Çocuklarda kasık bölgesinde aralıklı şişlikler ile kendini gösteren kasık fıtığı(inguinal herni), Çocuk Cerrahisi uygulamalarında en sık yapılan ameliyatlardan biridir.
Genellikle şişlik çocuk ağladığında, öksürdüğünde belirginleşir. Doğumsal bir hastalıktır.
Kasık fıtığı; kasık kanalının anne karnında açık kalması ve karın iç zarının kasık kanalından aşağı skrotuma (testisin bulunduğu torba) doğru uzanması ile oluşur. Anne karnında erken dönemlerde testisler (yumurtalıklar) böbreklerle aynı seviyededir. Çocuk, anne karnında büyüdükçe testisler de aşağı normal yerlerine inmeye başlarlar. Altıncı ayda karın dışına çıkarlar, son ayda ise kasık kanalından geçerek skrotuma (yumurtalıkların bulunduğu torbaya) inerler. Testislerin inişi tamamlandıktan sonra kasık kanalı kapanır. Eğer kasık kanalı kapanmaz ve buradan bağırsak, kızlarda yumurtalıklar gibi karın içi organlar kasık kanalına ve skrotuma inerse kasık fıtığı (inguinal herni) ortaya çıkar.
Resim 1: Normalde kasık kanalı kapalıdır ve karın içi organlar kasık kanalında skrotuma inemez
Kasık kanalı normal popülasyonda %20 oranında açıktır. Fakat bu insanların hepsinde kasık fıtığı olmaz, yalnızca %15’inde kasık fıtığı meydana gelir. Kasık fıtığının görülme oranı zamanında doğan bebeklerde % dür. Kasık fıtığı sağ tarafta %, sol tarafta % ve her iki tarafta da % oranında görülür.
Karın içi organlar, ıkınma, öksürme, ağlama ve yüksekten atlama gibi karın içi basıncı artıran durumlarda açık olan kasık kanalından aşağı inerler. Kasıkta şişlik ortaya çıkar. Şişlik zamanla kasıktan skrotuma doğru artarak ilerler. Kasık fıtığında erkeklerde bağırsaklar, omentum (bağırsakların üzerini örten tabaka), apendiks ve mesane duvarı kasık kanalından aşağı ineken, kız çocuklarında ise daha çok over (yumurtalık) kasık kanalından aşağı iner.
Resim 2: İnguinal ve inguinoskrotal olarak isimlendirilen erkek çocuk fıtıkları.
Kasık fıtığı ağrı yapmaz. Çocukta herhangi bir sebepten dolayı ağlama veya ağrı varsa kasık fıtığının çıkmasına sebep olur. Eğer kasık fıtığı boğulmuşsa (inkarsere olmuşsa) ağrı olur.
Kasık fıtığı olan çocuklar sıklıkla kasıkta, skrotumda veya kız çocuklarında vaginanın hemen sağ veya sol tarafında ağrısız bir şişlik veya tümsek şikayeti ile Çocuk Cerrahi doktoruna getirilirler. Bu şişlik bebek ağladığında, öksürdüğünde veya karın içi basıncı artıran diğer durumlarda daha belirgin olur. Şişlik genellikle karın içi organların normal yerlerine dönmesi ile kendiliğinden kaybolur. Zamanla bu şişlikler daha sık ortaya çıkar ve daha uzun süre kalırlar. Kasık fıtığı olan çocukların % 10’unda fıtık kesesi içine girmiş olan organlar burada sıkışır ve karın içine dönemezler. Bu duruma fıtık boğulması (inkarserasyon) denir. Kasıkta şiddetli ağrı ve morarma olur. Bulantı, yeşil renkli kusma ve karında şişkinlik ortaya çıkar. Kasıkta sıkışan organ elle usulüne uygun olarak bastırılarak karın içine geri döndürülmelidir (fıtık redüksiyonu). Eğer sıkışan organ geri döndürülemez ise kan dolaşımı bozulur ve gangren olabilir (strangülasyon). Strangülasyon tedavi edilmez ise ölüme sebep olabilecek acil bir durumdur. Acil olarak ameliyata alınmalıdır. Çocuk ne kadar küçükse fıtık boğulma riski de o kadar artar. Yani fıtık zamanında önlem alınamazsa hayati tehdit edebilecek kadar ciddi sonuçlara sebep olabilir. Ben hastalarıma poliklinikte her zaman “fıtıkla yaşamını tamamlayan hiçbirşey olmamış insanlarda var, fıtık yüzünden hayatını kaybeden bebeklerde var”diyorum. Yani iki ucu açık bir durum. Kimde nasıl seyredeceğini maalesef tahmin etmek her zaman mümkün değil.
