ağızdan kan gelmesi nedir / Ağızdan kan gelmesi ne anlama gelir? - Sağlık Haberleri

Ağızdan Kan Gelmesi Nedir

ağızdan kan gelmesi nedir

Ağızdan kan gelmesi ne anlama gelir?

Uzmanların ciddi hastalıklara işaret ettiğini söylediği sorunlardan biri kan tükürmek, öksürürken kan gelmesi ve ağızdan kan gelmesidir. Bu tür şikayeti olan hastalarda ileri tetkikler yapılmalıdır.

Kan tükürmek veya kanlı balgam ciddi hastalıklara işaret eder.

Kanamanın yeri ve nedeni tespit edilmelidir.

Ağızdan kan gelmesinin sebepleri:

1. Ağızdan kan gelmesinin sebeplerinden biri burun boşluğu, ağız ve boğazdan oluşan üst solunum yollarıdır. Hem tükürürken hem de burundan kan gelmesi, üst solunum yoluna işaret eder. Mutlaka kulak burun boğaz muayenesi yapılmalıdır.

2. Kan, bulantı ve kusma şikayetiyle birlikte geliyorsa sebebi mide ve bağırsaklar olabilir. Akciğerden kaynaklanan kanamalarda da bulantı ve kusma görülür.

3. Akciğerden kaynaklanıyorsa genellikle kan öksürüldüğünde gelir. Göğüste hırıltı vardır. Kanama balgam içinde olabileceği gibi tamamen kandan oluşan tükürük veya balgam şeklinde de olabilir. Akciğerden kan gelmesi en çok tümörler ve kanser sebebiyle görülür.

Ağızdan kan gelmesi başta küçük miktarlarda olsa da bir anda hayati miktarlara ulaşabilir. Ağızdan kan gelmesi tüberküloz, kanser,tümör, apse ve bronşektazi gibi hastalıklarda görülebilir ve kanama aniden artar.

Kan tükürmek ciddiye alınması gereken bir durumdur. Hemen bir doktora başvurulmalı ve derin inceleme yaptırılmalıdır.

Soru: Hemoptizi nedir?

Cevap: Halk arasında “öksürükle kan tükürme” anlamına gelen hemoptizi, solunum yolları veya akciğerlerden çeşitli sebepler nedeniyle gelen kanın öksürükle dışarı atılmasıdır.

Çıkan kan miktarı balgamda çizgilenme tarzında hafif olabileceği gibi yaşamı tehdit edecek boyutta da olabilir. Kanama ile kan kaybından çok, kanın solunum yollarını tıkaması en önemli ölüm nedenidir. Bu nedenle acil müdahale gerektirebilen bir sağlık sorunudur

Bazen ağız veya burun içi kanamalar ya da sindirim sisteminden kaynaklanan kanın (hematemez) ağızdan dışarı atılması ile karıştırılabilir. Hematemez genellikle bulantı ve kusma ile olur ve kahve telvesi gibi koyu renklidir. Hemoptizi ise genellikle parlak kırmızı renkte olur ve öksürükle gelir.

Soru: Hemoptizi neden oluşur?

Cevap: Solunum yolları, akciğerler, kalp ve büyük damarları etkileyen ya da kanama bozukluğuna yol açan birçok hastalık hemoptiziye neden olabilir.

En sık nedenleri arasında, akciğer kanseri, tüberküloz (verem), bronşektazi, akciğerin mantar enfeksiyonları, akciğer apseleri ve pnömoni (zatürre), damar bozuklukları, akciğere pıhtı atması (emboli), kalp kapak hastalıkları (mitral darlık), doğumsal kalp hastalıkları, travmalar, yabancı cisimlerin yanlışlıkla nefes borusuna kaçması, pıhtılaşmayı önleyen hastalıklar, romatizmal hastalıklar (sarkoidoz, Behçet hastalığı, SLE gibi) ve kan sulandırıcı ilaçlar, aspirin gibi ilaçlardır.

Soru: Hemoptizi olan bir hasta ne yapılır?

