Anasayfa /Tedavi Alanları /El, Ayak Uyuşmaları
Eğer el, ayak uyuşması şikayetiniz varsa ve ısrarcı ya da ilerliyor gibi görünüyorsa, probleminizin teşhis edilmesi önemlidir. Genellikle iğne batması hissi olarak da tanımlanan uyuşma veya karıncalanma, kolları, elleri, parmakları, bacakları veya ayakları etkiler. Bu anormal durum, altta yatan bazı önemli sorunlardan kaynaklanabilir.
Genellikle iğnelenme hissi olarak tanımlanan uyuşma veya karıncalanma kol ve bacakları etkiler. Bazen sadece el yada ayak parmaklarında bazen de dudak çevresi yada vucudunuzun farklı bölgesinde hissedilebilir. Bu anormal durum, altta yatan bazı önemli sorunlardan kaynaklanabilir. Şikayetleriniz eğer ısrarcı ya da ilerliyor gibi görünüyorsa, probleminizin teşhis edilmesi önemlidir.
Uyuşma veya karıncalanmalar genellikle sinir hasarı, sinirin uyarılması veya basısından kaynaklanır. Tek bir sinirde hasar veya basılanma sonucu olabilir veya birkaç sinir veya sinir dalını etkileyen bir problemden kaynaklanabilir.
El, Ayak Uyuşması dört genel kategoriye ayrılmıştır:
Genel olarak, uyuşukluk kollarınızda ve bacaklarınızda veya vücudunuzun tümünde hissedilebilir. Uyuşukluğun, beyin ve omurganızı da içeren merkezi sinir sisteminizdeki bir problemden kaynaklanması da başka nedenlerden dolayı olabilir.
Diğer semptomlar olmadan tek başına uyuşukluk hissi genellikle inme veya tümör gibi yaşamı tehdit eden bir bozukluğun belirtisi olmayabilir.
Uyuşmanın altında yatabilecek çok sayıda sebep olabileceğinden Nöroloji doktorunuz belirtileriniz hakkında ayrıntılı bilgi içeren kapsamlı bir muayene gerçekleştirir. Bir elektromiyografik değerlendirme yani sinir iletim çalışması ve diğer tanısal testler, kesin nedeni saptamaya yardımcı olmak için gerekli olabilir. Yapılan muayeneler sonucu nöropatinin durumu; 'tek sinir mi, çok sayıda sinir mi, bunlar iki taraflı yaygın mı yoksa asimetrik mi, sinirin akson dediğimiz yapısı mı yoksa siniri saran, koruyan kılıf olan myelin hasarı mı oluşmuş' gibi birçok soruna çözümü doktorunuz bulacak ve buna göre bir tedavi planı çıkaracaktır.
El, Ayak Uyuşukluğuna neden olabilecek durumlar şunlardır:
Ayaklarınız veya bacaklarınız uzun süre oturduktan veya ayakta durduktan sonra uyuşuyorsa pozisyon değişikliği gibi sık hareket etmek size yardımcı olabilir. Ancak sizin için doğru olan tedavi, sorunun kökenine bağlıdır. Bu nedenle olası hastalıkların değerlendirilmesi için mutlaka nörolojik muayene ve testler gerekir.
Alzheimer hastalığı beynin küçülmesine ve beyin hücrelerinin ölmesine neden olan ilerleyici bir nörolojik bozukluktur. Kişinin bağımsız olarak işlev görme yeteneğini etkileyen düşünme, davranışsal ve sosyal becerilerde sürekli bir düşüş yaşaması olarak ad
Hafif bilişsel bozukluğu olan kişilerin uzun ve devamlı stres ve kaygı yaşamaları durumunda, Alzheimer hastalığına yakalanma olasılıkları daha yüksektir. Yeni bir çalışma, hafif bilişsel bozukluğu ve yüksek düzeyde stresi olan kişilerin, stresli olmayanla
Beyin tümörleri kanserli (kötü huylu) veya kanserli olmayan (iyi huylu) olabilir. Kötü huylu (kanserli) veya iyi huylu beyin tümörleri özellikle bası belirtileri ve fokal nörolojik bulgulara neden olur. İyi huylu veya kötü huylu tümörler büyüdüğünde, kafa
Sirkadiyen ritim, günün 24 saatte bir tekrarlanan doğal uyku-uyanıklık döngüsüdür. Bu döngünün bozulması, sirkadiyen ritim uyku bozukluğudur. Sirkadiyen ritim bozukluğu, gündüz uykululuğundan depresyona kadar değişen semptomlara neden olabilir.
