böbrek taşı ağrısı nereye vurur / Böbrek Taşı Ağrısı Belirtileri Nelerdir? Neden Olur? Riskleri Ne?

Böbrek Taşı Ağrısı Nereye Vurur

böbrek taşı ağrısı nereye vurur

B&#;brek Taşları

Böbrek Taşı Neden Olur?

Böbrek taşı oluşumunda genel olarak metabolik ve çevresel bazı faktörler ön plandadır. Taş oluşumunu etkileyen faktörler arasında; kalıtım, beslenme, cinsiyet, yaş, coğrafya, iklim ve mesleki özellikler yer alır. Taş hastalığı olanların en az yüzde 25’inin ailesinde de taş hastalığı vardır. Dolayısıyla ailevi yatkınlıktan söz edilebilir.


 

Erkeklerde Böbrek Taşı Neden Olur?

Taş hastalığı erkeklerde kadınlardan 3 kat daha fazla görülür. Bunun nedeni; kadınlardaki östrojen hormonunun idrardaki koruyucu madde olan sitrat düzeyini artırması ve taş oluşumuna katılan idrar okzalat miktarını azaltmasıdır. Dağlık, çöl ve tropikal bölgelerde daha sık görülmektedir. Bazı bölgelerimizde taş hastalığı riski kat daha fazladır. Güneydoğu Anadolu, Akdeniz ve Karadeniz bölgelerinde daha sık görülür. Dolayısıyla, coğrafya hem taşın oluşma sıklığına hem de cinsine etki eden bir faktördür. Yaz aylarında taş riski artar. Güneşle temas da D vitamini sentezini artırarak idrarda kalsiyum miktarını artırır. Özellikle sıcak ortamlarda çalışanlarda taş hastalığı sıklığı artmaktadır. Örneğin; tarım çalışanları, dış mekanda çalışan işçiler. Daha çok masa başı çalışan, sedanter bir yaşam süren ya da yatalak olan kişilerde de taş oluşma riski artar.
 

Böbrek Taşı Belirtileri Nedir?

  • Ağrı
  • Bulantı
  • Kusma
  • İdrarda Kanama
  • İdrar Yapma Alışkanlığındaki Ani Bozulmalar
  • Sık idrara çıkma
  • İdrarı yapıp rahatlayamama
  • İdrar yaparken yanma
  • İdrar akışkanlığında azalma
Taş hastalığı genellikle bir şikayet vererek doktora başvurmanızı sağlar. En sık ortaya çıkan belirti ağrıdır. Böbrek taşları ağrı dışında bulantı, kusma, idrarda kanama, idrar yapma alışkanlığında ani bozulma gibi belirtilere de yol açabilir. Bunlar arasında; sık idrara çıkma, idrarı yapıp rahatlayamama, idrar yaparken yanma, idrar akışkanlığında azalma sayılabilir. Böbrek taşlarının hiç bir belirti vermediği durumlar da söz konusudur. Bu yüzden düzenli sağlık kontrolleri yaptırmak, herhangi bir belirti vermeyen taşların saptanması açısından önemlidir.
 

Böbrek Taşı Sırt Ağrısı Yapar mı?

Ağrı böbrekte olabileceği gibi, taşın idrar kanallarındaki yerleşimine bağlı olarak kasıkta veya daha aşağıda olabilir. Bazen de bel ve sırt bölgelerinde hafif adale ağrısı benzeri yakınmalar olabilir. 


Böbrek Taşı Ağrısı Neden Olur?

İdrar yollarından taş düşürmeye çalışan herkes bu dönemin çok ağrılı olabildiğini bilir. Ağrının nedeni genellikle taşın idrar yolunu tıkamasıdır. Tıkanmanın ani ve tama yakın olması şiddetli taş sancısına neden olur.
 

Böbrek Taşı Riskleri Nedir?

