ölen kişinin kredi borcu silinir mi / Ölen Kişinin Kredi Borcu Ne Olur? - seafoodplus.info

Ölen Kişinin Kredi Borcu Silinir Mi

ölen kişinin kredi borcu silinir mi

Ölen Kişinin Kredi Borcu Ne Olur?

Kredi çekip borcunu ödemeden hayatını kaybeden birçok kişi vardır. Bu gibi bir durumda ne olacağı da çoğu kişi tarafından merak edilmektedir. Burada koruyucu etken olarak hayat sigortasının önemi ortaya çıkmaktadır.

Kredi Hayat sigortası yapılması durumunda ölen kişinin kalan kredi borç yükümlülüğü sigorta şirketine geçmektedir. Kredi çekerken ekstra masraf olarak görülen sigorta masrafı bu durumda oldukça önemlidir.

Sigorta herkes için aynı meblağda değildir. Kişinin yaşı da dahil olmak üzere birçok faktör sigorta prim ücretini belirlemektedir.

Blog Post Banner

Peki, eğer kişi hayat sigortasına sahip değilse?

Kredi çeken kişinin sigortası bulunmuyorsa, borç kişinin mirasçıları tarafından ödenmektedir.

Kredi Hayat Sigortasının Olması Durumunda

Kredi alınırken kredi hayat sigortası kişi için mecbur olmamakla beraber, bankalar yaptırılmasını tercih etmektedir. Hayat sigortası konut, ihtiyaç veya araç kredisi olmaksızın yapılabilmektedir. Kredi çekecekler için de bu doğru bir tercihtir. Çünkü borçlunun ölmesi durumunda tüm borçlar sigorta tarafından ödenmektedir.

Bazı istisnai durumlarda kişinin kredi hayat sigortası olsa dahi borç ödemesi sigorta şirketi tarafından yapılmamaktadır.

Bu durumlar şunları içerir:

• Borçlu kişinin ölümünde intihar şüphesi bulunuyorsa sigorta ödeme yapmayı reddedebilir. Böyle bir durumda otopsi yapılması istenmektedir.

• Kredi kullanan borçlu kişi mevcut bir hastalığı olduğu halde bunu poliçede belirtmemişse, sigorta şirketi kişinin ölümü sırasında söz konusu hastalığı olduğunu tespit ederse ödeme yapmayabilir.

Kredi Hayat Sigortası Olan Kişi Ölürse Ödenen Kredi Borcu Geri Alınabilir Mi?

Kredi Hayat sigortasının olması kişinin tüm kredi borcunun ödeneceği anlamına gelmektedir. Bu gibi bir durumda, kredi borcunun bir bölümünü ödemiş ve sonrasında vefat etmiş kişinin ödediği kredi miktarı mirasçılarına geri verilmektedir.

Ancak sigorta şirketlerinin sözleşmelerinde yer alan ek maddeler nedeniyle ödenen kredi tutarının bir kısmını ya da tamamını mirasçılara ödemeyi reddedebilmektedir.

Böyle bir durumla karşılaştığınızda sözleşmeyi incelemesi ve yol göstermesi için bir avukattan yardım alabilirsiniz.

Ödemeyi almak için vefat eden borçlunun ölüm belgesi ile beraber veraset ilamında bulunan kişilerin bankaya başvurması gerekmektedir. Eğer sigorta bu durumda da ödeme yapmıyorsa yasal olarak hakkınızı arayabilirsiniz.

Kredi Hayat Sigortasının Olmaması Durumunda

Kredi çeken ve borçların tamamı ödenmeden vefat eden bir kişinin kredi hayat sigortası olmaması durumda, borçlarının varisleri tarafından ödenmesi gerekmektedir. Çünkü miras dağıtımı borçlar için de geçerlidir. Ancak mirasçılar redd-i miras yaparak hem ölen kişinin mirasından hem de borçlarından vazgeçebilirler. Bu durumda yasal sorumluluk ortadan kalkmış olur.

Eğer borçlu kişi kredi için kefil göstermişse ve borçlar kapanmadan vefat ettiyse, borç kefilden tahsil edilmektedir.

Yargıtay’dan bireysel kredilerle ilgili emsal karar: “Ölen kişinin kredi borcunu sigorta şirketi karşılar”

Yargıtay, tüketici kredilerine ilişkin milyonlarca kişiyi ilgilendirecek bir karara imza attı. Yargıtay, bankadan kredi çeken kişinin hayatını kaybetmesi halinde, geriye kalan kredi borcunun sigorta şirketi tarafından ödenmesine karar verdi.

