Gebelik Çatlaklarına Ne Iyi Gelir

Anne adaylarını bebeklerinin sağlığı ve rahat bir hamilelik geçirip geçirmeyecekleri doğal olarak oldukça fazla endişelendirmektedir.Hamilelik ikinci üç aylık döneme ulaştığında bu endişeler bir nebze azalır ve kozmetik konular daha fazla önem kazanmaya başlar. Bu konuların en başında gelen de kuşkusuz hamilikte ortaya çıkması olası karın çatlaklarıdır. Gebelik bazı cilt değişikliklerine neden olabilir. Bu değişikliklerin büyük çoğunluğu hormonal değişimler ile ilgilidir. Yüzde görülebilen renk değişimleri, avuç içlerinde kızarıklık ya da kaşıntılı deri döküntüleri nispeten daha nadir görülürler. Hemen hemen bütün hamile kadınlarda görülen bir diğer değişim de karnın ortasından geçen siyah bir çizgi ortaya çıkmasıdır. Ancak anne adaylarını en fazla rahatsız eden cilt değişikliği karında görülen cilt çatlaklarıdır.

Ciltte ortaya çıkan pembe beyaz renkli, yara izine benzeyen değişimlere stria gravidarum ya da gebelik çatlakları adı verilir. Tipik görüntüsü deride ufak ve fazla derin olmayan çöküntüler şeklindedir. Açık tenli kadınlarda pembemsi bir rengi olabilir. Esmer tenlilerde ise etrafındaki cilt bölümlerinden oldukça açık renkte, hatta gümüş rengindedir. Ciltte bulunan kollajen adı verilen maddenin ayrılmasından dolayı görülürler. Ağrılı değillerdir ancak hafif bir kaşıntıya yol açabilirler. Hem mekanik gerilmeye bağlı olarak hem de hormonal nedenler ile ortaya çıkabilirler. En sık karnın alt bölümlerinde görülmekle birlikte kalçalarda, uyluklarda, memelerde ve hatta kollarda bile görülebilirler.

Çatlakların oluşmasında en önemli belirleyici faktör genetiktir. Siyah kadınlarda hemen hemen hiç görülmezken, Asyalılarda daha nadir görülür. Beyaz kadınların ise yaklaşık %75-90'ında değişik oranlarda krın ya da cilt çatlaklarına rastlanmaktadır. Bir başka deyişle annesinde ya da kızkardeşlerinde olan kadınlar çok büyük olasılıkla bu sorunla karşılaşacaklardır.

Karın çatakları genellikle son 3-4 ayda yavaş yavaş ortaya çıkarlar. Ancak bazı zamanlar son 3-4 haftaya kadar görülmeyip daha sonra belirebilirler.

Genetik dışında karın çatlakları için bir diğer risk faktörü de ani ve fazla kilo artışıdır. Hızla büyüyen karın ciltte gerilmeye ve elestikiyet kaybına neden olarak çatlak oluşumunu sağlayabilir. Bu nedenle dengeli ve ideal sınırlarda kilo alımı çatlak oluşumunu bir ölçüde engelleyebilir.

Ortaya çıkan çatlaklar doğumdan sonra ne yazık ki kaybolmazlar. Renk değiştirerek gümüş ya da sedef benzeri bir hal alırlar. Bazı kadınlar bu durumdan rahatsızlık duymaz ve bunu anne olmanın bir işareti olarak gururla taşır. Bazıları ise çatlaklardan kurtulmak ister. Bu amaçla geliştirimiş pek çok cerrahi teknik vardır ve bu teknikler plastik cerrahlar tarafından uygulanır.

Karın çatlakları ve bunların önlenmesi doğal olarak kozmetik üreticilerinin de dikkatini çekmektedir. Bu amaçla üretimiş pekçok ürün piyasada satılmaktadır. Ancak bunların çatlakları önlemedeki ve oluşmuş çatlakları gidermedeki etkinlikleri hala daha çok tartışmalıdır ve bilimsel olarak etkinliği kanıtlanmış bir ürün yoktur. Bununla birlikte kullanımlarının gelişmekte olan bebeğe ve anne adaylarına olumsuz bir etkileri de bulunmamaktadır.