Böbrekte taş varlığı, çok şiddetli ağrıya ya da başka belirtilere yol açarak kişinin yaşam kalitesini ciddi şekilde bozabilir. Bunun dışında, tedavi edilmeyen taşların yaratabileceği en önemli risklerden birisi böbrek enfeksiyonudur. Enfeksiyon varlığında; yüksek ateş, üşüme, titreme gibi belirtiler olabilir. Bu durum daha çok enfeksiyonun böbreği etkilediği durumlarda ortaya çıkar. Böbrek enfeksiyonu ortaya çıktığında böbrek dokusuna zarar verebilir. Enfeksiyonun ortaya çıkması aynı zamanda taş tedavisini de zorlaştırabilir. Bu yüzden, taş varlığında böbrek enfeksiyonu gelişmeden tedavi planı yapılmalıdır. Eğer taş böbrekte veya idrar kanalında tedavi edilmeden uzun süre kalırsa, oluşturabileceği bir diğer riskli durum böbrek fonksiyon bozukluğudur. Zamanında tedavi edilmediği için böbreğin tamamının kaybına yol açan böbrek veya idrar kanalı taşlarıyla karşılaşılabilir.
 

Böbrek Taşı Risk Faktörleri Nelerdir?

Böbrek taş hastalığı sıklıkla tekrarlayabileceği için, yatkınlığı artıran durumların tespiti ve buna yönelik önlemler almak gerekir. Aşağıdaki durumlarda böbrek taşına eğilim artabilir:
  • Hastalığın erken yaşta başlaması (25 yaş altında)
  • Sık idrar yolları iltihabı geçirenler
  • Bazı taş tipleri (Enfeksiyon taşları, ürik asit veya ürat taşları yani Gut hastalığı olanlar)
  • Çocuklar ve ergenler
  • Genetik hastalıklar (Sistinüri, primer hiperokzalüri, renal tubuler asidoz tip I, ksantin, kistik fibroz gibi)
  • Hiperparatiroidizm (Paratiroid bezinin fazla çalışması)
  • Bağırdak hastalıkları ve geçirilmiş mide-barsak ameliyatları (bağırsakta emilim bozukluğu, geçirilmiş mide-barsak ameliyatları, Crohn hastalığı, kolit ve bazı metabolik hastalıklar)
  • Aile öyküsü
  • Yalnız tek böbreğin bulunması
  • İki taraflı taş yükünün çok olması
  • Taş tedavisinden sonra böbrekte taş parçası kalması
  • Bazı ilaçlar (Aşırı kalsiyum ve D vitamini takviyesi, bazı idrar söktürücüler, antasidler, guatr ilaçları gibi)
  • Böbrek veya idrar kanallarındaki anatomik bozukluklar
  • İdrarda sitrat azlığı (sitratın taş oluşumunu önleyici etkisi vardır)
  • İdrar pH'ındaki değişiklikler (çok düşmesi ya da çok yükselmesi)
 

Böbrek Taşı Tedavisi Ne Zaman Gereklidir?

Taşın büyüklüğü ne olursa olsun haftalık bir süre içinde hasta taşını düşüremediyse ya da tanı konduğunda mm ve üzerindeki büyüklükte taşın olduğu saptanmışsa, girişimsel tedaviler planlanır. İdrar yolunu tıkamayan, hastaya herhangi bir rahatsızlık vermeyen, böbrek içindeki kaliks denilen küçük odacıklar içinde yerleşmiş taşlar bir süre takip edilebilir; ancak genel kanı bu tür taşları hasta için en az riskli yöntemlerden birini seçerek tedavi etmenin daha doğru olduğu yönündedir.

B&#;brek Ağrısına Ne İyi Gelir?

