiller gerçekten köpekbalıklarına aitse, bu durum, en eski köpekbalığı formlarının dişsiz olabileceğini gösterir. Bilim insanları hala bunların gerçek köpekbalıkları mı, yoksa köpekbalığı benzeri hayvanlar mı olduğunu tartışıyorlar.

Chimaeralar kıkırdaklı balıklardır, ancak teknik olarak köpekbalıkları değildirler. Köpekbalıklarının ve chimaeraların milyon yıl önce birbirlerinden ayrıldığı düşünülmektedir.Owlcation

Köpekbalıklarının Evrimsel Tarihi

Günümüzde yaşayan köpekbalıkları, vatozlar ve kimeralar üzerinde yapılan incelemeler, yaklaşık milyon yıl önce kimeraların grubun geri kalanından çoktan ayrılmış olduğunu göstermektedir. Bu hayvanların bahsi geçen zaman diliminden günümüze ulaşmış fosilleri bulunmadığından, bu inceleme sadece modern köpekbalıklarının ve kimerların DNA'sından ve moleküler bulgularından elde edilmiş verilere dayandırılmıştır. Bu süre zarfında, ilk bitkiler de gitgide karaya doğru yayılmaya başlamıştı.

En Eski Köpekbalığı Dişleri

Köpekbalığı dişine benzeyen en eski dişler, Doliodus problematicus adı verilen eski bir balığa ait milyon yıllık Erken Devonyen Dönem'den kalan bir fosilden elde edildi. "Köpekbalığına en az benzeyen grup" olarak tanımlanan, acanthodians veya dikenli köpekbalıkları olarak bilinen bir grup balıktan elde edildiği düşünülmektedir. Emma, şöyle diyor:

Neden Desteğe İhtiyacımız Var?

Aslında maddi destek istememizin nedeni çok basit: Çünkü Evrim Ağacı, bizim tek mesleğimiz, tek gelir kaynağımız. Birçoklarının aksine bizler, sosyal medyada gördüğünüz makale ve videolarımızı hobi olarak, mesleğimizden arta kalan zamanlarda yapmıyoruz. Dolayısıyla bu işi sürdürebilmek için gelir elde etmemiz gerekiyor. Bunda elbette ki hiçbir sakınca yok; kimin, ne şartlar altında yayın yapmayı seçtiği büyük oranda bir tercih meselesi. Ne var ki biz, eğer ana mesleklerimizi icra edecek olursak Daha fazla göster

Aslında maddi destek istememizin nedeni çok basit: Çünkü Evrim Ağacı, bizim tek mesleğimiz, tek gelir kaynağımız. Birçoklarının aksine bizler, sosyal medyada gördüğünüz makale ve videolarımızı hobi olarak, mesleğimizden arta kalan zamanlarda yapmıyoruz. Dolayısıyla bu işi sürdürebilmek için gelir elde etmemiz gerekiyor.

Bunda elbette ki hiçbir sakınca yok; kimin, ne şartlar altında yayın yapmayı seçtiği büyük oranda bir tercih meselesi. Ne var ki biz, eğer ana mesleklerimizi icra edecek olursak (yani kendi mesleğimiz doğrultusunda bir iş sahibi olursak) Evrim Ağacı'na zaman ayıramayacağımızı, ayakta tutamayacağımızı biliyoruz. Çünkü az sonra detaylarını vereceğimiz üzere, Evrim Ağacı sosyal medyada denk geldiğiniz makale ve videolardan çok daha büyük, kapsamlı ve aşırı zaman alan bir bilim platformu projesi. Bu nedenle bizler, meslek olarak Evrim Ağacı'nı seçtik.

Eğer hem Evrim Ağacı'ndan hayatımızı idame ettirecek, mesleklerimizi bırakmayı en azından kısmen meşrulaştıracak ve mantıklı kılacak kadar bir gelir kaynağı elde edemezsek, mecburen Evrim Ağacı'nı bırakıp, kendi mesleklerimize döneceğiz. Ama bunu istemiyoruz ve bu nedenle didiniyoruz.

Destek Ol

Acanthodians şekil olarak köpekbalığına benzemez, örnek vermek gerekirse tüm yüzgeçlerin önünde elmas biçiminde pullar ve dikenler vardır. Ancak kıkırdak iskeleti, köpekbalığı benzeri bir kafatası ve çenesi, birlikte kaynaşmış köpekbalığı benzeri dişlere sahiptirler.

Tanınabilir İlk Köpekbalıkları

Yaklaşık milyon yıl önce Devonyen Dönem'in ortalarında, köpekbalıklarından daha çok yılanbalığına benzeyen Antarctilamna cinsi ortaya çıktı. Bu süre zarfında Cladoselache de evrimleşti. Cladoselache, bugün köpekbalıkları olarak tanımlayabileceğimiz ilk grubu oluşturur, bununla beraber chimaera dalının bir parçası olma ve teknik olarak bir köpekbalığı olmama ihtimalleri de vardır. Aktif yırtıcılar olarak torpido şeklindeki gövdeleri, çatallı kuyrukları ve sırt yüzgeçleri vardır.