Çatlakların önlenmesinde alınabilecek en iyi önlem cildin nemini korumaktır. Bu da dengeli ve sağlıklı bir beslenme ve yeterli sıvı alımı ile mümkündür. Gebelikte su tüketiminin önemi, çatlakların engelenmesinde de kendini göstermektedir. Dengeli beslenme ani ve gereğinden fazla kilo artışına engel olacağı için karın cildinin olması gerekenden daha fazla gerilmesini engeller. Bu ani gerilme çatlak oluşumunda önemli bir faktördür.

Duş sırasında karnın yumuşak bir sünger ya da fırça yardımı ile dairesel hareketler ile masaj yapar şekilde ovalanması da ciltteki kan dolaşımını hızlandırarak elastikliğinin korunmasına yardımcı olabilir.

Gebeliğin ikinci üçaylık döneminden başlayarak düzenli şekilde cildin nemlendirilmesi de alınabilecek bir diğer önlemdir.Bu amaçla piyasada satılan kozmetik ürünler kullanılabileceği gibi basit nemlendiriciler, bebe yağları ve badem yağı da kullanılabilir. Bunlar arasında badem yağı kötü kokusuna rağmen en etkili ürün gibi görünmektedir. Bu ürünlerin temel ortak özelliği cildin ani gerilmeye karşı dayanıklılığını arttrmalarıdır.

Özetleyecek olursak:

• Aile öyküsü ve genetik yatkınlık çatlakların ortaya çıkmasında önemlidir. Anneniz ya da kızkardeşlerinizde varsa büyük olasılıkla sizde de görülecektir.
• Eğer önceki hamileliklerinizde çatlak olduysa bu hamileliğinizde de oluşması kuvvetli bir olasılıktır. Önceden kalan çatlakların rengi geçici olarak koyulaşabilir.
• Ani kilo artışı. Çok hızlı ve fazla miktarda kilo aldıysanız çatak ile karşılaşma olasılığınız yüksek demektir.
• Beslenme durumu. Yeterli miktarda sıvı alan ve dengeli beslenen kadınlarda daha az ve daha hafif şiddette çatlak olduğunu unutmayın
• Irkın önemini akılda tutun.

NOT: bu yazı Dr Alper Mumcu (www.mumcu.com)’dan alınmıştır

Hamilelikte oluşan cilt sorunları hakkında bilinmesi gerekenler

Hamilelik hem fiziksel hem de ruhsal değişimlerin görüldüğü bir dönemdir. Bu dönemde hormonal değişimlerin yanı sıra anne adayları bedeniyle ilgili pek çok fiziksel değişimle karşılaşır. Bunlardan biri de estetik kaygıyla kadınları en çok rahatsız eden çatlaklar ve cilt lekeleridir.

Hamilelik çatlakları nasıl olur?

Hamilelikte çatlakların oluşmasının en önemli nedeni kilo alımıdır. Hızlı kilo alımı ile deri aniden genişler. Deri altı bağ dokusunun bu duruma uyum sağlayamaması ve bağ dokusunda kopmalar oluşması sonucu da çatlaklar meydana gelir. Kilo alımının en fazla olduğu karın, göğüs, kalça, bacak ve kolların üst kısmında belirgin çatlak oluşumları gelişebilir. Önce pembemsi-mor renkte çizgiler şeklinde görülür. Zaman içerisinde ise bu renk beyaza döner. Uzun, ince düzensiz çizgiler şeklinde olabildiği gibi genişliği parmak kalınlığında olan çatlaklar da görülebilir. Bu bölgede deri gevşer ve esnekliği bozulur. Görüntü olarak kişiyi rahatsız etse de sağlık açısından herhangi bir soruna neden olmaz. Genellikle hamileliğin son aylarında oluşmaya başlar. Ancak sadece hamilelikte değil hızlı kilo alınan her dönemde vücutta çatlak ortaya çıkabilir. Ayrıca çatlakların oluşmasında genetik faktörler yani ailesel eğilim de büyük önem taşır.