Bebek ve çocuklardaki kasık fıtıklarında tanı annenin kasık bölgesinde tekrarlayan şişlik olduğu hikayesi ve fizik muayene ile konur. Kasıktaki şişlik elle yukarı ve dışa doğru bastırınca kayboluyorsa fıtık tanısı konur. Fakat bazen Çocuk Cerrahi Doktoru şişliği göremez. Şişlik doktor muayenesi esnasında çıkmaz. Böyle durumlarda tanı annenin hikayesi ile ya da aileler tarafından evde fıtık şiştiği zaman patolojinin fotoğrafının çekilmesi tanıya yardımcı olabilir. Genellikle başka bir tetkike gerek olmasa da, şişliğin görülemediği kasık fıtıklarında muayene ile ipek eldiven işareti araştırılır. Kasık bölgesine hafif bastırılarak el hareket ettirilince ipek eldivenin birbirine değme hissi alınmasına ipek eldiven işaret denir. Bunlarla da tanının kesin belirlenemediği durumlarda ileri radyolojik incelemeler gerekebilir. Bu amaçla şüpheli olgularda ve kasık fıtığını hidrosel ve inguinal lenfadenopatiden ayırt edebilmek için Ultrasonografi yapılabilir. Ultrasonografi ile kasık kanalı içindeki oluşumlar sağlıklı bir şekilde değerlendirilebilir.
Kasık fıtığı her yaşta görülür. Görülme sıklığı %’tür. Erkeklerde kızlardan dört kez daha sıktır. Erken doğan çocuklarda kasık kanalının kapanması için zaman olmadığından kasık fıtığı görülme sıklığı daha yüksektir. Prematürelerde bu oran % kadar yüksek oranda görülür.
Çocuk ve bebeklerde kasık fıtığının tedavisi Genel Anestezi altında ameliyattır. Kesinlikle kasık bağı ile veya ilaçla tedavisi yoktur. Beklemekle kendiliğinden düzelmez. Normal kasık fıtığı acil bir ameliyat değildir, ancak acele bir ameliyattır. Bu aceleden kasıt haftalar en geç ay içerisinde sorunun çözüme kavuşturulmasıdır. Dünya’da kabul edilen ortak görüş ”ÇOCUKLARDA KASIK FITIĞININ ŞARTLARIN UYGUN OLDUĞU EN KISA ZAMANDA AMELİYAT YAPILMASIDIR”. Genel anesteziyi engelleyecek solunum yolu enfeksiyonu varsa, hastanın genel durumu kötüyse ameliyat klinik durum düzelinceye kadar ertelenebilir. Prematüre bebekler yakın takip edilmek şartı ile miyada gelinceye kadar beklenebilirler.
Karın içi organlar kasık kanalında sıkışmış ve geri dönmüyor ise buna boğulmuş kasık fıtığı veya inkarserasyon denir. Boğulmuş kasık fıtığında kasıktaki karın içi organların kan dolaşımı bozulur ve gangren (strangülasyon) ortaya çıkabilir. Ayrıca kasık kanalı içinde sıkışmış bu organlar basınç etkisi ile testis damarlarına, sinirlerine, sperm taşıyan kanala ve testisin kendisine zarar verebilirler. Ölüme yol açabilirler. Bu yüzden boğulmuş kasık fıtığı redükte edilemiyorsa (kasık kanalındaki organlar karın içine itilemiyorsa) acil ameliyat edilmesi gerekebilir.