Cevap: Öksürük, balgam gibi diğer solunumsal belirtilerin aksine hemoptizi oldukça korkutucu bir belirtidir ve hasta genellikle bir Göğüs Cerrahisi veya Göğüs Hastalıkları uzmanına başvurur. Eğer kanama ciddi miktarlarda (örneğin bir çay bardağı kadar) ise vakit kaybedilmeden gerekirse bir acil servise başvurulmalıdır. Hemoptizi varlığını doğrulamak ve sebebini bulmak için hastanın tıbbi öyküsü, kan testleri, akciğer grafisi veya bilgisayarlı tomografi gibi incelemeler öncelikle yapılır. Sonra ya da ciddi kanama olan hastalarda ilk basamak olarak uygulanacak olan bronkoskopi en önemli girişimsel işlemdir. Bronkoskopi genel veya lokal anestezi altında uygulanabilir. Bronkoskopi cihazı ucundaki optik yardımıyla solunum ağacının görüntülenmesini ve kanama odağının saptanmasını sağlar.

İlaç tedavileri, buzlu sıvı ile yıkama yapılması, kanayan bronş damarının görüntülüme yöntemi aracılığıyla pıhtılaştırma uygulanması (embolizasyon), bronş içi tıkayıcılar yardımıyla kanamanın durdurulması, kanayan bronş kısmının balon yardımı ile kapatılarak kanamanın durdurulması (izolasyon) ve gerekirse de kanayan akciğer dokusunun tamamen çıkarılması gibi cerrahi yöntemler hastanın ve kanamanın durumuna göre uygulanan tedavi yöntemleridir.

Doç. Dr. Nesimi Günal

Hematemez Nedir, Belirtileri Nelerdir?

Kusmukta kan görülmesi anlamına gelen hematemez; genellikle üst bağırsak, mide ya da yutaktan kaynaklansa da pek çok farklı sağlık sorunu nedeniyle görülebilir. Tedavi için öncelikle kanamanın kaynağı belirlenmelidir. Hafif kanamalar ilaçlı tedavi ile düzelirken daha şiddetli vakalarda ameliyat gerekebilir. Ancak acil tıbbi müdahale gerektiren durumlar da bulunur.

Hematemez Ne Demektir?

Kan kusmak anlamına gelen hematemez, ciddi komplikasyonlara neden olabilen bir hastalıktır. Kişiler, midede bulunan diğer içeriklerle birlikte ya da doğrudan kan kusabilir. Kan, açık kırmızı renkte ve parlak olabileceği gibi koyu renkte ve pıhtılaşmış da olabilir. Sindirim sisteminin yemek borusu, mide ve bağırsağın ilk kısmını içine alan bölümünde meydana geldiğinde iç kanama anlamına gelebilir. Bu durumda kişilerin vakit kaybetmeden tıbbi yardım alması gerekir.

Ağızdan kan gelmesi klinikte sık karşılaşılan bir belirti olmakla birlikte, her durumda kan kusma veya kanamanın sindirim sistemi kaynaklı olduğu düşünülmemelidir. Az miktarda ağızdan kan gelmesi durumunda kanamanın kaynağı ağız içi dokular, dişler veya boğaz olabileceği gibi şiddetli öksürük veya burun kanaması sonrası gelişen kanamaların yutulması nedeniyle de gerçekleşebilir. Ağızdan kan gelmesi halinde kanamanın ciddiyeti ve lokasyonu açısından detaylı bir değerlendirmenin yapılması oldukça önemlidir.

Kusmukta kan olması, anormal bir durum olarak kabul edilir. Çok küçük bir miktar dahi olsa ciddi komplikasyonlara işaret edebilir. Kusmanın ölüme neden olması düşük bir ihtimal olsa da kanamanın çok fazla olması durumunda organ yetmezliği ya da hipovolemik şok görülebilir.

Hematemezin Nedenleri Nelerdir?