İdrar yolu enfeksiyonları, yaralanmalar ya da böbrek taşı nedeniyle görülebilen böbrek ağrısı, çoğu zaman oldukça şiddetli ve acı vericidir. Böbreklerle birlikte sırt ve kaburgalarda da hissedilen ağrı, kişilerin yaşam kalitesini düşürür. Böbrek ağrısı, basit bir nedenden kaynaklanabileceği gibi kist ya da kanser gibi hastalıkların belirtisi de olabilir. Bu nedenle, böbrek ağrısı hisseden kişilerin ciddi sonuçlarla karşılaşmamak amacıyla bir sağlık kurumuna başvurması gerekir. Böbrek ağrısına sebep olan enfeksiyon hastalıklarında, ilaç tedavisine ek olarak evde tedavi yöntemlerinden de yararlanılabilir.

Böbrek Ağrısı Nedir?

Böbrekler; karnın üst bölgesinde, vücudun sağ ve sol tarafında olmak üzere iki adet bulunan iç organlardır. Darbe gibi dış etkenler ya da çeşitli iç hastalıklar nedeniyle böbreklerde oluşan, karnın üst kısmında ya da sırt bölgesinde genellikle tek taraflı hissedilen şiddetli ağrı, böbrek ağrısı olarak adlandırılır.

Boşaltım sisteminin bir parçası olan böbreklerde fazla sıvı ve atıklar birikir ve dışarı atılır. Bu organlarda oluşan ağrı her zaman böbrekle alakalı değildir. Bu anlamda böbrek ağrısı, ciddi bir hastalığın belirtisi olabilir. Özellikle idrar yolu sorunları ya da yüksek ateşle birlikte seyreden böbrek ağrısında farklı bir hastalıktan şüphelenilir.

Böbrek Ağrısının Nedenleri Nelerdir?

Böbrek ağrısının pek çok nedeni olabilir; darbe ya da yaralanmalar gibi dış etkenler nedeniyle oluşabileceği gibi hastalıklardan da kaynaklanabilir. Bu ağrının işaret ettiği hastalık, basit bir enfeksiyon olabileceği gibi böbrek kanseri gibi daha ciddi bir hastalık da olabilir.

Böbrek ağrısının bazı nedenleri şu şekildedir:

• Böbrek taşı,

• Kist, tümör ya da böbrek kanseri,

• Polikistik böbrek hastalığı,

• Böbrek içi kanamalar,

• İdrar yolu enfeksiyonları,

• Böbrek damarlarında kan pıhtısı,

• Gebelik.

Böbrek taşı, böbrek ağrısının en sık görülen nedenlerinden biridir. Böbrek içinde bulunan minerallerin sertleşmesiyle ortaya çıkan böbrek taşlarının oluşmasında pek çok etken rol oynayabilir. Özellikle üriner sisteme düşen taşlar, kişilerin çok şiddetli ağrı hissetmesine neden olur. Çok küçük taşlar bol su tüketimi ve ağrı kesicilerle doğal olarak vücuttan atılabilir. Komplikasyonlara neden olan büyük boyutlu taşların tedavisinde cerrahi yöntemlerden yararlanılır.

İdrar yolunda bulunan bakteriler de böbreklerde enfeksiyona ve ağrıya neden olabilir. Ağrı kesici ve antibiyotiklerle hem enfeksiyonun iyileştirilmesi hem de ağrının şiddetinin azalması sağlanır.

Görülme nedeni tam olarak bilinmeyen ve çoğu zaman ciddi sonuçlara neden olmayan böbrek kistleri de ağrıya sebep olabilir. Kistler, görüntüleme yöntemleriyle belirlendikten sonra genellikle belli periyotlarla takip edilir. Kist kaynaklı böbrek ağrıları dönemsel olabilir. Ağrı kesicilerle ağrının azalması sağlanır.

Böbrek Ağrısı Nerede Hissedilir?