Cladosleache, köpekbalıkları olarak tanıyacağımız evrimleşen ilk gruptur, ancak aslında bir chimaera türü olabilir.Britannica

Köpekbalıklarının Altın Çağı

milyon yıl önce başlayan Karbonifer Dönemi, köpekbalıklarının Altın Çağı olarak bilinir. Devonyen Dönem'in sonundaki bir yok oluş, bir zamanlar okyanuslarda yaşayan birçok balık soyu da dahil olmak üzere, dünyadaki tüm türlerin en az %75'ini yok etti. Köpekbalıklarının çeşitli şekil ve formlarda evrimleşmesine neden olan bu yok oluş aynı zamanda okyanuslara hakim olmalarına da olanak sağladı.

Bu süre zarfında ortaya çıkan en tuhaf tarih öncesi köpekbalıklarından bazıları kimera soyundan evrimleşti. Bunlar arasında sırtında tuhaf bir örs kemiği şeklinde yüzgeci olan Stethacanthus, spiral bir daire testere benzeri alt çeneye sahip Helicoprion ve eril cinslerinin sırtından ve başın üstünden çıkıntı yapan uzun bir omurgaya sahip Falcatus bulunur.

Günümüzdeki kimeraların çeşitleri daha azdır ve genellikle derin okyanusta yaşarlar. metre uzunluğa erişirler ancak aslında köpekbalıkları değildirler. Üst çeneleri kafatası ile birleşir ve aynı zamanda çoğu chimaera zehirli dikenlere sahiptir.

Köpekbalıklarının Korkutucu Çenelerinin Kökeni

milyon yıl önce Permiyen Dönemi’nin sonunda, tüm deniz yaşamının yaklaşık %96'sını yok eden bir başka kitlesel yok oluş yaşandı ve birkaç köpekbalığı soyu hayatını devam ettirebildi.

Bluntnose sixgill köpekbalığı, Erken Jurassic Dönemi’nde ortaya çıktığı düşünülen en eski köpekbalığı soylarından birine aittir.Wikipedia

milyon yıl önce Erken Jurassic Dönemi’nde, bugün bildiğimiz en eski köpekbalığı grubu olan Hexanchiformes veya sixgill köpekbalıkları evrimleşmişti. Çoğu köpekbalığı grubu, Jurassic'in geri kalan kısmında ortaya çıktı.

Bu dönemde, esnek, çıkıntılı çenelerinin evrimleşmesi kendilerinden daha büyük avları yemelerine olanak tanıdı ve aynı zamanda daha hızlı yüzme yeteneği geliştirdiler.

Boyutları Küçülen Köpekbalıkları

milyon ila 66 milyon yıl önce Kretase Dönemi’nin başlangıcında, beşinci kitlesel yok oluş öncesinde köpekbalıkları eski denizlerde oldukça yaygın ve çeşitliydiler.

Kretase sonunda yaşanan yok oluş sırasında, tüm kuş cinsinde olmayan dinozorlar da dahil olmak üzere canlıların çoğunun soyu tükenmiş olsa da köpekbalıkları bir kez daha bir yok oluştan sağ çıkabilmeyi başarabildi.

Köpekbalıklarının yok oluştan kurtulmuş olmaları, ondan etkilenmediklerini göstermez. Fosil dişler, Krestase'nin sonundaki asteroit çarpmasının en büyük köpek balığı türlerinin çoğunu öldürdüğünü kanıtlıyor. Öncelikli olarak balıklarla beslenen ve derin sularda yaşayan en küçük türler hayatta kalmıştır.

Büyük Beyaz Köpekbalığının Evrimi

Köpekbalıklarının boyutları kısa bir süre sonra bir kez daha büyümeye başladı ve 66 ila 23 milyon yıl önce Paleojen Dönemi boyunca daha büyük formları evrimleşmeye devam etti. Bu süre zarfında megalodon'un atası (Otodus megalodon) olan Otodus obliquus ortaya çıktı.

O. megalodon şimdiye kadar yaşamış en büyük köpekbalığıdır ve bilim insanları onu evrimleşmiş en güçlü yırtıcılardan biri olarak kabul etmektedir.

Birçok kişi aksini düşünse de megalodonun büyük beyaz köpekbalıkları ile bir ilgisi bulunmamaktadır. Aslına bakarsanız megalodonlar, 45 milyon yıl önce Orta Eosen Dönemi'nde geniş dişli mako köpekbalıklarından evrimleşen büyük beyaz köpekbalığının ataları ile rekabet etmiş olabilir.

Çekiç Başlı Köpekbalığının Evrimi

Yaşayan en genç köpekbalığı grubunun, kafa yapılarıyla dikkat çeken çekiç başlı köpekbalıkları olduğu düşünülmektedir.

