sanatsal öyküleme / Açıklayıcı Öyküleme, Sanatsal Öyküleme

Sanatsal Öyküleme

sanatsal öyküleme

Bir olayı yer, zaman ve kişi unsurlarına bağlayarak dile getiren anlatım biçimine öyküleyici anlatım (öyküleme) denir. Öyküleyici anlatım, açıklayıcı ve sanatsal öyküleyici anlatım olmak üzere ikiye ayrılır.

Sanatsal bir kaygının güdülmediği ve belirli bir zaman dilimi esas alınarak anlatılan öyküleme türüne açıklayıcı öyküleme denir. Açıklayıcı öykülemede amaç okura bilgi vermek olduğundan tarihsel sıralama önemlidir.

Sanatsal öyküleme; bilgilendirme amacı olmayan öykülemedir. Burada amaçlanan olayın içinde yer alan okurda duygu atmosferi oluşturmaktır. Daha çok roman ve hikâye türünde başvurulan bir öyküleme türüdür.

 
Öyküleyici Anlatımın Özellikleri

Öyküleyici anlatımın dört temel unsuru vardır: olayzamanyer ve kişi. Şimdi bunları ayrıntılı bir şekilde inceleyelim.
 
OLAY


Olay; eserde yer alan kişi ve kişilerin yaptıkları iş ve edinimlerdir. Olay; yaşanan, gerçek bir olay da tasarlanan kurgulanan bir olay da olabilir. Öykülemede okuyucuyu olay içinde yaşatmak amaçlandığından öyküleyici anlatım tekniğinin en önemli öğesini "olay" öğesi oluşturur. Öyküleyici anlatımda olmazsa olmazdır olay. 

Olay; yer, zaman ve kişilerden bağımsız gerçekleşmez. Olaylar birbirine bağlı olarak gelişir. Olay, bazen olağanüstü özellikler taşır bazen de günlük, sıradan bir şey olur. Öyküleyici anlatımda olaylar arasındaki bağlantılar ve olayların peşi sıra birbirini izleme yöntemine olay örgüsü denir. Olay; serim, düğüm ve çözüm evrelerinde anlatılır.


Serim: Öyküleyici anlatımın giriş bölümü olup ana olayın başladığı yerdir. Bu bölümde yer, zaman ve kişiler ana hatlarıyla tanıtılır. Bu bölümde ayrıntılar yer almaz.

Düğüm: "Merak" duygusunun hedef kitlede uyandırılmaya başlandığı bölümdür. Metnin en uzun bölümünü oluşturur. 

Çözüm: Giriş ve gelişme bölümünde anlatılan olayın dolayısıyla uyandırılan merak öğesinin sonlandırıldığı bölümdür. Olayın en kısa bölümünü oluşturur.

KİŞİ/KİŞİLER
 
Öyküleyici anlatım tekniğinde olayı yaşayan kişilerdir. Olay, birkaç kişi arasında geçer. Kişi veya kişiler roman ve hikâyede temel öğelerden olup olayların onların etrafında kurgulanmasıyla ön plana çıkar. Olayda anlatılanlara göre kişiler bazen birinci; bazen de ikinci planda yer alır. 
 
YER (MEKÂN)
 
Öykü ve romanlarda anlatılan olaylar farklı yerlerde geçer. Bu yer, olaydan olaya değişir. Bazen bir ada, bazen bir ev bazen de farklı bir yer olabilir. Yer unsuru öyküleyici metinlerde olayların akışının önüne geçmemelidir.  
 
ZAMAN
 
Zaman, olayın geçtiği süreyi ifade eder. Zaman unsuru metinden metine değişebilir. Öykülemede bazen çok uzun bazen de kısa bir zaman dilimiyle karşılaşırız. Bunu eserde anlatılan olay belirler. Türkçenin dört ana zamanı da anlatımlarda geçer.
 
Uyarı: Öyküleyici anlatımda bu unsurların dışında bir de "anlatıcı" yer alır.
 
Anlatıcı; olayı anlatan kişidir. Öyküleyici anlatımda mutlaka bir anlatıcı yer alır. Öykülemede iki farklı anlatıcı vardır:
 
1. Birinci kişili anlatım: Bu anlatımda yazar olayları kendisi yaşıyormuş gibi anlatır. Birinci kişili anlatımda çekimli fiiller çok fazla yer alır. Bu fiillerdeki şahıs eki I. tekil şahıstır.
 
2. Üçüncü kişili anlatım: Olaylar üçüncü kişinin başından geçmiş gibi dile getirilir. Yani yazar anlatımda kahramandan "o" diye söz eder.
 