Hamilelik çatlak kremi

Çatlaklarına, hamileyken herhangi bir tedavi uygulanamaz. Hamilelik bittikten sonra ise erken dönemde müdahale etmek, tedavideki başarı şansını artırır. Son yıllarda bazı lazer yöntemleri tedavide kullanılmaya başlandı. Fraksiyonel karbondioksit lazer tedavisi ile düzelme sağlanabilir. Lazerin etkinliği doğum sonrası erken dönemde uygulandığında daha fazla sonuç alınabilir. Bunun yanı sıra bazı özel kremlerin uzun süre kullanılması da daha iyi bir görünüm verebilir. Doğumdan sonra da çatlakların oluşmaması için kilo alımına dikkat etmek gerekir. Spor yapmak, ani kilo alıp vermekten kaçınmak ve kilo dengesini sağlamak gerekir. Bazen hamileyken çatlak oluşmaz, ancak doğumdan sonra kilo verme ile deri gevşer. Bu nedenle de bu bölgelere sıkılaştırıcı krem sürmek faydalıdır. Kremlerin özellikle karına ve gevşeyen diğer bölgelere masaj yaparak her gün sürülmesi önerilir.

Hamilelik çatlaklarına bu yağları kullanabilirsiniz

Çatlak oluşumunu tümüyle önlemek her zaman mümkün olmayabilir. Ancak oluşma ihtimali ve miktarı azaltılabilir. Bunun için öneriler şöyle sıralanabilir:

• Hamile de olsanız kilo alımınız kontrollü olmalı. Çünkü karın cildinin ani olarak yoğun bir şekilde gerilmesi çatlak açısından risk faktörü oluşturur.
• Yeterli miktarda su için. Bol su içenlerde derinin yapısı daha iyi olur. Bu da cildi dayanıklı hale getirir.
• Cildinizi nemli tutun. Hamileliğinizin başından itibaren çatlak kremlerini kullanabilirsiniz. Kremler, deriye elastikiyet kazandırdığından oluşumları engellemeye yardımcıdır. Ancak bu tür kremler alınamıyorsa vitamin ve mineral içeren yağlarla, badem, shea ve kakao yağı gibi losyonları kullanabilirsiniz.
• Cildinize masaj yapın. Nemlendiriciler ve losyonlarla yapılacak hafif masajlar cilt içindeki kan dolaşımını da artırarak çatlak oluşumunu engeller.

Meme çatlağında kreme gerek yok

Gebelik dönemi boyunca annenin memeleri, doğacak bebek için dünyadaki en uygun sütü üretecek hale gelir. Meme başının etrafındaki deriden yağlı bir madde salgılanmaya başlar. Bu doğal madde, emziren annenin meme ucunu çatlaklardan korur. Bu nedenle meme başını korumak ya da temizlemek için meme başına karbonatlı su, sabunlu su, krem sürmeye gerek yoktur. Hatta bunları sürerken yağlı madde de silinecek ve meme başında çatlaklar daha kolay oluşacaktır. Memelerde büyüme olacağı için daha büyük beden sütyen kullanmak yararlı olacaktır.

Güneş ışını alın ama…

Cilt lekeleri hemen hemen tüm gebelerin yakındığı ortak noktalardan biridir. Bu lekelerin oluşmasında ve yoğunluğunda kişinin genetik yapısı, beslenmesi, ne kadar sıklıkta güneşlendiği etkili olur. Daha önce uzun dönem doğum kontrol hapı alınması, güneşte çok kalınması sonucu gebelik döneminde yoğun lekelenmeler oluşabilir. İlk aylarda bile olsa güneşin zararlı ışınlarından korunmak gerektiği gibi, yeteri kadar da faydalanmak gerekir. Bu da günde 20 dakika ile 30 dakikayı geçmemelidir. Vücudun D vitaminini sentezleyebilmesi için güneş ışınlarına ihtiyacı vardır, ancak aşırıya kaçılmamalıdır.

Hamilelikte cilt lekeleri nasıl olur?

Bebeğin rahme yerleşmesiyle birlikte salgılanan hormonlar, anne adayının cilt yapısını değiştirir. Ciltte koltuk altı, kasık ve karın orta bölgesinde renk değişimleri görülebilir. Bu gebelik lekeleri (melazma) daha çok alın bölgesi, dudak üstü ve yanaklarda ortaya çıkar. Bunun nedeni de cilde rengini veren renk hücrelerinin daha fazla çalışmasıdır. Bu lekeler sıklıkla buğday tenli kişilerde görülse de, açık tenli kişilerde de ortaya çıkabilir. Gebelik esnasında salgılanan büyüme hormonu, östrojen ve progesteron, bu lekelerin ortaya çıkmasını kolaylaştırır. Gebe kadınların çok fazla güneşlenmesi de bu lekelenmelerin iyice artmasına yol açar. Güneş koruyucu kullanılması da bu lekeleri ortadan kaldıramayabilir. Güneş koruyucuyu krem kullanılacaksa mutlaka doktora danışılmalıdır.