Hasta anestezi doktoru tarafından değerlendirilir. Anestezi doktorunun istediği tetkikler yaptırılır. Ameliyattan önce çocuğun yaşına göre saat aç bırakılır. Kısa süreli ve günübirlik bir ameliyattır, yani ameliyattan yaklaşık 1 saat önce hastaneye yatışınız yapılıp, ameliyattan sonra saat sonra beslenir ve taburcu edilirsiniz. Prematüre veya küçük bebeklerde bazen 1 gece hastanede izlem uygun olabilmektedir. Ameliyatın komplikasyon oranı düşüktür.
GAA’da kasığın üst tarafındaki karın alt çizgilerine paralel 1- 1,5 cm lik bir kesi ile girilerek fıtık kesesi bulunur. Fıtık kesesi etraf oluşumlardan serbestleştirildikten sonra bağlanarak kasık kanalı ile karın içinin ilişkisi kesilmiş olur. Kesi yeri emilebilir, atravmatik dikişlerle estetik cerrahi tekniklerine uygun olarak kapatılıp ameliyat sonlandırılır.
Resim 3: Ameliyat sonrası erkek bir hastada kasık bölgesinin tegaderm isimli steril bantla pansumanı ve ameliyattan yaklaşık 2 hafta sonraki kız bir hastada kesinin görünümü.
Yaklaşık %0, oranında istenmeyen aşağıdaki komplikasyonlar gelişebilmektedir.
Çocuklar erişkine göre daha küçük hacime sahip olduklarından bu ameliyat teknik olarak daha zordur. Bu nedenle ben dokuları yaklaşık olarak 4,5 kat büyüten lup (büyüteç) kullanıyorum, bu durumun komplikasyon oranlarını daha da azalttığını düşünüyorum.
Ameliyattan sonra çocuğun ağrı hissetmemesi için:
Her cerrah ameliyatta bir komplikasyon olmasın diye ellerinden gelen özeni mutlaka göstermektedir, ancak bazı cerrahlar bu özeni ameliyat sonrası ağrıyı engellemek için göstermeyebilir. Eğer hastanız ameliyattan sonra ağrı hissediyorsa mutlaka doktorunuzla görüşün. ’’Ameliyattır tabi ki ağrı olacaktır’’ görüşü artık KESİNLİKLE GEÇERLİ DEĞİLDİR. Günümüzde engellenemeyecek hiçbir ağrı yoktur.
Ameliyattan sonra pansuman yapılmaz. Ameliyatın 2 veya 3. gün ameliyat pansumanı açılır, batikon sürülür ve bir daha kapatılmaz. Beşinci gün banyo yapabilir. Ameliyattan hemen sonra çocuğun hareketleri tamamen serbest bırakılır. Çocuk genelde birinci haftanın sonunda tamamen normal hayatına döner.
Çocuklarınızla sağlıklı mutlu bir yaşam dileklerimle
Karın duvarında yaygın bir şekilde fıtık olan bölgeler
--Kasık bölgesi
--Göbek (umblikus) bölgesi
--Daha öncesinde geçirilmiş operasyon bölgesi (insizyonel herni)
Karın duvarında fıtık gelişme riskinin yüksek olduğu zayıf noktalar mevcuttur ve genellikle bu bölgelerden daha çok fıtık meydana gelir.
Fıtık genellikle şiddetli bir ıkınma sonrasında, ağır bir cismi kaldırma esnasında, yaşlanma sonrasında, karın duvarına bir hasar oluşmasını takiben, eski bir ameliyat kesisinden veya doğuştan var olan zayıf noktalardan gelişebilir.
Her yaş grubunda herkeste görülebilir.
Fıtıklar çocuklarda genellikle doğuştan oluşurken yetişkinlerde genellikle sonradan oluşmaktadır.
Laparoskopik (kapalı) kasık fıtığı ameliyatının avantajları nelerdir?
Laparoskopik kasık fıtığı tamiri; kamera kullanarak çok daha küçük ameliyat kesilerinden karın içine girilerek yapılmaktadır.