Öyküleyici Anlatımla İlgili Örnekler
 
Örnek 1
 
Gümüş gibi parlayan bu güzel kaşağının dişlerine bakar. Çok keskin, çok sivridir. Biraz köreltmek için duvarın taşlarına sürtmeye başlar. Dişleri bozulunca yeniden dener. Gene atların hiçbiri durmaz ve kızar. Öfkesini sanki kaşağıdan çıkarmak ister. On adım ilerideki çeşmeye koşar. Kaşağıyı onun taşına koyup yerden kaldırabildiği en ağır bir taş bularak üstüne hızlı hızlı indirmeye başlar. İstanbul'dan gelen üstelik Dadaruh'un kullanmaya kıyamadığı bu güzel kaşağıyı ezip, parçalar. Sonra onun içine atar. Babası çeşmeye bakarken onun içinde kırılmış kaşağıyı görür; Dadaruh'u yanına çağırınca  çok korkar. Dadaruh şaşırır, kırılmış kaşağı ortaya çıkınca babası bunu kimin yaptığını sorar. (Kaşağı/Ömer Seyfettin)
 
İpuçları:
 
1. Fiillerin çok fazla yer alması ve paragraftaki hareketlilik.
2. Paragrafta bir olay örgüsünün olması.
3. Kişi, yer ve zaman unsurlarının paragrafta yer alması.
4. Paragrafta duygu değil de merak öğesinin ön planda olması.
 
Örnek 2
 
Adam, Lale Hanım'ın babası Hacı Hasan Bey'i yanına çağırdı. Ona evlerini birkaç günlük için çarın oğlu ziyarete geleceğinden dolayı kullanacağını söyledi. Evde sadece hizmetçilik yapacak kişi herkesin evden ayrılmasını emretti. Hacı Hasan Bey bunu kabul etti. Hemen kızını evde bırakarak evden oğlu ve eşiyle birlikte ayrıldı. Binbaşı Radko Hacı Hasan Bey'in evine  giderek kapıyı çaldı. Lale Hanım kapıyı açmamakta ısrar eder. (Beyaz Lale /Ömer Seyfettin)
 
İpuçları:
 
1. Fiillerin çok fazla yer alması ve paragraftaki hareketlilik.
2. Anlatıcının anlatımı görülen geçmiş zamanla yapması. Yani "-di" kip eki.
3. Paragrafta bir olay örgüsünün olması.
4. Olay, kişi, yer ve zaman unsurlarının paragrafta yer alması.
5. Anlatıcının okuyucuyu olay içinde yaşatma çabası.
 
Örnek 3
 
Hasan bir gün Mısır'a gitmeye karar verdi. İlk önce annesinden ve babasından helallik istedi. Onların ellerini öptü. Ayrıldıktan sonra şehir istasyonuna doğru yürümeye başladı. Hasan'ın heyecanı yüzünden okunuyordu. Şöyle böyle istasyona vardı. Arabaya bindi. Doğruca hava limanının yolunu tuttu. Heyecanı havaalanında da devam etti. Neyse ki uçağa bindi, hedefine ulaşmak üzere Mısır'a uçtu.
 
İpuçları:
 
1. Fiillerin çok fazla yer alması ve paragraftaki hareketlilik.
2. Anlatıcının anlatımı görülen geçmiş zamanla yapması. Yani "-di" kip eki.
3. Paragrafta bir olay örgüsünün olması.
4. Kişi, yer ve zaman unsurlarının paragrafta yer alması.
5. Anlatıcının okuyucuyu olay içinde yaşatma çabası.
 
Örnek 4
 
Ahmet Mesut, kapıyı çalarak içeri girdi. Derse geç kalma sebebini öğretmenine izah ettikten sonra yerine geçti. Çantasını hızlıca karıştırıp kitabını çıkardı. Bir yandan kitabındaki sayfaları çevirirken diğer yandan öğretmenin gözüne baktı. Olan bitenleri anlamadan zil çaldı. Arkadaşlarıyla kantinin yolunu tuttular.
 
İpuçları:
 
1. Fiillerin çok fazla yer alması ve paragraftaki hareketlilik.
2. Anlatıcının anlatımı görülen geçmiş zamanla yapması. Yani "-di" kip eki.
3. Paragrafta bir olay örgüsünün olması.
4. Olay, kişi, yer ve zaman unsurlarının paragrafta yer alması.
5. Anlatıcının okuyucuyu olay içinde yaşatma çabası.
 
Örnek 5
 
Bir sonbahar akşamı karanlıkta bir ses duyulur. Ali, o sesi merak edip hemen dışarıya fırlamak istedi. Yaşlı babası Ali'nin bu karanlıkta dışarıya çıkmasına kesinlikle karşıydı. Neyse ki Ali buna aldırış etmeyip bir anda kendini dışarıda buldu. Sesin geldiği tarafa yol almaya başladı. Bir o yana bir bu yana bakıp yürürken aynı sesi bir kez daha duydu. Gideceği yere adımlarını sıklaştırdı. Ali'de müthiş bir merak ve korku oluştu. Tam sesin geldiği düşündüğü yere vardığını düşündüğünde o ses bir daha yankılandı. Artık yürüyecek takatı kalmayan Ali geri döndü. Binbir pişmanlıkla tekrar eve gitti.