Cildinizi kimyasaldan koruyun

Gebelikte cilt sağlığını korumak için önlem alırken, hormonların artışı nedeniyle cilt salgılarının da arttığını unutmamak gerekir. Bu dönemde aşırı terlemeye karşı her gün düzenli olarak ılık bir duş almak terlemenin azalmasında faydalıdır. Terlemenin sonucunda vücutta isilik, pişik artabilir. Kilo artışı ve hormonlar da bunu tetikler. Kimyasal içerikli bir ilaç kullanmak yerine, duş aldıktan sonra bir miktar pudra sürmek rahatlatıcı olabilir. Gebelik döneminde, banyo sonrası losyonlar kullanılırken de dikkatli olunmalıdır. Cilt bakımında doktorların önerdiği doğal ürünler tercih edilmelidir. Bunlar arasında badem yağı, ayçiçek yağı, zeytinyağı sayılabilir. Makyaj ürünleri, özellikle de tüm yüzü kapatan, yoğun kimyasal içerikli ürünleri kullanmamaya dikkat etmek gerekir.

Hamilelikte saç bakımı

Saç sorunları da kadınların gebelik döneminde en çok yakındıkları konular arasında yer alır. Bu dönemde vücutta kan akımı arttığından, saç köklerinden girecek kimyasal maddeler bebeğe zarar verebilir. Bu nedenle doktora danışmadan saç bakım ürünlerini kullanmayın. Saçlarda doğal bakım için bademyağı, susam yağı, ceviz yağı gibi doğal yağlar kullanılabilir. Tüm bakımlara rağmen saçlarda cansızlık, matlaşma, dökülme devam ederse doktora danışılmalıdır.

Hamileliğin hemen sonrasında, cildiniz yeni duruma adapte olacak kadar gerilmediğinden hızlı kilo almanız, genellikle cildinizde çirkin gerilme ve çatlakların oluşması görülür.

Cildin vücuttaki değişikliklere, özellikle de kilo değişikliğine uyum sağlamak için yeterince gerilmediğinde ortaya çıkan ince ve zayıf cilt bölgelerinde küçük çatlaklar görülmeye başlanır. Hamilelikte alınan fazla kilolar, daha yüksek risk ve gerilme seviyesi oluşturmaktadır.

Karın çatlakları genellikle karın, uyluk, kasık, kalça, göğüs, diz, baldır, dirsek, bel bölgesinde görülür. Çatlaklar sadece hamile kadınlarda değil, bazı gençlerde de görülmektedir. Kısacası hızlı kilo alıp verilen durumlarda çatlakların görülmesi muhtemeldir. Hamilelik ise en keskin durum olması nedeniyle en çok onun üzerinde duruyoruz.

Çatlak Tedavileri;

• TriLASTIN, tedavisi zor olan streç deri bölgeleri için özel cilt bakım çözümleri sunar. Formül cildi tahriş etmez, cildinizin doğal güzelliğini korumanızı sağlar. Cildinizi korumanıza yardımcı olduğu klinik olarak kanıtlanmıştır.
• Lazer tedavileri: Soğuk Lazer tedavisi olarak da bilinen Düşük Seviyeli Lazer Terapi, bir dizi deriyi, enflamatuar ve vücut koşullarını tedavi etmek ve rahatlatmak için tasarlanmış son derece etkili, termal olmayan (veya “Soğuk”) lazer tedavisidir.

Hamilelik sonrasında oluşan karın çatlakları için öncelikle uzman bir dermatoloğa mutlaka danışmanız gerekmektedir. Evde kendi kendinize uygulayacağınız tedaviler, hamilelik sonrasında zararlı sonuçlar doğurabilir. Bu durum aynı zamanda bebeğinizi de dolaylı veya doğrudan etkileyecektir. O nedenle işi bir uzman ile birlikte hareket etmek en mantıklı seçim olacaktır.

Hamilelik süresince kilo alırken, koruduğunuz formunuz bu süreci en kısa sürede atlatmanıza yardımcı olur. Ancak hamilelik döneminde aldığınız kiloların ve doğumun ardından cildinizin tekrar gerilmesi ve doğal görünümüne ulaşması biraz vakit alacaktır. Hamilelik dönemini ne kadar sağlıklı geçirirseniz, sonrasında çatlaklar oluşsa bile, dermatolojik yöntemlerle bu çatlakların giderilmesi daha kolay olur. Bu nedenle “Zaten çatlak tedavisi olurum.” düşüncesiyle diyetinize ve yaptığınız spora devam etmeniz gerekmektedir.