Fıtık ameliyatlarında ister açık olsun ister kapalı olsun yama kullanılmaktadır fakat kapalı ameliyatta yama iç tarafa konulurken açık ameliyatlarda yama dış tarafa konulmaktadır.
Kapalı kasık fıtığı ameliyatlarından sonra daha az ağrı olması nedeni ile daha çabuk günlük hayata ve işe dönebilmektedir.
Özellikle ağır işlerle uğraşan kişilerde veya sporcularda daha çok kapalı ameliyatı tercih etmekteyiz.
Laparoskopik(kapalı) kasık fıtığı ameliyatının endikasyonları: Hangi durumlarda kapalı kasık fıtığı ameliyatı yapılabilir.
Hemen hemen tüm kasık fıtıkları kapalı olarak ta ameliyat edilebilir. Sadece aşağıdaki durumlarda kapalı ameliyat uygun değildir.
· Kapalı kasık fıtığı genel anestezi altında yapıldığı için hastanın genel anestezi almasının sakıncalı olduğu durumlarda
· Bu bölgeden geçirilmiş olan daha önceki operasyonların varlığında (prostat ameliyatı gibi).
Kasık bağı kullanımı:
Kasık bağı kullanımı çoğu zaman ineffektif bir işlemdir cünkü bağırsağın fıtık içerisinde boğulma olasılığını azaltmamaktadır. Bu nedenle çok zorda kalmadıkça hastalara kasık bağı önerilmez. Bunun yerine mümkünse ve hasta ameliyat olabilecek durumda ise ameliyat önerilmektedir.
Eğer ameliyat kapalı olarak tamamlanamaz ise ne olur?
Çok çok az bir hasta grubunda laparoskopik (kapalı) ameliyat tamamlanamayabilir. Bu durumda klasik açık ameliyata geçilir. Açığa geçme riskini artıran faktörler mevcuttur bunlar;
Şişmanlık, daha öncesinde bu bölgeden ameliyat olmuş olmak, ameliyat esnasında kanmanın olması açığa geçme riskini artırırlar.
Ameliyatın üzerinden 48 saat geçtikten sonra ameliyat yaralarında bir sorun yoksa yaralar açık bırakılabilir. Banyo yapılabilir. Tekrar pansuman gerekmez. Yara yerleri için çoğu zaman kendiliğinden eriyebilen gizli dikişler kullanıldığından dikiş alınmasına gerek yoktur. Hasta ameliyattan sonraki haftasında ağır ve yağlı yiyeceklerden kaçınmalı ve sulu yumuşak gıdalar tüketmelidir. Fıtık ameliyatı gündelik yaşam, yeme-içme düzeni açısından önemli bir soruna yol açmaz. Bir aksilik olmadığı taktirde hastaların sosyal ortamlarına ve iş hayatlarına dönmeleri için bir hafta istirahat yeterlidir. İlaç veya vitamin takviyesi gerektirmez. İlk 10 gün sonraki kontrolleri yapıldıktan sonra uzun dönemde takip ve kontrollere gerek yoktur.
Aşağıdakilerden biri veya birkaçı gelişmişse doktorunuzu aramalısınız.
Lütfen yapınız…
Lütfen yapmayınız!!!
HASTANEDEN ÇIKIŞ
Günlük cerrahi planlanan hastalar ameliyatı takiben aynı gün içinde hastaneden ayrılabilirler. Lokal anestezi ile yapılan ameliyatlar sonrasında bu süre genelde saattir. Yaşlı ve yandaş sistemik hastalığı olan hastalar için biraz daha uzun bir süre gözlem gerekebilmektedir.
Genel anestezi alan hastalar geceyi hastanede geçirebilir veya isterlerse yaklaşık saatlik bir süreyi takiben evlerine dönebilmektedir.
AĞRI
Ameliyatınızı lokal anestezi ile olduysanız kullanılan maddenin ağrıyı bloke eden etkisi ameliyat sonrasındaki yaklaşık 6 saat boyunca sürecektir. Ağrı veya rahatsızlık hissetmeye başlamanız halinde size reçete edilen ağrı kesici ilacı kullanmaya başlamalısınız.