Araştırmacılar, genç ve orta yaşta daha fazla televizyon izleyen kişilerin ileriki yıllarda beyin sağlığını bozma riskinin daha yüksek olduğunu söylemektedir. Çalışmalar ayrıca, aşırı televizyon izlemenin bilişsel gerilemeye ve gri maddede (karar verme, i
Altı ila sekiz saatlik sağlıklı uyku, kardiyovasküler sağlık için önemlidir. Altı ila sekiz saatten fazla veya az süren bir uyku önerilmemektedir.
Beyindeki dopamin miktarının azalması sonucu hastaların hareketi başlatma ve hareketi kontrol etme mekanizması bozulur.
Araştırmacılar, sağlıklı bir beynin etkinliğini ve verimliliğini ileri yaşlarda da koruyabileceğini söylemektedir.
Epilepsi, nöronlar olarak adlandırılan beyin hücrelerinin diğer hücrelere düzensiz sinyaller göndermesiyle sonuçlanan kronik bir nörolojik durumdur.
Çoğu insan uykuya dalmakta zorluk çekmektedir. Ancak kronik uyku sorunları ve devam eden gündüz yorgunluğu daha ciddi bir soruna işaret edebilir.
Sağlıklı sinir lifleri, miyelinden oluşan bir koruyucu kılıf ile kaplıdır. Bu sayede hücreler arası uyarılar kolaylıkla birbirleri arasında iletilir. MS Hastalığı - Multiple Skleroz hastalığında
Araştırmacılar, bazı insanların migren atakları yaşamasına neyin sebep olduğunu tam olarak bilmiyorlar. Genler, beyindeki değişiklikler veya beyin kimyasallarının seviyelerindeki değişiklikler söz konusu olabilir.
Başlıca Tarsal Tünel Sendromu sebeplerine bakacak olursak;
• Travmalar
• Tarsal tünel çevresinde iyi huylu kitle
• Artrit
• Düz tabanlık
• Tibial sinir yakınındaki tümörler
• Şeker hastalığı
• Ayak bileklerinde ödem
• Ayak bileği burkulması veya kırığı
• Sinir üzerindeki baskıya neden olan tibial siniri çevreleyen zarda varikoz damarlar, öncelikli olarak sayılabilir.
Tarsal Tünel Sendromu Belirtileri Nelerdir?
Tarsal Tünel Sendromu belirtileri hakkında bilgiler veren Ortopedi ve Travmatoloji Uzmanı Op. Dr. Enis Yıldırım, “Hastalarda ayakta uyuşma, güç kaybı, karıncalaşma ve hissizlik gibi durumlar görünür. Tibial sinir boyunca görülen ağrılar, özellikle ayak tabanında ve bilek kemiğinde artış gösterir. Tarsal Tünel Sendromu’nun sebep olduğu diğer belirtiler ise; batma tarzında acılar, iğnelenme tarzı ağrılar, karıncalanmalar, hissizlik ve yanma hissidir. Belirtiler kişiden kişiye göre değişiklik göstermektedir.” dedi.
Bazı kişilerde giderek ilerleyen ağrılar olabildiği gibi bazı insanlarda ise aniden baş gösteren semptomlar oluşabildiğini belirten Yıldırım, “Ağrıların ve diğer belirtilerin zorlamalara ve yapılan fiziksel aktivitelere göre arttığı gözlenmektedir. Fiziksel aktivitelerin çok ağır bir şekilde yapıldığı günlerde geceleri karıncalanmalar ve ağrılar fazlasıyla artmaktadır.” diye konuştu.
