erkek cinsel organda mantar tedavisi / Vajinal Mantar: Nedir, Belirtileri Nelerdir, Neden Olur ve Nasıl Geçer? | Anadolu Sağlık Merkezi

Erkek Cinsel Organda Mantar Tedavisi

erkek cinsel organda mantar tedavisi

Mantar Hastalığı

En sık karşılaşılan deri hastalıklarından biri olan mantar, bulaşıcı enfeksiyon hastalıkları arasında bulunur. Vücudun pek çok bölgesinde ortaya çıkabilen mantar hastalığı, zaman içinde çıktığı bölgeden farklı yerlere de yayılabilir. Deride kaşıntı, kızarıklık, dökülmeler ve iltihaplanmaya neden olabilen mantar türleri, enfekte kişilerle aynı eşyaların kullanımıyla başkalarına da bulaşabilir. Belirtilerin şiddeti ve hastalığın seyrine göre kremler, pomatlar ve medikal yöntemlerle tedavi edilebilir.

Mantar Hastalığı Nedir?

Bir enfeksiyon hastalığı olan mantar hastalığı, tek hücreli mantarların cilt üzerinde kızarıklık, kaşıntı, iltihaplanma ve şişliklere neden olmasıdır. Farklı mantar türleri vücudun çeşitli bölgelerinde bu belirtilerin görülmesine neden olabilir. El, ayak, yüz, vücut, kafa derisi gibi bölgelerde cilt üzerinde çoğalan mantar türleri nedeniyle enfeksiyon oluşur.

Başlangıçta sınırları belli gibi görünen cilt anomalileri, zaman içinde mantarın vücudun farklı bölgelerini de etkisi altına almasıyla yayılabilir. Mantar, çevre bölgelerde ya da tamamen farklı bir bölgede yayılım göstererek o bölgelerde de iltihaplanmaya neden olabilir. Bu durumda enfeksiyon çok daha şiddetli semptomlarla seyreder.

Mantar hastalıkları en çok ayak, tırnak, kasık ve vajina, saç gibi bölgelerde deri üzerinde ortaya çıkar. Bununla birlikte nadiren de olsa dil ve lenf bezlerini de etkisi altına alabilir.

Mantar Bulaşıcı Mıdır?

Mantar, doğrudan deri teması yoluyla ya da eşyaların ortak kullanılmasıyla bulaşabilen bir hastalıktır. Özellikle bazı mantar türleri, yüksek bulaşıcılığı nedeniyle kalabalık ortamlarda birden fazla kişiyi etkileyerek salgına dönüşebilir. Çocuklarda görülen mantar enfeksiyonları, okul ortamında hızla yayılabilir.

Ayakkabı, terlik, havlu, peçete, çarşaf ve nevresim, kıyafetler, çoraplar gibi eşyaların yanı sıra ortak kullanılan havuz, hamam, sauna, banyo, otel odası, plajlar gibi alanlar da mantarın başka kişilere bulaşarak yayılmasına neden olur. Mantar aynı zamanda topraktan da bulaşabilir. Bahçe, kumsal, tarla gibi topraklı alanlarda da temas yoluyla insandan insana geçebilir.

Mantar, kişiden kişiye bulaşabileceği gibi hayvandan insana da geçebilir. Bu özellikteki mantar türleri, hayvanlarda deri üzerinde tüy dökülmeleriyle kendini gösterir. Tedavi edilmediği durumlarda insanlara da geçebilir. Bu durumda belirtiler de insanlarda daha şiddetli seyredebilir.

Mantar Hastalığının Çeşitleri Nelerdir?

Mantar hastalığı etki alanına ve belirtilere göre farklı türlere ayrılır:

Tırnak Mantarı (Onikomikoz)

Çoğunlukla ayak tırnaklarında görülen onikomikozun belirtileri tırnak içinde görülür. Tırnak ucundan başlayarak daha geniş bir alana yayılabilen mantar, tırnakta kalınlaşmaya ve renk bozukluğuna sebep olur. Beyaz ya da sarı renkte kendini gösteren tırnak mantarı asimetrik biçimlidir. Tırnakların çabuk kırılmasına ve şekil bozukluklarına neden olur. Genellikle ayak baş parmağında görülen tırnak mantarı, zaman içinde diğer tırnaklara ve ellere de yayılabilir.

Başlangıçta herhangi bir semptoma neden olmayan tırnak mantarı, ilerleyen dönemlerde ağrılara neden olarak bireylerin hareket kabiliyetini kısıtlayabilir. Özellikle gün içinde uzun süreli kapalı ayakkabı kullanımında belirtilerin şiddeti artış gösterebilir.

Ayak Mantarı (Tinea Pedis)

Sporcu ya da atlet ayağı olarak da bilinen ayak mantarı, en sık görülen mantar hastalığı türlerinden biridir. Genel olarak iltihaplı, kaşıntılı ve dökülmelerin görüldüğü ciltle karakterizedir. Ayak tabanında kurulaşma, kalınlaşma ve çatlama; 4. ve 5. parmaklarda nemli bir görüntüye sebep olur. İltihaplar nedeniyle ortaya çıkan koku, ağrılı ve acılı cilt çatlakları ve giderek kabaran deri, ilerleyen dönemlerde ayak mantarının ortaya çıkardığı belirtiler arasında bulunur.

Genç bireylerde daha sık görülen ayak mantarı genellikle yüzme havuzu gibi ortak alanların kullanımı ya da ayakların uzun süre kapalı ayakkabı içinde kalmasıyla ortaya çıkar. Nemli ve sıcak alanlarda daha sık görülen ayak mantarı, bir tür egzama olan pomfolikse de dönüşebilir.

Kasık Mantarı (Tinea Cruris)

Erkeklerde görülen kasık mantarı bu bölgede kaşıntı, kızarıklık ve yanma hissine neden olur. Tek ya da çift taraflı olmak üzere kasığı etkileyen mantar, bazı durumlarda cinsel organ üzerinde de yayılabilir. Kasık mantarı çoğu zaman ayak mantarı gibi farklı bir bölgede ortaya çıkan mantar türleriyle ilişkilidir.

Vajinal Mantar (Kandidiyazis)

Kadınlarda görülen vajinal mantar oldukça yaygın görülen bir enfeksiyondur. Vajina ve vulvada normalde de bulunan yararlı mantar ve bakterilerin değişime uğraması sonucu, kandida olarak da bilinen maya mantarı türünde kontrolsüz çoğalma görülebilir.

Şiddetli kaşıntı nedeniyle kadınların günlük hayatını olumsuz yönde etkileyen vajinal mantar, tedavi edilmediği takdirde genital bölgedeki diğer alanlara da yayılabilir.

Vücut Mantarı (Tinea Corporis)

Bu mantar türü vücudun herhangi bir bölgesine etki edebilir. Genellikle çember şeklinde kızarık lekeler olarak kendini gösterir. Başlangıçta küçük bir alanda görülen bu halkalar giderek büyüyebilir ve iltihaplanabilir. Leke ve kızarıklıklara çoğu zaman kaşıntı ve dökülmeler de eşlik eder. Hastaların çoğunda ayak ve kasıklarda da mantar hastalığı görülür.

Vücut mantarının yaygın görülen alt türlerinden biri tinea versikolordur. Malassezia bakterisinin kontrolsüz çoğalması nedeniyle ortaya çıkan mantar hastalığı çoğunlukla göğüs, sırt, bel ve kol bölgelerinde belirtilere neden olur. Kırmızı, pembe ya da kahverengi halkalar şeklinde kaşıntılı bölgeler görülür.

Saç Mantarı (Tinea Capitis)

Kafa derisinde ortaya çıkan mantar türüdür. Saç mantarı kafa derisini etkilediği gibi saçı da etkiler. Saçın uzamasını engeller ya da kafa derisinin bazı bölgelerinde dökülmelere neden olur. Boyutu değişmekle birlikte genellikle çember şeklinde bir alanda yayılır. Bu alanlarda kızarıklık, kaşıntı, iltihaplanma, kepekli alanlar, kırık saçlar ve deride dökülmeler görülebilir. Bazı durumlarda ise mantar hem kafa derisini hem de saçı etkilemesine rağmen gözle görülen bir belirti yoktur.

Yetişkinlerden daha çok çocuklarda görülen tinea capitis, yüksek oranda bulaşıcı olması nedeniyle özellikle okul dönemlerinde salgın haline dönüşebilir.

Mantar Kimlerde Sıklıkla Görülür?

•Aşırı terleme problemi olanlarda,

•Duş sonrasında vücudunu nemli bırakanlarda,

•Ayakkabı, havlu gibi eşyaları başkalarıyla ortak kullananlarda,

•AIDS gibi enfeksiyon hastalıkları bulunanlarda,

•Ergenlik öncesi dönemde bulunan çocuklarda,

•Obezite ya da diyabet hastalarında,

•Hamilelerde,

•İleri derecede kanser hastalarında,

•Bağışıklık sistemi ve vücut direnci düşük kişilerde,

•Elleri sürekli olarak ıslak kalan bireylerde mantar hastalığı görülme ihtimali daha fazladır.

Mantar Neden Olur?

Mantar türleri, cilt yüzeyindeki keratin hücrelerine etki ederek deride deformasyona neden olur. Bu durumda mantarlar belli bölgeleri enfekte ederek çeşitli belirtiler ortaya çıkarır.

Mantar hastalığının nedenleri arasında;

•Aşırı nemli ve sıcak alanlarda bulunmak,

•Aşırı terlemek,

•Dar kıyafetler giymek,

•Havlu, peçete, ayakkabı gibi kıyafet ve aksesuarları başkalarıyla ortak kullanmak,

•Enfekte hayvanlarla temas etmek,

•Cildi yeterince kuru tutmamak,

•Bazı ilaçların kullanımı,

•Obezite,

•Kadınlarda gebelik,

•Hijyen kurallarına özen göstermemek bulunur.

Mantar türleri sıcak ve nemli hava ya da ortamlarda çok daha kolay çoğalabilir. Bu nedenle, mantar hastalığı genel olarak yaz aylarında daha çok görülür. Bunun en önemli nedeni hava sıcaklığının yüksek olmasıdır. Bulaşıcı bir hastalık olduğu için yaygın nedenlerden biri de enfekte kişilerin eşyalarının ortak kullanılmasıdır.

Mantar türleri farklı sıcaklık seviyelerinde çoğalır. Bazı mantarlar °C’de, bazıları °C’de, bazıları ise 40°C’den daha yüksek sıcaklıklarda üreyebilir. Oksijen bulunan ortamlarda daha hızlı çoğalabilen mantarlar, güneş ışınlarına ve nemsiz, kuru ortamlara karşı savunmasızdır. Bu nedenle doğrudan güneş ışığı alan kuru ortamlarda mantarların üremesi durur ya da yavaşlar.

Mantar Belirtileri Nelerdir?

Mantar belirtileri, vücutta görülme bölgesine göre değişiklik gösterir. Bununla birlikte mantar hastalarında yaygın olarak görülen belirtilerden bazıları şunlardır:

•Deri üzerinde halka şeklinde kızarıklık ve şişlik

•Pembe, kırmızı ya da kahverengi gibi cilt renginden farklı lezyonlar

•Ciltte iltihaplanma

•Cilt üzerinde pullanma ve dökülmeler

•Sürekli kaşıntı hissi

Bu belirtilere ek olarak mantarın etki alanına göre farklı belirtiler de görülebilir. Tırnak mantarları tırnak içinde renk değişikliklerine ve şekil bozukluklarına yol açar. Vajinal mantarda ise kaşıntı, kızarıklık ve deri dökülmesine ek olarak kıvamlı akıntı görülebilir.

Vücuttaki yüzeysel mantarlarda ise içi sıvı ya da irin dolu büyük veya küçük kabarcıklar görülebilir. Bu belirtilerden biri ya da birkaçının görüldüğü bireylerin bir sağlık kurumuna başvurması gerekir.

Mantar Tanısı Nasıl Konur?

Mantar hastalığının teşhisinde mantara neden olan mikroorganizmanın ayırt edilebilmesi için laboratuvar testlerinden yararlanılır. Mantarın görüldüğü bölgeden kazıma yoluyla alınan örnek mikroskop altında incelenir. Bazı nadir görülen mantarların teşhisinde ise özel ışık sistemlerinden de yardım alınır.

Vajinal mantar hastalıklarında ise akıntı örneği alınır. Bu sayede laboratuvarda yapılan incelemeler sonucunda hastalığın mantar ya da bakteri nedeniyle ortaya çıktığı ayırt edilebilir.

Bu yöntemlerin dışında, kişiler de bazı belirtileri dikkate alarak mantar hastalığından şüphe edebilir. Hastalığın başlangıç semptomları ve ilerleyişi çoğu hastada benzer belirtilerle seyreder. Bu belirtileri gözlemleyen kişilerin beklemeden tanı için sağlık kurumuna gitmesi önerilir.

Mantar Tedavisi Nasıl Yapılır?

Mantarın tipi ve etki alanı belirlendikten sonra tedavi uygulanmaya başlanır. Hemen hemen tüm tedavilerde oral yolla alınan ilaçlar ya da topikal krem, losyon ve pomatlar kullanılır. Bazı ileri derece vakalarda bu tedavi yöntemlerinden birlikte yararlanılır.

Çeşitli formlardaki antifungal ilaçlar öncelikle tercih edilen yöntemlerden biridir. Bu ilaçlar krem ve losyon, şampuan, hap, fitil, toz ya da sprey şeklinde olabilir. İlaçların dozu ise mantarın tipine ve üreme alanına, belirtilerin şiddetine ve hastaların tıbbi geçmişine göre ayarlanır.

İlaç ve kremlerin düzenli kullanılması tedavinin önemli basamaklarından biridir. Mantar mikroorganizmaları hızlı bir şekilde üreyebilir ve vücudun farklı bölgelerine yayılabilir. Düzenli kullanılan ilaçlar mantarın üremesini yavaşlatarak tedavide başarı oranını artırır.

Tedavi süresi ise mantarın türüne ve yerleşim alanına göre değişiklik gösterir. Vajinal mantarlar ortalama içinde iyileşir. Bununla birlikte, vücut ve saç mantarları yaklaşık 30 gün, tırnak mantarları ise ortalama 6 ayda tedavi edilir.

Mantar Tedavi Edilmezse Ne Olur?

Mantar hastalığının tedavi edilmediği durumlarda, mantarın neden olduğu iltihaplanmalara farklı enfeksiyonlar da eşlik edebilir. Bununla beraber, ilerleyen enfeksiyonların tedavi edilmesi zorlaşır; mantar başka bölgelere de yayılarak kronik hale gelebilir.

Vajinal Mantar: Nedir, Belirtileri Nelerdir, Neden Olur ve Nasıl Geçer?

Vajinal enfeksiyonlar jinekolojik hastalıklar arasında en sık rastlanan problemlerden biridir. Fizyolojik vajina florası çok sayıda bakteri ve mikroorganizmanın bulunduğu, dengeli bir mikrobiyotaya sahiptir. Ancak yoğun antibiyotik kullanımı, genital hijyenin yetersiz olması, sağlıksız beslenme alışkanlıkları gibi bazı durumlar vajinanın floral dengesini bozabilir. Bu durumda vajina içerisinde yararlı mikroorganizmalar azalır, zararlı mikroorganizma yoğunluğu artış gösterir. Bunlardan en sık karşılaşılan enfeksiyon tablosu vajinal kandidiyazis olarak da adlandırılan vajinal mantar enfeksiyonudur.

Vajinal Mantar Nedir?

Vajinal mantar enfeksiyonu dünya üzerindeki kadınların yaklaşık %75’inde görülen ve genellikle Candida albicans adlı bir mikroorganizmanın neden olduğu vajinal mukoza enfeksiyonudur. Enfeksiyonların yaklaşık %90’ından sorumlu olan Candida albicans mikroorganizması sağlıklı bireylerde ağız, boğaz, bağırsak ve vajina florasında doğal olarak bulunan mikroorganizmalardan biridir. Ancak genellikle gebelik durumunda, HIV, diyabet ve obezite gibi sistemik hastalık varlığında ve antibiyotik, oral kontraseptif ve steroid gibi ilaçların kullanımı sonucunda bu yapılardaki floral denge bozulur ve Candida albicans yoğunluğu artış gösterir. Bunun sonucunda mantar enfeksiyonu ortaya çıkar.

Vajinal Mantar Belirtileri Nelerdir?

Vajinada şiddetli kaşıntı, vajinal mantar enfeksiyonunun en sık görülen belirtilerinden biridir. Kaşıntıya bağlı ödem, vulvada eritem ve hassasiyet gelişebilir. Bunun yanı sıra sağlıklı vajinal floranın bozulması, fizyolojik vajinal akıntıda da değişikliğe yol açar ve özellikle mantar enfeksiyonu beyaz süt kesiği veya peynirimsi görünüme sahip vajinal akıntılara neden olur.

Vajinal enfeksiyonlar ürogenital sistemi bütünüyle etkileyen geniş çaplı rahatsızlıklardır. Bu nedenle vajinal mantar varlığında üriner sistem de etkilenir. İdrar yaparken ağrı ve yanma gibi şikayetler ortaya çıkabilir. Bununla birlikte cinsel ilişki sırasında ağrı (disparoni) şikayeti de vajinal mantar varlığında yaygın görülen şikayetlerden biridir. Cinsel birliktelik sırasında özellikle kasık bölgelerinde görülen ağrı, yanma, batma, kaşıntı ve huzursuzluk gibi belirtiler disparoni olarak tanımlanır ve genellikle altta yatan vajinal enfeksiyon durumundan kaynaklanır.

Vajinal Mantar Neden Olur?

Mantarlar kişinin ağız, boğaz, bağırsak ve vajinal florasında doğal olarak bulunan organizmalardır. Ancak bazı durumlarda mikrobiyota dengesi bozulur ve bu organlarda mantar yoğunluğu artış gösterir.

Kişinin bağışıklık sisteminin zayıflaması ile yararlı mikroorganizma sayısı azalır ve bunun sonucunda mantar enfeksiyonu gelişebilir. Antibiyotik kullanımı ile vücutta çoğalan zararlı mikroorganizmaların kontrol altına alınması hedeflenir ancak bazı antibiyotikler yararlı mikroorganizmaları da etkileyebilir. Bu durumda mantar yoğunluğunu kontrol eden yararlı mikroorganizmalar azalır ve ilgili organda mantar enfeksiyonu gelişir.

Sağlıklı vajinal floranın sürdürülmesi için gereken en önemli şartlardan biri ortam pH’ının optimum düzeyde tutulmasıdır. Vajinal ortamın pH değeri yaş, hormon düzeyi, cinsel aktivite varlığı, tercih edilen doğum kontrol yöntemi, metabolik hastalık durumu, kullanılan ilaçlar, antibiyotikler ve cerrahi girişim gibi pek çok faktöre göre değişiklik gösterir. Normal vajinal flora aerobik bir ortama sahiptir ve bu ortamın sağlanmasından büyük oranda Laktobasil adı verilen organizmalar sorumludur. Laktobasil yoğunluğunun azalması ile aerobik ortam zayıflar ve vajinal florada sağlanmış olan bakteri dengesi bozulur.

Vajinal mantarın gelişiminde hormon dengesizliğinin de önemli rolü bulunur. Özellikle östrojen hormonunun azlığı ya da çokluğu vajinal enfeksiyonların ortaya çıkışı ile oldukça ilişkilidir. Vajina içerisinde devamlı olarak yer alan bazı sekresyonlar, vajinal ortamın sağlıklı pH düzeyinin korunması için son derece önemlidir. Vajinanın normal sekresyonları vulva kaynaklı sebase sekresyonlar, Bartholin ve Skene bezlerinden gelen fizyolojik sekresyonlar, uterus ve serviks içerisinde yer alan bezlerin salgıları, vajina epitel dokusundan sızan sulu kıvamlı sekresyonlar, serviks ve vajina dokularından dökülen hücre yapıları, mikroorganizmalar ve onların metabolik atıklarından oluşur. Östrojen hormonu vajina epitelinin çoğalmasını, yenilenmesini ve olgunlaşmasını sağlarken aynı zamanda epitel hücrelerde glikoz depolanmasından sorumludur. Glikozun epitel hücrelerde depolanması sonucunda laktik asit açığa çıkar ve laktik asit vajina pH’ını düzeyine düşürerek optimum seviyede tutar. Ergenlik döneminden önce ve menopoz sonrası dönemde östrojen salgısının az olmasından dolayı vajina epiteli çoğalıp yenilenemez ve fazla miktarda glikoz depolayamaz. Bu durum yaşamın bu dönemlerinde vajina epitelinin daha ince ve vajinal salgıların daha az olmasına yol açar. Bu nedenle bu yaş gruplarında vajinal enfeksiyonlara yatkınlık artış gösterir.

Vajinal Mantar Teşhisi Nasıl Konur?

Vajinal mantar teşhisi genellikle hastanın şikayetlerine ve vajinal bölgenin muayene bulguları doğrultusunda yapılır. Vulvovajinal bölge olarak adlandırılan dış ve iç genital organda ödem olması, özellikle vajina içerisinde kaşıntı ve hassasiyetle birlikte idrar yaparken yanma ve batma şikayetleri pek çok vajinal enfeksiyon ile birlikte ortaya çıkabilecek belirtilerdir. Bu nedenle vajinal enfeksiyonların teşhisi için genellikle vajinadan gelen akıntının özellikleri göz önünde bulundurulur. Sağlıklı vajinal sekresyonlar genellikle şeffaf veya açık renkli, kokusuz, akışkan kıvamlı ve rahatsızlık vermeyecek miktardadır. Ancak bakteri, mantar, virüs ve parazit gibi mikroorganizmalar, vajinal akıntının fizyolojik özelliklerinde değişikliğe yol açar. Enfekte olmuş vajinal sekresyonlar genellikle sarı-yeşil veya gri renkte, pürülan görünümde, daha yoğun kıvamlı ve kötü kokuludur. Mantar enfeksiyonu ise sıklıkla beyaz süt kesiği veya peynirimsi akıntıya neden olur.

Hastalığın klinik özelliklerine ek olarak vajen pH’ı değerlendirilir ve şüpheli durumlarda vajinal sekresyonlar %10’luk potasyum hidroksit çözeltisi ile incelenir.

Vajinal Mantar Tedavisi

Vajinal mantar tedavisi mutlaka kesin tanı almış, klinik bulguları olan kişilere uygulanmalıdır aksi takdirde sağlıklı vajinal flora bozulabilir. Kısa sürede sonlandırılan veya düzenli uygulanmayan tedavilerde başarı sağlanamaz ve bu uygulamalar kişiyi hastalığa karşı daha yatkın hale getirir. Dolayısıyla vajinal mantar tedavisinin baştan sona uzman hekim takibinde yapılması gerekir.

Tedavi hastanın yaşına, altta yatan herhangi bir sistemik hastalık olup olmamasına ve mantar ile ilişkili şikayetlerin şiddetine göre planlanır. Mantar enfeksiyonunun antibiyotik kullanımı ile ilişkisi göz önünde bulundurularak mantar tedavisinden önce antibiyotik tedavisinin tamamlanması beklenir.

Tedavide oral veya intravajinal yolla uygulanabilen antifungal özellikli tabletler tercih edilir. Antifungal özellikli tablet tedavisi hastalığın kontrolü için 7 veya 14 gün süre ile, gece yatmadan önce vajen içerisinde 1 tablet yerleştirilmesi ile yapılır. Hastalığın etkin şekilde tedavi edilmesi ve tekrarlayarak kronik vajinal mantara yol açmaması için tüm tedavi planının hekim tarafından gerçekleştirilmesi önemlidir. Yanlış uygulamalar tedaviye direnç gelişmesine ve hastalığın sık aralıklarla tekrarlamasına neden olurken bozulan vajen pH’ı kişiyi diğer vajinal enfeksiyonlara da yatkın hale getirir.

Vajinal Mantar Nasıl Önlenir?

Vajinal mantar enfeksiyonunun gelişmemesi için öncelikle kontrolsüz antibiyotik kullanımının önüne geçilmeli, antibiyotik kullanımından sonra ise vücudun bozulan mikrobiyotasını destekleyecek takviyeler alınmalıdır. Tüm vücutta patojen özellikli mikroorganizmaların çoğalmasını engelleyerek florayı destekleyen probiyotikler aynı zamanda mukozal bağışıklık sistemini güçlendirir ve koruyucu etki gösterir. Vajinal mantar gelişmesini önlemek için özellikle bağışıklık sisteminin zayıfladığı dönemlerde laktobasil içeren probiyotik takviyeler kullanılabilir.

Vajinal mantarın önlenmesi için genital hijyen alışkanlıklarının da düzenlenmesi gerekir. Kişinin mümkün olduğunca pamuklu iç çamaşırlar tercih etmesi, dar ve hava almayan çamaşırlar kullanmaması önemlidir. Sağlıklı mikroorganizma kaybına yol açan vajinal duş uygulamasından da kaçınmak gerekir. 

nest...

batman iftar saati 2021 viranşehir kaç kilometre seferberlik ne demek namaz nasıl kılınır ve hangi dualar okunur özel jimer anlamlı bayram mesajı maxoak 50.000 mah powerbank cin tırnağı nedir