Genel anestezi ile ameliyat olan hastalarda ise uyanmalarını takiben hemen ağrı duyulmaya başlar. Bu nedenle, hastanedeyken damardan veya kalçadan ağrı kesici yapılır. Ağızdan su almak mümkün olunca ağrı kesicilere tablet formunda devam edilebilir.
AKTİVİTE
Kasık fıtığı onarımı sonrasında fiziksel aktivitenizi önemli ölçüde kısıtlamanızı gerektirecek bir durumun ortaya çıkması beklenmez. Sizi kısıtlayacak faktör, hareket sırasında duyabileceğiniz ağrının şiddetidir. Bu nedenle, lütfen bedeninizin sesinin dinleyiniz ve ağrı duymanıza yol açan hareketlerden bir süre daha kaçınınız. Fıtığınızın onarımı için kullanılan plastik yamanın fiziksel aktivite ile yırtılması veya yerinden çıkması mümkün değildir; lütfen böyle bir kaygı taşımayınız. Bizim önerimiz ameliyattan sonra sürekli yatmanız değil, aksine yürüyüş yapmanızdır; bunun erken iyileşmenin ve ağrıyı kontrol etmenin iyi bir yolu olduğu kanıtlanmıştır.
ARABA KULLANMAK
Ameliyattan sonra hastaneden çıkarken ve ilk 72 saat süresince araba kullanmanızı kesinlikle önermiyoruz. Bu, ağrıya yol açmasının ötesinde can ve mal güvenliğini de tehlikeye atacak bir davranış olacaktır. Kendinizi araba kullanmak için hazır hissettiğinizde sürücü koltuğuna oturunuz; arabanın motorunu çalıştırmadan gaz, fren ve debriyaj pedallarına önce yavaş ve hafif bir şekilde, sonrasında ise ani hareket yapmanızı gerektiren bir durumdaymış gibi sert olarak basınız. Ağrı hissetmiyorsanız araba kullanmanızda bir sakınca yok demektir. Aksi takdirde lütfen araba kullanmak için bir süre daha bekleyiniz.
[Genelde önerilen bekleme süresi gündür. Bu sürenin binek araçlar için olduğunu hatırlatırız. Araç tipindeki ağırlaşma halinde sürenin daha uzun tutulması gerekir.]GİYSİ SEÇİMİ
Kendinizi rahat hissettiğiniz herhangi bir giysiyi kullanmanızda sakınca yoktur. Bol ve rahat eşofman, pantolon veya bayanlar için etek giyilmesi halinde daha rahat etmek mümkündür. Lütfen, pantolon veya etek kemer ya da lastik kısmının göbek üzerine denk gelmemesine dikkat ediniz.
İŞE DÖNÜŞ
Kendinizi iyi hissettiğiniz zaman işinize dönebilirsiniz. Bu konuda basit bir rehber olarak “Hafif, masabaşı, yönetici pozisyonunda meslek için hafta, orta düzeyde bedensel güç gerektiren işler için hafta ve ağır işler için de haftalık” istirahat süresi yeterli görülmektedir.
TAVSİYE ALMAK
Lütfen arkadaş, dost ve akraba çevrenizden ameliyat sonrası dönemle ilgili tavsiye almaktan kaçınınız. İyi niyetli yaklaşımların yanlış bilgilendirme ve hatalı önlem alma gibi olumsuz sonuçlara yol açabileceğini hatırlatmak isteriz. Doktorunuzun verdikleri dışında, tavsiye edilen veya bir başkası tarafından kullanıldığında iyi geldiği söylenen herhangi bir ilaç almayınız.