İpuçları:
 
1. Fiillerin çok fazla yer alması ve paragraftaki hareketlilik.
2. Anlatıcının anlatımı görülen geçmiş zamanla yapması. Yani "-di" kip eki.
3. Paragrafta bir olay örgüsünün olması.
4. Kişi, yer ve zaman unsurlarının paragrafta yer alması.
5. Anlatıcının okuyucuyu olay içinde yaşatma çabası.
6. Parçada duygudan ziyade merak unsurunun öne çıkması.


Ayrıca bakınız

7. Sınıf T&#;rk&#;e Anlatım Bi&#;imleri (Betimleme, &#;yk&#;leme, A&#;ıklama, Tartışma) konu anlatımı

Haberin Devamı

1- Betimleme

 Betimleme sözcüklerle resim yapma sanatı olarak adlandırılabilir. Varlıkların durumların ya da nesnelerin okuyucunun gözünde, zihninde canlanmasını sağlayacak şekilde anlatılma şekli betimleme anlatım şeklidir. Betimlemenin diğer adı tasvir etmelidir. Betimlemede esas olan gözlemdir. Gözlem sonucu elde edilen bilgiler açık sade ve anlaşılır bir dilde olmalıdır. Betimleme de yazar transfer edeceği varlığı kendi bakış açısına görüş ve değerlerine göre anlatır.

 Kişi ya da yazar betimleme yaparken kendi yorumunu katabilir. Duygu ve düşüncelerinden bahsedebilir. Betimlemede amaç okuyucunun gözünde anlatılanların canlanmasını sağlamaktır. Betimlemeler insanın dış görünüşünü de konu alabilir. Kişinin yüzü, gözü, saç rengi, kol ve bacakları, iç dünyası, karakteri, sevip sevmedikleri gibi birçok durum betimlemeye örnek gösterilebilir.

2- Öyküleme (Öyküleyici Anlatım)

 Öyküleme; en sık kullanılan anlatım tekniklerinden bir tanesidir. Yaşanmış ya da yaşanması mümkün olan olayın ya da durumun başkalarına söz ya da yazı ile anlatılmasına öyküleyici anlatım denir. Öyküleme, anlatım yönüyle betimlemeye benzer. Öyküleme içinde betimsel anlatımla da karşılaşılabilir.

Öyküleme Ve Betimleme Arasındaki Fark

 - Öyküleme de olay kişi ve kişiler belli bir yer ve zamanda bulunur.

Haberin Devamı

 - Betimlemede zaman içinde değil kişi ya da kişilerin başından geçen herhangi bir durum söz konusu olmaktadır.

 - Betimlemede daha kısa bir süreçten bahsedilir

 - Öyküleme de daha uzun bir süre söz konusu olur.

 - Betimleme fotoğrafa benzerken, öyküleme film gibi olay akışı içerir. Fotoğrafta zaman olay ve varlıklar donmuş, hareketsiz şekildeyken betimleyici anlatımda da olaylar durmaktadır. Filmlerde olay zaman ve varlıklar akış halindeyken öykülemede geçen zaman da film şeklindedir.

3- Açıklayıcı Anlatım

 Açıklama ya da açıklayıcı anlatım olarak görülen bu anlatım biçimi ise anlatım biçiminde ise amaç okuyucu bilgilendirmek ve ona bir şeyler öğretmektir. Bu sebeple açıklayıcı anlatım da olaylar ya da durumlar sade ve anlaşılır bir şekilde anlatılır. Açıklayıcı anlatımda yazarın duygularına yer verilmez. Burada nesnel bir anlatım söz konusudur.

Haberin Devamı

4- Tartışma (Tartışmacı Anlatım)

 Tartışmacı anlatım da amaç yazarın kendi doğrularını okuyucuya aktarmaktır. Okuyucunun kendi gibi düşünmesini isteyen yazar bunun için karşıdakini ikna etmeye çalışır. Burada yazarın amacı okuyucuya kendi düşüncesini empoze etmek karşıdaki düşünceyi de çürütmektir. Bu sebeple yazar inandırıcı ögelere yer verir ve karşısında ki kişiyi etkilemeye çalışır. Tartışmacı anlatımda yazar tamamen öznel davranır. Ve kendi düşüncelerini savunur.

&#;yk&#;leme Nedir, &#;zellikleri Nelerdir? &#;yk&#;leyici Anlatım T&#;r&#; &#;rnekleri Nelerdir?

 Öyküleme Nedir? 

 Yaşanan ya da yaşanabilir olayların yer, kişi ve zaman ile anlatılmasında kullanılan anlatım türüne verilen isimdir. Öyküleyici anlatımlarda hareket ya da olay akışının bulunması gerekmektedir. Öyküleyici anlatım türünde nesneler ya da varlıklar bir değişim ya da akış içerisinde anlatılmaktadır.

 Bu anlatım türü içerisinde olaylar zaman akışı içinde anlatılır. Bu da okuyucularda metnin bir roman ya da hikayeden alınmış olabileceği izlenimi meydana gelmektedir. Bu anlatım türü genellikle roman, hikaye, fabl, masal gibi metinlerde tercih edilmektedir.

 Öyküleyici Anlatım Özellikleri Nelerdir?