Hematemezin yaygın görülen nedenleri şu şekildedir:

  • Kanayan ülser: Mide ve on iki parmak bağırsağında açık yaralara neden olan peptik ülser, genellikle bakteriyel bir enfeksiyondan ya da düzenli olarak kullanılan aspirinlerden kaynaklanır.
  • Genişleyen kan damarları: Sirozun meydana getirdiği semptomlardan biri olan hipertansiyon, karın damarlarında kan basıncının artmasına neden olur. Bu durum, mide ve yemek borusu damarlarının da genişlemesinin ve zarar görmeye açık hale gelmesinin nedenidir. Özellikle varislerde ciddi kanamalar görülebilir.
  • Akut inflamasyon: Midede ya da yemek borusunda meydana gelen iltihaplar, atar damarlarda kanamaya neden olabilir. Şiddetli reflü, yoğun alkol kullanımı ve aspirin kullanımı, akut inflamasyonun yaygın nedenleri arasında bulunur.
  • Kronik pankreatit: Pankreası çevreleyen kan damarlarına zarar veren uzun süreli pankreatit, yırtılma ve kanamalara neden olabilir. Kan, on iki parmak bağırsağına gidebilir.

Hematemezin diğer olası nedenleri ise şu şekilde sıralanabilir:

  • Travmatik yaralanmalar: Yemek borusu ya da midede meydana gelen direkt yaralanmalar, akut kanamalara neden olabilir. Nadiren, bu iç yaralanmalar tıbbi prosedürlerin bir sonucu olarak ortaya çıkar.
  • Anjiyodisplaziler: Hematemez, mide ve bağırsaklarda kanamaya neden olan anormal yüzey kan damarlarından da kaynaklanabilir.
  • Mallory-Weis sendromu: Bu sendrom, şiddetli kusma nedeniyle yemek borusunda yırtık oluşması ile karakterizedir. Genellikle yoğun alkol kullanımı sonrasında meydana gelir.
  • Kanama bozuklukları: Hemofili, von Willebrand hastalığı gibi kanamaya yatkınlığa sebep olan hastalıkların varlığında sindirim sistemi kanamaları izlenebilir.
  • Tümörler: Hem kötü hem de iyi huylu tümörlerde kanama görülebilir. Özellikle pankreas, mide ve yemek borusu kanserlerinde kanayan tümörlerin test edilmesi gerekir.

Hematemezin Belirtileri Nelerdir?

Hematemezin ana belirtisi, kusmukta görülen kandır. Kan; parlak kırmızı, koyu kırmızı ya da kahve telvesi gibi siyah veya kahverengi renkte olabilir. Kanın parlak kırmızı renkte olması, genellikle hızlı kanayan bir kaynağa, mide ya da yemek borusunda meydana gelen bir kanamaya işaret eder. Koyu renkte kan ise kanın birkaç saattir gastrointestinal sistem içinde bulunduğunu belirtir. Daha yavaş ve sabit kanama anlamına gelir.

  • Aşırı kan kaybı nedeniyle meydana gelen diğer belirtiler şu şekildedir:
  • Baş dönmesi,
  • Kafa karışıklığı,
  • Ten renginde soluklaşma,
  • Soğuk terleme ve nemli cilt,
  • Ten rengine göre dudakların ve tırnakların morarması ya da grileşmesi,
  • Yorgunluk ve halsizlik,
  • Solunumun ve nabzın hızlanması,
  • İshal ya da kabızlık,
  • Kanlı ya da siyah dışkılama.

Hematemezin Komplikasyonları Nelerdir?

Kan kusmanın nedenine bağlı olarak kişilerde birtakım komplikasyonlar görülebilir. Gastrointestinal kanama nedeniyle görülebilecek bazı komplikasyonlar şu şekildedir:

  • Kalp krizi,
  • Enfeksiyonlar,
  • Solunum problemleri,
  • Şok,
  • Ölüm.

Acil müdahale ile komplikasyon riskinin azalması için kan kusan kişilerin hemen tıbbi yardım alması önem taşır.

Hematemez Teşhisi Nasıl Konur?

Kusmukta herhangi bir miktarda görülen kan, özellikle de yaralanmayı takip ediyorsa, acil tıbbi müdahale gerektirir. Kanama, hayatı tehlikeye atacak farklı bir nedene bağlı gelişebilir. Bu nedenle tıbbi muayene olunması ve kanamanın nedeninin bulunması önem taşır. Teşhisin kolaylaşması için hastaların kusmuk örneği alması da faydalı olur.