BAZI YAKINMALAR
Her cerrahi müdahaleyi takiben bekleneceği gibi, fıtık ameliyatınızdan sonraki ilk birkaç gün süresince bazı yakınmalarınızın ve rahatsızlık hissinin olması doğaldır. Bu durum özellikle ameliyattan hemen sonraki iki üç sabah uyandığınızda belirgin olabilir. Ayağa kalkıp hafif bir yürüyüş yapmanız halinde kendinizi daha iyi hissedeceksiniz. Kahvaltınızı takiben, hâlâ gerek duyuyorsanız, size verilen ağrı kesici bir tablet kullanabilirsiniz.
Yaranızda hissedeceğiniz rahatsızlık hissinin artış gösterebileceği bazı durumlar bilmenizde yarar olduğunu düşünüyoruz: Yatar pozisyondan doğrulmaya çalışırken, bir taraftan diğer tarafa dönerken, öne eğilirken ve doğrulurken, öksürme, hapşırma ve gülme sırasında.
Yaranızda, kasıkta ve torbalarda kısmi bir şişlik olması doğaldır. Bu sorunlar büyük fıtıklarda daha belirgin olup, hastanın kişisel yanıtına göre 2 gün ile 2 hafta arasında bir sürede düzelecektir. Aynı şekilde, bazı morluklar da görebilirsiniz; bunlar da zamanla solarak 3 haftada tamamen kaybolacaktır.
Kabızlık, cerrahi girişim sonrasında size sıkıntı verebilecek bir sorundur. Bunu, bol su ve taze meyve suyu içerek, sebze ve meyve tüketerek aşabilirsiniz. Kronik kabızlık sorununuz varsa bunu lütfen doktorunuzla paylaşınız. Reçetenize bu soruna yönelik bazı yumuşatıcılar eklenebilir.
REÇETE
Her ne kadar, göbek fıtığı ameliyatı sonrasında hastaların büyük çoğunluğu ilk 48 saatten sonra ağrı kesici alma ihtiyacı hissetmeseler de, hastaneden ayrılırken size verilecek reçeteyi doktorunuzla görüşmeniz yararlı olacaktır. Başka herhangi bir rahatsızlığı, ilaç alerjisi ya da tahammülsüzlüğü olmayan hastalar için reçetede yer alacak ilaç bir analjezik±anti-inflamatuar olacaktır (ağrı kesici±yangı önleyici). Özel durumlarda bu ilaçların farklı türleri ve formları verilebilir; bazı hastalar tercihen Batı dünyasında daha sık kullanılan suppozituar (fitil) türü ağrı kesicileri kullanabilirler.
İlaç alerjilerinizi veya tahammülsüzlüklerinizi, kanıtlanmış mide hastalığınız ya da yanmanız olup olmadığını, hipertansiyon, şeker hastalığı, böbrek veya karaciğer hastalığınızı gerek ilk muayeneniz sırasında dosyanız doldurulurken gerekse ameliyat sonrasında reçeteniz yazılırken mutlaka doktorunuza bildiriniz.
PANSUMAN
Ameliyat sonrasındaki pansumanınız iki şekilde olabilir.
Bunlardan biri, en yaygın seçenek olarak kullanılan gazlı bezle pansuman olup ameliyattan sonraki saat boyunca kuru olarak tutulması uygundur. Bu süreden sonra pansumanı çıkararak duş alabilirsiniz. Arzu ederseniz, kendinizi daha güvende hissettirecekse, tarafımızdan size verilecek yedek pansuman malzemesi ile yaranızı tekrar örtebilirsiniz.
Diğer pansuman türü, şeffaf film şeklindeki kendiliğinden yapışan malzeme ile yapılır. Bu malzemeyi de saat sonra kaldırabileceğinizi gibi, pansumanınız dururken de ılık duş yapabilirsiniz.
Pansumanınızı kaldırmanızı takiben yaradan kanlı veya başka vasıfta hafif bir akıntı görmeniz halinde yara üzerine 10 dakika kadar baskı uygulayınız. Bu akıntı büyük olasılıkla sonlanacaktır. Ancak ciddi bir akıntı veya kişisel şüphenizin sürmesi halinde hemen doktorunuzu arayınız.
