müezza ne demektir / Müezza nın anlamı nedir?

Müezza Ne Demektir

müezza ne demektir

Peygamber Efendimizin Kedisi &#;Müezza&#;

CuteCat zpsukcvbdol - Peygamber Efendimizin Kedisi

Türk-&#;slam kültürünün kedilere ili&#;kin günümüze yadigar en kal&#;c&#; nasihati ku&#;kusuz Hz. Muhammedin yele&#;inin üzerinde uyuyan kediyi rahats&#;z etmemek için yele&#;ini kesip atmas&#; öyküsüdür.. Bir de “dört ayak üzerine dü&#;me” nin s&#;rr&#; olarak aktar&#;lan peygamberimizin bir kedinin s&#;rt&#;n&#; s&#;vazlamas&#; k&#;ssas&#;!

Ancak genellilikle küçük çocuklar&#;n bilmeden kedilere eziyet etmesinin engellenmesi için ku&#;aktan ku&#;a&#;a anlat&#;lan ” hikaye ” k&#;vam&#;ndaki bu öykü hazreti Peygamberin kedi sevgisini tam aç&#;klamaz. Esasen bu kedinin nitelikleri de pek bilinmez.. Ev kedisi midir, sokak kedisi midir, ” s&#;rt&#; s&#;vazlanan ” ve bu andan sonra kedilerin hep dört ayak üstüne dü&#;mesini neden kedilerin atas&#;n&#;n o olup olmad&#;&#;&#; hep merak konusudur.

Anlat&#;lanlara göre peygamber efendimizin kedisinin ismi Müezza ‘ d&#;r.. Hz. Muhammed kedisi Müezzay&#; o kadar çok severmi&#; ki, Müezza bir gün sedirde oturan Hz. Muhammedin giysisinin ucunda uyuya kal&#;nca kediye k&#;yamayan Hz. Muhammed, giysisini keserek sedirden kalkmay&#; tercih etmi&#;.

Müezza çok muhtemelen bir sokak kedisi.. Mekkenin kavurucu sokaklar&#;ndan Hz. Muhammedin ilgisi ile kurtulmu&#;. Kendisi de s&#;k&#; bir kedi dostu olan ve hadisleri aktaran Abu Hurayra (anlam&#; ” kedi babas&#; ” demektir) Hz. Muhammedin kedilerin ticari al&#;m sat&#;m&#;n&#; yasaklatt&#;&#;&#;n&#; söyler.

Yine onun vas&#;tas&#;yla aktar&#;lan baz&#; hadislerde ” kedisine eziyet eden bir kad&#;n&#;n cehennemde çektiklerinden ” bahsedilir. Mesaj oldukça aç&#;kt&#;r. Kedilere iyi muamele &#;artt&#;r.

Bir y&#;lan Hz. Muhammede gelmi&#; ve kendisinden yard&#;m istemi&#;. Hz. Muhammed de y&#;lana yard&#;m etmi&#;. Fakat y&#;lan Hz. Muhammed’i sokmaya kalk&#;&#;m&#;&#;. O s&#;rada bir adam yeti&#;ip kedisini y&#;lan&#;n üzerine salm&#;&#;. Y&#;lan&#;n zehirli &#;s&#;r&#;&#;&#;ndan kedi sayesinde kurtulan Hz. Muhammed kedinin s&#;rt&#;n&#; ok&#;am&#;&#;. O gün bugündür kediler s&#;rt üstü yere dü&#;mezlermi&#;.

Ebu Hureyre Radiyallahu Anh kedileri cok sevdiginden, beslediginden ve ilgilendiginden Efendimiz asm kendilerine ”Ebu Hureyre” [Kedilerin Babasi] lakabini vermistir.

Evde Kedi beslenebilir. Nitekim Evliya Zatlarin ço&#;unun etraf&#;nda kediler varm&#;&#;.

 

Çocukluktan beri kedilerle ilgilenmiş, sevmişimdir. Hep bir kedim olsun isterdim. Bu ancak yaşım 60’a yaklaştığında nasip oldu. Şimdiki kedim Pamuk ofisimde yaşıyor ve onun mutlu bir kedi olduğunu düşünüyorum.