Böbrek ağrısı, çoğunlukla bir böbrekte ortaya çıkan komplikasyonlara bağlı olarak vücudun tek tarafında hissedilir. Bununla birlikte, iki böbreğin de fonksiyonunu etkileyen durumlarda ağrı her iki tarafta da görülebilir. Sağ veya sol tarafta, kalça ve göğüs kafesinin arasında ve omurgada ağrı olabilir.

Böbrek taşlarının varlığında hissedilen ağrı çok şiddetli ve keskindir. Özellikle çok küçük boyutlu taşların üretere girmesi ve burada sıkışması, ağrının şiddetini artırır. Büyük boyutlu olan ve kanala girmeyen taşlar ise daha çok böbrek çevresinde ağrıya neden olur. Enfeksiyon hastalıklarına bağlı olarak gelişen böbrek ağrısı ise nispeten daha hafiftir.

Böbrek Ağrısının Tedavi Yöntemleri Nelerdir?

Böbrek ağrısının tedavisi için öncelikle ağrının nedeninin saptanması gerekir. İdrar testi ya da ultrason gibi yöntemlerle, böbrek ağrısının bir enfeksiyondan kaynaklanıp kaynaklanmadığı teşhis edilebilir. Enfeksiyon kaynaklı böbrek ağrılarında genellikle ilaç tedavisi uygulanır. Böbrek ağrısı, vücudun diğer bölgelerindeki ağrılara göre çok daha şiddetli seyrettiği için antienflamatuvar etkili ilaçlar da kullanılabilir.

Bununla birlikte, özellikle böbrek taşı varlığında, etkisi birkaç saat içinde geçen ağrı kesiciler kesin çözüm değildir. Böbrek taşının boyutuna ve konumuna bağlı olarak cerrahi müdahalede bulunulabilir.

Ağrı kesicilerin, taş oluşumları dışında böbrek hastalıklarında kullanılmaması gerekir. Böbrek kanseri, böbrek işlev bozuklukları ya da böbrek yetmezliği gibi ciddi sonuçlar yaratabilecek hastalıklarda farklı tedavi yöntemleri uygulanır.

Böbrek Ağrısına Neler İyi Gelir?

Böbrek ağrısı, ciddi sonuçlar yaratabilecek bir hastalığın belirtisi olabilir. Bu nedenle bireylerin uygun medikal ya da cerrahi tedaviyi alması gerekir. Bununla birlikte, enfeksiyon gibi daha hafif durumlarda ilaç tedavisinin yanı sıra evde tedavi yöntemlerinden de yararlanılır. Bu durumda aşağıdaki yöntemler denenebilir:

• Ayakları mümkün olduğu kadar sıcak tutmak,

• Böbrek çevresinde ağrı hissedilen bölgelere sıcak kompres yapmak,

• İdrar söktürücü özelliği bulunan yaban mersini suyu veya maydanoz suyu tüketmek.

Böbrek Ağrısı Nasıl Önlenir?

Böbrek taşı, enfeksiyon ya da çeşitli hastalıklar nedeniyle ortaya çıkan böbrek ağrısını önlemek için şu yöntemler uygulanabilir:

• Gün içinde yeterli miktarda su içmek,

• İdrarı tutmamak, zamanında vücuttan dışarı atmak,

• Tuz tüketimini azaltmak,

• Düzenli egzersiz yapmak,

• Cinsel ilişkiden sonra idrarı boşaltmak.

&#;reter Taşı

Genellikle çok küçük boyutlarda olan ve böbrekten gelen taşlardan oluşan üreter taşları yaygın olarak görülen taş oluşumları arasında yer alır. Üreter taşları, genetik faktörler başta olmak üzere pek çok farklı nedenle oluşabilir. İdrar kanalındaki taşlar bazı hastalarda herhangi bir belirti göstermezken, bazı hastalarda ise şiddetli ağrılara ve idrarda kanamaya neden olabilir. İdrar akışına engel olan kanaldaki taşa bağlı tıkanıklık sebebiyle bu durumda hastalara acil müdahalede bulunulması kritik önem taşır.

Üreter Taşı Nedir?

Vücut fonksiyonlarının yerine getirilmesini sağlayan işlemlerin sonucunda geride kalan atık maddeleri süzen ve idrarı oluşturan organ böbrektir. Üreter ise vücudun iki yanında bulunan böbreklerden mesaneye idrar akışını sağlayan ve yetişkinlerde ortalama cm uzunluğunda olan idrar yoluna verilen isimdir. Üreter, böbrekte oluşan idrarı mesaneye taşır ve boşaltımda görev alarak idrarın dışarı atılmasına yardımcı olur.

İdrar yolunun bazı noktalarında bulunan ve genellikle böbreklerden gelen taşlar üreter taşı olarak adlandırılır.

Üreter Taşı Nasıl Oluşur?

İdrar yolunun bazı noktaları genişken bazı noktaları ise daha dardır. Bu durumda böbreklerden gelen taşlar bu dar noktalara takılıp kalarak üreterin tıkanmasına neden olabilir.

Bu dar noktalar üreterin böbrek ile birleştiği yer,  orta bölümde damarların kesişim bölgesi ve üreterin mesane ile buluştuğu noktadır. Bu dar bölgelerde sıkışan taşlar bazı durumlarda kendiliğinden düşecek kadar küçükken, bazı durumlarda dışarıdan müdahale olmadığı sürece düşmeyip, tıkanıklığa neden olacak kadar büyük boyutlu olabilir.

Boyutları 5 mm’nin altında kalan üreter taşları küçük boyutlu olarak değerlendirilir. Bireylerde herhangi başka bir patolojik durum görülmediği sürece bu taşlar bol su tüketimi sonucunda kendiliğinden mesaneye ulaşır ve vücuttan dışarı atılır. Bu küçük taşlar hastalarda genel olarak ya hiçbir belirti göstermez ya da hafif ağrılara neden olur.

Üreter taşları genellikle böbrekten gelen taşlardan oluşsa da büyük boyutlu taşların idrar yolunda kaldığı sürece burada büyüyüp gelişebileceği de unutulmamalıdır.

Üreter Taşı Belirtileri Nelerdir?

Üreter taşının boyutları ve yerine bağlı olarak belirtiler hastadan hastaya değişiklik gösterir. Bununla birlikte, yeri her hastada farklı olsa da ağrı neredeyse her vakada görülen en yaygın belirtidir. Genel olarak karın ağrısı şeklinde başlayan semptomlar sırt, bel ve kasıklara da yayılabilir. Ağrı, bu bölgelerin dışında erkeklerde testislere ve kadınlarda ise vulvaya da ulaşabilir. İdrar kanalında bulunan taşın sağ ya da sol tarafta olmasına göre ağrının da o bölgede yoğunlaşacağı söylenebilir.

Ağrının gelişimi ise genellikle sabit değildir. Kolik ya da çok şiddetli renal ağrı olarak da bilinen bu tipte ağrı önce hafif şekilde başlar. İlerleyen zamanlarda şiddetini kademeli olarak artıran ağrı bazı durumlarda hasta için dayanılmaz hale gelebilir. Ardından tekrar hafiflemeye başlayan ağrı bir süre sonra tekrar şiddetlenebilir.

Bu ağrının dalgalı bir seyirde ilerlemesinin nedeni ise böbreklerden gelen idrarın tıkalı üreterden geçememesidir. İdrar kanalı idrarın geçmesini sağlamak amacıyla kasılır. Ancak, üreter taşı nedeniyle geçemeyen idrar, böbrekte basınç artışına yol açar ve idrar yolu bölgesinde bazen şiddetli bazen de daha hafif ağrılara neden olabilir. Üreter taşının ve tıkanıklığın giderilmemesi ağrıların sürekli olarak görülmesinin başlıca nedenidir.

En belirgin ve yaygın belirti olan ağrılarla birlikte hastalarda aşağıdaki belirtiler de görülebilir:

    • Sırt, karın ve kasık bölgesinde ağrı
    • Mide bulantısı ve kusma
    • İdrarda kan görülmesi
    • İdrar yaparken ağrı ve yanma hissi
    • Normalden daha fazla idrara çıkma isteği
    • Kötü kokulu ve koyu renkli idrar
    • Enfeksiyon nedeniyle yüksek ateş ve titreme

Hastalar bu belirtilere bağlı olarak bir sağlık kurumuna başvurduklarında çoğunlukla endoskopik ( kapalı) acil müdahale ve hızlı planlanan tedavi sayesinde üreter taşlarından kısa sürede kurtulmak mümkündür.

Üreter Taşları Neden Acil Müdahale Gerektirir?

Bazı durumlarda üreter taşı tedavisinde acil müdahale kritik önem taşır. Bu durumların başında çok şiddetli ve keskin ağrılar gelir. İdrar kanalına düşen üreter taşları hastaların bel, karın ve kasık bölgelerinde dayanılması zor ağrılara neden olabilir. Bu durumda ağrı kesiciler yardımıyla ağrıların hafifletilmesi amaçlanır.

Üreter taşları bazı durumlarda şiddetli ağrılara neden olmasa da yine de duruma acil müdahale edilmesi gerekebilir. Bunun en önemli nedenlerinden biri büyük boyutlu taşların kanalı tıkayıp idrar akımına engel olmasıdır. İdrar akışının normal seyrinde devam edememesi sonucu böbrek ve idrar kanalının üst bölümünde genişleme ve basınç artışı görülebilir. Bu durumun uzun süre devam etmesi ise hastalarda ilgili böbrekte yetmezlik gelişmesine neden olabilir.

Üreterin tıkanması enfeksiyona ve piyelonefrite de yol açabilir. Piyelonefrit, tıkalı idrar kanalının yol açtığı enfeksiyon ve bakteriler nedeniyle böbrekte iltihaplanma görülmesi şeklinde tanımlanabilir. Piyelonefrit ilerleyen dönemlerde böbrek yetmezliğine de neden olabilecek bir rahatsızlıktır.

Tüm bu nedenlerden dolayı, üreter taşına ağrılı ya da ağrısız olması fark etmeksizin acil müdahale edilmesi gerekir.

Üreter Taşı Teşhisi Nasıl Konur?

Üreter taşının teşhis süreci fiziksel muayene ve hastaların tıbbi öyküsünün dinlenmesiyle başlar. Hastaların geçirdiği hastalıklar ve cerrahi operasyonlarla birlikte düzenli kullandığı ilaçların bilinmesi hem teşhis hem de tedavi planı açısından büyük önem taşır. Fiziksel muayenede ise hekimler karın ve böbreklerin bulunduğu bölgelerde elle vurulduğunda hissedilen herhangi bir ağrının olup olmadığını kontrol eder. Özellikle taşın bulunduğu tarafta şiddetli ve keskin bir ağrı görülebilir.

İdrar ve kan tahlili gibi laboratuvar testleri de teşhis için kullanılan yöntemler arasında yer alır. Özellikle idrar tahlili sonucunda kanama ve enfeksiyon görülmesi üreter taşı varlığından şüphelenilmesine sebep olur.

Kesin tanı için yararlanılan görüntüleme yöntemleri hem teşhis hem de taşın büyüklüğü ve yerinin belirlenmesi amacıyla kullanılmaktadır. Direkt röntgen grafisi büyük oranda taşların durumu hakkında bilgi verse de birden fazla çok küçük boyutlu taşın olduğu durumlarda bu yöntemle tüm taşlar görüntülenemeyebilir. Ultrasonografi ise idrar yolunun alt ve üst bölgelerinin görüntülenmesinde etkili olurken orta kısım hakkında net görüntü veremeyebilir.