ENFEKSİYON
Acil şartlarda yapılmayan kasık fıtığı onarımlarını takiben yara enfeksiyonu görülmesi nadir bir durumdur. Bununla birlikte az sayıda olsa bile bazı hastalarda yara enfeksiyonu görülmesi mümkündür. Temel bilgi olarak, bağışıklığı zayıf, şeker hastalığı veya başka bir sistemik rahatsızlığı olan, belli bazı ilaçları kullanan hastalarda enfeksiyon gelişmesi olasılığı biraz daha yüksektir.
Yara enfeksiyonu gelişmesi halinde sizi uyaracak belirtiler, kızarıklık, ısı artışı, şişlik ve hassasiyettir. Bunlar, genellikle, ameliyattan sonraki 3 günü takiben ortaya çıkar. Bu durumda lütfen doktorunuzla irtibat kurunuz. Doktorunuz yaranızı bizzat görerek gerekli tedaviyi yönlendirecektir.
DİKİŞLER
Ameliyat kesileri genellikle kendiliğinden kaybolabilen gizli dikiş tekniği ile kapatılmaktadır. Bu nedenle, doktorunuz tarafından aksi belirtilmedikçe dikiş aldırmak için başvurmanıza gerek yoktur. Dış dikiş konmuş olması halinde ise dikişiniz ameliyattan 1 hafta sonra doktorunuz tarafından alınacaktır.
KASIK BÖLGESİNDE HİS KAYBI
Ameliyat takiben, kesinizin altındaki alanlarda ve uyluk yukarı bölgesinde his kaybı nadir rastlanan bir durum değildir. Bunun nedeni, ameliyat sırasında bazı yüzeyel sinirlerin dallarının kesilmek zorunda olmasıdır. His kaybı yaklaşık 6 ay içinde kendini sınırlayacaktır. Bununla birlikte, bu süreden sonra, çoğunlukla dar bir alanda hissizliğin devam etmesi beklenebilir.
KONTROL MUAYENESİ
İlk kontrol gününüzü doktorunuz size söyleyecektir (genelde 2.gün). Herhangi bir yakınmanız olmaması halinde kontrol muayenesi için randevu almanıza gerek yoktur. Bununla birlikte, dilediğiniz zaman doktorunuzdan kontrol muayenesi randevusu talep edebilirsiniz. Mesleki ve bilimsel anlamda hasta takip planımızda, ameliyat ettiğimiz hastalarımızı 1., 6. ve aylarda görerek medikal kayıtlarını sürdürme eğilimindeyiz. Zamanınız uygunsa, doktorunuzun bu tarihlerde sizi görmekten mutluluk duyacağını bilmenizi isteriz.
DİYET
Ameliyat sonrasında normal beslenme düzeninizi dönmeniz için herhangi bir zaman kısıtlaması yoktur. Sadece, lokal anestezi ile yapılan ameliyatları takiben ilk 48 saat süresince alkollü içkileri kullanmamanız önerilir. Genel anestezi sonrasında bu sürecin daha uzun tutulması gerektiğini hatırlatmak isteriz.
ANESTEZİ SONRASI
Ameliyatınız sırasında kullanılan anestezi tipine göre bazı yan etkilerin görülmesi muhtemeldir. Bunlar genellikle ameliyatı takiben ilk 24 saat içinde ortaya çıkmaktadır.
Baş dönmesi, baş ağrısı, bulantı, baygınlık hissi, uyku hali ve halsizlik hafif olmaları halinde doğal kabul edilecek yan etkilerdir. Orta ve şiddetli hissedilen yan etkiler için lütfen doktorunuzu mobil telefonundan arayınız. Ciddi baş dönmesi ve baygınlık hissetmeniz halinde önce yere uzanarak ayaklarınızı bir koltuk veya sandalye yüksekliğine kaldırınız. Daha sonra siz veya bir yakınınız vasıtasıyla doktorunuzla telefon bağlantısı sağlayınız.
Genel anestezi sırasında nefes borusuna yerleştirilen solunum tüpü boğaz ağrısına neden olabilir. Yine genel anestezi sırasında ameliyat masasında yatış kas ağrılarına yol açabilir.