Öyküleyici anlatımda, anlatılan konularda bir hareket bulunmaktadır. Anlatılan hareketler birbirleri ile bağlantılı olan konulardır.

Bu anlatım türü ile amaçlanan kişilerin metni okurken olayları gözünde canlandırmasını sağlamaktır.

Öyküleyici anlatım türünde olaylar merkezde yer alır.

Destan, roman, hikaye gibi metinlerde çoğunlukla bu anlatım türü kullanılmaktadır.

Bu anlatım türünde çoğunlukla mecazlı anlatım kullanılır.

Öyküleyici anlatımın temelinde zaman, mekan ve kişi bulunmaktadır.

Sanatsal metinlerde kullanılabileceği gibi öğretici metinlerde de kullanılabilmektedir.

Anlatılan olaylar yaşanmış ya da yaşanabilir konulardan seçilmektedir.

Öyküleyici anlatımda bir olay örgüsü bulunmaktadır.

Öyküleyici Anlatım Türü Örnekleri Nelerdir?

 Öyküleyici anlatımlarda beş temel unsur bulunmaktadır. Bunlar;

Zaman

Olay

Kişi

Mekan

Anlatıcı şeklindedir.

Kişi, öyküleyici anlatımlarda olayları yaşayan kimselere verilen isimdir. Yazılan türlere göre kişilerde artış ya da azalış olabilmektedir. Bunun yanında olayların merkezinde bulunan bir ana karakter de bulunmaktadır.

 Olay, iki kişi ya da daha fazla kişinin bir araya gelerek oluşturdukları eylemler olay olarak isimlendirilmektedir. Öyküleyici anlatımda yaşanmış ya da yaşanabilir olaylar anlatılmaktadır.

 Mekan, bu anlatım türlerinde olayın gerçekleştiği yerlere verilen isimdir. Metinler yazılırken olaya uygun mekanların seçilmesi gerekmektedir.

 Zaman, metinlerde olayların geçtiği an ya da olaylar arasındaki süreye verilen isimdir. Anlatılan olaya göre zaman kısa ya da uzun olabilmektedir.

 Anlatıcı, öyküleyici anlatımlarda olayları yazar anlatmaz. Hikaye bir anlatıcı tarafından anlatılır. Anlatının olay içerisindeki konumu ve durumu değişebilmektedir.

Anlatım Biçimleri, Özellikleri, Örnekleri Çözümlü Örnek Sorular

ANLATIM BİÇİMLERİ

İnsanlar gördüklerini, duyduklarını, düşündüklerini, tasarladıklarını başkalarına anlatma gereği duymuşlardır. Bu aktarmalarda insanın belli bir amacı vardır. Söyleyeceklerimizi amacımıza göre yönlendirir, biçimlendiririz. Amacımız, söyleyeceğimiz değiştikçe anlatım biçimimiz de değişir.

Anlatımdaki amaçları şöyle sıralayabiliriz:

Bu amaçlara bağlı olarak dört anlatım biçimi kullanılır:

  1. Açıklayıcı Anlatım
  2. Tartışmacı Anlatım
  3. Betimleyici Anlatım
  4. Öyküleyici Anlatım

Bu anlatım biçimleri çoğu zaman tek başlarına kullanılmaz. Birkaçı bir arada bulunabilir.

1. AÇIKLAYICI ANLATIM

Her türlü konuya uygulanabilen bu anlatım biçiminde amaç bilgi vermek, herhangi bir düşünceyi aydınlatmaktır. Bu bakımdan en çok kullanılan anlatım biçimidir.

Açıklayıcı anlatım, üzerinde durulan konuyla ilgili &#;Niçin?, Nedir?, Nasıl?&#; gibi soruların yanıtını vermeye yarar.

Açıklayıcı anlatımla; bir olay anlatılır, bir şeyin oluşu belirtilir, bir durum, davranış nedeniyle ortaya konur, kavramlar tanımlanır, varlıklar belirgin nitelikleriyle tanıtılır, düşünceler aydınlatılır.

Açıklama, bilgi verme amacı taşıdığı için ansiklopediler, ders kitapları, gazeteler, açıklamalı sözlükler, yemek tarifi kitapları&#; bu anlatım biçimini kullanır. Yine bir düşüncenin aydınlanması amaç edinildiğinde makalefıkradenemeeleştiri, röportaj&#; gibi yazı türlerinde bu anlatım biçimine diğerlerine oranla daha çok yer verilir.

Açıklamada bir konuyu berraklaştırmak, geliştir­mek, anlaşılır duruma sokmak ön planda olduğu için sanatlı kullanımdan kaçınılır.

Açıklayıcı anlatım biçimi uygulanırken tanımlama, karşılaştırma, örnekleme&#; gibi düşünceyi geliştirme yolları kullanılabilir.