En az sekiz farklı çekiç başlı köpekbalığı türü vardır ve fosil diş kanıtları atalarının 45 milyon yıl önce var olmuş olabileceğini gösterirken, moleküler veriler 23 milyon yıl önce başlayan Neojen sırasında çok daha yeni bir görünüme kavuştuklarını öne sürmektedir.

Yaklaşık 23 milyon yıl önce evrimleşen çekiç başlı köpekbalıklarının en genç köpekbalığı grubu olduğu düşünülmektedir.Natgeo

Kafalarının ilgi çekici şeklinin, avlanırken elektroresepsiyona (doğal olarak ortaya çıkan elektrik alanının veya akımının tespitine) yardımcı olduğu düşünülmektedir. Ayrıca görülerini, yüzmelerini ve koku alma yeteneklerini geliştirebilirler.

Kretase Dönemi sonundaki kitlesel yok oluştan bu yana, köpekbalıkları bir kez daha okyanuslara hükmetmeye başladılar ve büyük deniz memelileri ile birlikte süper yırtıcı rollerine geri döndüler.

Fosil Köpekbalığı Dişleri Neden Bu Kadar Yaygın?

Bulunan köpekbalığı fosillerinin büyük çoğunluğu dişlerdir. Bunun iki ana nedeni var:

Köpekbalıklarının iskeletlerinin çoğu yumuşak kıkırdaktan oluştuğu için özel koşullarda korunması gerekir. Ancak, dişler dentin olarak bilinen çok daha sert bir malzemeden oluşur, kemikten bile daha sert ve daha yoğundur. Bu güçlü ısırık almayı kolaylaştırır. Aynı zamanda çürüme olasılığı daha düşük olduğu için dişlerin fosilleşme şansını da arttırır.

Başka bir sebep ise, basitçe, dişlerin sayıca fazla olmasıdır. Tüm yaşamları boyunca köpekbalıkları sürekli olarak yeni dişler üretirler. Kırılan veya yıpranan dişin yerine yeni bir diş çıktığında, eski diş ağızdan deniz tabanına düşer.

Türüne ve beslenme şekline bağlı olarak, köpekbalıkları tüm ömürleri boyunca ila diş üretebilir.

Dolayısıyla bu durum bir köpekbalığı dişinin korunma ve fosile dönüşme olasılığının daha fazla olduğu anlamına gelir. Dişler köpekbalıklarının yanında diğer organizmalar için de en yaygın fosillerden biri olma özelliğine sahiptirler.

Köpekbalıkları 5 Kitlesel Yok Oluştan Nasıl Kurtuldu?

Köpekbalıklarının beş büyük yok oluştan kurtulmalarının tek bir nedeni yoktur. Aslına bakarsanız her köpekbalığı, kendi eşsiz evrimsel yolağı çerçevesinde, farklı nedenlerden dolayı hayatta kalabilmiştir. Bir diğer deyişle, tek bir köpekbalığı türü yoktur ve dolayısıyla tüm yok oluşlardan kurtulabilen tek bir köpekbalığı türü de olmamıştır. Köpekbalıkları devasa bir hayvan grubudur ve teknik olarak her yok oluştan, farklı köpekbalığı türleri, cinsleri ve grupları kurtulmuştur.

Bununla birlikte, köpekbalıklarının beslenme biçimlerine göre "genelci tür" olmaları ve derin suda yaşayan türlerden olmaları onlara avantaj sağlamış olabilir. Köpekbalığı çeşitliliğinin de hayatta kalmalarında önemli bir rol oynamış olması olasıdır. Emma bu durumu şu şekilde açıklıyor:

Bunun köpekbalıklarının derin, karanlık okyanuslardan sığ denizlere ve hatta nehirlere kadar farklı derinliklerde yaşayabilme kapasitesi ile alakalı olduğunu söylemekte de bir sakınca görmüyorum.

Plankton, balık, yengeç, fok ve balinalar gibi çok çeşitli yiyecekler ile besleniyorlar. Beslenmelerindeki bu çeşitlilik, okyanusların gidişatı değişse bile köpekbalıkları grubunun hayatta kalma olasılıklarının daha yüksek olduğunu gösterir.

Alıntı Yap

Okundu Olarak İşaretle

Paylaş

Sonra Oku

Notlarım

Yazdır / PDF Olarak Kaydet

Bize Ulaş

Yukarı Zıpla

İçeriklerimizin bilimsel gerçekleri doğru bir şekilde yansıtması için en üst düzey çabayı gösteriyoruz. Gözünüze doğru gelmeyen bir şey varsa, mümkünse güvenilir kaynaklarınızla birlikte bize ulaşın!

Bu içeriğimizle ilgili bir sorunuz mu var? Buraya tıklayarak sorabilirsiniz.

Soru & Cevap Platformuna Git

Bu İçerik Size Ne Hissettirdi?

Kaynaklar ve İleri Okuma

Evrim Ağacı'na her ay sadece 1 kahve ısmarlayarak destek olmak ister misiniz?

Şu iki siteden birini kullanarak şimdi destek olabilirsiniz:

monash.pw

nest...

© 2024 Toko Cleax. Seluruh hak cipta.