Kedileri böylesine sevdiğimi gören dergimiz editörü Selim Gündüzalp Bey, Sam Stall’ın yazdığı ve İngilizce’den tercüme edilen “Uygarlığı Değiştiren Kedi” (Can Yayınları, ) adlı kitabı tavsiye etti. Kitabı okurken ilk defa orada Peygamber Efendimizin birçok kedisi yanında Müezza adlı bir kedisi olduğunu da okudum ve ilk defa duyduğum için şaşırdım. İnternete girince Müezza hakkında yazılmış bir kitap olduğunu ve Google’da binlerce atıfta bulunulduğunu yine hayretle gördüm.

Peygamberimizin bu kediyi tanıması, onu Mekke’nin kavurucu sıcaklarında sokakta kıvranırken görüp ilgisini çekmesiyle başlıyor. Ona Müezza (izzet veren, şereflendiren) ismini veriyor.

Bu kediyle ilgili anlatılan çok hatıra var. Mesela, bir gün bu sadık kedi tam da Peygamber Efendimizin elbisesinin yenine kıvrılıp uyumuş. Peygamberimiz ezan okununca kediyi rahatsız edip uyandırmaktansa giysisinin yenini kesmiş. Efendimiz döndüğünde Müezza, sahibinin önünde eğilmiş; ve Efendimiz üç kere sırtını okşamış. Rivayete göre kedilerin sırt üstü düşmemesinin sırrı, Müezza’nın sırtına Yüce Peygamberimizin ellerinin değmesindendir.

Bir başka rivayette de, Peygamberimiz evinde vaaz verirken Müezza da kucağında uyuduğu nakledilir. Müezza’nın karamel rengi bir Habeş kedisi olduğu söylenir.

Peygamberimiz, Ebu Hureyre’ye kedi dostu olduğu için iltifaten ‘Ebu Hureyre’ (kedi babası) adını vermiştir. Yine Efendimiz, “Kediyi sevmek imandandır” (Buhari, ) ve “Bir insan, eve hapsettiği bir kedi yüzünden cehenneme gitti. Kediye yiyecek vermemiş; yeryüzünün haşeratından yemeye de salmamıştı.” (Buhari, ) buyurmuştur.

İslâmiyet kedileri böylesine korurken, Hıristiyanlar kediye daima kuşku ile bakmışlardır. Yüzyıllar boyu yeni doğmuş bebeklerin soluğunu çalmaktan tutun da, şeytanın çıraklığına varıncaya kadar suçlanmadığı şey kalmamıştır zavallı yaratığın. Hıristiyanlıkta, kedilerin şeytan ve cadıya kadar her şey olduğu iddia edilirken, Müslümanların kediye bakış açısı ise bunun tam tersidir.

Kedilerin o kadar harika özellikleri vardır ki, hayran olmamak elde değil. Kediler temizdir; bir kediyi dünyanın ıssız uzak bir yerine de bıraksanız, tuvaletini yapmak için toprağı kazacak ve işi bittikten sonra o yeri kapatacaktır. Kediler tuvaletlerini yaparken toprağı sağ patileriyle açar, işleri bittikten sonra bu defa sol patileriyle de kapatırlar ve patilerinde kum, taş kalmaması için silkelerler. Kesinlikle nankör değillerdir. Özgürlüklerine düşkün ve onurludurlar. Temizliklerini mikrop öldürücü ve dezenfektan özelliği olan tükürükleriyle yalayarak yaparlar.

Kedilerin bir başka yönü de çocukları sosyalleştirmesi ve yetişkinler için terapi görevi yapmasıdır. Ne diyelim; bu sevimli mahlûkları yaratıp bize arkadaş yapan Rabbimize şükürler olsun…

 

 

Hz. Peygamber (SAV)'in kıymetli kedisi: 'Müezza'

Hz. Peygamber (SAV)'in kıymetli kedisi: 'Müezza'

seafoodplus.info

Kediler, İslâm dininde çok özel hayvanlardır.

Rivayet edilen Hadis'lerden anlaşıldığı kadarıyla Hz. Muhammed S.A.V'in kedilere olan sevgisi bambaşkaydı. Onlara çok değer verir, asla incitmez, incitilmesine de müsade etmezdi.

HZ. PEYGAMBER (S.A.V) VE KEDİ DOSTLARI

Peygamberimiz s.a.v'in Bir çok kedisi vardı ve bunlardan birisinin adı Müezza'ydı.