Örnekler:

S1. Milyonlarca kişi kitap okuyor, müzik dinliyor, tiyatroya sinemaya gidiyor. Neden? Belli ki kendisini aşmak istiyor insan. Gerçek anlamda insan olmak istiyor. Ayrı bir birey olmakla yetinmiyor; bireysel yaşamının kopmuşluğundan kurtulmaya, bireyciliğinin bütün sınırlarıyla onu yoksun bıraktığı ama yine de onu sezip özlediği bir dostluğa, daha anlamlı bir dünyaya geçmek için çabalıyor.

Bu paragrafta insanların kitap okuma, müzik dinleme, sinema ve tiyatroya gitme nedenleri açıklayıcı anlatım biçimiyle veriliyor. Yazara göre bunların nedeni &#;insanın kendini aşma isteği, daha anlamlı bir dünyada yaşama arzusu&#; dur.

S2. Ankara&#;daki yoksul halka parasız ilaç dağıtacak belediye eczanesi dün hizmete açılmıştır. Açılış töreninde Belediye Başkanı, amacın, yoksul ve dar gelirli halka hizmet götürmek olduğunu belirtmiştir. Bu eczane, Belediye Sağlık İşleri Müdürlüğüne bağlı olacaktır. Eczaneden yararlanmak isteyenlerin, mahalle muhtarlarından yoksulluk belgesi almaları gerekmektedir. Söz konusu belge ile belediye hastanelerinin yazdığı reçetelerdeki ilaçlar hiçbir ücret alınmadan hastalara verilecektir.

Bu parçada da &#;belediyenin yoksul ve dar gelirli halka sağlık hizmetleri konusunda yapacağı çalışma&#; açıklanmıştır.

2. TARTIŞMACI ANLATIM

Bu anlatım biçimi, herhangi bir düşünceyi savunmak, okuyucuyu ya da dinleyiciyi bu düşünceye inandırmak amacıyla kullanılır.

Aslında tartışmacı anlatım, açıklayıcı anlatımın biçim değiştirmiş şeklidir. Bu anlatım biçimini açıklamadan ayıran yön, okuyucunun ya da dinleyicinin yerleşmiş kanılarını, düşünce ve davranışlarını değiştirmeye yönelmesi, savunulan düşüncenin doğruluğunu kanıtlamaya çalışmasıdır.

Tartışmacı anlatım biçiminin uygulanabilmesi için   öne sürülen önermenin tartışmaya, delillerle kanıtlanmaya uygun olması gerekir. Herkesin üzerinde anlaştığı bir düşünce bu yolla işlenmez. Ancak böyle bir düşünce yerleşmiş anlayışlara aykırı bir taraf bulunduğu zaman tartışmacı anlatımla işlenebilir.

Tartışma, çok yaygın olarak kullanılan bir anlatım  biçimidir. Örneğin deneme, fıkra, makale, söyleşi ve    eleştirilerde, roman ve öykülerde; konuşma ve konferanslarda kısaca görüş ayrılığını gidermek için yapılacak her türlü anlatımda yer alır.

Tartışmacı anlatım biçimini uygularken, düşünceyi geliştirme yollarından tanık gösterme, kanıtlama, örneklendirme&#; kullanılabilir.

Örnekler:

1. Günümüzde yaygın bir yanlış vardır: Bilimin kesin olduğu inancı; çağdaş yaşayışın, çağdaş uygarlığın değişmez temeli olan bilimsel kesinlik. Oysa sürekli bir değişikliktir bilimi var edip ayakta tutan. Bilim bilgi üretir; bilimsel doğrulardır bunlar. Ancak bilim sonsuz bir yenilenme içindedir. Bilimde öne sürülen her doğru, yanlış olduğu henüz kesinlikle belgelenmemiş olan doğrudur. Birtakım koşutlardan ötürü doğru sayılan bilgilerdir bunlar.

Bu paragrafta yazar, mantık yoluyla bilimsel doğruların, henüz yanlışlığı belgelenmemiş doğrular olduğunu, her bilginin değişebileceğini kanıtlamaya çalışıyor.

2. Kimi şair ve yazarlar, yazdıklarını anlayabilmek için okurların çaba harcamasını, zorlanmasını isterler. Bence bu, kendini beğenmişliktir. Yazdıklarımı anlayabilmek için okur zorlanacağına, onları   anlatabilmek için ben zorlanmalıyım. Bence okur bir kitabı, bir yazıyı okurken, salt anlamak için değil, okuyup anladıktan sonra birtakım sonuçlar çıkarabilmek için çaba harcamalıdır.

Bu paragrafta da yazar, &#;bir yazar, anlatacağını açık seçik anlatmalı&#;, düşüncesini kabul ettirme çabasındadır. İnandırıcı, etkileyici olmak için tartışmacı anlatım biçimini kullanmıştır.

3. BETİMLEYİCİ ANLATIM

Betimleme, varlıkları sözcüklerle görünür kılmadır. Betimlemede varlıkların duyu organları ile algılanan nitelikleri belirtileceği gibi bu niteliklerin iç dünyamızda uyandırdığı izlenimleri de yansıtabilir.

Bu anlatım biçiminde amaç, varlığı belirgin nitelikleriyle tanıtmak, varlık hakkındaki izlenimlerimizi belirtmektir.