Tarsal Tünel Sendromu Tanısı Nasıl Konur?
Tarsal Tünel Sendromu’nuz olduğunu düşünüyorsanız, ne derecede olduğunu ve hangi boyutlara ulaştığını öğrenmek amacıyla ortopedi uzmanına görünmelisiniz. Ortopedi Uzmanı, semptomlarınızın ne derecede ilerlediğini ve bölgede oluşan travmanın kontrolü yapar. Op. Dr. Yıldırım tanı sürecini, “Tarsal Tünel Sendromunun teşhisi için ayağınız ve ayak bileğiniz incelenir. Ortopedi uzmanı tibial sinire hafifçe vurarak bir Tarsal Tünel Sendrom testi yapacaktır. Bu baskı sonucunda eğer bölgede karıncalanma hissi veya ağrı söz konusu olursa Tarsal Tünel Sendromu tanısından şüphe edilir ve sinir sıkışmalarında kullanılan elektromyografi (EMG) testi yapılır.” diye özetledi.
Yıldırım, “Ortopedi uzmanınız eğer bir kitleden şüpheleniyorsa, bölgeye gelişmiş görüntüleme tekniğiyle bakılır. Tarsal Tünel Sendromuna kemikli bir büyümenin veya kitlenin sebep olduğu düşünülüyorsa bilgisayarlı görüntüleme testi olarak MR ve BT isteyebilir.” diye konuştu.
Tarsal Tünel Sendromu Nasıl Tedavi Edilir?
Tarsal Tünel Sendromu tedavisi belirtilere ve şikayetlerin derecesine göre değişiklik göstermektedir. Op. Dr. Yıldırım, “Ağrılar çok şiddetli değilse evde tedavi mümkündür. Bu amaçla, iltihaplanmayı azaltarak sinir sıkışmasını hafifleten ilaçlar kullanılabilir. Mümkün olduğunca problemli bölgeyi yormaktan kaçınmak ve buz uygulamak rahatlatacak ve iyileşmeye yardımcı olacaktır. Dinlenme, buz uygulaması, kompresyon ve yükseltmeden oluşan dört adımlı RICE tedavisi de şişme ve iltihaplanmayı azaltmaya yardımcı olacaktır.” diyerek, sendromun tedavisi hakkında da önemli bilgilendirmelerde bulundu.
Ortopedi ve Travmatoloji Uzmanı Op. Dr. Enis Yıldırım, evde yapılan tedavi sonrasında iyi sonuçlar alınmaması halinde ortopedik tabanlık tedavisi uygulanabileceğini, bir sonraki aşamanın ise cerrahi müdahale olduğunu belirtti.
Obezite, diyabet gibi rahatsızlıklar kalp damar hastalıklarının yanı sıra sinirlerle ilgili hastalıkları da beraberinde getiriyor. Bunlardan biri de el ve ayakta hissedilen karıncalanmalar. Ellerde karıncalanma ve ayaklarda karıncalanma sıklıkla, nöropati dediğimiz kol-bacak-el ve ayaklara giden sinir hastalıklarında görülüyor. El ve ayaklarda karıncalanma ile toplumun yüzde 10’unda karşılaşılıyor.
En temel nedeni, obeziteye bağlı olarak diyabetin görülme sıklığının artmasıdır. Toplumda aşırı kilo sorunu arttıkça, buna bağlı olarak nöropatinin de görülme sıklığı artıyor. Ayrıca özellikle B12 olmak üzere vitamin eksiklikleri ve bağışıklık sisteminin farklı şekilde çalışması gibi nedenler de nöropatiye neden olabiliyor.
El ve ayaklarda karıncalanma, yaşam kalitesini bozuyor ve kişide ciddi bir rahatsızlık hissi oluşturuyor. Bunun yanı sıra ayaklarda karıncalanma ya da ellerde karıncalanma şikayetleri ilerlemesi durumunda, kuvvet ve his kayıplarına neden olabiliyor. Aslında kuvvet ve his kayıpları oluşmadan bunun saptanması ve tedavi edilmesi gerekiyor.