Peygamberimizin bu kediyi tanıması, onu Mekke’nin kavurucu sıcaklarında sokakta kıvranırken görüp ilgisini çekmesiyle başlamıştı. Ona Müezza (izzet veren, şereflendiren) ismini vermişti.

Rivayetlere göre bu kediyle ilgili anlatılan çok hatıra mevcut. Mesela, bir gün bu sadık kedi tam da Peygamber Efendimizin elbisesinin ucuna kıvrılıp uyumuş. Peygamberimiz ezan okununca kediyi rahatsız edip uyandırmaktansa giysisinin  ucunu kesmiş. Efendimiz döndüğünde Müezza, sahibinin önünde eğilmiş; ve Efendimiz üç kere sırtını okşamış. Rivayete göre kedilerin sırt üstü düşmemesinin sırrı, Müezza’nın sırtına Peygamberimizin mübarek elinin değmesindendir.

Hz. Peygamber, kedisi Müezza içtikten sonra kapta kalan su ile abdest alacakken Sahabe-i Kiram Ebu Nuaym:

"Ya Resul o sudan kedi içti" deyince, Resulullah:

"Onlar en temiz ağıza sahiptirler." buyurmuş ve abdest almıştır.

Daha sonra da sahabeden Kâb kızı Kebşe isimli bir hanım şöyle anlatıyor:

"Ashab-ı kiramdan kayınpederim Ebu Katade`nin abdest alması için bir kaba su koymuştum. Kedi gelip bu kaptan su içiverince Ebu Katâde biraz daha su içmesi için, kabı kedinin önüne uzattı."

Benim kendisine hayretle baktığımı görünce, "Niye hayret ettin ey kardeşimin kızı, Resulullah efendimiz, "Kedi pis değildir, etrafınızda (evinizde) serbest dolaşsın buyurdu. Kendisi de abdest almıştı, ben de sünnet eylemekteyim." dedi (Nakleden: İmam Malik, Muvatta, Taharet)

Bir başka rivayette de, Peygamberimiz evinde vaaz verirken Müezza da kucağında uyuduğu nakledilir. Müezza’nın karamel rengi bir Habeş kedisi olduğu söylenir.

Peygamberimiz, Ebu Hureyre’ye kedi dostu olduğu için iltifaten ‘Ebu Hureyre’ (kedi babası) adını vermiştir. Yine Efendimiz, “Kediyi sevmek imandandır” (Buhari, ) ve “Bir insan, eve hapsettiği bir kedi yüzünden cehenneme gitti. Kediye yiyecek vermemiş; yeryüzünün haşeratından yemeye de salmamıştı.” (Buhari, ) buyurmuştur.

Hz. Peygamber (SAV)'in kıymetli kedisi: 'Müezza'

Ebu Bekir Vasiti hazretleri anlatır:

"Bir gece Peygamber efendimizi rüyamda gördüm. Bir senedir, o kadar çok sıkıntının tesirinde kaldığımı, çok zayıflayıp ayakta namaz kılamaz hâle geldiğimi arz ettim. Evimizdeki kedi yavrulamıştı. Bir gece Peygamber efendimizi rüyamda gördüm. Bir senedir, o kadar çok sıkıntının tesirinde kaldığımı, çok zayıflayıp ayakta namaz kılamaz hâle geldiğimi arz ettim. Evimizdeki kedi yavrulamıştı.

Ben bu sıkıntı içinde düşünürken, bir köpeğin kedi yavrularından birisini yakalamaya çalıştığını gördüm. Bastonumu vurunca, kaçtı. Kedinin annesi gelip yavrusunu alıp gitti. Ondan sonra iyileştim; namazlarımı ayakta kılmaya başladım. O gece rüyamda yine Peygamber efendimizi gördüm. "İyi olmanın sebebi, bir kedinin senin için teşekkür etmesidir." buyurdu.

Abdurrahman bin Sahr adlı bir sahabe (Ebu Hureyre) sokakta kalmış kedileri götürür onları yedirir severmiş. Resûl-ü Ekrem Hz. Muhammed`in bundan haberi yokmuş.

Sahabelerden biri bir gün Hz. Muhammed`e söylemiş:"Pis kedileri toplayıp kulübesinde bakıyor!" demiş. Hz. Muhammed o anda bir şey söylememiş. Hz. Muhammed Ebu Hureyre`yi daha sonra sokakta görmüş, bu zât bir kedi yavrusu bulmuş.