Betimleme, anlatıcının amacına göre iki gruba ayrılabilir:
A) İzlenimsel (Sanatlı) Betimleme
B) Açıklayıcı Betimleme

A) İZLENİMSEL BETİMLEME

Yazar, gördüklerini duygularının, düşüncelerinin etkisiyle betimler. Bu bakımdan kişisel kanı ve beğenileri ön plandadır. Yazarın amacı, varlıkların kendisinde bıraktığı kişisel izlenimleri duyurmak, başkalarının zihninde de aynı izlenimleri yaratmaktır. Bundan dolayı roman, öykü gibi sanatsal türlerde bu anlatım biçimi ağırlık kazanır.

Bu anlatım türünde yazar, varlığın nitelikleri arasında seçme yaparak en belirleyici olanları verir. Bunları ise üzerinde bıraktığı etkiye göre görme, işitme, tatma, dokunma ve koklama duyularından birine ya da birkaçına diğerlerinden daha çok yer vererek anlatır.

Örnek Sorular:

1. Kenar mahalleler&#; Birbirine geçmiş, yaslanmış tahta evler&#; Kiminin kaplamaları biraz daha kararmış, kiminin balkonu biraz daha eğrilmiş, kimi biraz daha öne eğilmiş, kimi biraz daha çömelmiştir. Hepsi hastadır; onları seviyorum; çünkü onlarda kendimi buluyorum.
Bu parçanın anlatım biçimi, aşağıdakilerden hangisine bir örnektir?
A) Betimleme (tasvir)      B) Tartışma
C)  Açıklama                      D) Öyküleme        E) Örnekleme               (/II)

Çözüm: Yazarın amacı, kenar mahallelerdeki evleri tanıtmak, onları okurun gözünde canlandırmaktır.  Ancak yazar, tanıttığı evlerle kendisi arasında benzerlik kurarak, bu varlıkları duygularının etkisiyle betimlemistir.   Cevap : A

2. Turna katarları geçiyordu gölün üstünden, gölgeleri maviye dönüşerek. Van Gölü, günün her anında bir renk cümbüşünde yunup arınıyordu. Bir bakmışsın, göl bir anda som turuncuya kesmiş. Bir bakmışsın, gölün ucundan bir mor şimşeği girmiş,bütün gölü som mora boyayarak öteki ucundan çıkmış, ak köpüklü dalgalarla bütün gölü süsleyerek.

Bu betimlemede bulunmayan özellik aşağıdakilerden hangisidir?
A) Doğa olaylarını kişileştirme
B) Ayrıntılar üzerinde yoğunlaşma
C) Görsel öğelere ağırlık verme
D) Doğayı devinim içinde yansıtma
E) İşitsel öğelere yer verme (/1)

Çözüm: Betimlemede insan dışındaki varlıklar ya da doğa olayları insana özgü nitelikleriyle anlatılarak   kişileştirilebilir. &#;Van Gölü, yunup arınıyordu.&#; sözüyle kişileştirme yapılmıştır. Varlığa ait nitelikler (renk, biçim) ayrıntılarıyla verilebiiir, böylece görsel öğelere dikkat çekilmiş olur.

Bu paragrafta &#;Göl mora kesmiş&#; som mora boyanarak&#; ak köpüklü dalgalar&#; gibi ifadelerle görsel ögelere yer verilmiştir. Betimlemede varlıklar devinim içinde yansıtılabilir. Parçada &#;turnaların geçişi&#; gölün gün içindeki her anı, şimşeğin akması&#; devinim unsurlarıdıseafoodplus.info, Van Gölü&#;nün görünümünü ayrıntılarıyla sunmuştur.
Bu betimlemede bulunmayan özellik işitsel öğeler sesler, konuşmalar) dir.  Cevap: E

B) AÇIKLAYICI BETİMLEME

Bu betimlemede yazar nesnel bir bakış açısıyla varlığa ait nitelikleri sıralar. Burada amaç, varlığı tanıtmak, okura bilgi vermektir. Yazarın varlıklar karşısındaki kanı ve beğenileri yer almayacağından dolayı bu betimleme yalnız görüneni belirleyen bir fotoğraftan farksızdır.
Açıklayıcı betimleme daha çok ders kitaplarında kullanılır (Coğrafya kitaplarında&#;).

Örnek:
Akdeniz Bölgesinin çatısı, Toros dağları tarafından oluşturulmaktadır. Dağlar bazı yerlerde denize çok sokulur, kayalık ve az girintili çıkıntılı bir kıyı üzerine dikine inerler. Bazı yerlerde ise kıyı çizgisi ile dağ sıraları arasına Adana Ovası gibi geniş düzlükler girer.

Betimleme bir yazı türü değil, anlatım biçimidir. Ancak betimlediği varlıklara göre bazı gruplara ayrılmaktadır:

  1. Kişi Betimlemeleri
  2. Hayvan Betimlemeleri
  3. Cansız Varlık (eşya) Betimlemeleri
  4. Doğa Betimlemeleri

Bütün bu varlıklar izlenimsel ya da açıklayıcı betimleme ile verilebilir. Sınavlarda, çoğunlukla kişilerin karakter özellikleriyle ilgili sorular verilmektedir. Biz bu betimleme çeşitlerinden yalnızca kişi betimlemelerini işleyeceğiz.