Hematemez teşhisi için doktor, hastadan aşağıdaki bilgileri isteyebilir:

  • Hematemezin daha önce olup olmadığı,
  • Hastanın kan kusmaya ne zaman başladığı ve ne kadar kan kustuğu,
  • Kanın rengi ve görünümü,
  • Hastanın tıbbi geçmişi, kullandığı ilaçlar ve daha önce gördüğü tedaviler,
  • Hastanın alkol ya da sigara kullanıp kullanmadığı.

Kan testleri ve röntgen taramaları, enfeksiyon ve pıhtılaşma sorunlarının tespiti için kullanılan yöntemler arasında bulunur. Endoskopi, yemek borusunun; nükleer tıp taramaları ise organların görüntüsünün alınması amacıyla kullanılır. Biyopsi için endoskopi sırasında doku örneği de alınabilir.

Nazogastrik (NG) lavaj, endoskopiyi kolaylaştırmak ve üst gastrointestinal sistemde kanamanın kaynağının tespit edilmesi amacıyla kullanılır. Tüp aracılığıyla kanın drene edilmesi ve hastanın klinik olarak rahatlatılması sağlanır. Bu noktada lezyonun şiddetinin de belirlenmesi faydalı olur. Kanama durmuşsa, NG lavaj negatif sonuç verebilir. Kan yerine safralı su görünmesi durumunda ise aktif üst gastrointestinal sistem kanaması olduğu düşünülebilir. Kanamaya bağlı olarak şok belirtileri varsa ve kişiler nefes almakta güçlük çekiyorsa, acil tedavi uygulanır.

Hematemez Tedavisi Nasıl Yapılır?

Hematemez, acil müdahale gerektiren bir durum olarak kabul edilir ve evde tedavi edilemez. Kişilerin kaybettiği kan kaybına göre kan nakli yapılması gerekebilir. Donör kanı, damar içine enjekte edilerek kan ihtiyacı karşılanır. Hastanın zor nefes alması gibi durumlarda oksijen desteği de sağlanır. Bunun yanında kan kaybıyla birlikte sıvı ve mineral kaybına da uğrayan hastalarda damar içinde sıvı ve mineral desteği verilir. Kanama süresince hastaların ağızdan beslenmemesi temin edilir. Sindirim sistemi için toksik kabul edilen ilaçlar kesilir.

Tedavinin doğru planlanması için kanamanın kaynağının tespit edilmesi gerekir. Hematemezin nedenine bağlı olarak mide asidini azaltmak ya da kusmayı durdurmak amacıyla ilaçlı tedaviye başlanabilir. Özellikle ülser kaynaklı durumlarda, hastalıkla ilgili doktorun bilgilendirilmesi önem taşır.

Daha şiddetli üst sindirim sistemi kanamalarında ise hastalar gastroenterolojiye yönlendirilebilir. Gastroenterolog, kanama kaynağını tespit etmek için endoskopi yapabilir. Endoskopi eşliğinde kanayan bölgeye bant ligasyon, koteterizasyon gibi farklı yöntemler yardımıyla müdahale ederek kanamayı durdurabilir. Mide ve bağırsakta meydana gelen ciddi komplikasyonlar için ameliyat gerekebilir. Bu anlamda tedavi; altta yatan nedene göre antibiyotikler, ilaçlı tedavi, embolizasyon işlemi gibi farklı yöntemleri içerebilir.

Şok, hipertansiyon ve aktif kanama durumlarında hastanın yaşamsal belirtilerinin ve klinik durumunun takip edilmesi için hastalar yoğun bakım ünitesine alınabilir. Özellikle dolaşım sisteminin bir kısmını kaybetmiş yüksek riskli hastalara, kırmızı kan hücresi transfüze edilebilir. İskemik kalp hastalarında da transfüzyon hedeflenir. Gerekli durumlarda trombosit ve plazma ihtiyacının da karşılanması gerekir.

nest...

batman iftar saati 2021 viranşehir kaç kilometre seferberlik ne demek namaz nasıl kılınır ve hangi dualar okunur özel jimer anlamlı bayram mesajı maxoak 50.000 mah powerbank cin tırnağı nedir