Genel anesteziyi takiben 24 saat süreyle:
Genel anesteziyi takiben 72 saat süreyle:
KONU İLE İLGİLİ YAYINLARIMIZ
Why do we use drains in some inguinal hernia repairs?
Risk factors related with unfavorable outcomes in groin hernia repairs
Kızlarda ve erkeklerde kasıkta ya da erkeklerde torbada, kızlarda ise labium majus bölgesinde zaman zaman ortaya çıkan şişlik şeklinde görünen bir durumdur. Bu şişlik ağlama, ıkınma gibi karın içi basıncını artıran durumlarda belirginleşir, yatmakla ya da itmekle kaybolur.
Prosessus vajinalis adı verilen karın zarı (periton) uzantısının açık kalması ile gelişir.
Çocuklarda kasıkta en çok görülen cerrahi rahatsızlıklardan biri kasık fıtığıdır (inguinal herni). Zamanında doğan bebeklerde %0,, prematürelerde ise % arasında görülür.
Prosessus vajinalisin açıklığı doğuştan olduğu halde, fıtığın ortaya çıkma yaşı bu açıklığın genişliğine göre değişir.
Prosessus vajinalis daha geç kapandığı için sağda daha fazla görülür (%60), %10 oranında aynı anda iki tarafta ortaya çıkar.
Burada görülen şişlik, erkeklerde genellikle barsağın, kızlarda ise yumurtalığın fıtık kesesine girmesi şeklindedir. Çocuk ağlayınca ya da zorlanınca karın içi basıncı artar ve şişlik ortaya çıkar. Sakinleşince şişlik kaybolur. Şişliğin kaybolmadığı durumlarda –içindeki barsak ya da yumurtalık sıkışmamışsa- elle bastırmakla kaybolur, yani karın içine itilir.
Kasık fıtığı kendiliğinden geçmez. Üstelik, fıtık kesesindeki barsak ya da yumurtalığın her an sıkışma riski vardır. Buna fıtık boğulması nedir. Fıtık boğulması, erkeklerde barsak ve/veya testisin, kızlarda ise daha çok yumurtalık (over) ve/veya tuba uterinanın burada sıkışmasına, bu organlarda gangren gelişmesine, hatta ciddi bir enfeksiyonla birlikte mikrobun tüm vücuda yayılmasına (sepsis) sebep olabilir. Bu da çocuğun yaşamının sonlanmasına yol açabilir.
Kasık fıtığının ne zaman sıkışacağı bilinemez. Bu nedenle, kasık fıtıklı bir çocuk, enfeksiyon ya da ciddi bir kansızlık gibi ameliyatını engelleyen bir rahatsızlığı olmadıkça en kısa zamanda ameliyat edilmelidir.
Çocuğun yaşı ve fıtık ne kadar küçükse, boğulma riski o kadar fazladır.
Prematüre bebeklerde fıtığın boğulma riski daha fazladır (%31) ve yenidoğan yoğun bakım ünitesinden evine gönderilmeden ameliyat edilmesi önerilir.
Bir tarafında kasık fıtığı olan çocukta ileride karşı tarafta da fıtık görülme ihtimali ortalama %20’dir. Bu nedenle, karşı tarafında görünen bir fıtık bulgusu olmayan kişinin karşı tarafını ameliyat etmek anlamsızdır.
Ancak, iki tarafta da fıtık olan bir kişinin iki tarafı da aynı anda ameliyat edilebilir.
Bir çocukta kasık fıtığı ile birlikte aynı taraftaki testis de torbaya inmemişse, bebek 6 aylıktan küçük bile olsa, aynı seansta testisi de torbaya indirmek en uygunudur. Yalnızca fıtık ameliyatı yapılırsa, daha sonra testisin kendiliğinden torbaya inme şansı neredeyse hiç olmayacağı gibi, fıtık ameliyatının ardından testisi indirmek üzere yapılacak bir ameliyat daha da travmatik olur.
Hatta, çocuk sünnet olmamışsa, anestezi almışken sünnetini de yapmak iyi olur.