İstanbul 5. Tüketici Mahkemesi’nin verdiği kararı bozan Yargıtay Hukuk Dairesi verdiği emsal kararda; “Kredi kullanan tüketici adına yapılan hayat sigortası poliçesi mevcutken, bankanın tüketicinin ölümü nedeniyle, tüketicinin mirasçılarından ödenmeyen bakiye kredi alacağının tahsili için dava açması veya icra takibi başlatması, sigorta hukukunun temel ilkelerine ve sigorta yapılmasının amacına aykırılık oluşturacağı gibi sigorta yapılmasına duyulan güven ve itimadı da zedeler. Bu nedenle banka alacağını öncelikle sigorta poliçesinden tahsil etmelidir” dedi.

Bu karar sonrası, bankalardan kredi çeken kişiler, kendilerine yapılan hayat sigortası nedeniyle öldükten sonra kalan borçlarının murislerine kalması endişesini de duymaktan kurtulmuş olacak.

Bankalar, kredi kullandırdığı kişilere “hayat sigortası” yaptırmayı zorunlu kılıyor. Kredi kullanırken zorunlu olarak hayat sigortası yaptıran kişi, sigorta şirketinden hasta olduğunu gizlese dahi, öldükten sonra kalan kredi borcunun sigorta şirketi tarafından ödenmesi gerekecek.

Kararda dikkat çeken kriterlerden biri ise, bankanın sadece poliçe limitinin yeterli olmadığı bakiye alacak için tüketicinin mirasçılarından talepte bulunabileceği yer aldı.

İşte, milyonlarca tüketiciyi ilgilendiren kararın gerekçesi: “Davalıların murisi, bankadan kullandığı krediye teminat oluşturmak üzere bankanın talebiyle hayat sigortası yaptırmıştır. Esasen kredi veren bankanın talebi ile tüketici tarafından yaptırılan hayat sigortası, tüketicinin kendi isteğiyle yaptığı bir sigorta olmayıp, bankanın talebi üzerine kendi alacağına teminat oluşturmak üzere yapılan bir sigortadır. Sigorta poliçesinde, tüketici sigortalı, banka lehtar ve sigorta poliçesini düzenleyen sigorta şirketidir. Poliçenin dain (alacaklı) ve mürtehini (rehin) bankadır. Rizikonun gerçekleşmesi halinde, bankanın poliçe teminatı kapsamında kalan bakiye kredi alacağını, öncelikle sigorta şirketinden tahsil etmesi gerekir. Sigorta şirketi lehtar konumunda olduğundan, bankaya karşı tüketicinin sağlık sorunları olduğunu, örneğin kalp hastası veya kanser hastalığını gizlediğini ileri süremez. Çünkü, sigorta poliçesini düzenleyen, sigorta şirketinin kendisi veya yetkili acentasıdır. Bankanın elinde hayat sigortası poliçesi gibi kolayca alacağını tahsil etme imkanı varken, sigortacının ödeme talebini geri çevirdiği şeklindeki bir gerekçeyle, poliçe limiti kapsamında kalan alacağı için icra takibi başlatması veya dava açması TMK 2. Maddesinde düzenlenen dürüstlük kuralına aykırılık oluşturur.

Bu nedenle tüketici işlemi niteliğindeki banka kredileri nedeniyle, hayat sigortası yapılmış olması durumunda, bankanın poliçe limitleri dahilinde kalan kredi alacağını öncelikle sigorta şirketinden tahsil etmesi zorunludur. Bu husus, banka tarafından tüketicinin mirasçıları hakkında dava açılabilmesinin ön şartıdır.

Banka sadece poliçe limitinin yeterli olmadığı bakiye alacak için tüketicinin mirasçılarından talepte bulunabilir.

Kredi kullanan tüketici adına yapılan hayat sigortası poliçesi mevcutken, bankanın tüketicinin ölümü nedeniyle, tüketicinin mirasçılarından ödenmeyen bakiye kredi alacağının tahsili için dava açması veya icra takibi başlatması, sigorta hukukunun temel ilkelerine ve sigorta yapılmasının amacına aykırılık oluşturacağı gibi sigorta yapılmasına duyulan güven ve itimadı da zedeler. Bu nedenle banka alacağını öncelikle sigorta poliçesinden tahsil etmelidir.

Medeni Kanun’un 2. Maddesinde, ‘Herkes haklarını kullanırken ve borçlarını yerine getirirken dürüstlük kurallarına uymak zorundadır. Bir hakkın açıkça kötüye kullanılmasını hukuk düzeni korumaz’ hükmü düzenlenmiştir. Buna göre, tüm hukuki yollar davacı banka tarafından tüketilmeden mirasçıya karşı takip başlatılmış olması, dürüstlük kuralına uygun düşmemektedir. Mahkemece bu husus gözetilerek vaktinden evvel açıldığı anlaşılan davanın usulden reddi gerekirken, işin esasına girilerek yazılı şekilde hüküm tesisi usul ve yasaya aykırı olup, hükmün bozulmasını gerektirir.”

nest...

batman iftar saati 2021 viranşehir kaç kilometre seferberlik ne demek namaz nasıl kılınır ve hangi dualar okunur özel jimer anlamlı bayram mesajı maxoak 50.000 mah powerbank cin tırnağı nedir