KİŞİ BETİMLEMELERİ (PORTRE)

Kişilerin dış görünüşlerini (fiziksel) ve karakterlerini (ruhsal durum) tanıtan betimlemedir. Kişi betimlemelerine portre denir. Portre; fiziksel portre ve ruhsal portre olarak ikiye ayrılır.

1. Fiziksel portre: Kişilerin dış görünüşlerinin anlatıldığı betimlemedir. Betimlemede kişiyi, diğer kişilerden ayıran fiziksel özellikler belirtilir. Portresi çizilen kişi hakkında özel görüş ve izlenimler de verilebilir.

2. Ruhsal portre: Kişilerin karakter özelliklerinin anlatıldığı betimlemedir.

Örnek Sorular:

S1. Sinema perdesinde dünyayı gülmekten katıltan bu adamın, aslında ne dokunaklı, ne derin, ne acılarla dolu bir ruhu ve bu ruhun o yüze ne hazin bir yansıması vardı. Milyonlarca insanın kim bilir ne kadar şen şakrak diye tanıdığı bu adam, özel yaşamında karamsar, mutsuz bir felsefe taşıyan, insanoğlunun trajedisini ta içinde duyan, &#;sonsuz bir üzgün&#;den başkası değildi.
Bu parçada nasıl bir insandan söz edilmektedir?    
A) Duygularını başkalarına anlatmaktan kaçınan
B) Yaşadığı olaylar yüzünden insanlardan kaçan
C) Mutlu görünmesine karşın son derece mutsuz olan
D) Olaylara ve insanlara olumsuz bir yaklaşımla bakan
E) Mutluluğu çektiği sıkıntılarda, acılarda arayan ( / II)

Çözüm: Parçada tanıtılan komedyen, milyonlarca insanı güldürdüğü için mutlu ve neşeli bir kişi izlenimi bırakıyor herkeste. Ancak o aslında acılarla dolu bir ruhu olan, üzgün bir kişidir. Bu sözlerle tanıtılan bir kişinin karakter özelliği mutsuz olduğu hâlde mutlu görünmesidir. YANIT: C

S2. Yazılarımı bin bir güçlükle yazarım. Yazıp bitirdikten sonra hiçbir ferahlık duymam. Zira, o kadar sıkıntıyla, zahmetle meydana getirdiğim yazı, benim yazmak istediklerimin soluk bir gölgesi gibidir, Onun için çok defa bunları nefretle bir yana atarım. Şunu da itiraf edeyim ki, eserlerim, kitap hâlinde ya da parça parça yayımlandığında büyük bir pişmanlık duyarım. Ama yazma gücümü ve daha iyiye ulaşma umudumu da asla yitirmem.
Kendinden böyle söz eden bir yazar, aşağıdakilerden hangisiyle nitelendirilemez? 

A) Kusursuzu arayan      B) Zor beğenen
C)Karamsar                      D)Kararlı               E)Açık sözlü (/1)

Çözüm: Bu parçadaki yazar kişilik özelliklerini yarattığı eserler karşısındaki tutumu ile veriyor. Yazarın &#;Meydana getirdiğim yazı, yazmak istediklerin&#;soluk bir gölgesidir.&#; sözünden &#;kusursuzu arayan&#; ve &#;zor beğenen&#; birisi olduğunu; &#;Yazma gücümü ve umudumu asla yitirmem.&#; Sözlerinden kararlı olduğunu ve &#;şunu da itiraf edeyim ki&#; sözünden &#;açık sözlü&#; olduğunu anlıyoruz. &#;Karamsarlık&#; yazarın özelliği olarak verilmemiştir

4. ÖYKÜLEYİCİ ANLATIM

Öyküleyici anlatımda düşünceler, olaylar aracılığıyla anlatılır. Bu anlatım biçiminde amaç, olmuş ya da olabilecek bir olayı oluşuyla, gelişmesiyle vermekj okuyucunun da gözünde canlandırmaktır.

Öykülemede olay; kişi, zaman ve yer öğelerine bağlanarak verilir.

Bu anlatım biçimi, yazarın amacına bağlı olarak ikiye ayrılır:
A) Açıklayıcı Öyküleme
B) Sanatsal Öyküleme

A) AÇIKLAYICI ÖYKÜLEME

Bu öyküleme türünün amacı, gerçek bir olayı anlatarak okuyucuya bilgi vermektir. Açıklayıcı öykülemede sanat amacı ön planda değildir.

Anıgezi yazısıyaşamöyküsü (biyografi), tarih gibi yazı türlerinde bu anlatım biçimine yer verilir.