Bu nedenle, ilaçsız böbrek ve idrar yolları bilgisayarlı tomografi (BT) incelemesi en net sonuçların alındığı yöntem olarak karşımıza çıkar. Özellikle 2 cm’den büyük taşların boyut ve konum açısından net şekilde görülmesi BT yöntemi sayesinde mümkün hale gelir.

Üreter Taşı Tedavisinde Hangi Yöntemler Kullanılır?

Üreter taşı tedavisi taşların sayısı, boyutları ve yerlerine göre planlanır. Genel olarak 4 mm altındaki taşlar kendiliğinden düşer. Bununla birlikte, özellikle ağrı oluşması durumunda farmakolojik tedavi yöntemlerine de başvurulur.

Üreter taşının 4 mm mm arası büyüklükte olduğu durumlarda ise taşın kendiliğinden düşme olasılığının yarı yarıya olduğu söylenebilir. Bu büyüklükteki taşların bazıları kendiliğinden düşerken, bazı durumlarda ilaç tedavisinden yararlanılır. Bazı durumlarda ise ses ve şok dalgalarından yararlanılır. Ses dalgaları taşı kırarak daha küçük boyutlara getirir. Daha büyük taşların ise idrar kanalından kendiliğinden ya da medikal yöntemlerle düşme ihtimali oldukça zayıftır.

Büyük boyutlu taşlar için çeşitli yöntemlerle dışarıdan müdahale gerekebilir.

Ses Dalgaları ile Taşları Kırma (ESWL)

Bu yöntemde dışarıdan ses ya da şok dalgaları verilerek taşın kırılması hedeflenir. Böbrek taşlarında da sıklıkla tercih edilen ESWL uygulamasında üreter taşlarının boyutları ve yeri büyük önem taşır. Böbrek çıkış noktasının yakınında ve üst kısımda bulunan taşlarda bu yöntemin başarılı sonuçlar verdiği söylenebilir. Mesanenin yakınında ve daha altta yer alan üreter taşları içinse genellikle endoskopik cerrahi yöntemlere başvurulur.

Üreteroskopi (URS)

Üreteroskopik litotripsi ya da kapalı üreter taşı ameliyatı olarak da bilinen yöntem, optik kamera yardımıyla idrar yoluna girerek hem taşın görüntülenmesi hem de aynı anda kırılarak temzilenmesi işlemini içeren cerrahi bir tedavi yöntemidir.

URS sırasında üreter taşlarını kırmak amacıyla mekanik ve lazer olmak üzere iki farklı yöntem kullanılır. Pnömatik olarak da bilinen mekanik kırmada taşın kırıldıktan sonra taş parçalarının böbreğe geri kaçma riski bulunur. Bu nedenle, üreter taşlarını kum haline getirebilen lazer yöntemi günümüzde daha çok tercih edilen bir yöntem olarak karşımıza çıkar. Kum haline getirilen taş, idrar yoluyla atılır.

Bazı durumlarda üreter taşı lazer yöntemi ile büyük parçalar halinde de kırılabilir. Bu durumda taşlar idrarla kendiliğinden atılamaz ve taş parçaları operasyon sırasında alınır.

Genel olarak lokal anestezi altında gerçekleştirilen kapalı ameliyatta üreter taşı kırılıca ortaya çıkan parçaların idrar kanalından daha rahat geçmesi ve böbreğin hızla boşalıp normale dönmesi amacıyla hastalara kanca uçlu (Double J) stent de takılabilir. Bu stent genellikle hafta kadar kalır ve sonradan basit bir kapalı işlem ile mesaneye girilerek alınır.

nest...

batman iftar saati 2021 viranşehir kaç kilometre seferberlik ne demek namaz nasıl kılınır ve hangi dualar okunur özel jimer anlamlı bayram mesajı maxoak 50.000 mah powerbank cin tırnağı nedir