Hz. Peygamber (SAV)'in kıymetli kedisi: 'Müezza'

Hz. Muhammed`e sahabenin söylediğini kendisi de bildiği için Resûl-ü Ekrem Peygamberimiz bir şey söyler diye, kediyi hemen hırkasının içine saklamış. Resûllah Hz. Muhammed kendisine, hırkanın altında ne sakladın demiş. Hırkayı açmış küçük bir kedi yavrusu. Hz. Muhammed yavruyu sevmiş, okşamış, ve o zâta: "Ebu Hureyre utanma, öğün. Sen kedi babasısın." demiş.

O günden sonra Abdurrahman bin Sahr`a artık Peygamber Efendimiz (s.a.v)`in hitap ettiği gibi "Ebu Hureyre (Kedi babası)" hitap edilir . (Buhari: 5, ).

Rivayetlere göre Hz. Peygamber, "Kediyi sevmek imandandır" buyurmuş. "Niçin?" diye sormuşlar. "Ebu Hureyre bilir" demiş başka bir şey söylememiştir.

Kendisi de bir kedi dostu olan ve Peygamberimizin hadislerini aktaran Ebu Hureyre, Hz. Muhammed`in kedilerin ticari alım satımını yasaklattığını söyler. Hatta Ebu Hureyre`nin aktardığı hadislerde "kedisini kapatıp aç bırakan bir kadının cehennemde çektiği cezadan." bahsedilir.

İslâm dini kedileri böylesine korurken, Hıristiyanlar kediye daima kuşku ile bakmışlardır. Yüzyıllar boyu yeni doğmuş bebeklerin soluğunu çalmaktan tutun da, şeytanın çıraklığına varıncaya kadar suçlanmadığı şey kalmamıştır zavallı yaratığın. Hıristiyanlıkta, kedilerin şeytan ve cadıya kadar her şey olduğu iddia edilirken, Müslümanların kediye bakış açısı ise bunun tam tersidir.

Siyah kedinin uğursuz olduğu bilgisi tamamen yanlıştır. Siyah beyaz tüm kediler İslam dininde kıymetlidir.

Kedilerin o kadar harika özellikleri vardır ki, hayran olmamak elde değil. Kediler temizdir; bir kediyi dünyanın ıssız uzak bir yerine de bıraksanız, tuvaletini yapmak için toprağı kazacak ve işi bittikten sonra o yeri kapatacaktır. Kediler tuvaletlerini yaparken toprağı sağ patileriyle açar, işleri bittikten sonra bu defa sol patileriyle de kapatırlar ve patilerinde kum, taş kalmaması için silkelerler.

Kediler kesinlikle nankör değillerdir. Özgürlüklerine düşkün ve onurludurlar. Temizliklerini mikrop öldürücü ve dezenfektan özelliği olan tükürükleriyle yalayarak yaparlar.

Mesela bir kediyi en iyi temizleyen şey onun fırça misali olan dili ve adeta dezenfektan gibi olan tükürüğüdür. Hiç bir su ve sabun onu bu denli temizleyemez. O yüzden kedilerin asla yıkanmaya ihtiyacı yoktur.

Hz. Peygamber (SAV)'in kıymetli kedisi: 'Müezza'

Kedilerin bir başka yönü de çocukları sosyalleştirmesi ve yetişkinler için terapi görevi yapmasıdır. El ve ayaklarıyla insan vücuduna öyle bir masaj yaparlar ki, tadı hiçbir şeyde yoktur.

Bazı alimler kedilerin çıkardığı mırmırların "Ya (Er) Rahim, Ya (Er) Rahim" şeklinde bir dua olduğunu, kedilerin bu şekilde şükredip, zikrettiklerini söylemektedir.

Kedi besleyen çocuklara sorumluluk bilinci kazandıran, bizler içinse adeta bir terapi kaynağı olan kedilerimizi sevelim, onları koruyalım. Mümkünse bir kedi sahiplenelim.

17 Şubat dünya kediler günü kutlu olsun

Kediİslamhayvanmerhametdin

Google News ile Takip Et

nest...

batman iftar saati 2021 viranşehir kaç kilometre seferberlik ne demek namaz nasıl kılınır ve hangi dualar okunur özel jimer anlamlı bayram mesajı maxoak 50.000 mah powerbank cin tırnağı nedir