Hamilelik süresince bol bol su içmeniz ve dinlenmeniz hamilelik sonrası çatlak oluşumunu bir nebze azaltan taktikler olabilir.

Hamilelik sonrasında çatlak tedavilerinde ise lazer tedavileri ile kimyasal peeling öne çıkan etkili tedavi yöntemleri arasında yer alıyor. Bir uzman dermatolog eşliğinde gerçekleştirilen bu tedavi yöntemleri ile seans sayısı çatlakların ve cildin mevcut durumuna göre değişkenlik gösterse de güzel bir görünüme kavuşmak mümkün oluyor.

Çatlak Tedavisine Ne Zaman Başlanmalı?

Hamilelik sonrasında kadın vücudu oldukça fazla yorulur, kaslar iyice gevşer ve vücut kendini hızlıca toparlamak için gayret eder. Yani tüm vücut yaşanan değişiklik sonrasında yeniden normale dönmek için büyük bir çaba sarf etmeye başlar. Çatlak ve leke tedavisine de lohusalık dönemi sonrasında başlanması tavsiye edilmektedir. Lohusalık döneminde bebeğiniz ile daha yakın ilişki içerisinde olacaksınız zaten 🙂

Yazımızda sürekli olarak atıfta bulunduğumuz üzere, hamilelik sonrasında yaşanan çatlak problemleri için bir uzman dermatologa danışmadan kendi başımıza hareket etmek oldukça risklidir. Tabi ki vücudumuzu ve cildimizi rahatlatan yiyecek ve içeceklere, vitaminlere yönelebilir, daha fazla su tüketebiliriz ancak etkili ve tam tedavi için uzman bir dermatologa görünmek gerekmektedir.

Çatlak tedavisi ve bütün dermatolojik tedaviler için bizimle iletişime geçebilirsiniz.

Hamilelik sürecinde anne adayların en merak ettiği konular arasında hamilelik çatlakları da vardır. Hamilelikte oluşan çatlaklar nasıl önlenir? Önlenebilir mi? Hamilelikte oluşan çatlaklar ne zaman başlar? Çatlaklara iyi gelen doğal yöntemler neler? Neler yapılmalı ve nelere dikkat edilmelidir? Hamilelikte oluşan çatlaklar doğum sonrası geçer mi? Bu makalede bu hamilelik çatlakları konusuna bakıyoruz. Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Doç. Dr. Pınar Kadiroğulları, doğum çatlakları hakkında tüm bu merak edilen soruları yanıtladı... (Daha fazla içerik için hamilelik sözlüğüne de bakabilirsiniz)

HAMİLELİK ÇATLAKLARI NEDEN OLUŞUR?

Dr. Kadiroğulları, hamilelikte oluşan çatlakların nedenini şöyle anlatıyor: Gebelikte salgılanan hormonlar anne adayının tüm sistemlerini etkilediği gibi cildini de etkilemektedir. Bebek ile birlikte en çok büyüyen bölge olan karın bölgesinde çatlaklar daha sık görülür. Sebebi bu bölgede cildin fazla gerilmesidir. Özellikle hamileliğin son 3 ayında iyice gerilen karın derisinde beyaz veya kırmızı çizgiler şeklinde çatlaklar ortaya çıkabilir. Çatlaklar aşırı kilo almış, büyük bebek taşıyan kadınlarda daha çok görülür. Ayrıca ailede gebelik çatlağı olma öyküsü de bu riski artırır" (Hamilelikte ayak şişmesi konusu da ilginizi çekebilir)

HAMİLELİK ÇATLAKLARI NASIL GEÇER? NELER YAPILMALI

Peki, hamilelikle oluşan çatlaklar nasıl geçer? Oluşmaması için neler yapılmalı?: Kadiroğlu bu soruyu şöyle yanıtlıyor:

1. Sağlıklı bir gebelik geçirmek ve gebelikte sağlıklı bir cilt yapısı için sağlıklı beslenme ilk kuraldır.
2. Gebelikte vücudun işlevlerini doğru bir şekilde yerine getirebilmesi için gerekli olan vitamin, mineral ve proteinleri yeterince alması gerekmektedir. Balık, fındık ve keten tohumu tüketmek cilt yapısını güçlendirmektedir.
3. Bu besinlerde bulunan omega-3 yağ asitleri vücudu dengelemesinin yanı sıra, cildi yenilemeye de yardımcı olur. Sağlıklı beslenme, gebelikte fazla kilo alımını da engelleyecektir.
4. Ani kilo değişimleri yalnızca karın bölgesinde değil, bacaklarda, kalçada ve kollarda da çatlak oluşmasına neden olabilir. Gebelikte kontrollü kilo alımı, çatlak oluşumunu da azaltacaktır. 
5. Sağlıklı beslenmeden sonra gebelik çatlakları ile savaşta en önemli uygulamalardan biri de düzenli egzersiz yapmaktır. Düzenli egzersiz gebelerde hem fiziksel hem de psikolojik sağlığı olumlu etkilemekle beraber kolajen üretimini tetikleyen hormonlar salgılamasına da yardımcı olmakta ve cildin elastikiyetini artırmaktadır.
6. Gebelik esnasında çok su içmek yine sağlık için olduğu kadar güzellik için de çok önemli bir faktördür. Su içmek cildin esnekliğini korumasına ve çatlaklara karşı daha dirençli olmasına yardımcı olmaktadır.
7. Günümüzde güzellik algısının da oldukça gelişmesiyle hamilelik çatlakları için çok sayıda krem, losyon ve benzeri birçok ürün bulunuyor.
8. Aynı şekilde bazı doğal yağların da düzenli kullanıldığında cildi besleyerek çatlakları önleyebileceği düşünülüyor. Bu nedenle kozmetik ya da doğal yağlar ile çatlak önleyici kremler gebelikte tercih ediliyor.

HAMİLELİK ÇATLAKLARINA KARŞI DOĞAL YÖNTEMLER NELER?

Dr. Pınar Kadiroğulları "Hamilelikte oluşan çatlaklar için doğal ve bitkisel yöntemler nelerdir?" sorusunu ise şöyle yanıtlıyor:

• Hindistan cevizi yağı: Hamilelikte çatlak giderici olarak en sık tercih edilen ürünlerden birisi hindistancevizi yağıdır. Ölü deriyi arındırdığı ve cildi nemlendirerek esnekliği korumaya yardımcı olduğu düşünülüyor. Gebelikte kullanımında da sakınca bulunmuyor.
• Susam yağı: E vitamini bakımından oldukça zengin olan susam yağı, cildi beslemek ve elastikiyetini artırmak için gebelikte kullanılabiliyor.
•  Aloe vera: Aloe vera, cildi sıkılaştırmaya ve esnetmeye yardımcı oluyor. Doğrudan aloe vera yapraklarından çıkan jel kullanılabileceği gibi içeriğinde aleo vera olan ürünlerde tercih edilebilir.

 
HAMİLELİKTE ÇATLAKLAR NE ZAMAN BAŞLAR?

"Hamilelikte çatlaklar ne zaman başlar?" Dr. Pınar Kadiroğulları'nın bu soruya yanıtı ise şöyle: Hamilelik çatlakları genellikle gebeliğin ilerleyen haftalarında ortaya çıkmakta olup; 6. ve 7. aylarda belirmeye başlar. Bu çatlaklar oluşurken hafif bir kaşıntı ile başlar ve herhangi bir ağrı yapmaz. Karın bölgesi başta olmak üzere kalçalarda, uyluklarda, memelerde ve kollarda görülebilir. Çatlaklar açık tenli kadınlarda pembe-beyaz renginde oluşurken esmer kadınlarda grimsi bir renge bürünür.

HAMİLELİK ÇATLAKLARIYLA İLGİLİ SORU VE CEVAPLAR

 Hamilelikte oluşan çatlaklar doğumdan sonra geçer mi?

 Hamilelikte karnın ortasında oluşan uzun siyah çizgi doğumdan sonra kendiliğinden geçer ama çatlaklar kalıcı bir görünüm kazanır.

 Hamilelikte çatlak kremi ne zaman kullanılmaya başlanmalı?

 Gebelikte çatlak kremi kullanımı hamileliğin 4 ve 5. aylarından itibaren başlanmalı ve etki alınabilmesi için düzenli olarak kullanılmalıdır.

BU İÇERİKLER DE İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR