kaçarak evlenmek kader midir / Kaçarak evlenmek günah mı ve kader mi?

Kaçarak Evlenmek Kader Midir

kaçarak evlenmek kader midir


Sual: Mutlaka kaderimizde olan kişiyle mi evleniriz, bizim seçme hakkımız yok mu?
CEVAP
Kader, insanların yapacakları işlerin, önceden bilinmesi demektir. Kaderle bizim seçimimiz, ayrı değildir. Seçince, o kaderimiz oluyor, ne işlemişsek, kiminle evlenmişsek o kaderimiz oluyor. Allahü teâlâ, olacak her şeyi bildiği için, bizim ne yapacağımızı da bilir. İşte kader, Allahü teâlânın ezeli ilmiyle, kendi irademizle yapacağımız işleri bilmesi demektir, zorla yaptırması demek değildir.

Kısmeti çıkmamak
Sual:
Bir kız evde kalınca, (Kısmeti çıkmadı, kaderi böyleymiş) deniyor. Kaderin rolü nedir?
CEVAP
Her şey takdir iledir. Evlenmek, nasibi çıkmak veya çıkmamak da takdire bağlıdır. Allahü teâlâ, takdirine göre sebepler yaratmaktadır. Mesela bir kız dua eder, (Ya Rabbi, evlenmek hakkımda hayırlı ise, evlenmeyi bana nasip eyle!) der. Duası kabul olursa evlenir. Evlenmek için tedbir almak ve sebeplere yapışmak gerekir. Mesela kötü biri ile evlenip de suçu kadere yüklemek doğru değildir.

İnsan, irade-i cüziyyesini kullanarak iyilik yaratılmasını isterse sevap, kötülük yaratılmasını isterse günah kazanır. İnsan günah işlerse cezasını, sevap işlerse mükâfatını görür. Yani Allahü teâlâ hiç kimseye zorla günah işletmez. İnsan, irade-i cüziyye ile yaptığı işleri kendi yaratmıyor. Bu işlerin, hayrın ve şerrin yaratıcısı yalnız Allahü teâlâdır.

(Benim Cehenneme gideceğim alnıma yazılmışsa, yani kaderimde varsa, günah işler, Cehenneme giderim. Benim bunda ne suçum var. Suç kaderimdedir) diyenler çıkıyor. Hâlbuki Allahü teâlâ, kimseye zor ile günah işletmez. Kader Allah’tandır. Ancak, cenab-ı Hakkın, kaderi kaza haline getirmesi, yani yaratması, insanın iradesini kullandıktan sonra oluyor. Mesela, (Filan kimse, kendi isteği ile şu günahları işleyecektir) şeklindedir.

Kader mi?
Sual:
Salih bir genç bana talip iken, işsiz güçsüz ama boyunu posunu beğendiğim biri ile evlendim. Ahlakı da iyi çıkmadı. Sıkıntı içerisindeyim. Kaderim mi böyle idi?
CEVAP
Siz istemişsiniz, Allahü teâlâ da onu yaratmıştır. İnsan, irade-i cüziyyesini kullanarak iyilik yaratılmasını isterse sevap, kötülük yaratılmasını isterse günah kazanır. İnsan, günah işlerse cezasını, sevap işlerse mükâfatını görür. Allahü teâlâ, sizin ne yapacağınızı bildiği için bunu levh-i mahfuza yazıyor. Buna kader veya alın yazısı deniyor. Levh-i mahfuzda yazılı olduğu için siz onu yapmıyorsunuz. Yapacağınız bilindiği için levh-i mahfuza yazılmıştır. Bundan dolayı, kötü bir iş yapıp, (Ne yapayım, kaderim böyle imiş) demek yanlış olur.

Evlilik ve kader
Sual:
Ben kızımı, dinini bilen iyi bir Müslümanla evlendirmek istiyorum, ama biri bana (Allah, onun alnına içkici, kötü birini yazdıysa, sen değiştiremezsin, senin yüzünden kız evde kalacak, günaha girme, bırak kiminle evlenirse evlensin! Kızın evliliğine mâni olma) dedi. Mâni olmak mı, yoksa mâni olmamak mı günahtır?
CEVAP
Öyle diyenler, kaderi bilmedikleri için yanlış söylüyorlar. Kader, herkesin kendi iradesiyle, ne yapacağını, kiminle evleneceğini, Cenab-ı Hakk'ın ezelî ilmiyle bilmesi demektir. Biz, kiminle evlenmeye karar vermişsek, o bizim kaderimiz oluyor. Allahü teâlâ, olacak her şeyi bildiği için, bizim ne yapacağımızı da bilir. Yani kader, Allahü teâlânın ezelî ilmiyle, kendi irademizle yapacağımız işleri bilmesidir, zorla yaptırması değildir. Allah, hiç kimsenin alnına (Kötü biriyle evlensin) diye yazmaz. Biz, kendi irademizle, içkiciyle evlenmeye karar vermişsek, bunu yazar. Kızımızın iyi biriyle evlenmesi için gayret etmezsek, kötüyle evlenmesine göz yumarsak günah olur. Sonra (Kaderi böyleymiş) demek yanlış olur.

İrade-i cüziyyesini kullanarak, iyilik yaratılmasını isteyen sevaba, kötülük yaratılmasını isteyen de günaha girmiş olur. Günah işleyen cezasını, sevab işleyen mükâfatını görür. Kızını iyi biriyle evlendiren de sevaba, kötüyle evlendiren de günaha girer.

(Deveni sıkı bağla, ondan sonra tevekkül et!) hadis-i şerifi gösteriyor ki, deveyi bağlamadan, serbest bırakıp Allah'a emanet etmek yanlıştır. Biz de, kızımızın iyi biriyle evlenmesi için bütün tedbirleri almalıyız. Tedbir alırsak, âhirette sorumlu olmayız. Kötü biriyle evlenmesine razı olup da, suçu kadere yüklemek doğru değildir. Yani kötü ile de, iyi ile de evlenmesine kendimiz sebep oluyoruz. İçkili araba kullanıp sonunda kaza yapanın, (Takdir böyle imiş) demesi, yanlış olduğu gibi, kötü biriyle evlenip de, suçu kadere yüklemesi de yanlış olur.

Evlilik ve kader
Sual:(Evlilikte kader, diğer kaderlerden farklıdır. Evlilik için tedbirli olmak, dua etmek ve sebeplere yapışmak faydasızdır. Kaderde ne yazılıysa o olur. Çünkü Peygamberimiz, “Benimle birlikte, melekler de dua etse, yine kaderinde yazılı evleneceğin kişiyi değiştiremeyiz” buyuruyor) diyenler oluyor.Ben dindar birini arıyorum. Kaderimde ateist yazılıysa, ben onunla evlenmek zorunda mıyım?
CEVAP
Kaderi bilmeyenler, böyle yanlış söylüyorlar. Bütün kaderler aynıdır. Evliliğin kaderi farklı değildir. (Kaderimi ben kendim çizerim) veya (Fakir halkın kaderine terk edilmesine razı olmayız) gibi sözler, kaderin ne olduğunu bilmemekten kaynaklanmaktadır. Diyelim, o idarecinin çalışmasıyla halk fakirlikten kurtuldu. Halkın kaderini mi değiştirdi? Hayır, demek ki halkın kaderi, fakirlikten kurtulmaktı. Herkes, kaderinde olanı yapar. Yani bizim kendi irademizle, ne işleyeceğimizi Allahü teâlâ bildiği için, onu alnımıza yazıyor. Yoksa onu yazdığı için biz işlemiyoruz, kendi irademizle yapıyoruz.

Kader, herkesin kendi iradesiyle ne yapacağını, kiminle evleneceğini, Cenab-ı Hakk’ın, ezelî ilmiyle önceden bilmesi demektir. Zorla yaptırması demek değildir. Biz, kiminle evlenmeye karar vermişsek, o bizim kaderimiz oluyor. Allahü teâlâ, olacak her şeyi bilir. Yapacağımız şeyleri yazması kaderimiz oluyor.

Allah, hiç kimsenin alnına (Kötü biriyle evlensin) diye yazmaz. Biz, kendi irademizle, içkiciyle evlenmeye karar vermişsek, bunu yazar. Kızımızın iyi biriyle evlenmesi için gayret etmezsek, kötüyle evlenmesine aldırış etmezsek, hadis-i şerifte bildirildiği gibi lânetlik oluruz. (Kaderi böyleymiş) diyerek Allahü teâlâyı suçlamak çok yanlış olur.

İrade-i cüziyyesini kullanarak, iyilik yaratılmasını isteyen sevaba, kötülük yaratılmasını isteyen de günaha girmiş olur. Günah işleyen cezasını, sevab işleyen mükâfatını görür. Kızını iyi biriyle evlendiren sevaba, kötüyle evlendiren de günaha girer.

(Kadın, ya malı veya güzelliği için yahut da dini için alınır. Siz dindar olanını alın!) hadis-i şerifi de gösteriyor ki, eğer evlilikte bizim rolümüz olmasaydı,(Dindar olanını alın!) buyurulmazdı. Başka bir hadis-i şerifte, (Kızını fâsık olana veren lânetlenmiştir)buyuruluyor. Daha birçok hadis-i şerif vardır. Bizim müdahalemizin faydası olmasaydı, böyle buyurulmazdı.

Peygamber efendimizin “sallallahü aleyhi ve sellem” emrine uyarak, oğlumuzun veya kızımızın iyi biriyle evlenmesi için bütün tedbirleri almalıyız. Tedbir alırsak, âhirette sorumlu olmayız. Kötü ile de, iyi ile de evlenmesine kendimiz sebep oluyoruz. İçkili araba kullanıp sonunda kaza yapanın, (Takdir böyleymiş) diyerek kaderi suçlaması yanlış olduğu gibi, kötü biriyle evlenenin de, suçu kadere yüklemesi yanlış olur.

İslam ve İhsan

Peygamber Efendimiz (s.a.v) Cibril hadisinde “İslam Nedir?” sorusuna “–İslâm, Allah’tan başka ilâh olmadığına ve Muhammed’in Allah’ın Rasûlü olduğuna şehâdet etmen, namazı dosdoğru kılman, zekâtı vermen, Ramazan orucunu tutman, yoluna güç yetirip imkân bulduğun zaman Kâ’be’yi ziyâret (hac) etmendir” buyurdular.

“İman Nedir?” sorusuna “–Allah’a, meleklerine, kitaplarına, peygamberlerine, âhiret gününe inanmandır. Yine kadere, hayrına ve şerrine îmân etmendir” buyurdular.

İhsan Nedir? Rasûlullah Efendimiz (s.a.v): “–İhsân, Allah’a, onu görüyormuşsun gibi kulluk etmendir. Sen onu görmüyorsan da O seni mutlaka görüyor” buyurdular. (Müslim, Îmân 1, 5. Buhârî, Îmân 37; Tirmizi Îmân 4; Ebû Dâvûd, Sünnet 16)

Kuran-ı Kerim, Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen ilahi kitapların sonuncusudur. İlahi emirleri barındıran Kuran ve beraberinde Efendimizin (s.a.v) sünneti tüm Müslümanlar için yol gösterici rehberdir.

Tüm insanlığa rahmet olarak gönderilen örnek şahsiyet Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed Mustafa (s.a.v) 23 senelik nebevi hayatında bizlere Kuran ve Sünneti miras olarak bırakmıştır. Nitekim hadis-i şerifte buyrulur: “Size iki şey bırakıyorum, onlara sımsıkı sarıldığınız sürece yolunuzu asla şaşırmazsınız. Bunlar; Allah’ın kitabı ve Peygamberinin sünnetidir.” (Muvatta’, Kader, 3.)

Tasavvuf; Cenâb-ı Hakkʼı kalben tanıyabilme sanatıdır.Tasavvuf; “îmân”ı “ihsân” gibi muhteşem ve muazzam bir ufka taşımanın diğer adıdır. Tasavvuf’i yola girmekten gaye istikamet üzere yaşayabilmektir. İstikâmet ise, Kitap ve Sünnet’e sımsıkı sarılmak, ilâhî ve nebevî tâlimatları kalbî derinlikle idrâk edip onları hayatın her safhasında vecd içinde yaşayabilmektir.

Dua, Allah Teâlâ ile irtibatta bulunmak; O’na gönülden yönelmek, meramını vâsıta kullanmadan arz etmek demektir. Hadisi şerifte "Bir şey istediğin vakit Allah'tan iste! Yardım dilediğin vakit Allah'tan dile!" buyrulmuştur. (Ahmed b. Hanbel, Müsned, 1/307)

Zikir, bütün tasavvufi terbiye yollarında nebevi bir üsul ve emanet olarak devam edegelmiştir. “…Bilesiniz ki kalpler ancak Allâh’ı zikretmekle huzur bulur.” (er-Ra‘d, 28) Zikir, açık veya gizli şekillerde, belirli adetlerde, farklı tertiplerde yapılan önemli bir esastır. Zikir, hatırlamaktır. Allah'ı hatırlamak farklı şekillerde olabilir. Kur'an okumak, dua etmek, istiğfar etmek, tefekkür etmek, "elhamdülillah" demek, şükretmek zikirdir.

İlim ve hâl kelimelerinden oluşmuş bir isim tamlaması olan ilmihal (ilm-i hâl) sözlükte "durum bilgisi" demektir. Bütün müslümanların dinî bilgi ve uygulama bakımından ihtiyaç duyduğu, bir bakıma müslüman olmanın ve müslümanlığın icaplarını yerine getirmenin ön şartı durumundaki fıkhi temel bilgiler ilmihal diye anılmıştır.

İslam ve İhsan web sitesinde İslam, İman, İbadet, Kuranımız, Peygamberimiz, Tasavvuf, Dualar ve Zikirler, İlmihal, Fıkıh, Hadis ve vb. konularda  güvenilir kaynaklardan bilgiye ulaşabilirsiniz.

Kaçarak evlenmek günah mı ve kader mi?

Kaçarak evlenmek günah mı ve kader mi?

Kayıtsız Üye
benim sevdiğim biri var.Allah yolunda.Bende Allah yolunda olmaya gayret ediyorum.Ailem o evlenmemi istemiyor.Bende kaçmayı düşünüyorum.Kaçarak evlenmek kadermidir.


Cevap: kaçarak evlenmek günah mı ve kadermi?

Hoca
< benim sevdiğim biri var.Allah yolunda.Bende Allah yolunda olmaya gayret ediyorum.Ailem o evlenmemi istemiyor.Bende kaçmayı düşünüyorum.Kaçarak evlenmek kadermidir. >
Allah yolunda olan bir müslüman başkasının namusunu kaçırmaz.!!


Yanıt: kaçarak evlenmek günah mı ve kadermi?

menzil_guller
< Kaçarak evlenmek kadermidir
>
kardeşim ,Geçmiş zaman, kaderin ortaya çıkmış halidir. Yani kazadır. Gelecek zaman ise kaderdir. Bizler geçmişe kader, geleceğe de irade nazarıyla bakarız. Yani, evlilik gerçekleşmişse bu artık kaderin ortaya çıkmış şeklidir. Demek ki kaderimizde varmış da evlenmişiz deriz. Daha evlilik olmamışsa, ve biz kaderimizi bilmediğimiz için Rabbimin bizlere verdiği aklımızı,irademizi kullanmak ve bu konuda gerekli sebepleri yerine getirmek zorundayız. Düşünür taşınır, dinimizin emrettiği şekilde bir evlilik gerçekleştirmeye çalışırız. Nitekim sonunda yine kaderimiz ortaya çıkar ve bu kaderin içinde ,aklımız irademiz de büyük rol oynar.
Eğer kader meselesi iyi anlaşılırsa, bu konuda da kafamızda bir soru kalmayacaktır.
Selam ve dua ile…


Yorum: Kaçarak evlenmek günah mı ve kader mi?

Kayıtsız Üye
Merhaba ben 3 ay önce nisanlandim ve ailem bu kişiyi istemediği için nişanı bozdu ve şimdi kaçmak istiyoruz ama ailenide üzmek istemiyorum arada kaldım ne yapmam lazım yardımcı olurmusunuz


Kayıtsız Üye
Arkadaşlar ben Eşimden ayrildim ve görüştüğüm biri var Annem babam izin etmiyo kaçmak istiyorum napmaliyim


Kayıtsız Üye
Aynı sorun bende de var. Önce benim ailem sözümüzü attı sonra barısıldı ve nişan gününde takılar yüzünden nişanım bozuldu bunuda kayınvalide yaptı. Biz ikimiz arada kaldık halen birbirimizi seviyoruz ama benim ailem görüşmemizi istemiyor. Kaçmayı düşünüyoruz ama ailemizde üzmek istemiyorum. Bende Ne yapacağımı şaşırdım


Kayıtsız Üye
Benim 4 yildir sevdigim biri var bir ara ayrıldık bir bucuk sene gorusmedik bir bucuk sene sonra yeniden hala sevdigimizi farkettik annem ve babam istemiyo evlenmemizi oncedende istemiyolardı kaçalım diye düşünüyoruz günahmıdır


arifselim
Aileni uygun bir şekilde razı etmenin çarelerine bakabilirsiniz. Ancak kaçmak haramdır kesinlikle caiz değildir. Hem kız hemde erkek için asla meşru ve helal değildir. Hem aileyi üzmek ayrıca büyük bir günah olur.


Kayıtsız Üye
Seven insan arada kalır hem sevdiğinin peşinden gitmek ister hemde ailesini uzmek istemez ama burdan bütün ailelere sesleniyorum çocuklarınızı sevdiği kişiden ayırmaya çalışsanız çocuklarınız tabi kaçar


Kuveys
Ailenin rızasını almak tabiiki daha makbuldür.Lakin kaçmakta mecbur kalınan bir seçenek.Ki kaderinde o adam varsa veya kız illaki olacak.Kaçtığınızda dini nikah cinsel ilişkiden önce yapılırsa haram değildir,helaldir.Ama ana baba hakkı açısından sonradan gönül rızasını almaya çalışmak gerekir.Çoğu kişi ana baba rızasıyla 13 yaşında 65 yaşındakilerle evlendiriliyor örnek olarak şimdi bumu helal.Dediğim gibi konuya vakıf iki şahsında karşılıklı rızası gönülden ise dini nikah kıyılmışsa haram yönü yoktur.Sadece aile bağları zedelenir.


kaçarak evlenmek günah mıdır, kaçarak evlenmek günah mı, kocaya kaçmak günahmı

Bu kategoride yer alan Erkek çocuğunu sünnet ettirirken kurban kesmek gerekir mi ? başlıklı yazımızı da okumanızı tavsiye ederiz.

Benzer Yazılar:

  • 11 Kasım 2021, 19:05

    Sevgilim izmirli sürekli seni kaçırmak istiyorum diyor babası da para verip gönderecek gelecekmiş sevdiğim adam ben napacağımı bilmiyorum sizce kaçarak mutlu olurmuyum ben malatyalıyım sevdiğim izmirli babamlar bedua ederse kabul olur mu

Evleneceğimiz kişi ve zaman belli mi? Evlilik kader mi, dua kaderi değiştirir mi?

Evleneceğimiz kişi ve zaman belli mi? Evlilik kader mi, dua kaderi değiştirir mi?

Evlilik ve kader ilişkisi ile ilgili en çok merak edilen konu; kişinin evleneceği kimsenin kaderinde yazılı kişi ile mi yoksa kendi tercihi sonucunda seçeceği adayla mı evlendiğidir. Dini inançlarımızda 'ibadetin özü' olarak tanımlanan dua ederek kader değiştirilebilir mi? Evlilik ve kader ilişkisi nasıldır, Evleneceğimiz kişi ve zaman belli midir? Evlilikte kader çizgisi...

Kaderin bilinmeyen sırlarına dair en çok merak edilen konulardan birisi de evlilikteki eş seçiminin kader ile bir bağlantısının olup olmadığıdır. Gündelik yaşantı içerisinde en çok kafa karıştırılan konulardan biri olan kader ve evlilik, bekar kimselerin evlilik hayatlarında yanlarında olacak hayat arkadaşlarının kendi tercihleriyle mi yoksa kaderinde yazılı olan kişilerle mi birleşecekleri düşüncesi hemen hemen herkesin en az bir kere bile olsa aklından geçirdiği bir konudur. Bu konuyla ilgili evliliğin Allah (c.c) tarafından kader olarak belirlendiği görüşünün yanı sıra kendi irademizle tercih edip evlendiğimiz kişilerin de aslında kaderin bir parçasının olup olmadığı sık sık gündeme gelen sorulardandır. Yine kader ilişkisine bağlı olarak dua etmenin hayatımızdaki rolüne sizler için haberimizde değindik.

İdeal evlilik yaşı kaçtır? Evlilikte yaş farkı önemli mi?İLİŞKİLİ HABERİdeal evlilik yaşı kaçtır? Evlilikte yaş farkı önemli mi?

Evlilik kader midir

Evlilik kader midir

'Evlililik kader midir?' konusunu incelemek için ilk önce kaderin ne olduğunu bilmekte fayda var. Günümüzde 'kader' olarak nitelendirdiğimiz kavram, tüm olayların yaşanmadan önce ve değişmeyecek şekilde Allah (c.c) tarafından düzenlendiğine inanılan ve bilinen bir takdirdir. Kaderin hükmünü veren ise yalnızca Allahtır. Allah (cc.), kulu üzerinde belirlemiş olduğu alın yazısını yani kaderini istediği zaman değiştirebilir, ancak zorlayıcı değildir. Burada belirleyici öge insandır. Mesela evlilik görüşmelerinde seçilecek olan eş 'İnsanın tercihiyle'beraber şekillenir.

Dini ölçütlere göre eş seçiminde nelere dikkat edilmeli?İLİŞKİLİ HABERDini ölçütlere göre eş seçiminde nelere dikkat edilmeli?

Evlilikte eş seçimi

Evlilikte eş seçimi

Eş tercihine yönelik önünüzde birkaç tane isim varsa ve bu isimlerden örneğin güzel ahlaklı olanı ya da parası çok olanı tercih edecek olursanız, sizin kaderinizdeki kişide o kişi olacaktır. Eş adayı olarak hayatınızı alacağınız bireyi kendiniz tercih ettiğinizden dolayı sorumluluğu da size ait olmuş olacaktır. Hayırlı birisini tercih etmek ya da öncelik vermek kaderinizi güzelleştirirken, kötü ve size zarar verecek insanı tercih etmekte kaderinizin olumsuz yönde şekillendirmenize sebep olur.

Dolayısıyla kişi kendi kaderinden mesuldür. Evlilikte eş seçimi yaparken dini inancımızdaki kriterlere göre ve anne babanın rızasını alan bir kişiyi aday belirlemek sizin için en doğrusu olacaktır.

EVLİLİK VE KADER NEDİR? EVLİLİKTE KADER İLİŞKİSİ...

Evleneceğimiz kişi belli mi

Evleneceğimiz kişi belli mi

Bekar kimselerin kendileri için seçecekleri eş adayının aslında kaderinde yazılı olan kişi ile mi yoksa kişinin şahsi tercihiyle mi alakalı olduğu pek çok kişinin kafasındaki soru işaretlerindendir. Gündelik yaşamda da olduğu gibi evliliğinde kader üzerine kurulu olduğunu, ancak kişinin tercihi ile kaderini şekillendirebileceği biliniyor.

Buradan çıkaracağımız sonuç ise, karşınıza ne kadar kötü insanlar çıkarsa çıksın bunu yalnızca Allah'tan dileyerek o kişinden korunmak ve hayatında yer edinmemesini istemek ile kader değişebilir. Tıpkı "Sadaka belâyı def eder ve ömrü uzatır."(bk. Heysemi, Mecmaü’z-Zevaid, III/63) hadis-i şerifinden yola çıkılarak Müslüman kişilerin akıllarında şöyle bir soru işareti kalabilir; ''Herkesin ömrü belliyse sadaka nasıl ömrü uzatabilir?''

Allah (c.c) kulları için belirli bir ömür ihsan eder ve isterse verilen bu sadakaya karşılık daha önce belirlediği ömrü uzatmaya vesile eder. Dolayısıyla ömrü uzatan sadaka değil yalnızca Allahtır, buradaki sadakanın işlevi ise yalnızca bir vesiledir.

Evlilik ve kader ilişkisi de tıpkı böyledir. Edilen samimi ve içten dualar sayesinde kişinin kaderi değişebilir. Değişmeyen kişilerde ise Allah (c.c) bu durumu bir imtihan olarak kuluna sunabilir.

Allah (c.c)'un kulunun duasının karşılığını dünyada değilde ahirette görmesini de sağlayabilir. Bu nedenle evliliğinde kulun imtihanı olabileceği unutulmamalıdır.

DUA ETMEK KADERİ DEĞİŞTİRİR Mİ? DUANIN İNSAN ÜZERİNDEKİ ETKİSİ...

Dinimizde boşanmanın yeri! Boşanmak günah mı? İslamiyette boşanmanın hükmüİLİŞKİLİ HABERDinimizde boşanmanın yeri! Boşanmak günah mı? İslamiyette boşanmanın hükmü

''Dua, o ibadetin (özüdür) ta kendisidir.'' hadis-i şerifinden anlaşılacağı üzere ibadetin aslı duada gizlidir. Rahmet kapılarının açıldığı dua vaktinde, Allah (c.c)'ya korku ve ümit içerisinde samimi bir şekilde yalvararak dua etmek en güzelidir. Kuran-ı Kerim'in pek çok yerinde geçen 'dua' ibadetinin önemine Furkan Suresi'nin 77. ayetindeşöyle değiniliyor:

''De ki: ''Sizin duanız olmasaydı, Rabbim size ne diye değer versin?''

Allah (c.c), ısrarla kullarının hatalarından dönüp cehennemliklerden olmamaları için rahmet kapısının açık olduğunu belirtmiştir. Dinimize göre günah işlemenin yaratılış gereği olduğu kabul edilmiş ve bundan korunmak için bazı yolların izlenmesi gerektiğine Kuran-ı Kerimde ve hadis-i şeriflerde yer verilmiştir.

“Eğer siz günah işlemeseydiniz, Allah sizi helak eder ve yerinize, günah işleyip, peşinden tövbe eden kullar yaratırdı.” (Müslim, Tevbe, 9, 10, 11)

“De ki: “Ey çok günah işleyerek kendi öz canlarına kötülük etmede ileri giden kullarım! Allah’ın rahmetinden ümidinizi kesmeyiniz. Allah dilerse bütün günahları mağfiret eder. Çünkü O, çok affedicidir, merhamet ve ihsanı fazladır.” (Zümer, 39/53)

KADERİ DEĞİŞTİRMEK BİZİM ELİMİZDE Mİ?

Dua etmek kaderi değiştirir mi

Dua etmek kaderi değiştirir mi

Alın yazısı şeklinde de kullanılan 'Kader' kavramı, imanın şartlarından biri olup Allah (c.c)'un olmuş ve olacak her şeyi bilmesi olarak tanımlanır. Bu anlamda bakıldığı zaman kişinin kaderi belli ise dua etmenin ne gibi bir etkisinin olup olmadığı düşünülebilir. 'Benim kaderim zaten belli dua etmek neyi değiştirebilir?' tarzındaki akla oturmayan soru cümleleri şeytanın vesvesesi olabilir. Peygamber Efendimiz (SAV), bu konu hakkında şöyle buyuruyor:

''Kaderden sakınmak kaderi defetmez. Lakin salihlerin duası, nüzul etmiş ve edecek olan elem ve musibeti defetmeye ve kaldırmaya medar olur. İş böyle olunca ey Allah (c.c)'un kulları, dua ediniz.'' (Tirmizi, Deavat, 101; İbn Hanbel, Müsned, V/224)

Buradan da anlaşıldığı gibi kadere iman etmek dua etmeye engel değildir. Çünkü dua etmekte kaderin bir parçasıdır, duanın neden olduğu musibetin kalkması da kaderin sonucudur.

Balayı nedir, balayına ne zaman gidilir? Balayında ne yapılır? Muhteşem balayı tatili planlama

İLİŞKİLİ HABER

Balayı nedir, balayına ne zaman gidilir? Balayında ne yapılır? Muhteşem balayı tatili planlamaDüğün ve nişan için en güzel dış çekim pozları

İLİŞKİLİ HABER

Düğün ve nişan için en güzel dış çekim pozlarıİmam nikahı nasıl bozulur ve şahit gerekir mi? Dini nikahı bozan durumlar

İLİŞKİLİ HABER

İmam nikahı nasıl bozulur ve şahit gerekir mi? Dini nikahı bozan durumlarDinimize göre akraba evliliğinde kimler kimlerle evlenemez? Yakın akraba evliliği

İLİŞKİLİ HABER

Dinimize göre akraba evliliğinde kimler kimlerle evlenemez? Yakın akraba evliliği

nest...

oksabron ne için kullanılır patates yardımı başvurusu adana yüzme ihtisas spor kulübü izmit doğantepe satılık arsa bir örümceğin kaç bacağı vardır