Örnekler:

S1. Ünlü şairin ölüm haberini radyodan işiten kişiler bir an sustular. Ne kadardır bu an? Bir saniye mi? O kadar işte! Sonra hiçbir şey olmamış gibi geçtiler gündelik konuşmalara. Bu kadarcıktı bir şairin, hem de tanınan, sevilen bir şairin ölümünün uyandırdığı yankı, tepki. Böyle mi olmalıydı? Yüreğimi burkan bu soru geldi, takıldı kafama.

Yazar, ünlü bir şairin ölümüne insanların gösterdiği tavrı gözlemlemiştir. Bunları da olay içinde yansıtarak vermiştir.

S2. İşini olabilecek titizlikte yürütür, dükkânını tertemiz tutardı. Dükkânında her şeyin bir yeri vardı. Bir gün acele bir alışveriş anında, titrek parmaklarıyla toz şeker tartıyordu. Biraz ekliyor, terazinin dengesi bozulunca azıcık çıkarıyor, gene denk getiremeyince biraz daha katmaya özen gösteriyordu.
&#;Oluversin canım&#; dedim. &#;Ne titizleniyorsun?&#; Gözlüklerinin üstüne kalkan kaslarıyla şaşarak baktı: &#;Ama fazla veren eksik de verir.&#;

Bu paragrafta yazar &#;doğruluk&#; konusunu işlemektedir. Bu düşünceyi vermek için bir kişinin &#;tartı&#; konusundaki titizliğini oluş hâlinde, öyküleyerek anlatmıştır.

B) SANATSAL ÖYKÜLEME

Örnek:
O sabah koşup dolabı açtığım zaman, dondum kaldım. Oyuncak bebeğim yerinde yoktu. Bebeği, annemle üstüne oturttuğumuz raf, katı bir yürekti sanki. Hemen anneme koştum; yeri süpürüyordu. Karşısında hiçbir şey söylemeden duruyordum. Durmuş, hep anneme bakıyordum. Annem ise durmadan yeri süpürüyordu. Bin yıl süpürdü, yüz bin yıl süpürdü o yeri; başını bir türlü kaldırmıyordu. Sandım ki bundan böyle annem hep o daracık sofayı süpürüp duracak. Başını kaldırmayacak. Yüzüme bakmayacak. Bana, yiten bebeğimden hiç haber vermeyecek.

Bu parçada küçük bir çocuğun yaşadığı olay, okuyucunun kafasında canlandırılacak bir biçimde anlatılmıştır. Okuyucu da bir an için kendini o eylemin içinde hissetmiştir. Kişi, zaman ve yer öğelerine bağlı kalınmıştır.

Örnek Soru: Köyden kasabaya taşınmıştık. Cadde üstünde, sol tarafta bahçesi olan, beyaz boyalı bir ev satın almıştık. Bahçemizden, komşu bahçeden gelen küçük bir su yolu geçiyordu. Bu su, yan duvarın altından aşağıdaki bahçelere akıyordu. Bizim bahçenin bir köşesinde ufak bir tel kümes vardı. Dip tarafta domates, biber, yeşil salata ekilmişti. Cadde tarafında sardunyalar, pembe karanfiller, hanımelleri bulunuyordu.
Bu parçanın anlatımında aşağıdakilerin hangilerine başvurulmuştur?
A) Açıklama &#; öyküleme
B) Tartışma &#; betimleme
C) Öyküleme &#; betimleme
D) Açıklama &#; tartışma
E) Örneklendirme &#; öyküleme ( / II)

Çözüm: Bu parçada bir kişinin yaşadığı olaylar, okuyucunun kafasında canlandırılacak biçimde anlaılmıştır. Eylem içinde yaşatma söz konusudur. Bir metinde olayların, olguların, yaşantının aktarılmasına öyküleme denir. O hâlde paragrafta öyküleyici anlatım kullanılmıştır. Ayrıca anlatılanlar, okuyanın kafasında görünür kılınmış bahçe betimlemesi yapılmıştır. Hem betimleyici anlatım hem de öyküleyici anlatım bir arada kullanılmıştır. Cevap: C

Paragraflarda duygu ve düşünceleri aktarırken anlamı belirginleştirmek, daha iyi ve etkili kılabilmek için birtakım yollardan yararlanılır. Bu anlatım yollan hem yazının kolayca anlaşılmasını sağlar, hem de düşüncelerin kanıtlanmasına, inandırıcı kılınmasına yardımcı olur.

Daha detaylı bilgi için ayrıca bakınız ⇒Anlatım Türleri

Başlıca düşünceyi geliştirme yolları şunlardır: 

  1. Tanımlama
  2. Örnekleme
  3. Karşılaştırma
  4. Tanık gösterme ve alıntılama
  5. Sayısal verilerden yararlanma
  6. Somutlama
  7. Soyutlama
  8. Benzetme 

Ayrıca bakınız ⇒ Düşünceyi Geliştirme Yolları

nest...

batman iftar saati 2021 viranşehir kaç kilometre seferberlik ne demek namaz nasıl kılınır ve hangi dualar okunur özel jimer anlamlı bayram mesajı maxoak 50.000 mah powerbank cin tırnağı nedir