El ve ayaklardaki karıncalanmalar kuşkusuz başka bazı hastalıkların habercisi olabiliyor. Bunun başında diyabet, B12 vitamin eksikliği, tiroit bozuklukları geliyor. El ve uyuşma, karıncalanma çoğu zaman bu hastalıkların ilk belirtisini oluşturuyor. Dolayısıyla, geçmeyen, bazen şiddetlenen bazen hafifleyen el ve ayak uyuşukluklarında mutlaka bir hekim kontrolünün yapılması gerekiyor. Genel olarak el ve ayaklardaki uyuşma, nöropati denilen sinirlerin zedelenmesiyle oluşan hastalıktan kaynaklanıyor. Bu da genetik olarak, bazı viruslere, bağışıklık sistemnin farklı çalışmasına, diyabet, guatr, böbrek veya karaciğer yetmezliği gibi hastalıklara veya B12 vitamini, folik asit gibi bazı maddelerin eksikliğine bağlı olarak ortaya çıkabiliyor.
Diyabet: Diyabetin kontrolsüz olması ve süresi nöropati için en önemli faktördür. Diyabette değişik mekanizmalar ile diyabet ortaya çıkabiliyor. Ancak sonuç olarak el ve ayaklarda uyuşma, ağrı, karıncalanma gibi belirtiler ön planda oluyor.
Tiroit bozuklukları: Tiroit hormonunun seviyesindeki artma veya azalma nöropatiye neden olabiliyor. Burada da hormon seviyesinin uzun süre bozuk düzeylerde olması hastalığın önemli nedenini oluşturuyor.
Böbrek yetmezliği: Böbrek yetmezliği sonucunda kanda sinirler için toksik olan bir takım maddelerin birikmesi sonucunda şikayetler ortaya çıkıyor.
Ellerde karıncalanma ve ayaklarda karıncalanma ile birlikte ağrı, uyuşma veya başka his kayıpları oluyorsa, karıncalanmaya kuvvet kaybı da eşlik ediyorsa hemen bir nöroloji uzmanına başvurmak gerekiyor. Bunun yanı sıra daha önceden var olan karıncalanmanın şiddetinin artması, karakterinin değişmesi, farklı bir yerde hissedilmesi mutlaka hekime gidilmesini gerektiren özellikleri oluşturuyor.
Elde ve ayakta karıncalanma hissedildiğinde mutlaka bir nöroloji uzmanının değerlendirmesi gerekiyor. Bir takım kan testleri, EMG denilen sinir ve kasların çalışmasını ve bozukluğunu değerlendiren testin yapılması gerekebiliyor. Bu testlerle tanı büyük ölçüde kesinleşiyor ve tedavi planı oluşturuluyor. Tedavi çoğu kez nedene yönelik oluyor. Yani bir hastalığın sonucunda şikayetler ortaya çıkmış ise karıncalanmanın tedavisi yapılıyor. Elde ve ayakta karıncalanma, bağışıklık sisteminin normal dışı çalışması sonucu gelişmiş ise bunun düzenlenmesi yapılıyor. Bir maddenin eksikliği sonucnda el ve ayakta karıncanlanma oluşmuş ise bu maddenin yerine konması amaçlanarak tedavi uygulanıyor.
*Bu içeriğin geliştirilmesinde Tıbbi Direktörlük katkı sağlamıştır.
*Web sitemizdeki bilgiler kişileri tanı ve tedaviye yönlendirme amacı taşımaz. Tanı ve tedaviye yönelik tüm işlemlerinizi doktorunuza danışmadan uygulamayınız. İçeriklerde Acıbadem Sağlık Grubu'nun tedavi edici sağlık hizmetlerine yönelik bilgiler yer almamaktadır.
Beyin ve Sinir Cerrahisi; beyin, omurilik ve sinirlerin doğuşsal bozukluklarından, damarsal hastalıklarına, tüm sinir sisteminin iyi ve kötü huylu tümörlerinden, sinir basılarına ve omurganın dejeneratif, travmatik ve konjenital hastalıklarının tanı ve cerrahi tedavisine kadar geniş bir yelpazeyi kapsayan bir bölümdür.
Merkezimizde beyin, omurilik, çevresel sinirler, kas ve iskelet sistemi ile ilgili muayene yöntemleri uygulanarak nörolojik hastalıkların tanı ve tedavisi mümkün olabilmektedir.
Nöroloji uzmanımız Dr. Ebru ÖZAY tarafından gerçekleştirilen muayene ve tetkik işlemleri İleri görüntüleme ve tanı ünitemizdeki BT, MRG, PET, Anjiografi, EEG, EMG, Doppler Ultrasonografi cihazları ile desteklenmektedir.
Ayrıca hastalar nöroloji, fizik tedavi, ortopedi, endokrinoloji bölümleriyle birlikte gereklilik halinde multidisipliner olarak değerlendirilip, tedavileri çok yönlü olarak sürdürülebilmektedir.
Baş Ağrısı: Başağrısı nörolojık hastalıklar içinde en sık görülenidir. Herkes hayatı boyunca en az bir kere baş ağrısından yakınır. Baş ağrısı, sinüzit, kulak ve diş iltihapları, boyun fıtığı, hipertansiyon, stres, ateş, beyin tümörleri,beyin kanaması menenjit,gibi nedenlerle oluşabilir. Bunların bazısı hayatı tehdit eden durumlardır. Ayrıca migren grubu baş ağrılarından toplumda yüksek oranda vardır. Migren diyebilmek için öncelikle başka bir nedenin dışlanması gereklidir. Tanı yöntemleri olarak beyin görüntüleme ve EEG önemlidir.
Epilepsi (Sara): Her yaşta ortaya çıkabilen bir kliniktir. Epilepsi çeşitli özellikte nöbetlerle seyreder. Nöbet çeşitleri çok değişken olup basit bir dalma bile epilepsi nöbeti olabilir. Erişkin yaşta başlayan nöbetler beyin tümörüne bağlı olabilir. Epilepsi tanısında beyin MR ve EEG tetkiki önerilen inceleme yöntemleridir.
Beyin Damar Hastalıkları (Felçler-İnme): Nörolojide üçüncü sıklıkta rastlanan hastalıklardır. Beyin kanaması ya da beyin damar tıkanıklığına bağlı olabilir. Vücudun bir tarafında uyuşma, kuvvetsizlik, dil ve dudakta uyuşma beyin damar hastalığı bulgusu olabilir. Beyin damar hastalıkları ölüm nedenleri arasında kalp hastalıklarından sonra ikinci sırayı almakta olup erken teşhis ve tedavi hayat kurtarıcıdır.
Multipiskleroz (MS): Özellikle genç yaşta görülen, çok değişik bulgularla seyreden bir hastalıktır. Baş dönmesi, kolda uyuşma, bacaklarda kuvvetsizlik, çift görme gibi değişik bulgularla seyreder. Tanısında beyin MR ıgörüntülemesi çok önemlidir.
Baş dönmesi ve Denge Bozuklukları: Sıklıkla damar sertliğine bağlı olarak gelişir Beynin denge merkezinin kanlanmasının azaldığı durumlarda ,beyincik tümörlerinde gözlenir. Tanısında beyin MR ve Doopler usg merkezimizde yapılmaktadır.
Parkinson Hastalığı: Ellerde titreme, yürüme bozukluğu, hareketlerde kısıtlılık bulguları ile seyreder. İleri yaşlarda sıklığı artar.
Periferik Sinir Hastalıkları: Özellikle şeker ve böbrek hastalıkları ile endokrin hastalıklara eşlik eden el ve ayak uyuşması ve karıncalanması ile yanmalara rastlanır.
Tüm hizmetlerimiz hakkında detaylı bilgi için randevu alabilir veya 444 54 33 çağrı merkezimiz ile iletişime geçebilirsiniz.
Bilgilendirme amaçlıdır.